Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Insanlar esittir, ama erkekler daha esittir mantigiyla mi yonetiyor Yaratan bizi?


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Bakara 223: Kadınlarınız sizin ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak) güzel davranışlar takdim edin. Allah'a karşı gelmekten sakının ve her hâlde onun huzuruna varacağınızı bilin. (Ey Muhammed!) Mü'minler'i müjdele.

 

Bunun ne demek oldugunu bana birisi aciklayabilir mi?

 

Bakara 228: Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ay hali (hayız veya temizlik müddeti) beklerler. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa, Allah'ın kendi rahimlerinde yarattığını gizlemeleri onlara helal olmaz. Kocaları bu süre içinde barışmak isterlerse, onları geri almağa daha çok hak sahibidirler. Kadınların, yükümlülükleri kadar meşru hakları vardır. Yalnız erkeklerin kadınlar üzerinde bir derece farkı vardır. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

 

Bu fark nedir? Ben fark goremiyorum.

 

Bakara 229: (Dönüş yapılabilecek) boşama iki defadır. Sonrası, ya iyilikle geçinmek, ya da güzellikle bırakmaktır. (Evlilikte) tarafların Allah'ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız sizin için helal olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa onlar zalimlerin ta kendileridir.

 

Yani kadin olcusunu asar da bosanmak isterse (bu olcu herneyse), o zaman kadin bedel veriyor.

 

Bakara 282: Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah'ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah'tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alış-veriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur. Allah'a karşı gelmekten sakının. Allah size öğretiyor. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.

 

"Ay halinde namazi ve orucu birakmaniz dininizin eksik olmasindan ve iki kadinin sahitliginin bir erkeginkine denk olmasi da aklinizin eksikliginden dolayidir” demis Muhammed.

 

Kadinin aklinin eksiliginin farki da, sozum ona yaratilistan degil, tecrubelerinin azligindan, coklugundan kaynaklaniyormus.

 

Vakia 35: Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.

36, 37, 38. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık.

 

Rahman 56: Oralarda bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş dilberler vardır. Onlara eşlerinden önce ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur.

 

Resulullah Efendimize "Ey Allahin Resulu kadinin hayirli olani hangisidir?" diye sorulmustu. Resul-i ekrem Efendimiz buyurdular ki:

"(Kocasi yüzüne) baksa onu memnun eden, bir sey emretse itaaat eden, nefsinde ve malinda, hoslanmayacagi bir iste, kocasina muhalefet etmeyendir."

 

Muhammed evlilik ogutleri verirken, evlenecegi kadinda bekaret aranmasini tavsiye etmis: "Bakire kadinlarla evleniniz. Cunku onlar dogrugandirlar, daha tatli dilli, dudaklidirlar. Cinsel iliskide ve harcamada daha kanaatkardirlar." bu acidan Kuran, cennetlik erkeklere "bakire", yani bakislarini yalniz erkeklerine cevirmis, daha once ne insan ne de cinlerin dokumus oldugu esler verilecegini soylemektedir.

 

Cennet ehlinden her birinin iki kadini vardir ki, vücutlarinin seffafligindan baldir kemiklerinin ilikleri etinin üstünden görünür. Ehl-i Cennet arasinda ne ihtilaf vardir ne de düsmanlik; gönüller sanki bir gönül, sabah aksam Allah'i tesbih ederler" (Buhârî).

 

Ümmü Seleme, Peygamber (s.a.s)'e bir gün "Ya Rasûlüllah! dünyada ki kadinlari mi, yoksa Cennetteki hûrîler mi daha iyidir?" diye sorar. Rasûlüllah (s.a.s); "Dünyadaki kadinlarin üstünlügü, yüzün astara üstünlügü gibidir" diye cevap verir. Ümmü Seleme; "Niçin" deyince O, söyle cevap verir; "Dünyadaki kadinlar namaz kildiklari, oruç tuttuklari ve birçok ibadetlerde bulunduklari için" (Tabarânî'den naklen; Mevdûdî, Tefhîmü'l-Kur'ân Terc., VI. 81).

 

Nisa 3: Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, (onları değil), size helâl olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın.2 Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız o taktirde bir tane alın veya sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

 

[TDK: Cariye=Yabancı ülkelerden kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan, alınıp satılabilen, her konuda efendisinin isteklerine bağlı bulunan genç kadın, halayık=Kadın köle, cariye] (Herhalde cariye olarak hicbir insani hisse sahip olmamak gerekiyordu, sadece efendisinin keyfine hizmet etmek yeterli oluyordu.)

 

Nisa 11: Allah size, çocuklarınız (ın alacağı miras) hakkında, erkeğe iki dişinin payı kadarını emreder. (Çocuklar sadece) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye) bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer kız bir ise (mirasın) yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da (yalnız) ana babası ona varis oluyorsa, anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa anasının hissesi altıda birdir. (Bu paylaştırma, ölenin) yapacağı vasiyetten ya da borcundan sonradır. Babalarınız ve oğullarınızdan, hangisinin size daha faydalı olduğunu bilemezsiniz. Bunlar, Allah tarafından farz kılınmıştır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

 

Nisa 34: Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah'ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da "gayb"ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün.Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir, çok büyüktür.

 

Nisa 176: Senden fetva istiyorlar. De ki: "Allah size "kelâle" (babasız ve çocuksuz kimse)nin mirası hakkında hükmünü açıklıyor: Çocuğu olmayan bir kişi ölür de kız kardeşi bulunursa bıraktığı malın yarısı onundur. Eğer kız kardeşi ölür ve çocuğu da bulunmazsa, erkek kardeş ona varis olur. Eğer kız kardeşler iki iseler, (erkek kardeşin) bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer kardeşler erkekli kızlı iseler o zaman, (bir) erkeğe, iki kızın hissesi kadar (pay) vardır. Sapmayasınız diye Allah size (hükmünü) açıklıyor. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.

 

Yukarida dinin, kadin icin gecerli olan adaletinden birkac ornek var. (Miras meselesine gelince; bir arkadasimiz bu konuyu boldu, carpti, cikardi, topladi ve sonucta mamematiksel bir hata oldugunu ispat etti.) Aklimiz eksik, sahitligimiz bes para etmez, miras esit dagitilmaz, erkekler koruyup kollayicilarimiz oldugundan bizlerden ustundur, erkegin istedigi sacma sapan olmayacak birsey dahi olsa itaat etmedigimiz zaman ogutler, yatak ayirmalar, dovmeler vs. vs.

 

Hem ayrica: "Vakia 35. Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.

36, 37, 38. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık." diyor. Ummu Seleme, Muhammed'e birgun "Ya resulullah, dunyadaki kadinlar mi, yoksa cennetteki huriler mi daha iyidir?" diye soruyor. Bunun uzerine Muhammed: "Dunyadaki kadinlarin ustunlugu, yuzun astara ustunlugu gibidir", diye cevap veriyor. Neden diye sorunca da Muhammed: "Dunyadaki kadinlar namaz kildiklari, oruc tuttuklari ve bircok ibadetlerde bulunduklari icin", diye yanitliyor.

