İş Dünyasından En Son Haberler / Bilgiler (Türkiye ve Dünyadan)

[™ Admin]

 

[™ Admin]

 

[™ Admin]

Çin, FTSE 100 şirketlerine 90 milyar sterlin yatırdı

Çin'in İngiltere'nin önde gelen şirketlerine yaptığı yatırım, Pekin'in İngiltere'yi satın aldığına dair korkular arasında neredeyse 90 milyar sterline yükseldi.

Argus Vickers'ın analizi, Hong Kong ve Çin anakarasındaki yatırımcıların (ülkenin merkez bankası dahil) İngiltere'nin en değerli şirketlerinde önemli miktarda hisse biriktirdiğini gösteriyor.

Bunlar arasında savunma devi BAE Systems ve İngiliz evlerinin ve işletmelerinin ışıklarını açık tutmasını sağlayan elektrik şebekesi National Grid yer alıyor.

Araştırma, Çin'in FTSE 100'de listelenen şirketlere yaptığı yatırımın Aralık 2022'deki 64 milyar sterlinden bugün neredeyse %40 artarak 88 milyar sterline çıktığını gösteriyor.

Pekin'in, 2,1 trilyon sterlinlik piyasa değerine sahip İngiltere'nin önde gelen endeksinin yaklaşık %5'ini oluşturan hisseleri satın aldığını gösteriyor.

Argus verileri, İngiltere borsasına yapılan onlarca milyar sterlinlik yatırımın arkasındaki paranın nihai kaynağının Çin'e kadar uzandığını gösteriyor.

Bu, Hükümetin British Steel'in kontrolünü ele geçirmek zorunda kalmasının ardından Çin'in İngiltere varlıklarına sahip olmasının etkilerine ilişkin artan endişelerin ortasında geliyor.

Argus analizi, Çin Halk Bankası'nın Shell'de 2,4 milyar sterlin ve AstraZeneca'da 1 milyar sterlin hissesi olduğunu, ülkenin egemen servet fonu olan China Investment Corporation'ın (CIC) ise Barclays, Severn Trent ve easyJet dahil olmak üzere düzinelerce FTSE 100 şirketinde yüz milyonlarca sterlin değerinde hissesi olduğunu gösteriyor.

Her ikisi de İngiltere'de listelenen savunma şirketlerinde yüz milyonlarca sterlin değerinde hisseye sahip. Bunlar arasında İngiltere'nin Trident nükleer caydırıcılığında önemli bir rol oynayan BAE Systems ve motor üreticisi Rolls-Royce ile İngiltere'nin askeri tanklarının bakımına yardımcı olan Babcock yer alıyor.

Bu üç şirket ulusal güvenlik açısından o kadar önemli kabul ediliyor ki Hükümet, Rolls ve BAE'de sözde altın hisseye sahip ve bu sayede devralımlarını engelleyebiliyor ve Kraliyet Donanması'na hizmet veren Babcock tersaneleri üzerinde özel yetkilere sahip.

Paylar, satıldıklarında piyasa çöküşünü tetikleyecek kadar büyük olmasa da, Çin'in İngiltere'ye yaptığı yatırımın son yıllarda önemli ölçüde arttığını ve her yıl Pekin'e temettü şeklinde yüz milyonlarca sterlin geri döndüğünü gösteriyor.

Argus Vickers'ın yönetici müdürü Susan Baldry, verilerin "küresel olarak halka açık şirketlerin gerçek sahiplerini ve onları etkileyenleri ortaya çıkardığını" söyledi.

Şöyle dedi: "İngiltere'nin güçlü şeffaflık yasaları sayesinde, Çinli yatırımcıların İngiltere'nin en büyük halka açık şirketlerinin geniş bir yelpazesinde sağlıklı bir paya sahip olduğunu görebiliyoruz."

Çin'in merkez bankası ayrıca National Grid'de 200 milyon sterlinden fazla ve ilaç üreticisi GlaxoSmithKline'da 300 milyon sterlin değerinde hisseye sahip.

Hükümet tarafından kontrol edilen bir diğer yatırım fonu olan Ulusal Sosyal Güvenlik Fonu Konseyi de Shell, madencilik devi Rio Tinto ve enerji şirketi SSE dahil olmak üzere İngiltere'de halka açık şirketlerde bir dizi hisse satın aldı.

