Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Subaylar nerede imiş!!! SEVGİLİ okuyucularım, bugün yazı günüm değil. Ancak bazen öyle oluyor ki, içinizden bir şeyler patlıyor ve günü olmadığı halde oturup yazmaya başlıyorsunuz. Şırnak’ta yeniden üç şehit verdik. Yarbay, binbaşı, er. Fethullahçı şahıs merak etmişti, köşe yazısında daha birkaç gün önce soruyordu. Yazısının başlığı şöyle idi: "Erlerimiz Savaşıyor, Subaylarımız Nerede?" Sonra devam ediyordu: "Muharebe subay işidir. Ama (Güneydoğu’da) erler savaştırılıyor, yedeksubaylar savaştırılıyor. PKK ile mücadelede subaylarımız nerede? Ortada mücadele planı yok. PKK ile mücadele er muharebesi değil, subay muhaberesidir. Bölgede kaç subay vardır? Subaylarımız nerede?" Herhalde, bölgedeki binlerce rütbeliyi piknikte, tatilde, turistik gezide zannediyordu! Ya da bunları gıcıklık olsun, cemaatin hoşuna gitsin diye yazıyordu. Önceki akşam saatlerinde ikisi subay üç askerimiz şehit edildi. Yarbay Melih Gülova, Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu ve er Hasan Güreşen. Allah hepsine rahmet eylesin. Allah "Subaylar nerede" diye hiç utanmadan yazı yazanların günahını affetsin. Subaylar işte orada. Tabutlarının içinde yatıyorlar. * * * Güneydoğu’da bugüne kadar general dahil her rütbeden yüzlerce subay ve astsubayımız, binlerce askerimiz, polisimiz şehit düştü. Ancak bazıları, özellikle din baronlarının adamları ve kendilerini piyasada "aydın (!)" diye yutturan bizim entel-liboş kesim, sırf kendilerine özgü asker düşmanlığı nedeniyle, rütbeliler için böyle uçuk, saçma sapan yazı ve yorumlarla gitmeyi yeğledi. Subaylar nerede imiş! Şimdi Genelkurmay Başkanlığı’ndan bir istirhamım var. PKK terörünün başladığı 1984 yılından bu yana Güneydoğu’da şehit düşen subay ve astsubaylarımızın sayısını açıklasınlar. Bu rakama ayrıca rütbeli rütbesiz bütün personel sayısını da eklesinler. Dikkatinizi çekerim, biz burada sadece şehitlerle ilgileniyoruz. Odaklanma orada. Bir de (rütbeli rütbesiz) sakat kalan ve birçok sorunla boğuşan binlerce gazimiz var. Elini kolunu, ayağını bacağını, gözlerini yitiren, yaşam savaşı veren gaziler. Devlet onların maaşıyla bile uğraşıyor. Çoğu Emekli Sandığı aleyhine davalar açtı. Böyle binlerce dava var. O insanların maaşına bile göz dikenler, onların hakkını savunacak bir tek yasayı bile 4.5 yıl içerisinde çıkarmayanlar, şimdi Türkiye’yi yönetiyor. Onların destekçileri ise haykırıyor: "Subaylar nerede?" Tablo felaket, tam bir yüz karası. Tablo ne insanlığa yakışıyor, ne Müslümanlığa, ne de devlet yönetimine. * * * Bu yazıyı yazarken bir şeyi çok merak ediyorum. Şehit Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu’nun cenazesi bugün Ankara’da toprağa verilecek. Bay Başbakan acaba törene gelecek mi? Gelirse katılanlardan acaba alkış mı alacak!!! Yoksa yine (en hafif deyimiyle) protesto mu edilecek? Sevgili okuyucularım, kimlerin elinde ne günlere kaldığımızı hep birlikte görüyoruz. Fakat endişe etmeyin, bu günler de geçecek. Çok az kaldı. Alıntı: Hürriyet Gazetesi, 11 Haziran 2007, Emin Çölaşan. Alt bilgi: Subayların nerede olduğunu soran örümceğin adı Nuh Gönültaş'tır. Bugün Gazetesi'nde çalışmaktadır. