Zıplanacak içerik

gloria

Φ Süper Üye
  • Katılım

  • Son Ziyaret

gloria tarafından postalanan herşey

  1. sanırsam ki benim favorim de bu... yaniii bu durumda zevklerimiz uyuşuyormuş... Uyuşuk zevkliler biziiii
  2. dur bakim hele bi daha ne yazmışım, gecenin kör saatinde uykuyla karışık göz kapaklarım açılır kapanır, içim geçer şekilde bişiler yazdım ama... öpüldünnnnn sen bu arada heee bi de
  3. alemsiniz alim allah... dedem 29 ekim 1923 günü doğmuş... Cumhuriyetin ilan edildiği gün... Babası, daha dedem annesinin karnındayken hakkın rahmetine kavuşmuş... Babasını bile görememiş.. Amma velakin kendisini çok iyi yetiştirmiş... Komik adamdı, ben ona acayip gülerdim... İnanılmaz bir espri yeteneği vardı, hani boyle incecik espriler yapardı, esprisini yaparken de ciddiyetinden ödün vermezdi... Dedem asker falan degildi ama ona "Yüzbaşı" derlerdi, abisi de müdür falan değildi ama ona da "Müdür" derlerdi... Hatta ben çok uzun yıllar Yüzbaşı Dedemin adını "Yüzbaşı", Müdür Dedemin adını da "Müdür" sanmıştım... Sonradan öğrendim büyüğünün adı Abdullah, küçüğünün adı da İsmail'miş... Yüzbaşı dedem, dişerini fırçalarken şarkı söyleyip, makam tutturabilir miydi bilmem, ama benim en inanamadığım ve asla yapamayacağım yeteneği, kulaklarını oynatmasıydı Bi de bunlar babaannemle birbirlerine çok aşıklardı... Görseniz pek hoşunuza giderdi... Babaanneme gelince, o da inanılmaz çılgın bir insandı... Çok eğlenceli, çok sevilen bir insandı.. Giresun'un bir köyünde yaşarlardı... 6 yaşına kadar onlarla büyüdüm, o nedenle bana olan sevgileri inanılmazdı, tabiki benim de onlara olan sevgim... Ha bu arada köydeki bir takım hainlerin beni uçaktan attıklarına, ve bu iki insanın da bana acıyıp, beni evlerine aldıklarına inandırmaları da cabası... O zaman tabii sevgiyle karışık, bir minnettarlıkla da sevdim onları Sonra bir gün annem geldi, beni, annem olduğuna inandırabilmesi için bir gün boyunca ağlaması gerekti... Hep içinde yareedirrrr garibimin bu durum... İnanmamıştım vallahi, uçaktan attılar yaaa... Geçen de ingilizce kursunda, mevsimlerle ilgili bir çalışma yapıyorduk... Hani böyle karın üstüne boylu boyunca yatarsın da efendim kollarını da çırparsın, sonra kollarınla yerden kaldırdığın kar taneleri etrafında uçusur ya ben buna snow angel (kar meleği) dendiğini ben bilmiyordum, siz biliyor muydunuz Ben çocukken kar meleğiydim biliyor musunuz? Bu bizim babaannemle en sevdiğimiz kar oyunuydu... karlara yatar, deli gibi çırpınırdık... kar melekleri olurduk Babaannem azcık tombiş bir melekti ama Aaa bir de unutmadan söylimm bizim köyde bütün herkes fırtınaya FIRANTA der... Yemin ediyorum, abartmıyorum... Neden biliyor musunuz? Şimdi gibi hatırlıyorum, 5 yaşında falanım...camdan dışarıyı seyrediyordum, kar yağıyor, birden bir rüzgar esti, o rüzgarla yerdeki karlar havalandı, göz gözü görmez oldu, öyle heyecanlandım ki, BAKIN BAKINN FIRANTA KOPTU dedim... Ama onlar heyecanlanmadılar. Eğlendiler sadece... Çok eğlendiler hem de.... O akşam dedem kahveye gidip, bunu herkese anlatmış, işte o gün bugündür, bizim köyde fırtınaya herkes fıranta demeye başladı... Bi de şu an 30 yaşındayım, hala köye gittiğimde beni görünce "fıranta koptu" diyenler var... Allaaaa allaaaa birden böyle bi tuhaf oldum, hüzün değil ama bi sevinç gibi bişi... Belki ikisi de artık yok hayatımda, ama ben onlarla oyle dolu yaşamışım ki daha fazlası aklıma gelmiyo, yaşadıklarım yetiyor, kimbilir belki bundandır onların artık hayatımda olmayacaklarına hazmedebiliyor olmam... Babaannemmmm, son gecemizde ben onun koynunda yattım, sıcacık, mis kokulu koynunda... Bana taa çocukluktan öğrettiği dualarımı okudum ilk önce, sonra biraz sohbet ettik, "gitmek istemiyorum" yarın dedim... İçim kötü dedim, tuhafım, gönderme beni dedim... Uyumayalım dedim... Amaaa sonra uyuduk ve sabah oldu, sarıldı bana sımsıkı, öptü, kokladııı ve bindirdi otobüse beni... Eve döndüğümde eşyalarımın arasında, kokusunun sinmiş olduğu bir hırka buldum... Onundu, çantama sıkıştırmıştı, oysa verme onu bana demiştim, kışın soğuk olur sen üşürsün, ihtiyacın olur demiştim... ama dinlememiş beni... kokladımmm sonra katladım dolabıma koydum... 