kralx tarafından postalanan herşey
- 
	
		
		Madde, Enerji, Tanrı...
		
		Madde ezeli değildir, ebedide değildir.. Termodinamik yasaları ve big-bang maddenin sonsuza kadar gitmeyeceğinin açık delilidir.. Evren ya içe çökecek, yada genişlemeye bağlı yoğun ısı sonucunda yok olacaktır.. Big-bang maddenin ezeli olmadığının en açık delilidir ve en bilimsel delilidir.. Saygılar..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Beyin verileri aldı, işledi ve iletti.. Bunları alan bir varlık şarttır.. Hem bu varlık bölünemeyen ve parçalardan oluşmayan bir varlık olmak zorundadır.. Eğer işin içine parçacıklar katarsanız yine beyne geri dönmüş olursunuz.. Monütöre gelen görüntü örneğini iyi düşünün, hardiskten, ramdan ve işlemciden geçen veriler, ekran kartı vasıtası ile monütöre iletiliyor.. Burada monütör son aşamadır ve monütör "ben" dir, monütördeki görüntü kendi başına sadece bir varlıktır bunun görülmesi lazım derseniz, onu görecek olan da "ben" dir. Saygılar..
- 
	
		
		YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
		
		Bir taraftan boşluk yok diyorsunuz bir taraftan madde atom ve bolşluklardan oluşur diyorsunuz.. Birini seçinde o na göre devam edelim.. Saygılar..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		"O (Allah) ki, yarattığı her şeyi güzel yapmış ve ilk başta insanı çamurdan yaratmıştır. Sonra onun zürriyetini, dayanıksız bir suyun özünden üretmiştir. Sonra onu tamamlayıp şekillendirmiş, ona kendi ruhundan üflemiştir... "(Secde Suresi 7-9) "Hani Rabbin meleklere demişti ki: "Ben çamurdan bir insan yaratmaktayım." "Onu tesviye edip, düzeltip de ruhumdan ona üfledim mi derhal ona secdeye kapanın." (Sad Suresi 71-72) Evet Kur'an-ı Kerimde Ruh cebrail aleyhisselamın karşılığı olarakta kullanılmıştır.. Bazı yerlerdede vahy'e ruh denilmiştir.. Ama yukardaki yazdığım ayetleride bir gözden geçiriniz.. Birde Ruh ile ilgili Hadis,i şeriflere bir gözatınız.. Saygılar..
- 
	
		
		YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
		
		Dikkat edersen boşlukla maddeyi karşılaştırıyorum.. Enerji ile madeyi değil.. Saygılar..
- 
	
		
		GELİŞMEKTE OLAN TEKNOLOJİLER... (Öbür dünyaya sürekli yatırım yapan toplumların yarın garantileri hiçbir zaman yoktur... DİPNOT...)
		
		İçerik çok güzel gayet aydınlatıcı ve faydalı.. Başlıkta güzel ama alt başlık ideolojik.. >>> "Öbür dünyaya sürekli yatırım yapan toplumların yarın garantileri hiçbir zaman yoktur... DİPNOT..." Yani bir tebrik edeyim diye geldim baktımki yine inananlara bir gönderme var üzüldüm.. Oysa başka bir topicte gerçek müslümanlara birşey dediğimiz yok gib bir cümle sarfetmişti.. Arkadaşım ben kendi adıma kendimi bir tanıtayımda, sen yine ne gözle görürsen gör.. Ben İbni sina gibi müslümanım, ben Battani gibi müslümanım, ben Akşemseddin gibi müslümanım, ben Ebul-Vefa gibi müslümanım, ben Cabir Bin Hayyan gibi müslümnım, ben Cezeri gibi müslümanım.. Onların ayağının tozu olamasamda, onlar gibi bilmi seviyorum, araştırmayı seviyorum.. Sen istediğin gibi düşün, gerçeği değiştiremessin.. Konu içeriği için, paylaşımın için çok terşekkürler.. Saygılar..
- 
	
		
		Madde, Enerji, Tanrı...
		