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Kendileri istedikleri takiyeyi yapacaklar, sen bunu yüzlerine vurduğunda "şehitlerin üzerinden siyaset yapma" diye su üstüne çıkacaklar. Bunlar bu kadar insanlar. Beceremedik, yapamadık hatta hala elimiz kolumuz bağlı, "kumandalı hükümetiz" diyemezler. Ne derler? Siz ne yaptınız? derler. Bunlar bu kadar insanlar. Cenazede protesto olmazmış. Olur arkadaşlar, cenazede "My Way" bile çalınır, alkış bile tutulur yeri geldiğinde. Neyin saygı, neyin saygısızlık olduğunu biliriz biz. Ama o kalabalıkta utançlarını yüzlerine vurduğunda "saygısızlık etme" derler. Bunlar bu kadar insanlar. Şehidime kelle'yi, Apo'ya Sayın'ı, komutanıma mayın'ı reva görenin aramızda yeri yok. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Ya gerçekten insan ne diyeceğini bilemiyor... Öyle bir zihniyet ile karşı karşıyayız ki ne anlatsan anlamayacaklar... Emin Çölaşan ustanın emeğine ve aklına sağlık, ahlakına aykıca sağlık... Fitne fücür mekanızmasının dişlileri yine bulacaklar bir fesatlık... İyide gerçekler ortadayken insanda biraz olsun insaf olsa ne söyleyeceğini iki kere düşünür... Nerede Subaylar? Evet orada tabutun içindeler sayıları erlerin sayılarından azmı geldi acaba? Bundandamı rahatsız oluyorlar? Evet Rütbeliler TSK mensubu yani laik, demokratik Türkiye'nin koruyucuları erler başka birşeyimi temsil ediyor? Bu nasıl bir ard niyettir, nereye el atsalar orayı bulandırıyorlar... Tıpkı kendi beyinleri gibi... Alıntı
Φ dream1907 Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 11 Haziran , 2007 Aslında Örümceğin en büyüğü en tepemizde hatta ağınıda örmek üzereydi ki Son anda engellendiler Ey EnBüyükÖrümcek Yan gelip Yatmıyorlar Can Verip Yatıyorlar Asıl Sen yan gelip yatma Öküzün Trene baktığı gibi Irak a Bakma Bakmada Birşey yap Belediye Yönetmeye Benzemez Bu işler Çok iyi Yol Yaparsın Köprü Yaparsın Kavşak Yaparsın başka ne yaparsın ????? Biz Çok İyi Biliyoruz Başka neler yaptığını Ama Bunları Görmeyen milyonlarca Çift göz Ve milyonlarca Çift el seni hala Alkışlamakta Şak Şak şak Şak Söylenebilecek söz varmı ................................................. noktaları siz doldurun ben bulamıyorum Pardon Görmeyen yanlış oldu gördüğü halde kabul etmeyen olacaktı Çünkü Bu şahıslar için Parti tutmak Takım tutmaktan daha Öte Bir Fanatikliktir Bu şahıslara siyahı gösterseniz beyaz derler Kabul etmezler Tek Hakikat Tuttukları Takımın pardon yine yanlış oldu partinin Liderinin iki dudağından çıkan sözdür Gerisi Yalan Yalan Yalan Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2007 Şehit cenazelerindeki hükümet protestoları için İçişleri Bakanlığı inceleme başlattı. Erdoğan emekli askerleri suçladı. 12.06.2006 Hürriyet Gazetesi. (zaten suçlayıp, kavgalı olmadığı bir tek ben kaldım) Görüyorsunuz arkadaşlar, yavuz hırsızz ev sahibini bastırır dedikleri ne kadar doğru. İncelesinler bakalım incelesinler. İnceledikçe görecekleri daha çooook şey olacaktır, tabi anlamak isteyenler için. Ben incelenmiş haliyle bir kaç slogan ve pankarttan bahsedeyim; (Osmaniye'deki cenaze töreni) ‘Katil PKK, işbirlikçi AKP’, ‘Şehidimiz yatmadı, vatanını satmadı’, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’, ‘Hükümet istifa’, ‘Kahrolsun PKK’, ‘Katil PKK’ şeklinde sloganlar attı. Bir grup kadın da Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kastedildiği, ‘Eşbaşkanın oğlu, mal pazarında, fakir fukaranın oğlu can pazarında’ dövizi taşıdı. 