2 ay sonra bir akşam, haberini aldım, butun gun deli gibi içimin sıkılmasının sebebi meğer oymuş, ölsem bu sıkıntıdan ancak kurtulurum dediğim sıkıntımın geçmesi için onun kötü haberini almam gerekiyormuş... Öldüm galiba o anda.. Çünkü ölsem geçer dediğim sıkıntım içimden kuş olup uçup gitmişti... Hırkasını çıkardım, dolabımdan, üstüme giydim, çünkü çok üşüyordum... Meğer o gün için koymuş onu çantama, o zaman anlamamıştım ama şimdi biliyorum... Neyse işte yanına gittik, ben hiç ağlamadım, çünkü ben ağladığımda o da ağlardı, dayanamam gözyaşlarına derdi... Üzülmesin diye hiç ağlamadım, ama sonra çok ağladım, şimdi de ağlıyorum... Dedem dedi ki o orda yatarken, "acaba onu hiç üzdüm mü?, canını hiç yaktım mı? şimdi aklımda sadece bunlar... " Dersim oldu o sözler benim... Birilerini kaybettiğimde aklımdan bunların geçmesini istemiyorum... oysa ki dedem de hiç üzmemişti onu ve hep çok sevmişti... Çok geçmedi zaten üstünden, kanser oldu, gecen yıl da onu kaybettim... Yengemin dediğine göre, son günü yengeme, yengemin adıyla değil, hep benim adımla seslenmiş... Onu son gördüğüm gün, ben gittikten sonra anneme de aynısını yapmıştı... Öyle işte, o ikisi benim kişiliğimi oluşturdu, minnetarım onlara halaaa... ama minnettarlığım beni uçaktan attıklarından dolayı evlerine aldıkları için değil, bana sevmeyi öğrettikleri için... Tamam bitti yawwwww.... Anlattım işte, içimden geldi anlattım.... Onlarla ilgili espri yapabilirsiniz istediğiniz zaman, alınmazlar vallahi, çok da eğlenirler, güzel esprileri severler... Bi de ayrıcaaaa teşekkür ediyorum arkadaşlar, şu an sayenizde acayip mutlu oldum...
  4. takma dişi olan bi dedem vardı, dişlerini fırçalarken o çalabiliyordu ıslık ama
  5. mission imposible... dı dı dını dı dı dını dı dı dını dııı işlem tamam... anladın sen anladiinnnnn parolayı söylüyorum, komik, video, neydi unuttum gerisini
  6. 1-Bir genç kıza günde ortalama 27 kişi evlenme teklif etmektedir.Bunların bir kısmı zaten evli olduğu düşünülürse, amaçlarının gönül eğlendirmek olduğu açıktır.Normal şartlarda bir gönülün eğlenmesi 48 saat sürdüğüne göre,kızın abisinin günde ortalama 10 adam dövmesiyle bir yıl sonunda kaç bekar adam dayak yememiş olur? a. 42 adam b. 570 adam c. Birkaç iyi adam d. Sadece, dünyayı kurtaran adam e. Hepsi Şimdi ben bu soruyu anlayamadım... Kız kim, Gönül kim? Evlenme teklifi kıza yapılıyor da, Gönül niye eğleniyor? Bunların amaçları Gönül'ü eğlendirmek ise, kıza niye evlenme teklifi yapıyorlar... Gönül 48 saatte eğleniyorsa, kızın abisi niye adam dövüyor... OK şimci hepsininin üzerinde tek tek düşündüm, cevap bunların hiçbiri, doğru cevabı veriyorum; Gönül, kızın abisinin sevgilisi 2-Matematikte 3.14 sayısına "pi" denir. Bu sayının karesi olan 9,8596'ya ise "pipi" denir. Bu böyle kendiyle çarpıla çarpıla,terbiyesizliğe kadar gider.İlk bakışta vasıfsız gibi görünen 7,98 sayısına ise ne denir. a. Tül Sayısı b. Hin sayısı c. Bön sayısı d. Hirs sayısı e. Karekök (Yanıltma Şıkkı) Netman kardeş, Pi, eğer bu yazdıklarını okursa hakkında çok fena olacak, benden söylemesi. Çünkü kendisiyle ilgili çıkarılan bu dedikodulara çok kızmaktadır... 7.98 onun sadece geçen akşam yemeğe çıktığı bir kız arkadaşıdır. 