Çin'in İngiliz hisse senetlerine yaptığı yatırım, İngiltere altyapısının inşasına yatırılan önemli miktardaki parayla birlikte geliyor.

CIC, bu yılın başlarında Rachel Reeves tarafından üçüncü pist için izin verilen Heathrow Havalimanı'nda %10'luk bir hisseye sahip.

Çin ayrıca Somerset'teki Hinkley nükleer santralinde neredeyse üçte bir hisseye sahipken, Hong Kong milyarderi Li Ka-shing'in yatırım grubu, İngiltere Power Networks'ün yanı sıra İngiltere'nin Kuzeydoğusuna tedarik sağlayan Northumbrian Water'da dörtte üç hisseye sahip.

Eski Muhafazakar Parti lideri Sir Iain Duncan Smith, İngiltere Hükümeti'ni ülkeyi gizli yabancı etkilerden korumak için daha fazla şey yapmaya çağırdı.

Şöyle dedi: "Piyasaların açgözlülüğü, uymayan her şeye göz yummaya kararlı hale geldi. Ve asıl sorun, İngiliz, Amerikan ve diğer Batılı şirketlerin daha ucuz ürünler elde etmek, işleri çok daha ucuza yapmak ve yatırım almak için Çin'e koştuğunu görmemizdir.

"Sorun, bunun bir bedeli olması."

Sir Iain, ülkenin ve şirketlerin kendilerini her türlü Çin etkisinden uzaklaştırmaları gerektiğini söyledi. Şöyle ekledi: "Çıldırdık, kurumsal olarak çıldırdık çünkü siyasi hükümetler Çin'in bu çıkmaz sokağına girdiler."

Kaynak: The Telegraph

[™ Admin]

 

[™ Admin]

15 Milyar Dolar ve Tırmanmaya Devam Ediyor: Trump'ın Tarifeleri Rekor Yüksek Gelir Sağlıyor

ABD Gümrük vergisi tahsilatları Nisan ayında %60'tan fazla arttı ve bu, Amerikan tarihinde dolar cinsinden en yüksek aylık geliri işaret ediyor.

Bloomberg tarafından incelenen yeni yayınlanan Hazine Bakanlığı verilerine göre, geçen ay en az 15,4 milyar dolarlık gümrük vergisi ve ilgili tüketim vergileri federal kasalara aktı, bir önceki aya göre 6 milyar dolar daha fazla. Gelirdeki bu artış, Başkan Donald Trump'ın yeni uygulamaya koyduğu tarifelerin ilk dalgasının yürürlüğe girmesiyle aynı zamana denk geliyor. Bunlar arasında çelik için yenilenen %25 tarife ve Trump'ın 2 Nisan'da duyurduğu "evrensel" %10 tarife yer alıyor.

Günlük tahsilatlar (mallar ülkeye girdiğinde yapılan ödemeler) Mart ayına kıyasla Nisan ayında yaklaşık %40 arttı.

Nisan rakamları %25'lik artışı yansıtsa da, %10'luk evrensel tarifelerin çoğunu kapsamıyor. Bloomberg, tarifelerin tam kapsamı devreye girdiğinde Mayıs'ın toplamının daha da yükselebileceğini bildiriyor.

Trump, tarifeleri uzun zamandır "Önce Amerika" ekonomik stratejisinin temel bir bileşeni olarak savunuyor ve sadece Amerikan üreticilerini ucuz yabancı ithalatlardan korumak için değil, aynı zamanda gelir elde etmek için de kullanıyor.

WASHINGTON, DC – 02 NİSAN: ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'daki Gül Bahçesi'nde düzenlenen "Amerika'yı Tekrar Zenginleştir" ticaret duyurusu etkinliğinde konuşurken elinde bir grafik tutuyor. (Fotoğraf: Chip Somodevilla/Getty Images)

D.C.'deki eleştirmenler, tarifelerin meşru bir ticaret stratejisi olduğu fikrini kesin bir şekilde reddettiler, ancak 1913'te gelir vergisi getirilmeden önce, tarifeler Amerika'nın hükümetini finanse etmesinin birincil yoluydu.

