Φ siyahx Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2006 Dostum Mahmut artık yaşlandın seninde bir anı defterin olsun dedim ve bi dost alarak bunu kendimce bir borç bilerek burayı açarak şahsına tahsis ediyorum.. Doğrularından şaşmayan,dürüstlüğünden ödün vermeyen,inandığın yolda büyük bir inançla yürüyen biri olarak sana sonsuz saygı duyuyorum ve destekliyorum. Hayat boş mahmut'cum onu en iyi şekilde doldurmak senin elinde ve hayatı en iyi şekilde dolduracağına ve yaşayacağına içtenliğimle inanıyorum. Adam gibi adamların karakterinde ‘yanardönerlik’, ‘ikiyüzlülük’, ‘kah**lik’ ve ‘kalleşlik’ yoktur!.. Sen tam anlamıyla Adam Gibi Adamsın Mahmut.. Saygı ve sevgilerimle, Onun hayatı ‘nokta’ gibidir, hiçbir zaman ‘virgül’ gibi eğri olmamıştır!.. Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 24 Kasım , 2006 *SİZL£Rİ ÇOK S£VİYORUM* Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2006 Hiç bir şekilde dürüstlüğünden taviz vermeden yaşayan ve her kim olursa olsun haksızlıklar karşısında adam sendecilik yapmayan duyarlı vakur adam,bazen çözülmesi zor bilmece bazen bir bakışıyla neler anlatmak istediğini kolayca ifade eden her duyguyu sevgiyi,nefreti,aşkı ruhunun derinliklerinde yaşamasını bilen adam,iyiki varsın Allah sana sağlık,huzur versin. Bak bu şiiri sen benim bir iletimde yazmıştın şimdi aynını ben sana iade ediyorum. SANADIR DUALARIM... Sevmek acı olsa da sevdiğinle tüm mutlulukları yaşa ve gözlerinin içi gülsün Ilık bir baharımsı umutlar bıraksın avuclarına kalbinden birer birer süzülen.. Lanet olsun seni simdi ve de gelecek zamanda üzecek insanlara.......... Armağan olsun sana benden dünyadaki tüm güzel cicekler.... Karanlıkta kalırsan gözlerindeki ışıltılar sana yol göstercektir.. Ağlarsan bir gün sakın üzülme;gözyasların her zaman sana mutluluklar bırakacaktır elbet Razıyım senin onurlu kardeşliğine; eğer sende razıysan benim gibi yiğit Kardeşine... Ama her zaman sen sevdiklerinle mutlu ol çünkü mutluluklar sana yakısıyor... Takatın kalmadığı zaman Yaradan senin kalbini yumusatıp esenlikler versin.. Acı ve hüzünlerin her zaman kelebek ömürlü olsun Kardeşim...... Şayet bir gün üzülürsen kardeşim bil ki benim gözbebeklerimde vardır iki damla gözyaşı.. Ben sadece kendim için mutluluk arayan sevgi dilencisiyim.... Alıntı
Φ ERBAY Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 25 Kasım , 2006 Dostluğumuza boztepe şahittir...geçtiğimiz yaz abimle tanışma fırsatım oldu hemde trabzonda üst düzeyde bir misafirperverlik,sıcakkanlılık, ve samimiyet gördüm mahmut abide...İnşallah seneyede görüşücez ama bu sefer beraber horon oynamadan ayrılmak yok... inşallah hayatın boyunca karşına kendin gibi insanlar çıkar abicim...Ailenle birlikte huzurlu bir hayat geçirmen dileğiyle...ALLAH'a emanet ol... Alıntı
