Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Töre Kara yazmalı kadınların, Mühür vurulmuş dudaklarında türküydü töre. Herkesin bildiği, Kimsenin söylemediği. Oy gülüm havar, Sana biçilen töre, Ölüm gelir göz göre göre... Güneşin kavurduğu ak alınlarda, Kara, kapkara çizgiydi töre, Kimsenin görmediği. Görüp te söylemediği. Oy gülüm havar, Sana biçilen töre, Ölüm gelir göz göre göre... Bir anlık mutluluğa , hoyratlığa, Ölümüne zılgıtlarla biçilen ömürdü töre. Kimsenin yaşamadığı. Oy gülüm havar, Sana biçilen töre, Ölüm gelir göz göre göre... Bir ananın gözünde yaştı akmayan, Babanın boğazında düğüm,çözülmeyen töre. Kör bir elde hançerdi töre,vurduğunu görmeyen, Kanı renginden utandırandı töre, Nehirleri karaya boyayan. Uğultusunun türkü diye bir ağızdan söylendiği töre. Oy gülüm havar, Sana biçilen töre, Ölüm gelir göz göre göre... Murat Özden Uluç Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 sevdiğimin parmağına geçirilen töre lanetine isyan ediyorum,bağırıyorum ama çığlığımı kimler duyuyor ki.. lanet olsun törelerinize.. lanet olsun evlat sevginize.. evladını töre dıye zorla evlendiren babaya.. canlı canlı mezara gömdüğünüz sevdiğim için lanet olsun size.. sevgiyemi ağlanmalı,sevdiğinin haline mi Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Bakışın Ölüm Çağırır Seni seviyorum demeye hakkın yok senin. Törelerin acı. Her bakışın ölüm çağırır. Her çığlığın bir bedeldir. Bakışın Kaçışın, Yürek yakışın. Her kalkışın bir kardelendir. Seni seviyorum demeye hakkın yok senin. Ellerin uzak.ellerin tutuklu, Ellerin törelerine kurban, Boynun bükük vurulmaya hazır. Ahlak, Aşiret, Namus meselesi yani, Saklanışın, tedirginliğin bundan. Yürek yakan garipliğin, Her yolculuğun bir yitiriliştir. Seni seviyorum demeye hakkın yok senin. Gözlerin hüzünlü. Bakışın ölüm çağırır. Adımların ceylan avında, Özlemin acı, Hasretin acı. Her kavuşman ölüme yakın. Sevmelerin acı. Ölüm kokuyor törelerin hala Seni seviyorum demeye hakkın yok senin. Nusret Ateş Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Töre Hayallerimin dışındaydın Oysa yazılı kaderimi Sen yüzünden sildikçe Kaderim kaderinden kaçamadı Törelerin tutsağında Bağlandık Çözülsekde Meryem Aslan Alıntı
Φ adrenalin Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 kızıl;ne garip değilmi kara yazmalı kadınları,havarlı mavarlı türküleri,ağalı paşalı dizileri,töreli möreli arkası yarınları,ekranlarda tekrar tekrar gözümüze sokanlar ertesi gün ise sabah programlarında ahlak bekçisi sunucuları ile "türk gelenek ve görenekleri" "türk aile yapısına falan feşmekan...." şeklinde "kafakol" girişip gece televoleleriyle,geceliği bilmemkaç dolarlarıyla;gece "liberal" , gündüzse "muhafazakar" geçinip nasılda ikiseksen yerlere alıyor bizleri... şiirler kifayetsizmi kalıyor ne... Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 şiirler kifayetsizmi kalıyor ne... evet kifayetsiz kalıyor.. acımı anlatmaya herşey kıfayetsız kalıyor... Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 3 Ocak , 2007 Hadi Şiir İçelim! (Bu şiir, töreler uğruna aşkları kurban edenleredir!) Yine Bir kez daha Galipsin, Bir kez daha Aşkı Kurban ettik Sana, Kutlayalım Bu gece Hadi şiir içelim; Şerefimizin Şerefine! .. Sebahat Mayda Yavuz Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 4 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 4 Ocak , 2007 Hadi Şiir İçelim! (Bu şiir, töreler uğruna aşkları kurban edenleredir!) Yine Bir kez daha Galipsin, Bir kez daha Aşkı Kurban ettik Sana, Kutlayalım Bu gece Hadi şiir içelim; Şerefimizin Şerefine! .. Sebahat Mayda Yavuz ne güzel anlatmış... insanların hala bu tür ne idüğü belirsiz bence saçma sapan uygulamalara GELENEK DİYE TÖRE diye sahip çıkması,kendi canlarını gözgöre göre elalem ne der diye kurban etmelerinin hiç bir gerekçesi olamaz.. namus ve şeref bunları uygulamakla olmuyor... bunun adı olsa olsa korkaklıktır,zavallılıktır.. Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 4 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 4 Ocak , 2007 ne güzel anlatmış...insanların hala bu tür ne idüğü belirsiz bence saçma sapan uygulamalara GELENEK DİYE TÖRE diye sahip çıkması,kendi canlarını gözgöre göre elalem ne der diye kurban etmelerinin hiç bir gerekçesi olamaz.. namus ve şeref bunları uygulamakla olmuyor... bunun adı olsa olsa korkaklıktır,zavallılıktır.. malesef,ama onların içine öyle işlemiş ki;çocuğunu kurban edebılıyor Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 5 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ocak , 2007 Tore Unut deme bana,unutamam Sevemem kolay kolay da unutamam Soz dedi bana,unutamam Kalamam yalniz yalniz da uyuyamam Nerden bileyim cekip gidecegini Ellerin olup bana goz suzecegini.. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 7 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 7 Ocak , 2007 kalabalığın ortasında avazın çıktığı kadar bağırdığın halde sesini duyan, duyupta gelen kimse olmuyor önümüzde kalın duvarlar var üstelik tel örgülerle çevrili... ne sana gelebilmenin yolu var, ne o duvarı yıkabilmenin... şimdi isyanımı kime söyleyim adına töre dediğiniz acizliğinizde sizemi acıyayım? kutsal kitaplar gibi tavizsiz kabullendiğiniz tabularınızın birgün tam tepenize yıkılacağını haykırıyorum duyuyor musunuz? yoksa kulaklarınızı mı tıkıyor sunuz? aynada kendi yüzünüze bakmaya var mısınız? amca çocuklarını bir yastıkta koyun koyuna yatıranlar siz buna töre diyorsunuz ya... biz sadece kardeşi kardeşe kırdırmak diyoruz... bir insan için en kötü şey çaresizliktir, böyle bir durumda karşınıza dikilip töreden, sevgiden, aile bağından sözedenler asla ne kendi iç seslerini duyarlar ne sizin çaresizliğinizi görürler... Töre varya o töre işte o herşeyin üzerindedir. Bir kere karar verilmiştir aile meclisi bütün köprüleri yıkmıştır ve kalem kırılmıştır... Yazıklar olsun... Alıntı
Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 7 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 7 Ocak , 2007 Sevgili sedelina yazıyı okuduğumda ilk olarak bu şarkı dolandı dilime senin adına çok üzgün olduğumu bilmeni istiyorum umarım hakkında hayırlı olan neyse o olsun arkadaşım. sevgiler bu şarkı bu düzene gelsin. Yazıklar olsun, yazıklar olsun Kaderin böylesine, yazıklar olsun Herşey karanlık, nerde insanlık Kula kulluk edene yazıklar olsun. Batsın bu dünya, bitsin bu rüya Ağlatıp da gülene, yazıklar olsun Dolmamış çileler, yaşanmamış dertler Hasret çeken gönül, benim mi olsun.. Ben ne yaptım, kader sana Mahkum etti, beni bana Her nefeste, bin sitem var Şikayetim yaradana, şikayetim yaradana. Şaşıran sen mi yoksa benmiyim bilemedim Öyle bir dert verdin ki, kendime gelemedim Çıkmaz bir sokaktayım, yolumu bulamadım Ben mi yarattım, ben mi yarattım Derdi ızdırabı, ben mi yarattım Günah zevk olmuşsa, vefa yorulmuşsa Düzen bozulmuşsa, ben mi yarattım. Batsın bu dünya, bitsin bu rüya Aşksız geçen ömrüme, yazıklar olsun Dolmamış çileler, yaşanmamış dertler Hasret çeken gönül, benim mi olsun. Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 8 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 8 Ocak , 2007 Sevgili sedelina yazıyı okuduğumda ilk olarak bu şarkı dolandı dilime senin adına çok üzgün olduğumu bilmeni istiyorum umarım hakkında hayırlı olan neyse o olsun arkadaşım. sevgiler bu şarkı bu düzene gelsin. Yazıklar olsun, yazıklar olsun Kaderin böylesine, yazıklar olsun Herşey karanlık, nerde insanlık Kula kulluk edene yazıklar olsun. Batsın bu dünya, bitsin bu rüya Ağlatıp da gülene, yazıklar olsun Dolmamış çileler, yaşanmamış dertler Hasret çeken gönül, benim mi olsun.. Ben ne yaptım, kader sana Mahkum etti, beni bana Her nefeste, bin sitem var Şikayetim yaradana, şikayetim yaradana. Şaşıran sen mi yoksa benmiyim bilemedim Öyle bir dert verdin ki, kendime gelemedim Çıkmaz bir sokaktayım, yolumu bulamadım Ben mi yarattım, ben mi yarattım Derdi ızdırabı, ben mi yarattım Günah zevk olmuşsa, vefa yorulmuşsa Düzen bozulmuşsa, ben mi yarattım. Batsın bu dünya, bitsin bu rüya Aşksız geçen ömrüme, yazıklar olsun Dolmamış çileler, yaşanmamış dertler Hasret çeken gönül, benim mi olsun. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 FEDA OLDUNMU HİÇ...? Hiç bir insanı unutmak, bir insandan vaz geçmek, Bir insanı hayatından sonsuza kadar çıkartmak zorunda kaldın mı? Hani ölmüş gibi, hani uzatsan da elini tutamayacağını bilmek gibi, Her an kapından içeri gülümseyerek gireceğini bekleyip ama aslında Hiç gelmeyeceğini bilmen gibi. Ne zor şey değil mi ölmediğini bilmek, Ama ölmüş gibi ulaşılmaz olması artık o insanın sana, Ne kadar katlanılmaz bir gerçek değilmi, sen hala bu kadar sevgili iken? Özlemek, bu kadar özlemek, etini kemiğini yakarcasına özlemek. Çok kötü değil mi? Bu kadar özleyip onu görememek, ona dokunamamak onu işitememek, Artık sonunun "Pi" li hali değil mi? Biliyorsun değil mi? Ne kadar umutsuz bir arayıştır o, Kalabalık caddelerde geçen binlerce yüze bakmak. Belki bir kez daha görebilmek için o yüzü, Belki biraz önce geçti bu kaldırımdan diye düşünmek, Belki şu an arkamda yürüyen insanların içinde bir yerde demek, Belki şu an üzerimdedir gözleri diye paranoyalar yaşamak ne zordur değil mi? Ne kadar eritir insanı farketmeden. Sen de biliyorsun değil mi bunları? Bir sinema koltuğunda sende iki kişi gibi oturdunmu