kralx

Arkadaşım.. Koltuk altı tüylerini kesmek temizliğe girer.. Bizlere dayalı döşeli ev verilir gibi verilmedi bu vücut.. Elbette bizlerede bir görev yüklendi.. Kadınlarda hakeza.. Tüylerin büyük olduğu zamanı yada küçük olduğu zamanı konuşmuyorum.. Yemek yemek faydalıdır fakat aşırı yersen zararlıdır.. Tüyler genelde faydalımıdır zararlı mıdır.. Faydalılar var dedin zararlılar var dedin.. Zararlılar hangileri.. Ve zararları nedir.. Uzamamış kesilmemiş bakımı yapılmamış olmaları istisna.. Bazı şeylerde aşırı şüpeci olurken neden koltuk altı tüylerinde kesin bir yargıya vardır.. Bu tarafsızlık ve bilimsellik ilkesiyle örtüşür mü sence..? Nereden bildin faydasının olmadığını, inceledinmi, okudun mu, bilimsel bir araştırman var mı..? Saygılar..

Biz ne bilelim kimleri özledin.. Alayımmı..?

Bende aldım teşekkürler..

Bana zamanı tanımlayabilir misin..?

Bana göre organizmanın aklı yoktur.. Bana göre bir sakınca yok günlerce tartışabilirim.. Bana tüylerini aldıran kadınlardan bahsediyorsun.. Faydasına rağmen aldıramaz mı..? Lütfen acele etmeden teferruatlıca düşünerek yazaılım, her ikimizde.. Sayfa doldurmaktan öte geçemicez bu gidişle.. Ve bence konuyu biraz toparlayalım.. Toparlamak açısından sana bir tek soru soruyorum.. Yanlız çok kısa cevap ver lütfen.. Tüyler faydalı mıdır faydasız mıdır..? Saygılar..

Sevdiklerinle birlikte sana hayırlı ömürler diliyorum.. Allah dert keder gam tasa vermesin.. Yanaklarından gülücükler eksik olmasın.. Varlığın, ömrün, zamanın ve sevdiklerinin kıymetini bilmen dileklerimle.. Sevgiler..

Şimdi kendi tespitlerimi yazacağım.. Saç, kaş, bıyık gibi görsellik yada daha başka amaçlarla var olan tüyler dışındaki tüylerin amaçları; 1- Sürtünmeyi önleyerek, kızarıklık alerjji ve pişikliği önlemek.. 2- Hayvanlarınki kadar olmasada azda olsa soğuk ve sıcak dengesini ayarlamak.. 3- Derinin hava alabilmesi için, deri gözeneklerinin tıkanmaması için, daima hareketli halde bir açıcı görevinde bulunmak.. Şimdi bu üç maddeyi yazdım.. Zararlaı konusunda ise..; Kel ve kaşsızlar zarar görmüyor desende o senin fikrin, kel ve kaşsız birine sorsanda belki zarar görmüyorum diyebilir, bu onun mutlak zarar görmediğini göstermez, belki bu durumundan rahatsızdır ama söylemiyordur.. Yada zararın farkında değildir.. Yada zarar önemsenmeyecek kadar küçüktür.. Çünkü faydalı olan her şeyin yokluğu eksikliktir.. Bu genel bir kanundur, buna mantıklı bir insan aksi bir cevap veremez.. Tekrar ediyorum faydalı olan şeylerin birisinin yada bir kaçının yokluğu eksikliktir, adı üstünde faydalıdır.. Eksikliğinin boyutu büyükte olabilir küçükte ama gerçeği değiştirmez.. Saygılar..

Bu topici nasıl değerledireceğiz sayın Taurus kısa bir açıklama lütfen.. Yani ne yapacağız burada..? Şimdi forumuzdaki bayanlarda öpücük istesek vermezler.. Herkes kankisini öpsün desek.. Birde nasıl bir öpüşmedir bu.. Yanaktansa masum.. Topicin kuralı koyki o na göre hareket edelim dimi..

Alışkın olduğumuz fiziki şartlardan soyutlanarak, acaba başka bilinmeyen aklımızın ermediği kanunlar yerler mekanlar-makansızlıklar, zaman-zamansızlık bilinmezler olabilirmi diyemiyoruz.. Einstein'in izafiyet teorisini bile anlayamayanlar var.. Sözüm meclisten dışarı ama bu bir gerçek.. Saygılar..

