Φ y/k Gönderi tarihi: 2 Mart , 2007 Gönderi tarihi: 2 Mart , 2007 Yaşları 18 ile 25 arasında değişen genç bir arkadaş grubu, bir gece eve dönecekken bardan içeri giren beş kişilik bir grup tarafından silâhla alıkonulurlar. Sabaha kadar dayak, işkence ve tecavüze maruz kalırlar. Kendilerini alıkoyan yaşları 20 ile 45 arasında değişen grup, hayatlarında eksik kalan her şeyin hesabını hiç tanımadıkları bu gençlerden çıkartır. Her iki grup için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Bir film olmasının ötesinde “Barda” sert ama bir o kadar da gerçek bir durumu anlatan sinematik bir şamar sanki. Günümüzde yaşanmakta olan ağır şiddetin aslında insanın doğasında zaten var olduğu ve eğer sistem bunu engellemek için gerekli ve yeterli önlemi almazsa bu acı gerçeğin yaşanmaya devam edeceğini söylüyor film. Kan, küfür, dayak, hakaret görüyoruz film boyunca. Gittikçe artan bir şekilde ve bazı sahnelerde neredeyse dayanılmaz boyutlarda. Unutmayalım öte yandan bu sadece bir sinema filmi değil. Çok benzeri bir süre önce gerçekten yaşanmış bir öykü. Kural tanımayan ve topluma saygısı olmayan böylesi cani ruhlu ve canavar insanlar varlar ve aramızda yaşıyorlar. Tek bir şey söylemek gerekir bence... Bu filmi sonuna kadar izleyenlerin ruhsal sorunları vardır. Alıntı
Φ y/k Gönderi tarihi: 5 Mart , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 5 Mart , 2007 Ben Kurtlar Vadisini izlerken, Minarenin yıkıldığı sahnede millet "Allahu Ekber" diye bağırmaya başlamıştı. Şiddet içerikli filmlere gelince Tarantino süper film çekiyor. Onun tarzını yakalaya bilseler sorun kalmaz aslında. Ama bizimkiler şiddetin de bokunu çıkartmayı iyi başarıyor. Alıntı
Φ y/k Gönderi tarihi: 17 Mart , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 17 Mart , 2007 Şiddet hayatımızın bir parçası. Sürekli kaçmaya çalışırız ama süreklide karşımıza çıkar. Kısır döngü gibi bişey. Alıntı
Φ necati_manyağı Gönderi tarihi: 17 Mart , 2007 Gönderi tarihi: 17 Mart , 2007 Hayatta gitmem bu filme! Adam bu filme gitse psikopata bağlar bee!!! Alıntı
Φ y/k Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Hayatta gitmem bu filme! Adam bu filme gitse psikopata bağlar bee!!! Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 Gönderi tarihi: 18 Mart , 2007 vasat bir filmdi ilgimi çeken konusunun gerçek olmasıydı Türk sinemasında korku, gerilim, komedi türlerinde gelişme göstermeye başlanmasını sevindirici buluyorum. korku/gerilim türlerinde daha kat edilmesi gereken çok yol var hayal güçlerini ve kullanılan tekniği geliştirmeliler. Amerikan sineması ile yarışması şimdilik mümkün olmasada gelecekte gereken özen gösterilirse Türk sineması iyi işler ortaya çıkartır diye düşünüyorum. Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Admin Gönderi tarihi: 2 Eylül , 2007 Filmi yeni seyrettim. Filmde özellikle ilk dikkatimi çeken ikili diyaloglardı, güzelmiydiler yoksa filmle hiç alakası olmayan monologlarmıydı..! İkinci dikkatimi çeken: neden Türk erkeği hep öpüşürken kadının üstüne abanır sorusuna cevap aramak oldu. Gördüğünüz gibi daha filmin başında kafam karışmıştı. Karışan kafamın karışıklığını aniden canlı bir konser aldı götürdü 'Mutlu olmak için mutlu etmek yeter dediler' ve buraya kadar mutlu ettiler beni... Sonra devam ediyoruz yolculuğa... Bende filmin koptuğu yer tam burasıydı galiba... Belkide benim şamarı hissetmem uzun sürmüştü ama y/k'nın dediği gibi şamarı tam burada attılar... 