diloş

Ay huhahahahahahahahahahahahahahahahaha....VAKANA işte bu diyalog bence süperdi

Hahahahahah çok hoştu K.A.R.A.

GODZİLLA...egzantrik bi yaklaşım..hımmm...

BURCU merhaba canım..demek bu olay sayesinde sahne hayatın başladı ha? Güzeldi Sıradakileride alalım lütfen...

CYRANO çok hoştu Şimdi benim evlere şenlik bi ananem var arkadaşlar...öyle ki her anı ayrı bir fıkra olur .Kendine has o konuşma dilini ancak tanıyan anlayabilir.Mesela; blöf :blok aıds:adidas yılan;ilan gibi.. Geçenlerde teyzemin kızı kan testi yaptırdı..Sonuçlarda birşey çıkmamış ama teyzem halen pirpirikleniyor.Ananemse teyzemi haşlıyor; "Uşak anam daha ne eleyip beliyosun(yani uğraşıyorsun)çağanın(yani teyzemin kızının) teleferik kaymasısıda(periferik yayma)iyiymiş..

Hani öyle anlarımız olmuştur ki üstünden yüz yılda geçse unutmamız imkansızdır.Bu anları paylaşıp biraz eğlenmeye ne dersiniz? Ben başlıyorum... Şimdi anlatacaklarımda en ufak bir abartı yoktur.Sahneyi gözünüzde iyice canlandırabilmeniz için her detay tarafımca itinayla sunulacaktır. Bankada çalıştığım zamanlar...Aylardan Nisan..Bahar güzel yüzünü göstermiş fekat akşamüstleri yağan yağmur bize nanik yapıyor..Bende o gün iki dirhem bi çekirdek giyinmişim.Genel müdür gelecek.Üstümde takımım var ancak mini etekli bi takım!!!(çok mini değil canım dizin biraz üstü ) Eteğin şööle muzipçe pileleri var ve açık bej rengi.Bütün gün herşey yolundaydı yerli yersiz iltifatlarla gayet memnun akşamı ettik üstelik çıkmadan maaşta aldım.Keyfime diyecek yok.Seke seke çıktım işyerinden.5-10 adım attım atmadım hava birden karardı ..Ardından gök delinmişcesine bir yağmur herkes bir yere kaçışıyor Allah'tan tedarikliyim şemsiyemi açtım ve her maaş aldığımda yaptığım gibi pastanemden eve tatlı aldım.Durağa doğru yollandım.Bizim orda bi üst geçit var.Tırmanırken şemsiyemi kapattım.Birelimde şemsiye,diğer elimde ayakkabı çantam ve pasta,kolumdada diğer çantam üstgeçitin iniş bölümüne yaklaştım.Yağmurdan yerler hep çamur ve buz gibi kayıyor.Merdivenlerden inerken "ulan şurda bi ayağım kaysa yamulurum"dememe kalmadı.... Sanki görünmez bir el ayaklarıma çelme taktı.Şöyle biraz havalandıktan sonra inişe yakın önümdeki adama can havliyle yapıştım.Evet yanlış duymadınız sırf düşmemek için önümdeki adamın sırtına kerkenez kuşu gibi yapıştım. Doğal olarak adamın da dengesi bozuldu.Beni sırtından atmaya uğraşırken o da can havliyle bağırıyor; -"İn ulan tepemden...bela gibi çöktü üstüme eş..lueşek..ulan seni bi elime geçirirsem..." derken adam önde ben sırtında merdivenlerden yuvarlanmaya başladık.Zavallı adam benden kutulmaya çalışıyor ama nafile zamk gibi yapışmışım sırtına..Hiçbir güç onu benden koparamaz!!! İnsanlar kah bizi tutmaya,kah bu şahane olayı kaçırmamak için seyre dalmışlar ...Sanki asırlar boyu süren yuvarlanmadan sonra en son basamağa uçarak indik ve mütemmimcüz'ümden-hukuki bir terim olup ayrılmaz parça anlamındadır-sert bir darbeyle ayrıldım..evet,artık onunla işim bitmişti Ne de olsa yere onun sayesinde ayağımdan uçarak çıkmış ayakkabılarım,yırtılmış çorabım,çamura bulanmış o şahane takımım ve birkaç sıyrıkla kurtulmuştum Fakat kurbanım acınacak haldeydi!Adam yere indiğimizde son bir gayretle üstüme atlamaya çalıştı..zannımca beni oracıkta öldürecekti!!Faket yerde yatanın endamı oldukça hoşuna gitmiş olacak ki birden ters dönüş yaparak; -Aman hanımefendi niçin öyle yaptınız..durun yardım edeyim..yav şu hale bak"diyerekten bana yardım etmeye çalışmaz mı? Etrafımızda toparlanan kalabalık o gün çok eğlendi biliyorum.Bense yerin yarılmasını ve içine girmeyi istiyordum o gün oysa bugün kıkır kıkır gülüyorum

Anlaşıldı,tamam Diyorsun ki;önemli olan yolun sonunda ne olduğu değil,yolculuğun ta kendisi! Doğru anlamışmıyım?

