dilku tarafından postalanan herşey
-
sünnet zararlıdır
yok hocam onlarin evrimci bilimi daha bebekmis emekleme asamasinda imis tay tay duramiyomus onun icin aciklama yapamiyorlarmis fragged sen de bisi söylesene
-
Tanri dagi kadar Türk; Hira Dagi kadar Müslümaniz
dilku şurada cevap verdi: dilku başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımAllah razi olsun hos buldum hocam
-
sünnet zararlıdır
Evrimciler, teorilerini destekleyecek bilimsel deliller bulma konusunda başarısız olsalar da, bir konuda oldukça başarılıdırlar: Propaganda. Bu propagandanın en önemli unsuru ise "rekonstrüksiyon" adı verilen sahte çizim ve maketlerdir. Evrimcilerin çizimlerinde, hayali canlıların "sosyal hayat"ları bile resmedilir. Hiçbir bulguya dayanmayan bu tasvirler, yanıltıcı birer propaganda malzemesinden başka bir şey değildir. Rekonstrüksiyon "yeniden inşa" demektir ve sadece bir kemik parçası bulunmuş olan canlının resminin ya da maketinin yapılması anlamına gelir. Gazetelerde, dergilerde, filmlerde sıkça gördüğümüz "maymun adam"ların her biri birer rekonstrüksiyondur. Kemik kalıntılarına dayanılarak yapılan çalışmalarda bir canlının "yumuşak doku"ları belirlenemez. Örneğin bir kafatası parçasından yola çıkılarak, o canlının derisi, burnu, kulakları, dudakları ya da saçları tespit edilemez. Evrime inanmış bir kimsenin bu yumuşak dokuları istediği gibi şekillendirip ortaya hayali bir yaratık çıkarması ise çok kolaydır. Evrimciler, sadece kendi hayal güçlerinde yaşayan canlıları "rekonstrüksiyon" yöntemiyle canlandırır ve topluma "işte sizin atanız" diye gösterirler. Aradıkları "yarı insan yarı maymun" canlıları fosil kayıtlarında bulamayınca, sahte çizimlerle toplumu aldatmayı seçmektedirler
-
sünnet zararlıdır
Evrimciler bu hayali formları aramak için 140 yıldır fosil tabakalarını alt-üst etmektedirler. Milyonlarca omurgasız fosili vardır, milyonlarca balık fosili vardır, ama hiç kimse tek bir tane bile ara form fosili bulamamıştır. Evrimci paleontolog Gerald T. Todd, bu gerçek karşısında şu çaresiz soruları sıralar: "Kemikli balıkların her üç sınıfı da, fosil tabakalarında aynı anda ve aniden ortaya çıkarlar... Peki ama bunların kökenleri nedir? Bu denli farklı ve kompleks yaratıkların ortaya çıkmasını ne sağlamıştır? Ve neden kendilerine evrimsel bir ata oluşturabilecek canlıların izlerinden eser yoktur?"26 Evrimci senaryo, omurgasızlardan evrimleşen balıkların, bir süre sonra da karada yaşama imkanı olan amfibiyenlere dönüştüğünü iddia eder. (Amfibiyenler kurbağalar gibi hem suda, hem karada yaşayan hayvanlardır.) Ama tahmin edilebileceği gibi bu senaryonun da hiçbir delili yoktur. Yarı balık-yarı amfibiyen bir canlının yaşadığını gösteren tek bir fosil bile bulunamamıştır. Omurgalı Paleontolojisi ve Evrim kitabının yazarı olan ünlü evrimci Robert L. Carroll, bu gerçeği "Erken amfibiyenlerle balıklar arasında ara form fosillerine sahip değiliz" diyerek istemeden de olsa ifade etmektedir Kısacası hem balıklar, hem de amfibiyenler, yeryüzünde hiçbir ataları olmadan, bir anda ve bugünkü halleriyle ortaya çıkmışlardır. Bir başka deyişle, Allah tarafından kusursuzca yaratılmışlardır.
-
Ateist?
