dünyahepimizin tarafından postalanan herşey
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Siz iddaa ediyorsunuz diye illada forumculardan birisi kabul etmedigi bir konu hakkinda Türkiye'de özgür kürdistanmi istiyoruz diyecek? Türkcülerin bos iddaalarini ciddiye bile almak dogru degil aslinda.
-
İşçimiz Avrupalı İşçiden Yüzde 50 Fazla Çalışıyor
Sayin politika, genelde baskalarini konuyu anlamadan ve baslikla alakasi olmayan yorumlar yapiyorlar diye elestiriyorsunuz. Ama lütfen su basligi tekrar okuyun ve birde o baslik altindaki yorumunuzu okuyun. Ne alakasi var lütfen aciklayin. Konu basligini yapan arkadas zaten yorumunda en güzel sekilde aciklamis, kiyaslama Türkiye'de calisan iscilerle Avrupa ülkelerinde calisan isciler arasinda, sizin yorumladiginiz gibi Almanya'daki Türk iscilerle Alman iscileri arasinda degil. Bazen insan kendisine sormak zorunda kaliyor, neden bazilari kendi yanlislarini devam ettiriken, devamli baskalarini yanlis yorum yapiyorlar diye elestiriyor?
-
Eylül 2008 Hak İhlalleri Raporu
Bilimsel veri verenleride görüyoruz, ortada bilimselligi bile tartisilir bir aciklama olmamasina ragmen ve hatta bir kac kez bilimsel verilerin kaynagini göster denilmesine ragmen o sözüm ona bilimsel verileri yapanlar nedense ne kaynak gösterebiliyor nede elestirileri dikkate aliyorlar. Lafla bilimsel veri olmuyor malesef.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Sn Dogrucudavut hala anlasamiyoruz. Siz diyorsunuzki Kürtce tv icin önce yeterli sayida Kürt nüfusu yoktu, ama su an var diyorsunuz. Bende sormusumki, bunun bazi nedir, yani % kac nüfus oranina göre baz alinir? Bu sorunun cevabini vermediginiz halde verdim diyorsunuz.
-
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çankaya Köşkü’nde görüştükleri
AKP'den önceki hükümetlerde gayet Kürtce ve diger azinliklarimiz icin kültürel acilimlarda bulunabilirlerdi ama yapmadilar. Hatta onlar Alevi vatandaslarimizin gasp edilmis haklarini bile vermek istemediler. Bakiyorsunuz AKP Aleviler konusunda bile bir ilki yapiyor ve TRT de Muharrem ayi ile ilgili programlar yapiliyor. Hani ramazan ayindan bilirizya TRT 30 gün boyunca kurulusundan bugüne kadar ramazan programlari yapiyor, ama Alevilerin kutsal ayi olan Muharrem ayi nedense ilk defa bu sene TRT de itibar gördü. Evet bir derecede AKP secim yatirimi yapiyor olabilir, ama diger taraftan cok gec kalinmis bir adimi atmis oluyor. Diger partiler türkcülük yapip ülkeyi kaosa getirene kadar AKP gibi aklini kullanip bu adimlari kendileri atmis olabilrilerdi. AB ye gidisin yolu gercek demokrasi ve cogulculuktan gecer, sadece uyum yasalarini meclisten gecirip ama uygulamada hic oldugu gibi degil. AB konusunda Türkiye'nin tüm siyasi partileri hükümetleri döneminde anlasmalar geregi yapilmasi gerekenleri yapmislardir. Eger Muharrem ayinin TRT de verilmesinde AB 'nin bir etkisi olduysa AB'ye buradan tesekkürlerimi iletmek isterim. Biz kendi öz evlatlarimizin haklarini yillrca gasp etmisiz ve baskalarini sayesinde bu gasptan yavas yavas vaz geciyorsok, bu bizim icin en büyük utanctir derim. Birde üstüne üstelik gecmiste yaptiklarimiz cok dogruymus gibi yeni düzenlemelerde AB'nin etkis vardiye dert yanmamiz dahada acindirici bir durum.
-
Eylül 2008 Hak İhlalleri Raporu
Zekerya Beyaz hocadan.
