sardunyam tarafından postalanan herşey
-
Allah varsa nerdedir?
Akıl mantık ve düşünme yeteneği sadece Allah'a inanmayanlarda ve dinsizlerde bulunmaz. Akıl yitiriledebilir bir delinin bile kendi düşünceleri var. Allah'ı anmaktan siz kaçınabilirsiniz ama anmak isteyenlere saygı duyacaksınız aksi taktirde sizde saygı göremezsiniz Sevgili Dipnot. Atatürk'ün inançla uğraşmadığını tam tersine inancın doğru anlaşılabilmesi ve onu öğreteceklerin ehil kişiler olması gerektiğinin üstünde durduğunu biliyorum. Ama burada sizin yaptığınız şey Atatürk'ün yaptığını tam tersi, siz bir toplumu ikiye ayırıyorsunuz ve insanları incitici sözler söylüyorsunuz. İnananları akılsız gibi göstermeye çalışmak ne size bir fayda sağlar nede topluma. Çelişkili sözler sarfediyorsunuz, önce inananları alaya alıp, sonra Atatürk şöyle dedi, böyle yaptı diyorsunuz. Atatürk asla bir inancı alaya almazdı çünkü o gerçek bir kahramandı. Selamlar
-
BEKIR COSKUN'UN BENZINLE ILGILI YAZISI
Bunlar dünyanın en pahalı benzinini bizim kullandığımız gerçeğini ve Avrupa'nın en pahalı doğalgazını tükettiğimiz gerçeğini değiştiriyor mu? Sizin matamatik hesabınız fiyatı artan bir ürünün nasıl alımını kolaylaştırıyor anlamadık gitti...
-
Tesettürlü Barbie’ler okul yolunda
Sözümü güzel bulmuşsunuz teşekkür ederim. Amaç çocuğu oynatmak olsaydı bizi rahatsız etmezdi. Günlerdir bahsediyoruz bu sektörden. Para kazanmak için inanç sömürülmemeli. Oyuncak bebeğin türbana ihtiyacı mı var???
-
ASKERLIK YAN GELIP YATMAK DEGILDIR!
Bu konuda tek bir şey yazacağım, 3 Mart tezkeresi askerimizin Irak'a girmesini istemeyen aşiret reislerinin milletvekili akrabalarına baskı yapmaları sonucu çıkmamıştır. Asıl gerçek budur. Barzani açıklamıştır o zaman "eğer Türk askeri Kuzey Irak'a girerse sonuç Türkiye için çok kötü olur" diye... Anlayanlara... Selamlar
-
İSMAİLAĞA CAMİİ'NDE VAHŞİ CİNAYET
Herkesin bir gelir düzeyi var gayri resmi yollardan elde edilen kazancın nereden geldiği sorulur. Kim olursa olsun, ister imam, ister öğretmen, ister memur... Bir imam 2 milyon$'a villa alabiliyorsa bunu araştırmak gerekir. Kaynağını açıklaması gerekir. Helal yoldan mı haram yoldan mı kazanmış bilmek gerekir. Size göre gayri meşru servetin önemi olmayabilir ama ben önemserim. Tv'den öğretilenler yanlış ise eğer bu kişiler hakkında dava açma hakkına sahipler. Yalan haber yaptıklarını ispatlasınlar o zaman. Paraları da var nasılsa... Yalanı doğrudan ayırmak kolaydır, kaldı ki, her gördüğümüze inanan insanlar olmadık biz. Ama sorgulamakta insana özgü bir davranış... Selamlar
-
Allah varsa nerdedir?
Bu yazdığınızın aşağıda yazanla bir bağlantısı yok. Sevgili Dipnot, ben anlayacağımı anladım ne söylediğinizi ve ne söylemek istediğinizi gayet iyi anladım. Başka söze gerek yok... Sevgiler Atatürk'ün ne yaptığını, nasıl yaptığını ve gösterdiği hedefi biliyorum. Bu hedefin dinsizlik olmadığını da biliyorum. Atatürk sana göre, bana göre değişmez... Defalarca din hakkında ki sözlerini buralarda yazdık, diğer arkadaşlarda yazdılar. Atatürk, Türk Milleti'ne bağımsızlığını kazandırdığı gibi, İslam alemininde özgürlüğünü kazandırmıştır. Son yüzyılda, emperyalizme karşı duran tek Müslüman Devlet adamıdır. O'na karşı yapılan saldırıların nedeninde, bu emperyalist düzenin devamına hizmet etmek isteyenler olduğunu biliyoruz. Bunları bana açıklamanıza gerek yoktu. Ancak Atatürk'ün hedefinin dinsiz bir millet yaratmak olmadığınıda biliyoruz... Selamlar...
