Aries tarafından postalanan herşey
-
Yabancı Atasözleri
Acele etmeyen tavşana yetişir. Aç kurt hızlı koşarak gelir. Akıllı kişi atını ahmak karısını över. Akıllının atı da yorulmaz giysisi de eskimez. At alırsan binip al evleneceksen kadını görüp al. Bağa bülbül adama akıl yakışır. Bahşiş atın dişine bakılmaz. Bal tutan parmağını yalar. Bir adam köprü kurar bin adam geçer. Bir kesekle iki serçe vurulmaz. Boş çuval dik durmaz. "Özbek Atasözleri"
-
Antonio Vivaldi
Antonio Vivaldi Antonio Vivaldi (Venedik 4 Mart 1678- Viyana 28 Temmuz 1741) İtalyan barok besteci.Antonio Vivaldi Giovanni Vivaldi ve Camilla Calicchio’nun ilk çocuğu olarak 1678’te Venedik’te dünyaya geldi. Lakabı Kızıl Rahip’ti. Babası önceleri berberlik yapmış daha sonra ise başarılı bir kemancı olmuştu. Vivaldi ilk müzik eğitimini babasından almıştır. Annesi ise bir terzinin kızıydı. Bir papaz eğitimi alan Antonio Vivaldi 1703 yılında resmen papazlık görevine atandı. Ama aynı yıl başka bir işe daha girdi. Ospedale della Pietà adındaki bir kızlar yetimhanesinde keman öğretmeni oldu. Buradaki görevi yetim ya da sakat kızlara keman çalmayı öğretmek ve onlara konserlerde seslendirmeleri için her ay iki konçerto yazmaktı. 1709 yılında bu görevinden ayrılmak zorunda kaldi. Bu dönemde Vivaldi besteci olarak dikkat çekmeye başladı. Op.1 sonat seti 1705 yılında yayımlandı. 1709’da Op.2 keman sonatını Danimarka Kralı IV. Frederik’e ithaf eden Vivaldi bu sıralarda konçerto yazmaya başlamıştır. Hollandalı yayıncı Estienne Roger Vivaldi’nin 12 konçertodan oluşan L’estro Harmonico adli eserini yayımladı. Bu dönemin en etkili müziksel yayını oldu. Almanya dışına hiç çıkmayan Bach’in müziğinin İtalyan yanının oluşmasında önemli bir yeri vardır. 1714’te Vivaldi’nin konçertolarını duyan Quantz Albinoni ile birlikte Vivaldi’ye konçertoda reform yapmaları için ödenek bağlamıştır. 1723 ile 1724’te Roma’daki karnaval mevsimi için üç opera yazdı. Yine 1723’te Vivaldi Pieta’nın yöneticileriyle ayda iki konçerto besteleme konusunda anlaştı. 1725’te yazdığı eseri Op. 8 Il cimento dell’armonico e dell’inventione ile ünü daha da yayıldı. Bu yıllarda opera sanatçısı Anna Giraud ile ilişkisi başladı. 1737’de görevde yaptığı Ferrara’nın yöneticileriyle Vivaldi arasında sergilenecek operaların seçimi konusunda çıkan anlaşmazlık Vivaldi’nin işinden olmasına yol açtı. Bu olayın ardından Vivaldi Amsterdam’a yerleşti. 1741’de Graz’da Anna’yı dinlemek için Avusturya’ya yaptığı yolculuğu sırasında Viyana’da konakladığı bir dulun evinde öldü. Hemen aynı gün kimsesizler mezarlığına gömüldü. Vivaldi’nin 500’den fazla konçertosu vardır. Farklı enstrümanlardan yararlanmayı çok seviyordu. Hiç kimse viyolonselden solo enstrüman olarak onun yararlandığı kadar yararlanmamıştır. Fransız Barok müziğinde nefesli çalgılar ağırlıktayken onun müziğinde yaylı çalgılar önem kazanır. 