Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

HOCA / PAPAZ'MI... BİLİMMİ?...  

22 üye oy verdi

  1. 1. HOCA / PAPAZ'MI... BİLİMMİ?...

    • Hoca veya Papaz'mı?...
      1
    • Bilim'mi?...
      21


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
Tespit hatası yapmışsın sevgili frozen..

Ben, "din mi evrim mi" demedim..

"Tasarım mı evrim mi" dedim..

İkisi çok farklıdır..

 

Saygılar..

hatırlatma için teşekkürler sevgili xlark tades haklısın ama

 

ben genel olarak kullandım...

  • Cevaplar 169
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

 

 

adım aslan ama aslan degilim

seninde bilimselci ama bilimselci degilsin

çünkü böyle birşey yok

insan kültürünün çıkarımlarını ve tecrübelerini kısıtlı ve sıkıntılı düşünce/ütopyalara maske yapmamazsınız

eger bilimi sınırlı düşüncelere mahsus sayarsak bu ideolojiye kalb olur ve bir müddet sonra donar ve aynı şeyleri sayıklamaya başlar

kendi elinizle bilimin ilerleyişine set oluşturmayın

bilimde en nihayetinde insan edimiyle oluştugunu ve insanın masum olmadıgı ve ettiklerininde her zaman masum olmayacagı öncülünden hareketle ; biliminde denetlenebilmesi gerekir, sapmaması için

 

 

bilimselci olarak eli ayagı düzgün şeyler yazsan daha ismine daha uygun olur.

ben pratik bilimle alakalı yazmayı istemiyorum ve ilgimi de zaten çekmiyor

lakin siyasal anlamda bir tahakküm aracı kılınmaya çalışıldıgı her yerde kabul edilmezligini söylemek zorundayım

Gönderi tarihi:
"Tasarım mı evrim mi" dedim..

 

Hayır "yaradılış mı?, Evrim mi?" dediniz...

Yine her zamanki gibi kıvrımlar...

Her ikisi de farklı anlamlardadır xlark farklı...

Yeter artık insanların kafalarını bu kadar karıştırmayın...

 

YARADILIŞ konusunda İslam'ın kutsal kitabı Kuran-ı Kerim'de bile yaradılış ile ilgili olarak derli toplu bir şekilde anlatan bir sure yoktur / olmamıştır... Bunlar H. Yahya gibi ortaçağ karanlıklarında kalmış bir düşüncenin sonucundan başka birşey değil...

TASARIM İSE; Tasarımın sözlük anlamı, bir plan ya da eskizi yapmak üzere zihinde canlandırmak; biçim vermek ya da üretilmek üzere zihinde canlandırılan bir plan ya da bir şey, bir sonucu hazırlayan adımların ortaya konulduğu zihni bir proje ya da şemadan başka birşey değildir...

 

Hakikaten insanı gülmek ve üzülmek konusunda ikilemli hallere sokmaktan çok sanıyorum söylediğinizi her zamanki gibi "mugalata yapmaya" benziyor... :)

 

Sevgiyle kalın...

 

Bu arada forma bir de sözcek kazandırayım...

"Mugalata yapmak" Üniversite dönemlerinde çok sık kullanılan bir çümleydi ve bunun ile ilgili olarak rahmetli Tahsin Saraç 'ın çok değerli Fransızca-Türkçe sözlüğünde demagojinin mükemmel bir açıklaması var: (Laf ebeliği, lafı kıvırıp esas düşünceyi saklayıp boğmak, vb...) Ve sanıyorum bunu çok iyi beceriyorsuzun :)

Gönderi tarihi:

güç ve iktidar peşindeki insanların amacına hizmet eden ister din olsun ister bilim yıkıcı sonuç değişmiyor....

biz hala din mi evrim mi diyoruz.... amaç ne?

Tespit hatası yapmışsın sevgili frozen..

Ben, "din mi evrim mi" demedim..

"Tasarım mı evrim mi" dedim..

İkisi çok farklıdır..

ben genel olarak kullandım...

 

Sevgili frozen'in çok güzel ve yerinde bir tespiti;

Bilimde, dinde rantçıların, art niyetlilerin eline geçtiğinde insanlığın aleyhine işliyor diyor.

Ama bu yerinde tespit, yine "MUGALATA" yapılarak "çok farklıdır" şeklinde çarpıtılmış..

 

"Dinmi evrimmi ?" sorusu ile "tasarımmı evrimmi ?" sorusu aynı şeyler.

Din=inanç, kuram.

Tasarım=inanç, kuram.

Gönderi tarihi:

Şimdi tasarımsız yaratılış yada yaratılışın tasarımsız yani planlı projeli bir amaca yönelik ve hesapsız yapılamayacağını uzun uzun anlatmaya gerek yok, yani tasarımla yaratılışın bir birlerine zıt olamayacaklarını, zıt olan bir tek şey varsa o da "tesadüf" olduğunu yazmama gerek yok, çünkü bir çok konuda bunu işlemeye çalışıyorum zaten..

Herneyse, tasarım, yaratılış yada din..