hiç? Hiç iki kişi gibi zevk aldınmı bir konserden yalnız başına. Güzel bir kafe keşfettiğinde, Güzel bir film seyrettiğinde, Güzel bir şarkı dinlediğinde, güzellikleri oranında eksik kaldıklarını hissettinmi, Paylaşamadığın için onunla. Hiç iki kişilik beyninle yarım insan olabildinmi? Baktığında aynada yüzünün yarısını gördüğün oldumu hiç? Sana hayatındaki en büyük yoksunluğu yaşatandan Nefret edemediğin oldumu hiç? Gözünün içine baka baka kolunu bacağını kesen bir insanın yüzüne Sevgi dolu bir gülümseme ile bakabildiğin zamanlar oldumu hiç? Hayatta inandığın bütün değerleri alt üst eden birisine aşk şiirleri yazabildinmi? Onu içinde korumanın seni yok etmek olduğu zamanlara... Feda oldun mu hiç??? Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 FEDA OLDUNMU HİÇ...? Hiç bir insanı unutmak, bir insandan vaz geçmek, Bir insanı hayatından sonsuza kadar çıkartmak zorunda kaldın mı? Hani ölmüş gibi, hani uzatsan da elini tutamayacağını bilmek gibi, Her an kapından içeri gülümseyerek gireceğini bekleyip ama aslında Hiç gelmeyeceğini bilmen gibi. Ne zor şey değil mi ölmediğini bilmek, Ama ölmüş gibi ulaşılmaz olması artık o insanın sana, Ne kadar katlanılmaz bir gerçek değilmi, sen hala bu kadar sevgili iken? Özlemek, bu kadar özlemek, etini kemiğini yakarcasına özlemek. Çok kötü değil mi? Bu kadar özleyip onu görememek, ona dokunamamak onu işitememek, Artık sonunun "Pi" li hali değil mi? Biliyorsun değil mi? Ne kadar umutsuz bir arayıştır o, Kalabalık caddelerde geçen binlerce yüze bakmak. Belki bir kez daha görebilmek için o yüzü, Belki biraz önce geçti bu kaldırımdan diye düşünmek, Belki şu an arkamda yürüyen insanların içinde bir yerde demek, Belki şu an üzerimdedir gözleri diye paranoyalar yaşamak ne zordur değil mi? Ne kadar eritir insanı farketmeden. Sen de biliyorsun değil mi bunları? Bir sinema koltuğunda sende iki kişi gibi oturdunmu hiç? Hiç iki kişi gibi zevk aldınmı bir konserden yalnız başına. Güzel bir kafe keşfettiğinde, Güzel bir film seyrettiğinde, Güzel bir şarkı dinlediğinde, güzellikleri oranında eksik kaldıklarını hissettinmi, Paylaşamadığın için onunla. Hiç iki kişilik beyninle yarım insan olabildinmi? Baktığında aynada yüzünün yarısını gördüğün oldumu hiç? Sana hayatındaki en büyük yoksunluğu yaşatandan Nefret edemediğin oldumu hiç? Gözünün içine baka baka kolunu bacağını kesen bir insanın yüzüne Sevgi dolu bir gülümseme ile bakabildiğin zamanlar oldumu hiç? Hayatta inandığın bütün değerleri alt üst eden birisine aşk şiirleri yazabildinmi? Onu içinde korumanın seni yok etmek olduğu zamanlara... Feda oldun mu hiç??? sardunyam çok beğendim ve neler hissettim.... ama olmazki arkadaşım bu buraya konmazki sedelina yı düşünmezmisin hiç... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 o bu acıyla büyüyecek bütün acılarla büyüdüğümüz gibi... akan kanı durdurmak için bazen kül basarız üzerine... işte öyle gibi... bu acıyı yaşamadan ondan kurtulamaz ki... ama kurtulacak illaki kurtulacak... Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 10 Ocak , 2007 sezen aksu nun şarkısını armağan edıyorum size. bır sevgili nasıl değiştirir dünyanın gerçeğini Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ocak , 2007 Eksik hayatlar... Hiç aşık olamayanlar, aşık olabilenlere göre bir çok şeyi eksik yaşarlar. Ama bence en dokunaklısı, hayatı algılama biçiminin değişebileceği gerçeğini fark etmeden yaşayıp gitmeleridir. Öncelikler sıralamasının alt üst olabileceğini hiç bilememek bir eksikliktir. Dehşetli bir korkuyu ve dehşetli bir korkusuzluğu yan yana hiç yaşamamış olmak da öyledir ama, ölümün bile korkutucu olmayabileceği gerçeğini farkına varamamak, asıl o epeyce yoksullaştırır hayatı... Aslında aşık olamayanların “eksik yaşama” listesi hayli zengindir ama benim en fazla ilgimi çeken, “bekleme”nin, onların hayatında bütünüyle farklı bir anlam taşımasıdır. Hiç aşık olmamış biri, ‘beklemek’ nedir bilmez çünkü! Kaygı içinde beklemenin büyüsünü hiç tatmamıştır. En küçük bir gecikmenin yaratabileceği iç fırtınaların gücünden habersizdir ve yaklaşmakta olan kederleri hissederek, ama büyülenmiş gibi kıpırdamadan beklememiştir hiç... Bütün ihtimalleri abartarak beklemenin yarattığı duygu karmaşasını da bilemez tabii... En sözüne sadık, en dakika aşığı bile beklerken nasıl endişe duyulabileceğini, bekleyişin arkasındaki sonsuz haz ihtimalinin, korkuların, umut ve umutsuzlukların saklı olmasının ne demek olduğunu hiç anlayamaz, aşık olamayanlar. Ama, aşık olan bekler... Ve beklerken o da beklemeyen insanları anlamaz hiç, tıpkı, beklemeyenlerin onun gerginliğini anlamadıkları gibi. Aşık olan için beklemek, onun gerçeğidir, bekleyişinin dışındaki her şey onun gerçeğiyle çelişir. Çevresiyle ilişkisi kesilir, sesler usulca uzaklaşmaya başlar, bekleyişiyle arasına girebilecek her şeyden kaçınır. Bekleyişinin tadını çıkarabilmek için dış dünyayla bütün ilişkisini koparır. Peki hangisi daha çekici gelir size? Bekleme böyle kaygılı ve ağır yaşansa bile, ardından, bütün düğümleri çözebilecek tutkulu bir beden tarafından kurtarılma ihtimali mi daha çekici, yoksa, hayatın bu cömert bağışını reddederek, aşksız ama kaygısız ve beklemesiz yaşamak mı? Hiç aşık olmamak; hiç beklememek, hiç aşk acısı çekmemek demek. *Winnicott’a göre aşk ilişkisinde bekletenler, aşık olmayanlardır. “Ben bazen beklemeyen kişiyi oynamak isterim” diyor Winnicott. “Başka bir yerde oyalanmayı, geç gelmeyi denerim; ama her zaman yenilirim bu oyunda; ne yaparsam yapayım, boşuna.. Tam zamanında, hatta saatinden önce, orada olurum. Aşığın kaçınılmaz kimliği budur”. “Bekletmek her iktidarın sürekli ayrıcalığı, insanlığın bin yıllık eğlencesi diyor Evelyne Bachellier. Ama bekletmenin de bazı riskleri vardır bence, öyle uzun uzun beklerken neyi ve neden beklediğinizi çözümleyip, kendinizi bu sapmadan kurtarma ihtimaliniz her zaman mevcuttur, tıpkı şu hazin hikayede olduğu gibi. “Bir zamanlar yüksek görevli bir bürokrat bir yosmaya tutkunmuş. Kadın, ‘yüz gece boyunca bahçemde, penceremin altında bir tabureye oturup beni beklersen, senin olurum, demiş. Doksan dokuz gece sessiz sedasız beklemiş yüksek görevli, ama doksan dokuzuncu gecenin sonunda oturduğu yerden