Trump, hedeflerinden birinin gelir vergilerine olan bağımlılığı azaltmak olduğunu defalarca söyledi ve tarife geliri bunu nasıl yapmayı planladığının bir parçası.

"Gümrük vergilerinden gelen paranın (gelir vergisinin) yerini alabilecek kadar büyük olma ihtimali var. Biliyorsunuz, eskiden, 1870'ten 1913'e kadar, gümrük vergileri tek para biçimiydi. Ve o zamanlar ulusumuz nispeten en zengindi. Biz en zengindik," dedi Başkan Trump Fox News'e.

Ancak, 15 milyar dolar, ülkenin borçlu olduğu faturanın tamamına kıyasla nispeten küçük bir miktar. Ulusal borç şu anda 36 trilyon dolardan fazla. Mali yılın ilk yarısında Washington 1,31 trilyon dolarlık bir açık verdi.

Trump'ın ticaret stratejisinden başından beri şüphe eden ekonomistler hala ikna olmuş değil. Moody's'in baş ekonomisti Mark Zandi, bu ayın başlarında CNBC'ye "100 ila 200 milyar dolara ulaşırsanız, oldukça şanslısınız," dedi.

Kaynak: The Caller

[™ Admin]

Çin'in Trump'ın baskısına karşı dayanıklılık yarışı: Avustralya'dan et veya Brezilya'dan soya fasulyesi ve fasulye satın almak

Çinli işletmeler, ekonomik planlama ajansları günlerdir ticaret savaşının etkisini küçümserken, Amerikan ürünlerine alternatifler aramak için hızla harekete geçtiler.

Şanghay'ın kalbindeki Halk Meydanı yakınlarındaki bir Batılı yemek restoranı zincirinin yoğun bir işletmesinde, Donald Trump'ın yüksek tarifeleri nedeniyle ABD'den sığır eti satın almayı bıraktıklarını açıklayan bir tabela kapıya asıldı. Şimdi, eti Avustralya'dan tedarik ediyorlar. Yöneticilerden biri, Amerikan ürünlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan büyüyen bir Çin milliyetçiliği dalgası ortasında, duyurunun daha fazla yerel müşteri çekeceğini düşündükleri için değişikliği duyurmayı seçtiklerini açıklıyor. Ve öyle de oldu. Yönetici, "Bunu sosyal medyada paylaşan etkili kişiler vardı ve şimdi çok daha fazla müşterimiz var," diyor.

İthal Amerikan ürünlerine %125 oranında gümrük vergisi uygulanmasıyla restoranlar Amerikan sığır etinden Avustralya sığır etine geçiyor, Çinlilerin ABD'den satın aldığı buğday ve sıvılaştırılmış doğal gaz miktarları artık Rusya'dan geliyor, aynı durum artık çoğunlukla Brezilya'dan ithal edilen soya fasulyesi ve fasulye için de geçerli.

Sahada, Çinli işletmeler Amerikan ürünlerine alternatifler aramak için hızla harekete geçerken, ekonomik planlama ajansları günlerdir ticaret savaşının etkisini küçümsüyor ve Trump tarafından uygulanan %145'lik gümrük vergisinden etkilenen ekonomilerini ve ihracatçılarını korumak için önlemler açıklıyor.

Siyasi arenada, strateji Çin'in kazandığı bir dayanıklılık yarışını içeriyor. Pazartesi günü, Dışişleri Bakanlığı ABD başkanının Asya deviyle olan gümrük vergisi anlaşmazlığıyla ilgili son açıklamalarını çürütmek için ortaya çıktı: Trump yakın zamanda Çin lideri Xi Jinping'den bir çağrı almadı ve Çin'de hiç kimse ABD ekibiyle bir ticaret anlaşmasına varmak için müzakerelere katılmıyor.

Rakibi tarafından son zamanlarda kullanılan daha uzlaşmacı tona rağmen Pekin, ateşli söylemlerle duruşunu sürdürüyor. Bu arada, Çin'in diplomatik gücü, uluslararası destek kazanma hedefinde ilerliyor, hatta Japonya ve Güney Kore gibi eski ABD müttefiklerine yaklaşıyor ve Avrupa'da bir cazibe saldırısı başlatıyor.