Evet bunu önce kendine söylemelisin..Ya varsa, ya yoksa, ya tersiyse gibi aşırı şüpelerle bir sonuca ulaşmak mümkün değildir.. Dedimya 2*2 nin 4 olduğundan bile şüpelenenler var... Açıkladım okumadın mı..? Kendi kendine olamayacağına göre geriye yaratıcı seçeneği kalıyor.. Bak buna bile belki onuncu cevabım, neden tekrar tekrar başa dönüyorusun.. Zarar ve faydadan bahsettim.. Tekrar yazıyorum inşallah bu kez boşa gitmez.. Vücudumuza tırnak ve el ayası haricinde hemen hemen her bölgede tüy vardı bazı tüyler kalın, bazıları tırtırlı bazıları ince bazıları mikroskopiktir.. Derinin hava alması, terlemenin düzenli olması, dış etkenlerle sürtünme ve aşınmaya karşı, sıcak yada soğuğa karşı gibi faydaları vardır.. Ha.. tüy olmassa ölürmüyüz hayır.. Ama sen her zararı ölümle eş tutarsan yada kel insnlarda yaşayabiliyorlar, kaşsız insanlarda yaşayabiliyorlar dersen elbette yazdıklarım BOŞA GİDER...... Sana faydadan bahsediyorum..! Faydası var ki yaratılmış.. Yine nedir faydası diye sorarsan üç-dört satır yukarıyı tekrar oku.. Zarar ise kişiye göre değişir.. Hiç zarar görmdiğinide hissedebilir insan ama faydanın farkında değildir bir zamanlar yada hiç bir zaman kaşlı ve saçlı olmamış olabilir.. Bu konuda sana verdiğim cevapların sonuncusunu yazdım, çünkü yazdıklarımı daha önce okumamış olman beni yoruyor, her defasında aynı şeyleri yazmak durumunda kalıyorum.. Saygılar..

Siz bu soruuyu sordukça ben ısrarla aynı cevabı vereceğim.. Düşünen adam diyorsunuz.. Verdiğim cevabın üzerinde biraz düşünün.. Çünkü bana göre o sorunun ondan başka cevabı yok.. Grift gelebilir ama biraz tefekkür işi çözecektir. Allah'ın ilmindekileri, yani onun an olarak bildiğini gördüğünü, biz zaman boyutunda (zaman bıyutlu ve görecelidir ve hadistir) algılıyor ve bu süreci geçiriyoruz.. Eğer yine tatmin omadıysanız başka cevabım yok.. Saygılar..

Sanırım anlatamadım.. Allahın bilmesi farklı senin yaşaman farklıdır.. Allah zamanlı değildir.. Onun ilminde bir an gibidir hepsi. Ama yaşanan sana göre yaşanılıyor..

Cevabın en güzelini verdim ama.. aması var işte.. Bunu sayfarlarca tartıştık.. Allah'ın olacakları bilmesiyle senin yaşaman farklı boyutlardadır.. Allah'ın ilmindekileri yaşıyouz.. Saygılar..

Mantık oyunları ha.. Peki tmm.. Kur'an olmasa, emir ve yasaklar olmasa... Allah emir ve yasak bildirmeseydi.. Emirsiz ve yasaksız bir dünyada yaşamış olurduk.. Yapılanlar yanımıza kar kalırdı.. Onun takdiri herşeyin üstündedir.. Biz varsak o zaten var.. Saygılar..

Hapsaneler nasıl şartsa, cehennemde şart.. Yapılanlar kisenin yanına kar kalamaz.. Adalete ters.. Saygılar..

O Alah'ın ilminde zamansız bir olaydır..Sana göre sen hala imtihandasın.. Cevap verilemeyeceğinden değil.. Kısır döngüye girileceğinden.. Ve soru üstüne soru, binlerce soru.. Çok çok öğrenme arzunuz varsa kelam akait kitaplarında bu soruların yanıtları tafsilatlıca vardır.. Keşke maksat öğrenmek olsun.. Saygılar..