 

Simdi: Bu dunyadaki kadinlar esit yasta bakire olarak Cennet'te tekrar diriltilecekler ve sonsuz varoluslarini surdurecekler. Bu ne demek oluyor: Namaz kilsalar da, oruc tutsalar da dunyadaki namazlari da oruclari da hice sayilacak ve huri olarak zevk vermeye, hizmet etmeye devam edecekler, ustelik de huri olarak Cennet'teki varoluslarina devam ederlerken dunyadaki ustunlukleri hice sayilacak.

 

Islamin getirdigi duzen, kadini ezmek bakimindan bir arac olarak kullanilmiyor da, ne olarak kullaniliyor sorarim size.

Gönderi tarihi:
Islamin getirdigi duzen, kadini ezmek bakimindan bir arac olarak kullanilmiyor da, ne olarak kullaniliyor sorarim size.

 

İslam dini kadına gereken değeri vermiştir..

Bu konu çok daha tafsilatlıdır..

Birde huri meselsine değineceğim..

Dünyadaki kadınların ahirette huri olacaklarını nereden çıkardınız..

"Ya resulullah, dunyadaki kadinlar mi, yoksa cennetteki huriler mi daha iyidir?"

Bakın Ümmü Selemenin (r.a) sorusunda hurilerin ve dünyadaki kadınların ayrı oldukları açıkça bellidir ve sizde bunu alıntı yapmışsınız zaten.. :)

Hem bir alıntı yapıyorsunuz hemde kendi yaptığınız alıntıda açıkça belli olan bir meseleyi tersine çeviriyorsunuz..

Hani bir yerlerden kopy-paste yapılıyorda bunları okumadan yapıştırmamak lazım değil mi..:)

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
İslam dini kadına gereken değeri vermiştir..

Bu konu çok daha tafsilatlıdır..

Birde huri meselsine değineceğim..

Dünyadaki kadınların ahirette huri olacaklarını nereden çıkardınız..

 

Bakın Ümmü Selemenin (r.a) sorusunda hurilerin ve dünyadaki kadınların ayrı oldukları açıkça bellidir ve sizde bunu alıntı yapmışsınız zaten.. :)

Hem bir alıntı yapıyorsunuz hemde kendi yaptığınız alıntıda açıkça belli olan bir meseleyi tersine çeviriyorsunuz..

Hani bir yerlerden kopy-paste yapılıyorda bunları okumadan yapıştırmamak lazım değil mi.. :)

Saygılar..

 

Tersine cevrilmis hicbir sey yok bu yazida dikkatinizi cekerim. Konuya gelince:

 

Yukarida da belirtildigi gibi: Vakia 35: Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.

36, 37, 38. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık, diyor. Peki Allah neden ceylan gozluleri yeniden yaratmis?

 

Bir gun bir kocakari Muhammed'in yanina geliyor ve: "Ya resullullah, Allaha dua et beni Cennete koysun". Muhammed'in verdigi yanit: "Cennete hic kocakari girmez". Kadincagiz aglamaya basliyor ve oradan ayriliyor. Bunun uzerine Muhammed" Haber verin ona, kocakari olarak Cennet'e girmez, cunku Allah Teala soyle buyurdu: "insa edip de onlari bakir kizlar kilmisizdir". Baska bir deyimle, Allah dunyada yasamis dunyadaki yasli ve burusmus kadinlari olumlerinden sonra guzel huri sekline sokuyor, yani insa ediyor ve erkek kullarina hediye ediyor.

 

Ac ve susuz yasayan col araplarinin kendisine bas egmelerini saglamak icin Muhammed onlarin yerde arayip bulamayacagi seyleri Cennet'ine tasimiz.

 

Cennet tamamen erkeklere verilmis odullerle doludur. Arada bir cogul ifadeler kullanilmis olmasi kadinlarin gozunu boyamaktan baska bir ise yaramiyor. Goruldugu gibi: Zuhruf70-73 'Siz ve esleriniz, agirlanmis olarak cennete girin. Onlar icin altin kadeh ve testiler dolastirilir, canlarinin istedigi ve gozlerinin hoslandigi her sey oradadir. Siz orada temellisiniz, islediklerinize karsilik size miras verilen iste bu vennettir. Orada sizin icin bol yemis vardir onlardan yersiniz.'

 

 

Muhammed hurilerle de yetinmeyip gilman'lari da eklemis zevk listesine.

 

Insan 19: 'Yanlarinda olumsuz gencler dolasir, onlari gorsen birer inci sanirsin.'

 

Tur 24-26: 'Sedeften inciler gibi olan gencler yanlarinda dolasir, birbirlerine donup sorarlar: 'Dogrusu bundan once ailemizin yaninda bile korku icindeydik; Allah lutfedip bizi kavurucu azaptan korudu, dogrusu bundan once ona yalvariyorduk; suphesiz o iyilik yapan aciyandir' derler.'

 

Islam'da homoseksuellik lanetlenmis olmasina karsilik, Cennet'i hak etmis homoseksuellerin de bulunmasi ilginc degil mi? Islam bilginlerinin bir cogu bunlarin cin veya melek oldugunu iddia etmelerine ragmen: "Ailelerimizin yaninda korku icindeydik" demeleri ne anlama geliyor. Hala oyle degil mi? Homoseksuel olup da, bunu acik acik soyleyen kac insan var, ailesi ve cevresi tarafindan reddedilmekten korkan? Demek ki bu insanlar homoseksuel hayatlarina Cennet'te devam edecekler. Gilmanlarin, vildanlarin, parlak oglanlarin nereden geldigi de aciklanmis oldu boylelikle...

 

Huriler, gilmanlar, vildanlar, diger tarafta yeniden insa edilmis kadinlar, herkes hepbirlikte...

 

Kur'an-in Allah'i insanlari kendisine basegdirmek icin boyle rusvet yollara basvurmus. Nerede kaldi bu Kur'an-in Allah'inin yuceligi, adilligi, her seye kadir olusu?

 

Konuya bir fikra ile devam edelim:

 

Alevi-Bektasi canlardan Erzurumlu Asik Ahmet , softa ile tartisiyordu .

Softa , Asik Ahmet’i , dini vecibeleri yerine getirmedigi , üstelikte sürekli raki ictigi icin "Cehennemlik "le itham ediyordu .

 

Tartismanin sonunda alarinda su konusma gecti :

 

- Hocam sen, cennete gidersen, vaadedilen 40 huriyi alir kabul eder misin?

 

- Allah emrettikten sonra, ederim tabii.

 

- Peki yenge hanimin da, inanci tam midir?

 

- Tamdir. Bes vakit namazini kilar, orucunu tutar, zekatini verir, gecen yil birlikte haccimizi da yaptik..

 

- Desene Cennet’in kapisi ona da aciktir .

 

- Onu Allah bilir.

 

- Diyelim ki, o da cennete gitti.

 

- Insallah!

 

- Peki, Allah ona huri veremeyecegine göre, 40 gilman verecek degil mi?