Eğer açtığım anketteki oylamada evrim önde gitseydi yorum tablosu böyle olmayacaktı..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Şimdi tasarımsız yaratılış yada yaratılışın tasarımsız yani planlı projeli bir amaca yönelik ve hesapsız yapılamayacağını uzun uzun anlatmaya gerek yok, yani tasarımla yaratılışın bir birlerine zıt olamayacaklarını, zıt olan bir tek şey varsa o da "tesadüf" olduğunu yazmama gerek yok, çünkü bir çok konuda bunu işlemeye çalışıyorum zaten..

Herneyse, tasarım, yaratılış yada din..

Eğer açtığım anketteki oylamada evrim önde gitseydi yorum tablosu böyle olmayacaktı..

Saygılar..

 

Bak şimdi xlark, sana bişii dicem ve bu seni açıklıcak ama küsmek yok. bak söylediğin şey çok açık. sen tasarım denen şeyi "yaratılış"ı destekliyo diye savunuyosun. bilim gereğidir, ilim gereğidir diye diil. ya bi yaratılışı sorgula dimi ama?! sen yataılışın yapısını sorgulamadan onu hücre duvarı yapmışın. uygun olan şeyleri alıyon, uygun olmayan şeyleri almıyon. ama bak bi tek hücre yok ki? hayvan hücresi vaar, bitki hücresi vaar. tek başına hayvanlık taslayan tek hücreli canlılar bile var. hem senin uygun diil diye içeri almadığın şeylerin, sen içeri almıyon diye gerçek olmadıklarını iddia edemezsin ki.

 

bak soru sormıcam, tespit etcem bu sefer: senin bilim anlayışın ne biliyon mu? yaratılışa uyuyosa bilimdir. uymuyosa bilim değildir. bak ben sana bunun aşamasını gösteriim, belki yardımım olur.

 

 

Bilimle hareket edip sonunda "Tanrı yoktur" diye bişii tespit ettin mi sana "Ateist" derler.

 

Bilimle hareket edip sonunda "Tanrının varlığı bilinmez" diye bişii tespit ettin mi sana "Bilinmezci" derler.

 

Bilimle hareket edip sonunda "Tanrı var ama evreni kurmuş, herşey kendi başına ilerliyo" dedin mi sana "Deist" derler.

 

Ama Bilimle hareket ettiğini sanıp, sadece yaratılışı destekleyen bilgileri aldığın zaman sana "HY" derler.

 

Bilimle hareket edip işe görüş karıştırmazsan da düşünme ve sorgulama yeteneğini kullanmamış olursun. buda insanın yapısna aykırı.

 

Ama işine gelen bilgiyi alıp işine geleni almadığın zaman da o mağarada gölgelerini seyreden ve onları gerçek sanan insanlardan farkın kalmaz. bu "mağaradakiler" tanımının ne olduğunu biliyon dimi? Felsefeyele uğraşıyon umarım?

 

Sor, sor, sor xlark... neyi niye savunduun çok belli. neyi niye savunduğunu bi kendine sor.

 

......

 

Aman ya, bak xlark kelimeleri bu kadar ciddiye alma olur mu? onlar sadece harflerin yan yana gelmesinden ibaret. ben "Cerbeze"yi alıyom. Cerbeze bi sanattır :devil: dili kullanma sanatıdır. "Tongue fu" diye bişii duydun mu hiç? ***

Gönderi tarihi:

Metaryalist felsefe bilmi "Allah'ı mutlak inkar" için kullanıyorsa, benim bilmin ışığında Allah'ın var olduğunu kanıtlamaya çalışmam çok normaldir..

Bilimle ne boyutta iç içe olduğumu açtığım başlıklardan bulabilirsin..

Beni yargılaman için beni çok iyi tanıman gerekiyor..

Bütün tartışmalarda var mıydın..?

Kaç tane yazımı okudun..

Kaç konu başlığımı gördün..

Bilme hayranım..

Ama gerçekçi bilme..

Tasadüf kelimesi benim için bilim olamaz..

 

sana artık 6 şekilde hitap edebilirim. artanlar senindi çünkü. dimi?

 

Yok hayır acele yok, bekleyelim bakalım alan olmassa ben alırım altısınıda, sizi mi kıracam..

Karşısındakine mutlaka etiket yapıştırmak isteyen, yada cevap bulamayınca dur şuna bir çamur atayım zihniyetinden olmada, ne olursan ol.. :)

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
Metaryalist felsefe bilmi "Allah'ı mutlak inkar" için kullanıyorsa, benim bilmin ışığında Allah'ın var olduğunu kanıtlamaya çalışmam çok normaldir..

Bilimle ne boyutta iç içe olduğumu açtığım başlıklardan bulabilirsin..

Beni yargılaman için beni çok iyi tanıman gerekiyor..

Bütün tartışmalarda var mıydın..?

Kaç tane yazımı okudun..

Kaç konu başlığımı gördün..

Bilme hayranım..

Ama gerçekçi bilme..

Tasadüf kelimesi benim için bilim olamaz..

Yok hayır acele yok, bekleyelim bakalım alan olmassa ben alırım altısınıda, sizi mi kıracam..