Φ *NATALIA* Gönderi tarihi: 27 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 27 Kasım , 2006 Vaay Ağa'nın da anı defteri var ha.. Ağam bu sayfa sizi bozmasın Dürüst, özü sözü bir, insanlara takılmayı ( özellikle bana ) seven, iyi bir insan.. Herşey gönlünce olsun.. Ne içindeyim zamanın, Ne de büsbütün dışında; Yekpâre, geniş bir ânın Parçalanmaz akışında. Bir garip rüyâ rengiyle Uyuşmuş gibi her şekil. Rüzgârda uçan tüy bile Başım sükûtu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen; İçim muradına ermiş Abasız, postsuz bir derviş; Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim, Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim. Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2006 the boss anı defterini görünce bir çiziktireyim dedim..seninle eskisi kadar çok sık karşılaşmasakta forumda sevdiğim ve değer verdiğim bir abimsin..herkes söylemiş bende katılıyorum dürüst ve bana göre azıcık çatlak bir adam olduğuna.. bazen açık sözlülüğün karşısında hayrete düşsemde hep yüzüm gülümseyerek bakmışımdır yazılarına..ilginç ve kolay anlaşılmayanlardansın sende..ama neysen o-sun bu duruşun hiç bozulmadı...bozulmazda inşallah...sevdiklerinle birlikte güzel paylaşımlar mutluluklar ve sağlıklar diliyorum ... saygılar.. Alıntı
Φ odessa Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 28 Kasım , 2006 hayatın güzel geçer inş. the boss ağa mahmut mu deseydim ? Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2006 hayatta çok şey yaşamış ve bu haliyle de hayatın güzel yanlarıyla yaşamayı bilebilen ağa mahmut.... bu düşüncelerim yazılarından olsa gerek...çok tanımasam da sanki çok iyi bir arkadaşımmış gibi hissediyorum..buna sebep olan da yazıların olsa gerek... hayat boyu olumlu...mutsuzluklarının ardındaki mutluluğu görebileceğin şeffaf hüzünlerinin olduğu mutluu umutlu ve sağlıklı bi ömür geçirirsin inşallah... Alıntı
Φ zuzuu Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2006 herkese yazacak güzel cümlelerin var bazı cümlelerini çözemesemde olsun hepsi çok güzeller walla ağammm eeee bende artık bu aileden olduğuma göre ağam diyim dimi ağam ))) ömrün güzellikler içinde geçsin mutluluklar peşini bırakmasın hiç hep gül.... Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2006 kelime....anlam.... kelimelere en güzel anlamlarını yükleyip en güzel cümleler kurup kendini en güzel biçimde ifade edebilen ağam... kalbin ne kadar temiz...bilmiyorum 2. kez yazıyorum ama elimden gelse senin adına binlerce şey yazabilirim...dünya da her kelime için bi anlam ifade edebilen birisisin... uzun yazıları okumak pek içten değildir ama yazıyı yazan sen olunca kaptırıyorum kendimi.. yazı yazmayı..duygularımı kağıtlara kelimelere harflere dökmeyi çok seviyorum.. benim sırdaşım harfler..ve sırdaşımı en güzel yerlerde en güzel şekilde kullandığını gördükçe..sırdaşıma bakakalıyorum....hayal ediyorum onu....harfler herkes beceremez yazmayı bu şekilde... burda görüyorum ki bunu sen harflerde...cümlelerdesin...onlar senin işin.... mutluluğu o kadar çok hakediyosun ki... forumda değer verdiğim beni anlayan bi kaç kişiden birisin benim için....içimden şiir yazmak geldi sana... mutluluk...sevinç...hüzün...acı...keder bunları en iiyi şekilde övünçç haline getiren herşeyi en iyisiyle hakeden.. dinlemeyi ve aydınlatmayı bilen.. ağam...ben sana ne söyleyem ne edem... ben seni sayan...seven...değer veren... Alıntı