 

- Gilman nedir?

 

- Yakisikli erkektir. Huri ne kadar güzelse, gilman da o kadar yakisiklidir.

 

Softa ofkelenir

 

- Tuh Allah ****** ****** kafir, diyerek kalkip yurur Aşik Ahmet arkasindan seslenir:

 

- Haci efendi, neden kiziyorsun? Yenge hanimin emegi bosa mi gitsin mi yani! O da mükafatini alacak elbet.

Gönderi tarihi:

Efendim,

 

Adam muazam 8 katli bir apartman yaptirmis ve bu binaya civt asansor ,yangin merdiveni,ve normal merdiven yani onlemini almisbir yangin esnasinda asansoru kulanmasa yan merdivene gecerim o da olmasa yangin merdiveni ni kulanirim diyor yani arkadas bu dunya da basina gelecek bir yangin olayi icin neler neler yapiyor CO2 gazi sondurucu,pudra sondurucusu,itfaye vanasi bilmedik bursuru onlem aliniyor hata yangin sigortais yapanlar da bi hayli.ya bu dunya da bu kadar onlem aliyorsunuz da obur dunya yi ne diye hesaba hic katmiyorsunuz.Inanmayanin 1 dunyasi var(dunya),Inananin 3 dunyasi vardir(dunya,kabir.ahiret)

Gönderi tarihi:
Tersine cevrilmis hicbir sey yok bu yazida dikkatinizi cekerim. Konuya gelince:

Nasıl yok..

 

 

Bu ne peki..

"Seleme, Muhammed'e birgun "Ya resulullah, dunyadaki kadinlar mi, yoksa cennetteki huriler mi daha iyidir?" diye soruyor."

Bu yazı senin alıntladığın yazıda aynen bu şekilde..

Sonrada senin soru geliyor..

 

Namaz kilsalar da, oruc tutsalar da dunyadaki namazlari da oruclari da hice sayilacak ve huri olarak zevk vermeye, hizmet etmeye devam edecekler, ustelik de huri olarak Cennet'teki varoluslarina devam ederlerken dunyadaki ustunlukleri hice sayilacak.

 

Hadi tetkiki zor şeyler yazılıyor bazen ama bunun tetkiki bir dk almaz çünkü hala aynı sayfada ve gözümüzün önünde...

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Nasıl yok..

Bu ne peki..

 

Bu yazı senin alıntladığın yazıda aynen bu şekilde..

Sonrada senin soru geliyor..

Hadi tetkiki zor şeyler yazılıyor bazen ama bunun tetkiki bir dk almaz çünkü hala aynı sayfada ve gözümüzün önünde...

Saygılar..

 

Burada sizin anlamadiginiz nedir?

 

"Seleme, Muhammed'e birgun "Ya resulullah, dunyadaki kadinlar mi, yoksa cennetteki huriler mi daha iyidir?" diye soruyor."

 

Bu yazı senin alıntladığın yazıda aynen bu şekilde..

Sonrada senin soru geliyor..

 

Namaz kilsalar da, oruc tutsalar da dunyadaki namazlari da oruclari da hice sayilacak ve huri olarak zevk vermeye, hizmet etmeye devam edecekler, ustelik de huri olarak Cennet'teki varoluslarina devam ederlerken dunyadaki ustunlukleri hice sayilacak.

 

Bu bir soru degil ki!

Gönderi tarihi:

Muki gözüm görüyor okuyucununda gözü görüyor..

Sen kadınaların cennette huri olacaklarını yazıyorsun..

Yani sandığın gibi değildir..

Huri ayrıdır dünya kadınları ayrıdır..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Muki gözüm görüyor okuyucununda gözü görüyor..

Sen kadınaların cennette huri olacaklarını yazıyorsun..

Yani sandığın gibi değildir..

Huri ayrıdır dünya kadınları ayrıdır..

Saygılar..

 

Bunu yazdim ama tekrar yazayim:

 

Yukarida da belirtildigi gibi: Vakia 35: Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.

36, 37, 38. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık, diyor. Peki Allah neden ceylan gozluleri yeniden yaratmis?

 

Bir gun bir kocakari Muhammed'in yanina geliyor ve: "Ya resullullah, Allaha dua et beni Cennete koysun". Muhammed'in verdigi yanit: "Cennete hic kocakari girmez". Kadincagiz aglamaya basliyor ve oradan ayriliyor. Bunun uzerine Muhammed" Haber verin ona, kocakari olarak Cennet'e girmez, cunku Allah Teala soyle buyurdu: "insa edip de onlari bakir kizlar kilmisizdir". Baska bir deyimle, Allah dunyada yasamis dunyadaki yasli ve burusmus kadinlari olumlerinden sonra guzel huri sekline sokuyor, yani insa ediyor ve erkek kullarina hediye ediyor.

Gönderi tarihi:
Sayın muki erkeklerde belli bir yaş üzere yaratılacaklardır..

Dünyadaki insanların orada hangi şekilde ve yaşta yaratılacağı ayrı bir olaydır..

Saygılar..

 

Neden ayri bir olay diyorsunuz? Ne gibi ayri bir olay oluyor? Kocakari olup da Allah tarafindan genc bir huri olarak yaratilmanin ayri bir olayi var mi? Ayni soruyu 21 yasinda genc ve guzel bir kiz sorsaydi Muhammed ona ne gibi bir cevap verirdi acaba? Ya da bu 21 yasindaki genc kiz cirkin olsaydi ona ne derdi?

Gönderi tarihi:

Efendim SAYIN muki?

 

Bu dunyanin zevkinden anlamayanlar ibadeti bir huri ye degisenler.Sana huri ban zebeni ne farkeder almadiysan bu dunyadan iki rekat namaz zevkini,ben degismem 2 rekati namazi 5005 huriye lutfderse allah cennet allah cennet etmese maazallah cehenemde allin size kütübi sitte sormus SAHEBE her konuyu EFEDI'sine isteseydi bu dunyada da seni 33 yasinda getirmezmiydi saniyorsun dunya ya.gercekleri gormak kurni okuyan anlar yanliz yagacak olan yagmur dedigimiz RAHMET''ten topragin aldigini vitamini TAS alamiyor halbuki isinin de ustune yagan RAHMET ti :innocent::hug:

Gönderi tarihi:

Evet konuya biraz da hadislerle devam edelim ki kadinin ne oldugunu gorelim:

 

Evlenmiştim. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sordu:

"Kiminle evlendin?"

"Dul bir kadınla..."

"Neden dul kadınla evlendin. Onun seninle, senin de onunla cilveleşeceğiniz bakire yok muydu?" buyurdu.

Câbir radıyallahu anh. Buhârî. (Kadini katagorize etme buna denir!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Eğer bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emretseydim, kadının, kocasına secde etmesini emrederdim."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Tirmizî. (Ey dininde imaninda olan musluman kadinlar, Kabe'ye birsey olursa, nereye secde edeceginizi ogrenmis olun!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Biriniz bir kadınla evlenmek isterse, evlilik kararı vermede önemli olacak yerlerine baksın!"