12.06.2007 Hürriyet Gazetesi Erdoğan'ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ın askerlikliğini nerede yaptığını bilen var mı? Bu insan 2000 yılında testis kanseri teşhisi ile düzmece bir rapor alarak, askerlik yapmamıştır. Ve 2001 yılında 5 oda-3 salon tripleks vicdanı sayesinde düğün dernek evlenmiştir. İnceleyin arkadaşlar, inceleyin sayın İçişleri Bakanlığı, herkes incelesin. Askere gitmemek için bunları yapan bu insan, 1998'de TRT İstanbul Radyosu sanatçısı Sevim Tanürek'i de arabasıyla çarparak öldürdü. Sonuç ne oldu? İnceledikçe neler çıkıyor. İnceleyin abiler. Alıntı
Φ denizz Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 12 Haziran , 2007 Şehit cenazelerindeki hükümet protestoları için İçişleri Bakanlığı inceleme başlattı. Erdoğan emekli askerleri suçladı. 12.06.2006 Hürriyet Gazetesi. (zaten suçlayıp, kavgalı olmadığı bir tek ben kaldım)Görüyorsunuz arkadaşlar, yavuz hırsızz ev sahibini bastırır dedikleri ne kadar doğru. İncelesinler bakalım incelesinler. İnceledikçe görecekleri daha çooook şey olacaktır, tabi anlamak isteyenler için. Ben incelenmiş haliyle bir kaç slogan ve pankarttan bahsedeyim; (Osmaniye'deki cenaze töreni) ‘Katil PKK, işbirlikçi AKP’, ‘Şehidimiz yatmadı, vatanını satmadı’, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’, ‘Hükümet istifa’, ‘Kahrolsun PKK’, ‘Katil PKK’ şeklinde sloganlar attı. Bir grup kadın da Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kastedildiği, ‘Eşbaşkanın oğlu, mal pazarında, fakir fukaranın oğlu can pazarında’ dövizi taşıdı. 12.06.2007 Hürriyet Gazetesi Erdoğan'ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ın askerlikliğini nerede yaptığını bilen var mı? Bu insan 2000 yılında testis kanseri teşhisi ile düzmece bir rapor alarak, askerlik yapmamıştır. Ve 2001 yılında 5 oda-3 salon tripleks vicdanı sayesinde düğün dernek evlenmiştir. İnceleyin arkadaşlar, inceleyin sayın İçişleri Bakanlığı, herkes incelesin. Askere gitmemek için bunları yapan bu insan, 1998'de TRT İstanbul Radyosu sanatçısı Sevim Tanürek'i de arabasıyla çarparak öldürdü. Sonuç ne oldu? İnceledikçe neler çıkıyor. İnceleyin abiler. ülke güvenliğini güneydoğudan gelicek oylara feda ettiler.halk şehit cenazelerinde bunlara tepkisini gösterdiğinde ise mahkemelere gitmeye başladılar.vergi veren,askere giden,devlete yükümlülüklerini yerine getiren insanlar artık protestoda edemiyecek akp yi ve lidervekillerini .buyurun akp demokrasisine. Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Şehit cenazelerindeki hükümet protestoları için İçişleri Bakanlığı inceleme başlattı. Erdoğan emekli askerleri suçladı. 12.06.2006 Hürriyet Gazetesi. (zaten suçlayıp, kavgalı olmadığı bir tek ben kaldım)Görüyorsunuz arkadaşlar, yavuz hırsızz ev sahibini bastırır dedikleri ne kadar doğru. İncelesinler bakalım incelesinler. İnceledikçe görecekleri daha çooook şey olacaktır, tabi anlamak isteyenler için. Ben incelenmiş haliyle bir kaç slogan ve pankarttan bahsedeyim; (Osmaniye'deki cenaze töreni) ‘Katil PKK, işbirlikçi AKP’, ‘Şehidimiz yatmadı, vatanını satmadı’, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’, ‘Hükümet istifa’, ‘Kahrolsun PKK’, ‘Katil PKK’ şeklinde sloganlar attı. Bir grup kadın da Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kastedildiği, ‘Eşbaşkanın oğlu, mal pazarında, fakir fukaranın oğlu can pazarında’ dövizi taşıdı. 