Φ HONEST Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bürokrat atamaları konusundaki Anayasa Mahkemesi üyesiyken attığı imza ile cumhurbaşkanı iken yaptığı uygulamaların birbiriyle çeliştiği ortaya çıktı. Sezer, Tarım ve Kırsal Kalkınma Kurumu'na yapılacak atamalarla ilgili kanunu da veto etti. Sezer veto gerekçesinde atamalarda cumhurbaşkanının imzasının bulunmasının Cumhurbaşkanı'nın üst düzey görevlilerin atamalarında haksız işlemlerin ve siyasal nitelikli atamaların önlenmesi amacını taşıdığını savundu. Cumhurbaşkanı Sezer, 1992 yılında Anayasa Mahkemesi üyesi olarak attığı imzada ise farklı görüşleri savundu. SİYASAL DENETİM YAPAMAZ Mahkemenin 1992 yılında 37 esas sayısı ile verdiği kararda “Bugünün parlamenter sisteminde yürütme sorumluluğu hükümettedir. Bu nedenle de sorumluluğunu hükümetin taşıdığı kararnameler hakkında Cumhurbaşkanı'nın uyarı ve tavsiyede bulunmaktan öte direnmesi, sistemin özelliğine ters düşer” ifadesi yer aldı. Cumhurbaşkanı'nın Bakanlar Kurulu işlemlerini siyasal yerindelik yönünden denetleyemeyip, imzalamak zorunda olduğu açıktır. Bilal Çetin Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, bürokrat atamaları konusundaki Anayasa Mahkemesi üyesiyken attığı imza ile cumhurbaşkanı iken yaptığı uygulamaların birbiriyle çeliştiği ortaya çıktı. Sezer, Tarım ve Kırsal Kalkınma Kurumu'na yapılacak atamalarla ilgili kanunu da veto etti. Sezer veto gerekçesinde atamalarda cumhurbaşkanının imzasının bulunmasının Cumhurbaşkanı'nın üst düzey görevlilerin atamalarında haksız işlemlerin ve siyasal nitelikli atamaların önlenmesi amacını taşıdığını savundu. Bilal Çetin Yasama, yürütme ve yargı mayısta belli olacak Köşk’ün yeni patronuna kilitlendi. Yargıtay ve Danıştay’ın boş kalan üyeleri seçilmiyor. Meclis, Sezer veto eder diye kanunları geçirmiyor. Bürokratlar, atama kararnameleri imzalanmadığı için, yeni Cumhurbaşkanı’nı bekliyor Ankara’da artık bütün hesaplar, Köşk’ün yeni patronuna göre yapılıyor. Cumhurbaşkanı Sezer’in, ardı ardına kritik atamaları onaylamaması, yasaları veto etmesi; karşılığında hükümetin, yeni atamaları, vetolu yasaları ve ucu Köşk’ün onayına uzanan kararları ağırdan alması, restleşmenin son hamleleri olarak görülüyor. İlgili kurumlar da hesaplarını Cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre yapıyor. Bunun en çarpıcı örneği, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin dün, Adalet Bakanı Cemil Çiçek’le karşı karşıya gelmeleri oldu. Çiçek, TBMM’de görüşülmekte olan Yargıtay Kanunu Tasarısı’nda, üye sayılarının düşürülmesinin planlandığını gerekçe göstererek üyelik seçimlerinin yapılmasına muhalefet etti. HSYK ise Çiçek’e rağmen toplanma kararı aldı. Yasanın, Cumhurbaşkanı Sezer’in önüne gelmesi durumunda veto edilebileceği hesabını yapan hükümetin bu düzenlemeyi de Köşk seçimlerinden sonraya bırakmak istediği değerlendirmeleri yapılıyordu. HSYK süreç bu noktaya gelmeden seçimlerin yapılmasını istiyor. MÜSTEŞAR DA GELMEDİ Yargıtay ve Danıştay’daki boş üyeliklere seçim yapılması konusunda Cemil Çiçek ile HSYK arasındaki restleşme, dün doruğa çıktı. HSYK’nın dünkü toplantısına hem Bakan hem de Bakanlık Müsteşarı Fahri Kasırga katılmayınca, yeterli çoğunluk sağlanamadı. Doğal üye Kasırga’nın katılmamasına tepki gösteren HSYK üyeleri, yasal işlem yapılması için durumu tutanakla