Washington'ın her tarife artışına karşı haftalarca süren Çin karşı saldırılarından sonra, Asya-Pasifik bölgesindeki birçok analist, Pekin'in 2018'deki ilk ticaret savaşında olduğu gibi taviz vermeye istekli olmadığı sonucuna vardı ve bu savaş iki yıl sonra Çin'in 200 milyar dolarlık ek ABD mal ve hizmeti satın alma taahhüdüyle sona erdi.

Şimdi, Çin yetkilileri Amerikan ürünlerine tarifelerle yanıt vermenin yanı sıra, ABD şirketlerinin çip ve pil üretmesi için hayati önem taşıyan daha kritik minerallerin ihracatını kısıtlamak veya bir düzine ABD şirketini ihracat kontrol kara listesine eklemek gibi diğer silahlarla da oynadılar. Çin devlet medyasının, direnişin gururlu anlatısını sürdürmek için göz ardı ettiği şey, yetkililerin birkaç gün önce ana teknoloji şirketlerini korumak amacıyla ABD'de üretilen bazı yarı iletkenleri tarifelerden muaf tutmasıdır.

Çin resmi sözcüleri, tarife savaşının etkisinin, geçen hafta Çin'in bu yılki ekonomik büyüme tahminini %4'e düşüren IMF'nin tahmin ettiği kadar sert olmayacağını yinelemek için konuştular (Pekin, bunun yaklaşık %5'e çıkacağını savunuyor.

"Hükümet, işgücü piyasasını desteklemek için bir dizi önlem uygulayacak, şirketleri istikrarlı işe alım yapmaya teşvik edecek, mesleki eğitim programlarını yoğunlaştıracak ve kamu işleri programları aracılığıyla istihdamı genişletecek," dedi ülkenin ana ekonomik planlama organı olan Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu'nun müdür yardımcısı Zhao Chenxin, Başkan Xi Jinping liderliğindeki Asya süper gücü Politbüro'nun üst düzey liderleri tarafından geçen Cuma günü yapılan toplantıda belirlenen yönergelerin bazılarını özetleyerek.

Çin lideri, önümüzdeki aylarda ticaret savaşından en çok etkilenen şirketleri desteklemek için çeşitli özel planların (teknolojik yeniliği artırmak için krediye daha fazla erişim, daha proaktif bir maliye politikası ve orta derecede gevşek bir para politikası, devlet tahvili ihracının hızlandırılması ve zorunlu karşılık oranının ve temel faiz oranlarının düşürülmesi) uygulanacağını belirtti.

Kaynak: El Mundo

[™ Admin]

 

[™ Admin]

Samsung'un Karı, ABD-Çin Ticaret Savaşının Yapay Zeka Harcamalarını Etkilemesinin Ardından Yavaşladı

Samsung Electronics Co., ABD-Çin ticaret savaşının yapay zeka donanım harcamalarında kesintilere yol açabileceğinin bir işareti olarak, daha yavaş kar büyümesi ve depolama yongalarına olan talebin azaldığını bildirdi.

Yongalardan akıllı telefonlara kadar uzanan dev şirketin yöneticileri, jeopolitik gerginlikler ve ABD tarife politikalarından kaynaklanan yılın geri kalanında artan belirsizlik konusunda uyardı.

Şirketin bellek iş kolundan bir yönetici Çarşamba günü analistlere, ABD Başkanı Donald Trump'ın dünyadaki hemen hemen tüm ülkelere tarifeler getirmesinden önce bile, müşterilerin bazı veri merkezi projelerini beklemeye aldığını ve Mart çeyreğinde Samsung'un katı hal sürücülerine olan talebin zayıfladığını söyledi. Samsung'un çeyrekteki toplam sermaye harcaması, bir önceki çeyreğe göre %30'dan fazla düşerek 12 trilyon won'a (8,4 milyar $) geriledi.

Güney Koreli şirketin yarı iletkenler, akıllı telefonlar ve tabletler gibi amiral gemisi ürünleri artık sözde karşılıklı tarifelerden muaf tutuluyor, ancak Trump çipler de dahil olmak üzere elektronik tedarik zincirine bir tarife uygulanmasının planlandığını belirtti.