Ben inanırdım.. Hiç bir şey göndermesede Allah'ın var olduğu aşikardır.. Çünkü Kur'an varlık delili değildir.. Hidayet rehberidir.. Yani Kur'an indirildiyse Allah vardır denmez, Allah'ın varlık delilleri her şeydir.. Saygılar.

Filmin ortası başı sonu yok.. Anlaşılmadı dimi.. Neyse bu tür sorular tarih boyunca sorulmuş.. Ne soranın nede sorulanın eline hiç bir şey geçmemiş.. İman eden eder, etmeyen etmez.. Daha başka cevap veremicem ksr bakma.. Saygılar..

Allah katında herşey olmuş bitmiştir, bizler olanı yaşıyoruz.. Tıpkı bir video kaseti gibi. Kasetin sonunuda önünüde Allah biliyor.. Sen ve ben hala izlemeye devam ediyoruz.. Bu tür soruların ardı arkası yoktur.. Saygılar..

Kur'an allahtan bağımsız bir kitap mı, Kur'an Allah'ın kitabı değilmi..? Anlam veremedim bu yazınıza.. Evet her yerde duyacaksınız.. Çünkü yine en doğrusunu Allah bilir..

Evet bazen farklılıklar olabiliyor.. O anda Elmalılı mealiyle karşılaştırıyorum.. Problem yok.. Saygılar..

Bak sevgili Tarafsız önce şunu bir belirleyelim..Çünkü iki haftadır boşa yazıyor gibiyiz.. Ben organizmanın şuanki çalışma prensibinden bahsetmiyorum.. Bunu daha öncede söyledim, sistem oturtulmuş, sistem yapılmış ve işliyor.. Motor yapılmış marşa basılıyor çalışıyor.. Dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz.. Ve hala.. "kaşlar bir tasarımcıyı çağrıştırsada diğer tüyler ve işe yaramaz uzuvlar bunun aksini gösterirdsiyorsun.. Fayda yada zararın boyutunu gözetmeksizin hepsini açıkladım.. Bu kesin değil, ıspatlanmışta değil.. Gerçekten emekler boşa gidiyor.. Saygılar..

Allah'ın bunları neden yaptığını biz onun adına yanıtlayamayız.. Hadis-i kudsi de: “Gizli hazine idim. Bilinmek istedim ve mahlukatı (varlıkları) yarattım.” buyuruyor.. En doğrusunu Alllah bilir.. Saygılar..

Zaten cennete girmek yada cehenemden kaçmak için yapılan ibadet kamil bir ibadet değildir.. Allah'a yakin bir imanla iman etmek gerekir.. Diğer türlü ibadet cennet için yapılan bir ibadet olmuş olur.. Biz onu bizleri yarattığı için, bizlere hayat bahşettiği için, bizleri sevdiği için seviyoruz.. Sizin bu sorduğunuz soruya asırlar öncesinden şöyle cevap geliyor.. Ya rabbi benim bir dişimi uhut dağı kadar yap, gövdemide o oranda büyüt te cehennemine koyki, diğer insanlara cehennemde yer kalmasın.. Bakın Allah dostları dediğimiz maneviyat ehli, Allah'ı ne cennet ne de cehennem için sevmişlerdir, sadece ve sadece Allah için sevmişlerdir.. Saygılar..

İnsanları onunla imtihat etmeyi murad etmiştir.. O na uyanları onunla birlikte cezalandıracağını, uymayanları ise mükafatlandıracağını bildirmiştir.. Şu an siz bu yazıları okurken bile o sinsi planlarını yapıyor vesvese veriyor, onun tek amacı kendisiyle birlikte götürebilidiği kadar insanı cehenneme götürmek.. Nasılsa kendisi açmıştı bir kere isyan bayrağını, geri dönüşü olmadı dönemedi.. Hani bir inat vardırya herşey göze aldıran inat.. Şeytan sonsuz azabı göze almıştır sırf inadı ve içindeki kibri yüzünden.. "Gerçek şu ki, şeytan sizin düşmanınızdır, öyleyse siz de onu düşman edinin. O, kendi grubunu, ancak çılgınca yanan ateşin halkından olmaya çağırır." (Fatır Suresi-6)