7.98 ve pi çok eskiden beri tanışmaktadırlar.... Zaten geçenlerde de Reha Muhtar, pi rakamındaki virgülden sonra gelen ilk 114 basamağı toplarsanız 666 sonucuna ulaşırsınız diye bir haber yapmıştı... Bunun üzerine zavallığı Pi'ciği şeytan ilan edenler, kendisine taşla saldırmışlardı.... Ayrıca geçenlerde bana söylediği şu sözü de size iletmek, arkadaşlık görevimdir, kendisi için "irrasyonel sayı" diyenlerin asıl kendileri irrasyoneldir, benim nerem ir ki, göstercem ben onlara ir nasıl olunurmuş demişti, bence o ne diyorsa doğrudur, eeee ben senin yerinde olsam, bu soruyu burdan kaldırırdım arkadaşım.... Ben uyarim daaa, sen istersen böyle devam et... Bu arada kendisinin gerçek ismi Private Investigator'dur, yaniii Özel Hafiye... Yaniiiiii bence o çoktan senin peşine düşmüştür, Bence kendini kollasan iyi olur... Anneeeeeeeeeeeeeeeeeeee, korktum... 3-A kentinden yola çıkan bir çift katlı otobüs,B kentine vardığında tek katlı olmustur.Aynı anda Ç kentinin F İlçesine bağlı K nahiyesinden yola çıkan bir midibüs ters yöne girerek hız sınırını geçmiş ve P ülkesine gitmiştir.Her iki aracın saatte 90 kiloamper hızla yol aldığı varsayılırsa,iki aracın T şarampolünde karsılaşmaları ne zaman gerçekleşir? a. 2001 sonbaharı b. 2001 ikindi vakti c. 2013 milenyumu d. 2008 bir pazar sabahı e. Hepsi karşılamazlar, çünküüüüü, Ç kentinin F ilçesine bağlı, K nahiyesinden yola çıkan özel midibüs, P ülkesini geçip de R'ye doğru yol alırken, bir trafik polisinin dur ihtarına karşı çıkmış, böylece aralarında filmlerdekine benzer bir kovalamaca başlamıştır. durumla başa çıkamayacağını anlayan trafik polisi, silahına davranmış ve aracını, midibüse doğru yanaştırmıştır. Daha sonrasında aracından çıkıp, midibüsün üstüne atlamıştır. Midibüsün üstüne atlayan, trafik polisi tavandan sarkarak, silahını midibüsün şöförüne doğrultmuş ve eller yukarı demiştir. O panikle ellerini yukarı kaldıran midibüsün şöförü, aracın kontrolünü kaybetmiş ve polis ile midibüsün şöförü, midibüsü de yanlarına alarak, aşağıdaki uçuruma doğru yuvarlanmışlardır. Polis bu çatışmadan burnu azcık kanayarak çıkarken, midibüs ve midibüsün şöförü öteki dünyayı boylamışlardır... Bu arada A kentinden yola çıkan çift katlı otobüsün B kentine vardığında tek katlı olduğu farkedilmiş, bu işte bir iş var diyen Özel Hafiyemiz Pi sayısı, olayın üstüne gitmeye karar vermiştir ve fakat olayın sonunda durumun daha da vahim olduğu, işin içinde iş değil de mafya babalarının olduğu ortaya çıkmıştır. Meğer ki otobüsün 2. katı, mafya babalarını haraca bağlamış ve haraçlarını alamayınca, B kentinde bu durumla ilgili ne yapacaklarını konuşmak amacıyla toplanmış olan mafya babalarının üzerine doğru uçan tekme hamlesiyle bir pike yapmış, amma velakin uçan tekme atabilmesi için 2 ayağının olması gerektiğine karar vermiş ve tekmesini geri alarak, F şehrine doğru yanaşmakta olan otobüsün alt katına doğru yol almıştır. Durumu dikkatlice dinleyen otobüsün alt katı, "seni yalnız bırakamam kankiii, anca beraber kanca beraber" demiştir. Bunun üzerine VOLTRANı oluşturmaya karar vermişlerdir. Üst kat, voltranın sağ bacağı olmuş, alt kat da voltranın sol bacağı olmuştur...Yani anlayacağın artık ne iki katlı ne de tek katlı otobüs vardır... Onlar artık Voltranın sağ ve sol bacaklarıdır... E) HİÇBİRİ Ha bi de bu arada Pİ, hala olayı çözmekle meşgul, Ancak ben ona otobüsün Voltran olduğunu söyleyinceye kadar bi kaç gün daha rahatsın haberin olsun, ama yine de istersen kendini garantiye al, ne bilim meselaaa $$$$$$$ falannn yani.... 4-Birbirini birkaç kez kesen iki doğrunun arasında mutlak bir gerilim vardır ve bunları barıştırarak üçgen oluşturmak isteyen üçüncü doğrunun çabaları boşunadır.Matematikte bu kurala ne denir? a. Hakkinen metodu b. Prenses Stephanie Prensibi c. Tuğrul Abi Yöntemi d. Buruşma e. Hepsinden biraz Bi kere birbirini bikaç kez kesen doğruların arasındaki gerilim değil, aşktır... Doğal olarak onların barıştırılmaları değil, birleştirilmeleri gerekir tabii bu durumda doğal olarak üçüncü doğrunun onları barıştırma çabaları boşuna gidecektir... O da azcık dikkatli olsaydı da birleştirme çabası içine girseydi... Buna matematikte ters orantı denmektedir... 