Samsung'un icra başkan yardımcısı KL Roh, "Önümüzde çok fazla belirsizlik var" dedi.

Samsung'un çip bölümündeki işletme kârı, ortalama satış fiyatındaki düşüşler nedeniyle %42 düşerek 1,1 trilyon won'a geriledi. Samsung'a göre, önemli yüksek bant genişliğine sahip bellek çiplerinin satışları da ihracat kontrolleri nedeniyle düştü ve bazı müşteriler de yaklaşan geliştirilmiş HBM3E ürünlerini bekleyerek siparişlerini erteledi.

Şirketin hisseleri Çarşamba öğleden sonra Seul'de yaklaşık %0,5 düştü.

Son zamanlarda yapılan yüksek profilli ticaret görüşmelerinde Seul ve Washington, 90 günlük tarife duraklamasının sona ereceği 8 Temmuz'a kadar kapsamlı bir paket anlaşması yapmayı kabul etti.

Samsung'un görünümü üzerinde, ABD tarifeleri öncesinde müşterilerin PC çipi stoklamasından ve akıllı telefon satışlarındaki toparlanmadan kaynaklanan artıştan daha ağır basan nihai ticaret anlaşmasının nasıl görüneceğine dair korkular asılı duruyor.

Donald Trump Jr., Shinsegae Group Başkanı Chung Yong-jin'in daveti üzerine Koreli şirketlerin liderleriyle görüşmek üzere Çarşamba günü Seul'deydi ve bu durum ülkenin iş dünyasındaki artan endişeyi vurguladı. Yerel haberlere göre, Koreli iş liderleri Chung'dan Trump yönetimiyle temas kurmak için ziyareti kolaylaştırmasını istedi.

Hyundai Motor Securities Co. analisti Greg Noh, "Samsung, bazı müşterilerin talebini karşılamak için ikinci çeyrekte geliştirilmiş 12 katmanlı HBM3E ürününü artırmayı planlıyor" dedi. "Ancak Nvidia'dan talep gelmediği sürece çip işinde önemli bir iyileşme beklemek zor."

Apple Inc.'den Lenovo Group Ltd.'ye kadar müşteriler, tarifeleri önlemek için yılın ilk çeyreğinde ABD'ye tüketici ürünleri sevkiyatlarını hızlandırdı. Samsung'un kendi Galaxy S25 amiral gemisi akıllı telefon serisi de kazançları artırdı. Bu, net geliri tahminlerin üzerinde 8,03 trilyon wona çıkarmaya yardımcı oldu.

Ancak bu tür tek seferlik tarife öncesi kazançlar, uzun vadeli talep konusundaki endişeleri yatıştırmak için pek bir şey yapmadı. Canalys de dahil olmak üzere analistler, sevkiyatlardaki ilk çeyrek artışını yılın ilerleyen dönemlerindeki teslimatların hızlanması olarak görüyor ve ABD-Çin gerginliğindeki herhangi bir yoğunlaşma küresel ticaret üzerinde daha fazla baskı yaratabilir.

Samsung, bugün bellek üreticileri için en kazançlı segment olan en gelişmiş HBM ürünleri için Nvidia Corp.'un son onayını almak için aylardır mücadele ediyor. Icheon merkezli SK Hynix Inc., bu yongaları sağlayan yapay zeka hızlandırıcılarını sağlamada en üst sıradaki konumunu koruyor.

Bu telafi çabası Samsung'un kazançlarını yemeye devam ediyor. Şirket, mali birinci çeyreğinde araştırma ve geliştirmeye bir yıl öncesine göre %16 artışla 9 trilyon won harcadı.

Samsung, geliştirilmiş HBM3E örneklerini büyük müşterilere gönderdiğini ve bu ürün serisinin ikinci çeyrekten itibaren gelire katkıda bulunmasını beklediğini söyledi. Şirket ayrıca HBM satışlarının ilk çeyrekte dip yapmasını ve geliştirilmiş HBM3E'nin yardımıyla kademeli olarak toparlanmasını öngördü. Yeni nesil HBM4 için yılın ikinci yarısında seri üretime başlama hedefini korudu ve HBM4 için birden fazla müşteriyle görüştüğünü söyledi.