-
58 Yıl Sonra Vatandaş Nazım
Nazim Hikmet secim kazandiracak kadar bir sair ise diger partiler herhalde bunun farkina varmamis derim. Nazim Hikmet'in vatandasliktan cikarilmasi zaten bizim icin en büyük ayip oldugu gibi geri alinmasini uzatmak bir okadar da ayipti. AKP secim yatirimi yapti demek kendi beceriksizligimizin üzerini kapatmaktir ve ayibimizi ört bas etmektir. Türkiye artik bir dönemece geldi, o eski Türkcülük hikayeleri son buldu ve gelecegimiz hosgörüye, demokrasiye ve cogulculuga bagli. AKP yi elestirenler bu firsati AKP'ye vermeyelerdi derim. AKP bile bir ilki yaparak TRT de Kürtcenin yanisira Alevi vatandaslarimiz icin Muharrem ayi programlari yaptiriyor. AKP kendine göre secim hesabi yapmis olabilir, siyasi partilerin tümü bunu yapiyor ve gayette normal. MHP de bir dönem PKK yi secim kazanmak icin kullandi ve isinede yaradi, ama sonrasi anladikki MHP'nin gercek amaci Türkiye'yi APO'dan kurtarmak degilde sadece secimi kazanmak icin yakalatmis. Neden diger siyasi partiler iktidarlari döneminde Nazim Hikmet konusunda benzeri girisimlerde bulunmadilar? Bu sorunun cevabi cok önemli. Benim icin Ahmet Kaya'da degerli bir sanatci ve umarim ona karsi yaptigimiz ayibida bir gün düzeltiriz. Ama Ahmet Kaya'dan önce daha 100 lerce ayip yaptigimiz degerlerimiz var, sira yavas yavas onlar icin yaptigimiz ayiplarida düzeltmeye geldi.
-
Eylül 2008 Hak İhlalleri Raporu
Evet biz genelde hep duydugumuzu yanlis anlariz, okudugumuzu yanlis anlariz, ama herhalde siz dogru anliyorsunuz. Arkadasim siz öyle yorumluyorsaniz herkes sizin gibimi yorumlamak zorunda. O hoca Aleviler hakkinda konusuyor, o zaman dikkatli olmasi ve herkesin anlayacagi dilde konusmasi gerekir. Herkes onun gibi dini yorumcu degil. Diger taraftan Alevi kuruluslari bile hocanin konusmasinin benim gibi anliyorlar, herhalde onlarda duyduklarini anlamiyorlar mi desem???? Neden bizler suna buna akil vermeyi birakmiyoruzki? Biz öyle bir duruma gelmisizki, Alevilere bile aleviligi ögretmeye kalkiyoruz. Olacak is degil. illada biz cogunluguz deiye her konuda dogru bilgiye sahibiz diye bir sart yok.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Sn Dogrucudavut, malesef sormus oldugum " kültürel hakkin verilmesindeki nüfüs bazi kactir" soruya cevap vermemissiniz. Diger taraftan Türkiye'deki Kürt nüfusu toplam nüfüsa göre her dönem azimsanmayacak fazla olmustur. Türkiye zaten belirli dönemlerde zorunlu göclerle Kürt'leri zaman icerisinde asimile edip Türklestirmeye bile calismis olsa özünde Kürt'lerin gercek sayilarini azaltamamistir. Diyelimki ülke nüfusunun 2% sini bile olusturmus olsalar, bu rakam ciddiye alinacak büyüklüktedir. Ama Kürt nüfusu her dönem sizinde kabul edeceginiz gibi 2% lerin coookkkkk cookkkkk üzerinde olmustur. Devletimiz istese gercekleri dogru drüst bir nüfus sayimi ile ortaya cikartir, ama gerceklerden korkuldugu icin Kürt nüfusunun gercek sayisi belirlenmek istenmiyor.
-
Bizim adımıza özür size mi düştü ****? seçilmişer...!