230 keman konçertosunun yanında flüt obua çello viyola mandolin konçertoları vardır. Klasik müzikle ilgisi olmayanların bile bildiği Dört Mevsim Konçertosu en sevilen eseridir. Kendisinin 94 tane opera yazdığını söylemesine karşın bunların ancak 50’si günümüze ulaşabilmiştir. Bitmek tükenmek bilmeyen bir müzik dehası olan Vivaldi’nin hırslı ve güçlü kişiliği müziğine de yansımıştır. Vivaldi’nin adı yüzyılımıza dek pek tanınmadı. Ancak 1920′den sonra yapılan araştırmalar sonucunda Vivaldi’nin yüzlerce eseri gün ışığına çıkmaya başladı. Eserleri Vivaldi’nin Amsterdam’da basılmış eserleri 100 konçerto ve 40 sonattır. Besteciliğindeki yaratıcılık ve çeşitlilik inanılmaz boyuttadır. 94 opera yapıtı olduğu rivayet edilir ancak bugüne kadar sadece 19 tanesi bilinmektedir. 500 kadar konçerto yazdığı sanılmaktadır. Vivaldi hayalinde canlandırdığı resimleri müzik haline getirmiştir. Eserlerinde hayallerine verdiği başrolü açıklayıcı sonelerle destekler. En ünlü eseri sayılan Op.8 içerisindeki Dört Mevsim konçertosunda mevsimler kendi özellikleri ile anlatılmıştır. Vivaldi’ni bu muhteşem eseri uzun yıllar sonra Beethoven’a da ilham kaynağı olmuş ve Pastoral Senfoni bu şekilde ortaya çıkmıştır. Konçertoları II Cımento dell’Armonia a dell’Invenzione op.8 (Dört Mevsim) La Cetra op.9 VI Concerti a flauto traverso op.10 Çello ve orkestra için konçertolar (RV-398-424) Mandolin ve orkestra için konçertolar (RV-425) İkili konçertolar (RV-531-548) Operaları Bajazet (RV 703) Cantone in Utica (RV-705) Dorilla in Tempo (RV-709) La fida Ninfa (RV-714) Giustino (RV-717) L’Incoronazione di Dario (RV-719) L’Olimpiade (RV-725) Orlando finto Pazzo (RV-727) Orlando furioso (RV-728) La verita in Cimento (RV-739) Tito Manlio (RV-738) Oratoryo Juditha Triumhans Devicta Holofernis Barbarie
-
Dünya sanatçılarının biyografileri
Sayenizde .. Ben teşekkür ederim
-
Dünya sanatçılarının biyografileri
bende ilk oraya düşünmüştüm..genel düşününce sanat ana başlık daha uygun gelmişti müzik biyografisini müzik bölümüne taşımanızda iyi olmuş oradan devam ederiz..
-
Ve Tanrı (lar) İnsanı Yarattı
Tek taraflı savaş başlatmadı..Kafirlerin müslümanlığı seçenlere en ağır cezalarla işkenceli ölümlerle davranması sonucu kendilerini korumak amaçlı savaş kaçınılmazdı.. Hıristiyan ülkelerin tarihte ve hala süre gelen katliamları devam etmekte..Amerika'nın Irak'a saldırısının ele alınacak bir sebebinin olmadığı gibi.. Kuran da ilk vahi " ikra(oku) " çok geniş kapsamlar içeriyor..sadece kitap dergi al oku değil bilimden bahsediyor.. Bir kısım müslümanlar dinimize örf adeti olmazsa olmazmış gibi yapıştırıp bilime kapılarını kapattılar..daha bu gece bir tv kanalında altta bir yazı okudum "Domuz gribi aşısı hacca engelmi" Domuzun haram olduğunu biliyoruz ama kardeşim insaf yani Domuz gribi aşısıyla ne alakası var bunun şimdi.. anlatmak istediğim ufak detaylarla ayrıntılarla uğraşılması,oysa müslümanlıkta istenilenler belli.. gerisi sadece kafa karıştırmak.. Saygılar..
-
Dünya sanatçılarının biyografileri
Dikkatle incelediğim halde benimde gözümden kaçmış demek Saygılar..