Karşısındakine mutlaka etiket yapıştırmak isteyen, yada cevap bulamayınca dur şuna bir çamur atayım zihniyetinden olmada, ne olursan ol.. :)

 

xlark, bu forum zaten bayaa bi ciddiymiş, bak senle atıştım diye 3 uyarı aldım şimdiden :blushing: . Neyse, bidaa kişiliğe saldırı yok... Bak, Materyalizm bilimi Tanrıyı ispat için kullanmaz. Tanrının yokluğunu söyleyen Ateizm. Materyalizm bilimin adımlarını nereye atacağını gösterir. Neyi incelemesi gerektiğini gösterir. bak bi düşün; bilim maddeyi ele alıyo, sonra atacağı adımı ona materyalizm söylüyo. sence materyalizm neyi ele almak zorunda? işine Tanrı'yı karıştırabilir mi?

 

bak şöyle ele al tamam mı:

Sen eline aldığın bir şeyi tanımak istiyosun (bilim), ama ilk adımı nasıl atacağını bilmiyosun ve düşünüyon "ulan naapsam acaba" diye ve sonunda araştırmanı nasıl yapcana dair bisürü teori üretiyosun (materyalizm), sonra bu teorilerin hepsini birden toplayıp kendine bi felsefe yada görüş ediniyosun ve sonunda da "tanrı yoktur" diyosun (ateizm). Yani bak materyalizmin ilk ve tek amacı Tanrı'nın yokluğunu anlatmak falan değil. yani sen aslında materyalizme karşı değil, ateizme karşısın.

Gönderi tarihi:

APROSLOGİUM (ONTOLOJİK KANIT)

 

 

Efendimiz, senin daha büyük hiçbir şeyin düşünülemeyeceği bir şey olduğuna inanıyoruz.

O halde "bir delinin içinden Tanrı yoktur demesi" için gerekli olan benzer bir doğa

yoktur. Ama kuşkusuz bu deli, "daha büyük hiçbir şeyin düşünülemeyeceği şekilde

birşey" dediğimi duyduğu zaman duyduğunu anlamaktadır, -ve bunun varolduğunu anlamasa

bile anladığı şey zekasının içindedir. Ressam yapıtını ele aldığı zaman yapıtı

kafasının içindedir ama hala gerçekleştirmediği yapıtının varlığını kavrayamamıştır.

Ama resmini yaptıktan sonra, yapıtı zekasının içindedir ve şimdi yarattığının

varoluşunu kavramaktadır. Deli de en azından zekada daha büyük hiçbir şeyin

kavranamayacağı şekilde birşeyin olduğunu kavramak zorundadır, çünkü duyduğu zaman

anlıyor ve anlaşılmış olan herşey zekanın içindedir.Ama kuşkusuz daha büyük hiçbir

şeyin kavranamayacağı şekilde olan şey yalnızca zekanın içinde varolamaz. Aslında, bu

yalnızca zihinde varolsaydı, onu aynı zamanda gerçeğin içinde olarak da

kavrayabilecektik. O halde, daha büyük hiçbir şeyin kavranamayacağı şekilde olan şey

sadece zihnin içindeyse, daha büyük hiçbirşeyin kavranamayacağı şekilde olan şey daha

büyük bir şeyin kavranabileceği şekilde olan birşeydir; bu da kuşkusuz olanaksızdır.

O halde hiçbir kuşkuya yer bırakmadan, hem zekada ve hem de gerçekte daha büyük hiçbir

şeyin kavranamayacağı şekilde olan birşey vardır.

(...)

Ve bu sensin, Efendimiz, Tanrımız; o halde o kadar gerçekten varsın ki varolmadığın

şeklinde düşünülemezsin.

 

 

Aziz Anselme

Gönderi tarihi:

Ontoloji bilimi, maddeyi ve maddenin, varlığını araştıran hem felsefi hem de maddeyi konu alan bir bilim dalıdır.

Maddeyi konu almadığın da maddenin cin şeytan yada ruh tarafından oluşturulduğunu söyleyecek dal ontoloji değil yine teoloji olacaktır.

 

Bir önermenin “bilimsel” olabilmesi için o önermenin madde ile bağının olması gerekir.

Bununda tek ölçüsü bahse konu önermenin gözlemlerle yanlışlanıp yanlışlanamayacağıdır.

“Dünya bir tepsi şeklindedir” önermesi yanlış olmasına rağmen bilimseldir.

Bu önermenin yanlışlığı gözlem ve ölçümlerle kanıtlanabilir.

Evrenin ve dünyanın oluşumu akıllı tasarımcılıktır şeklindeki bir önerme ise bilimsel olamaz.

Gözlemle, ölçümle açıklanabilecek hiçbir yanı yoktur.

Akıllı tasarımcılık fikri boş bir hikayedir, masaldır.

Zira bilimsel olmadığı gibi kontrolü denetimi gözlenimi de yoktur.

Bir inançtan ibarettir. İnançların bilimde yeri olamaz.

 

Bilimin inançları korumak gibi bir görevi de yoktur. Gerçeklerle ilgilenir.

Bilimselliğin içerisine yaratılış kavramını sokmaya çalışan kişi bilimi sabote etmeye çalışıyor demektir.

Madde ile ilgili kavramlar zihinlerimizde maddenin yansıması ile belirlenir.

Zihinlerimize yansımayıp madde ötesi kavramlar oluşturmak hayalciliktir.

Kaf dağındaki gülen elmayı, ağlayan narı bularak mutlu olma fikri bir delinin hayalinden öte bir şey değildir.