-
YUMOTEm Meleğimmm için, Meleğim seni çok seviyorum
Evet iyi bir dost olduğunu kabul ediyorum iyi bir arkadaş ta... Ama fantastik kişilik ne yaww. Yumote'm sana fantastik demiş gıı bu
-
sedelina
olabiler neden olmasın ki yaww? Aşkı Esermi aldın sedelina gıı? Herkes aşık olabilerrrrrrr.
-
Allah varsa nerdedir?
Sevgili Dipnot Yukarıda ki yazınızda herhangi bir fayda sağlayacak bir nokta göremedim. Mantık faydasız şeyler söylemeyi uygun görüyor mu? Akıl verilmiştir, bilinçte var, mantıkta var ama bunlar Allah'ı anmak ve O'nu zikretmek için engel mi? Allah'ı anmadığımızda daha mı mantıklı olacağız? Daha mı akıllı davranacağız? Hayır... Daha özgür, daha mutlu, daha güzel bir dünya inançsız yaşanmaz. Ancak inanılan şey doğru kavranmadığında da mutlu olunmaz. Akıl-inanç ile birleştiğinde, neden ve nasıl yaratıldığını sorguladığında, insan olarak kendisinden neler beklendiğini kavradığında mutlu, özgür ve güzel bir dünyada yaşanır. Din tabu değildir, din Hak'kın gönderdiği yoldur bizi Hakk'ka ulaştırır. Dini inancı algılamada zayıflık gösterenler bazı meseleleri tabulaştırırlar bu da onların şekilci ve yüzeysel kavramalarındandır. Mustafa Kemal gibi düşünebilmek... Ahhhh gerçekten çoğunluk bunu kavrayabilseydi. Sevgiler
-
ALLAH YOKTUR!
Kuran'ın kendi içerisinde bir çelişki olmadığını söylüyor arkadaşlar. Medeni kanun ile Kuran arasında çelişki olduğunu iddia eden sizsiniz sevgili bilimselci. Bu konuda ayrıca tartışılır tabiki ama Kuran'nın içerisinde çelişki yoktur bu konuda ben arkadaşlarıma katılıyorum Selamlar
-
Atatürk ve İslam’ı bütünleştirirsek BOP Projesi biter
Nasihatınız için teşekkür ederim ancak bu yazıyı okuyup din düşmanı olacak insan düşünemiyorum. Bu yazıyı okuyup bazı gerçekleri başka bir pencereden değerlendirmeyi düşünebilirler. Atatürk'e dinsiz denmiyor ki demişsiniz. Dini konular sayfasına bakın kimler O'na dil uzatıyor görürsünüz. Biz çok gördük Atatürk'e dinsiz diyen. Ama güneş balçıkla sıvanmaz ve gerçekler mutlaka su yüzüne çıkar. Saygılar
-
BEKIR COSKUN'UN BENZINLE ILGILI YAZISI
Hükümet düzenliyor ama ne kadar takip ediyor. Alım gücümüz arttı demişsiniz, akaryakıta zam geldiğinde nasıl oluyorda alım gücümüz artıyor. Akaryakıta zam demek aldığın her ürünün fiyatının artması demek. Ekmek, su ve tüp konusunda da yanılıyorsunuz, tüpün fiyatı 4 yıl önce ne kadar dı, şimdi ne kadar? Aldığımız tüm ürünlerin ayrıca listesini mi çıkarmalıyız? Neyi savunuyorsunuz sanırım sizin ekonomik anlamda 2002'den daha iyi bir konumda olduğunuzu düşünebiliriz. Ama çevremizde gördüğümüz insanlar için bunu söyleyemiyoruz. 2006 yılı içerisinde doğalgaza 3. zam geldi, geçtiğimiz yıl yaktığımız yakıtın aynı miktarını yakarsak ödeyeceğimiz fatura yarı yarıya artmış olacak. Mecburi tüketim mallarında şarküteri ürünlerinde gözle görülür bir artış var ancak çiftçinin ürettiği toprak mahsullerinde artış olmaması, hükümetin çiftçiye atmış olduğu kazıktan kaynaklanıyor. İnsanlar ürettikleri malı hakkınca satamıyorlar, ancak tüccar kazanıyor ama tüccar çiftçiden aldığı ürünü şehre getirirken onun üzerine kendi giderlerini de ekliyor. Bunun içinde benzin de var. Türkiye'de Akp'nin iktidara gelmesinden bu yana dolaşan bir sıcak para var ve bu parayı istedikleri an çekecek olan güçler iplerimizi ellerinde tutmak isteyenler var. Akp'nin almış olduğu ve alacağı tüm yanlış kararlarda bunun etkisi olduğu biliniyor. Ekonomide herhangi bir sarsıntı hükümetin işini anında bitirir ama siz bu sıcak paranın bizi kurtaracağını düşünmeyin. İstedikleri an çekerler.
-
ASKERLIK YAN GELIP YATMAK DEGILDIR!
