made in turkey! tarafından postalanan herşey
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalım"Diyarbekir bana küsmüş, düşem dedim yollarına Diyarbekir bana küsmüş, düştüm geldim yollarına"
-
Mavi Gözlü Dev Şiirlerle Anıldı
büyük ustayı saygıyla anıyorum.........
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımanam alt kattan üst kata taşınmışız..........
-
teselli
Gözlerime bakarken teselli ederdin beni sevdigini söylemeden mesut ederdin beni. Bana bakan gözlerin şimdi çok uzaklarda Kaderimle baş başa bırakıverdin beni... Şimdi teselliyi ben, söyle nerden bulayım Hasretin var içimde nasıl mutlu olayım... Al bu hasreti benden perişan olmayayım... Nerede eski günler, gelde sevindir beni Ben sensiz yaşayamam severek öldür beni... Bana günah değil mi hasretten mi öleyim? Al bu hasreti benden perişan olmayayım... Al bu hasreti benden derdinden ölmeyeyim... Sensiz teselliyi ben, söyle nerde bulayım Hasretin var içimde nasıl mutlu olayım? Al bu hasreti benden perişan olmayayım Al bu hasreti benden derdinden ölmeyeyim...
-
:((
made in turkey! şurada yorum gönderdi made in turkey!'nın blog başlığı içinde made in turkey!'s Blogya ben cevap yazamda erbayın yazdığı şarkıysa ben bilmiyorum kimin söylediğini.... ((( erbay gel cevap yaz......:Pp
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımSen gittin ömrüm boşaldı Ağzımda dilim yandı Elim dizim kırıldı Ömür gözlü cerenim Eylül de bitti gidince Şiir de itti hüzün de İçim çürüdü gizlice Ömür gözlü sevdiğim Gönlüme saz ol Dilime söz ol Ömrüme yaz ol Ömür göz, cerenim, ömür göz Bahçeme bağ ol Sineme tar ol Gel mene yar ol Ömür göz, sevdiğim, ömür göz"
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımsensiz öyle olduk be komutanım..................özlem sardı her yanımızı....başımızda mavi bir bulut nere gurbet nere yurt bilemez olduk...üstüne bide aşk bizi terk eyledi...gerisinide sen düşün artık............. (en sewdiğim şarkının sözlerini kullandım )seni özledim yaffffff mucux mucux mucux Senden Öncesi Boşluk Senden Öncesi Hiçlik Gidemezdi bir daha başka yerlere Senin ırmaklarında uçan turaçlar Oysa uçurum uçurumdu sana gelişim Yüreğime yıldırımdı inişin Sevişin sağnaklarcaydı güllere Dağ yıkıldı Yer yarıldı Yandı bahar dalları Umudum zifiri gecelere düştü... Senin dallarına değen rüzgarlar Gayri esemezdi başka güllerde Bilemedim aşkların katlolduğu devrandır Güle kan bulaşmış bir kere Yürek yangınlar sofrası Umut hangi yalan ufkun ardında Yolumuz nere düştü... Bilemedim Düş unutmuş düşleyeni Ayrılıklar devranında Yerle bir olmuş hüzünler Ben kime desem anlar şimdi Senden öncesi boşluk Senden sonrası hiçlik Gülüşüm kedere düştü.. adnan durmaz AŞKLAR MI / I Aşklar mı diyordun, anladım Senin incindiğin benimse Yollara düştüğümdür yeniden AŞKLAR MI / II Biten bir aşk için Söylenecek söz şu olmalı: - Güzeldi yine de AŞKLAR MI / III Hiç kimse bir aşkı Onarmaya kalkmasın Kaybedilmeye değer En güzel anında bitirilmişse eğer ahmet telli.... farklı forumda benim nickimle yazıldığını gördüm.......çok sinirlendim yahuuuuu.... kesinlikle benimle alakası yoktur tamamen taklittir........ yaf taklitlerimde çıkmış demekki tutulmuşum ahahahahhhaha bana bir uçurum gerek şimdilerde... yeterince dik ve derin...... ne bu yaffff......yenilere yönetim kurulu olarak hoş geldin msjları falan olmuyor ama kıskanıyorum......bize topic açan admin olmadı... pöööffffff nerde o eski günler beeaa....
-
ÖZLEDİKLERİMİZ
çatlayana kadar uyumayı özledim yaffffff bide karçiçeğimi çok özledim
-
hangi şarkıyı dinliyorsun?
kıraç---->>>>>yıldızlarda kayar...........
