diloş tarafından postalanan herşey
-
diloş...
üzümlü kek mi dedin.. ahh olsa da yesek..hele senin elin deymişse o keke kimbilir nasıldır..? evet keşki bende orda olsaydım.. göbek çeperim biraz daha genişleseydi..
-
diloş...
egzorsist..sevgili arkaşım..çok teşekkür ederim..ne güzel çiçekler bunlar.. burdayım,yes..papatya ruhlu arkadaşım.. teşekkür ederim..çiçekleri çok sevdim ama seni daha fazla..
-
diloş...
o ne şüphe şikerim.. yalnız ne derler bilirsin..delü delüyü gözünden şıp deyin anlarmış..benim seni anladığım gibi.. aristokrasi gereklerini en güzel şekilde uygulayan benim haşmetlu..eşsiz çekirdek babam.. ne büyük mutluluk seni buralarda görmek..havası değişmiş buraların..heryer mis gibi çekirdek kokuyor.. dün söylemesi ayıp turfanda karpuz yedik..karpuz çekirdekleri seni yere göğe koyamadılar...gerçi söz konusu sendin..söylenenler azdı bile..senin sağ kolun olmaktan duyduğum gurur hergeçen gün artmakta...bugün üzüm çekirdeklerini teftişe çıkıciim..görev başındayım anlıyacağın.. şiir bir harika..sen ünyanın en duygusal çekirdek babasısın..bu kesin..
-
diloş...
- Üsttekinin NİCK ini değiştir..
siftah yapana ne söylenebilir? gözoş mu dedin..?- FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
egzorsist..çiçeğini yeni gördüm..kusara bakma arkadaşım.. çok teşekkürler..- FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
gün akşam olmuş.. neyse bizde bu saatten sonrasına bakarız.. teşekkürler çiçek için..- Üsttekinin NİCK ini değiştir..
oyunlar bölümündeki ilk başlığım bu.. hadi bakalım hayırlı ve de uğurlu olsun.. şimdi..benim nickim ne olmalıydı aslında..yorumu olan var mı..?- diloş...
hakkında hiç yanılmamışım egzorsist.. tarzını da çok sevdim..şiirlerini de.. güzel bir kazanımsın benim için..mutluyum bu sebepten..- SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
ben bu şarkıya bayılıyorum Sardunyam..nasıl ama..? Ben yalnız seni severdim sense kendini Hani daha da çekerdim senin derdini Kızgın değilim hiç inan kırgın değilim Üzgünüm koruyamadık aşkın ahengini Nerelerdesin neler yaparsın Unuttun mu sahiden ah sende mi Kimlesin nasıl yaşarsın Unuttun mu sahiden ah sende mi Aramıza yollar yabancı kollar zor yıllar girdi Ümitlerimi saf sevinçlerimi derken seni kaybettim Bir iki sözle bi kaç şarkıyı adaletsiz yargıyı Bir de bu talihsiz yazgıyı kalbime kaybettim Ben seni taşırım taa şuramda Tüketirken iyi kötü fani ömrümü Bir kez sevenlerdenmişim hiç haberim yokmuş Avutamadım bir daha sensiz gönlümü Aramıza yollar yabancı kollar zor yıllar girdi Ümitlerimi saf sevinçlerimi derken seni kaybettim Bir iki sözle bi kaç şarkıyı adaletsiz yargıyı Bir de bu talihsiz yazgıyı kalbime kaybettim Dinleme yüreğim kendin kalk son bir kara trene bin Ve sevdayı gördüğün her durakta hiç düşünme in Aramıza yollar yabancı kollar zor yıllar girdi İnanmazsın ama ben bunu ilk günden beri hissettim- NASIL ÖLMEK İSTERSİNİZ...?