Evrimciler bu hayali formları aramak için 140 yıldır fosil tabakalarını alt-üst etmektedirler. Milyonlarca omurgasız fosili vardır, milyonlarca balık fosili vardır, ama hiç kimse tek bir tane bile ara form fosili bulamamıştır. Evrimci paleontolog Gerald T. Todd, bu gerçek karşısında şu çaresiz soruları sıralar: "Kemikli balıkların her üç sınıfı da, fosil tabakalarında aynı anda ve aniden ortaya çıkarlar... Peki ama bunların kökenleri nedir? Bu denli farklı ve kompleks yaratıkların ortaya çıkmasını ne sağlamıştır? Ve neden kendilerine evrimsel bir ata oluşturabilecek canlıların izlerinden eser yoktur?"26 Evrimci senaryo, omurgasızlardan evrimleşen balıkların, bir süre sonra da karada yaşama imkanı olan amfibiyenlere dönüştüğünü iddia eder. (Amfibiyenler kurbağalar gibi hem suda, hem karada yaşayan hayvanlardır.) Ama tahmin edilebileceği gibi bu senaryonun da hiçbir delili yoktur. Yarı balık-yarı amfibiyen bir canlının yaşadığını gösteren tek bir fosil bile bulunamamıştır. Omurgalı Paleontolojisi ve Evrim kitabının yazarı olan ünlü evrimci Robert L. Carroll, bu gerçeği "Erken amfibiyenlerle balıklar arasında ara form fosillerine sahip değiliz" diyerek istemeden de olsa ifade etmektedir Kısacası hem balıklar, hem de amfibiyenler, yeryüzünde hiçbir ataları olmadan, bir anda ve bugünkü halleriyle ortaya çıkmışlardır. Bir başka deyişle, Allah tarafından kusursuzca yaratılmışlardır.
-
sünnet zararlıdır
eee nasil gidiyor???
-
sünnet zararlıdır
Evrim literatürünün popüler yayınlarından Earth Sciences dergisinin editörü Richard Monestarsky, evrimcileri çaresiz bırakan bu gerçeği şöyle kabul eder: "Bugün görmekte olduğumuz oldukça kompleks hayvan formları aniden ortaya çıkmışlardır. Bu an, Kambriyen Devrin tam başına rastlar ki denizlerin ve yeryüzünün ilk kompleks yaratıklarla dolması bu evrimsel patlamayla başlamıştır. Günümüzde dünyanın her yanına yayılmış olan omurgasız takımları erken Kambriyen Devir'de zaten vardırlar ve yine bugün olduğu gibi birbirlerinden çok farklıdırlar." Hiçbir ortak ataya sahip olmayan bu farklı canlı türlerinin nasıl olup da ortaya çıktığı, evrimcilerin asla cevaplayamadıkları bir sorudur. Evrim teorisinin yaşayan en ünlü savunucusu olan İngiliz zoolog Richard Dawkins, bu konuda şu itirafı yapar: "Kambriyen Devri canlıları, sanki hiçbir evrim tarihine sahip olmadan, o halde, orada meydana gelmiş gibilerdir." Kambriyen patlaması canlıların Allah tarafından yaratıldığının açık bir delilidir. Çünkü canlıların hiçbir evrimsel ataları olmadan aniden ortaya çıkmalarının tek açıklaması yaratılıştır. Nitekim Darwin, "eğer aynı sınıfa ait çok sayıdaki tür gerçekten yaşama bir anda ve birlikte başlamışsa, bu doğal seleksiyonla ortak atadan evrimleşme teorisine öldürücü bir darbe olurdu" diye yazmıştır. Darwin'in korktuğu bu öldürücü darbe, fosil kayıtlarının henüz başlangıcında Kambriyen Devir'den gelmektedir. evet Hz HZ.hz.HZ.hz.muhammed bir insandir ama onun ögretileri mantiksiz mi dedin anlamadim böyle demissen neresi mantiksiz örneklendirir misin???
-
Ateist?