Evreni tasarlayarak oluşturacak bir yaratıcının yapısının madde dışı bir mefhum olması...

Ve kendisini de bu maddesel yapının içerisinde, arşta (kendisinden büyük evrenin içinde) bulunduğunu kurgulamak, soyut akılcılıkla üretilmiş, delilik derecesine varan hayal ürünüdür.

Asla bilimsel olamaz.

 

Bilimselci

Gönderi tarihi:
“Dünya bir tepsi şeklindedir” önermesi yanlış olmasına rağmen bilimseldir.

Bu önermenin yanlışlığı gözlem ve ölçümlerle kanıtlanabilir.

İşte olay budur..

Evrimin bilimsel olması doğru olduğunun göstergesi değildir.

Çoktan yanlışlandıda..

Ne bir tek fosil bulunda nede mikro düzeyde kanıt..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
İşte olay budur..

Evrimin bilimsel olması doğru olduğunun göstergesi değildir.

Çoktan yanlışlandıda..

Ne bir tek fosil bulunda nede mikro düzeyde kanıt..

Saygılar..

 

Maalesef yazımı anlamadan balıklama atlamışsın sayın Kral.

Evrim kuramı gözlemlenebilir, ölçümlenebilir, yanlışlanabilir bir kavram olduğu için bilimseldir.

 

Bu konuda yüzlerce deney yapılmış, yüzlerce delil bulunmuştur hepsi maddeseldir.

Kanunlaşmış olmasa dahi bilimsel bir tezdir. Yasalaşma yolundadır.

Bilimsel olarak bu kadar yol katetmiş bir kuramın henüz yasalaşmamış olması...

Ümitsizliğe kapılıp masal ve hikaye uydurmaya bir sebep değildir.

Gönderi tarihi:
Maalesef yazımı anlamadan balıklama atlamışsın sayın Kral.

Evrim kuramı gözlemlenebilir, yanlışlanabilir bir kavram olduğu için bilimseldir.

Asıl sen benim yazımı anlamamışsın..

Bak sne ne yazdın ben ne yazdım..

Sen:

“Dünya bir tepsi şeklindedir” önermesi yanlış olmasına rağmen bilimseldir.

 

Ben:

 

Evrimin bilimsel olması doğru olduğunun göstergesi değildir

Demişim.. :)

 

Birde balıklama gibi laflar inanın çok hoş değil..

Hani gerçekten balkıklama olsa tamma diyebilirm belki ama, yukradadayazdığım gibi..

Bir meselenin bilimsellik arzetmesi, o meselenin gerçekliğine delil teşkil etmez..

Daha neyin savunması bu..?

Ve, bu argo laflar niçin..?

Gönderi tarihi:

bilimin bittiği yerde inanç başlar demiş dipnot

bu durumda inancın bittiği yerde bilim mi başlıyor?

bu soruyu sormadan edemedim, bilim inanca altarnatif olarak yansıtılıyor.

 

oysa bunlar karşı karşıya gelmez, bilimin branşı farklıdır, inancın farklı

birini seçmek zorunda olmadığımız gibi aksine inançlı ve bilimsel araştırmaları

takip eden ve yararlanan insanlar olmalıyız. (inananlar için söylüyorum)

 

bilimi ateizme mal etme gayretinde olan arkadaşlara şaşırmıyorum, ellerinde başka bir şey yok, amaç dini ve dindarı karalamak

bilimi araştıracak ve anlayacaksan ateist olacaksın zorlaması bundan.

 

bilim ilk oluşumu açıklıyor mu?

canlılığın sürekliliğini neye bağlıyor?

türleri neye bağlıyor?

hayvanlarda bulunan içgüdüyü neye bağlıyor?

özellikle dişi canlıların annelik içgüdüsünü maddesel boyutta nasıl açıklıyor?

aklı nasıl açıklıyor? madde akıl yürütmeyi nasıl başardı?

madde ilk oluşumunu neden maddecilerin idda ettikleri şekilde devam ettirmedi?

neden canlılar çiftleşmek zorunda?

neden kimisi yumurtluyor ve kimisi doğuruyor?

 

bilim bütün bunları araştırıyor hiç birine net bir cevabı yok, olamazda.

ama bilimi savunduklarını idda eden bazı arkadaşlar sanki bütün bunlara cevap bulmuş gibi

hatta her şeyde kanıt ararız dedikleri halde, Yaratılışı inkar ediyor!!! neden?

çünkü inanç özlerine ters ama hem kendilerini hem ikna etmek istediklerini kandırmak için

kanıtlanmamışlara kesinmiş gibi inanıp, inandırıp Yaratıcı varlığı inkar etme yolunda yürüyor.

 

bilimi savunmak için bilimsel düşünmek gerekir, bilimsel düşünemeyen kendisine gerçekçi diyemez. bilimsel düşünce ürettiğini savunan bunu ortaya koymalı ve tıpkı bilimin yaptığı gibi her olasılığı değerlendirebilmeli. kökten red bilimin kendi araştırıcı yapısına aykırıdır. bilim kanıtladığını arşivler, kanıtlayamadığını araştırmaya devam eder, sonsuza kadar sürecek olsada.

bilim hiç bir şeyin altarnatifi değildir, hatta Allah'ı ve Yaratmasını anlamanın en akılcı yoludur.