Φ AÇA Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2006 herşeyin en iyisini,en güzelini hakeden bir insansın senin için çok laf etmeye gerek yok,en güzel lafı sen söylüyorsun zaten Adam Gibi Adam hayatta başarılar en güzel mutlulular senin olsun Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2006 Sevgili THE BOSS; Ani defterinde bulunsun istedim,bu forumda fikir ve yazilarina deger verdigim bir insansin.Iletilerini her zaman birinci okuyusta anlamayip,bazen iki-uc kez okusam da derin manalar bulup ders cikariyorum. Gercekten sevgi ve saygiyi hakeden bir insansin,seni bilen biliyor,tarifini yapmak bana dusmez.Hersey gonlunce olsun,Allah daimi mutluluk versin,iki cihanda. Insallah baska bir baslikta okudugum gerceklesmez,yani hic bir yere gitmezsin umarim Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2006 ............sana nasıl hitap ediceğim şaşırır oldum.. artık birilerine kızar oldun.. ve merak ediyorum ben de onlardan mı oldum...=( Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2006 Alıntı
Φ kaan_bebeto Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2006 ADAM GİBİ ADAM Bir ses geldi kalbimden.Yoksa tekliyor mu ne Yer oynadı sanki yerinden.Azrail bekliyor mu ne Birden jeton düştü.O an anladım ki Bu çocuk harbiden üşüttü Ve birden herşeyi sakladım ki Birşeyşer kalsın kalbimde Tümden alıp gitmesin sevgiyi Silip süpürmesin umutları Birazda bana kalsın.Gözyaşlarım sevinçlerim Birazda bende kalsın Hayellerim düşlerim hatta hülyalarım Efkarlarımda kalsın hüzünlerimde Belki gün gelirde adam olurum Yani adam gibi adam Yokluklar çökertmesin yüreğimi Acılar bükmesin belimi bileğimi Ben keserim göbeğimi Yeter ki yarınlar adam olsun Kendime acımıyorum kendime yanmıyorum Sağımda solumda acı yüklü insanlar var Gözlerim kanadıkca aklımı yoramıyorum İnsanı hayvan yerine koyan hayvanlar var Bir bir atarken adımlarımı Saymakla bitiremedim kaldırımları Neçe muhtaç insanlar çeviriyorlar yardımları Yüreğim durduramıyor bunca saldırıları Sesler çığlık olup çoğalıyor Karşı tarafta enseler yağlanıyor Her umut düğüm düğüm bağlanıyor Ne yazık ki adım interpolde aranıyor Adam gibi adam olmayı başaramadım Kalbime göre bir yürek bulamadım Onun içindir ki ben buralarda duramadım Ne ettimse ettim gönlümü sorgulayamadım Her bir yandan döküldü hayeller Gönüller bür olunca daha ne diler İbret almaz mı yoksa bilmem görenler Birde ben her şeye rağmen Bir adam gibi adam olsam Anlarım ki o vakit herşey tamam. Alıntı
Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2006 Öğrenmek için sabır gerekir,zaman gerekir.Tecrübelileri izlemek gerekir.Zaman kişiye göre kısalabilir ama,öğrenmenin esası değişmez.. İşte aşağıda yazacağım bu hikayede konu,öğrenmenin değişmeyen esasıdır.. Genç bir adam,değerli taşlara ilgi duyduğundan,bu işi yapmaya karar vermiş. __Bu işi yapacaksam,değerli bir ustadan ders almalıyım..Diye düşünerek,o çevredeki en ünlü mücevher ustasını bulmuş ve yanına gitmiş.Usta bir süre sonra onu kabul etmiş.. __Anlat bakalım,seni dinliyorum..Demiş.Genç adam heyecanla;Bu işe gönül verdiğini,iyi bir mücevherci,taş ustası olmak istediğini anlatmış.Sükunet içersinde genç adamı dinleyen usta,hiçbir şey demeden gencin eline bir değerli taş koymuş ve; __Bu taş YEŞİM taşıdır.