kalkmış, taburesini koltuğunun altına alıp gitmiş.” Atilla İlhan’ın dediği gibi, “İnsan sevdiğini bırakmaz, sevmek bırakır insanı” bazen! Hem de tam beklerken ve de tam o gelecekken. Roland Barthes.”Bir Aşk Söyleminden Parçalar” Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 14 Ocak , 2007 Sen kırk yılda bir gibisin. Sen içimdeki çocuğun sessiz çığlığı, Sen içimdeki yaşlı adamın yalnızlığındaki görünmeyen yüzsün. Hiç yazılmamış ve belkide hiç yazılmayacak alınyazımsın, Ve hiç yaşayamayacağım ikinci hayatımsın.Sen ilksin... İlk aşık olduğum, ilk çıktığım, ilk üzüldüğüm değilsin Ama sadece ilksin.İlk değil geceler boyu düşünmem ve dalmam boş tavana Ama sadece ilksin.Kimsin? Nerden geldin ve nereye gidiyorsun bilmiyorum,Ama biliyorum 'Gideceksin'. Yüzüne baktığım zaman gördüklerimi bağırmak istiyorum Ama korkuyorum bir daha görememekten.Ve susuyorum...Bu ben değilim aslında Korkan, susan. Kimbilir belkide bu senin hayat boyu üzerinde çalıştığın, Usta hareketlerle şekil verdiğin, Ruhunun bir kısmını üzerine üflediğin, Ve bana verdiğin bir sanat eseri.Sen en az ortak özelliği olanımsın, Sen en küçüğüsün hayatımın Ve en büyüğü kalbimin. Kalabalıkta ki yalnızlığım, Gürültünün ortasındaki sessizliğim, Unutmadığım birkaç isimden biri, Ve sen ilk sustuğumsun. Sen, hep hayalini kurduğum Kimselerin ve benim de bilmediğim o yerde Denize bakan ağaçların arasındaki ahşap evimin önünde Yakamozu seyreden kişisin Sen ilk yazdığım değil İlk sakladığım şiirsin. Sen bu kokuşmuş dünyada yıllardır aradığım ve geç bulduğum Masum çocuk yüzüsün. Uzağımdaki yakınım, yakınımdaki uzağımsın. En yakınında olmak istediğim ama en uzağında olmam gerekensin. Ve sen hayatımın ilk ikibuçuğusun... Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 17 Ocak , 2007 Gözü kör, dili taş duvar Konuşmaz istasyonlar Trenler çığlık çığlık Ayrılık katar katar Bir bahar akşamıydı Beni burda koydun yar Söz verip de almadın Sarı ayva kızıl nar Yemin ettin bin kere Kutsal kitap üstüne Ben ölemedim bi türlü Vurgun vurgun üstüne Tutamadın ahdını Düğün bayram ettiler Baban yazdı bahtımı Bizi kurban seçtiler Ben başka yastıktayım Sen ele kuşak çözdün Ne ben mahremim ne sen Kavlimizi sen bozdun Bahtiyar ol gözüm yok Rabbim verir sabrını Bu hesap böyle bitsin Helal ettim hakkımı Ben başka yastıktayım Sen ele kuşak çözdün Ne ben mahremim ne sen Kavlimizi sen bozdun Bahtiyar ol gözüm yok Rabbim verir sabrını Bu hesap böyle bitsin Helal ettim hakkımı.. Sezen Aksu Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 18 Ocak , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 18 Ocak , 2007 İki bıçak seç kendine Biri yaralamak için Biri öldürmek Pusu kur gözleri Karanlık gölgesine Biri sevmek için Biri ihanet İki yürek seç kendine Biri yaşamak için Biri gizlenmek Bir korkak, bir kaçak, bir firar Kaç kişisin sen sevdiğim, çocuk İçimdeki bıçak bir kere daha dönüyor Olduğu yerde Kalırsan sel basar yataklarımı Gidersen uçurum çiçekleri açar kalbimde Kimi zamanlar olur sevgilim İki bıçak bile yetmez bir tek ölüme . Murathan Mungan Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.