Allah izin verirse ve bunu sende istersen son olması için hiçbir neden yok bence..Öncelikle hoşgeldin aramıza İstanbul'a iki kez işim nedeniyle gittim.Ve tesadüfler sonucu ikisinde de hoş hatıralarla ayrılmadım ordan.İki gidişimde de berbat bir yağmur vardı.İnsanların çeşitliliği de ürküttü beni sanırsam. Fazlasıyla karışık ve soğuk geldi..Oysa İstanbul'u ne de güzel anlatırlar..üstüne sayısız şiir yazılan nerdeyse tek şehir!Demek ki benim zamanlamam da bir hata vardı.. O halde; İstanbulluysan... Çamlıcadadaysan.. Ve yanında sevgilin varsa... NE MUTLU SANA!!!

Buda yeni eserim Gözleri deler süzüm süzüm Ondaki dil yangın yerinde közüm Se ne anlaşılmaz bir kördüğümsün Yeter gayrı etme be iki gözüm..... Dırı dırım...dırım...dırım...

Arkadaşlar müsaadenizle geçenlerde diğer atışma topicine yazdığım manimi burada tekrarlamak istiyorum.Zira düşüncelerimde hiçbir değişiklik olmadı Mendilim köşe köşe Sizden bize kim düşe? Diloş kız der ki; "Hayat kısa,mutluluk gerek!" Akıllının buralarda işi ne???

Hadi,hadiiiii....Bakıyorum her topicde fırtınalar gibi esiyosun Bide hırs yapmıyorum demez mi?

Oooooo bakıyorumda "şimdilik" tabiri kullanmışsın.Demek hırs yaptın Benden önce seviye atlamak için sanırsam her topice yazıyorsun Ne diyeyim kolay gelsin

Bilmece gibisin farkındamısın?Ütüyü yeni çözmüştük şimdide tiktak çıktı Pekala,dur tahmin edeyim...mutluluk...şey...zamanın içinde...yok..öyle değil..amaaaaan açıkca yazsan ne olur sanki?

AYSUM, "Baki kalan bu kubbede bir hoş sada imiş"Bazen en karanlık anımızı bir dost sesi aydınlatır.Aynı iklimlerdeki insanların sohbetinden keyifli bence çok az şey vardır..haklısın

MARTİ_NAME, Ne kadar şanslısın farkındamısın kendi işini yaptığın için.Bu pek çok insanın hayalidir.Bu arada imzan çok hoş!

LEVİATHAN ilahi ya...bende şimdi girdiğimde farkettim.Seviyeleri nerdeyse beraber atlıyoruz ha,ne dersin?Eh,ilkinden daha iyi sayılır...hayırlısı olsun

İhtiyacım olan şey kitap okumak olsaydı ki,bunu hep yaparım..dünyanın en mesut insanı olmam gerekirdi.Teşhisiniz yanlış Doktor Bey!Söyleminizin tam aksine neyi farkettim biliyormusunuz okudukça mutsuz olduğumu... Bana kalırsa Dr.FİGGARO sizin sektör değiştirmeniz gerek Aksi takdirde bu alanda çok zaiyata yol açacaksınız.. Öte yandan durun sinirlenmeyin..sizinle ilgili güzel düşüncelerimde var..Bakınız "mutluluk denince aklına gelen ilk şey" topici Bende kapanış cümlemi Nietzche'den seçtim; "UÇURUMLARI SEVENİN KANATLARI OLMALI!"

Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin Sn.Doktor..Ben sizin bakışlarınızda hep para açlığı gördüm ama...sanırsam ondan bahsediyorsunuz Bugün yazıp çizdiklerinize şööle bi göz attım da uslubunuz bana çok hoş geldi.Her ne kadar etik açıdan-yani doktorluk mesleğinizi icra ederken sergilediğiniz tutum..tamam açıkça söylüyorum paragöz-tasvip etmediysem de Sezarın hakkını Sezara vermek gerekir düşüncesindeyim.Kelimelerle çok güzel oynuyorsunuz..bence bu bir sanattır..ve bu sanatı layığıyla icra edenlerin takdir görmesi gereklidir... Doktorluğunuz hususunda değil ama bu hususta sizi takdir ediyorum Sn.FİGGARO

Şaka bi yana nasıl bi his?Güzel olmalı!!!Bak bizim adımızın altında hala o sevimsiz şey-ismi lazım değil-yazıyor.Seni bir üst seviyeye sıçramandan ötürü tebrik eder,başarılarının devamını dilerim.

Mendilim köşe köşe Sizden bize kim düşe? Diloş kız der ki; "Hayat kısa, mutluluk gerek!" Akıllının buralarda işi ne ???

Merhaba arkadaşım, Birde burdan teşekkür etmek istedim..çok yeni olmama karşın sende bu duyguyu yaratabilmiş olmak çok mutluluk verici. Ne diyeyim..herşey gönlünce olsun arkadaşım

Ok.dooru tahmin etmişim..o halde sana tefal marka ütü öneriyorum bütün kırışıkları alıyor (umarım marka ismi vermem sakıncalı olmamıştır)

THE BOSS Ütü derken???

MURTİ-SAN, Oldukça hümanist bir yaklaşım fakat mutlu olmak için daima çevrendekilerinde mutlu olmasını beklersen şansın oldukça az.Şunu unutmamalısın;mutlulukta mutsuzlukta bulaşıcıdır ...Öncelikle sen kendini mutlu edebilirsen çevrenide mutlu etme şansın artar diye düşünüyorum..hoşçakal..

DİPNOT, Konuyla ilgili çarpıcı bir not bırakmışsın,tebrikler Gerçektende mutluluğu bir şekle dönüştürebilseydin eğer kullandığın figür ne olurdu?