Bu iddaalarinizi hangi bilimsel arastirmaya göre burada sunuyorsunuz? Lütfen kaynak gösterin bize.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Tarihin inkari demekle neyi kast ettiginiz tam olarak anlasilmiyor. hangi tarihciler ve arastirmacilar ne zaman Kürt'lerin dillerinin ve kültürlerinini olmadigindan bahsetmisler? Sadece arastirmacilar ve tarihciler böyle yaziyor demekle bu is burada bitmiyor. Böyle bir kaniya inanan ve bizimde inanmamizi isteyen birisi olarak dogal olarak kanitlarinizi ve kaynaklarinizi aciklamanizi bekliyorum.
-
Türkiyede ki Israil
benim sahsi görüsüm, herkes ayagini yorganina göre uzatmali. Kazanci kadar kredi almali ve kredikarti kullanmali. issiz bir sahis en azindan 10 tane kredi karti kullaniyorsa demekki o sahis bastan beri geri veremiyecegi krediyi almis oluyor. Bankalar hic bir zamen halkin ve fakirin yaninda olmamislardir, ama bizler de ne yaptigimiza dikkat etmeliyiz. Hic bir banka illada benden kredi al veya kredi kartimi kullan diye zorlamiyor. Demin söyledigim gibi, önce neden kazanci az veya hic yok olan sahislarin en azindan degisik bankalarin kredi kartlarini kullanarak borc altina giriyorlar, bunun cevabini aramaliyiz.
-
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çankaya Köşkü’nde görüştükleri
Türkcüler gene vatan elden gidiyor diye korkular sacarak etnik kökenli vatandaslarimizin en dogal haklari olan kültürel gelismelerinin önüne gecmek istiyorlar. Bu sadece asimilasyon politikasinin bir ürünüdür. Türkcüler istedigi kadar senaryolar yazsinlar, ama Türkiye insanlari uyaniyor ve artik onlara kendilerini alet etmiyorlar.
-
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çankaya Köşkü’nde görüştükleri
Ülkemizdeki tüm etnik kökenli vatandaslarimizin taleplerini hemen bölücülük olarak görmemiz bizlerin onlara nasil baktigimizin bir göstergesidir. demekki biz etnik toplumumuzdan devamli korkmusuz. Bu ne kadar aci verici bir durum aslinda. Cerkezce veya baska bir dilde tv yayini yapmak neden tahlike olsun? Onlari olduklari gibi kabul ettigimizi gösterir ve onlara deger verdigimizi aciklar. Türkcüler devamli korku politikasiyla ülkemizdeki etnik kökenli vatandaslarimizi baski altina almam istemislerdir ve amaclari asimilasyondur. Etnik azinliklarimiz bizimbir zenginligimizdir ve bizle ayni haklara sahiptir. Onlara kültürel anlamda destek olmak görevimizdir. Talep ve arz oldugu sürece istenilen verilmelidir. Türkcüler ellerini artik bu güzel ülkemizin insanlarindan ceksinler. Bizler ne bölünmek istiyoruz nede baski altinda yasamak. Istegimiz kardesce ve esit vatandaslik haklariyla yasamak.
-
ERGENEKON=?SUSURLUK=?GLADYO=?ULUSALCILIK?
Ergenekon kapsaminda bu gün gene yeni isimler tutuklandi, iclerinde o meshur Yalcin hocada var, hani düne kadar Apo'ya sayin baskanim diye hitap eden ve en büyük ögürlükcü lider olarak tanimlayan ve simdilerde en keskin türkcülük ve atatürkcülük yapan. O kendisini birde sosyalist aydin olarak tanimliyor. Yalcin Kücük sosyalist ise Devlet Bahceli de en büyük devrimcidir derim. "Ergenekon soruşturması kapsamında yürütülen son operasyon bu sabah saat 07.00'de ilk olarak Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün Ankara ve İstanbul'da bulunan evlerine yapılan polis baskınıyla başladı. 6 ayrı ilde eşzamanlı gerçekleştirilen operasyonda 37 kişi gözaltına alındı. Şu saatlerde de Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun Ankara'daki evinde arama yapılıyor." Haberin tümü: -http://www.hurriyet.com.tr/gundem/10722983.asp?gid=229-
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Sayin Dogrucudavut, asagidaki alinti sizin yorumunuzdan. Hangi gerceklere dayanarak Kürt nüfusunun eskiden kürtce tv talebini dikkate alinmasini gerektirecek bir nüfusa sahip degildi diyorsunuz? Eskiden nüfuslari neydi ve simdi ne kadar? Bunlari iddaa ettiginize göre herhalde muhakkak bir kaynaginizda vardir. baska bir sorum, herhangi bir etnik grubun kültürel ihtiyaclarinin karsilanmasi icin alinan nüfus bazi nedir? Hangi sayidan itibren ihtiyaclarin karsilanmasinin gerekliligi anlasiliyor?
