Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Kara Mayınları Sökülmesin!


Buduncu

Önerilen İletiler

PKK Geliyor!

 

Türkiye Geçmişte Sınırlarını Kontrol Edemedi...

Sınır güvenliği Sağlanamadı....

 

Binlerce Asker, Polis, Öğretmen Ve Devlet Görevlisi Öldürüldü...

 

Şimdi..... PKK Geri Döndü!

 

Yine Sızmalar Oluyor... Askerlerimiz Ölüyor....

Ya Hükümet?

 

Yeni Mayın Döşeyeceğine, Mevcutlarıda Söküyor...

Sınırda Vize Uygulamaları Yapıyor...

 

Artık PKK’nın İşi Çok Daha Kolay....

 

Muhalefet Ve Basin İse.....Uyuyor!

 

Ülkemize Sahip Çıkalım....

Mayınlar Sökülmesin

Daha Çok Mayın Döşensin!

Sınırda Vize Uygulamasına Son!

 

Türkiye Uyan!

 

BUDUNCULAR

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bir istihkamöcı olarak mayınların sökülmesinin ottowa antlaşmasına bağlı olarak yapılan bir çalışma olduğunu biliyorum ve bu konu hakkında detaylı bilgiyi bulmakta zor olmadı buyrun :

 

 

OTTOWA SÖZLEŞMESİ'NE İLİŞKİN YASA...

Yasa metni

12 Mart 2003

Türkiye'nin "Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşme"ye (Ottowa Sözleşmesi) katılmasına ilişkin yasa, 12 Mart 2003 tarihinde TBMM'de kabul edildi.

Bakanlar Kurulu'nun (59. Hükümet) 28 Mart 2003 ve 2003/5427 Sayılı Kararı ile Sözleşme onaylandı. Sözleşme Türkiye açısından 1 Mart 2004'de yürürlüğe girdi.

 

 

Türkiye, 1996 Ocak ayında antipersonel mayınların üretimi ve aynı zamanda satış ve transferini ulusal moratoryum ile durdurmuştu. Ulusal moratoryumu 2002'de sona eren Türkiye, bir kez daha anti-personel karamayınları ihracatı ve transferi üzerine olan moratoryumu süresiz olarak uzatma kararı aldı. Türkiye, 6 Nisan 2001 tarihinde katılım sürecini başlatacağını ve Yunanistan ile birlikte taraf ülke olacağını duyurmuştu. Aynı yılın eylül ayında Nikaragua'da yapılan Mayın Yasaklama Anlaşması'na taraf devletlerin katıldığı 3. toplantıya gözlemci olarak katıldı. Yine bu toplantıda Mayın Yasaklama Anlaşması'nın imza için TBMM'ye sunulacağı ilan edildi.

Türkiye, 1996 Ocak ayında, anti-personel mayınların dışsatımını ve transferini yasaklayan ulusal bir moratoryum ilan etti. Moratoryum, 1998 yılında 3 yıl, 2002'de ise süresiz olarak uzatıldı. Türkiye, 6 Nisan 2001'de katılım sürecini başlatacağını ve Yunanistan ile birlikte taraf ülke olacağını duyurdu. Ottova Sözleşmesine Taraf Devletlerin 1999 Maputo (Mozambik), 2000 Cenevre ve 2001 Managua'da (Nikaragua) gerçekleştirdikleri konferanslara gözlemci olarak katılan Türkiye, 2001 Eylül ayında Nikaragua'daki toplantıda, Sözleşme'nin imza için TBMM'ye sunulacağını açıkladı.

 

Başbakan Bülent Ecevit başkanlığındaki 57. Hükümet, "Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı"nı, 19 Nisan 2002 tarihinde TBMM'ye sevketti. Ancak tasarı, TBMM'nin 21. Dönemi'nde yasalaşamadı.

 

Tasarı, 3 Kasım 2002 Seçimlerinden sonra Abdullah Gül başkanlığında kurulan 58. Hükümet döneminde, 13 Ocak 2003'de, tekrar TBMM gündemine alındı. Tasarı, 20 Şubat 2003'de TBMM Dışişleri Komisyonu'nda ele alındı ve gerekçesinde yapılan değişiklikle kabul edildi. Tasarı, 12 Mart 2003 tarihinde oylamaya katılan 256 milletvekilinin tümünün oylarıyla yasalaştı. (22. Dönem 1.Yasama Yılı 44. Birleşim)

 

4824 sayılı "Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşme'ye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun" 15 Mart 2003 tarihli ve 25049 sayılı Resmi Gazete'de yayımlandı. Bakanlar Kurulu'nun (59. Hükümet) 28 Mart 2003 ve 2003/5427 Sayılı Kararı ile Sözleşme onaylandı. (Resmi Gazete: 14.4.2003 - 25079)

 

Türkiye açısından Sözleşme'nin yürürlük tarihi 1 Mart 2004'tür.

 

 

Yasa metni şöyle:

Kanun No : 4824

Kabul Tarihi : 12.3.2003

Resmi Gazete : 15.3.2003 - 25049

 

MADDE 1.- 4 Aralık 1997 tarihinde imzaya açılan “Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşme”ye katılmamız uygun bulunmuştur.