Câbir radıyallahu anh. Ebû Dâvud. (Onemli yerler dedigi hangi yerler acaba?)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Herhangi bir kadın, kocası kendisinden hoşnutken ölürse, cennete girer."

Ümmü Seleme radıyallahu anh. Tirmizî. Yani hersey kocayi hosnut etmeye bakiyor!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Kadın, kocasının yatağını terkederek gecelerse, yatağa dönünceye kadar melekler ona lânet eder."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî. (Bak bak bak baaaakkkk!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"En hayırlı kadın, kocası kendisine bakınca onun gönlüne huzur veren, emrettiği zaman itaat eden, nefsinde ve malında kocasının hoşlanmadığı bir şey yapmayan kadındır."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Nesêî. (Musluman kadinlara duyurulur!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Benden sonra, erkeklere, kadınlardan daha zararlı bir sınanma nedeni bırakmadım."

Üsame radıyallahu anh. Buhârî. (Biz neymisiz ya!)

 

Kadının, kocasının erkek akrabalarıyla ıssız yerde beraber bulunmaları soruldu.

Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem: "Onlarla yalnız kalması, ölümdür!" buyurdu.

Ukbe radıyallahu anh. Buhârî.[]b(Hoppalaaaa!)[/b]

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Yanında uygun bir yakını olmaksızın, hiçbiriniz bir kadınla sakın başbaşa kalmasın."

İbn Abbas radıyallahu anh. Buhârî. (Insanin zikri neyse fikri de oymus!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Cennettekilere yeme, içme ve cinsel ilişki bakımından tam yüz kişinin gücü verilecektir."

Zeyd radıyallahu anh. Dârimî. (Kadinlar, huriler, gilmanlar, vildanlar ve digerleri, koruyun kendinizi.)

 

Simdilik bu kadar... devami yarin!

Gönderi tarihi:
Evet konuya biraz da hadislerle devam edelim ki kadinin ne oldugunu gorelim:

 

Evlenmiştim. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem sordu:

"Kiminle evlendin?"

"Dul bir kadınla..."

"Neden dul kadınla evlendin. Onun seninle, senin de onunla cilveleşeceğiniz bakire yok muydu?" buyurdu.

Câbir radıyallahu anh. Buhârî. (Kadini katagorize etme buna denir!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Eğer bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emretseydim, kadının, kocasına secde etmesini emrederdim."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Tirmizî. (Ey dininde imaninda olan musluman kadinlar, Kabe'ye birsey olursa, nereye secde edeceginizi ogrenmis olun!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Biriniz bir kadınla evlenmek isterse, evlilik kararı vermede önemli olacak yerlerine baksın!"

Câbir radıyallahu anh. Ebû Dâvud. (Onemli yerler dedigi hangi yerler acaba?)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Herhangi bir kadın, kocası kendisinden hoşnutken ölürse, cennete girer."

Ümmü Seleme radıyallahu anh. Tirmizî. Yani hersey kocayi hosnut etmeye bakiyor!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Kadın, kocasının yatağını terkederek gecelerse, yatağa dönünceye kadar melekler ona lânet eder."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Buhârî. (Bak bak bak baaaakkkk!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"En hayırlı kadın, kocası kendisine bakınca onun gönlüne huzur veren, emrettiği zaman itaat eden, nefsinde ve malında kocasının hoşlanmadığı bir şey yapmayan kadındır."

Ebû Hureyre radıyallahu anh. Nesêî. (Musluman kadinlara duyurulur!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Benden sonra, erkeklere, kadınlardan daha zararlı bir sınanma nedeni bırakmadım."

Üsame radıyallahu anh. Buhârî. (Biz neymisiz ya!)

 

Kadının, kocasının erkek akrabalarıyla ıssız yerde beraber bulunmaları soruldu.

Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem: "Onlarla yalnız kalması, ölümdür!" buyurdu.

Ukbe radıyallahu anh. Buhârî.[]b(Hoppalaaaa!)[/b]

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Yanında uygun bir yakını olmaksızın, hiçbiriniz bir kadınla sakın başbaşa kalmasın."

İbn Abbas radıyallahu anh. Buhârî. (Insanin zikri neyse fikri de oymus!)

 

Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

"Cennettekilere yeme, içme ve cinsel ilişki bakımından tam yüz kişinin gücü verilecektir."

Zeyd radıyallahu anh. Dârimî. (Kadinlar, huriler, gilmanlar, vildanlar ve digerleri, koruyun kendinizi.)

 

Simdilik bu kadar... devami yarin!

eee sen bu kadar hadisi oku .. bu masalları dinle dinle gel bide Muhammed masalı de Kurana laf söyle anlaşıldı arkadaşım sen bunlara inana dur... yine hadis yine hadis.. onlarsız zaten kitaba yaklaşamazsınızki.. devam arkadaşlar aynen devam.. nasıl olsa ölüm her an olacak kadar yakın nasıl olsa az bi zaman kaldı devam size elbet hepimiz beklemedeyiz... bunca hadis varken ortada, biz yırtınsak önyargıları aşamayız.. o hadis kitaplarını yazıp yazıp yayanlara ki vay beee

Rabbim ne güzel demiş"dikkat edin şeytan sizi Allah la kandırmasın""" sistem aynen buna döndü... ölüm ola hayrola inşallah...

Gönderi tarihi:

Kadinla erkegin gercek anlamda esit olduklari bir tarih kesidi yoktur. Aksi yonde bir ornek bulamazsiniz.

 

Doga "guc" dengesi uzerine kurulmus; gucu elinde bulunduran her 'erk' bir digerini baski altina aldigi gibi erkek de tarih boyunca kadina baski uygulamistir. (Bakiniz "erkek" kelimesi bile dilimizde "erk"ten turetilmistir, yani erkek olmakla guc sahibi olmak ayni sey). Fiziksel gucun yerini zihinsel olana biraktigi cagimizda da degisen, her cagda oldugu gibi, gucu kullanma yontemleridir. Yontemler surekli olarak eldeki araclarin kullanim genisligi dogrultusunda farklilasir.

 

"Kadin Haklari" sozu bile basli basina var olan bir ayrimin isbatidir. Insanin egemen oldugu bir dunyada diger canlilarin, bir ulkenin super guc oldugu yerde diger halklarin, bir sinifin veya irkin hakim oldugu toplumlarda baska kesimlerin... ve nihayet erkek egemenligindeki dunyada da kadinlarin haklarini gundeme getiririz. Zihinsel faaliyetlerin bu derece on planda oldugu gunumuzde kadin bedeninin hala buyuk bir cesitlilik icinde kullaniliyor olmasi son derece anlamlidir. Erkegin kadina bictigi misyonun oz itibariyle hemen hic degismedigini goruyoruz.