-
Guiseppe Verdi'nin hayatı
GIUSEPPE VERDİ ( 10 Ekim 1813 İtalya- 27 Ocak 1901 İtalya ) 19. yy .İtalyan Operası Ekolünden gelen en ünlü İtalyan bestecisi. Tüm dünyada eserleri en çok sahnelenen opera bestecilerinden birisidir. Hancılık yapan yoksul bir ailenin ikinci çocuğu olarak 10 Ekim 1813'te Kuzey İtalya'daki La Roncole Köyü'nde günümüzde müze olarak kullanılan evde doğdu.. Kilise orgcusundan ilk müzik derslerini aldı. Geçmişinde hiç müzisyen olmayan ailesi oğullarının müzik eğitimi için büyük çaba harcadı, ona eski bir piyano aldıkları gibi yakındaki Busetto kasabasına göndererek oradaki sanatsal ortamdan yararlanmasınıda sağladılar. Busetto’da aile dostu bir tüccar olan Antonio Barezzi’nin evinde kalarak Latine ve müzik dersleri alan Verdi İtalya’da Busetto'lu Kuğu olarakta bilinir. Milano Konservatuarı'na girmek isteyen Verdi piyano tekniği zayıf olduğu için Konservatuar sınavlarını kazanamadı;ancak La Scala Tiyatrosu'nun şefi Vincente Lavigna’dan 2 yıl boyunca özel ders alma fırsatını buldu. Masraflarını Barezzi'nin karşıladığı bu özel dersler sayesinde opera müziği hakkında bilgisini arttırdı. Verdi Busetto’ya döndüğünde şehir orkestrasının şefliğini yürütmeye başladı.. Barezzi'nin kızı ile evlendi,ard arda bir kızı bir oğlu oldu. 1838’de ilk bestesi yayınlandı orkestra şefliği görevinden ayrılarak Milano'ya yerleşti. Avrupa'nın önde gelen müzik editörlerinden Giovanni Ricordi eserlerinin telif haklarını satın aldı ve bu iş ilişkisi ölümüne kadar sürdü. 1838’de yazdığı Oberto adlı ilk operası Milano,2da döneminin ünlü sanatçıları tarafından başarıyla sergilendi. Aynı yıl 2 çocuğu ve karısını 2 ay gibi kısa bir sürede hastalıklar nedeniyle ardı ardına yitiren Verdi, yaptığı bir sözleşme gereği bir komik opera bestelemek zorunda olduğundan ilk komik operası Bir Günlük Kral'ı yazdı.Bu eser La Scala’da başarısız olunca yaşadığı ruhsal bunalım üzerine Busetto’dan ayrılarak Milano'ya yerleşti ve artık beste yapmamaya karar verdi. İtalyan besteci ve liberetto yazarı Temistocle Solera’nın yazdığı liberettoyu okuyunca fikrini değiştirdi. Yahudi'lerin Babil'den sürgün edilmelerini konu alan Nabucco adlı eseri bestelemeyi 1841’de tamamladı.Nabucco Verdi'ye ilk büyük başarısını getirdi. Nabucco operasının La Scala'da sahnelendiği 1842 yılında Abigaille rolündeki soprano Giuseppina Strepponi ile tanışan Verdi 55 yıl süren yeni bir birlikteliğe başladı. Ancak 1859’da evlenebildiği Giuseppina ile geçirdiği yılları onun en verimli dönemi oldu. Evlilikleri eşinin 1897’de ölümüne kadar sürdü. Nabucco'dan sonra peş peşe Lombardi(Lombardlar) Ernani I due Foscari operalarını yazan Verdi büyük üne kavuştu. Nabucco ve I Lombardi’nin koro bölümleri sokaktaki halkın ve İtalyan vatanseverlerin dilinden düşmüyordu. Ernani operası ise ona İtalya dışındada ün