Samsung'un yarı iletken bölümünde, sözleşmeli çip üretim işi, büyük müşterilerden önemli siparişlerin olmaması nedeniyle zorlandı. Bu, Taipei merkezli TrendForce'a göre 2024'ün üçüncü çeyreğinde küresel döküm pazarının neredeyse üçte ikisine hakim olan Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. ile rekabet etmeyi zorlaştırdı. Samsung'un payı %9,3'te kaldı.

Döküm işi, düşük kullanım oranları ve yüksek sabit maliyetler nedeniyle zarar bildirdi. Ancak şirket, talebin kademeli olarak toparlanmasını bekliyor, bu da kullanımı iyileştirmeli ve ikinci yarıdaki kayıpları daraltmaya yardımcı olmalı.

Samsung'un döküm kolu, TSMC'yi yakalama ve üst düzey mantık çipi üretim işinden bazılarını ele geçirme yolunda önemli bir adım olan Haziran çeyreğinde 2 nanometrelik süreçleri kullanarak seri üretime başlamayı hedefliyor.

Kaynak: Bloomberg

[™ Admin]

'Umursamıyoruz': Meydan okuyan Çin, Trump'ın Amerika'sının ötesine bakıyor

"ABD'ye satış yapmayı umursamıyoruz," diyor Hu Tianqiang oyuncak savaş uçaklarından biri başımızın üzerinden uçarken.

Etrafındaki oyuncakların kakofonisine neredeyse ritmik bir fon oluşturan vızıldayan oyuncak uçaklar ve minyatür dronlar arasında onu duymak zor, hepsi alıcıların dikkatini çekmek için çırpınıyor.

Hu'nun tezgahı Zhongxiang Toys, küçük Çin şehri Yiwu'daki dünyanın en büyük toptan satış pazarının içinde yer alıyor.

Alıcıların titrek Noel ışıklarından mutfak eşyalarına, şemsiyelerden masaj tabancalarına kadar hemen hemen her şeyi aradığı 75.000'den fazla mağazanın bulunduğu devasa bir sergi salonu. Her birinde bir havaalanı hangarına sığacak kadar mal sergilendiği için sadece bir bölümü dolaşmak bile neredeyse tüm günü alabilir.

Yiwu, Çin'in doğu kıyısındaki Zhejiang eyaletinde yer alıyor. 30'dan fazla limana ev sahipliği yapan üretim ve ihracat merkezi, geçen yıl Çin'in ABD'ye yaptığı tüm satışların %17'sini oluşturuyordu.

Bu, Yiwu'yu ve bu bölgeyi ABD-Çin ticaret savaşının ön saflarına koyuyor.

Bay Hu da ön saflarda. Şık oyuncak jetler, gıcırdayan köpekler, tüylü doldurulmuş hayvanlar, Barbie'ler ve motosiklet süren örümcek adamların sıraları arasında oturuyor - Çin'in 2024'te ihraç ettiği 34 milyar dolarlık (25 milyar sterlin) oyuncakların sadece bir kısmı.

Bunun yaklaşık 10 milyar doları ABD'ye gitti. Ancak şimdi, Çin'in Amerika'ya yaptığı bu ihracat %245'e varan tarifelerle karşı karşıya. Ve ABD Başkanı Donald Trump, küresel pazarın çoğunu köşeye sıkıştırdığı için özellikle Pekin'i suçladığını açıkça belirtti.

Ancak Trump'ın 2018'de başlayan Çin'e karşı ilk ticaret savaşından bu yana işler değişti. Bu, Yiwu'ya Bay Hu'nun özetlediği bir ders verdi: "Diğer ülkelerin de parası var!"

Bu meydan okuma, kendisini bir başka çalkantılı Trump başkanlığına hazırlayan dünyanın ikinci büyük ekonomisinde tanıdık bir tema haline geldi.

ABD'nin ülkeleri ticaret müzakerelerine zorladığını dünyaya defalarca söyleyen Pekin, henüz ticaret savaşından geri adım atmadı.

Çevrimiçi propaganda, Trump'ın serbest bıraktığı belirsizliğe karşın Çin'in yenilikçiliğini ve diplomasisini alkışlayarak arttı. Ülkenin sıkı bir şekilde kontrol edilen sosyal medyasında, liderliğin Çin'in savaşmaya devam edeceği vaadini yansıtan birçok gönderi var.