Şimdi avucunu kapa ve 1 sene boyunca sakın ha açma.1 sene sonra yine gel..Demiş. Genç adamın şaşkın bakışları altında yerinden kalkarak,odayı terketmiş.Evine dönen genç,merakla bekleyen anne babasına durumu anlatmış ve anlam veremediği bu duruma; __Ya 1 sene nasıl böyle dururum,hem bana çok soğuk davrandı hem de böyle anlamsız,gereksiz birşey yaptırdı.Ustalık kaprisi buysa bari baştan yapmasaydı.. diye söylenmiş.Ama elini açmamış.. Her önüne gelene ustasını çekiştiriyor ama yinede avucunu açmıyormuş.Gece yarı uyanık şekilde yatıyormuşki taş avucundan düşmesin.Her işini tek elle yapmaya başlamış aynı nedenle.1 sene böyle büyük bir çabayla geçmiş ve gün gelmiş.. Ustasının yanına heyecanla gitmiş,birsüre sonra ustası onu kabul etmiş,genç adam heyecanla: __Dediğini yerine getirdim usta,elimi hiç açmadım taş burada..Demiş.Elini uzatarak avucunu açmış,taşı göstermiş..Usta sakin bir sesle: __Şimdi sana bir taş daha vereceğim ve bu taşıda 1 sene boyunca elinde taşıyacaksın..Demiş.Bunu duyan genç adamın sakinliği yerini öfkeye bırakmış ve bağırıp çağırmaya başlamış.Yaşlı ustayı bunaklıkla,hiçbirşey bilmemekle suçlamış.Kendinden yardım isteyen birine bukadar eziyet etmesinin delilik olduğunu söylemiş.Hastasın sen demiş.. O böyle bağırıp,hakaretler ederken,usta sessizce eline taşı sıkıştırıvermiş.Öfkeden yüzü kıpkırmızı olan genç taşı hissedince susmuş....Taşı biraz daha sıkmış ve: __BU TAŞ YEŞİM TAŞI DEĞİL Kİ USTA..Demiş.. Evet hikayemiz burada bitiyor.. Anladık demi ne anlatılmak istenildiğini.. Taşın değerinden önemlidir,dokunduğumuzu hissedebiliyor olmak.. Ve hatırladık değil mi.. Herbirimizin ellerinde değerli taşlar var.. Aman!! Sakın açmayın ha süreler dolmadan Benim de açmadığımı biliyorsunuz Düşmeyesiniz diye avuçlarımdan.. Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 22 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 22 Aralık , 2006 küçük prensten küçük bir bölüm..umarım sizde benim kadar çok seversiniz... “Günaydın” dedi tilki. “Günaydın” dedi küçük prens kibarca. Ama etrafına baktığında kimseyi göremedi. “Buradayım! Elma ağacının altında.” “Sen kimsin? Çok güzel görünüyorsun.” “Ben bir tilkiyim.” “Gel, birlikte oynayalım. Öyle mutsuzum ki” dedi küçük prens. “Seninle oynayamam” dedi tilki, “ ben evcil bir hayvan değilim.” “Buna çok üzüldüm” dedi küçük prens. Ama biraz düşündükten sonra: ”Evcil ne demek?” diye sordu. “Anladığım kadarıyla burada yaşamıyorsun” dedi tilki, “kimi arıyorsun?” “İnsanları arıyorum,” dedi küçük prens, “ peki ama ‘evcil’ ne demek?” “İnsanlar,” dedi tilki, “tüfeklerle dolaşırlar ve avlanırlar. Tam bir baş belasıdırlar. Bir de tavuk yetiştirirler. Tüm işleri bundan ibarettir. Sen de mi tavuk arıyorsun?” “Hayır, ben arkadaş arıyorum. Ama ‘evcil’ ne demek?” “Bu pek sık unutulan bir şeydir. ‘Bağ kurmak’ anlamına gelir.” “Bağ kurmak mı?” “Evet. Örneğin, den benim için sadece küçük bir çocuksun. Diğer küçük çocuklardan hiçbir farkın yok benim için. Sana ihtiyacım da yok. Aynı şekilde, ben de senin için dünyadaki yüz binlerce tilkiden biriyim sadece. Bana ihtiyaç duymuyorsun. Ama beni evcilleştirirsen eğer, birbirimize ihtiyacımız olacak Sen benim için tek ve işsiz olacaksın, ben de senin için.” “Anlamaya başlıyorum” dedi küçük prens. “Bir çiçek var. Sanırım o beni evcilleştirdi.” “Olabilir. Dünyada her şey mümkündür.” dedi tilki. “Ama bu çiçek dünyada değil.” Tilki şaşırmıştı. “Başka bir gezegende mi?” “Evet.” “Peki orada avcılar da var mı?” “Hayır, yok.” “Bu çok ilginç. Peki ya tavuklar?” “Hayır. Tavuklar da yok.” “Eh, hiçbir yer mükemmel değildir” dedi tilki içini çekerek. Sonra kendini anlatmaya başladı: “Yaşamım çok monotondur. Ben