kazandırdı . Ernani Victor Hugo'nun Hernai oyunundan operaya aktarılmıştı. Opera eserlerinin müzikal yönüne ağırlık veren dramatik yönünü pek önemsemeyen İtalya opera geleneğine bir yenilik getirerek oyunun dramatik yönüne ağırlık ağırlık verdiği bu eserin başarısı üzerine ardı ardına opera siparişleri almaya başladı. I due Foscri eserinde ise ilk defa karakterleri temsil eden ve duyulduklarında onları hatırlatan temalar kullanmaya başladı. Bir anlaşmazlık nedeniyle artık operalarını Milano'da sahnelemekten vazgeçince Alzira Atilla Macbeth diğer İtalyan şehirlerinde I Masnadieri Londra'da sahnelendi. Konusu Voltaire'in aynı adlı eserinden alınan Alzira operası Verdi'nin bile hiç sevmediği "gerçekten korkunç"olarak nitelediği tek operası olarak ün yapmıştır. Atilla Operası Verdi'nin Soleraile yaptığı işbirliğinin son ürünüdür ve başarılı bir operadır. Macbeth operasının liberettosunu Shakespeare hayranı olan Verdi düz yazı olarak kendi yazmış ve şiire dönüştürülmesine Pşave'den istemişti. Başrolü bir tenora değil baritona vermek kötü karakterli kişileri eserlerin kahramanı yapmak; eserde tek bir aşk öyküsü değil yükselme hırsı,vicdan huzursuzluğu gibi konuları işlemek bu eserde getirdiği yeniliklerdir. 1848’de Milano'nun Avusturylılar tarafından feth edilmesi üzerine Verdi Il Corsaro(Korsan) La Battaglia di Legnano(Legnano Savaşı) ve Luisa Miller operalarını yazdı. Il Corsaro bir borcunu ödemek üzere alelacele yazdığı kötü bir eserdi. La Battaglia di Legnano milliyetçi cümleler ve sahnelerle dolu bir eserdir. Luisa Miller’in konusu Friedrich Schillerin Hile ve Aşk adlı eserinden alınmıştır. İlk defa soyluları değil halktan insanların canlandırıldığı bu opera eserde orkestra yalnızca esere eşlik eden bir araç olmaktan çıkmış güçlü bir anlatım aracı haline gelmiştir. Bu eser bir kaç yıl sonra bestelenecek La Travaiata ile birlikte gerçekçilik akımının öncüsü oldu. 1851’de Verdi'nin en iyi eserim dediği Rigoletto Venedikl’te 1853’de Il Trovatore Roma'da büyük başarı kazandı. Rigoletto konusunu Victor Hugo'nun Kral eğleniyor adlı eserinden almıştır. Il Trovatore konusu karışık ve anlaşılması güç bir operadır. Şarkıcıların doğal ses olanaklarına göre beste yaratmak yerine onları seslerini geliştirmeye yöneltecek nitelikte bir eserdir. Aynı yıl (1853) en popüler eseri oaln La Travaita Venedik’te sahnelendi. İlk sahnelenişi fiyasko ile sonuçlansada zamanla en sevilen operalardan birisi oldu. Verdi'nin Alexsandre Dumas’ın Kamelyalı Kadın romanından esinlenerek yazdığı La Traviata edebiyata dayalı operanın en tanınmış örneklerindendir..Carmen ile birlikte gerçekçilik okulunun öncülerinden birisidir. Bu dönemde bestelediği diğer ünlü operaları şunlardır: I Vespri Siciliani (Sicilya’nın Akşam Ayinleri) Aroldo Simon Boccanegra ve Un Ballo in Maschera (Maskeli Balo). Verdi 1859’da Parma meclisine Busetto temsilcisi olarak girdi. 