 

MADDE 2.- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

 

MADDE 3.- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

Yasanın gerekçesi şöyle:

 

GEREKÇE

 

Anti-personel mayınların sorumsuzca ve ayırım gözetilmeksizin kullanılmasının sivil nüfusta yol açtığı ağır kayıplar, son yıllarda uluslararası kamuoyunda giderek artan bir hassasiyet yaratmıştır. Sözkonusu mayınların topyekûn yasaklanmasına yönelik olarak başlatılan siyasî teşebbüsler sonucunda, “Anti-Personel Mayınların Kullanımının, Depolanmasının, Üretiminin ve Devredilmesinin Yasaklanması ve Bunların İmhası ile İlgili Sözleşme” 4 Aralık 1997 tarihinde Ottava’da imzaya açılmış ve 1 Mart 1999 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kısaca “Ottava Sözleşmesi” olarak da bilinen söz konusu Sözleşmeyi bugüne kadar 142 ülke imzalamış, 122 ülke onaylamıştır.

 

Ottava Sözleşmesi, anti-personel mayınların kullanılmasını, depolanmasını, üretilmesini ve devredilmesini yasaklamakta, Taraf Devletlere depolarındaki mayınları 4, döşenmiş durumdaki mayınları ise 10 yıl içerisinde imha etme yükümlülüğü getirmektedir. Sözleşmede, döşenmiş mayınların imhası için öngörülen sürenin uzatılması amacıyla, Taraf Devletlere, her seferinde en fazla 10 yıllık bir uzatma süresi için başvuruda bulunma hakkı tanınmakta, ancak uzatma hakkı diğer Taraf Devletlerin oy çokluğuyla alacakları karara bağlı bulunmaktadır. Taraf Devletler, imha işlemi tamamlanana kadar mevcut döşenmiş mayınların yerlerini belirlemek ve bu bölgeleri tecrit ederek sivillerin zarar görmesini engellemekle yükümlü kılınmaktadırlar. Sözleşme, Taraf Devletler arasında mayınların imhası konusunda malî yardım ve teknolojik-bilimsel işbirliği yapılmasına olanak sağlamaktadır. Taraf Devletler, Sözleşmeye katıldıkları tarihten itibaren 180 gün içerisinde mevcut mayın stokları, mayın döşeli bölgeleri ve mayınların imha edilmesine yönelik olarak yürütülen programları hakkında BM Genel Sekreterine ayrıntılı bilgi vermeyi taahhüt etmektedirler. Sözleşme uyarınca Taraf Devletler, birbirlerinin Sözleşmeye riayet edip etmediklerini BM Genel Sekreteri aracılığıyla sorgulayabilmekte, bu konuda yapılabilecek bir toplantıda Taraf Devletlerin çoğunluğunun uygun görmesi halinde, Sözleşme ile ilgili uygulamasından şüphe duyulan Taraf Devlete bir araştırma heyeti gönderilmesi mümkün olabilmektedir. Ulusal güvenlik gerekçesi ile Taraf Devletlere, altı ay öncesinden bildirimde bulunmak kaydıyla, Sözleşmeden çekilme hakkı da tanınmaktadır.

 

Ülkemiz, anti-personel mayınların sebep olduğu yaralama ile ölümlerden ve bunların insanî bakımdan yol açtığı sonuçlardan duyulan endişeleri paylaşmakla birlikte, coğrafî konumundan kaynaklanan özel güvenlik mülahazalarıyla Ottava Sözleşmesine bugüne kadar taraf olmamıştır. Anti-personel mayınların özellikle terör örgütlerince ayırım gözetilmeksizin kullanılması, Ottava Sözleşmesine taraf olmaktan imtina etmemizde önemli bir rol oynamıştır. Sözleşmeyi komşularımızdan Bulgaristan ve Yunanistan onaylamış olup, Yunanistan, sözleşmenin onay belgesini henüz Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sunmamıştır.

 

Sözkonusu sözleşmeyi imzalamamış olmakla birlikte ülkemiz, anti-personel mayınların yol açtığı zararların önüne geçilmesi için uluslararası toplumun gösterdiği gayretlere katkıda bulunma kararlılığının bir ifadesi olarak, 1996 yılında anti-personel mayınların dışsatımını ve transferini yasaklayan ulusal bir moratoryum ilân etmiş ve 1998 yılında bu moratoryumu 3 yıl süre ile uzatmıştır. Sözkonusu moratoryum, 2002 yılında süresiz olarak uzatılmıştır. Ottova Sözleşmesine Taraf Devletlerin 1999, 2000 ve 2001 yıllarında gerçekleştirdikleri konferanslara gözlemci olarak katılan ülkemiz, bu toplantılarda, şartların elverişli olması halinde önümüzdeki yıllarda sözleşmeyi imzalama niyetini açıklamıştır. Bu arada, sözleşmenin insanî hedeflerinin ikili ve bölgesel planda geliştirilecek önlemlerle de desteklenebileceği anlayışıyla, askerî makamlarımızın da görüşleri alınmak suretiyle, bazı komşu ülkelerle ortak sınırlarımızın anti-personel mayınlardan arındırılması için teşebbüslerde bulunulmuştur. Bu çerçevede, sözkonusu mayınların kullanılmaması ve ortak sınıra yakın bölgelerdeki mayınların temizlenmesi veya imha edilmesi amacıyla Bulgaristan ile 22 Mart 1999 tarihinde Sofya’da, Gürcistan ile 29 Ocak 2001 tarihinde Ankara’da birer Anlaşma imzalanmıştır. Bulgaristan ile imzalanan Anlaşmanın onay işlemleri her iki ülke tarafından da sonuçlandırılmış ve onay belgeleri 30 Ocak 2002 tarihinde Sofya’da teati edilmiştir.

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.