 

Islam, ozelliklerinden oturu erkegin istismarina acik olan kadinla ilgili, icinden ciktigi toplumda yeni duzenlemeler getirmistir. Islam'da kadin'i konusanlarin Islam oncesine bakmalarini oneririm. Nereden nereye gelindigiyle ilgili onemli ipuclari yakalayabilirler. Biraz daha arastirildiginda, Islam'in kadina verdigi haklarin Peygamber sonrasi Arap gelenegine yenildigini ve tekrar bir geriye donusun basladigi da gorulebilir. Tipki kolelik ve icki kullaniminda oldugu gibi, kadinla ilgili de koklu devrimler yapilmistir. Kisisel olarak, Kur'an'i okudugumda, koleligin kaldirilmasi gibi kadinin da adalet olculeri icinde erkekle esit bir konuma getirilmeye calisildigini goruyorum. Peygamber'in kizi Fatima'nin soylev ve yasamindan Islam'da kadinla ilgili nelerin amaclandigi gorulebilir.

 

Simdilik bu kadar, selam ile..

Gönderi tarihi:
Kadinla erkegin gercek anlamda esit olduklari bir tarih kesidi yoktur. Aksi yonde bir ornek bulamazsiniz.

......................

Tipki kolelik ve icki kullaniminda oldugu gibi, kadinla ilgili de koklu devrimler yapilmistir. Kisisel olarak, Kur'an'i okudugumda, koleligin kaldirilmasi gibi kadinin da adalet olculeri icinde erkekle esit bir konuma getirilmeye calisildigini goruyorum. Peygamber'in kizi Fatima'nin soylev ve yasamindan Islam'da kadinla ilgili nelerin amaclandigi gorulebilir.

 

Simdilik bu kadar, selam ile..

 

Sayin restpektif, Islam'da kolelik kaldirilmamistir. Ancak Kur'an da kolelere iyi davranilmasi gerektiginden bahsedilmistir.

Gerci veda hutbesinde koleler de nasiplerini almistir meleklerin ve butun insanlarin lanetine dahil edilerekten:

 

"Ey insanlar!

"Cenab-i Hakk her hak sahibine hakkini vermistir. Her insanin mirastan hissesini ayirmistir. Mirasciya vasiyet etmeye lüzüm yoktur. Cocuk kimin döseginde dogmussa ona aittir. Zina eden kimse icin mahrumiyet vardir. Babasindan baskasina ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden baskasina intisaba kalkan köle, Allah'in, meleklerinin ve bütün insanlarin lanetine ugrasin. Cenab-i Hakk, bu gibi insanlarin ne tevbelerini, ne de adalet ve sehadetlerini kabul eder.

 

Gene bircok Islam alimi; kole savas sonunda olusan ve hukuku belirlenmis bir haldir ve batidaki kole anlayisi ile tamamen terstir diyor. Yalniz su var ki, kolelere soyle, boyle davranin diyecegine Kur'an-in yuce Allah'i neden bu insanlik ayibidir, insanlara birbirinin kolesi olmak yakismaz, ben hepinizi esit yarattim dememis ve koleligi tamamen ortadan kaldirmamis? Saniyorum ki koleligi ortadan kaldirmis olsa idi, cariyelik kurumu da ortadan kalkacakti. Burada da gene zevk cikar konusu oldugundan kaldirilmamis olsa gerek.

Gönderi tarihi:

İnsanlar eşit değildir...

 

Din adına değil kendi adıma konuşuyorum(önce bunu belirteyim)...

 

İnsanlar eşit olsaydı kendilerine yeterlerdi...

 

Ama insanoğlu kendi kendin yeterli değildir;sosyal bir varlıktır...

 

Sosyal düzende herkesin eşit olması demek "mükemmel" insanların bir arada yaşaması demektir ki bu her biri "yüce" insan anlamına gelir.Yani eşitlik kavramı ele alınırken basitçe bakıldığında bile görülebilecek noktalar atlanmaktadır...

 

Hiç kimse eşit değildir;hele kadın-erkek farkı sadece fizyolojik olarak bile ortadadır ki olayın hormonsal ve zihinsel yanı daha da derin ayrımlara götürür bizi...

 

Şimdi gelelim İslam benim bu yaklaşımımdan daha mı sert???

 

Hayır;aksine İslam'da kul hakkı kavramı var bir kere(akan sular durdu o zaman)...

 

İlk Müslümanlar'dan(o önemli insanlardan) biri eski köle;olay bitmiştir zaten;benim gibi "özgür köleler"den daha değerli...

 

Saygılar...

 

:zorro:

Gönderi tarihi:
Sayin restpektif, Islam'da kolelik kaldirilmamistir. Ancak Kur'an da kolelere iyi davranilmasi gerektiginden bahsedilmistir.

Gerci veda hutbesinde koleler de nasiplerini almistir meleklerin ve butun insanlarin lanetine dahil edilerekten:

 

"Ey insanlar!

"Cenab-i Hakk her hak sahibine hakkini vermistir. Her insanin mirastan hissesini ayirmistir. Mirasciya vasiyet etmeye lüzüm yoktur. Cocuk kimin döseginde dogmussa ona aittir. Zina eden kimse icin mahrumiyet vardir. Babasindan baskasina ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden baskasina intisaba kalkan köle, Allah'in, meleklerinin ve bütün insanlarin lanetine ugrasin. Cenab-i Hakk, bu gibi insanlarin ne tevbelerini, ne de adalet ve sehadetlerini kabul eder.

 

Gene bircok Islam alimi; kole savas sonunda olusan ve hukuku belirlenmis bir haldir ve batidaki kole anlayisi ile tamamen terstir diyor. Yalniz su var ki, kolelere soyle, boyle davranin diyecegine Kur'an-in yuce Allah'i neden bu insanlik ayibidir, insanlara birbirinin kolesi olmak yakismaz, ben hepinizi esit yarattim dememis ve koleligi tamamen ortadan kaldirmamis? Saniyorum ki koleligi ortadan kaldirmis olsa idi, cariyelik kurumu da ortadan kalkacakti. Burada da gene zevk cikar konusu oldugundan kaldirilmamis olsa gerek.

 

Yazdiklarimdan Islam'da koleligin kaldirildigini sanmami cikarmaniz normal, cunku tam anlasilir olmamis o cumle. Kadin konusunda da tipki kolelikte oldugu gibi asamali bir karaktere dikkat cekmek istemistim. Oncelikle bunu duzelteyim.

 

Islam'in ilk donemlerindeki Arabistan ortaminin sosyal ve ekonomik kosullari koleligin bir anda kaldirilmasini imkansiz kiliyordu. Koleligin kaldirilmasiyla ortaya cikacak olan sosyal ve ekonomik problemler gozonune alindiginda Kur'an'in neden tedrici metot uyguladigi anlasilabilir. Asil vurgulamaya calistigim sey de, kadinla ilgili sosyal duzenlemeler dahil, tam da bu. Olaya bir butunluk icinde bakildiginda, koleligin kaldirilmasina ortam hazirlandigini gorememek imkansiz oldugu gibi kadin icin de ayni durum sozkonusu. Benim cikarimim "degisime hazirlik" yapildigi ve uygun sosyal sartlarin yeni devrimlere hazir hale getirilmeye calisildigi yonundedir.