Gönderi tarihi:

benim anlamadığım şey.

 

Hem bir bilimsel teoriye "dine aykırı" diye savaş açacaksınız. Hemde bilimin inanca alternatif olarak sunulmasından şikayet edeceksiniz :)

Gönderi tarihi:
Asıl sen benim yazımı anlamamışsın..

Bak sne ne yazdın ben ne yazdım..

Sen:

Ben:

Demişim.. :)

 

Birde balıklama gibi laflar inanın çok hoş değil..

Hani gerçekten balkıklama olsa tamma diyebilirm belki ama, yukradadayazdığım gibi..

Bir meselenin bilimsellik arzetmesi, o meselenin gerçekliğine delil teşkil etmez..

Daha neyin savunması bu..?

Ve, bu argo laflar niçin..?

 

Geçmişte bir kez "kafan karışık olduğu için" anlamadığını belirtmiştin.

Yine öyle yapıyorsun sayın Kral.

Dünyanın tepsiye benzer önermesi "maddesel önerme" olduğu için bilimseldir.

Evrim kuramı da "maddesel önerme" olduğu için bilimseldir.

yazımda doğrumu yanlışmı tartışması yapmadımki öncelikle.

Bilimselmi, değilmi konusunu açtım.

Senin cevabın ise doğru olup olmadığı.

Amaç, masal ile bilimsel konunun farkını anlamak.

 

Daha açık anlayabilmen için:

Evrim bilgisi madde ile ilgilidir. Bilimseldir. Yanlışlanabilirliği vardır.

Melek bilgisi madde ile ilgili değildir. Bilimsel değildir. Yanlışlanabilir değildir.

Umarım bu kez anlaşılmıştır.

 

İşte olay budur..

Evrimin bilimsel olması doğru olduğunun göstergesi değildir.

Çoktan yanlışlandıda..

Ne bir tek fosil bulunda nede mikro düzeyde kanıt..

Saygılar..

 

Devamla; evrim kuramı bilimsel bir kuramdır. (maddesel, yanlışlanabilir)

Çalışmalar, araştırmalar tüm hızı ile devam ediyor.

Bu güne kadar olan bulgular, yanlışlanılabilirliğini değil doğruluğunu gösterir bulgulardı.

HY ve onun işbirlikçileri için değil tabiiki.

Bilimin inkarcıları için değil tabiiki.

 

"Zerre kadar bulgu yoktur" inatçılığı sana nereden geliyor biliyorum.

Bilgilenmek isteyen insanlar kaynaklardan onlarca bulgu göreblliyor .

Hristiyanlık, bu gerçeklerden kaçamayarak kabullendi bile.

Sıra sende.

 

Balıklama atlamak= Konuyu anlamadan, karar vermek için acele etmek.

Argo değildir. Seni üzecek anlam çıkardı isen, geri alıyorum.

Dünya görüşlerimiz farklı olduğu için anlaşamıyoruz sayın Kral.

Ben bunu doğal görüyorum.

Küsme, bozulma senin dünya görüşünden.

Sık sık tekrarlıyorsun.

Amacım üzme değil, dikkat çekme.

 

Selam.

Gönderi tarihi:
bilim ilk oluşumu açıklıyor mu?

canlılığın sürekliliğini neye bağlıyor?

türleri neye bağlıyor?

hayvanlarda bulunan içgüdüyü neye bağlıyor?

özellikle dişi canlıların annelik içgüdüsünü maddesel boyutta nasıl açıklıyor?

aklı nasıl açıklıyor? madde akıl yürütmeyi nasıl başardı?

madde ilk oluşumunu neden maddecilerin idda ettikleri şekilde devam ettirmedi?

neden canlılar çiftleşmek zorunda?

neden kimisi yumurtluyor ve kimisi doğuruyor?

 

keskinkalem

 

bu soruların dinde de cevapları yok ve açıklanmıyor

 

açıklama yapılması anlatılması doğru olduğu anlamına gelmez

 

insanın balçıktan meydana gelmesi, tesadüfen meydana gelmesi kadar anlamsızdır

 

yani din açıklıyor diye doğru söylüyor diyemeyiz

 

o kadar açıklamayı bilimde yapıyor zaten

Gönderi tarihi:
Geçmişte bir kez "kafan karışık olduğu için" anlamadığını belirtmiştin.

Yine öyle yapıyorsun sayın Kral.

Dünyanın tepsiye benzer önermesi "maddesel önerme" olduğu için bilimseldir.

Evrim kuramı da "maddesel önerme" olduğu için bilimseldir.

yazımda doğrumu yanlışmı tartışması yapmadımki öncelikle.

Bilimselmi, değilmi konusunu açtım.

Senin cevabın ise doğru olup olmadığı.

Amaç, masal ile bilimsel konunun farkını anlamak.

 

Daha açık anlayabilmen için:

Evrim bilgisi madde ile ilgilidir. Bilimseldir. Yanlışlanabilirliği vardır.

Melek bilgisi madde ile ilgili değildir. Bilimsel değildir. Yanlışlanabilir değildir.

Umarım bu kez anlaşılmıştır.