5-Bir üçgenin dik köşesi o kadar uzundur ki, bu üçgen zaman zaman prizma, bazen de beşgen gibi görünmektedir. Buna geometride ne denir? a. Hipoteneffüs b. Müthiş Yanılsama c. Yalan d. Hipopotem e. Hepsi Şöyle denir, nitekim, BAŞKASI OLMA KENDİN OL BÖYLE ÇOK DAHA GÜZELSİN, YA GEL BANA SAHİCİ SAHİCİ YA DA ANCA GİDERSİN... 6-A kenti ile E kenti arasinda dört harf vardır.A kentinden yola çıkan bir kamyonet, L kentine vardığında TIR olmaktadır.Her iki kent arasındaki uzaklık dekametrelerle ifade edildiğine göre F kenti neresidir? a. Bolu b. Inebolu c. Safranbolu d. Bursabolu e. Kütahya F kenti, A kentinden yola çıkan çift katlı otobüsün B kentinde tek kat haline dönüşmesi üzerine otobüsten ayrılıp, üst kat olarak yoluna devam ettiği ve ilerleyen zamanlarda şartların öyle gerektirmesi üzerine alt katıyla buluşup Voltranı oluşturduğu kenttir. bence bunda bi durum var... Niye bu A kentinden yola çıkan otobüsler ve kamyonlar daha sonrasında şekil ve biçim değişikliğine uğramaktadırlar, asıl tartışılması gerekn budur... Ne oluyo abicimmmmm, domatesler tamam, biberler tamam, şimdi sıra otobüs ve kamyonların genleriyle mi uğraşmaya geldi.... Ne olacak bu dünyanın haliiii.... 7-Mahmut ile Nedim'in yaş toplamı 303'tür.Mahmut henüz ilkokula giden küçük bir çocuk, tosun bir yavrucak olduğuna göre Nedim'in kaplumbağa olma olasılığı kaçtır? a. 100 hektar b. Bir miktar c. Bilinmez d. Yoktur e. Hiç yoktan iyidir. öyle bir olasılık vardır tabii ama bence bu olasılık mantıklı degildir... Ben şöyle düşünüyorum, bence Nedim kaplumbağa değil, Taci'dir... Taci yani, Sihirli Annemin köpek olan babası... daaa ben niye ona Taci değil de Nedim dediğini anlayamadım, yoksa sen o diziyi izlemedin mi? Yoksa karıştırıyor musun? Lütfen arkadaşım, gerçekler su yüzüne çıksın artık, böyle gerçek isimleri, sahte isimlerle maskeleyerek, gerçeklerden kaçamazsın, Burada söz konusu olan çocuklarımızın geleceği... 8-Bir duruşma salonuna beş kapıdan tanık girmektedir.Bunlardan bır kısmının bir başka kapıdan çıkıp gittiği ve bir kısmının ise yalancı tanık olduğu düşünülürse kalan iki tanığın,sanığa olan uzaklıkları ne kadardır? a. 30 dekametre b. 815 milipipi c. 40 haramitre d. 102 hektomirmiç e. Hepbiri Al işte, önce Taci'ye Nedim dedin, sonra da yalancı tanıklara mahal verdin... Şimdi eğer o yalancı tanıkların verdiği ifade yüzünden sanık suçsuz yere mahkum edilirse, bundan dolayı hiç vicdan azabı çekmeyecek misin... Tanıkların , sanığpa yakınlığını bilmem ama senin vicdan muhasebesiyle yakınlığına cok az kalmış tahmin edebiliyorumm 9-Eskenar üçgen nedir? a. Bir üçgenin dörtgen olmaya çalişmasıdır. b. Kenarların eşitliğine denir. c. 80 derece limon kolonyası dökülmüş üçgendir. d. Kenarların kübikliği sözkonusu olur. e. Hepsi İdeal manken ölçülerini kıl payı kaçırmış olan bir arkadaşımız denir... 30-60-90 hayriye'dir kendisi... Ayrıca İki eşkenar üçgen de, İsrail Bayrağı'dır ... İki tanesini tersli yüzlü yapıp da üstüste getirisen İsrail bayrağı olur... Bi de eşkenar üçgen, gizli sırları en kolay deşifre edilen üçgendir... 10-Bir köprüden bir eşşek dört dakikada geçmektedir. Köprü yıkıldığında aynı eşşek,aşağıdaki çağlayana yedi dakikada düşmektedir.Eşeğin sahibi,öldü sandığı eşeğine iki buçuk yıl sonra bir reklam filminin çekiminde rastlamaktadır. Buna göre, köprünün bağladığı iki belde asağıdakilerden hangisidir.? a. Gudikköy-Sahbaz Yaylası b. Gudikköy - Pa ovası c. Kübikköy - Sahbaz Yaylası d. Titizköy - Sahmat Vadisi e. Hepbir F-Hiçbiridir... Eşek cenneti derler oraya... Eşek önce cennete düşmüş, sonra erken düştüğüne karar verilmiş, ve geri gönderilmiştir.. Amma velakin mazisini hatırlayamadığından, evinin yolunu bulamamış ve beş parasız kalakalmıştır... Bunun