 

Gunumuz muslumanlari cogunlukla cariyelik ve koleligin Islam'da bulunmadigini ya da kaldirilmaya calisildigini kabul ederler. Ancak mesele kadinla erkek iliskisine ve kadinin sosyal hayattaki statusune geldiginde boyle bir yaklasimi pek goremeyiz. Oysa ki cariyelik ile dort esle evlilik ayni ayette gecer. Bunun iki nedeni olduguna inaniyorum:

 

1. Peygamber'den sonra sosyal ve ekonomik hayatta istenilen degisimler meydana gelmis ve Islam'in kolelikle ilgili amacladigi sonuc zamanla alinmistir. Toplumsal hayatin sorunlarina donuk Islam'daki ictihad gelenegi, kolelik sorununu Islam'i dogru okumak suretiyle cozmustur. Ancak ayni sey kadin icin gecerli olamamistir. Beklenilen sosyal degisim olusamamis, tersine geriye donus baslamistir. Ayni durum gunumuz kosullari icin de gecerlidir. Ozetle; kadina dair zihinsel donusum olusmamistir ama kolelikle ilgili olusmustur. O yuzden cogu musluman gonul rahatligiyla "Islam'da kolelik yoktur" dedigi halde kadin icin benzer bir yaklasima sahip olamamistir.

 

2. Islam oncesi Arap gelenegi Islam kilifiyla sonradan Islamlasan toplumlara aktarilmistir. Kur'an'in sosyal hayata donuk talimatlari "her toplumun Islam'in temel ilkelerine ters olmayan dogal ozellikleri korunmalidir" prensibine uyulmamis ve Kur'an'in o toplum tarafindan yasanma modeli sablonik olarak alinmistir. Boylelikle tedrici metot Arap toplumunun degisim motoruyla sinirli birakilmistir. Yani demem o ki; Araplar, kolelikte oldugu gibi, ornegin cok esliligi de asmis olsaydi, bugun cariyelikle cok evliligi ayni ayette goren dunya muslumanlari "cariyelik yoktur ama cok eslilik vardir" gibi bir tezada dusmezlerdi.

 

Islam tarihi uzerinde israrla ve onemle durulmayi gerektiren bir konudur. Kolelik ve kadinla ilgili islam bilginlerince yapilan yorumlari yukarida bahsettigim degisim istikametinde okumak faydali olur diye dusunuyorum. Ilk donemlerdeki acilimlara goz attiktan sonra, tarihi one aldikca, carpici noktalar yakalayabilirsiniz.

 

Kur'an ayetlerini ve Peygamber'in yasantisini temel felsefeden ayri dusunemeyiz. Kalip olarak sergilenen kabuller peygamber sunneti icin de gecerlidir. Bir ornek vereyim: Hz. Muhammed musluman toplumun her acidan ozgun olmasi ve diger toplumlara benzemeden Islamlasmasi icin ornegin sakal konusunda bazi tavsiyelerde bulunmustur. Arap erkeklerinde sakal ve uzun sac yaygin bir kabuldu ve Peygamber de bu gelenegi icini Islamla doldurmak suretiyle yeni bir forma sokmustur. Cunku sakal birakmanin nedenleri ve sekli farkli kaynaklara dayaniyordu. Bu tur uygulamalara beseri sistemlerdeki devrim yapmis liderler de sikca basvururlar. Nedir amaclanan: Musluman birey, icinde bulundugu karma toplumlarda inancini ve kimligini muhafaza etmeli ve baskasina ozenmemeli, benzememeli. Gunmuzde bir musluman da sirf moda diye ozenti sonucu davranis kaliplarina yonelmedigi surece, kendi oz kimligini korumak suretiyle bu sunnete uymus olur.

 

Daha iyi anlasilmasi icin kucuk bir ornek daha vereyim: Peygamber dislerin misvakla temizlenmesini tavsiye etmistir. Amaclanan agiz temizligidir. Dolayisiyla sunnetin mantigi budur, yoksa illa ki misvak degil. Ama kisi misvak kullanarak Allah'a daha cok yakinlastigini hissediyorsa bunda da bence bir sakinca yoktur, saygi duyarim. Yalniz benim uzerimde durdugum; isin mantigidir.

 

Kur'an ve Peygamber'in sunneti yuzyillardir sablonik olarak ele alinmakta. Bu bakis tarzi, Islam'in amacladigi musluman toplumun bir turlu olusamamasina neden olmustur. Sosyal hayattan ekonomiye, politik yasama kadar bu sablonlar varligini surduruyor. Birileri de kalkip Islam'in donusturucu ozelligini yadsiyarak guya cagdas yorumlar pesinden kosturuyor ve kendince kiliflara sariliyor. Oysa ki bence Kur'an degismez ilkeleri ve toplumlara, zamana hitap felsefesiyle hala dogru okunmaya muhtac bir kitap olarak onumuzde durmaktadir.

 

Selam ile..

Gönderi tarihi:
Yazdiklarimdan Islam'da koleligin kaldirildigini sanmami cikarmaniz normal, cunku tam anlasilir olmamis o cumle. Kadin konusunda da tipki kolelikte oldugu

.....................

Oysa ki bence Kur'an degismez ilkeleri ve toplumlara, zamana hitap felsefesiyle hala dogru okunmaya muhtac bir kitap olarak onumuzde durmaktadir.

 

Selam ile..

 

Dogru okumak nasil olur acaba? Harfi harfine dogru okunuyor da yanlis mi yorumlaniyor. Kur'an-in degismez ilkeleri dediginiz bu mu?

 

Al-i imran 3, 4: O, sana Kitab'ı hak ve kendisinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, daha önce Tevrat'ı ve İncil'i insanlar için birer hidayet olarak indirmişti. Furkan'ı da indirdi. Şüphesiz, Allah'ın âyetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.

 

Allah'i, ayetlerini, peygamberini inkar edenlere azap etmek midir Allah'in sozu olan bir dinin amaci? Allah yarattigi bir kuldan, ister ona inansin ister inanmasin, nasil intikam alir, alabilir. Nerede kaldi Allah'in yuceligi, iyiligi, merhameti? Muhammed bir tarafta Allah'i yuceltmis, diger tarafta ayaklar altina almistir. Bu paradoks degil de nedir?

 

Evet, konumuzdan sapmamak icin lutfen kadinla ilgili cevaplar/yorumlar yazalim. Tesekkurler!

Gönderi tarihi:
Dogru okumak nasil olur acaba? Harfi harfine dogru okunuyor da yanlis mi yorumlaniyor. Kur'an-in degismez ilkeleri dediginiz bu mu?

 

Al-i imran 3, 4: O, sana Kitab'ı hak ve kendisinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, daha önce Tevrat'ı ve İncil'i insanlar için birer hidayet olarak indirmişti. Furkan'ı da indirdi. Şüphesiz, Allah'ın âyetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.

 

Allah'i, ayetlerini, peygamberini inkar edenlere azap etmek midir Allah'in sozu olan bir dinin amaci? Allah yarattigi bir kuldan, ister ona inansin ister inanmasin, nasil intikam alir, alabilir. Nerede kaldi Allah'in yuceligi, iyiligi, merhameti? Muhammed bir tarafta Allah'i yuceltmis, diger tarafta ayaklar altina almistir. Bu paradoks degil de nedir?