Devamla; evrim kuramı bilimsel bir kuramdır. (maddesel, yanlışlanabilir)

Çalışmalar, araştırmalar tüm hızı ile devam ediyor.

Bu güne kadar olan bulgular, yanlışlanılabilirliğini değil doğruluğunu gösterir bulgulardı.

HY ve onun işbirlikçileri için değil tabiiki.

Bilimin inkarcıları için değil tabiiki.

 

"Zerre kadar bulgu yoktur" inatçılığı sana nereden geliyor biliyorum.

Bilgilenmek isteyen insanlar kaynaklardan onlarca bulgu göreblliyor .

Hristiyanlık, bu gerçeklerden kaçamayarak kabullendi bile.

Sıra sende.

 

Balıklama atlamak= Konuyu anlamadan, karar vermek için acele etmek.

Argo değildir. Seni üzecek anlam çıkardı isen, geri alıyorum.

Dünya görüşlerimiz farklı olduğu için anlaşamıyoruz sayın Kral.

Ben bunu doğal görüyorum.

Küsme, bozulma senin dünya görüşünden.

Sık sık tekrarlıyorsun.

Amacım üzme değil, dikkat çekme.

 

Selam.

 

Sayın bilimselci arkadaşım bak bende diyorumki..

Evrimde yanlışlanabilir ve bir çok yönü yanlışlandıda..

Evrim eğer bilimselse, evrimi bir ideoloji haline getirmek çok yanlış..

Yanlışlandığı an tamam yanlışlandı demelisiniz, yani kayıtsız şartsız biz evrime bağlıyız dememlisiniz..

Bakın körelmiş organlar meselesi geçtiğimiz yüzyılın başında 180 civarındaydı bu rakam neredeyse sıfırlandı..

Faydasız ve gereksiz denilen bir çok organ, uzuv ve özelliklerin bilimsel olarak faydaları bulundu..

Buna benzer örnek çok..

Daha sonra hayali çizimlere baş vuruldu..

Ve sahte fosil düzenleyenler itiraflarda bulundular..

Lütfen bunlarıda göz önünde bulundurunki, gerçekten bilimi savunduğunuzu, evrimi yanlışlanabilir bir teori olarak gördüğünüzü bilmiş olalım..

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Sayın bilimselci arkadaşım bak bende diyorumki..

Evrimde yanlışlanabilir ve bir çok yönü yanlışlandıda..

Evrim eğer bilimselse, evrimi bir ideoloji haline getirmek çok yanlış..

Yanlışlandığı an tamam yanlışlandı demelisiniz, yani kayıtsız şartsız biz evrime bağlıyız dememlisiniz..

Bakın körelmiş organlar meselesi geçtiğimiz yüzyılın başında 180 civarındaydı bu rakam neredeyse sıfırlandı..

Faydasız ve gereksiz denilen bir çok organ, uzuv ve özelliklerin bilimsel olarak faydaları bulundu..

Buna benzer örnek çok..

Daha sonra hayali çizimlere baş vuruldu..

Ve sahte fosil düzenleyenler itiraflarda bulundular..

Lütfen bunlarıda göz önünde bulundurunki, gerçekten bilimi savunduğunuzu, evrimi yanlışlanabilir bir teori olarak gördüğünüzü bilmiş olalım..

 

Saygılar..

 

Sayın Kral,

 

Ha işte böyle sadede gel.

Mesele bilimi inkar meselesi anlatamadım, anlamadın meselesi değil.

Kuram bilimsel bir kuram.

Bilim adamları bulguları, belgeleri, deneyleri ile meşgul.

Tübitak organı her hafta bir bilimsel bulgudan bahseder. (okuyormusun ?)

İnternette evrim hakkında binlerce belge ve bulgu vardır.

Sen anladın, anlamadın sevdasındasın.

Kaynaklandığın tek kaynak, bilim düşmanı HY siteleri.

Amaç bilimi, bilimselliği inkar.

Sen sadede gel.

Gönderi tarihi:
Ha işte böyle sadede gel.

Mesele bilimi inkar meselesi anlatamadım, anlamadın meselesi değil.

Kuram bilimsel bir kuram.

Bilim adamları bulguları, belgeleri, deneyleri ile meşgul.

Tübitak organı her hafta bir bilimsel bulgudan bahseder. (okuyormusun ?)

İnternette evrim hakkında binlerce belge ve bulgu vardır.

Sen anladın, anlamadın sevdasındasın.

Kaynaklandığın tek kaynak, bilim düşmanı HY siteleri.

Amaç bilimi, bilimselliği inkar.

Sen sadede gel.

 

Ne demek sadede gel..??

Öncelikle üslubunun hiç hoş olmadığını belirteyim..

Daha öncede söyledim, eğer yine bu üslupla devam edeceksen senle yazışmaktan çekliyorum..

Sana göre bu üslup belki normaldir ama ben bu tür üsluplardan hoşlanmıyorum arkadaşım, yani başkasına söylüceksen söyle ama bana söyleme..

Anladın anlamadın meselesine gelince..

Buradaki yazıları anlamak için dahi olmak gerekmiyor..

Anlamıcak bir şey yok yazılarında..

İlk iletimdede aynı şeyleri yazmıştım ama sen anlamadın diyerek ikinci iletini gönderdin..

