Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Videns

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    23
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    1

İletiler gönderen: Videns

  1. Sevgili gazi olan Battal original.gif

    Omar 123 ve bana, ayrı şeyler yazmamıza rağmen aynı cevabı vermişsiniz..

     

    "aslan konusunda cümlenin önüne-arkasına bak.çıkarım yapılmış"

     

    Sanırım bu, konu hakkındaki son cümlenizrolleyes.gif

    Son cevaplarınızı incelediğimde cerbeze ( demagoji) yaptığınızı görüyorum..İyisi mi siz son sözünüze sadık kalıp

    "alyuvarlar" hakkında bir başlık açın..Emin olun sizi orada da yalnız bırakmayacağızsleep.png

     

    Son söz yine Said-i Nursi'den olsun :

    Sözler-Lemeât: sayfa 994

     

    Cehil, mecazı eline alsa hakikat yapar:

     

    İlmin elinden, eğer cehlin eline düşse mecâz,

    eder inkılâb hakikata, hem açar hurâfâta kapılar.

  2. Sevgili Battal, daha açık nasıl yazabilirim bilemiyorum ki..

    "Sembolik" anlatım tarzının ne olduğunu bilmediğiniz çok açık..

    Oysa ki size Kafka'nın "dönüşüm " öyküsünden örnek vermiştim..

    Belki yabancı kitap okumuyorsunuzdur..

    O zaman size Mevlana'dan bir örnek vereyim..

     

    "Hazret-i Ali'ye misal olarak aslan denmiştir.

    Yoksa aslan ona benzemez, bu halini tavsif (sıfatlandırma) içindir.."

    (Mesnevi 3. cilt)

     

    Sembolik anlatım nedir yazardım ama bunu yazarsam küçümsemiş gibi olacağım sizi..

    Zira bilmeyeceğinizi düşünemiyorum..

     

    Yani ortada depresyona giren bir aslan yok ama sizin bakış açınızdan yola çıkar ve

    "BATTAL" ismini T.D.K' dan direk olarak alırsam "İşe yaramaz, kullanılmaz" olduğunuzu kabul etmemiz gerekir..

    Öyle misiniz?rolleyes.gif

    • Beğen 1
  3. Battal arkadaşım,

    sizi okurken kendimi bir an belgesel izler gibi hissettim original.gif

    zira işin özünü bırakıp "aslanların sosyal hayatı" hakkında derin gözlemlere girmişsiniz..

     

    Bu arada madem normal ve bildiğimiz aslandan bahsediyor muşuz.. aslanlar hakkında bu derece bilgi sahibi olduğunuza göre bir zahmet "anormal ve bilmediğimiz aslan" nasıl oluyor onu da açıklayınız bana lütfen..

     

    Konu hakkında yazdığım son iletiyi okumadığınız gayet açık..Muhtemelen başladınız okumaya ama ya sıkıldınız bıraktınız ya da anlamadınız, anlamak için gayret sarfetmediniz..

    Size anlayacağınız şekilde özetleyeyim o zaman..

     

    Bir çok sembolik tarzda yazılan kitap vardır..Kutsal kitaplar da böyledir..

    Hatta Kafka'nın böceği de..

    Şimdi siz muhakkak onu okusanız "bu bir hamam böceğinin hayatıdır" dersiniz ya..neyse..

     

    Said i nursi'nin risalesi de böyledir..Burada kastedilen aslan "ferdiyet"tir..

    Zira "Çok büyük kalabalıklar içerisinde de yaşıyor olsa, bu merâtib-i hayat'da bulunan zât, böyle bakıldığında

    tek başına olmuş olacaktır.

    Kanıtı ise, kimse onu anlamayacak ve mecnun ya da deli olarak vasıflandıracaklardır"

     

    Yani ferdi yaşayan kimse bir aileye ya da bir topluluğa dahil olmuş olsa bile, onlarla aynı bakış açısı ve boyutta olmayabilir...

    Yani bir arada görmeniz onların aynı tarzda düşündüp, hayata aynı gözle baktıkları anlamına gelmiyor..

     

    Ortak yaşayanlar simbiyozlardır, fert olamayan da onlardır..Bu ifadem de semboliktir, haberiniz olsun..

    Ne anladıysanız artık..