1861’de ise İtalyan Parlamentosu'na seçildi. Parlamenter olarak yaptığı ilk katkı İtalya'nın müzikal kurumlarının koordine edilmesi ve devletle olan ilişkilerinin saptanma konusunda önerilerdi. 1865’de parlamentodan çekildi. 1862’de La Forza del Destino (Talihin Kudreti) operasını St. Petersburg’da sahneledi. 5 yıl opera yazmay ara verdikten sonra 1867’de Don Carlos operasını yazdı. Mısır Hidiv'inin siparişi üzerine bestelediği Aida operası Kahire'deki İtalyan Opera binasının açılışında sahnelendi. Aida Mısır ile Habeşistan arasında yüzyıllar boyunca sürüp giden çatışmalardan İ.Ö. 10.yüzyılda yer alanı sırasında geçen olaylar üzerine kurulmuş bir aşk baba sevgisi ve vatan sevgisi arasındaki bocalamayı işliyordu. Avrupa premiyeri 1872’de La Scala’da gerçekleşti. O kadar beğenildi ki besteci tam 32 kez sahneye çağırıldı. Eser Verdi'nin en güzel operası olarak kabul edildi. 15 yıl opera yazmayn Verdi herkesin besteciliğe veda ettiğini düşündüğü sırada 1887’de Otello operası ile müzikseverlerin karşısına çıktı.Otello Verdi'nin ses ve orkestra arasındaki dengeyi bulduğu en olgun eseridir. İtalyan operasının bir "aryalar dizisi" olmaktan kurtulmasını sağlayan eserdir. 6 yıl sonra 77 yaşındayken 1893’te ikinci komik operası ve son eseri olan Falsaff’ı besteeldi ve büyük başarı kazandı.Eserin ilk gösterimi Roma'da gerçekleşti...Verdi Roma şehrinin onur hemşehrisi ünvanını aldı. Falsaff’ı besteledikten sonra yalnızlığa çekilerek 11 yılını herkesten uzakta geçirdi. 1895’de yaşlı müzisyenler için bir barınak olarak tasarladığı Casa di Riposo’yu inşa ettirmeye başladı . Yapı 1899’da tamamlandı. 21 Ocak 1901’da Milano'da hayatını kaybetti. Verdi vasiyetinde sadece 20 kişinin ve küçük bir askeri birliğin katıldığı sessiz ve müziksiz bir cenaze töreni istemişti. İsteğine uygun bir cenaze töreni yapıldı ancak; bir ay sonra eşi Giuseppina’nın ve kendisinin tabutları Milano'daki bir mezarlıkta bulunan geçici mekanlarından alınarak Casa di Riposo’ya büyük bir törenle nakledildi. İtalyan Kraliyet ailesi üyelerinin milletvekillerinin diplomatlarında katıldığı bu törende binlerce kişi Nabuco operasındaki ünlü ilahiyi görülmemiş bir koro halinde söyledi. ESERLERİ HAKKINDA Verdi eserleriyle tiyatroyu geniş halk kitlelerine tanıtmıştı. Bu başarısının arkasında tiyatronun olanaklarını çok iyi bilmesi ve onun gereksinimlerini karşılayacak tarzda eserler vermesi yatar. Operalarına konu bılmada çok titiz davranmış ve halkın hoşlanacağı türden güncel konuları ele almıştır. La Travaita operasında ilk defa toplum psikolojisiyle ilgili güncel bir konuyu işleyerek opera tarihçilerine göre o güne kadar kimsenin cesaret edemediği bir uygulamanın öncüsü oldu.
-
Dünya sanatçılarının biyografileri
Teşekkür ederim..