-
58 Yıl Sonra Vatandaş Nazım
Sn Yakisikli özür dilemekle en azindan ona karsi yapmis oldugumuz haksizligi anlamis oluruz diye düsündüm. Bizim gibi bir toplumdan ve onun devletinden birden büyük anlamli tutumlar beklemek dogru olmadigi icin, en azindan bir özür dileyelim dedim.
-
Terör örgütünde Kürtçe kanal öfkesi
Sn Efendi Türkler sizin bu konuda ne kadar bilgi sahibi oldugunuz bana Almanya'daki sosyal yardim alma kanundaki bilgilerinizi hatirlatiyor. Önce bilgi sahibi olalimki dogru tartisabilelim. Saygilar
-
58 Yıl Sonra Vatandaş Nazım
Türkiye malesef kendi özverili evlatlarinin degerini yasadigi dönemde degilde, önce vatanhaini ilan ederek ve sonra vatandasliktan cikartarak ve sonunda da tekrar vatandasliga alarak anlamaya calisiyor. Bu davranisimiz bizi neredeyse bir cok devletlere göre en az onlarin 50 yil gerisinde birakti. O yüzden de zaten Türkiye sorunlu ülke olmaktan kurtulamiyorya. Ama genede Nazim gibi dünya sairinin Türkiye icin ne kadar degerli oldugunu 60 yil sonra bile anlayabilmemiz bizim icin büyük sevindirici bir olay. Umarim Deniz Gezmis ve yoldaslarinin da degerlerini yakinda anlariz ve onlardan özür dileriz.
-
Bizim adımıza özür size mi düştü ****? seçilmişer...!
Türkcüler icin Kürt'ler ile Ermeni'ler arasinda o bahsettiginiz organik bag varda , ayak oyunlariyla baskalarininda kendi uygunsuz iddaalarina katilmalarini bekliyorlar.
-
Gazze'de katliam
Bir biriyle alakasi olmayan konulari ayni zemine tasimakla ne amacliyoruz acaba??? Istedigimiz kadar kendimizi övelim ve elma ile armutu inadina birbirine karistiralim, ama gercekler devamli gercek kalacak. Filistin davasiyla türkcülügün simdi ne alakasi var????