Evrim literatürünün popüler yayınlarından Earth Sciences dergisinin editörü Richard Monestarsky, evrimcileri çaresiz bırakan bu gerçeği şöyle kabul eder: "Bugün görmekte olduğumuz oldukça kompleks hayvan formları aniden ortaya çıkmışlardır. Bu an, Kambriyen Devrin tam başına rastlar ki denizlerin ve yeryüzünün ilk kompleks yaratıklarla dolması bu evrimsel patlamayla başlamıştır. Günümüzde dünyanın her yanına yayılmış olan omurgasız takımları erken Kambriyen Devir'de zaten vardırlar ve yine bugün olduğu gibi birbirlerinden çok farklıdırlar." Hiçbir ortak ataya sahip olmayan bu farklı canlı türlerinin nasıl olup da ortaya çıktığı, evrimcilerin asla cevaplayamadıkları bir sorudur. Evrim teorisinin yaşayan en ünlü savunucusu olan İngiliz zoolog Richard Dawkins, bu konuda şu itirafı yapar: "Kambriyen Devri canlıları, sanki hiçbir evrim tarihine sahip olmadan, o halde, orada meydana gelmiş gibilerdir." Kambriyen patlaması canlıların Allah tarafından yaratıldığının açık bir delilidir. Çünkü canlıların hiçbir evrimsel ataları olmadan aniden ortaya çıkmalarının tek açıklaması yaratılıştır. Nitekim Darwin, "eğer aynı sınıfa ait çok sayıdaki tür gerçekten yaşama bir anda ve birlikte başlamışsa, bu doğal seleksiyonla ortak atadan evrimleşme teorisine öldürücü bir darbe olurdu" diye yazmıştır. Darwin'in korktuğu bu öldürücü darbe, fosil kayıtlarının henüz başlangıcında Kambriyen Devir'den gelmektedir.
-
sünnet zararlıdır
ne zaman mümkündür peki Evrimci biyolog Douglas Futuyma, "canlılar dünya üzerinde ya tamamen mükemmel ve eksiksiz bir biçimde ortaya çıkmışlardır ya da kendilerinden önce var olan bazı canlı türlerinden evrimleşerek meydana gelmişlerdir. Eğer eksiksiz ve mükemmel bir biçimde ortaya çıkmışlarsa, o halde üstün bir akıl tarafından yaratılmış olmaları gerekir" diyerek bu gerçeği kabul eder. her sey evrimleserek gelmisse ilk olus nasildir Adem hikayesinden daha cazip bir hikayen var mi? senin nerden olacak Darwinin bile yok..
-
Ateist?
o dört temel kategorideki mamunlarin hepsi hayal ürünü bir de su var: ben Adem cocuguyum maymunla mukayese edilemem senin baban maymunsa ona bir sey diyemem Ademse topraktandir
-
sünnet zararlıdır
Darwin "eğer teorim doğruysa, sayısız ara form fosili bulunmalı" demişti. Oysa evrimciler 140 yıllık çabaya rağmen tek bir tane bile bulamadılar
-
sünnet zararlıdır
Mutasyonlar, canlıların başına gelen genetik kazalardır. Ve her kaza gibi zarar verir, tahrip ederler. Mutasyonun "evrim" sağlaması, bir çekiç darbesinin bir saati geliştirmesi kadar imkansızdır. Doğal seleksiyonun hiçbir evrimleştirici etkiye sahip olmadığını gören evrimciler, 20. yüzyılda iddialarına bir de "mutasyon" kavramını eklemişlerdir. Mutasyonlar, radyasyon gibi dış etkenler sonucunda canlıların genlerinde meydana gelen bozulmalardır. Evrimciler ise bu bozulmaların canlıları evrimleştirdiğini öne sürerler Bu iddia bilimsel veriler tarafından yalanlanmaktadır. Çünkü gözlemlenen tüm etkili mutasyonlar, canlılara sadece zarar verirler. Mutasyonlar insanlarda Mongolizm, Down Sendromu, Albinizm, cücelik, Orak Hücre Anemisi gibi zihinsel ya da bedensel bozukluklara ya da kanser gibi hastalıklara neden olmaktadır. Mutasyonların canlıları evrimleştirmesinin mümkün olmamasının bir diğer sebebi, mutasyonun bir canlıya yeni genetik bilgi eklemeyişidir. Mutasyonlar var olan genetik bilginin, iskambil kağıtlarındaki gibi kendi arasında düzensiz olarak tekrar karışmasına yol açarlar; yeni genetik bilgi, mutasyonlarla oluşmaz. Nitekim bugüne dek, canlıların genetik bilgisini geliştiren tek bir mutasyon bile gözlemlenememiştir. Bu nedenle Fransız Bilimler Akademisi Eski Başkanı Pierre-Paul Grassé, "ne kadar çok sayıda olursa olsunlar, mutasyonlar herhangi bir evrim meydana getirmezler" demektedir olur din olayina da gösterelim süphecilik de hocam sen bana su hikayeyi anlatsan nedir ne degildir..