tavukları avlarım, avcılar da beni. Bütün tavuklar birbirine benzer. Bütün insanlar da öyle. Bu yüzden biraz sıkılıyorum. Ama beni evcilleştirirsen eğer, yaşamıma bir güneş doğmuş olacak. Senin ayak seslerin benim için diğerlerinden farklı olacak. Ayak sesi duyduğum zaman hemen saklanırım. Ama seninkiler, bir müzik sesi gibi beni gizlendiğim yerden çıkaracaklar. Şu ekin tarlalarını görüyor musun? Ben ekmek yemem. Buğday benim hiçbir işime yaramaz. Bu yüzden de bu tarlalar bana hiçbir şey hatırlatmazlar. Buna üzülüyorum. Ama sen beni evcilleştirseydin, bu harika olurdu. Altın renkli saçların var senin. Ben de altın renkli başakları görünce seni hatırlardım. Ve rüzgarda çıkardıkları sesi severdim. Sustu tilki ve uzun bir süre küçük prensi izledi. “Senden rica ediyorum. Lütfen beni evcilleştir!” dedi. “Elbette” dedi küçük prens. “Ama pek fazla vaktim yok. Yeni arkadaşlar edinmem ve birçok şeyi anlayabilmem gerekiyor.” “Sadece evcilleştirdiğin kişiyi anlayabilirsin” dedi tilki. “İnsanlarınsa hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur. Her şeyi dükkandan hazır alırlar. Ve arkadaşlar dükkanlarda satılmadığı için de, hiç arkadaşları olmaz. Eğer bir arkadaşın olsun istiyorsan, evcilleştir beni!” “Ne yapmam gerekiyor peki?” diye sordu küçük prens. “Çok sabırlı olman gerekiyor. Önce çimenlerin üstüne, biraz uzağıma oturmalısın. Ben gözümün ucuyla seni izleyeceğim, sen hiçbir şey söylemeyeceksin. Sözcükler yanlış anlamalara neden olurlar. Ama her gün, biraz daha yakına gelebilirsin.” Ertesi gün küçük prens yine geldi. “Her gün aynı saatte gelmelisin” dedi tilki. “Örneğin öğleden sonra saat dörtte gelirsen, ben saat üçte kendimi mutlu hissetmeye başlarım. Zaman ilerledikçe de daha mutlu olurum. Saat dörtte endişelenmeye ve üzülmeye başlarım. Mutluluğun bedelini öğrenirim. Ama günün herhangi bir vaktinde gelirsen, seni karşılamaya hazırlanacağım zamanı asla bilemem. İnsanın gelenekleri olmalıdır. “Gelenek nedir?” “Bu da çok sık unutulan bir şeydir” dedi tilki. “Bir günü diğer günlerden, bir saati diğer saatlerden ayıran şeydir. Örneğin, şu benim avcıların da gelenekleri vardır. Perşembeleri kızlarla dansa giderler. Bu yüzden de Perşembe benim için harika bir gündür. Üzüm bağlarına kadar yürüyebilirim. Ama avcılar dansa herhangi bir gün gitseydi, benim için hiçbir günün özelliği olmayacaktı ve asla tatil yapamayacaktım.” Böylelikle küçük prens tilkiyi evcilleştirdi. Ve ayrılma vakti geldiğinde “Ah! Sanırım ağlayacağım” dedi tilki. “Bu senin hatan” dedi küçük prens. “Ben sana zarar vermek istemedim. Seni evcilleştirmemi sen istedim. “Doğru, haklısın” dedi tilki. “Ama ağlayacağını söyledin!” “Evet, öyle.” “O halde bunun sana hiçbir yararı olmadı.” “Hayır, oldu. Buğday tarlalarının rengini gördükçe seni hatırlayacağım. Şimdi git ve güllere bir kez daha bak. O zaman kendi gülünün evrende eşsiz ve tek olduğunu anlayacaksın. Sonra bana veda etmek için buraya geri döndüğünde, sana hediye olarak bir sır vereceğim.” Küçük prens güllere bir kez daha bakmaya gitti. “Hiçbiriniz benim gülüm gibi değilsiniz. Çünkü henüz hiçbiriniz evcilleşmediniz. Ve siz de hiç kimseyi evcilleştirmediniz” dedi onlara. “Siz tıpkı tilkinin benimle karşılaşmadan önceki hali gibisiniz. Dünyadaki binlerce tilkiden yalnızca biriydi