-
6 mayıs 1972
TÜRKİYE HALK KURTULUŞ ORDUSU KURUCUSU VE ÖNDERLERİ DENİZ GEZMİŞ - YUSUF ASLAN - HÜSEYİN İNAN 6 MAYIS 1972 Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu?nun Sesidir: 1. Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu halkımızın bağımsızlığının silahlı mücadele ile kazanılacağına ve bu yolun tek yol olduğuna inanır. 2. Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu bütün yurtseverleri bu kutsal mücadele saflarına çağırır ve hainlere karşı giriştiği kavgada son savaşçısına kadar devam edeceğini bildirir. 3. Amacımız Amerika?yı ve tüm yabancı düşmanları temizleyerek, hainleri yok etmek ve düşmandan temizlenmiş tam bağımsız Türkiye?yi kurmaktır. 4. Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu ezilen halkımızın öncü gücüdür, halkımızın kurtuluşu dışında hiçbir harekete girişmez. 5. Halkımıza şunu duyuruyoruz. Düşmanın zenginliğine, sayısına, imkanlarına ve dehşetine aldanmayınız. Düşmana boyun eğmeyiniz, haklarımızı zorla alacağız, çünkü onlar her şeyi bizden zorla alıyorlar. Bütün Yurtseverler: ****** yaşamaktansa şerefle ölmek, yalvarmak yerine zora başvurmak, başkasına değil kendine ve kendin gibi olanlara güvenmek, nerede ve nasıl olursa olsun hainlere boyun eğmemek parolamızdır. Devrimciler: Barışçıl şartlar içinde mücadele metodlarını bırakınız. Halk kitlelerini kurtuluşa götürecek olacak olan şiddet politikasını temel alan silahlı mücadeleye THK Ordusu?nun saflarında katılınız. Ulusal kurtuluş savaşının haklı bayrağını emperyalizmin saldırgan politikasına karşı hep beraber dalgalandıralım. İşçiler, Köylüler: Hainler sürüsünün jandarması ve polisi her gün yeni katliamlar hazırlamaya devam ediyor. Doğu?da Komando saldırılarında, 16 Haziran?da, Bossa?da ve daha birçok yerlerde, kurşunlanan ve işkence edilen kardeşlerimizin intikamını henüz alamadık. Alınterimize el koyan hainler sürüsüne karşı isyan bayrağını hep birlikte açalım. Öğretmenler, Küçük Memurlar: Bir kuru ekmek parasını zorla veren, hesabına gelmeyince diyar diyar sürgün çocuğu yapan ve sizleri elinin altında bir uşak gibi kullanmak isteyen bu satılmışlardan aman dilemeyiniz. Ezilenlerin tek kurtuluş yolu ezenlere karşı giriştikleri kutsal isyandır. Daha şimdiden polisinden, Devlet Başkanına kadar hiç birisi evinde rahat uyuyamaz, çoğu ise evine rahat gidemez olmuştur. Onlar yarın ne olacağını çok iyi biliyorlar ve bugün bir avuç savaşçısı olan Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu?nun, yarın binler ve milyonlar olduğu zaman ne yapacaklarını düşünüyorlar. Tekrar ediyoruz: Düşmanın sayısına, zenginliğine, dehşetine ve imkanlarına aldırmayınız. Onun elindeki silah ve imkanlarına aldırmayınız. Onun elindeki silah ve imkanları aldığımız zaman, bizi durduracak hiç bir güç kalmayacaktır. Kendimize ve kendimiz gibilere olan güvensizliği yok edelim. Şunu iyi bilelim ki, halkın, yani bizlerin gücü karşısında hiç bir kuvvet dayanmaya muktedir değildir. Bu şerefli kavgada, kutsal görevimizi alalım. Yarının Türkiye?si bize cennet, düşmana zindan olacaktır. Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu, bu mücadeleye en son neferine kadar ve kanının son damlasına kadar devam edeceğini bildirir. TÜRKİYE HALK KURTULUŞ ORDUSU Ocak 1971 dewrim şehitlerimizi saygıyla anıyorum....... suheda........ "Hayatta en çok acığım insanlar tüm hayatını *********** ideolojiler için harcayanlardır Bu arada bugün 6 mayıs hıdrellez Türk'lerin mevsimlik bayramlarından biri çıkın kırlara içinize güneş girsin mutlu olun bırakın bu boş işleri geçmişin hatalarını yaralarını kaşıyıp kanatmayı" ideolojisi için canını ortaya koyamayan ve özgürlüğü-bağımsızlığı üç kuruşluk ideoloji olarak gören insanada ben güler geçerim......
-
gülüşün eklenir kiMliğime
GÜLÜŞÜN EKLENİR KİMLİĞİME Gün biter gülüşün kalır bende anılar gibi sürüklenir bulutlar Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır yarım kalan bir şiir belki de Aykırı anlamlar arayıp durma güz biter sular köpürür de kapanmaz gülüşünün açtığı yara uçurum olur cellat olur her gece Her gece yeniden bir talan başlar acı ses olur, ses deli bir yağmur eski bir eylüle gireriz böylece Sığındığım her yer adınla anılır ben girerim, sokağı devriyeler basar bir de gülüşün eklenir kimliğime ahmet telli
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi Tanıyalımoooooo kimleri görüyorum ifindim..... walla durmuyorum içiyorum.......... hobaaaaaa teyteyyyyyy.............
-
Doğum günlerinden sorumlu üye ben MINEU...
geleceğin günü dört gözle bekleyecez mineciğim................
-
ERİŞİLMEZ İKON'UN SAHİFESİ.....
ellerinden öpüyorum abi............
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımAcı hatıralarla bu evde Bitmekte gün yine kederli Sıkıldım bu sefer hakikaten Büsbütün dağıttım kendimi Ben bu saatten sonra Hizaya gelsem ne olur Ben bu saatten sonra Sevdayı bulsam ne olur Aklıma gelenleri söylemem lazım Lafımın arkasında durup dönmemem lazım Eğilmeden kırılmadan dimdik ayakta Hatta belki bu şehri terk etmem lazım
-
ERİŞİLMEZ İKON'UN SAHİFESİ.....
sewgili inter abiyi saygıyla anıyorum.......