-
Ateist?
1-ates hakkinda mi??? ben gök tanri inancindan bahsetmistim türkler atese tapmadi 2-ben sana tanri fikrinin nasil dogdugunu soruyorum sense insanin tanriyi nicin icad ettigini söylüyorsun mesela insan zihni dünyanin eksikligi karsisinda nicin ilgisiz olmuyor ve kendini noksansiz varligi tanimaya götüren bir seyre girisiyor bu nicine cevap Allahin varolusunda ve insanin Allah tarafindan Allah icin yaratilmis oldugu kabulünde vardir.
-
sünnet zararlıdır
Amerikalı kimyacı Stanley Miller, moleküler evrim senaryosunu desteklemek için 1953 yılında bir deney düzenledi Bugün Miller'ın kendisi de, 1953 yılında düzenlediği deneyin hayatın kökenini açıklamaktan çok uzak olduğunu kabul ediyor. fragged peki hangi alanda calismayi düsünüyorsun biyoloji, kimya. jeoloji, astroloji, matematik, fizik zira hepsinde bi seyler yapman lazim ama sen en iyisi mi psikoloji üzerinde calis Ünlü bir evrimci olan İngiliz paleontolog Colin Patterson, bu gerçeği şöyle itiraf eder: "Hiç kimse doğal seleksiyon mekanizmalarıyla yeni bir tür üretememiştir. Hiç kimse böyle bir şeyin yakınına bile yaklaşamamıştır. Bugün neo-Darwinizmin en çok tartışılan konusu da budur." farkinda misin bu bilim adamlarinin geneli evrimciymis ama kibirli degillermis ki kendi yanilgilarini kabul etmisler..
-
sünnet zararlıdır
fragged adamin gitti sen anlatsana su Ademin hikayesini
-
Tanri dagi kadar Türk; Hira Dagi kadar Müslümaniz
dilku şurada cevap verdi: dilku başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımtabiiki komünist degilim asla ve kat`a komünist degilim komünizmin ne anlama geldigini ne sacma bisi oldugunu biliyorum Allaha sükür
-
sünnet zararlıdır
Kimya profesörü Perry Reeves ise bu soruya şöyle bir cevap verir: "Bir insan, amino asitlerin rastlantısal olarak birleşiminden ne kadar fazla muhtemel yapı oluşabileceğini düşündüğünde, hayatın gerçekten de bu şekilde ortaya çıktığını düşünmenin akla aykırı geldiğini görür. Böyle bir işin gerçekleşmesinde bir Büyük İnşa Edici'nin var olduğunu kabul etmek, akla çok daha uygundur Ünlü İngiliz matematikçi ve astronom Profesör Fred Hoyle, bu imkansızlığı şöyle açıklar: "Tesadüfler sonucu bir canlı hücresinin meydana gelmesi, bir hurda yığınına isabet eden kasırganın savurduğu parçalarla tesadüfen bir Boeing 747 uçağının oluşması kadar imkansızdır." Hoyle, bir başka yorumunda ise şöyle der: "Aslında, yaşamın akıl sahibi bir varlık tarafından meydana getirildiği o kadar açıktır ki, insan bu açık gerçeğin neden yaygın olarak kabul edilmediğini merak etmektedir. Bunun (kabul edilmemesinin) nedeni, bilimsel değil, psikolojiktir." isimler seni tatmin etmedi mi??? nedir Ademin hikayesi anlat da ona göre.. Avustralyalı ünlü moleküler biyolog Michael Denton, Evolution: A Theory in Crisis (Evrim: Kriz İçinde Bir Teori) adlı kitabında şöyle anlatır: "Canlıların genetik programlarının yapısı, milyarlarca bit (bilgisayar birimi) bilgiye ya da bin ciltlik küçük bir kütüphanenin içindeki tüm harflerin dizilimine eşdeğerdir. Bu denli kompleks organizmaları oluşturan trilyonlarca hücrenin gelişimini belirleyen, emreden ve kontrol eden sayısız karmaşık işlevin tamamen rastlantıya dayalı bir süreç sonucunda oluştuğunu iddia etmek ise, insan aklına yönelik bir saldırıdır. Ama bir Darwinist, bu düşünceyi en ufak bir şüphe belirtisi bile göstermeden kabul