		Dolaylı olarak bu demek oluyorki size görede madde ezelidir ve tesadüfler gerçektir.. Sevgili Angel'e yazdığınız "aklimi inanabilirligi makul seylere kullaniyorum" cümlesini tekrar gözden geçiriniz.. Saygılar..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Sayın Bilimselci yukarda yazılanlar anlaşılmaz şeyler değil, zaten bildiğimiz şeyler.. Beyin ve Pc neredeyse yüzde 99 luk benzerlik sergiler, PC de tek eksik olan şey hormonal salgılar ve duygulardır.. Ama üzerine basa basa algılayan ikinci ben'i sorguluyorum.. Bütün bu işlevleri algılayan benlik konusunda biraz daha düşünün derim.. Anlaşılması açısından bir örnek.. Bir insanın önüne bir bardak temiz su, br bardak çamurlu su koyalım.. Bulardan birini terrcih etmesini isteyelim.. Şimdi adam bu iki bardağa baktığında, beyninde nöronlarda daha öncede kopyalanan, pis sunun zaralı ve tadının çirkin oduğu bilgisi vardır, bu bilgiyi tecrübeyle yada bir duyumla edinmiştir.. Ve aynı insanın beyninde daha önceden temiz suyun renginin ve kokusunun nasıl olduğu bilgisi nöronlarda saklıdır.. Şimdi.. Bu adam iki bilgiyi kıyaslıyor ve temiz suyu seçiyor.. Evet bütün bunlar beyinde gerçekleşiyor.. Ama bütün bunları gören ne hisseden ne, kıyaslayan ne..? İnsanı makina olarak görüyorsanız bu soruma cevap vermeniz yada bu sorumun üzerinde düşünmeniz gerekmiyor.. Ama bütün bunları hisseden bunlarla muhatap bir şey var ve o şey mevcut verilerle evet ve hayır diyen son şey.. Tıpkı bir çok işlemden sonra monütöre gelen bir resmin son algılayıcının ben olduğum gibi.. Yukarda anlattığnız herşey motüre kadar olan şeylerdir, eğer monütörün karşısnda hiç bir kimse yoksa, o şey orada anlamsızca kalacaktır.. O resmi birinin görmesi gerekiyor ki anlamlı olsun.. Yine anlaşılmadıysa ben anlatamamışımdır, çünkü bu gerçektir, benim anlatamamam gerçeği değiştirmez.. Saygılar..
- 
	
		
		Madde, Enerji, Tanrı...
		
		Bu durumda maddenin ezeli olması ve tesadüfler hakkında ne düşünyorsunuz.. Saygılar..
- 
	
		
		Yaratılış mı, Evrim mi..?
		
		Yamyam kusura bakma ama yine her zamanki gibi kişiliğimi hedef almışsın.. Ben sadece herşeyi merak eden ve araştıran biriyim arkadaşım.. Ben bilimsel konuşmasamda sen bilimsel cevaplar ver, bilen sen ol, bilimsel düşünen sen ol, cahil olan ben olayım.. Gelelim konuya.. Aslında uzayda mutlak bir boşluk yoktur.. Bu konuda bir çok deney yapılmıştır, örneği toriçelli deneyi.. Bilim adamları vakum oluşturumaya çalışmışlardır ama tabiki mutlak boşluk elde edilememiştir.. Uzayın daha farklı bölgelerinde yada gözlemlediğimiz uzay alanının dışında mutlak boşluk var mı yok mu sorusunun cevabı hala aranmaktadır.. Uzay boşluğu dediğimiz alanda, elektromanyetik dalgalar, kozmik ışınlar ve kütle çekimlerinin olduğu bilimsel birşeydir.. Örneğin güneşten gelen UV ışınlarının bize gelene kadar izlediği yol elbette uzaydır.. Ama bunlara madde diyebilir misiniz..? MAdde nerede dememdeki kasıt budur.. Saygılar...
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Arkadaşlar beynin muhteşem bir yapsını var bunu biliyoruz.. Sadece bilgi depolamak değil, bilgiyi işlemek, bilgiyi gerekli yerlere aktarmak gibi karmaşık görevleri vardır... Sadece bunlarda değil, depomin, serotonin gibi bazı hormonlarıda salgılar, öfkeli insanı sakinleştirir, sakin insanı öfkelendirir, yada zevk duymasını mutlu omasını sağlar.. Ama konu bunlar değil.. Konu düşünme ve irade.. Verileri yorumlama esnasındada beyin devrededir.. Ama bu yorum sonucunda evet mi hayır mı sorularına cevap veren şey nedir.. Bakın saklanmış bilgiler içerisindne iki bilgiyi karşılaştyırarak, uğrayacağı zararı yada kazanacağı karı da hesaplayan şey beyin olabilir.. Ama bütün bunları yönlendiren ne..? Bütün bunların muhatabı kim..? Algılanmış algıları algılayan şey ne.. Ortaya çıkan şeyi okuyan şey ne.. Saygılar..
- 
	