-
Bu Siteyi İlk Nasıl Keşfettiniz? :)
eski sewgilin peşinden sürüklendim geldim....... "ben bu saatten sonra hizaya gelsem ne olur... ben bu saatten sonra sewdayı bulsam ne olur..... aklıma gelenleri söylemem lazım....." (içimden geldi yazdım niyeyse......) işte burası tam benlik dedim ve demir attım ..........
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımGöZLeR YaNGıN ŞiMDi..... bunca yıl çığlıklar koşturulmuş bu yolda deli taylar gibi ter içinde çığlıklar savrulan bir yanlışa vurulmak için mi yoksa dağları yırta yırta yürüyen bir ırmak diliyle durulmak için mi gözler yangın şimdi-ufuklar duman dünya değişiyor-masalı koca bir yalan tam kırk yıl bulandırdılar suları nilüferleri dağlara taşıdılar kekikleri çaylara uğrun uğrun-ince ince-gizlice ve sinsice yürüdüler karanlıklara pınarbaşlarında yarpuzlar utandı ormanda köknarlar sonra leylak düşmanı bir akşam vakti dünyanın değiştiğini buyurdular ihaneti kanlı bir gelinlik içinde yeryüzünün yatağında doyurdular durduk düşündük sularla birlikte dağlarla - ormanlarla - bulutlarla birlikte durduk düşündük nergislerle - nevruzlarla - güllerle birlikte yok olan hiçbir çiçek yoktu yeryüzünde durduk düşündük martılarla - turnalarla - güvercinlerle birlikte yok olan hiçbir güzellik yoktu yeryüzünde durduk düşündük nehirlerle - denizlerle - okyanuslarla birlikte yok olan hiçbir dalga yoktu yeryüzünde tamda yunuslar sevişirken arşipel'de tamda gökkuşağı sevinleşirken özlenen renkler siliniyor dediler tamda insanın insanlığına çeyrek kala yarım metrelik cam bir savaş alanıyla çıktılar karşımıza teknoloji yalanıyla gözler yangın şimdi ufuklar duman dünya değişiyor masalı koca bir yalan çocuklar ölürken bütün ülkelerde ey koca nazım ey ustamın ustam dediği milyonlar içindeki vatansız yalnızım çocuklar güldü demiştin o büyük ülkede gel de gör şimdi o yüzlerde büyümüş yarınsız öfkeyi gel de gör gece gelen telgraftaki yüce değerin nasıl bir körlüğe kurban verildiğini yureklerde yükselen son anıtında gel de gör nasıl yerlere serildiğini sonrası vurgun soygun ve talan sonrası gözyaşı ve kan çaykovski harlemde bir tepinme tolstoy sütyen boşluklarında pembe dizi mayakovski bir papaz duası belki puşkin çarlık özlemlerinin şiirsel gizi gözler yangın şimdi ufuklar duman dünya değişiyor masalı koca bir yalan ne olur tunçtandı demirdendi demeseydin bir tabuttan korkan o şaire gönül vermeseydin neruda'nin şili kasımpatılarını hasan hüseyin'in kırmızı gül dallarını howard fast'in fırtına sonrası çığlıklarını ölmeden önce mezarının başına koysaydın burcu burcu koksaydın dünya değişiyor masalına kahkalar atsaydın son anda sokup ellerini kanayan kalbine çocuk yüzlü yepyeni bir şiir çıkarsaydın nasıl da severim seni hiroşimalı bir kızın yaprak dudaklarında işçi tulumuyla istanbul da taksim alanında ve 1960 yazında küba da nasıl da severim al şimdi ellerimi yattığın o büyük ülkenin topraklarına uzat yanar parmaklarım yanar ne şolohovlar ne de gorkiler var yalnızca seni o topraklarda tutsak edenler ve memedin özlemiyle oraya gömenler var yanardağlar mı patlıyor bilemiyorum denizlerle karalar yer değiştiriyor dinazorlar mı gocuyor yoksa bir yanım tırpan yine-bir yanım gül bahçesi bir yanım soygun yine-bir yanım ter ezgisi söyler misin ey ustaların ustası nedir bu değişmenin yarınsız sonrası şimdi senin ceviz yaprağı kıvıl kıvıl ülkende kimi dünya değişiyor masalının halinde ki orta asyanın kımız tadı hala dilinde kimi zonguldak madenlerinde paşabahçede ve çukobirlikte yurtiçi kargoda ve toros gübrede direnen bütün yüreklerle birlikte kimi dort bin yıllık güneş peşinde adının özgürlüğü için döğüşmekte değişen nedir söyler misin alınterinin nehirleştiği bu yaşam içinde bir tren penceresinde saman sarısı saçlar rüzgarın yelesinde nasıl ülkeden ülkeye beyinden yureğe nasıl fırtınalarla koşar o büyük coşkular o sonsuz duygular uzansam her teline şimdi ellerim yanar her biri beş dolara bir masadan uçar bir başka masaya konar seninse bu körkütük gidiş içinde insanlık adına yüreğin bir başka kanar dikersin gözlerini masmavi yarınlara insanlığın insanca yaşamını özlersin ve söylenirsin kendi kendine çağının tanığı her şair gibi sen de ne açlık ne zulüm ne de kan ancak biz kazandığımız zaman ve bütün insanlık insanca yaşadığı zaman adnan yücel....