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Şehre simsiyah bir kar yağar Yollar kalbimle örtülür Parmaklarımın arasından Gecenin geldiğini görürüm Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Çocuklar sinemaya gider Yüzümü bir çiçeğe gömüp Ağlamak gibi isterim Derinden bir tren geçer Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Alıp başımı gitmek isterim Bir akşam bir kente girerim Kayısı ağaçları arasından Gidip denize bakarım Bir tiyatro seyrederim Ben ölürsem akşamüstü ölürüm Uzaktan bir bulut geçer Karanlık bir çocukluk bulutu Gerçeküstücü bir ressam Dünyayı değiştirmeye başlar Kuş sesleri, haykırışlar Denizin ve kırların Rengi birbirine karışır Sana bir şiir getiririm Sözler rüyamdan fışkırır Dünya bölümlere ayrılır Birinde bir pazar sabahı Birinde bir gökyüzü Birinde sararmış yapraklar Birinde bir adam Her şeye yeniden başlar Ataol Behramoğlu- diloş...
demek sen daha çok seviyorsun...kanıtla bakalım.. şiir muhteşemdi yine..hele girişteki şu iki mısra.. bu durumda arkadaşım..baklacılar konseri size hayal.. şiir çok güzel teşekkür ederim.. redblack..sen ne tatlı şeysin ya.. gerçekten...ne güzel bir şiirimsi bu böyle.. tazeliyor insanı..çok sevdim..seni de öyle.. benden de sana kucak dolusu sevgiler tatlım benim..- *N O S T A L J İ K Ö Ş E S İ *
bende sana Atiila İlhan aracılığıyla cevap veriyim o zaman; Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur Tutsak ustura ağzında yaşamaktan Kimi zaman ellerini kırar tutkusu Birkaç hayat çıkarır yaşamasından Hangi kapıyı çalsa kimi zaman Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu şairin korkusunu anlayabiliyormusun..?- Bir Gidişin Hikayesi...
yazarken sen geldin aklıma..birbirimizi bulamamıza neden olduğu için artık daha bir seviyorum bu şiiri.. ne güzel bir şiirdir bu sarmaşığım.. şair gidersen yıkılır bu kent..kuşlarda ölür demiş..oysa herşey yerli yerinde durur..yıkılan senin içindeki kumdan kaledir sadece..- Bir Gidişin Hikayesi...
dooru söylersin bacım.. acıya acıya gün gelir acımaz olur bu canda..öğrenilmiş savunma mekanizmaları geliştirir..geçit vermez vurguna..- FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
Sardunyam ve Taurusmutis çiçekler için çok teşekkür ederim arkadaşlar..- *N O S T A L J İ K Ö Ş E S İ *
Sardunyam.. İki şey Aşk ve Şiir… Mutsuzlukla beslenir biri, Biri ona dönüşür. İkisi de düzeltilmez Gelişir… öyle sanıyorum Cemal Süreyya..ilhamlarımızı çoğunlukla mutsuzluktan alırız..o besler,o büyütür bizi ..ne zaman düştük kucağına bilmiyorum...ne vakit kaçıp kurtulmak istesek köşeden çıkıverir hınzır!gözgöze geldik mi onunla yapacağımız şey açıktır;sarılırız şiirlere,sarılırız şarkılara, onlardan medet umarız..acaba niyeti şiir yazdırmakmıdır sadece.. Gitmek… Gidebilenler sıklıkla cesareti olanlardır ...daha başka iklimler, başka türlü heyecanlar peşinde yersiz yurtsuz bir yolculuğu seçerler..ardında bıraktıkları akıllarına bile gelmez çoğu zaman..ve siz bunu hissedersiniz... Bir kısım gidenlerse tamamen korkaktırlar..kaçarlar her şeyden kendilerinden bile..yaşam sonsuz sanırlar..cesaretlerini