Bir başbakanın söyledikleri önemlidir. Ne söylediğinden çok ne söylemek istediğini anlamak daha önemlidir. Kuzey Irak'ta ülkemiz sınırında bir tehdit varken nedense oraya girmeye izin alamadığından BM'nin izin verdiği yere asker gönderebilmek için "askerlik yan gelip yatma yeri değildir" diyebiliyor. Asker yan gelip yatıyormu ki bu lafı sarfedebiliyor sayın başbakan? Savunun daha savunun siz bakalım ak'mı kara mı ortaya çıktığında ne diyeceksiniz. Çok az bir vakit kaldı neyin ne olduğunu anlayamayanların anlamasına.
-
Tesettürlü Barbie’ler okul yolunda
Ben de sizin yazınıza gülerim, buzağı bazen öküzün altına da kaçabilir. Reklam sektörü çok genişledi dediğiniz gibi Zeki Triko da barbieleri destekliyor olabilir. Her şey mümkün. Ancak şuna değinmeden edemeyeceğim, madem amaç çocuğa oyun oynatmak o halde oynadığı bebeğin kılık kıyafeti neden rahatsız ediyor birilerini de o bebeği tesettürlüyorlar?
-
arto 32
Artos iyiki doğdun, iyiki varsın. Güzel insan Allah bahtını daima açık etsin. Hep mutlu kal...
-
Aysum , Tatlı kısımızın doğum günü..
mutlu yıllar Aysum, uzun, sağlıklı ve güzel bir ömrün olsun...
-
En cok sevdiginiz uye kimdir?
yemyeşim ve natalia çok teşekkür ediyorum canlarım bende sizi seviyorum.
-
Allah varsa nerdedir?
Sevgili Dipnot Hiç bir şey söylediğin kadar basit değil. Bizi yarattı, kader belirledi, sonra yaptığın hatalardan dolayı doğru cehenneme diye açıklayamazsın konuyu. Değişmez kader nedir biliyormusun sevgili Dipnot; Allah'a dönüştür. Yani Ölüm. Yani fanilikten, sonsuzluğa geçiştir değişmez kader. Bunu değiştirebilirmisin? Yoksa yaşamın boyunca yaptığın tercihler senin özgür iradenle seçtiğin yollardır. Allah adildir, adil olanı uygular seni yok yere suçlamaz, yok yere cezalandırmaz. Şu muhteşem evrende sen hiç gördünmü gayri ihtiyari ortaya çıkan bir şey. Her şeyin bir sebebi ve sonucu var onları yaşamımız da belirleyenler bizleriz. Sevgilerimle Bu arada çok hoşuma giden bir hikayeyi paylaşmak isterim. darwin baklavayı görse, oluşumu hakkında şu açıklamayı yapardı: Beyler bu gördüğünüz evet bir tepsi baklavadır. Bu nasıl olmuş merakmı ediyorsunuz. Görüyorsunuz etrafta un çuvalları var. Bidonun içinde de su var. Yine şeker çuvalıda kenarda duruyor. Fırında tam karşıda. Olay gayet açık. Gördüğünüz un çuvalı muhtemelen açık olan pencereden gelen hava cereyanı ile devrilmiş ve tepsinin içine akmış. Bu un çuvalı devrilirken yanındaki şeker çuvalına takılmış oda tepsinin içine akmış. Ani bir sarsıntı ile su bidonu yerinden kaymış ve tepsinin içine dökülmüş. Hava cereyanının verdiği ilk ivme ile kaygan zemin üzerinde duran tepsi ritmik hareketlerle gitmiş gelmiş, gitmiş gelmiş ve içindeki materyal hamur halini almış. Güçlü hava cereyanları ile yerinden kopan hamur parçacıkları masanın üstüne düşmüş. Kenarda duran oklava ise yerinden kayarak hamurun üstüne denk gelmiş ve hava akımının sağladığı mevcut ritmik hareketlere kapılarak ileri geri hareket etmeye başlamış ve bu esnada yufkalar incecik açılmış. Rüzgarlar yardımı ile yufkalar yerinden havalanarak tepsilerin içine düşmüş. O anda yine güçlü hava cereyanlarına maruz kalan ceviz parçacıkları yufkanın iç yüzeyine yayılmış. Hazır hale gelen tepsi karşıda duran ve ezelden beri yanık olan fırının içine muhtemel büyük bir sarsıntı ile düşmüş ve fırının kapağıda o esnada kapanmış. Belli bir süre sonra muhtemel zıt bir yer hareketi ile fırının kapağı geri açılmış ve içinden pişmiş tepsi dışarı düşmüş. Ve ortada gördüğünüz bu baklava tepsisi husule gelmiş. Durum gayet açık değil mi?
-
ASKERLIK YAN GELIP YATMAK DEGILDIR!