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımAZ GÜLEK DA....... İşte yıllar da geçse unutamayacağımız ilginç gaflar, replikler vu unutulmayan olaylardan bir demet: Kameramanlar taşıdığımız elbiseyi çekmiyor ki kamerayı alta koyup iç organlarımızı çekmeye çalısıyor...' = Tuğba Özay Seren Serengil: Sevgilin nereli? Telefonla baglanan seyirci: Kars... Seren Serengil: Doğu tarafı oluyor değil mi? 'Şanlı Tük bayrağımız sadece 1 milyona.....' = Akşam gazetesi reklamı Ebru Destan: Bana göre 20 yaşına kadar herkes teenage'dir... Zaga'da bir seyirci: Do you speak Turkish? Ebru Destan: Ayıp ayıp, önce Türkiye'de Türkçe konuşmasını öğren!.. -'Evet tüm bölgelerimizden puan durumunu aldık sadece yurtdışı bölgemiz kaldı..' = Öykü Serter -'Zaten her zaman ya onu bana soruyorlar ya da bana onu soruyorlar...'= Sibel Turnagöl (Kerem Alışık'la ilgili sorulan bir soruyu cevaplarken) -'Kafanda onu hırs et...' = Seren Serengil -'Seyretmedim, görmedim ama gördüğüm kadarıyla söylüyorum gol değildi...' => Fatih Terim (Adanaspor-Galatasaray maçı sonrasındaki toplantıda) -'Sizin karşınıza iyi çıkabilmek için elimden gelenin en iyisini yaptım, her geleni yaptım...' = Gülben Ergen -'Sehpaya benziyor ama bunun ayakta durabilitesi yok!..' Pınar Altuğ (Eline boyaması için tutuşturulan raftan bahsediyor) 'İstanbul'un 5'de yarısını gezdim..' = Cüneyt Arkın 'Şimdiki yarışmacımız dadaşlar ülkesi Erzurum'dan !!' = Neco 'Şimdi başka bir boyuta geçelim...' RT2 Akşam Haberleri Spikeri (Bir haberden başka bir habere geçerken geçiş cümlesi) -'Tek estetiksiz mankenlerden biriyim ben' => Tuğba ÖZAY -'Taktiksiz Viken' = BBG'de bir pankart -'Hazır olduktan sonra 'hazırım' deyin, gong sesini duyduktan sonra yarışmaya başlayabilirsiniz...' => 'Şans Kapıyı Çalınca' programının sunucusu Nil Yiğitbaş (Sağır ve dilsiz yarışmacıya söylüyor) Metin Uca: Yol yapımında kullanılan 4 tekerlekli araç, D biir, ikii? Yarışmacı: Drayder!.. Metin Uca: Bir örümcek tarafından ısırılıp üstün güçleri olan bir kahramana dönüşen çizgi film kahramanı, Ö biir, Ö ikii, Ö üüç? Yarışmacı: Örry Potter!.. Neco: Ne iş yapıyorsunuz? Yarışmacı: Su an işsizim Neco bey... Neco: Harika... Süper!..('En Büyük Yarışma Bu Yarışma' adlı yarışmada) -'Savaş ortamlarında silah ve savaş aracı ihtiyacı ön plana çıkıyor...' = Tuncay Özkan -'Son derece ayrılma kararı aldık...' = Ebru Gündeş Metin Uca: Akdeniz'de yasayan saldırgan bir köpekbalığı türü,'C'harfı? Yarışmacı: Caws!.. Milletvekili 1: Bakın burada ülkenin geleceğinden bahsediyoruz. Milletvekili 2: O zaman sen kağıda resim de çiziyorsundur. Milletvekili 1: Masaya çizmekten iyidir!.. (Meclis TV'den) -'Biri beni çağırtıp dört saat bekletse, yarım saat sonra giderdim!..' = Ali Şen -'Evden ayrılmanın hemen ardından ev tam bir dengeler silsilesi haline girdi...'= BBG sunucusu Öykü Serter -'Sanki Hollywood'da ki gibi program oldu yaaa...' = Seren Serengil -'Suriye'nin PKK'yı Türk turizmine engel olmak için yıllardır bombaladığını biliyoruz...' = Gülgün Feyman (Flash Haber) Bitirim Pokemonlar (Pokemon çizgi filminden, e tabi Türkce dublajla) *Kiz: Kabutolar Pikaçu'yu öldürdü!.. *Erkek ve ana karakter olmasi muhtemel kişi: Allah belalarını versin,kitapsızlar, namussuzlar!.. *Diken saçlı kişi: Hacı sen ne diyorsun bu işe yaa, adam kral çıktı? *Ana karakter: O, benim üstat yaa, iyi heriftir... -'Uzaya bizim borumuz çıkmış!..' = Sinan Aygün (Challanger Uzay Mekiğinde bizim bor madenimizin kullanıldığını anlatmaya çalışıyor) -'Müzikte tek eksiğim opera...' = Doğuş -'Erdoğan kendini ve özünü reddeden bir Brütüs...' = Şevket Kazan -'İşte eski bir şarkı sizler için yepyeni bir şekilde versiyonlandı...'= Lokum FM'de bir DJ kızımız -'Geçen hafta bu taraftakini yaptırdım, bu hafta da öbürsükini yaptıracağım...'