'Çırak alla' başlayan şamar 'Merhaba arkadaşlar. Nerede kalmıştıkla' devam eden ve 'lokum gibiymişle' devam eden şamar elinizden bir şey gelmez deyişini hatılatarak devam etti. Ve şiddet benliğinizi sarmaya başlıyor. Kötü şeyler öğreniyorsunuz... Ve bana öğretmeye çalıştığı bir şeyi şöyle anlatayım... Ne işiniz var sesinizi çıkarıyorsunuz veya 'suya sabuna dokunmamak' yani kayıtsız kalmayı size öğreten bir film. Buna şiddetle karşı çıkmak ve 'suya sabuna dokunmak' gerek diyorum... Nedense şiddeti çok açık seçik göstererek ve ona hiç bir şey katmadan sinema yapmak bana biraz basit geliyor (bu benim düşüncem tabiki) en önemli diyaloglardan birisi sanırım savcı ile hakim arasında geçen diyalog diyebilirim 'Ne yapacaksın böylelerini'... Bu bölüm belkide bütün dünyada sorun olmaya devam eden sorundur. Gelelim TGG kısaltmasına (Tekrar Gözden Geçirme) - bir gün çözecem ben onu... İşte böyle dostlar tamamlayamadım filmi... Tamlayan birisi filmin sonunda ne olduğunu bana ÖM le söylerse ne ala... Saygılar Alıntı
Φ cozunurluk Gönderi tarihi: 3 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 3 Eylül , 2007 Günümüzde yaşanmakta olan ağır şiddetin aslında insanın doğasında zaten var olduğu ve eğer sistem bunu engellemek için gerekli ve yeterli önlemi almazsa bu acı gerçeğin yaşanmaya devam edeceğini söylüyor film. Filmi yeni seyrettim. Filmde özellikle ilk dikkatimi çeken ikili diyaloglardı, güzelmiydiler yoksa filmle hiç alakası olmayan monologlarmıydı..! İkinci dikkatimi çeken: neden Türk erkeği hep öpüşürken kadının üstüne abanır sorusuna cevap aramak oldu. Gördüğünüz gibi daha filmin başında kafam karışmıştı. Karışan kafamın karışıklığını aniden canlı bir konser aldı götürdü 'Mutlu olmak için mutlu etmek yeter dediler' ve buraya kadar mutlu ettiler beni... Sonra devam ediyoruz yolculuğa... Bende filmin koptuğu yer tam burasıydı galiba... Belkide benim şamarı hissetmem uzun sürmüştü ama y/k'nın dediği gibi şamarı tam burada attılar... 'Çırak alla' başlayan şamar 'Merhaba arkadaşlar. Nerede kalmıştıkla' devam eden ve 'lokum gibiymişle' devam eden şamar elinizden bir şey gelmez deyişini hatılatarak devam etti. Ve şiddet benliğinizi sarmaya başlıyor. Kötü şeyler öğreniyorsunuz... Ve bana öğretmeye çalıştığı bir şeyi şöyle anlatayım... Ne işiniz var sesinizi çıkarıyorsunuz veya 'suya sabuna dokunmamak' yani kayıtsız kalmayı size öğreten bir film. Buna şiddetle karşı çıkmak ve 'suya sabuna dokunmak' gerek diyorum... Nedense şiddeti çok açık seçik göstererek ve ona hiç bir şey katmadan sinema yapmak bana biraz basit geliyor (bu benim düşüncem tabiki) en önemli diyaloglardan birisi sanırım savcı ile hakim arasında geçen diyalog diyebilirim 'Ne yapacaksın böylelerini'... Bu bölüm belkide bütün dünyada sorun olmaya devam eden sorundur. Gelelim TGG kısaltmasına (Tekrar Gözden Geçirme) - bir gün çözecem ben onu... İşte böyle dostlar tamamlayamadım filmi... Tamlayan birisi filmin sonunda ne olduğunu bana ÖM le söylerse ne ala... Saygılar Ben bu iki yoruma şapka çıkarırım arkadaşlar öyle güzel anlatmışlarki filmi başka bir şey eklemeye gerek duymuyorum.... Ayrıca sayın admin filmin sonu yolda lütfen tek ayak üstünde hazır olda bekleyiniz saygılar... Alıntı
Admin ™ Admin Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Admin Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Ayrıca bu filmden hoşlandıysanız şu filmide mutlaka görmelisiniz: Sert Şeker - Hard Candy Alıntı
Φ göçmen kızı Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 Gönderi tarihi: 5 Eylül , 2007 filmi sonuna kadar seyrettiğim için kendime inanamadım en kötü olduğum sahne ise jilet sahnesiydi ben kendi insanlığımdan utandım o sahnede nasıl bu kadar acımasız olunabilinir diye Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.