		
		Madde, Enerji, Tanrı...
		
		Ha işte olay bu.. Her söylenileni bilim böyle diyor dediğin zaman olmaz, çünkü birisi çıkar sorar, kim öyle diyor ve ne diyor diye.. Ama bu benim fikrim dersen iş başka.. Saygılar..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Zaten olay burada.. Bunu çözdüğün zaman gören, duyan, hisseden, algılayan, yorumlayan, düşüne odur.. Yukarda cevap vermişsin, gözden sonra görme olayı bitiyor demişsin, ben onu söylemiyorum, gözle ışınları alıyoruz iristen geçiyor hatta ters odak oluşuyor ve elktirk sinyalleriyle beyne iletiliyor beyinde görme merkezi uyarılıyor, ama buraya kadar Pc örneğindeki motitöre kadar olan kısımdır, bunu sen göreceksin.. Beyin sen değilsin, bilinç sensin.. Beyin bütün varlığıyla nöronuyla sinirleriyle sadece vasıtadır.. Yani beyindeki o verilerin son aktarıldığı nokta ruhtur böyle düşünüyorum.. Saygılar..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Güzel bir tespit, kilit nokta.. Paylaşımın için teşekkürler politika.. Saygılar..
- 
	
		
		Zaman gazetesinin çarpıtma yazısı;
		
		Elaine Morgan (Evrimci paleoantropolog): İnsanlarla (insanın evrimiyle) ilgili en önemli dört sır şunlardır: 1) Neden iki ayak üzerinde yürürler? 2) Neden vücutlarındaki yoğun kılları kaybettiler? 3) Neden bu denli büyük beyinler geliştirdiler? 4) Neden konuşmayı öğrendiler? Bu sorulara verilecek standart cevaplar şöyledir: 1) Henüz bilmiyoruz. 2) Henüz bilmiyoruz. 3)Henüz bilmiyoruz. 4) Henüz bilmiyoruz. Sorular çok daha artırılabilir, ama cevapların tekdüzeliği hiç değişmeyecektir (evrimcilerinitirafları)
- 
	
		
		FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ  YAZACAĞIZ..
		
		Ne vermek zorla, ne almak.. Anlıyorum bacım..
- 
	
		
		İçindeki nakaratı yaz...
		
		Kapını çalarsa mazinin eli Ne olur bir şişe aç benim için Ben hiç ayıkmadım gittin gideli Sende bir kaç kadeh iç benim için Bir gece veda et tatlı uykuna Girdiğim günahı sarhoşken kına Yarıda bırakma Allah aşkına Bu gece kendinden geç benim için Nasıl bir yanlışa ben adım attım Nasıl bu günahın zehrini tattım Sana nasıl kıydım, nasıl aldattım Anlatmak o kadar güç benim için Hoş görme af etme yaptıklarımı Kaldır yeryüzünden artıklarımı Tutuştur resmimi mektuplarrımı Savur küllerini saç benim için Tek ondan söz etme canımı dile Sorsan hatırlamam adını bile Değişmek olurmu dikeni güle O senin yanında hiç benim için Maziden eserse hasretin yeli Ne olur bir şişe aç benim için Ben hiç ayıkmadım gittin gideli Sende bir kaç kadeh iç benim için (Cemal Safi)
- 
	
		
		SİZCE BU GERÇEK Mİ..?
		