-
Çaykovski'nin hayatı
ÇAYKOVSKI Babası devlet madenlerinde müfettiş,annesi yarı Fransız olan ailenin oğlu olarak 1840 yılında Rusya'nın Votkinsk şehrinde doğdu. Çaykovski'nin müzik yeteneği aileden gelme değildi. Fransız mürebbiyesi Fanny Dürbach müzik yeteneğini küçük yaşta farkettiyse de aile bu yeteneği doğrudan desteklemedi... Çaykovski 1850'de Petersburg'daki Hukuk Okulu'nun hazırlık bölümüne yazıldı.1859'da bu okulu bitirdi ve Adalat Bakanlığı'nda birinci sınıf memur olarak görev aldı.. Okul yıllarında ünlü koro şefi Lomakin'in öğrencisi oldu ve onun yanında koro dersleri aldı.Piyano çalışmalarını ise Kündinger ile sürdürdü ancak olağanüstü yeteneği keşfedilemedi.. 20 yaşındayken doğaçtan vals'ler ve polka'lar besteliyor fakat bu deneyleri kağıda geçirecek cesareti kendinde bulamıyordu.. Kısa bir süre sonra benliğindeki boşluğu hissetti ve yanlış bir meslek seçtiğini anladı. 1862'de yeni kurulmuş olan Petersburg Müzik Konservatuarı'na girdi.Daha sonrada memurluktan ayrıldı.. Çaykovski konservatuarı 1865'de bitirdi ve diploma çalışmasına gümüş madalya verildi.1866'da Nicholas Rubinstein Moskova Konservatuarı'nı kurdu.Çaykovski burada armoni öğretmenliği yaptı ve Koshkin Albrecht ve Klindworth gibi müzikçilerin dostluğunu kazandı.. Çaykovski ilk operası "Voyvoda"da dahil olmak üzere tüm çalışmalarını Rus Müzik Kurumundaki konserlerde icra etti.Şefliğinide Nicholas Rubinstein yaptı. Çaykovski "Kış Rüyaları" adlı eserinin üzerindeki aşırı çalışması sonunda ruhsal bunalıma girdi.. 1870 lerin başlarındaki besteleri Petersburg'daki ulusalcı bestecilerin müziğine belirgin bir yakınlık gösterdi.. Romeo ve Juliet fantezi uvertürünü yazdı. 1872'de Russky Viedomosti adlı yayın organının müzik eleştirmenliği görevine getirildi ve 1876 yılına kadar bu organa yazı yazdı.. Bestecilik,eleştirmenlik ve öğretmenlik görevlerinin yoğun stresi sonunda 1875 yılında bir depresyon geçirdi. 1876'da Vchy'de tedavi gördükten sonra Russky Viedomosti tarafından Bayreuth Festivali'ne gönderildi. 1877'de dokuz hafta süren ve çevresi tarafından büyük bir hata olarak nitelendirilen evliliği yaptı. Sağlığı ve ruhsal durumu bozuk olarak Moskova'dan Petersburg'a döndü.Beyin hummasının eşiğine gelen besteci,doktorlar tarafından yurt dışına gönderildi.. Varlıklı bir dul olan Nadejdavon Meck'le dortluğu ilerledi.Ancak bu dost kadınla hiç karşılaşmadı dostlukları mektuplaşmayla oluştu. Meck Çaykovsky'e öğretim görevini bırakarak yalnızca besteyle uğraşma olanağını saptayan yıllık bir maaş bağladı.Bu cömertlik karşısında Çaykovski birkaç yıl aşırı üretken oldu. Çaykovski 1885'de Moskova yakınlarında Maidanovo'da bir ev satın aldı.Bu dönemde Rusya'yı daha çok gezdi. 1889'da önemli bir yurt dışı turnesine daha çıktı.Hamburg,Berlin,Prag,Paris ve Londra'da kendi yapıtlarını yönetti..Müziği her yerde takdirle karşılandı. Çaykovski son ve kendisinin baş yapıtı olarak saydığı "Pathetque"senfonisini Ağustos 1893'de tamamladı.İlk Petersburg'da çalınışınıda kendi yönetti ama yapıtın fazla alkış almaması onu düş kırıklığına uğrattı. Yaşamının son günlerinde oldukça düzgün ve ılımlı bir ruh hali içinde olan Çaykovski çok sevdiği yeğeni Vladimir Dovidov ve kardeşi Modeste ile birlikteydi.. Kaynamamış su içmesi yüzünden koleraya yakalandı.Bu arada yeni bir depresyona girdi.Tedavi olmayı kabul etmedi ve 6 KASIM 1893'de hayatını kaybetti... BAŞLICA ESERLERİ Kış Rüyaları Küçük Rus Polish Pathetique Manfred Senfonisi Francesca Da Rimini Fındıkkıran Uyuyan Güzel Kuğu Gölü Maça Kızı Eugene Onegin Çaykovski Keman Konçertosu Çaykovski Piyano Konçertosu No 1 Romeo ve Juliet Rokoko Çeşitlemeleri Valse Scherzo Mozartiana ....................