Ben ilk iletimi içerik olarak aynen yazdım şimdide hah sadede gel diyorsun..

Evrim hakkında, organizma hakkında kimin ne bildiği ise açılan başlıklardan ve ileti içeriklerinden bellidir..

Yargılama hakkı ne senindir nede benim..

Bakın sayfalarca tartışıyoruz ama yazılanların yarıdan fazlası kişileri eleştirmek ve yargılamak..

Evrim hakkındaki o kanıtları tek tek açalım şuraya, üzerinde kafa yoralım..

Var mısınız..?

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Ne demek sadede gel..??

..................

Evrim hakkındaki o kanıtları tek tek açalım şuraya, üzerinde kafa yoralım..

Var mısınız..?

Saygılar..

 

 

Sayın Kral,

İşin aslı bilimmi dogmalarmı seçimi..

Kelimelere takılmak değil elbette.

Sadede gel'in anlamı da asıl meseleye gel anlamında.

Tartışıp tartışmamak ta senin kendi tasarrufun.

Bilim başlıklarındaki savunularını hatırlıyorum.

Bilime karşı dogmalarla cevap.

Bilimsel bulguları temelsiz dogmalarla çarpıtmak yani. HY taktiği.

"Tek tek açılım"lara, dogmalarla cevap mermişsin zaten bilim başlığında.

Okuduk.

Gönderi tarihi:
İşte bilime ve doğmaya inananların istatistiği...

Kırmızı [bilim...] (Evrime inananlar)

Mavi [doğma...] (yaradılışa inananlar)

Neden geri kaldığımız belkide bu istatistikte gizli...

Bence 21. yüzyıl Türkiyesinin ve Mustafa Kemal'in kurduğu ülkenin kara tablosu...

Sevgiyle ve bilimle kalın...

bilimveyarad305l305351aqr8.jpg

 

eyyarkadaşlar, burada başka atatürkçü yokmu???nerde bu millet..örnek .......

Ey arkadaşlar! Tanrı birdir, büyüktür; tanrısal inanışların belirtisine bakarak diyebiliriz ki: İnsanlar iki sınıfta, iki dönemde incelenebilir, İlk dönem, insanlığın çocukluk ve gençlik dönemidir. İkinci dönem, insanlığın erginlik ve olgunluk dönemidir.

İnsanlık birinci dönemde tıpkı bir çocuk gibi, tıpkı bir genç gibi yakından ve maddî vasıtalarla kendisiyle meşgul olunmayı gerektirir. Allah, kullarının gereken olgunlaşma noktasına erişinceye kadar içlerinden vasıtalarla dahi kullarıyla meşgul olmayı tanrılık özelliğinin gereklerinden saymıştır. Onlara Hazreti Âdem Aleyhisselâm'dan itibaren bilinen ve bilinmeyen sayısız denecek kadar çok nebiler, peygamberler ve elçiler göndermiştir. Fakat Peygamberimiz aracılığıyla en son dini, uygar gerçekleri verdikten sonra artık insanlıkla aracı ile temasta bulunmaya gerek görmemiştir. İnsanlığın kavrayış, aydınlanış ve olgunlaşma derecesi,her kulun doğrudan doğruya, tanrısal ilhamlarla temas yeteneğine eriştiğini kabul buyurmuştur ve bu sebepledir ki,

Cenab-ı Peygamber, peygamberlerin sonuncusu olmuştur ve kitabı, en eksiksiz kitaptır.

1922 (Nutuk III.s.1241)

 

Bizim dinimiz en makul ve en doğal bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin doğal olması için akla, tekniğe, ilme ve mantığa uygun olması gerekir. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. ... İslam'ın sosyal hayatı içinde hiç kimsenin, bir özel sınıf halinde varlığını sürdürme hakkı yoktur. Kendilerinde böyle bir hak görenler dini kurallara uygun harekette bulunmuş olmazlar. Bizde ruhbanlık yoktur, hepimiz eşitiz ve dinimizin kurallarını eşit olarak öğrenmeye mecburuz" (Atatürk"ün Söylev ve Demeçleri, 1959, c.2, s. 90

Gönderi tarihi:
Sayın bilimselci arkadaşım bak bende diyorumki..

Evrimde yanlışlanabilir ve bir çok yönü yanlışlandıda..

Evrim eğer bilimselse, evrimi bir ideoloji haline getirmek çok yanlış..

Yukarıda arkadaşın bir düşüncesi herzaman olduğu gibi bizleri gerçekten şaşırtıyor...

'Evrimde yanlışlanabilir' diyor...

Nasıl yanlışlanabilir sizce...

Üstelik yanlışlanabilmek ne demek...

Yanlışlanabilirliği laf ve söz oyunlarında aynen "MUGALATA" yaparak...

Yani ilahi düşünce ve inanca dayanarak...

Bakın arkadaşlar; Evrimi yadsımak diyalektiğe aykırı bir olgudur...

Şimdi çok basit birşekilde ifade etmeye çalışalım...

...

Bugün en gelişmiş canlı insan değilmidir?...

Evet insandır...

Pekala milyonlarca ya da milyarlarca yıl sonra insandan daha gelişmiş yepyeni bir canlının oluşmayacağını kim garanti edebilir?...

