sardunyam

yeşil eriğe

sevemez kimse seni benim sevdiğim kadar sevgilim sen olmazsan yaşamak neye yarar... sevgilim sen olmazsan bu dünya neye yarar... hergün seni düşünüp her an seni yaşarım seni sevmekten değil kaybetmekten korkarım birgün beni unutup başkalarına bakma birazcık sevdin varsa beni sensiz bırakma birazcık aşkın varsa beni yalnız bırakma hergün seni düşünüp her an seni yaşarım seni sevmekten değil kaybetmekten korkarım

seni ben ellerin olsun diye mi sevdim? ahhhh ellerin olsun, diye mi sevdim? herşeyimi uğruna ben, boş yere mi verdim? ahhhh boş yere mi verdim? yalan sözlerle aldatıp, seninim derdin... herşeyimi, uğruna ben, boş yere mi verdim? ahhhh boş yere mi verdim?

ömrümce hep adım adım her yerde seni aradım ben kalbimden başka yerde inan seni bulamadım kenarlarda köşelerde kadehlerde şişelerde ben kalbimden başka yerde inan seni bulamadım

hııııııııııııııhhhhhhhhh vah vah kasılırken, kasılıp kalma sonra yuvarlanamazki Diloşum, yuvarlanmayı bile bilmiyordur benim cadım, Diloşum birinci gelene Frozen hanım şezlongunu verecek... birde çay demlesin tabi... ne güzel cümleler kuruyorsun sen bitanem, tomurcuk gülüm... hakikaten botanik bahçesi olduk... Ayşegülüm bende Yengeç burcuyum, beni nasıl bilirsiniz? Ve zuzumuz sende aramıza hoşgeldin bizi mutlu ettin... Sen Estikçem, meleğim, kelebeğim, kızım... ne kadar güzel bir yazı olmuş yüreğine sağlık, iyiki gelmiş o çiçek bu dünyaya, iyiki gelmiş yerleşmiş kalbimize... Hoşgeldin yeniden...

Hayat bazen... Karşında duran boş bir sandalye. Hayat bazen... Zamanı geçiremediğin bozuk bir saat. Hayat bazen... Yağmur altında delicesine ıslanmak. Hayat bazen... Seni seviyorum diyebilmek. Hayat her zaman... Seninle birlikte olmaktır...

tamam o zaman

Öyle anlamsızki yaşadığım hayat. Her şey az sonra gerçekleşecekmiş gibi duruyor, elimi uzatıyorum tutmak için, kayboluyor. Benim dışımda kopuyor bütün kıyametler ve ben kendime uyan bir kıyamet beğenmiyorum… Kalbime bir kurşun sıkacak gönüllü katilimi arıyorum ya da yüreğime su serpecek elin sahibini... Toprağa ateşi düşürecek, denizi yakamozlarla süsleyecek sesin sahibini… Artık basit şeyler bekliyorum yaşamdan. Örneğin, kimselerin bilmediği sırlarım olmalı ölürken... Kimselerin gitmediği sokaklarım olmalı... İçimi kanatan özlemlerle yaşlanıp, sonra da sessizce gitmeliyim bu dünyadan.

yüreğine sağlık diloşum çok güzel...

sevgili Redblack gerçekten çok duygulu bir yazı, paylaşımın için teşekkürler... ama bu kadar üzmeyin kendinizi, herşeyde bir hayır vardır... özlem yaşanabilecek en güzel ve temiz duygudur... bir çıkara dayanmaz, içten gelir... sevdiğini özlemek zordur ama katlanılmaz değil... birgün gelir o özlem yavaş yavaş terk eder sizi, siz bile şaşırırsınız... o çok özlediğinizin yüzünü bile hatırlamakta zorlanırsınız... üzmeyin kendinizi...

yağmur yürekli kendini kandırmak dost ya da arkadaş gördüklerinin hepsinden etkileneceğini sanmaktır... bütün insanlar ateşle barut değil... elbette herkesin bir ahlaki yapısı, bir karakteri ve bir fikri var... insan bütün ilişkilerini kontrollü yaşamalı, ailesi ile olan, çevresi ile olan, arkadaşları ile olan, eşi ile olan bütün ilişkilerini... bu kendini sıkmak değil, tutmak değil bu kendini bilmektir... yanyana geldiğimizde bütün arkadaşlarımızdan etkilenirmiyiz? bence mümkün değil... bir kaç defa olumsuz deneyimler yaşadık diye herkese önyargı ile bakmamamız gerek... Aşk başka, arkadaşlık başkadır...

güle güle gecem egzorsist seni karnıyarığa çevirdim

olar, ama zaten sen yemiycen ben yiycem, hoşmerim, fırın sütlaç, bide kabak tatlısı çekti canım, tatlısadım yaww :w00t:

41,5 olmuyomu diloşum

gecem hoşmerim ol bakem, egzorsist sende fırın sütlaç ol

kankana sormam lazım, bilemiycem aynen öyle olmalı, ben bi deneme yapıcam, göz kalemimle yüzüme 42 ben kondurayımda geleyim

Ayşegülüm afedersin, gelmek isteyeceğini düşünemedik, sende gelirmisin? yuvarlanıcaz ama sağlamsın demi

bende bende

bensiz demleniyonuz ha, eyi madem, bende aldım fıçımı yanıma, birlikte demleniyoz

ben benim demeye geldim, annadın sen onu

42 benden yüzüm görünmüyor tabi, bu cazibeye kim dayanır

42 benli Raziye

sizinle mars bile yeşillenirdi be ahh leylacım gerçekten sımsıkı sarılabilmek isterdim size, sımsıkı, sıcacık... yuvarlanmazsak ayıp olur diloşum, en önce yuvarlanan birinci

hoşmerime

kesinliklen katılıyorum, farkedülürüs, Ağru dağı efsanesi oluruz kıss yok bis kaçıcez, canem... daha adrenalinli oluyor Anam biri bisi takip mi ediyor yuksam, içimde bir his var öyle diyo yanağımızda benimiz olmazmı alnımızın çatında bile var, Hintlüyüz biz... Avaremuuuuuuuuuu