toplayacakları günlerde gelicek diye düşünürler..amma velakin beklenen o gün hiçbir zaman için gelmez..gelse de çok geçtir artık.. Gidenler.. Şurası kesindir ki ardında izler bırakırlar..kimisi silik..kimisi derin..o izler ki bizden yeni bir insan oluşturur kimi zaman..işte bu sebepten önemlidirler, bana kalırsa çook… Kalanlar… Anı defterlerinde hazin bir sayfa daha açarlar..gelipte geçenlerden oluşmuş kalın bir anı defteri..hepsi başka türlü bir acı bırakmış ve senden daha önceki haline benzemeyen farklı bir insan yaratmıştır..kalanlar genellikle en derin izi bırakanı seçerler bu defterden…onu diğerlerinden ayrı tutarlar..zira o bu yeni benliğin en hoyrat hekeltraşıdır! Sardunyam sevmek aslında kolaydır demişsin…emin misin? O halde bunca giden..ve bunca üzgün insan niye var??? ..................... ...................................... ............................. hatırladın mı yazdıklarımı..? seninle tanışıklığımız böyle başlamıştı..? ya Sardunyam bazı şeyler hiç değişmiyor..ne dersin..?- *N O S T A L J İ K Ö Ş E S İ *
güzel kelebeğim..ne kadar hasas bir yürek taşıyorsun sen...çok kırarlar..çok üzerler seni..dediğin gibi katılaş biraz..bükülmeyesin esen her sert rüzgarda..hoyrat bir söz kanatlarını kırmasın hemen..anlıyorsun beni değil mi?..ama bunu sana zaman öğretecek..canım benim.. egzorsist..çocukluğumuza dair anılar unutulmazlarımızdır..bazılarını ise unutmak istesekte başaramayız..o macunun ağzında kalan tadı gibidir çocukluğumuz..bir o kadar eski ve güzel.. ayşegülüm..bu cümlelerimiz bana bir şarkıyı anımsattı; "dalgalanımda duruldum..koştum ardından yoruldum binlerce güzel sevdimde..en son sana vuruldum.." sardunyam..gitmelere ilişkin bir şey yazmıştım bi zaman..bi yerlerde..bi dakka bekle onu bulup buraya ekliyciim anacım..- ///Egzorsist Anı Defteri///
umarım beğenirsin egzorsist..dafterin için ilk şiirimi hayranı olduğum Murathan Mungan'dan seçtim.. CAM YAZ Adını arayan rumuz Eylüllerden yaz yap bana Bir dönümlük bir dünyada Şiirim mıntıka temizliği Cam şişelere koyduğum Eylüllerden yaz yap bana Bir dönümlük bir çocukluk gökkuşağı uçurtma mayın mantar ütopya yalancı mücevherler gibi birbirine benzemeyen şiirler yazdım okyanusa karşı ağladım sonra Bak ay karışıyor akşama Acemi mevsimlerdi Aşk adı altında yıllarca tek kale top oynadım Cam üfledi şiirlerimi Batık gökkuşağı, patlamış mayın yırtık uçurtma Eylül gelmeden bavulumda ütopya Kendime trenlerden ayrılık aldım bak ay karışıyor alnıma Adını arayan rumuz bu mantar sende kalsın Yırt at bu şiiri okuduktan sonra ..- Suheda...
ben yine geldim müttefikim..şiir bırakmaya..ha bu arada..seni seviyorum bilesin.. SİZDEN SAKLI gelmediniz, ben hep sizi bekledim eksilen yanlarımla sizden saklı eskidim her şeyden önce aşk verilmiş bir sözdü benim için gün, ay, saat, hafta; takvimişi zaman yani Aldıkça dönemeçleri değişmedi hiçbir şey yalnızca ufuklar yeniledim Kaç aşktan oluşmuş bir şeydi aşk..? her sevgiliyle biraz daha.. biraz daha .. sizden saklı eskidim. Murathan MUNGAN- sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm...