üzerine, aç bilaç ve de susuz bir halde yolda yürürken, bir gazete görmüştür... O ara bir rüzgar esmiş, ve gazetenin sayfaları uçuşmuştur, Belki gece yatarken üstüme örterim, soğuktan kurtulurum diyen eşek, gazenenin uçuşmasına izin vermemek için, ön sağ toynağıyla gazetenin üstüne basmıştır... Nitekim rüzgar geldiği gibi gitmiş ve eşeğin gözleri toynağındaki büyük reklam ilanına takılmıştır... Bu bir cips reklamıdır... Hani hatırlarsınız, bu reklamda eşek oynuyo diye Kayserili sucuk üreticileri tarafından tepkiler gelmişti...inanmazsan bak... alla allaaaaa...bi de yalan mı söyliycez bu yaştaaaa cık cık cık işte aslında kayserili tüccarlar değildi bu reklama tepki gösteren, eşeğin sahibiydi... 11- Bir sinavda 18 soru sorulmuştur. Bu sorulardan en az 10'ünün yanıtı "c" şıkkıdır. "c" şıkkına böylesine yüklenmesine trigonometride ne denir? a. Öklitusomania b. Soruları Mehmet Ali Hoca hazırlamıştır. c. Ne var, nesi varmış c şıkkının d. Hadi ordan e. Yapmayın beyler, hiçbiri... Ne iş C harfiyle başlayan sevgilin var da ona kıyak mı yapıyon denir... 12- Bir tuvalete iki çocuk işiyor. İkisi birlikte tuvaleti 2 günde doldurabiliyorlar. Büyük çocuk tek başına 3 günde doldurursa küçük çocuk kaç günde doldurur? A- Hesaplanamaz. Çünkü çocuğun pipisinin yarıçapı verilmemiş. B- Çocuk deliğe düşer. Görev tamamlanamaz. C- 5 günde doldurur. Ama şike yaptığı ( sidiğine su karıştırdığı) için elenir. Sen olayın ciddiyetini anlamadın galiba hala, Hala Pi ile uğraşıyonnn... Bak bakkkkk Pi diyorummmm, özel hafiye diyorumm, kızgın diyorummm, geliyooooo diyorummmm, kaç diyorummmmmm. kaaaaaaçççççççç, arkanda işte... Öldün sennnn 13- Bir kutuda 3 Fatih Ürek , 2 Aydın , 4 Aldo vardır. Mehmet Ali Erbil bu kutudan bir top çekiyor. Bu topun Aydın olma olasılığı nedir? A- Kesin Aydın'dır. Çünkü Her taşın altından o çıkıyor. B-Top, Fatih Ürek çıkar ve "-Mehmet Ali'nin canı tarrak istiyor" der. C- Mehmet Ali'nin eline bir tarrak gelir. "-Bu hangi topun tarrağı?" diye sorar. Fakat kimse cevap vermez. Sonuçta tarrağın kutunun tarrağı olduğu anlaşılır. Heee hatırladım bu yarışmayı, Cenk Koray sunuyodu dimiii? Telekutu? isterseniz kutunuzu açalım heee? Bence açmayalım, kutu kalsın... Ben şansımı denemek istiyorum... Bakarsın bi Nejat İşler kazanırım 14-Ahmet bir işi 9 günde bitiriyor. Mehmet ise aynı işi 43 günde bitiriyor, o da yarım yamalak, tam bitmiş de sayılamaz yani. Mehmet kadar sorumsuz, lakayıt adam olamaz. Haa, eğlence olsun, Mehmet hemen devreye girer. Ama iş deyince kaçar. Bu durumda Ahmet’le Mehmet beraber çalışırlarsa, o işin akıbeti ne olur? a) Ahmet, Mehmet’i daha ilk gün kalasla döver! Ahmet işi bırakır, yük gemisine kalfa olarak binip Nikaragua’ya gider! c) Mehmet hepimizi şaşırtıp işi 5 saatte bitirir! (Asla olmaz boyle bişey abi!) d) Mehmet, Ahmet’i de kendine benzetir, o iş yıllar yılı bitmez! e) Hepbiri Üç olasılık var, Ya Ahmet Mehmete baka baka Mehmet olur, ya da Mehmet, Ahmete baka baka Ahmet olur... Olmadı mı Voltran olurlar, Kafayı oluştururlar... 15-) Bir baba, yaşları 5, 8 ve 33 olan çocuğuna 120 milyon lira harçlık vererek, yaşları ile orantılı olarak bölüşmelerini istemiştir. 33 yaşındaki büyük çocuğun (ismini soracak olursanız Ragıp’tır) paranin büyük kısmını alacağı açıktır. Bu yaşta hiç utanmadan babasindan harçlık isteyen bu kişi, işi daha da azıtıp iki kardeşine toplam 2.500.000 TL. bırakıp, geri kalanı almıştır. Bu problemdeki babaya matematikte ne denir? a- Etkisiz Eleman b- Çaresiz Eleman c- Ragıpsal Eleman d- İkinci Evliliğini Yapmış Eleman e- Hayırsız Oğlundan Eleman Dileyen Eleman Bu durumda babaya matematikte, ragıp kadar kafana taş düşsün denir... 