-
OĞUZKAN BÖLÜKBAŞI ŞİİRLERİ
BEKLEMEK Yorgun gece güneşi bekler uzun süren savaşsa sadece beyaz bir bayrağı kalem yazmak için kağıdı bekler bir hayatsa son bulmayı bense seni beklerim yorgunluğuma enerjim olmanı bıkkınlığımı sona erdiren simge olmanı aşkımı kağıtlara döktürecek leylam olmanı ve bu aşkla seninle son bulmayı beklerim OĞUZHAN BÖLÜKBAŞI
-
Neredeydin
Yorumunuz için teşekkür ederim Sayın Gülbudak.. anlamlı,güzel ekleme getirmişsiniz.. nezaketiniz için ayrıca teşekkürler efendim.. Saygılar...
-
Dünya sanatçılarının biyografileri
iki seçenek belirledim.. Sanat,sanat dans,fotoğraf sanatı ana formunda alt dizinde "Dünya sanatçılarının biyografileri" isminde yada sadece "Biyografiler" olabilir açıklamaya ,Dünyadaki tüm sanatçıların(müzik,resim heykel,yazar,şair,yorum)biyografileri olabilir.. &&&& Sanat,sanat dans,fotoğraf sanatı ana formunda alt dizin "Biyografiler" müzisyenlerin biyografileri , ressamların biyografileri , heykeltraşların biyografileri yazarların biyografileri şairlerin biyografileri , yorumcu biyografileri adı altında ana başlık olarakta ayrı ayrı başlıklar olabilir.. açıklama olarak,"Dünyaca tanınmış müzisyenlerin biyografileri" veya "Dünya müzisyenlerinin biyografileri" her sanat dalı seçeneğine adı altında açıklama getirilebilir.. Saygılar...
-
ÖZLEDİKLERİMİZ
Doğrudur.. uçakla 10 saatlik uzaklıkta olsada Dünya'da uzak kavramı eskiye göre çok kısaldı..Ne kadar telefonda yada kamerada özlem gidermeye çalışsakta sarılıp koklamadıktan sonra insan tatmin olamıyor..
-
Merak Ediyorum
merak ediyorum;birazdan seyredeceğimiz film güzelmi, birde 2 gün önce Admine konu önerisi getirmiştim,ne zaman yanıtlayacak merak ediyorum
-
selam, yeni katıldım aranıza..
Hoşgeldiniz
-
Şu Dünyaya Neden Geldik..
Dünya'ya sınav için geldik..Bu sınavda başarılı yada başarısız olmak bizim elimizde Anne Babalar bizi dünyaya getirmeye vesile oldular.. Yaşadığımız hayatta doğruluk,iyilik,hak yememe,yasaklara uyma,üzerimize düşenleri yapma gibi gibi ...,iyi faziletler gösterirsek başarılı olmuşuz demektir.. Saygı ve sevgiyle kalın..
-
Alttakini sorularınla sıkıştır...!
hiç biri Aynı anda aynı soruyu cevapladık demek Radya karidesmi kalamarmı ?
-
Şu Anki Durumunu Smileyle Belirtme
:wub:
-
ÖZLEDİKLERİMİZ
gurbetteki oğlumu özledim
-
Alttakini sorularınla sıkıştır...!
Birkaç gün önce ağladım..gurbetten telefon alınca gözyaşlarımı tutamadım..insanın uzun süre göremediği özlediği yakınları için doğal bir durum.. dayak yedinmi?
-
Büryan yiyemeyeceksiniz
süper olur kulakları tıkayalım
-
Mevlana'dan sözler (resimli)
- Öğütler
Aşkın amacı birileri için "mükemmel insan" olmak değildir. Seni mükemmelliğe en çok yaklaştıracak insanı bulmaktır..- Felsefi sözler
İnsan uçurumun kenarına varmadan kanatlanmaz.. Kazancakis- Yabancı Atasözleri
Az kork,çok umut et az ye,çok çiğne az homurdan,çok nefes al az konuş,çok anlat az nefret et,cok sev ve en güzel şeyler seninle olsun. İskandinav Atasözü - Öğütler
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.