tespit etti. Zehir zemberek bir açıklama yapan HSYK Başkanvekili Mahmut Acar, Çiçek’i, yargı bağımsızlığına karşı durmak, HSYK’nin faaliyetlerini engellemek ve yargıya müdahale etmekle suçladı. Bakan Çiçek’in “seçim için gündem belirlenmesinin yönetmeliğe aykırı olduğunu” ileri sürdüğünü hatırlatan Acar, “Bu, Sayın Bakan’ın kişisel düşüncesini ve tercihini yansıtan bir değerlendirme. Bundan sonra da salı ve perşembe günkü toplantılarımızı sürdüreceğiz. Öncelikli gündem maddemiz seçimdir” diye konuştu. Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın görevleri arasında, Kurul toplantılarına katılmanın da bulunduğunu söyleyen Acar, bunun “Anayasal bir görev” olduğunun altını çizdi. HSYK’nın geçen haftaki toplantısında Yargıtay’daki 23 ve Danıştay’daki 6 boş üyelik için bir sonraki toplantıda seçim yapılmasına ilişkin iki önergenin oy çokluğuyla kabul edildiğini belirten Acar, bu kararın Müsteşar Kasırga’nın karşı oyu ile alındığını anımsattı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in neye dikkat çekmek istediği ortada. Haksız işlem ve siyasal nitelikli atama. !!! Tamda Recep Tayyip Erdoğan'ın sevdiği gibi. Dilediğini dilediği koltuğa yerleştirmek ve kadrolaşmak. Acaba gözardı edilmek istenen bu mudur? Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Yasama, yürütme ve yargı mayısta belli olacak Köşk’ün yeni patronuna kilitlendi. Yargıtay ve Danıştay’ın boş kalan üyeleri seçilmiyor. Meclis, Sezer veto eder diye kanunları geçirmiyor. Bürokratlar, atama kararnameleri imzalanmadığı için, yeni Cumhurbaşkanı’nı bekliyor Ankara’da artık bütün hesaplar, Köşk’ün yeni patronuna göre yapılıyor. Cumhurbaşkanı Sezer’in, ardı ardına kritik atamaları onaylamaması, yasaları veto etmesi; karşılığında hükümetin, yeni atamaları, vetolu yasaları ve ucu Köşk’ün onayına uzanan kararları ağırdan alması, restleşmenin son hamleleri olarak görülüyor. İlgili kurumlar da hesaplarını Cumhurbaşkanlığı seçimlerine göre yapıyor. Bunun en çarpıcı örneği, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin dün, Adalet Bakanı Cemil Çiçek’le karşı karşıya gelmeleri oldu. Çiçek, TBMM’de görüşülmekte olan Yargıtay Kanunu Tasarısı’nda, üye sayılarının düşürülmesinin planlandığını gerekçe göstererek üyelik seçimlerinin yapılmasına muhalefet etti. HSYK ise Çiçek’e rağmen toplanma kararı aldı. Yasanın, Cumhurbaşkanı Sezer’in önüne gelmesi durumunda veto edilebileceği hesabını yapan hükümetin bu düzenlemeyi de Köşk seçimlerinden sonraya bırakmak istediği değerlendirmeleri yapılıyordu. HSYK süreç bu noktaya gelmeden seçimlerin yapılmasını istiyor. MÜSTEŞAR DA GELMEDİ Yargıtay ve Danıştay’daki boş üyeliklere seçim yapılması konusunda Cemil Çiçek ile HSYK arasındaki restleşme, dün doruğa çıktı. HSYK’nın dünkü toplantısına hem Bakan hem de Bakanlık Müsteşarı Fahri Kasırga katılmayınca, yeterli çoğunluk sağlanamadı. Doğal üye Kasırga’nın katılmamasına tepki gösteren HSYK üyeleri, yasal işlem yapılması için durumu tutanakla tespit etti. Zehir zemberek bir açıklama yapan HSYK Başkanvekili Mahmut Acar, Çiçek’i, yargı bağımsızlığına karşı durmak, HSYK’nin faaliyetlerini engellemek ve yargıya müdahale etmekle suçladı. Bakan Çiçek’in “seçim için gündem belirlenmesinin yönetmeliğe aykırı olduğunu” ileri sürdüğünü hatırlatan Acar, “Bu, Sayın Bakan’ın kişisel düşüncesini ve tercihini yansıtan bir değerlendirme. Bundan sonra da salı ve perşembe günkü toplantılarımızı sürdüreceğiz. Öncelikli gündem maddemiz seçimdir” diye konuştu. Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın görevleri arasında, Kurul toplantılarına katılmanın da bulunduğunu söyleyen Acar, bunun “Anayasal bir görev” olduğunun altını çizdi. HSYK’nın geçen haftaki toplantısında Yargıtay’daki 23 ve Danıştay’daki 6 boş üyelik için bir sonraki toplantıda seçim yapılmasına ilişkin iki önergenin oy çokluğuyla kabul edildiğini belirten Acar, bu kararın Müsteşar Kasırga’nın karşı oyu ile alındığını anımsattı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in neye dikkat çekmek istediği ortada. Haksız işlem ve siyasal nitelikli atama. !!! Tamda Recep Tayyip Erdoğan'ın sevdiği gibi. Dilediğini dilediği koltuğa yerleştirmek ve kadrolaşmak. Acaba gözardı edilmek istenen bu mudur? Sayin Keskinkalem,Türkiyenin nerelere ve kimler tarafindan getirildigi acikca ortadadir.Dinci kadrolari atayamayan Basbakan Cumhurbaskanligi secimini beklemektedir.Yargi AKP ye baglidir.AKP ye baglanamayan yani henüz daha laik Türkiye Cumhuriyetinin bagimsiz HSYK'nun nasil AKP nin oyunlarina kurban edilmeye calisildigini bütün Türkiye izlemektedir.Sirada Yök ve laik üniverseteler var ve en sonrada Milletin ordusuele alinacaktir.Iste o zaman Türkiye Recep Tayyip Erdogan'in eline gecmis olacaktir.Devletin kurumlarina karsi olan bir Milli Görüscüye Türkiye teslim edilirse sonucta olacagi budur.Teslimedenler utansin. saygilarla Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2007 Sayin Keskinkalem,Türkiyenin nerelere ve kimler tarafindan getirildigi acikca ortadadir.Dinci kadrolari atayamayan Basbakan Cumhurbaskanligi secimini beklemektedir.Yargi AKP ye baglidir.AKP ye baglanamayan yani henüz daha laik Türkiye Cumhuriyetinin bagimsiz HSYK'nun nasil AKP nin oyunlarina kurban edilmeye calisildigini bütün Türkiye izlemektedir.Sirada Yök ve laik üniverseteler var ve en sonrada Milletin ordusuele alinacaktir.Iste o zaman Türkiye Recep Tayyip Erdogan'in eline gecmis olacaktir.Devletin kurumlarina karsi olan bir Milli Görüscüye Türkiye teslim edilirse sonucta olacagi budur.Teslimedenler utansin. saygilarla Sayın Politika Herşeyi adım adım ve kansız dayatıyorlar. Bir zamanlar Erdoğan'ın lideri olan Erbakan hoca ne demişti? Kanlı mı olacak kansız mı olacak? Cumhuriyet ve onun kazandırdıkları elimizden birer birer kayıyor. Söylediğiniz gibi halk seyrediyor, bugün vatandaşın birisi bana dedi ki, ya her şey ucuz bak bu zam yapmadı.(!)Türkiye'nin geleceği satılmış ama bizim kukla medyamız bundan bahsetmiyor ve vatandaşımızın bir kısmı uzun zamandır zamla yaşadığı için bu sahte ekonomik düzenle hiç bir şeyi fark etmeden, öğrenmeden, hatta umursamadan izliyor. Tecihini tam bağımsızlık ve Cumhuriyetten yana yapan şimdiki Cumhurbaşkanımızın, bugüne kadar yaptığı tüm vetolar dikkat çekici mahiyettedir. Çünkü yetkileri sınırlı olan Cumhurbaşkanlığı makamı ancak veto yöntemi ile dikkat çekebilmektedir. Eğer Tayyip Erdoğan köşke çıkarsa veto engeli ortadan kalkacak, hükümet ve köşk uyumlu çalışacak.!!! Çünkü neler imzaya sunuldu, neler geçirildi ancak yasalaştıktan sonra öğreneceğiz. Oda kesin değil tabi, hiç öğrenemeyede biliriz. Selametle Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.