16-Fizikte makara problemleri anlatılırken, konuyla ilgilenmeyip makara yapan öğrencilere ne denir? a-Silindir yarıçapı b- İletişim sigası c- Kaynatma noktası d- Eriyik arsızı e- Çıkrık (Çık dışarı’nın hızlı söylenişi gibi) Aferin Çocuklarrrrrrrrr, olayı teoride kapmışsınız, yetmemiş pratiğe bile geçirmişsiniz denir... Tebriklerrrr denir ve de Congratulations denirrrr, tabi dili dönerse... 17- Periyodik cetvelle kafasına dokuz kez vurulan bir insanın kimyasında nasıl bir değişim olur? a-Sodyum fizik azalır, direnyum artar b- Sülfat anlamını yitirir c- Fosfor ürker, siner d- Alkali metaller coşku gösterir (Alkali:Alakalı) e- Hiçbirisi (Yaşayan bilir anlamında) Bu duruma tıp dilinde "kafama vurma deli olurum" dendiğine göre insanın kimyası bence EN SAF HALİNE DÖNÜŞÜR şeklinde yapılacak bir açılama doğru olacaktır... evet evet... bence cevap kesin buu... 18- Bir bitkinin, güneş ışığını engelleyen bir başka bitkiyi budamaya çalışmasına ne denir? a) Fotosentez Fotomontaj c) Foto Namık (Yanıltma şıkkı) d) Eşeyli takılma e) Eşeysiz takılma (Eşey şakası) "Gölge etme başka ihsan istemem cinneti hali" denir... 19- Aşagıdaki cümlelerin hangisinde bariz bir şive görülmektedir? a-Gurt gapan da, amanın furdu ki ne furdu! b- Ne ki olam ombudsman, niye ki hep?! c- Uyy, ne bakiysunuz ha buzaği çibu ula daa?! (en asil şive budur... Başka da yokturrrr) d- Ben vapora bineceğim! (İstanbul Türkçesi) (vapor değil, vapur) e- Gel la gel, metroya binek! (Türkçe İstanbul’u) 20- "İtalya-İtalyan" ilişkisi aşağıdakilerden hangisinde vardır? a-Antalya-Antalyan b- Almanya-İspanyol (Turist) c- Korsika-Kosta Rika d- Porto-Porto Riko e- Muğla-Muğlak Pi kare 21- Tarihte ilk lotarya, hangi isim altında, hangi kavimde oynanmıştır? a-Sayısal Tablet-Frigyalılar b- Kızma Abicim-Selçuklular c- Kavimi Piyango-Etiler d- Piramitin Sırrını Çöz Kazan-Eski Mısır e- Olimpik Toto-Eski Yunan ya bunun cevabı vallahi doğru, araştırdımmmmm... söylim miiiiii? Söylim o zaman... Oradan elde edilen gelirin Çin Seddi'nin finansmanında kullanıldığı bilinir. Günümüz piyangosuna benzer piyango bileti ilk defa 24 Şubat 1466 yılında Belçika'da çekilmiş. Ünlü ressam Jan van Eyck'in dul eşi, elde edilen bu paraları fakirlere yardım etmek için kullanmış. 1530 yılında İtalya-Floransa'da ilk defa tertiplenen piyangodan kazananlara nakit para verilmiş. 1566 yılında İngiltere Kraliçesi 1. Elizabeth, İngiltere Milli Piyangosunu tertiplemiş. Elde edilen gelirlerle limanları modernize etmiş. Talih oyunları İngiltere'de kanunsuz yollarla yapılınca yasaklanmış. 1994 yılında da İngiltere'de hükümet kontrolünde, bizdeki gibi milli piyango oynatılmaya başlanmış. Bi soru eksik kalmış onu da ben sorimmmm bari: 22-Kleo, Gloria'yı anı defteri aracılığıyla, buraya yönlendirmiş ve Gloria'nın ders çalışması gereken saati burada geçirmesine sebep olmuştur. Sizce bu durumda Kleo ne yapmalıdır. a-Vicdan azabı cekmelidir b-Söyle ödev konunu da araştırmana yardım edim demelidir... c-Banane ya kızım, ben köprüden atla desem atlıycan mı? demelidir d-Ders çalışasın olsaydı, burda ne işin vardı demelidir e-Hepsi yok yok hepsi değil sadece a ve b şıkkı
  7. gloria şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Anı Defteri - Defterleri
    deli kızzzz seniiii bak şimci bana dersimi bıraktırcannn, neyseee sen vicdan azabını cekerken, ben gidimmm bakimm bariiii
  8. baştan dördüncü de pek şekerdi yawww... Herneyse artık, napalımmmm... Senin de beni sevmene sevinmiş bu garip yüreğim.... Şirinnnnnnn seniiii, kız ben seni gerçekten çok seviyorum beeeee
  9. gloria şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bilmeceler ve Zeka Soruları