= Özlem Yıldız (Dişine yaptırdığı dolgudan bahsediyor) -'Ben sana birşey diyeyim de iyice şoklan...' = BBG Belma Sunucu: Hilal hanım, takip mesafesi nedir peki? Hilal Cebeci: Takip mesafesi şey, şimdi mesela ben şu an 40 km. hızla gidiyorum ya, önümdeki araçla aramdaki mesafe de 40 km. olmalıdır... Sunucu: Hilal hanım, bu durumda İstanbul Ankara yolunda sadece 13 araç olabilir! -'Evet sevgili seyirciler, ikinci tura başlamadan önce birinci tura başlıyoruz...'= Ece Erken Unutulmayan anılar Güner Ümit´in kadın kılığında Turnike sunması... Fatma Girik´in Söz Fato´da programında ilk tükürüşü... Medyum Memiş´in Medyum Keto´ya giriştiği saniyeler... Yıldo´nun Süpermen kılığında Turnike sunması... Sadettin Teksoy´un kutuplarda kıbleyi arayıp namaz kılması.. . Kaan Yakuphan´in haber sunduğu sırada arkasında bulunan dev panonun kafasına inmesi... Tolga Gariboglu´nun Hugo yarışmacısı küçük bir çocuktan küfür yemesi... ( Hugo´nun ... şeklinde:D ) Sevda Demirel´in Hande Ataizi´ne tokatla dalması... Kenan Erçetingöz´ün Magazin Forever tanıtımında Cartel üyelerinin arasına dalıp rap yapması... Reha Muhtar´ın tavanda yürüyen sirk cambazı ile konuşurken ekranda kendi görüntüsünü ters çevirtmesi ve röportajı bas aşağı yapması.. . Mahsun Kırmızıgül ile Seda Sayan´ın Reha Muhtar´la Show Haber´e telefonla bağlanmaları ve yaklaşık 3 saat boyunca 'sen beni sevdin, ben seni sevmedim...' geyiklerini tüm Türkiye´ye canlı dinletmeleri... Defne Samyeli´nin gece haberlerini sunarken (1998), 'oyuncak pandayla uçak kaçırma' olayında telefon bağlantısı yapıp 'Panda canlı mıydı efendim?' diye sorması.. . Atilla Taş´ın David Copperfield´in 'sahneden kaybolma' gösterisine katılıp, Copperfield´e türlü türlü laflar sokması ve oyunun hilelerini nedensiz bir şekilde milyonlara açıklaması... Ümit Aktan´ın Japonya´ya gitmediği halde Cunda´daki yazlığından maç anlatması... Yıllar önce Hülya Avşar´ın Özcan Deniz´e ´´Askerde cinsellik ihtiyacınızı nasıl gideriyordunuz?´´ diye sorması ve Özcan Deniz´in ´´Senin resimlerinle hallediyorduk´´ diye cevap vermesi... Ece Erken´in şarkıcı Kader´i konuk ettiği bir programda, onu Sezen Aksu´nun 'Kader, ***** kader ağlarını ördün mü...' şarkısıyla çağırması. Kader´in canlı yayında darmadağın olması, ve uzun bir süre kendini toparlayamaması... Zekeriya Beyaz´ın Ceviz Kabuğu´nda otelde ***** film izlemesi hadisesine, 'ne yaptıklarını anlamaya çalışıyordum' seklindeki cevap vermesi ve akabinde gelişen olaylar zinciri... Kumkapı Cinayeti´nde öldürülen adamın karısının (Gülten Kızılkaya) karate dersinde hocasının, basındaki elma yerine kulağına 'lönk!' diye indirdiği tekme Sabah Şekerleri programını arayan Mehmet Ali Erbil´in konuk şarkıcıdan 'Hani kızımız olacaktı...' adli şarkıyı istemesi ve sunucu Özlem Yıldız´ın duygulanıp hüngür hüngür ağlaması... Ali Sami Alkış´ın, Ahmet Çakar ile sağlam kapışıp bir sonraki programda O´na 'Bana, senden köpekler gibi özür diliyorum demedin mi?' diye sorması.. Milli Takım´ın kaybettiği bir maçtan sonra Amigo Orhan´ın stadın içinde sinsi sinsi bekleyip zamanın teknik direktörü Mustafa Denizli´ye uçarak kafa atması. Erman Toroğlu´nun 'Kale Arkası' programında stüdyoya boylu boyunca kale çizgisi niyetine tuvalet kağıdı serip oluşan o ilginç ortamda dakikalarca yorum yapması.. . TRT Hava Durumu spikeri rahmetli Ersin İmer´in 'Donsuz Geceler' temennisinden sonra ekranlara veda etmek zorunda kalması... Türk-Japon haftasında Habertürk´te program hazırlayan Meriç Köyatası ve Şener Üşümezsoy´un ekrana çıkardıkları Japonlarla geleneksel Japon halk dansı yapmaları, ardından da hep birlikte tekno müzik eşliğinde trencilik oynamaları... Turgut Özal´ın 'İcraatın İçinden' programında ilk kez 'Tak bir kaset de havamızı bulalım Semra hanım...' demesi... İsmail Türüt´ün 'Sıkı