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Sn CYRANO Türkiye'de resmi dilin Türkce olmasina ve Türkiye cumhuriyeti vatandaslarina ayrim yapmadan Türk vatandaslari denilmesine kimsenin itirazi yok, en azindan bu konuyu istismar etmeyenlerin. Sorun burada benim icin PKK veya baska bir örgütün istemleride degil. Bu gün PKK olabilir, dün baskasiyadi yarinda gene baska bir isim altinda herhangi bir terörö örgütü Kürt'lerin hakli isteklerini kendi emelleri icin kukllanabilirler. Onlar da aynisini istiyorlar diye Kürt'ler tümüyle cezalandirilmamali. Gecmiste bu hatayi yaptik. Bu günlerde kanunlarimiza yazdigimiz bazi kurallari ccookk önceden de yapabilirdik ve en azindan terör örgütlerinin beslenme kaynaklarini herhangi bir sekilde azaltmis ve hatta yok etmis olurduk. Burada bizler genelde PKK'nin hatalarini konusuyoruz. Bunu konusmamiza hic gerek yok derim, cünki terör örgütünden dogru düzgün bir tutum beklemek yanlis olur. tartismamiz gereken bizim kendi tutumumuz olmali. Bizler ve devlet nerelerde hata yaptik ve bu hatalari nasil tekrarlamayizin cevabini aramamiz gerekli. Terör örgütü üzerinden tartismak cok kolay oluyor, ama bir yere götürmüyor. Kültürel haklar vs. bunlarin önündeki en büyük engel terör diyorsunuz, ama 90 yildir terörmü vardi diye kendimize sormuyoruz. bakin Alevi vatandaslarimiz asla teröre bilasmadiklari halde gene cumhuriyetin kurulusundan beri bir cok haklari verilmedi, günümüzde yavas yavas gene AB kriterleri dolayisiyla istemeyerekte olsa bazi haklar taniniyor, ama söyledigim gibi en az düzeyde. Devletimiz ve biz toplum olarak malesef bu konulara cok yanlis bakiyoruz ve kim hak hukuk isterse arkasinda hemen tehlike gördügümüz icin kendi aramizda kavgali oluyoruz.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Kürtce yasak degildi diyenlere bir alinti daha: "Ölü de sussun! Yerel seçim sayın aday adaylarına soruyorum. Kampanyada İngilizce, Almanca, Rusça, Fransızca konuşsanız... Hintçe, Çince, Japonca, İtalyanca, Arapça konuşsanız... Bir ceza alabileceğinizi biliyor musunuz? Bir de şöyle sorayım: Seçimlerde, aslında hiç bilmediğiniz bir dilde konuşmakla suçlansanız, ceza alabileceğinizi biliyor musunuz? O zaman şöyle anlatayım: Şair Şükrü Erbaş, 2002 seçimlerinde, "DEHAP çatısı altında Emek, Demokrasi, Barış Bloğu" Antalya adayı olmuştu. Seçimin ardından, Manavgat'ta hakkında dava açıldı. Suçlama, "Seçimlerde Türkçe dışında başka bir dil (Kürtçe) kullanmak"tı. Bu süre zarfında Erdoğan iki kez başbakan oldu; Gül Başbakan, Dışişleri Bakanı, Cumhurbaşkanı oldu. Üç Genelkurmay Başkanı değişti. Türkiye AB'ye bir yanaştı, bir uzaklaştı. Beşiktaş bir şampiyonluk kazandı, diğer altıyı Galatasaray, Fenerbahçe paylaştı. Krizden çıkmış ekonomi iyiye gitti, sonra yine krizle buluştu. Yeni doğmuş bebekler ilk mektebe başladı. Nihayet dava bitti! Mahkeme "2002'de Kürtçe konuşmaktan sanık aday Erbaş"ı (ve başkalarını) 9 aya mahkûm etti. Kanun böyle değerlendirilmişti. Kürtçe "serbestisi" var zannedilirken. Lakin, Erbaş Kürtçe bilmezdi. "Anadilim Türkçe" diye belirtti. Şehit oğlunun bayraklı tabutu başında, "Türkçe bilmediği için" Kürtçe ağıt yakan annenin oğlu olabilirdi, "anne dili" Kürtçe olabilirdi. Ama değildi işte. "Kürtçe bilmeyenler"e de "Kürtçe konuştun" cezası alırken, bir kişi daha mahkûm oldu. O hakikaten Kürtçe biliyordu! Ne ki, o da artık yaşamıyordu. Dava açıldığında zanlı ve canlı olan (eski DEHAP Gn. Bşk.Yardımcısı) Hikmet Fidan, dava bittiğinde mahkûm ve çoktan maktul idi. Oğlunun deyişiyle, "Silah gölgesinde siyasete karşı çıktığı için" öldürülmüştü... (Belki başka derinlerle işbirliğinde) "Derin PKK" tarafından! 