 

Evet, konumuzdan sapmamak icin lutfen kadinla ilgili cevaplar/yorumlar yazalim. Tesekkurler!

 

Sayin muki, iletimdeki tum ayrintilar kadinla ilgilidir ve getirilen cesitli yorumlara karsi ozet bir acilimi icermektedir. Siz konuyu hakli olarak farkli bir soruyla karsilamissiniz ve musadenizle biraz konumuzun disina cikarak gorusumu belirteyim:

 

Allah'in hem cezalandiran hem de mukafatlandiran ozelliklerini ben sahsen celiski olarak gormuyorum. Her sistem kendi kurallarini cigneyen bireyleri cezalandirdigi gibi, ayni zamanda ovguye layik davranislari da cesitli sekillerde odullendirir. Aksini dusunmek kaosu beraberinde getirir. Bunun cok dogal oldugunu dusunuyorum. Yalniz Islam'daki cezalandirma sadece devlet bazinda kalmamis ama ote dunyayi da kapsamistir. Ote dunyayla ilgili bazi davranis sahiplerinin korkunc bir sekilde cezalandirilacaklari ifade edilir. Ancak hicbir insan herhangi birini yaptigi eylemlerden oturu cehennemlik olarak vasiflandiramaz. Islam kimseye bu hakki vermemis, adaletlilerin en adili diye nitelendirdigi Allah'a bu isi yuklemistir. Cunku Islam inancinda, iclerden geceni en iyi bilen yalnizca O'dur. Kur'an'daki diger ayetler bir inanc butunlugu icinde incelendiginde; ornegin Allah'in merhametinin gazabini astigi soylenir ve O'nun kime merhamet edecegini biz bilemeyiz. Yine de sunu soyler: "Kul hakki", yani masum insanlara yaptiginiz eziyetler haric, Allah herseyi affedicidir. Uzerinizde hakki olanlar ote tarafta sizden razi olduklarinda, bu durumda Allah hesap sormayacaktir deniyor.

 

Allah'in merhamet ve gazabina dair oldukca genis olcekte orneklerle konuyu daha da acabiliriz ama asil konumuzdan uzaklasmamak icin kisaca belirtmek gerekirse; ogut ve uyarilardan cezalara, sosyal yasantiya kadar basitce yargilara varabilecegimiz ve her kisinin kendi mantik olculeri icinde degerlendirebilecegi bir kitap degildir Kur'an. Mantik yetersizdir demiyorum, yanlis anlasilmasin ama gorecelik kavraminin hala yururlukte bulundugunu ve evrensel dogrulara ulasma yontemlerinde hala bir konsensus olusturulamadigini goz onune almak gerekiyor. Bu yuzden beynimizde ve davranislarimizda yillar yili olusmus kaliplarin otesinde bakmak gerekiyor olaya diyorum. Bu sadece din icin degil, hersey icin gecerli. Ve ayni zamanda bu elestiriyi dindarlara da yoneltiyorum. Kalipsal dusunmeye itirazim bu yondedir.

 

Degismez, temel ilkelere gelince.. Bir ornekle aciklamaya calisayim: Sozgelimi, bosanmanin niteliklerine, sekline ve sorumluluklarina dair getirilen kurallar temel ilkeleri temsil ederler. Ama cok evlilik sosyal sartlara mahsus bir izindir. Istedigi zaman istedigi kadini alip bosayan bir toplumu yavas yavas donusturme cabasini da icinde barindirir. Nitekim buna dair hayli zorlastirici sartlar getirilmis ve bu sartlar Peygamber'in kendi talimatlariyla surekli olarak daha da zorlastirilmistir. Kur'an'in amacladigi degisim Peygamber'in talimatlariyla da takviye edilmistir yani. Istenirse ornekler verebilirim. Tarihe ve devrimlere merakli olan her sagduyulu insan, hedefleneni cok net bir sekilde gorebilecegi gibi, Peygamber sonrasi donemde kitlelere kabul ettirilen Islam'in Muhammed'in degil Muaviye'nin Islami oldugunu gorecektir! Bu da farkli konu fakat ilgileniyorsaniz "Islam tarihini yeniden yorumlamak" baslikli yazimi http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showtopic=949 linkinden okuyabilirsiniz.

 

Sosyal hayatla ilgili duzenlemelerin temel ilkelerden ayri olarak ele alinmalari gerektigi gorusu bazilarinca farkli algilanabilir. Fakat halifeler donemine ve ozellikle Hz. Ali donemine bakilmasi lazim. Bir ornekle yetineyin yine: Halife Omer Kur'an'da ehl-i kitaptan kadinlarla evlenilebilecegini soylendigi halde, bu durumu yoneticiler icin yasaklamistir. Sunu demek istiyorum: Islam sosyal hayatin problemlerinin cozumlerini Islami otoritelere birakmis ve temel ilkeleri vazetmistir. Her toplumun kendi sartlarini baz alarak belirtilen temel uzerinde kural konmasi gerektigi belirtilmistir. Peygamber'e "Senden sonra problemlerimizi kime goturecegiz" dendiginde de belirttigi adreslerden birisi de ummetinin alimleri olmustur. Tabii ki bu alimligi saltanat doneminin alimligiyle karistirmamak gerekiyor. Zaten saltanat rejimleri gercek anlamda Islamda derinlesmis bilginleri ya hapislerde curuttu, ya da oldurdu.

 

Son olarak; dindar bir tanidigim basindan gecen bir olayi soyle anlatmisti: "Islam'da kadin ve erkek iliskisi ve sorumluluklari konusunu isleyen bir program izliyorum. Kadinin Islam'daki yeriyle ilgili soylenen seyleri ilk kez duyuyordum ve agzim acik izliyordum. Bu kadari olmaz dedirten cinsten seyler vardi. Derken iceri esim girdi ve ben gayr-i ihtiyari videoyu kapattim. Sonra dusundum bu istemsiz hareketim uzerine. Ve dedim ki kendime; simdi anliyorum, neden Peygamber sonrasi Arap kulturunde bu tur seylerin pek dile getirilmedigini..." Kultur, bireysel gelisim, toplumsal altyapi vs yeterince hazir olmadiginda pekcok seyi rahatlikla gozardi edebiliyorsunuz.

 

Selam ile..

Gönderi tarihi:
Respektif1. Peygamber'den sonra sosyal ve ekonomik hayatta istenilen degisimler meydana gelmis ve Islam'in kolelikle ilgili amacladigi sonuc zamanla alinmistir. Toplumsal hayatin sorunlarina donuk Islam'daki ictihad gelenegi, kolelik sorununu Islam'i dogru okumak suretiyle cozmustur. Ancak ayni sey kadin icin gecerli olamamistir. Beklenilen sosyal degisim olusamamis, tersine geriye donus baslamistir. Ayni durum gunumuz kosullari icin de gecerlidir. Ozetle; kadina dair zihinsel donusum olusmamistir ama kolelikle ilgili olusmustur. O yuzden cogu musluman gonul rahatligiyla "Islam'da kolelik yoktur" dedigi halde kadin icin benzer bir yaklasima sahip olamamistir.