Recep Tayyip Bey bir kuyuya taş attı... Ama bu taş kuyuya değil, Türk Milletinin yüreğine atıldı.Can evine değdi. Bazen şaşırmalar ve hatalar kaçınılmaz olur, SON un başlangıcı hem de süratle başlangıcı sürecine girilmiş olunur.Bu taş, işte bu sonun başlangıcıdır. Şimdi tüm AKP milletvekilleri dört koldan, il,ilçe, köy dolaşıp, Türkiye genelinde , şehit ailelerine "gönül alma turları" düzenleyeceklermiş..Buyursunlar...Rağbet edecek bir tek şehit ailesi bulamayacaktırlar...Türk Milleti balık hafızalı değildir...Hele topyekun bu konuya odaklanmışken ve konu bunca tazeyken hiç mümkünü yoktur... T.C Cumhuriyeti Hükümetinin bu dönem başbakanlık makamı dahil, diğer kadrolarını ve meclis koltuklarını hasbel kader ellerinde bulunduran bu parti, bardağı çoktan taşırmıştır. Recep Tayyip bey ağzından çıkanları kendi duymuyor olabilir, bu millet, duyacağını duydu... Danışmanlarının hazırladığı tekstler dahilinde değil de, böyle irticalen konuştuğu zaman, uslubu hep aynı, esas tavır bir anda öne geçiyor...Küçük dağları siz yaratmadınız... Siz öyle sanabilirsiniz ama, biz biliyoruz doğrusunu... Yüce Türk Milleti bu küstahlıkları asla ve asla affetmemiştir. Siz de bu affedilmeyenler listesinde ilk sıraya geçtiniz...Bu böyle biline... Sözler çarpıtılmış mış...Yok efendim...Kimsenin çarpıttığı yok hiç bir sözü...Halka açık, tartışma ve yorum gerektirmeyecek kadar net duyduk bu sözleri... Hiç kimse, yazılı ve görsel medyayı, sizin haricinizdeki siyasi partilerin özel-yerel kanallarından gazetelerinden izleyip yorum almadı...Ortada olan ve çoğu malum olan kuruluşların ekranlarından izledik...Değerlendirmesini yapacak kadar aklımız fikrimiz var çok şükür... Şimdi çıkıp hiç bir AKP linin, ŞEHİT CENAZELERİ ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYORLAR yaygarası yapmaya asla hakkı yoktur...Fakat Türk Milletine, Türkiyeli diyenlerden, başka bir şey beklenmiyeceğinin idrakindeyiz. Onun için de, artık gerekenler yapılacaktır. Milletimiz, eli kanlı örgüte verilen primlerin, şımartılmaların, neredeyse Türk Hükümeti ile bir arada masaya oturmayı isteyecek hale getirilmeye zemin hazırlamalarının farkındadır... Bunu kimse aklından geçirmesin...Müttefikleriniz bize vız gelir. Verdiğiniz vaadler de, imzalarınız ve andlaşmalarınız da... Kıbrıs,Kandil dağı, Irak,Lübnan, toprak satışları ve özelleştirme peşkeşleri... Bütün bunlar aklı başında, vicdanlı ve çok şükür ki, imanı para ile satın alınamamış milyonlarca Türk evladı tarafından görülmektedir ve bu aymazlıklara isyanıyla, ortak bir harekete dönüşmek üzere yola çıkmıştır... Aynı, bu iktidarın vadesini doldurmaya zemin hazırlayan yanlışlarının yola ayan beyan çıkışı karşısında, bizim doğrularımızı çığ gibi indirecektir kentten köyden... O şehit fidanlarımızı ağzına almaya hiç hakkı olmayanlar hiç olmazsa susmayı öğrensinler... Yavuz hırsız ev sahibini bastırır tezi ile konuşmasınlar ulu orta...Konuştukça battıklarını göremiyorlar mı? Biz görüyoruz... Ceyda Görk (Kuvayimilliye Köşe Yazarı)
-
Atatürk ve İslam’ı bütünleştirirsek BOP Projesi biter
Atatürk ve İslam’ı bütünleştirirsek BOP Projesi biter` “Atatürk, Hıristiyan emperyalizmine karşı savaş veren, onu mağlup eden ve o mağlup ettiği güçlere karşı ve onlara rağmen devlet kuran tek Müslüman liderdir. Bugün İslam dünyasında Haçlı pergeliyle sınırları çizilmemiş bir tane devlet var mı Türkiye Cumhuriyeti dışında...” “Atatürk, Hıristiyan emperyalizmine karşı savaş veren, onu mağlup eden ve o mağlup ettiği güçlere karşı ve onlara rağmen devlet kuran tek Müslüman liderdir. Bugün İslam dünyasında haçlı pergeliyle sınırları çizilmemiş bir tane devlet var mı Türkiye Cumhuriyeti dışında” “Bu tür belgeler, Türkiye’ye ihanet