deniz_kizi

sayın dominik Soner Yalçın ve arkadaşları ne zaman 12 eylül darbesinin doğru olduğunu savundular ki? Onların şu an göz altına alınmasıyla 12 eylül darbesi arasında nasıl bir ilişki kurdunuz pek anlayamadım... Soner Yalçın ve arkadaşları korkusuz kalemleri yüzünden şu an göz altında olmuş olmasınlar sakın ...

Tembel yine hep tembel işte hala ses soluk yok

Ahh ahhh bu sefer o da çok yorgunmuş iş tembele düştü

Karşı taraf tembel zaten hep deniz kızından bir haber bekler hihh

Kaybolmadi ki o da unutuldum diye üzülüyormuş nedense...

Bazen güzel olmuyor yalnızlık...

Aynı sancıları hissediyoruz sarı lalem...

Alışma bana Bir varım bir yokum masal misali...

İyileşir mi dersin ?

Bence de çok tuhaf...Bazen yaşam deprem sonrası çıkan bir harita gibi geliyor bana. Yazılarını okumak çok güzel hep içinde kendimi bulabileceğim içten kelimeler...

:D Katil Ali ne olacak işte

Tarım ve Köy işleri Bakanlığı'nda 115 bin kişi çalışıyor. 70 tane Universitemiz, 30 tane ziraat fakültemiz, 50 tane tarım araştırma enstitümüz, 10 bin işsiz ziraat mühendisimiz var. Buna rağmen Türkiye tohumda tamamen dışa bağımlı. Te k kelimeyle tohumun patronu ise İsrail. İsrailli araştırmacıların, genleriyle oynayarak, gül ile limon kokulu domates yetiştirdiğini Şalom Gazetesi'nin internet sayfasından biraz araştırıp okuyabilirsiniz. İstediğiniz şekle sahip domatesleri bile bulabilirsiniz; çekirdeksiz, kalp şeklinde, salatalık şeklinde, dilimli... Yani genlerle oynama meselesi yüzde yüz doğru. Gelelim başka doğrulara. Bu tohumların bir ekimlik olduğunu bilmeyen yok. Yani İsrail'den bir defa tohum almakla kurtulamıyorsunuz. Bir gram tohumun fiyatı her dönemde bir gram altına denk oldu. Üstelik İsrail tohumunu toprağa bir ektin mi artık isteseniz de yerli tohuma dönemiyorsunuz. Genetik tohum o toprağa da zarar veriyor. Artık hep bu genetik tohumu kullanmak zorundasınız. 50-70 yıl sonra ise toprak kanserojen maddelerle dolduğu için artık tamamen kullanılmaz hale geliyor. Buna en güzel örnek Türkiye'nin patates deposu olan Niğde ve Nevşehir bölgelerinde yetiştirilen patateslerde kanserojen maddeye rastlandığı için artık patates ekimine izin verilmemesidir. Yani İsrail tohumu tek başına satmıyor. Tohum alana hastalığı bedava.... Tohumların içine hastalık yerleştiren İsrail bu sayede zirai ilaç satımını da garanti altına almış oluyor. Bütün bu acı tabloya rağmen Türkiye'de yabancıların menfaatine çalışan bir patent sistemi işletiliyor. Ne korkunç. Köylü kendi bahçesinde tohum bırakamayacak. Yoksa uluslararası mahkemede yargılanacak! Şu anda dünyada İsrail tohumu kullanma yasası çıkartan ilk ülke işgal altındaki Irak'tır. İkincisi de biz olacağız. EY VATANDAŞ AKLINI BAŞINA DEVŞİR !!! SOR, SORUŞTUR, BOŞ DURMA... Bu yazıyı okudunsa ister paylaş ister paylaşma umrumda değil ama bilip de susmak ortak olmaktır bunu bari hatırla... Güliz ÇELİK Veteriner Hekim Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Müdürlü'ğü Farmakoloji Bölümü Pendik/İSTANBUL 34890

BOSNALI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ... Bosnalı Leyla,buyük bir kabusu atlatmıştı; Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı.Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve baskıcı yüzünü anlatan bir kadın...Onun isyankar öyküsü ve acıyla dolu dokunalıklı kaderi... Ağlayarak elimden bıraktığım kitaba her seferinde geri döndüm.

Başlığı yeni gördüm ve sizin yazdıklarını acaba yanlış mı anlıyorum diye yeniden okudum. ( Artık ne kadar şasırdım düşünürsünüz heralde...) Nasıl bir aci yaşıyorsun? Bu düşünceler altında nasıl bir acı hissettiniz? Elifin ne kadar acı hissettiği mi yoksa acısını paylaşırken kürtçe söylemediği mi önemli sizin için? E verdiğiniz cevaba göre tabi kürt olupta kürtçe konuşmaması önemli sizin için! Elif ve ailesi kürt olduklarını saklamıyorlar bu onlar için bir sorun değil bir ayrım değil. Onlarda biliyor bu olayları yapanlar ne kürt ne türk birer maşa diyorlar.Elif eşini, kızının babası kaybetti bu acımasız maşalar yüzünden!

Cyrano İmgelerle hissetiklerimi şekillendirdim... Ve neden ne olabilir de böylesine veda edebilirsin... Bence de gitmemelisin.