 

Çok felsefik yazılar okudum ama bu kadarı insana pes dedirtiyor.Yani nasıl oluyorda insanlar kelimelere böyle takla attırma sanatı,nı öğreniyorlar nerden öğreniyorlar bilmek isterdim.

 

Arkadaşımız diyorki;

 

Peygamber'den sonra sosyal ve ekonomik hayatta istenilen degisimler meydana gelmis ve Islam'in kolelikle ilgili amacladigi sonuc zamanla alinmistir.

 

Tercümesi

 

Peygamber aslında köleliği kaldırmak istemiş ama ne kendisi nede sahabe hayatta iken bunu beceremiş,ama nasıl olmuşsa olmuş sonradan dinine pek bağlı bir takım müslümanlar bu kölelik işini halletmişler.Nasıl halletmişler onuda açıklıyor arkadaşımız

 

Toplumsal hayatin sorunlarina donuk Islam'daki ictihad gelenegi, kolelik sorununu Islam'i dogru okumak suretiyle cozmustur.

 

Önce ictihad nedir onun tanımına bakmak lazım.

 

İctihad, hakkında kati nas (ayet veya hadis) bulunmayan konularda müctehid imamların zamanın ihtiyaçlarına göre verdiği fetvalara denir.İyi ama kölelikle ilgili onlarca ayet ve hadis varken ictihaddan bahsetmek zaten mümkün değildir. Yani kölelik konusu ictihad ile halledilecek bir mesele değil. Konun anlaşılması için zamanın şartlarına göre verilen bir ictihad,dan örnek verelim.

 

Mesela kutuplarda namaz vakitleri. Bu konuda ne kuranda nede hadislerde bir hüküm yoktur.Alimler orada yaşayanlar namaz vakitleri giren en yakın belde esas alınarak namazlarını eda eder şeklinde ictihadda bulunmuşlardır.

 

 

Peki nasıl oluyorda muhammedin ve sahabenin bir türlü doğru okuyamadığı ve çözemediği bu köleliği sonradan gelen bir takım alimler çözüyor? Buna kıraldan çok kıralcı geçinmek denmezmi?

Gönderi tarihi:
Çok felsefik yazılar okudum ama bu kadarı insana pes dedirtiyor.Yani nasıl oluyorda insanlar kelimelere böyle takla attırma sanatı,nı öğreniyorlar nerden öğreniyorlar bilmek isterdim.

 

Onceleri klasik argumanlara karsi hayli tepkiseldim ama sanirim yavas yavas realiteyi kabullenmek durumunda kaliyorum. Merak etmissiniz sayin katakuta, soyleyeyim; kelimelere takla attirma sanati(!) Turkce askindan ileri geliyor. Ana dilini dahi dogru duzgun kullanamayan "midir mudur vatanseveri" degilim.

 

Illa ki birisinden alinti yaparak cevap vermeye calisiyorsaniz, oncelikle belirtileni iyice anladiginizdan emin olun ve dusunceleri tartisin. On kabulleriniz varsa, buyrun bunlari istediginiz yere yazin ama on kabullerle hicbir seyi tartisamayacaginizi da iyi bilin. Ve muhatabiniza saygiyi da mutlaka ogrenmelisiniz. Duzeyli bir fikir alisverisi istiyorsaniz bunu gozonune almalisiniz. Aksi taktirde muhatap alinmayacaksiniz.

 

Arkadaşımız diyorki;

 

Tercümesi

 

Peygamber aslında köleliği kaldırmak istemiş ama ne kendisi nede sahabe hayatta iken bunu beceremiş,ama nasıl olmuşsa olmuş sonradan dinine pek bağlı bir takım müslümanlar bu kölelik işini halletmişler.Nasıl halletmişler onuda açıklıyor arkadaşımız

Önce ictihad nedir onun tanımına bakmak lazım.

 

İctihad, hakkında kati nas (ayet veya hadis) bulunmayan konularda müctehid imamların zamanın ihtiyaçlarına göre verdiği fetvalara denir.İyi ama kölelikle ilgili onlarca ayet ve hadis varken ictihaddan bahsetmek zaten mümkün değildir. Yani kölelik konusu ictihad ile halledilecek bir mesele değil.

 

Iste bakin, keske onyargilarinizi bir kenara birakip yazdiklarimi anlamaya calissaydiniz.. Halife Omer'den ornek vermisim. Kur'an'da ehli kitaptan kadinlarla evlilige izin verildigi halde Halife Omer'in bunu devlet yoneticilerine yasaklamasi ictihad degildir de nedir? Yine yazimda Kur'an'in temel ilkeleri ile sosyal hayata donuk verdigi "izin"leri ve acilimlari birbirine karistirmamak gerektigi uzerinde durdum ve orneklendirdim. Konuyu detaylandirmanin yararina ancak "saygi zemininin" olusmasi halinde inaniyorum. O yuzden bosa kurek sallamak istemem simdilik.

 

Peki nasıl oluyorda muhammedin ve sahabenin bir türlü doğru okuyamadığı ve çözemediği bu köleliği sonradan gelen bir takım alimler çözüyor? Buna kıraldan çok kıralcı geçinmek denmezmi?

 

"Islam'in ilk donemlerindeki Arabistan ortaminin sosyal ve ekonomik kosullari koleligin bir anda kaldirilmasini imkansiz kiliyordu. Koleligin kaldirilmasiyla ortaya cikacak olan sosyal ve ekonomik problemler gozonune alindiginda Kur'an'in neden tedrici metot uyguladigi anlasilabilir. Asil vurgulamaya calistigim sey de, kadinla ilgili sosyal duzenlemeler dahil, tam da bu. Olaya bir butunluk icinde bakildiginda, koleligin kaldirilmasina ortam hazirlandigini gorememek imkansiz oldugu gibi kadin icin de ayni durum sozkonusu. Benim cikarimim "degisime hazirlik" yapildigi ve uygun sosyal sartlarin yeni devrimlere hazir hale getirilmeye calisildigi yonundedir." (bir onceki yazimdan)

 

Sonuc: Din hakkinda sahip oldugum dusuncelerim sadece beni baglar. Hicbir dusunceme "kesin dogru" gozuyle bakan bir insan degilim. Nihayetinde anlamaya calisan biri olarak, vardigim bazi noktalari paylasiyorum. Kin, nefret, onyargi ve yobazliklari bir kenara birakan uslup sahipleri ile derinlikli fikir alisverislerine her zaman varim. Dusunce yerine kisiliklere dair yorumlar almis basini gidiyor. Inanin bana, ayni seyi en ala sekilde yapabilirim. Ornegin katakuta'yi, bu cevabindan hareketle, bir karakter tahliline tabi tutabilirdim ama bu benim haddim degil.

 

Selam ile..

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.