Dostlar' programında kendini kelebek sanarak cam sehpaya oturmak suretiyle sehpanın bütün yayın hayatına son vermesi... Rahmetli Sakıp Sabancı´nın kucağına bir hindi alıp 'vak vak vak' seklinde sesler çıkarması... Jülide Ateş´in sunduğu 'Hop Terelelli' adlı yarışmada, yarışmacının 'Bir ülkeyi temsil eden değerli kumaş parçası?' sorusuna 'İngiliz kumaşı!' diye cevap vermesi, Jülide Ateş´in bu cevap üstüne gülme krizine girip, 2 reklam arası verilmesine rağmen kendine gelememesi... O zamanlar Galatasaray başkanı olan Ali Tanrıyar´ın bir şampiyonluk sonrası İlker Yasin´in uzattığı mikrofona 'Galatasaray´ı sevmeyen ölsün!' demesi, İlker Yasin´in durumu idare etmek için 'heyecandan dedi yanlış anlamayın' deyip renkten renge girmesi... Kompela´nın yarım yamalak Türkçe´siyle canlı yayında 'Bana p...venk diyo!' diye bağırması... Prof. Mindikoglu´nun cinsiyet değiştirme ameliyatları ile ilgili katıldığı programda TRT stüdyosunu terk etmesi... Bir Kral Tv vj´inin canlı telefon bağlantısı yaptığı izleyiciye 'Nasılız? Bomba gibiyiz değil mi?' seklinde bir soru sorması, ardından izleyici sahsın 'Bomba kıçında patlasın!' lafını yapıştırması, vj´in 5 saniye dilinin tutulması... Şevki Yılmaz´ın ele geçirilen kasetlerinde kriz geçirerek kendisine 'komple' kurulduğunu iddia etmesi... Ceviz Kabuğu´ndan görüşü alınmak üzere aranan kişinin Çiçek Pasajı´nda alem yapmaktayken canlı yayına katılması... Osman Durmuş´un mektup ile gelen şarbon tehlikesine karşı halkı bilgilendirmesi ve 'aha işte bele açarsan bulaşır!..' diyerek mektubu paramparça etmesi... Euro96 eleme maçlarında milli takımın İsviçre´ye attığı golden sonra İlker Yasin´in 'Şapka çıkartacaksınız sapkaaa!!!' diye bağırması... Şahane Pazar´da su altında nefes tutma yarışmasına katılan adamın boğulma tehlikesi geçirmesi ve bu süre boyunca herkesin 'vay be adam rekoru ikiye katladı' deyip adama övgüler yağdırması... Bülent Karpat´ın 'Hop Terelelli Tek Soruda 250' isimli yarışmada 'Star öyle verir böyle verir, kazandırır...' diye naralar attıktan sonra elindeki telefonla canlı yayında Noter Nihat yerine bir vatandaşı araması ve vatandasın Karpat´ı bayağı bir dinledikten sonra 'ne diyon kardeşim burası ev!' demesi... Hakkı Bulut´un acısız arabeski tanıtmak için yaptığı program ve TRT yöneticilerinin girdikleri türlü türlü şekiller... Telegol programında Ahmet Çakar´ın 'Beşiktaş hakkında birileri bir şeylerin olması için düğmeye basıyor' lafından bir hafta sonra Reha Muhtar´ın programa katılması ve yanında bir buton getirip Ahmet Çakar´la 'lütfen düğmeye basar misiniz' diye alay etmesi. Ahmet Çakar´in 'soytarılığı bırakın!' diye çıkışması... Kibariye´nin annesi ile meşhur 'şofeöerrrr-şofeöerrrr' röportajı... Levent Kırca´nın açliık grevine başlaması, ertesi gün vazgeçmesi... Ali Sami Alkış´ın bir futbolcu için 'Turgay Şeren´i koysan daha iyi oynar' demesi üzerine Turgay Seren´in 'yok ebenin. a.ı' şeklinde karşılık vermesi... Telegol programında, yorumcu Zekeriya Alp´in reklam arasında fenalaşarak hastaneye kaldırılmasının ardından Güntekin Onay ve Ziya Şengül´ün gülme krizine girmeleri... Reha Muhtar´ın efsanevi falcılar programında alkollü olduğuna dair iddialar üzerine 1 hafta sonraki programında canlı yayında alkol kontrolü yaptırması... Adının 'Fenasi', soyadının 'Kerim' olduğunu söyleyen şahsin Yıldo´nun canlı yayınına telefonla bağlanması. Yıldo´nun olaya, adamın adını ve soyadını birkaç kez söyledikten sonra uyanması... Cem Özer´in programında Nara isimli bir kadının şiir okurken soyunması... Tarkan´ın kendisi ile röportaj yapan Savaş Ay´a canlı yayında 'çişim geldi!' deyip çekip gitmesi... Kanal 6´nın Ceviz Kabuğu´nun canlı yayını esnasında 'Hulki Cevizoglu´nun kanalımızla artık hiçbir ilgisi bulunmamaktadır!' şeklinde altyazı geçmesi..