eder!" canim darwinistim benim yetmez mi Fransız Bilimler Akademisi'nin eski başkanı olan ünlü zoolog Pierre Grassé, Darwinizm'in temelini oluşturan "tesadüf" mantığı hakkında şunları söylemektedir: "Şanslı mutasyonların havyanların ve bitkilerin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağladığına inanmak, gerçekten çok zordur. Ama Darwinizm bundan fazlasını da ister: Tek bir bitki, tek bir havyan, binlerce ve binlerce tam olması gerektiği şekilde faydalı tesadüflere maruz kalmalıdır. Yani mucizeler sıradan bir kural haline gelmeli, inanılmaz derecede düşük olasılıklara sahip olaylar kolaylıkla gerçekleşmelidir. Hayal kurmayı yasaklayan bir kanun yoktur, ama bilim bu işin içine dahil edilmemelidir PACODELUCIA SIMDI GITTIM AMA YAZDIKLARIMI OKU BAK SEN ISTEDIN ISIM VERMEMI BENI YORMA Grassé, "tesadüf" kavramının evrimciler için ifade ettiği anlamı da şöyle özetler: "...Tesadüf, ateizm görüntüsü altında kendisine gizlice tapınılan bir tür ilah haline gelmiştir. İşte Darwinizm'in temelinde bu tür bir batıl inanış yatmaktadır. FRAGGED sen mi ilerletecen evrimci bilimi darwin türlerin kökeni kitabini 1859 da yayinlamis eee madem bilim yönü zayif evrim teorisinin niye bilim bilim diye sayikliyorsunuz o zaman siz bilimsel kanitlar veremezsiniz neye dayanarak savunuyorsunuz anlamadim haaa anladim su de mi??? Tesadüf, ateizm görüntüsü altında kendisine gizlice tapınılan bir tür ilah haline gelmiştir. İşte Darwinizm'in temelinde bu tür bir batıl inanış yatmaktadır. tamamen psikolojik o zaman bilim karsisinda yenildiginizi de kabul ettiniz simdi vicdanlara hitap edelim dilersen
-
Tanri dagi kadar Türk; Hira Dagi kadar Müslümaniz
dilku şurada cevap verdi: dilku başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımtesekkürler hos buldum site forumlar cok güzel
-
sünnet zararlıdır
birincisi teori hayatin yeryüzünde ilk kez nasil ortaya ciktigini asla aciklayamamaktadir ikincisi teorinin öne sürdügü evrim mekanizmalarinin gercekte evrimlestici bir etkiye sahip oldugunu gösteren hicbir bilimsel bulgu yoktur ücüncüsü fosil kayitlari evrim teorisinin öngörülerinin tam aksine bir tablo ortaya koymaktadir san diago california üniversitesinden ünlü evrimci prof.leslie orgel...onun itirafi... söyle der: (leslie orgel) Bir bilim adamı olarak aldığım eğitim boyunca, bilimin herhangi bir bilinçli yaratılış kavramı ile uyuşamayacağına dair çok güçlü bir beyin yıkamaya tabi tutuldum. Bu kavrama karşı şiddetle tavır alınması gerekiyordu... Ama şu anda, Tanrı'ya inanmayı gerektiren açıklama karşısında, öne sürülebilecek hiçbir akılcı argüman bulamıyorum... Biz hep açık bir zihinle düşünmeye alıştık ve şimdi yaşama getirilebilecek tek mantıklı cevabın yaratılış olduğu sonucuna varıyoruz, tesadüfi karmaşalar değil san diago scripps enstitüsünden ünlü jeokimyaci jeffrey bada evrimci eart dergisinde ;...bu gercegi söyle kabul eder. ilk canlı organizmanın nasıl ortaya çıktığı sorusu, evrim iddiasını henüz ilk aşamada çıkmaza sokmaktadır. Evrim teorisinin moleküler düzeydeki ünlü savunucularından Prof. Jeffrey Bada şu itirafı yapar: "Bugün, 20. yüzyılı geride bırakırken, hala, 20. yüzyıla girdiğimizde sahip olduğumuz en büyük çözülmemiş problemle karşı karşıyayız: Hayat yeryüzünde nasıl başladı?" Cansız maddenin hayat oluşturabileceği inancı, aslında bir Ortaçağ hurafesidir. "Spontane