12.06.2007 Hürriyet Gazetesi Erdoğan'ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ın askerlikliğini nerede yaptığını bilen var mı? Bu insan 2000 yılında testis kanseri teşhisi ile düzmece bir rapor alarak, askerlik yapmamıştır. Ve 2001 yılında 5 oda-3 salon tripleks vicdanı sayesinde düğün dernek evlenmiştir. İnceleyin arkadaşlar, inceleyin sayın İçişleri Bakanlığı, herkes incelesin. Askere gitmemek için bunları yapan bu insan, 1998'de TRT İstanbul Radyosu sanatçısı Sevim Tanürek'i de arabasıyla çarparak öldürdü. Sonuç ne oldu? İnceledikçe neler çıkıyor. İnceleyin abiler. Şehit cenazelerinde yuhalanmaktan korktuğu için artık cenazelerede katılmıyor. Zaten umursadığınıda sanmıyorum. Sayın Taylan testis kanseri olan adamın bir yıl içinde evlenmesi çok ilginç. Tedavi olduğunu ise hiç duymadık. Villasını biliyoruz ve birde gemi aldı. Tedavi görmesine gerek duyulmayan testis kanseri sayesinde askere değil iş hayatına atıldı öyle böyle değil. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Hep aynı laf: "İstismar etmeyin..." Yani? "Yuhlamayın..." Deniyor ki, "cami avluları, bir partinin gençlik kollarına mensup tiplerle dolduruluyor, amigo gibi bağırtılıyor, provokasyon yapılıyor." Soralım o halde... Danıştay katliamından sonra, aynı camide, aynı bakanlar yuhlandı, kafalarına bardak fırlatıldı... Ülkücü müydü onlar? Danıştay katliamından sonra, bakanlar yuhlanıp, kafalarına bardak fırlatılınca... O dönemin Genelkurmay Başkanı olan, sizin yere göğe sığdıramadığınız Hilmi Özkök, "halkın tepkisi, hakikaten takdir edilmeli, ama bir günle kalmamalı, daimilik kazanmalı" demedi mi? Hilmi Özkök, hangi partinin gençlik kollarına mensup? Abdüllatif Şener... MHP'li mi? Neden öbür bakanların taziyesi bile kabul edilmezken, onun eli "onurlu bakan" diye sıkılıyor? Şehit eşleri provokatör mü? Ve, birkaç soru daha... Alt tarafı, kendi otomobilinin yerine bir başkası parketti diye, plakasını nal gibi yazıp, yarım sayfa "böyle hayvanlık olur mu?" diye makale döşenenler... Neden şimdi, "şehit haberlerini büyütmek doğru değil" diye akıl veriyor? İş arkadaşı otobüs altında kalınca, "bu şoförü asın" diye yazanlar... Neden şimdi, "sağduyu çağrısı" yapıyor? Şehit cenazesinde öfkesine yenilip, bağıranlara, "yakışıksız oldu, istismar oldu" diye ağız burun kıvıran yazarlarımız... Neden, "subaylar niye hiç ölmüyor" diye sorana, bir satır olsun dokunmadınız? Son bir haftada 16, son bir ayda 30 şehit verdik... Hükümet'i kınayanları kınıyorsunuz... Şu AB'yi neden kınamıyorsunuz, "iki kelimeyle bile kınamıyor" diye? Çocuğunu taa Amerikalar'da okutan arkadaş... Şehit binbaşı oğlunun, 5 gün sonra ÖSS'ye nasıl gireceğini merak ediyoruz... Sen etmiyor musun? Yok mu bi burs murs? Uzatmayayım... Şehide kahrolmanın, haykırmanın, partisi, sağcısı solcusu olur mu kardeşim? Aklınızı mı yitirdiniz siz? Zaten gelmiyorsunuz cenazeye... Acımıza karışmayın bari. Yılmaz Özdil, Sabah Gazetesi, 13/06/2007 Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Erdoğan'ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan'ın askerlikliğini nerede yaptığını bilen var mı? Bu insan 2000 yılında testis kanseri teşhisi ile düzmece bir rapor alarak, askerlik yapmamıştır. Ve 