güzel kelebeğime.. SÖZLER, YAPRAK bazı sözler karanlıkta söylenir, diyorum uykularımın birinde bazı sözler hiçbir zaman, diyorum kendi sesime uyanırken bazı sözler karanlıkta söylenir bazı sözler hiçbir zaman diyorum armaların birinde öyledir, iki yanı ağaçlı yollar, arasından geçip gitmektir şiir ağaçla, yolla, ne tarafa ve hangi zaman imgenin şiddetiyle çoğalır anlam parçalana parçalana geçtiğimiz yollardan onca yaprak düşer birkaç şiir kalır yalnızca o derin ağaçlardan kendi sesimize uyandığımız rüyalarda... Murathan MUNGAN- Erbay
çekirdek babam.. bu mekanına ilk gelişim..elim boş gelmek istemedim ama senin çekirdek camiası eriklere olan hasetlerinden grevdelermiş.. hiçbirine ulaşamadım..bende bir şiir armağan ediyim dedim..çok sevdiğim bir şiir bu..umarım sende beğenirsin... sağ kolun ahu'dan çekirdek tadında ... MIRILDANDIKLARIM Kırdım mı.. incittim mi birilerini..? Kimleri kazandım, yitirdiklerim kimler? Kendimi yeniledim mi yazdıklarımda? Yeniden düşünmeliyim Dostluklarımı, ilişkilerimi Gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı Yitirdim mi yoksa masumiyetimi? Borçlarımı ödedim mi? Doğru seçtim mi soruların fiillerini? Tırnaklarım kesilmiş, dişlerim fırçalanmış, saçlarım taranmış, Giysilerim ütülü, odam düzenli mi? Geri verdim mi aldıklarımı: Aşkları, dostlukları, sevgileri, güvenleri, bağları, Kitaplara, sayfalara, satırlara borcumu ödedim mi? Yokladım mı duygularımı Hâlâ sevebiliyor muyum insanları? Ovmalı gümüşleri, bakırlarımı; cila geçmeli ahşaplarıma Ovmalı umutları Saklı tutmalı gelecek inancını, yarınları eksik etmemeli ağzımızdan Ey uzak akrabalarım, üvey aşklarım Mevsim sonu dostlarım, işporta malı ayrılıklar Arkadaş ölümleri, dost hançerleri, talan ettiğimiz zulalar Gece telefonları, ıssız konuşmalar Mağrur incelikler, vurgun yemiş ilişkiler Uçurum duygusuyla yaşadığımız hayat ey O kadar çok anlattım ki Kendime kaldım anlatmaktan... Bunaldım kendisiyle boğuşmasını Başkalarında çözmeye çalışan insanlardan Usandım sözcük oynamalarından, tılsımlı sıfatlardan, Ofset duyarlılıklardan Kaç zamandır duru, yalın, çalışkan, iyi insanlar özlüyorum 'İçtenliğin' ya da 'dünya görüşünün' kirletmediği Kendime bir yeni yıl kartı yazarak bunları diliyorum Aranıp duruyorum adresini yitirdiğim insanları Vitrin camlarına yansıyan yüzlerde Bilmiyorum kalmış mıdır adresini yüzlerinde taşıyan insanlar Hâlâ bir umut var mıdır Çıkmaz bir sokağa benzeyen bu avare avunması vitrinlerde Ne çıkmaz sokaktayım ne de mutsuz Sadece rüzgârlardan daha güçlü olmak istiyorum o kadar Açık denizlerde nice yolculuklara yelken açarken Kış güneşinin mutlu ettiği bir kedi gibi mutlu, emin, tasasız Sere serpe ve keyifli olmak tek isteğim ve dileğim Senin ve benim , yani bizim için... Murathan MUNGAN- ...::KeSkİnKaLeM::..