-
seher yeli kız
Seher Yeli Kız Kömür gözlü kız Sen de sevdalara düştün demek Düştün de daldın yangınlara Yerin hazır haydi katıl Bu halaya Seher yeli kız Sen de yarınlarını aldın demek Aldın da girdin dalgalara Hedef liman haydi dayan Boranlara Gece saçlı kız Sen de anadan geçtin demek Geçtin de koştun sevdalına Yurdun bekler haydi sarın Ak duvağa
-
sEn yüRürSüN rÜzGaR YürüR...
sen yürürsün rüzgar yürür.... Sen yürürsün rüzgar yürür Sabahlar sığmaz olur gözlerine Her adımda çözülür bir karanlık Şafaklar çiçek sunar ellerine Gün tutuşur Dağlar aydınlanır Yeniden aydınlanır Yeniden canlanan bu yaşam Türküler dizer saçının tellerine Sen yürürsün rüzgar yürür Alıp savurur beni saçların En kalabalık alanlara götürür Bir cellat çıkar apansız Bir fidan yeşermeden çürür Ve kana bulanır ırmaklar Baştan başa geçer kentleri Kan temizlenir cellat ölür Sen yürürsün rüzgar yürür Mahpuslar soluğunla umutlanır Toprak çatlar Gökyüzü bıçak bıçak şimşeklenir Görkemli bir yürüyüş başlar içimde Ve bir tan vakti Kırılır bütün güzellik yasaları Ağaçlar aşk açar bahçelerimde Sen yürürsün rüzgar yürür Dallar eğilir Yapraklar secde eder yürüyüşüne Sular kabarıp dalgalanır Köpüklü başlarıyla selamlar seni Ve tanrılar kalır önünde Ne beyler ne krallar Seninle yazılır en büyük destan En güzel tarih seninle başlar Sen yürürsün rüzgar yürür Bir sevinç boylanır dünyada Çocuklar korkusuz büyür Kan boğulur susar Dokunup geçtiğin her kuraklık Yemyeşil bir vadiye dönüşür Sen yürürsün rüzgar yürür Bizi bu deprem günlerinde İnan ki bir şiirsiz yaşamak Bir de sensiz savaşmak öldürür adnan yücel
-
ŞŞŞŞŞŞ BAK Bİİİİ
made in turkey! şurada cevap verdi: made in turkey! başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımSuSKuNuM SaNa Hangi şiire başlasam suskunum sana Dağ göğsünde bir kaya diliyle suskun Güneşte kavrulan bir kum tanesi Çatlayan dudaklarım oluyor her gece Yağmura suskun yaşamaya suskun Haykırabilsem Belki bir nehir köpürebilir sesimde Silinebilir kuraklığın bütün izleri Upuzun çöller vadileşebilir içimde Hangi güzelliği özlesem suskunum sana Yürek boşluğunda bir of kadar suskun Özlüyorum seni masmavi Koşuyorum sana bembeyaz Ve kahroluyorum bir anda kapkara Ah oluyorum Of oluyorum Ve susuyorum Oysa haykırabilsem Işık yumağı bir pınar olur soluğum Hangi türküye uzansam suskunum sana Ağıt ağıt, özlem özlem suskun Tut ki vurulmuşum Aşktan ve kandan bir damla olmuşum Bir saçlarının rüzgarına Bir de ağzının kıyılarına konmuşum Hangi dalga silebilir beni senden Hangi kasırga koparabilir Ben saç tellerinde bir ezgi olmuşum Coşkuların her şahlanışında Sana deprem deprem susmuşum Ve sana susmaktan inan ki yorulmuşum Yeter olsun gözlerinde ışık fırtınası Sözlerinde baskı yasası yeter Hangi kavgayı özlesem suskunum sana Zafer sabahlarında gece kadar Bayram sabahlarında yas kadar suskun Böyle güzelliklere de Böyle suskunluklara da lanet olsun Al bu suskunluğumu al artık Al ki Bütün gürültüler kahrolsun adnan yücel
- ...
-
aŞk DePReM GiBiDiR
aŞk DePReM GiBiDiR Ne zaman kimi vuracagini asla bilemezsiniz. Gece yarisi aniden, dipten yukselen coskulu bir dalga gibi kabarir içinizde. Toprak ayaginizin altindan kayiyor gibi olur ve en hazirliksiz oldugunuz anda bütün siddetiyle vurur. Sarsilir, neye ugradiginizi sasirirsiniz. Heyecan,korku, kararsizlik, cesaret, aci, ofke,huzun,merhamet, siddet kaplar bir anda dunyanizi. Eski dost yardima kossa da kolay toparlanamazsin. Bittiginde agir bir enkaz birakir geride. Daha kotusu, "tamamen bitti" sandiginiz sarsinti, hafif bir siddette artci soklar halinde yillarca surebilir. Kalbinizdeki kirik hat ara sira yoklar yeniden... Can Dündar
-
aşkın adı ümittir artık....