    e hadi vereyim cevabı artık madem 6-23-25-?-78 Rize: rakım 6 m. Adana: rakım 23 m. Kocaeli:rakım 25 m. Isparta: rakım 1035 m. Manisa:rakım 78 m. içinde Ğ yoktur şeklinde verilen ipucundan yola çıkarak gidildiğinde, aklına rakamlarla kodlanabilen özellikteki kelimeleri getirir... Bunlar neler olabilir ilk önce onu bulmak gerekir. Mesela il plaka kodları (ki benim aklıma ilk bu gelmişti) kimyasal elementler vs. gibi... Ben aklıma ilk gelen illerden yola çıktım... Bu nedenle içinde ğ yoktur şeklinde verilen ipucundan yola çıkarak, ? yerine gelecek rakamın içinde ğ olan illerden birisiyle aynı baş harfine sahip olabilecek bir il olduguna karar verdim.... ilk önce içinde ğ olan şehirleri bulmanı gerektirir. Bu durumda karşına çıkacak olan iller: Ağrı, Tekirdağ, Niğde, Iğdır, Elazığ'dır. O halde ? li il ya A, ya T, ya N, ya I ya da E ile başlayacaktı... İl plaka kodlarından gittiğimizde bunların hiçbirini yerine uyduramadım... Sonra bu rakamların illerle ilgili başka hangi bilgileri verebileceğini düşündüm... aklıma gelen onlarca seçenekten RAKIM' a yoğunlaşınca, Taurus'un verdiği rakamların, illere ait rakım yüksekliği olduğu sonucuna ulaştım... Cevap I harfiyle başlayan ve içinde Ğ olmayan Isparta'dır. Yani 1035... Sanırım oldu arkadaşım... Bu arada aramıza hoşgeldin
  10. gloria şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Anı Defteri - Defterleri
    teşekkür ederimm bebişiiimmmmmmmmmmmmmmmmm benim
  11. gloria şurada cevap verdi: kralx başlık Anı Defteri - Defterleri
    canım kardeşimmmmmme
  12. cevap veriyorum: bu arada cevabın yanlış oldu canımcımmm soruyu tekrar ediyorum 12 adet kaz, 6 civciv, 3 horoz, 2 ördek ve 1 tavuk ne yapar?
  13. Aklıma bişi geliyo amaaaa Bu da cok komik yaaaa, ya ben senin gonderdigin bilmecelere cok guluyorum, beni cok eglendiriyor... Şimdi içimden geldi bi şarkı yazcam buraya, gerçi nakarat bölümüne yazmak gerekirdi, ama üşendimm Gönül ister aradığını Hep mi bekler hep mi bulamaz Gönül ister tanıdığı Hiç mi bilmez hiç mi soramaz Beni alsa nafile nafile Yerime bir şey koyamaz Yalvarsam da kal diye, kal diye O yerinde hiç duramaz Onun arabası var, güzel mi güzel Şoförü de var özel mi özel Bastı mı gaza gider mi gider Maalesef ruhu yok Onun için hiç mi hiç şansı yok Bak heleeee, şarkı ne diyooo.... 10'un arabası var, güzel mi güzel, bastı mı gaza gider mi gider... acabaaa bunun cevabı 10 mu? Hani arabası var, gaza basıyo falan yaaa.... Ondan dediydim... Ayrıca da çok şekersin... Şu benim için sarfettigin güzel sözlerin var ya Kleocuğum... ne diyimm yaaa cok tatlısın gerçekten... şimdi bi de ben sorim... 12 adet kaz, 6 civciv, 3 horoz, 2 ördek ve 1 tavuk ne yapar
  14. canımm benimmm cok teşekkur ederimm... boyle içim bi hoş oldu özlemişim seni... yaaa alemsin sen haa ... cok teşekkür ediyorum güzel lalen için.. bu çiçekleri ikinize hediye ediyorum tamam mı? ayy pek de uyumlu oldu beee, boyle piyano falan bu arada ciceklerin kokusu da burnuma kadar geldi... Bu mevsimin en sevdigim çiçeği Leylaklar... bu çiçekleri de tüm annelere ve anne adaylarına hediye ediyorum... anneler gununuz kutlu olsun, cennetin güzel çiçekleri bu da benim canım anneme Canım, birtanem benim, tatlı meleğim Bilir misin ki gözlerinin yeşilidir benim cennetim Melek yüzlüm, cennet gözlüm benim, güller kokulu anneciğim Senin olmadığın yer dar gelir bana, sığamam, inan çeker giderim Burdasın, o yüzden burası memleketim, Beklediğin kadar ben de seninle beklerim Gidersen biter ama buradanlığım, çünkü gittiğin yerdir benim de yeni memleketim Üzmem seni, ama olmuştur istemeyerek üzmüşlüğüm, ve üzdüğüm her an için binlerce kez özür dilerim canını acıtan, canımı acıtandır ki o bizzat benim canım bile olsa, hiç düşünmem inan ondan bile geçerim... Seni seviyorum annem, seni çok seviyorum... Bu arada tauruscuğum, öyle güzel ve bir o kadar da hüzünlü ki yazdığın şiir, gözlerimden akan yaşa hakim olamadım, Ama arkadaşım bazı anneler bu dünyanın bazılar da diğer dünyanın melekleriyse eğer, ben meleğimi burada seninle de paylaşırım, tek senle değil meleği buradan giden tüm arkadaşlarımla da paylaşırım... Bu gece annen için olacak dualarım...