o. Ama ben onunla dost oldum ve şimdi artık o özel bir tilki.” Güller bu duyduklarına çok bozuldular. “Evet, güzelsiniz. Ama boşsunuz. Sizin için kimse yaşamını feda etmez. Yoldan geçen herhangi biri, benim gülümün de size benzediğini söyleyebilir. Ama benim gülüm sizin her birinizden çok daha önemlidir. Çünkü ben onu suladım. Ve onu camdan bir korunakla korudum. Önüne bir perde gererek rüzgarın onu üşütmesini engelledim. Tırtılları onun için öldürdüm ( ama birkaç tanesini kelebek olmaları için bıraktım). Onun şikayetlerini ve övünmelerini dinledim. Ve bazen de suskunluklarına katlandım. Çünkü o benim gülüm.” Bunları söyledikten sonra tilkinin yanına döndü. “Elveda” dedi. “Elveda” dedi tilki de. “Ve işte sırrım: Bu çok basit. İnsan gerçekleri sadece kalbiyle görebilir. En temel şeyi gözler göremez.” “Temel olan şeyi gözler göremez” diye tekrarladı küçük prens. Öğrendiğinden emin olmak istiyordu. “Senin gülünün diğerlerinden daha önemli olmasını sağlayan şey, ona ayırdığın vakittir” dedi küçük prens. “İnsanlar bu en önemli gerçeği unuttular. Ama sen unutmamalısın. Evcilleştirdiğin şeye karşı her zaman sorumlusun. Gülüne karşı sorumlusun. “Gülüme karşı sorumluyum” diye tekrarladı küçük prens, öğrendiğinden emin olmak için. Sonra yoluna devam etti. Alıntı
Φ AÇA Gönderi tarihi: 22 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 22 Aralık , 2006 seviyorum ağam ben seni Alıntı
Φ xminex Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2006 SEVGİLİ THE_BOSS IM, AĞAM.. özü sözü bir derin ruhlu AĞAM... forumdaa en saygı duyduğum kişilerin başındasın AĞAM...yazılarını büyük bir dikkatle takip ediorumm... AĞAM sen herşeyin en iyisine layıksın... sana AĞAM demek çook hoşuma gidiyor... belki günümüzde böyle terimlerle fazla karşılaşmadığımdan AĞA olmak,birine AĞAM diye hitap etmek bnm için çook özel bi durum.... son günlerde fazla karşılaşamıyoruz,ya daa bir durum var karşılaşmak istemiyorsun... umarım yanılıyorumdur AĞAM.... benim dostluğuna,abiliğine,AĞALIĞINA büyük önem verdiğim bir insansın.... umarım seni bilmeden de olsa kırmamışımdır... inşallah sadecee kuruntu yapıyorumdur AĞAM.... içimden hisslerim bunları yazmam gerektiğini fısıldadı bana... sanal alemlerdeki dostluklar pek sağlam olmaz derler bn dee öyle düşünüyordumm.... AMA SEN NE OLURSA OLSUN HEP BENİM AĞAM,MAHMUT AĞAM OLARAK KALACAKSIN..... Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 sevgili arkadaşım THE BOSS, yeni yılın sana ve sevdiklerine huzur, sağlık, mutluluk vede bol kazanç getirmesi dileğimle, bayramında mübarek olsun ve hayırlara vesile olsun inşallah... Alıntı
Misafir ipek Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 The Boss arkadaşım kurban bayramın veyeni yılın kutlu olsun Alıntı
Φ sEn EsTiKçE bEn TiTrErİm... Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 abimmmmmmmm....senii çokk seviyorum...bunu kelimelerin anlatamayacağı değerde olduğu için söylemlerime başlamıyorum bilee... hayatının yeni yılında;hayatın en büyük mutluluklarını tadman için dua ediyorum... bayramın da mübarek olsun.. Alıntı
Misafir mrs.su Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 Gönderi tarihi: 29 Aralık , 2006 kurban bayramın ve yeni yılın kutlu olsun........ Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.