Hiç kimse...

Pekala evrim devam etmektemidir ozaman?...

Doğal / bilimsel anlamda evet etmektedir..

O zaman şunu söyleyebilirmiyiz sizce?...

Evrim geriye dönük olamaz, daima ileriye dönüktür doğru değilmi?...

Evet bilim onu zaten açıklamış ve binlerce, yüzbinlerce örnekleri var ve hiçkimse bilim adına bunları işkembeden atmaz değilmi?...

Tabiki atmaz...

Düşünülmez bile... (emperyalizmin çıkarlarına ve dini kendi amaçları doğrultusunda kullananların ürettikleri bilimsel safsatalar tabiki hariç...)

Çok güzel...

...

Sevgili arkadaşlar...

Zaten evrimin kelime anlamı gelişme demektir...

İnsan ilk oluştuğu zaman bugünkü insana göre çok ilkeldi...

Yontma taş devri, cilalı taş devri, maden devrini geçirdikten sonra ilkçağ ve ortaçağ karanlığını geride bırakarak, bugünkü çağdaş düzeye ulaşmıştır...

Peki ilahiyata batan ne...

Dini anlamda bütün bunlar akla ve mantığa uygun iken din neden evrime karşıdır ve bilimi dışlar...

Hz. Muhammed bugün bütün bu ticani ve gericileri görmüş olsaydı acaba kur'anı nasıl yazardı....

Sevgi ve saygılarımla... :clover:

Gönderi tarihi:

sevgili dipnot din gelişime karşı değildir, din evrim adına tanrıtanımazlık ideolojisini empoze etmeye karşıdır,

evrimin tam karşılığı gelişim ise ve bu gelişimden anlatılan insanın ve doğanın belli şartlar içerisinde gelişim göstermesi ise bunu zaten dinde doğrular ve olması gereken budur, tasavvufa göre insan eğitilmek ve gliştirilmek üzere yaratıldı ve dünya yüzeyinde deneyimleyerek öğrenmesi istendi, madde boyutunda gösterilmesi gereken bir gelişimdir bu, ancak evrimin yaratılışı inkar eden ve her şeyi madde ile açıklamaya çalışan öngörüleri havada kalıyor, açıklanamazları açıklamıyor, ama ısrarla tek doğru olarak kabullenilip insanı düşünmekten alıkoyuyor...

 

nasılsa maddenin yapısı gereği canlılık oluştu ve kendiliğinden gelişti ve hiç bir amaç ve ideal gütmeden sonsuza kadar kendi devinimi içerisinde değişip duracak demek insanın tabiatına ve iç dünyasına ters bir düşünce... anlamlandırılmamış bir yaşam kimseye bir şey katmaz, iyilik ya da kötülük kişilerin yanına kalmaz, deneyimlemenin gereği budur, bir dine mensup olmakta bunu anlamlandırmaya tek başına yetmez, yaşadığımız sürece öğrenmeye açık olacağız ve gelişim devam edecek ama bu değişim madden olduğu gibi beynen de, bilincen de devam edecek...

 

bugüne kadar edindiğimiz bilgi, birikim, yeterli değil, hiç birimiz için değil... o yüzden her olasılığı düşünüyor, soruyor, sorguluyor, anlamaya çalışıyoruz, toptan kestirip atmıyoruz nedenlerini, sonuçlarını değerlendiriyoruz...

 

ben artık karşılıklı ithamlardan sıkıldım, her insan ne yaparsa kendisine yapıyor, zihni ister açıktır, ister kapalı, ister kabullenmiştir, ister etmemiştir, bu kişilerin tercihlerine bağlı... yeterki hiç kimse fiziken ya da ruhen başkasına zarar vermesin... bu dünyada yaşayan bizleriz olan biten herşey hepimizi etkiliyor, ilgilendiriyor... asıl önemli olan aynı canlı türleri olarak ortak gelişim gösterebilmek... gerisi boş...

 

selamlar

Gönderi tarihi:
bugüne kadar edindiğimiz bilgi, birikim, yeterli değil, hiç birimiz için değil... o yüzden her olasılığı düşünüyor, soruyor, sorguluyor, anlamaya çalışıyoruz, toptan kestirip atmıyoruz nedenlerini, sonuçlarını değerlendiriyoruz...

 

bunu bir müminin söylemesi beni çok şaşırtıyor

 

dinde hemen hemen herşey noktalanmıştır

 

ilk insan adem ile havvadır

 

günümüzde olduğu şekliyle yaratılmışlardır

 

çamur su toprak balçık gibi bir karışımdan yaratılmıştır

 

herşey Allah'ın ilmiyle ve konrtolüyle hareket etmektedir

 

dağlar insanlar sarsılmasın diye yaratılmıştır

 

insanlar kalpleriyle anlarlar düşünürler mantık üretirler

 

ölümden sonra insan dirilecektir ve ait olduğu yerde sonsuza kadar yaşayacaktır

 

vs. vs. vs. i başka bir olasılığı yok

 

yani sorgulayacağınız bir şey kalmamıştır ve herşey bellidir, bu nedenle başka bir olasılık ihtimalini bile göz ardı etmelisiniz. Yoksa iman sarsılır

 

durum budur

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.