Aynı Adam Tozludur saçlarım, saçlarımdan devrilmiş sarayların dumanları savrulur yüzüm yanıktır yüreğime bir karanfil sokuludur ve partizanca darbelerin dünyaya ilen şavkı benim göğsüme göğsüme vurup durur. Ben dünyaya doğru yürümekle meşhurum bahar da sürgülenir içime katranlar da hem koşarak yarattığım sevgiler vardır hem körlenmiş sevgilerin acısıyla koştururum. Beni sular kocaman taşları parçalayarak hatırlıyor dağlarda ve beni hatırlatıyor çeltik tarlalarında aynı sular umutlu sakinlikleri lohusalıklarıyla. Ben dünyaya doğru yürümekle meşhurum kökten dallara yürüyen sular gibi yürürüm kömür ocaklarına, çapalanan tütüne yürürüm hüzün ve ağrılar çarelenir dağların esmer ve yaban telaşından kurtula diye torna tezgahlarında demir. Yürürüm çünkü ölümdür yürünülmeyen yürürüm yürüyüşümdür yeryüzünün halleri kanla dolar pazuları tarladakinin hızar gürültüsü içinde türkülenir bir öteki gökleri göğsümden aşırtarak yürürüm yağlı kasketimin kıyısında nar çiçekleri. Aynı adam Ekim günlerinden beri gümbür gümbür gelirim teneke damların üstüne safi sinirden doğan güneş portakallar fırlatarak parlıyor benim adımlarımla anladım neden yorgunluk gülümserlik getiriyor insana hayatın bana başat bana avrat oluşunu öğrendim işçiler bunu kurşunlanarak öğrendi on beşinde bir arkadaş inancını savunurken yargıca anladı bulana durula akmakta olan şeyi. Yürüyorum azarlanıyorum fışkıran başaklarla iki bomba gibi taşıyorum koltuğumdaki bir çift somunu hurdahaş bir sancıyla geçiyorum badem çiçekleri altından gözlerim nemli değil. gözlerim namlu. İsmet Özel- TAURUSMUTİS...............
Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Resmin Arkasındaki Satırlar Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri geçirmez kimseyi ateşten korumaz kelimelerim kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına uçtum ama uçuşum radarlarla izlendi gayret ettim ve sövdüm bu da geçti polis kayıtlarına. Haytanın biriyim ben, bunu bilsin insanlar ruhumun peşindedir zaptiyeler ve maliye kara ruhlu der bana görevini aksatmayan kim varsa laboratuvarda çalışanlara sorarsanız ruhum sahte evi Nepal'de kalmış Slovakyalı salyangozdur ruhum sınıfları doğrudan geçip gerçekleri gören gençlerin gözünde. Acaba kim bilen doğrusunu? Hatta ben kıyı bucak kaçıran ben ruhumu sanki ne anlıyorum? Ola ki şeytana satacak kadar bile bende ondan yok. Telaş içinde kendime bir devlet sırrı beğeniyorum çünkü bu, ruhum olmasa da saklanacak bir şeydir devlet sırrıyla birlikte insanın sinematografik bir hayatı olabilir o kibar çevrelerden gizli batakhanelere yolculuklar, lokantalar, kır gezmeleri ve sonunda estetik bir idam belki! Evet, evet ruhu olmak bütün bunları sağlayamaz insana. Doğruysa bu yargı bu sonuç bu çıkarsama neden peki her şeyi bulandırıyor ertelenen bir konferans geç kalkan bir otobüs? Milli şefin treni niçin beyaz? Ruslar neden yürüyorlar Berlin'e? Ne saçma! Ne budalaca! Dört İncil'den Yuhanna'yı tercih edişim niye? Ben oysa herkes gibi herkesin ortasında burada, bu istasyonda, bu siyah paltolu casusun eşliğinde en okunaklı çehremle bekliyorum oyundan çıkmıyorum korkuyorum sıram geçer biletim yanar diye önümde bir yığın açalya bir sürü çarkıfelek gergin çenekli cesetleriyle önümde binlerce çiçek korkuyorum sıra sende sen de