6 Temmuz 2005'te. Diyarbakır Bağlar'da. Kafasına kurşun sıkılmak suretiyle. Davadan üç yıl kadar sonra, mahkûmiyetten üç yıl kadar önce! İşte ölüsü de hapis yemişti. Hakikaten, Fidan o "Kürtçe konuşma suçu"nu işlemiş olabilirdi! Çok önce, Diyarbakır'da cezaevinde, ziyaretçiyle de Kürtçe konuşmak yasak iken, annesi için şunu demişti: "Annem hiç Türkçe bilmiyor. Bana sürekli, 'Hikmet Fidan, nasılsın' deyip durdu. Bunu diyebildi sadece. Ben de Türkçe 'Seni çok seviyorum, seni çok özledim' dedim. Ama bunu anlamadı ki. Yine, 'Hikmet Fidan nasılsın' dedi hep." Hangi dilde verilmişse öldürüldüğü haberi annesine, hısmına; hâlâ hayattaysa teyze, yine öyle tebliğ edilmiştir herhalde, oğlunun ölüsüne hapis kararı da! İster "Ana dili"nde; ister "Aney dili"nde. " Alinti: -http://www.sabah.com.tr/2008/12/16/haber,0BAC9BAB52814E56943D7FEC72E90087.html- Doguya gidipte vatandaslarla konussak Kürtce'nin yakin zamana kadar yasak olup olmadigini cok iyi ögreniriz, ama gercekleri görmektek korktugumuz icindirki herhalde bu zahmette bulinmuyoruz. Simdi bazilari iddaa edecektir, ben dogudanim ve bir cok Kürt vatandas taniyorum bunlar her zaman Kürtce konusuyorlardi. Evet Kürt'ler baskiya karsi durduklari icin yasaga ragmen konustular. evlerinde zaten konusuyorlardi, orada da polis yok ya.
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Kürtce konusmak yasak degildi diyenlere güzel bir alinti: "Kürtçe'e 'HALA' yasak! 11 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto Erzurum Cezaevi'nde tutuklu bir mahkûm, Türkçe bilmeyen annesiyle telefonla Kürtçe görüşmek istedi, ancak buna izin verilmedi. Televizyonda Kürtçe yayına izin veren yasanın Meclis'ten geçmiş olmasına rağmen, Kürtçe yasağı devam ediyor. Erzurum Cezaevi'nde tutuklu olan Fettah Karataş adlı mahkûm, Türkçe bilmeyen annesiyle Kürtçe telefon görüşmesi yapmak istedi, ancak izin verilmedi. Karataş, durumu İnsan Hakları Derneği'ne şikâyet etti. KÜRTÇE MEKTUP YASAK Fettah Karataş, derneğe gönderdiği mektupta, annesiyle konuşabilmek için bir yıldır cezaevi idaresine dilekçe verdiğini, ancak Adalet Bakanlığı genelgesiyle "Türkçe dışındaki dillerde konuşmanın yasak olduğu" gerekçesiyle, konuşmasına izin verilmediğini yazdı. Karataş, sonradan öğrendiği bozuk Türkçesiyle kaleme aldığı dilekçesinde, "Bir yıldır telefon Türkçe olmuş. Ailemde Türkçe az bilen vardır. Annem, yengem Türkçe hiç bilmiyorlar, tek Kürtçe biliyor. Bir yıldır burada idareye dilekçe veriyorum. Annemle Kürtçe konuşmak istiyorum..." dedi. Hukukçuların anayasa ve Uluslararası İnsan Hakları sözleşmelerine aykırı olduğunu söylediği tüzük trajikomik olaylara da neden oluyor. BENZER OLAYLAR SİİRT'TE DE YAŞANDI * Siirt'te yaşayan Halime Güçlü, 13 yıldır cezaevinde bulunan oğlu Edirne'ye sevk edilince yaşadıklarını İHD'ye şöyle anlatıyor: 'Oğlum telefon edince Kürtçe konuşuyorum, o Türkçe cevap veriyor. Ama dediğini anlamıyorum." Aktüel Bakış / Siirtce.Net -www.siirtce.net-"
-
Kürt Sorunu ve Türkiye'nin geleceği hakkında
Görüyoruzki Türkcüler baskalarinin hakkini gasp edebilmek ve bunuda yaparken kendilerini hakli gösterebilmek icin her türlü oluna basvuruyorlar. Türkcülük Türkiye icin en tehlikeli bir gelismedir, onlarin sayesinde dünya toplumunda kötü bir itiba birakiyoruz.