  15. gloria da ayşegül'e, biraz geç kalmadın mııııı (şarkı formatında ) demiş
  16. şimdi şöyle gelişmiş olabilir mevzuu; İlk önce bu ikisi bir barda karşılıklı sohbet ederlerken, matematik kitabı, türkçe kitabına demiştir ki: "yaa kardeş benim çok problemim var yawww ", bunun üzerine türkçe kitabı da matematik kitabına demiştir ki; "eee sen de çok problemlisin beee kardeşimmmmm, bu kadar da ciddi olma yawww, arada duygusal olmak da iyidir, bak bana, ben ne kadar romantiğimmm " matematik kitabı da bunun üzerine demiştir ki "hımmmm pek haklısınnnn" Bu arada yan masada oturan Psikoloji kitabını farkeden Matematik kitabı, Psikoloji kitabına dönerek "benim çok problemim var, problemlerimi halletmeme yardım eder misin demiş, Sanat kitabı ile oturan Psikoloji kitabı ise hiç oralı olmamış, çünkü onun daha da önemli işleri varmış, o karşısındaki sanatsal güzelliği seyretmekle meşgulmuş ve matematik kitabını başından savmak için, "Türkçe kitabı ne diyosa doğru diyordur, dinle demiş" bunun üzerine matematik kitabı biraz durmuş ve düşünmüş, sonra bakışlarını hafiften baygınlaştıraraktan ve gözlerini de şöyleeee uzaklara daldıraraktan dudaklarından dökülen şu kelimelerle dalmışşşş gitmişşşşş: Türev tanem, birtanem, bir sigma işareti kadar kıvrak bir Pİ sayısı kadar sonsuzsun sevgilim. Sana olan sevgim limitlerin sonsuzuğuna ulaşıyor. Bir bakışın kalbimde matris kadar derin etkiler yapıyor. Kalem gibi kaşların, trigonometri gibi karışık saçların, tebeşir kokusu gibi burnumda tütüyor. Çarpanlara ayrılmayan denklemler gibi nazlanma. Senden mektup almak inan integral almaktan daha zor. Bilinmeyenlerimiz farklı olsa bile polinomlar gibiyiz. Eğer böyle devam ederse seni keşfedilmemiş dizi kuralları ile izleyeceğim. Seninle daire olalım. Merkezde ben, etrafımda eşit uzaklıklarda sen. Nereye bakarsam seni göreyim. Üzüntülerimiz teğet, sevinçlerimiz kiriş olsun. Birbirimize o kadar yakın olalım ki, yarıçaplarımızın limiti sıfıra yaklaşsın. Şu anda y=ax2+bx+c parabolünün iki ayrı kolu isek de bir gün tepe noktasında buluşacağız. Sana bir sinx eğrisi gibi sürekli “k” sabiti kadar bağlıyım. Hiçbir parantez bizi ayıramaz kleo sana son derece katılmaktayım, ama benim yaklaşım tarzım azcıkkk farklı olacak; Kayhan ve arda: kullanılan sesli harfler (a): ayran (a harfi içeren içecek) Bora ve Oya: kullanılan sesli harfler (o ve a) : soda (o ve a içeren içecek) Ahmet ve Hale : kullanılan sesli harfler (a ve e): kahve (a ve e içeren içecek) e tabi bu durumda sevgili Jön'ün neden kahveyi tercih ettiği de oldukça açık
  17. doğru degil deseydin daha neler uydururdum ben buna... Yaratıcılık özelliği yüksek bi soruydu... Hoşuma gitti, teşekkürler
  18. son derece haklısın, sana sonuna kadar katılıyorum Abimm, sana da sonuna kadar katılıyorum sen de son derece haklısın bu işin esprisiydi tabii, güzel düşüncen için çok teşekkür ederim
  19. doğru saymadın mııı şimci sen benim cevabııımı?
  20. O zaman allah tahsilatımı affetsin demiş Kaderci elma: napaaalımm buraya kadarmış demiş Namuslu elma: yiyecen bariii soymadan ye de namusumuzla gidelim demiş Sarhoş elma: sen benim kim olduğumu biliyor musun demiş Entellektüel elma: sana bi masal anlatim mi demiş ve sonra binbir gece masallarını anlatmaya başlamiş
  21. şu tavuk meselesine bi değinelim önce, bunun cevabının horozların olmayan elleriyle ilgisi var mı ki acaba elma mevzusuna da bi deginsek : beni yeme ben yasak meyveyim demiş sen beni yemek istiyorsun diye benim de seni yemem şart mı demiş ben kurtlandım beni yeme demiş ben senin beni yememe ihtimalini sevdim demiş ya da sevebilme ihtimalini çoluğum çocuğum var kıyma bana demiş elma dersem ye, armut dersem yeme demiş sonra da armuuuuuut demişşş Armut, portakallll, arkadaşım hoşçakal demiş yeeemeee yedikçeee sıra sana gelecekk demiş gücün bana mı yetiyoo leynnn demiş
  22. gloria şurada cevap verdi: *NATALIA* başlık Anı Defteri - Defterleri
    kusura bakma, cevap veremedim hemen bi liste hazırlamam gerekiyordu, yarın için... Ancak bitirebildim... Kleocuğum aslına bakarsan, yazdıklarını okudukça mutlu oldum, gece gece beni pek sevindirdin, çok teşekkür ediyorumm öptümm

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.