edenlerin tekrar devreye girmesiyle gündeme getiriliyor. Bunu zaman zaman yapıyorlar.” ATATURK ile ISLAM’ı bütünleştirirsek BOP planı biter!.. “Türkiye’nin başına Ermeni soykırımı yalanını saranlarla Atatürk’ün dinsiz olduğunu içeren sloganları üretenler, aynı adamlardır” Son günlerde sözde gizli din söyleşilerinin ortaya çıkmasıyla Atatürk’ün din konusuna koyduğu mesafenin varlığı iddiaları tekrar gündeme geldi. Atatürk ve İslam üzerine yazdıkları ile bilinen Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk ile Atatürk hakkındaki iddiaları ve Atatürk’ün İslam’a bakışını konuştuk. * Atatürk ve din konusu bazı çevreleri neden rahatsız ediyor? Atatürk’ü anlamak ve dayatmak tabirine dikkat etmek gerekiyor. Türkiye’de iki şey dayatıldı, anlatılmadı. Bunlardan biri İslam’dır, anlatmadılar, dayattılar, birileri de Atatürk’ü dayattı. İkisi de insanımıza kahır çektirdi. Her iki dayatmada da Atatürk dinsiz gösterilmeye çalışıldı. Dinciler, O’nun gerçek dini öne çıkaran tarafından kaçtılar, dinin gerçeğine saygılı Atatürk’ten rahatsız oldular. * Atatürk’ün İslam dünyasındaki anlamını biraz açar mısınız? Atatürk, Hıristiyan emperyalizmine karşı savaş veren, onları mağlup eden ve onlara rağmen devlet kuran tek Müslüman liderdir. Bugün İslam dünyasında haçlı pergeliyle sınırları çizilmemiş bir tane devlet var mı ? Türkiye dışında. BOP coğrafyasını şekillendirmeye çalışan süper güç, iki kuvvetten çok çekiniyor; bunlardan bir tanesi Türkiye, diğeri İran. Bu nedenle Türkiye üzerinde tahrip operasyonları yapılıp, Türkiye devleti zayıflatılmak isteniyor. Bilinçaltı, içi boşaltılıyor. Bakın Atatürk’ün İslam dünyası ülkelerinde ortak bir adı vardı: “Müslümanların militan lideri.” Atatürk’e peygamberimizin kim olduğunu soruyorlar verdiği cevap şu: “Benim için esaret tanımamanın sembolüdür.” Kuran-ı Kerim de Peygamberi tanımlarken, “O müminlerin ayağına, boynuna vurulmuş bukağıları da parçalayan peygamberdir” diyor. Atatürk de bunu ifade ediyor. Mustafa Kemal de esaret tanımamanın sembolüdür. ‘Bağımsızlık benim karakterimdir’ diyor. Atatürk, Hz. Muhammed Mustafa’yı böyle anlıyorsa, burada emperyalist batı için çok ciddi bir sorun var demektir. Bu anlayış İslam coğrafyalarına eğer egemen olursa, 21. Yüzyıl batı için yok olmuş demektir. Arnold Toynbee, daha 1940’ların başında, ideolojilerin çökeceğini ve yerine dinlerin geleceğini, parsayı ise İslam’ın toplayacağını söylüyor. İslam’ın kana ve teröre bulaştırılmak istenmesinin altında bu yatıyor. Bunları yapacak olan batı için Atatürk en büyük engeldir. Mustafa Kemal emperyalizme karşı İslam dünyası için stratejik bir reçete ortaya koyuyor. Dincilerin Mustafa Kemal’i dinsiz göstermek için kullandığı bütün sloganlar, İngiliz gizli servisi tarafından üretilmiş. Türkiye’nin başına Ermeni Soykırımı yalanını saranlar ile Atatürk’ün dinsiz olduğunu içeren sloganları üretenler aynı adamlar. Batı, Atatürk’ün hazırladığı reçetenin İslam dünyasında yaratacağı etki konusunda önlemini aldı ve başarılı da oldu. * Türkiye’de durum ne oldu? Ama Türkiye’de, Atatürk’ün anavatanında başarılı olamadı. Ne zamana kadar, son çeyrek yüzyıla kadar. Siyasal İslam’ı sahneye sürene kadar. Önce Müslüman mısın, Türk müsün hezeyanını milletin içine sokana kadar. Müslü-man’san Laik olamazsın, laiksen Müslüman olamazsın hezeyanını devreye sokarak Batı siyasal İslamcıların sırtlarını okşadı, ellerine imkan, dilerine slogan verdi Türkiye’yi 3 Kasım seçimlerine getirerek AKP’ye teslim etti. * Bu tür belgeler neden belirli aralıklarla gündeme geliyor? Bu tür belgelerin gündeme getirilmesi Türkiye’ye ihanet edenlerin tekrar dev-reye girmeleridir. Bunu zaman zaman yapıyorlar. Zaman zaman filan dış gazete, yazar diyerek bunu oynuyorlar. Mustafa Kemal’in dini mektebe gitmediğinden bahsedilmekte. Ne olacak, Mustafa Kemal’in ilahiyatçı olması mı gerekiyor. Kaldı ki Mustafa Kemal İslam ilahiyatını bir çok uzman kişiden daha iyi biliyor. Mustafa Kemal’in hayatında yaptığı en uzun konuşma 18 sayfalık bir konuşmadır. TBMM konuşmasıdır bu. Onu iyice bir incelemek gerekiyor. 