     

    Battal, sizin tartışmanız biçim üzerinden yapıldığı için asla sizinle bir noktada anlaşmak ve uyuşmak mümkün olmayacaktır..Ben meseleye biçem üzerinden bakıyorum çünkü original.gif

  4. Arslan: Kasvere= Şecaat= Himmet:

     

    Himmet:

    Kalbin bütün kuvveti ile Cenab-ı Hakk'a ve

    sâir mukaddesata yönelmesi.

    Kalb isteği ile gösterilen ciddi gayret.

     

    Himmet: Lütuf, yardım. (Bak: Mahiyet)

     

    Mahiyet:

    Bir şeyin içyüzü, aslı, esası.

    Bir şeyin neden ibâret olduğu, künhü, esası, hakikatı.

     

    "Mâhiyet, hakikatten daha umumidir.

    Hakikat, mevcudatta, mahiyet ise,

    hem mevcudat hem ma'dumatta müstameldir. L.N."

     

    "İnsanın kıymetini tayin eden, mahiyetidir.

    Mahiyetin değeri ise, himmeti nisbetindedir.

    Himmet ise, hedef ittihaz ettiği maksadın

    derece-i ehemmiyetine bakar. İ.İ."

     

    **

     

    "(Arslanlar), tilkiler gibi ittifaka muhtaç olmadıkları için

    (ferdî) yaşıyorlar.."

     

    ..cümlesine bu noktadan bakıldığında "Arslan";

    Himmet sahibi olmuş oluyor ki, o bahsi geçen "Ferd",

    problem karşısında ve bir tasarım ya da usavurum

    yoluna gittiğinde, maksadının ya da hedefinin hem

    maddi ve hem de manevî değerinin olup-olmadığını

    göz önünde bulundurabilen; "Yakîn Bilgi sahibi zât"

    Ve bir anlamda, nereye giderse gitsin yüzünü

    Mescid-i Haram'a dönen/dönmüş olan zâttır.

     

    "Nereden yola çıkarsan çık,

    yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir.

    Kur'an: Bakara/149."

     

    Ve gene burada "ferd" kavramına dikkat çekmek

    isterim:

     

    Ferd;

    Cenâb-ı Hakk'ın Bir' liği.

    Vahdetle bütün kâinata birden tasarruf eden

    Allah'ın (C.C.) sıfatı. (Bak: Tevhid.)

     

    Ferdiyet mânası insanlara isnad edilirse:

    Sadece bir olup, benzeri dünyada bulunmayan

    kimsenin sıfatı olur.

    Sadece Kur'an dan ders alarak irşadda bulunabilen

    büyük velilik.

    Hiçbir şahsı merci yapmadan doğrudan doğruya

    Kur'andan ders alan ve ders veren büyük zâtın

    makamıdır.

     

    Ve bana göre, Bediüzzaman'ın:

     

    "(Arslanlar), tilkiler gibi ittifaka muhtaç olmadıkları için

    (ferdî) yaşıyorlar."

     

    ifadesindeki anlam budur..

     

     

    Not:

    Çok büyük kalabalıklar içerisinde de yaşıyor olsa,

    bu merâtib-i hayat'da bulunan zât, böyle bakıldığında

    tek başına olmuş olacaktır.

    Kanıtı ise, kimse onu anlamayacak ve mecnun ya da

    deli olarak vasıflandıracaklardır.

     

     

    "Sen -Rabbinin nimeti sayesinde- mecnun değilsin. "

    Kur'an: Kalem/2

     

     

    ALINTIDIR...

    • Beğen 1
  5. Konuştuğunuz konu hakkında çok fazla bilgim yok ve amacım konuyu tartışmak değil..Ancak birşeyi merak ettim..Aslan kavramı üzerinde epey konuşmuşsunuz..İlgiyle konuyu okuduktan sonra merak ettim ve biraz araştırdım..Sözü geçen aslan kavramının sözlükteki karşılığı olan aşağıdaki kelimeleri buldum :

     

     

    merhub, esed, haydar, şir, kasvere, hümam, nehham, nehik, sefr, necid, muztahid, kuşam, mehub, sımm, sid, vehhas..

     

    Şimdi siz hangi aslan kavramının karşılığı olan anlam üzerine konuşuyorsunuz? Bunu merak ettim..Açıklarsanız sevinirim..

  6. Normalde söylediğiniz gibi bu başlık cevaplarla dolup taşmalıydı zira hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve

    bu alıntıladığınız haberlerin bir çoğunu birebir yaşıyoruz..