AŞKIN ADI ÜMİTTİR ARTIK...ÜMİDİN ADI AŞK....... Aşk nasıl akar bir yürekten diğer bir yüreğe? “İlk bakışta aşık oldum” der kimisi... Hiç yaşamadım bilemem. Doğrusu inanmam da... Kim böyle söylese ya da nerede okusam bu cümleyi, olsa olsa etkilenmektir bunun adı, aşk değil diye düşünürüm. Böyle bir cümleden sonra şartlanılmış bir aşk yaşanır ve biter. Anıldığında geçici bir hevesmiş aslında diye düşünülür belki de... Neyse asıl konumuz bu değil. Düşsel bir aşkın hikayesi anlatacağım ben size, ya da isterseniz yaşanmış bir aşk deyin siz bu aşka... Bu hikayede, ilk bakışta aşk yok, arkadaşlıktan aşka dönüşen bir hikaye de değil bu! Bir yasak aşk öyküsü hiç değil! İçinde biraz hüzün, biraz mutluluk gözyaşı, birkaç şiir ve şarkı, yaralı iki yürek, kaygılar ve tabii ki uykusuz saatler var. Bu hikayenin içinde en çok ümit var. Merkezde ise aşk... Birbirine uzak iki şehir... Biri taş binalarla çevrilmiş, sokaklarında asık yüzlü insanların dolaştığı, kuru ayazların kol gezdiği bir şehir... Diğeri deniz kokusu iliklerine kadar sinen... Bu birbirinden çok farklı iki ayrı şehirde, birbirine çok benzeyen iki insan... Birbirlerinden habersizken, aynı gecede aynı yıldızlara bakıp aynı dileği tutuyorlar belki bir gün... Sonrasına siz masal deyin, ben hikaye... ya da bir düş... Dedim ya hikayede en çok ümit var diye; bir ümitle başlıyor işte her şey... Aşka en çok bahar yakışır değil mi? Oysa bir kış mevsiminde başlıyor bu düşsel aşk. Dışarıda kış, yüreklerde bahar... Kırlar yerine, yüreklerde açıyor papatyalar... Dışarısı soğukmuş, buz gibiymiş, ne gam? Yüreklerde güneş... Kadın taş binalı, kuru ayazlı şehirde yaşıyor. Sahteliklerden, yalanlardan bıkmışlığıyla bir uçurumun kenarındayken, bir ümit tutuyor elinden... Yani deniz kokan kentten gelen adam! Onun ne işi vardı o uçurumun başında diye soracaksınız şimdi? O da aynı sebeple oradaydı. Belki adam çevresindeki tüm sahteliklerin ve yalan sevdaların içinde adamlığından utanmıştı da , onu uçurumdan atıp rahatlamak istiyordu. Yüreğini de fırlatıp atacaktı; böylece kimse acıtamayacaktı onu bir daha... Ama karşılaşmayı hiç beklemediği o yer de kadınla karşılaşmıştı işte... Adam ve kadın elele verip vazgeçtiler yüreklerini atmaktan... Ne de olsa bir ümit vardı içlerinde hala... Aslında onların yürekleri elele tutuştu... O ikisi birbirlerinin gözüne kaşına değil, boyuna posuna değil, yüreklerine aşık oldular... Ve ilk sözleri “Yüreğine aşığım” oldu aşka ilk adımı atarken. En çok kelimeler yardım etti onlara, birbirlerinin yüreğine dokunmaları için. Bir gece vaktinde kadın adamı düşünürken güncesine şöyle yazdı: “ Aşk nasıl akar bir yürekten diğer bir yüreğe? Belki bir şarkıyla, belki bir şiirle gelir. Belki de bir yıldız olarak düşer avucunuza, dilek tuttuğunuz bir gecede... Uzak bir kentte bir yürek şiirler yazar adınıza... Her dizede onu bulursunuz, her dizede kendinizi... 160 karaktere sığdırmaya çalışırsınız içinizden taşan her duyguyu... Sığdıramazsınız... Sonra beceremeseniz de şiir yazmayı onun kadar güzel, bir şiir dökülür kaleminizden... Sesini hiç duymadığım, Hiç dokunmadığım ellerine, Bir şaire vurgunum şimdi. Ben hiç oldum, o herşey! Yaşadığı kentte, Bir gece olsun uyumadım, Gezmedim sokaklarında, Duymadım o kentin gürültüsünü Ve koklamadım denizinin kokusunu... Ben onun avucundaki yıldız oldum, O benim içimde ümit.. İşte bu yüzden; Aşkın adı ümittir artık, ümidin adı aşk! ” Adamsa bir hikaye yazdı ve anlattı bir aşkın başlangıcını... Sordu: “ Bir ümit üzerine aşk yazılabilir mi? ” diye. Kimi onaylayarak ümit üzerine aşk yazılır dedi, kimi vazgeç dedi aşkın aleviyle kırmızıya dönmekten... Bir başkası bu hikayenin sonu sadece hüsran diyerek ümitleri kırdı ve bir dost destek verdi, kadın ve adamın mutluluğuna katılarak... Sonu ne olur? Ne kadın biliyor, ne adam, ne de diğerleri... Tek bilen var sonunun ne olacağını, gözle görülmeyen varlığı en derinde hissedilen tek bilen... Şimdi iki ayrı kentte, birbirlerinin yaralarını kelimelerle sarmaya çalışan, iki yaralı yürek avuç içlerinde bir yıldız tutarak, birbirlerini düşünüyorlar. Ağlamanın ne kadar güzel olduğunu keşfediyorlar yeniden... Büyük bir mutlulukla yaşarken aşkı, hatta mutluluğu içlerine daha fazla çakmak için uykularını feda ederken hep ‘bir ümit’ içlerinde... Ve bir taraftan kaygılanıyorlar, korkuyorlar gün gelir bu büyü bozulur diye...Kelimelere, şiirlere, şarkılara sığınıyorlar birbirlerini daha çok hissetmek için... Sonuç olarak düşsel bir aşka ‘merhaba’ diyen iki ayrı yürek, tek yürek olup açtılar kapılarını mutluluğa... Ve göze aldılar ne zaman geleceği meçhul olan hüznü... Yani bir ümidin üstüne aşk yazıldı, ve daha bitmedi hikaye... İçinizden geliyorsa devam edin hadi yazmaya ve bir isim daha verin aşka... Aşkın adı ümittir artık, ümidin adı aşk...