20’ye yakın Kuran ayetini orijinal metninden okumuş, tercümesini yapmış ve hadislerle de açılımını yaparak yorumlamış ve İslam dünyası için oradan reçeteler çıkarmıştır. O gün bu bi-lince ulaşmış ilahiyatçı bulmanız da zordu. Bunlar gizli kalmış belgeler değil, Atatürk’ü İslam dışı göstermenin belgeleridir. Atatürk’ün Arapça duaların Türkçesini halkın bildiğinde dinden tiksineceğini söylediği de iddiaların arasında...... Bunu mesela Süleyman Ateş için söyleseniz geçerli. Bazı duaların hurafe İslam dini tarafından Türk Halkına öğretildiğini söyleseniz, halk bunu anlar. Bu doğru bir cümle olabilir ama bunun için batılının şahadetine gerek bulunmamaktadır. Bunlar Mehmet Akif’de var, Süleyman Ateş’in kitaplarında, benim eserlerimde var. Utanmıyorlar, sıkılmıyorlar * İslam’ı din bilmekten bahsettiniz. Bunu Atatürk bakımından açar mısınız? Atatürk’ün açık beyanları ve icraatı var. Bazı dinin bütününden rahatsız olanlar, Atatürk’e iki yüzlülük isnad ederek utanmadan sıkılmadan şunu söylüyor: Bir dönemde Atatürk onları yaptı da sonradan değişti. Ben sizin Atatürk’ün ölümüne yakın din ile ilgili tespitlerini de ortaya koyarım. Atatürk başarıya ulaşıncaya kadar dini kullandı, sonra dine ters düştü diyenler Ata-türk’ü hiç anlamamıştır. Atatürk’ün din ile ilgili en güzel beyanları, başarıya ulaşıp, Cumhuriyeti kurup, Reis-i Cumhur olduktan sonradır. Atatürk ilahiyatçı da değildir. Bırakın da biraz nakiseleri olsun. Atatürk çok derinini bilmiyor ama yaptığı icraat budur. Bir de Atatürk’ü Tekke ve zaviyeleri kapatmakla suçlarlar. 19. Yüzyıl Türk Tasavvuf hayatı benim doktora tezim. Kuşadalı’yı inceledim. Kuşadalı 1845 yılında esas İslam adına tekkeleri ka-patan, İslam tarihinin devrimci adam-larından biri. Kuşadalı tekkelerin devrini doldurduğunu ve buralardan feyz gelmeyeceğini söylüyor ve bizzat kendi tekkesini kapatıyor. Bunları Atatürk değil Kuşadalı İbrahim söylüyor. Atatürk bunun resmi tescilini yapmıştır. Tekkeleri esas İslam adına Kuşadalı İbrahim kapattı. Bunları batı biliyor, ama bizim insanımız bilmiyor. Bizim insanımızın bilmesinden rahatsız olanlar ise dinin hakikatinden rahatsız olan dincilerle, dinin bütününden rahatsız olan dinsizler. Ortak çalışıyorlar. Şer farikasının ana karakteristiği budur. IMF kazığının arkasında bu kırılma var, AB ihaneti, tasallut ve şerrinin yerleştirilmesinin arkasında da bu var, GB esaret antlaşmasının arkasında da bu var, Türkiye’nin bölünmesi yönündeki ihanet planlarının arkasında da bu var. Bir uyduruk rapor daha Geçtiğimiz günlerde, Tarih ve Toplum dergisinde yayınlanan bir haber Batı’nın Atatürk’ten nasıl korktuğunu bir kez daha gözler önüne sermişti. Derginin son sayısında yayınlanan bir haberde Charles H. Sherrill’in 1933’te Atatürk’le din konusunda bir görüşme yaparak rapor hazırladığı ve ABD Dışişleri Bakanlığına gönderdiği iddia edilmişti. İddiaya göre, raporda, Atatürk’ün Kuran’ın Türkçeye tercüme edilmesiyle ilgili görüşleri ise şöyle anlatıldı: “Türk halkının ezberden okuduğu Arapça duaların manasını anladığı zaman tiksineceğini söylüyor. Kuran’dan Arapça bir bölüm okudu. Bu surede Hazreti Muhammed’in amcası ile amca kızının yaptıkları bir şeyden ötürü cehenneme gidecekleri yazıyor. (Tebbet Suresi) ‘Düşünen bir Türkün böyle bir duayı okumaktan elde edeceği dini ilhamı veya dine ilgi göstermesini tahayyül edebilir misin?’ dedi. O engizisyonu BİTİREN ADAMDIR * Batılılar sürekli bu konuda hamle mi yapıyor? Evet... Atatürk’ü İslam’la bağdaşır gösterdiğiz anda BOP çöker. BOP’un yok olmaması için Atatürk ile İslam koparılmak isteniyor. İslam dünyasının toparlanması için çare Atatürk’ün projesidir. * Artık bu tartışmaların bitirilmesi gerekmiyor mu? İki tane din var Mustafa Kemal bunların hangisine karşı. Gelenekçi hurafe dinine karşı. Taliban’ın temsil ettiği dine taraftar mıyız biz. Süleymaniye Camine haç takmak için gelmiş gemiler için buradan gidecekler diyene değil de, İngilizlere ve ABD’lilere teslim olalım, bunlar bu işi halleder diyerek bunu dinle bağdaştırmaya kalkan, Müslüman halk üzerine Şeyhülislam fetvasıyla, Yunan uçaklarıyla Kuvay-ı Milliyeciler aleyhine bildiri atanların din dediğine biz din diyor muyuz? Atatürk, İslam dünyasının Engizisyon dönemini kapatan adamdır. Atatürk’ün karşı olduğu hurafe ve gelenek dini. Batı bunu biliyor, bizdekiler bunu bilmiyor. * Mustafa Kemal’in dinleri daha çok ahlak ile bütünleştirdiği yargılarını nasıl değerlen- diriyorsunuz? Felsefecilerin hezeyanlarından biridir. Ahlakın kaynağı da dindir. Ahlakın arkasından Allah’ı alırsan ahlak diye bir şey kalmaz. Bunu Kant da söylüyor. Ama Kant ahlakı felsefe de Allah’ın varlığının en temel delillerinden biri olarak kullanıyor. Ben bu sözü böyle anlıyorum. Atatürk de bunu böyle anlıyor. Ama bunu ifade ederken ifade zaafına girmiş olabilir. Ama Atatürk’ün hayatını bütünüyle incelediğinizde benim söylediğim gibi anlaşılması gerekiyor.
-
ASKERLIK YAN GELIP YATMAK DEGILDIR!
TSK'yı çözmek için düğmeye basan kuruluşlar! TESEV'in "Güvenlik Sektörü ve Demokratik Gözetim" başlıklı raporunu yazanlar, adından da anlaşılacağı gibi Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de içinde olduğu vatan savunması görevini bir "sektör" olarak görüyor. Raporun editörü Prof. Dr. Ümit Cizre, söz konusu çalışmanın aslında tam bir Batı dayatması ürünü olduğunu kabul ediyor. Cizre, uluslararası örgütlerin gösterdiği doğrultuda asıl hedeflerinin Türk Silahlı Kuvvetleri olduğunu yazısında şöyle açıklıyor: "Hemen hemen tüm uluslararası örgütler (Avrupa Birliği, NATO, Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Avrupa Konseyi, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası gibi) Batının dış politika amaç ve çıkarlarını yükseltmek niyetiyle de olsa, denetimsiz militerleşen ve insani güvenliği ihlal eden ülkelerin gerek iç politikalarında gerekse bölgesel ve küresel ölçekte istikrarsızlığa neden olduğunu ve kendi ülkelerindeki iktisadi gelişmeyi dumura uğrattıklarını globalleşmenin zorlamasıyla keşfederek, muhatap aldıkları -özellikle bu kuruluşlara üyelik aşamasında olan ya da kredi talep eden- ülkelere güvenlik sektörlerinde yeniden yapılanmayı bir koşul olarak ileri sürmeye başladılar. Bu yeniden yapılanmanın olmazsa olmaz koşulu sektörün, şeffaflık ilkesi doğrultusunda, bilgi ve ilgi sahibi olarak duyarlılıklarını yükselten çok merkezli sivil aktörlerin sorgulama ve tartışmalarına açılmasıdır." "TSK, SİYASETİ VE POLİSİ ZAAFA UĞRATIYOR" İDDİASI Cizre, sunuş yazısında, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni siyaseti ve polis teşkilatını zaafa uğratmakla suçluyor: "Türkiye, bir yandan, Avrupa Birliğine tam üyelik nedeniyle askerin rolünü ciddi bir biçimde daraltma taahhüdüne girmiştir. TESEV, Güvenlik Sektörü Almanak'larını her yıl yayımlamak için büyük bir çaba sarf etmeye kararlıdır. Silahlı Kuvvetlerin siyasette oynadığı ağırlıklı rol, Türkiye'de yapışkan ve kalıcı bir hale dönüşen 'zayıf sivil siyaset'le birlikte başta polis olmak üzere askeri olmayan güvenlik birimlerinin de zaafiyetini besleyen bir