    Önceleri insanlar daha fazla yorum yapıyorlardı ama şimdi yazmaya da korkuyorlar..

    En azından ben böyle inanmak istiyorum..

    Şimdi diyebilirsiniz "korkmak ve susmak doğru mu?"

    İnanın bana, ben buna bile razıyım..

    Benim korkum artık insanların alışmış olması..

    Zira eğer alışmışlarsa bundan sonra neler olabileceğini düşünmek bile istemiyorum..

  7. Bu arada yabancı sinema bölümünde tanıttığım ama aslen 3 bölümlük bir televizyon dizisi olan Black Mirror u da ciddi ciddi öneririm. izlerseniz pişman olmazsınız yani...

     

    Black Mirror'u duymuştum..Sanıyorum birbirinden bağımsız 3 bölümden oluşuyor..

    Bu arada belki izlemişsinizdir, "Masters of horror" diye 2 sezonluk bir dizi yapılmıştı..O da birbirinden bağımsız bölümlerden oluşuyordu...Her bölümü başka bir yönetmen yönetiyordu ki bu yönetmenlerin içinde Tobe Hooper, Dario Argento, John Carpenter ve Takashi Miike gibi "korku ustaları" vardı..

    Yeri gelmişken bu diziyi de önerebilirim..

     

    Mastersofhorror.jpg

  8. Çirkin suratlı, gözleri karanlık gözevlerine gömülmüş insanlar gördüm; kayanın sertliğini, dökme çeliğin katılığını, köpekbalığının kan dökücülüğünü, gençliğin küstahlığını, canilerin mantıksız öfkesini, ikiyüzlülerin ihanetlerini, en olağanüstü oyuncuları, rahiplerin kişilik gücünü ve dışardan bakınca en içe kapalı, dünyaların ve göklerin en soğuk yaratıklarını aşıp geride bırakmışlardı; ahlakçılar bitkin düşmüştü, yüreklerindekini görmeye, tanrının amansız öfkesini başlarına yağdırmaya çalışırken.

     

     

    Hepsini bir arada gördüm; kimi zaman, belki de bir cehennem cini tarafından kışkırtılmış, dondurucu bir sessizlikte gözlerine hem yakıcı hem kinli bir pişmanlık acısı sıvanmış durumda, annesine daha şimdiden başkaldıran bir çocuk benzeri en sıkı yumruklarını havaya kaldırdıklarını, bağırlarının gizlediği o alabildiğine adaletsiz ve dehşet yüklü, tutkulu ve düşman düşüncelerini ortaya çıkarma yürekliliğini gösteremediklerini ve bağışlayıcı tanrıyı merhametten kederlendirdiklerini gördüm; kimi zaman, günün her anında, yediden yetmişe insanlara, soluk alan her şeye, kendilerine ve tanrıya karşı mantıksız ve akıl almaz lanetler yağdırırlarken, kadınları ve çocukları kötü yola düşürürlerken, vücudun edep yerlerini kirletirlerken gördüm onları.

     

     

    O zaman, sularını yükseltir deniz, tekneleri dipsiz derinliklerinde yutar; kasırgalar ve depremler yerle bir ederdi evleri; veba, türlü türlü hastalıklar kırıp geçirirdi ailelerini. Ama insanlar anlamaz bunları. Yeryüzündeki davranışları yüzünden utançtan kızarırken, sararırken de gördüm onları; ama pek ender.

     

    Kasırgaların kız kardeşi fırtınalar; güzelliğini kabul etmediğim mavi gökkubbe; yüreğimin imgesi ikiyüzlü deniz; bağrı gizemli dünya; öteki gezegenlerin halkları; bütün evren; onu cömertçe yaratan tanrı, sana yakarıyorum: İyi bir insan göster bana!.. Lütfun on katına çıkarsın doğal güçlerimi; çünkü, bu canavarı görünce şaşkınlıktan ölebilirim: Daha azı için bile ölünebilir.

  9. Benim önerim Lars Von Trier'ın mini dizisi Riget..Dizi aslında başrol oyuncusunun ölümüden dolayı yarım kalmış ama yine de bitmemiş haliyle bile izlenmeye değer..

    Bu arada daha sonra Stephen King diziyi uyarlamış ve tamamlamıştır..İsterseniz onu da izleyebilirsiniz ama bence yakınından bile geçmiyor orijinalinin..

     

    riget-original.jpg

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.