başla ve bitir diyecek. Yo, hayır yapamaz bunu, yapmasın bana dünya söyleyin aynada iskeletini görmeye kadar varan kaç kaç kişi var şunun şurasında? Gelin bir pazarlık yapalım sizinle ey insanlar! Bana kötü bana terkettiğiniz düşünceleri verin o vazgeçtiğiniz günler, eski yanlışlarınız ah, ne aptalmışım dediğiniz zamanlar onları verin, yakınmalarınızı artık gülmeye değer bulmadığınız şakalar ben aştım onları dediğiniz ne varsa bunda üzülecek ne var dediğiniz neyse onlar boşa çıkmış çabalar, bozuk niyetleriniz içinizde kırık dökük, yoksul, yabansı verin bana verin taammüden işlediğiniz suçları da. Bedelinde biliyorum size çek yazmam yakışık almaz bunca kaybolmuş talan parayla ölçülür mü ya? Bakın ben, bir çok tuhaf marifetimin yanısıra ilginç ödeme yolları bulabilen biriyim üstüme yoktur ödeme hususunda sözün gelişi üyesi olduğunuz dernek toplantısında bir söyleve ne dersiniz? Bir söylev: Büyük İnsanlık İdeali hakkında! Yahut adınıza bir çekiliş düzenleyebilirim kazanana vertigolar, nostaljiler karasevdalar çıkar. Yapılsın adil pazarlık yapılsın yapılacaksa işte koydum işlemeyi düşündüğüm suçları sizin geçmiş hatalarınız karşısına. Ne yapsam döl saçan her rüzgarın vebası bende kalacak varsın bende biriksin durgun suyun sayhası yumuşatmayı bilen ateş öğüt sahibi toprak nasıl olsa geri verecek benim kılıcımı. İsmet Özel- .....::Radya::.....
Sevgili arkadaşım..bu defterine ilk ziyaretim..inşallah daha çook şey paylaşırız..seni tanımak çok hoş.. bu şiir senin için; İçimden Şu Zalim Şüpheyi Kaldır Ya Kendin Gel Ya Beni Oraya Aldır Ağzının bir kıvrımından cesaret bularak ter yürekte susayışlar yaratan yağmurlara açıldım kalmışsa tomurcuklar önünde sendeleyen çocuklar kalmışsa bir kaç ısrar ölümle yarışacak onların yardımıyla dünyamıza acıdım. Dünya. Çıplak omuzlar üzerinde duran. Herkes alışkın dölyatağı bersalarla ağulanmış bir dünyaya Benimse dar çünkü dargın havsalamın gücü yok bazı şeyleri taşımaya. Önce kalbim lanete çarpa çarpa gümrah sonra kalbim gümrah ırmakları tanımaktan kaygulu sakın Styks sularının heyulası sanmayın er gövdesinde dolaşan bulutun simyası bu, biraz üzgün ve Ömer öfkesinde biraz öyle hisab katındayım ki katlim savcılardan sorulmaz ne kireç badanalı evlerde doğmuş olmak ne ellerin hırsla yaban tutuşu ne fabrikalarda biteviye üretilmekte olan kahır dev iştihasıyla bende kabaran aşkı yetmez karşılamaya. İnsanlar hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır o ferah ve delişmen birçok alınlarda betondan tanrılara kulluğun zırhı vardır çelik teller ve baruttan çatılınca iskeletim şakaklarıma dayanınca güneş can çekişen bir sansar edasıyla uğultudan farkedilmez olunca konuştuğum kadınların sahiden doğurduğuna toprağın da sürüldüğüne inanmıyorum nicedir kavrayamam haller içinde halim demiri bir hecenin sıcağında eriyor iken gördüm bir somunu bölünce silkinen gökyüzünü su içtiğim tas bana merhaba dedi, duydum duydum yağmurların gövdemden ağdığını. Sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları bir harfin başlattığı yangın ile söndür beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım öyle mahzun ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın. İsmet Özel - Üsttekinin NİCK ini değiştir..
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.