damardır. Bu rolün geriye çekilebilmesi henüz geçerlik kazanmasa da, uzun vadede siyaset sınıfını damar sertliğinden kurtararak, güvenliği sağlayan kurumlarla birlikte siyasal etkinlik boyutuna geçmesini sağlayacak bir araçtır." ********* ÖNERİLER! TESEV'in raporunda, Ahmet Yıldız'ın "TBMM" başlıklı yazısında, asıl hedef Türk Silahlı Kuvvetleri: "Türkiye'de Askeriye, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ve medya aracılığıyla siyasette, vakıflar ve Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) aracılığıyla sanayi ve ticarette, askerî yargı yoluyla da yargıda aktif roller üstlenmiş bulunmaktadır. Mevcut durumda, zorunlu askerlik, sivil demokratik bir kültür yerine askerî değerleri ve bu değerleri şekillendiren bir laiklik ve milliyetçilik anlayışını toplumsallaştırmakta, askerî harcamalar üzerinde parlamenter denetim tam olarak oluşturulamamaktadır. Güvenlik Sektörünün üst düzey yöneticilerinin (Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları, emniyet müdürleri, istihbarat örgütlerinin başkanları) atanmasında parlamentonun bir yetkisi bulunmamaktadır." Sanki dünyanın herhangi bir ülkesinde bu görevlileri parlamento atıyor, değil mi? Arslan Bulut (Yeniçağ Gazetesi)
-
İSMAİLAĞA CAMİİ'NDE VAHŞİ CİNAYET
Benim aksini iddia edecek kanıt göstermeme gerek varmı aksini iddia etmedim olan biteni değerlendirdim. Neden rahatsız oldunuz? Yoksa sizde imammısınız ve herhangi bir açılışa davet edildiniz mi? Mevzu ünlülerle resim çektirme değil, siz oraya neden takıldınız da bir imamın 2 milyon$ a nasıl villa aldığını sorgulamadınız? Bunun aksini siz ispatlarmısınız? Sizin sanatçılarla çekilen resimleriniz herhangi bir yerin açılışına davet edilmeniz ile mi oldu. Yoksa devlet erkanı tarafından açılışlara davet edildiniz mi?
-
Tesettürlü Barbie’ler okul yolunda
Haklısınız sayın Seyrekler. Ben bu konuya şu açıdan bakmak istedim bu oyuncakları alanlar o sektöre para kazandırmak isteyenlerdir yani geleceğe kendi düşünceleri doğrultusunda yatırım yapanlar yani. Ancak sizin söylediğinizde doğru, yakın çevrelerini etkilemekte var bunun içinde. Selamlar
-
AYSUM'un DEFTERİ sinemalarda çıktı:)))
Aysum'cum bana bu kalbin kadar temiz sayfadan bir yaprak ayırdığın için sana müteşekkir olduğumu belirtmek isterim. Seni seviyom ve sana şiir yazıyom. Armağanım olsun sana. NİYE SEVDİM SENİ BU KADAR... niye... niye sevdim seni bu kadar ne vardı neydi ne oldu da kazıdım ismini avuçlarıma ne oldu da dolandın saçlarıma batık bir tekneye tutunan yosunlar gibi kahretsin.. niye sevdim seni bu kadar niye söylermisin öldüremediler de bunca yıl kavgalarda çaprazlara alamadılarda ara sokaklarda seni mi yolladılar üstüme ne yaptılarsa düşeremedikleri o pusu sen misin niye sevdim seni bu kadar niye söyler misin zincir mi bu ayaklarıma doladığın yüreğimin hücresine ihanet pası bir kilit asıp dönüp gittin sesin bileklerimi kanatıyor kurtaramıyorum kendimi etime gömülen bir kelepçesin hak mı bu reva mı bu kahretsin çinko bir maşrapada uzatılan su bakır çalığı bir sahanda önüme atılan kuru ekmek gibisin hasretsin hasretsin biliyorum ama yoksun nerdesin nerdesin kahretsin niye sevdim seni bu kadar niye söyler misin delirmiş fırtınam kış basmış eylüllere hiç sormadan kırık camlardan dökülüyor içime mısraların hala yanında olsam eğer sigaranı yüreğimle yakardım yatıp dizlerine boğaziçini seyreder gibi gözlerine bakardım...diyen sen değilmisin kahretsin evet o hiç yatamadığın dizlerim kanıyor sigaramı parlayıp duran hasretin yakıyor ben bizi seyrediyorum gözlerini aradığım artık o çok uzak kıyılardan nerdesin niye sevdim seni bukadar niye söyler misin
-
sedelina
hemen defterini buluyom ve de sana da şiir yazıyom az bekle kız