jenerasyon" adı verilen bu teoriye göre, farelerin buğdaydan oluştuğuna, ya da böceklerin yemek artıklarının içinden "kendiliğinden" var olduklarına inanılmıştır. Darwin'in teorisini ortaya attığı dönemde ise, mikropların cansız maddeden kendiliğinden oluştuğu sanılmıştır. Ancak bu düşünce, Fransız biyolog Louis Pasteur'ün bulguları ile yıkılmış ve Pasteur'ün ifadesiyle "cansız maddenin hayat oluşturabileceği inancı tarihe gömülmüştür Pasteur'ün ardından evrimciler yine de ilk canlı hücrenin tesadüfen oluştuğu iddiasını sürdürmüşlerdir. Ama 20. yüzyıl boyunca yürütülen tüm deney ve araştırmalar hep başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Canlı hücresinin "tesadüfen" oluşması bir yana, dünyanın en gelişmiş laboratuvarlarında bilinçli olarak üretilmesi bile mümkün olmamıştır Adminden Not: Dilku kisa kisa altmis tane mesaj gonderecegine mesajini uzat ve hepsini icine koy... Boyle gitmemesini umuyorum...
-
Tanri dagi kadar Türk; Hira Dagi kadar Müslümaniz
dilku şurada cevap verdi: dilku başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımsöyle diyelim iki kavrama da sigamiyorum komünistim cünkü ben de kahrolsun Amerikan emperyalizmi diyorum toprak satislari ve özellestirmelere karsiyim bu kadar ülkücüyüm cünkü türk-islam ülküsü baglisiyim türk olmak ve müslüman olmak bence ayrilmaz bir bütün ve gercek bir türk baska dini secmez
-
Ateist?
Sevgili inanan arkadaşlar size küçük bir uyarıda bulunmak isterim. Yaratıcımızın adı Allah tır. Tanrı kelimesiyle bahsolunamaz. Çünki; tanrı kelimesi geneli ifade eder ve genele açıktır. Tanrı ek alan bir kelimedir, tanrılar kelimesini de gerektirir. Nitekim su tanrısı, güneş tanrısı, aşk tanrısı gibi kavramlar oluşur. Oysa Allah lafzı müstakildir, hiç bir ek almaz. Sadece ve sadece ona özeldir. Allah'a tazim ve hürmet için lütfen onu anacağımız zaman, tanrı kelimesini kullanmayalım. Allah O'dur ki, kendisinden başka hiçbir ilâh yoktur. En güzel isimler O'nundur. Taha-8 Saygılar... 11636[/snapback] bunu biliyorum# aslinda aklima gelmisti ve tanri kelimesini kullanmam normalde ama karsi tarafla ilk iletisimde onlarin dilini kullanmak istedim bir daha olmayacak insallah 11638[/snapback] x lerin kralı tanrı türkçe bir kelimedir tengri kelimesinden türer sen muhammedin babasının ismini biliyormusun abdullah anlamıda ne? büyük allah ortada islamiyet yok iken muhammedin babasının ismine abdullah koymuşlar allah cahiliye döneminde ay tanrısı idi neden türkçe kelime kullanmak var iken özellikle ay tanrısının ismi allah olan arapçada ısrar ediyorsunuz anlamadım? 11651[/snapback] Tanri kelimesi farkli cagrisimlar uyandirabiliyor Allahîn bircok ismi vardir ama Allahin kendine nisbet ettigi ve anlamini su an bilemeyacegimiz en yuce isim Allahtir. Allahimiz kendine bu ismi vermisken biz onu alelade bir tanri kelimesiyle cagirmamaliyiz ki su var aslinda bilimde tanri kelimesi kullanilir genelde duada ve birebir iliskide Allah kelimesi ama müslümanlarda bizlerde farkli cagrisimlar uyandirdigi icin tanri kelimesi hos karsilanmiyor, aslinda bir tek tanri vardir o da Allah bunu bilirsek sorun kalmaz bir de Abdullah Allahin kulu demek ve cahiliye devrinde Araplar Allahin varligina inaniyorlardi. türkler de de tek tanri inanci vardi tek tanri göktanri, islami inanca gayate yakin peki bu tanri inanci nerden geldi??