		SİZCE BU MEYVALAR GERÇEK Mİ..?
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Sevgili sedelina, yukarda PC örneği verdim.. Şimdi PC de veriler belli bir işlemden sonra monütöre kadar geliyor ve ben o verileri monütörden alıyorum.. Beyinde aynı şekilde verileri bazı işlemlerden sonra ruha iletiyor.. Şimdi Pc nin ekran kartı bozulsa veriler monütöre ulaşmıcak, ve ben o gürüntüyü göremeyeceğim.. Beyindede veri yolarından biri bozulsa veri ruha ulaşmıcak.. Bence sorduğun şeyin cevabı bu.. Cıx.. bu da olmadı derseniz lütfen belirtiniz.. Saygılar..
- 
	
		
		SUHEDANIN DOĞUM GÜNÜ
		
		Suhedacım Allah hayırlı ve sağlıklı ömürler versin.. Ksr bakma biraz geç yazdım.. Hediyen aşağıda.. Sevgilerimle..
- 
	
		
		FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ  YAZACAĞIZ..
		
		Liste bir önceki listenin aynısıdır.. Ekleme yada çıkarma yok..
- 
	
		
		Beyin mi düşünüyor, Ruh mu?
		
		Boşig arkadaşımızın açmış olduğu başlık ciddi bir başlıktır ve güzel bilgiler içermektedir.. Bence hiç kişileştirmeden, oradan aldın buradan yapıştırdın demeden, ciddi ciddi tartışmamız gereken bir kondur diye düşünüyorum.. Ayrıca yapıştırılmış bir makele değildir, her hangi bir kaynaktan faydalanılmış olabilir, ancak kendi cümleleriyle bilimsel buglguları çok güzle bir şekilde pekiştirerek ve örnekleyerek yazmıştır, yani ben öyle görüyorum.. Konuya dönecek olursak.. Beyinle Pc yi yanyana koyduğumuzda çok bütüyük bir benzerliğin olduğu aşikardır. Pc nin yaptığı herşeyi beyinde yapmaktadır.. PC de görüntü yada bilgi veri kaynağından alınıp (hardisk, çıkarılabilir disk, internet vs..) ram ve işletim sistemi vasıtasıyla, görüntüler ekran kartına, seslerde ses kartına iletilip oradanda monütöre ve hopörlörlere ietilmektedir.. Buraya kadar tamam.. Beyinde aynı şekilde herhangi bir kaynaktan gelen verileri, sinir vasıtalarıyla gerekli yerlere göndermektedir.. Pc de monütöre gelen görüntüyü yada hopörlörlere gelen sesi algılayan ikinci bir mekanizma olması lazımki, o veriler son yerine ulaşılıp değerlendirilsin.. Beyindede bu veriler son karar noktasında toplanmalıdırki, düşünce dediğimiz olay meydana gelsin.. Evet ben bu son karar noktasına ruh diyorum.. Siz ne diyorsunuz..? Saygılar..
- 
	
		
		Madde, Enerji, Tanrı...
		
		Yerine göre bilim admlarını baz alıyorsun, yerine göre kendi teorilerini.. Bir araştır bakalım bilim adamları madde ezelidir diyorlar mı.. Bunu samimi olarak soruyorum, bende öğrenmek istiyorum.. Bu konuda bir bilgin varsa paylaşırsan sevinirim.. Saygılar..
- 
	
		
		YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
		
		Ah bu klasik fizik yok mu.. İlkokulda maddenin tarifini bir verdiler öle gitti halada gidiyor.. Arkadaşım sana tavsiye, kuantum fiziğini bir araştır.. Saygılar..
- 
	
		
		Yaratılış mı, Evrim mi..?
		
		))) Dedimya bilimsel bir olay falan değil bu evrim, tamamen ideolojik.. Varsanda yoksanda varsın..) Ve işte ıspatı yukarda.. Saygılar..
 
     
     
     
    