2001 yılında 5 oda-3 salon tripleks vicdanı sayesinde düğün dernek evlenmiştir. İnceleyin arkadaşlar, inceleyin sayın İçişleri Bakanlığı, herkes incelesin. Askere gitmemek için bunları yapan bu insan, 1998'de TRT İstanbul Radyosu sanatçısı Sevim Tanürek'i de arabasıyla çarparak öldürdü. Sonuç ne oldu? İnceledikçe neler çıkıyor. İnceleyin abiler. Konu ile ilgili diğer forum başlığı Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 ülke güvenliğini güneydoğudan gelicek oylara feda ettiler.halk şehit cenazelerinde bunlara tepkisini gösterdiğinde ise mahkemelere gitmeye başladılar.vergi veren,askere giden,devlete yükümlülüklerini yerine getiren insanlar artık protestoda edemiyecek akp yi ve lidervekillerini .buyurun akp demokrasisine. Demokrasiden anladıkları pohpohlanmak olanların getireceği anlayıştan korkmak lazım. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 13 Haziran , 2007 Demokrasiyi arac veya ulasim araci yani tramvay olarak görenlerin demokrasiye hazimsizliklari nasilda orataya cikiyor.herdemokratik kipirdanista sanki cimbizla etleri cekiliyormus gibi sicramaktadirlar.Mitinglere saldirilarin,bayrak satma yasaklarinin,hükümetistifa<diyenlere sorusturmalarin nedeni hazimsizliktir.Bu ülkeyi bu milleti Laikligi Atatürkü Ilke ve inkilablari Cumhuriyeti ve bayragi hazmedemeyenler Türkiyenin kaderi ile oynamaktadirlar.Bunlarin adi ister AKP ister TÜSIAT ister isterse ne olursa olsun sadece kravatlarinin renkleri farklidir,aliskanliklari farklidir,Türkceleri farklidir ama farkli olmayan tek yanlari Türkiyeyi parcalama siyasetlerinin benzerligidir. saygilarla Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 15 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 15 Haziran , 2007 Cami avlusunda siyaset yapmak üzerine ahkam kesen başbakana usta siyasetçiler güzel cevap verdiler. Siyaseti camiden yapmaya başlarsan ve camiler kışlanız olursa günün birinde o camilere girecek yüzü bulamazsınız. İlahi adalet tecelli ediyor ve Akp kendi siyasetinde kendi tuzağına düşüyor. Hrant Dink cinayetinde katil devlet diye bağıranlara yakalama emri çıkartmayan başbakan şehit cenazelerinde vicdanları ile slogan atanları yakalatıyor. Bir damla şehit kanını 550 millet vekiline değişmeyeceksen şehit babasını neden mahkemeye verdin, şehit anasının kalbini neden kırdın, şehitlere neden kelle dedin ve nasıl hala bu işin diyalogla çözüleceği masalını anlatıyorsun? Neden askerle kavga ediyorsun? Tsk'yı Amerikan emri ile neden köşeye sıkıştırıyorsun? Bu kadar yalanın üzerine kurulu düzen kalıcı olmayacak bunların vicdan sahiplerinin gönlünde savunulacak tarafı kalmadı onları savunanlar onlar gibidir. Alıntı
Φ Cordoba Gönderi tarihi: 16 Haziran , 2007 Gönderi tarihi: 16 Haziran , 2007 Fettullah tayfasının Türk Ordusu korkusunun bir tezahürü işte. bir insan evladı "erler ölüyorda subaylar neden ölmüyor" un derdine düşecek kadar türk ordusundan nefret eder hale geldiyse. bence ona yakışan yer Fettulah ın abd deki villasında amerikan ordusu koruması altında yaşaması. Ama o zamanda kim Türkiye içinde fitne fesatçılık yapacak oda var Subay kanına susayan bu "sözde vatandaş" lar. sanırım kendilerini biraz idare edecek kadar rahatlamışlardır 3 yüksek rütbeli subayımızın şehit oluşuyla. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.