-
DARWİNİN TÜRK DÜŞMANLIĞI
Tanri dagi kadar Turk Hira Dagi kadar Müslümaniz
-
Ateist?
Sevgili inanan arkadaşlar size küçük bir uyarıda bulunmak isterim. Yaratıcımızın adı Allah tır. Tanrı kelimesiyle bahsolunamaz. Çünki; tanrı kelimesi geneli ifade eder ve genele açıktır. Tanrı ek alan bir kelimedir, tanrılar kelimesini de gerektirir. Nitekim su tanrısı, güneş tanrısı, aşk tanrısı gibi kavramlar oluşur. Oysa Allah lafzı müstakildir, hiç bir ek almaz. Sadece ve sadece ona özeldir. Allah'a tazim ve hürmet için lütfen onu anacağımız zaman, tanrı kelimesini kullanmayalım. Allah O'dur ki, kendisinden başka hiçbir ilâh yoktur. En güzel isimler O'nundur. Taha-8 Saygılar... 11636[/snapback] bunu biliyorum# aslinda aklima gelmisti ve tanri kelimesini kullanmam normalde ama karsi tarafla ilk iletisimde onlarin dilini kullanmak istedim bir daha olmayacak insallah
-
Tanri dagi kadar Türk; Hira Dagi kadar Müslümaniz
ben geldim özellikle ateizm konulariyla ilgileniyorum acemiyyim pardon caylagim.. ilahiyat 4. sinifim. her lafa maydanoz olmak gibi bir amacim var ülkücü komünistim:))) Ahmet Kaya dinlerim en önemlisi Türküm ve Müslümanim ama irkci degilim dinler arasi dialogun bir aldatmaca oldugunu düsünüyorum ve ateistlerin artik mutlu olmalarini istiyorum tabi Müslüman olarak Hiristiyan misyonerlerden konusmak istiyorum en kisa zamanda bu konuyu acacam hiristiyan kültürlü genclerden ne kadar cok müslüman olduguna bir bakalim hep beraber..
-
sünnet zararlıdır
EVRIM TEORISI ÖLELI UZUN ZAMAN OLUYOR ONU ÖLDÜREN DE BILIM ADAMLARIDIR BEN ADEM COCUGUYUM MAYMUNLA MUKAYESE EDILEMEM SENIN BABAN MAYMUNSA ONA BIR SEY DIYEMEM DÜZ DIYEN KURAN DEGIL HRISTIYAN KILISESI IDI VE GALLER I KURBAN EDEN DE ONLAR IDI KURAN ASLA BILIME AYKIRI DÜSMEZ ZIRA O ILIMI YARATANDAN GELIYOR DOGA DA MI YAPABILIR DOGA SENIN KADAR AKILLI DEGIL KI GÜLÜM DARWINIZM BILIM KARSISINDA YENILMISTIR YARARLI MUTASYON VARSA BILE BU NEYI ISPATLAR