Ve fabrikalarda ve pazarlarda, iş adamları ve ihracatçılar artık Trump'ın Amerika'sının ötesinde başka alternatifleri olduğunu söylüyor. Örneğin Bay Hu, işinin yaklaşık %20-%30'unun ABD'li alıcılardan geldiğini söylüyor. Ancak artık öyle değil.

"Biz o %20-30'u umursamıyoruz," diyor Bay Hu. "Şu anda çoğunlukla Güney Amerika ve Orta Doğu'ya satış yapıyoruz. Paramız yok, zenginiz."

Trump'ı sorduğumuzda meslektaşı Chen Lang gözlerini devirerek araya giriyor: "Başka hiç kimsenin yapmadığı uluslararası şakalar yapıyor. Bir gün, bir şaka. Onun için gümrük vergileri eklemek şaka yapmak gibi."

Yakınlarda, her gün bu pazara akın eden binlerce alıcıdan biri, bir dizi bip ve vızıltıyla arabaya dönüşen 100'den fazla robot satın almak için bir fiyat pazarlığı yapıyor. Hesap makinesine çeşitli sayılar girdikten sonra, nihai fiyat yere tebeşirle yazılıyor.

Alıcının Dubai'den olduğu söyleniyor. BBC, Afrika ve Güney Amerika'dan birçok kişiyle görüştü.

Lin Xiupeng, oyuncak sektöründe geçirdiği son 10 yılda Amerikalı alıcılardan uzaklaştığını fark ettiğini söylüyor.

"Birkaç gün önce, yan taraftaki dükkanda bir ABD müşterisinden sipariş geldi. Bir milyon yuandan fazla değerinde. Ancak gümrük vergileri nedeniyle dükkan sahibi siparişi iptal etmeye karar verdi," diyor ve bize çay ikram ediyor.

"Çin'e ihtiyaçları olmalı," diyor ve ülkenin Amerika'nın oyuncaklarının çoğunu tedarik ettiğini ekliyor.

"Sanırım ABD'de bu günlerde protesto eden çok sayıda işletme var."

Bay Lin haklı. ABD'deki bazı oyuncak dükkanı sahipleri, tarifeleri işleri için "felaket" olarak nitelendirerek Beyaz Saray'a mektup yazdılar.

Los Angeles'ta bir oyuncak şirketinin sahibi olan Jonathan Cathey, BBC'ye telefonla yaptığı açıklamada, "Tarifeler Amerika genelindeki küçük işletmelere balta vuruyor." dedi.

Son 500 dolarını 2009'da West Hollywood'daki iki yatak odalı bungalovundan yönettiği şirketi Loyal Subjects'e yatırdı. Şu anda çok milyon dolarlık bir iş olduğunu söylüyor, ancak tarifeler planlarını rayından çıkarabilir.

"Tüm oyuncak endüstrisi batabilir. Tedarik zincirinin tamamen çökmesiyle karşı karşıyayız. Gerçekten çirkinleşecek." diye uyarıyor.

Tedarikçileri değiştirmenin çok büyük bir iş olduğunu söylüyor: "Bir oyuncak üretmek için sahada çok fazla kaynağa ihtiyacınız var ve bu Çinli işletmelerin çoğu zanaatlarını mükemmelleştirmek için 40 yıl harcadı."

Trump'ın haçlı seferi

Çin, Donald Trump'ın göreve geldiği ilk 100 günün önemli bir parçasıydı ve yönetimi Pekin ile karşı karşıya geldi.

"Tüm dünyaya karşı bir haçlı seferi başlatıyor gibi görünüyor," diyor Halk Kurtuluş Ordusu'nda görev yapmış eski Kıdemli Albay Zhou Bo. "Ama tabii ki en çok Çin'e saldırmaya çalışıyor."

Trump, Hong Kong merkezli bir firma tarafından işletilen Panama Kanalı'nı işletmekle Çin'i suçladı ve geri alacağına yemin etti. Çin'in etkin bir şekilde tekelinde olan nadir toprak minerallerini çıkarmanın yollarını arıyordu ve bu, Ukrayna ile yapılacak herhangi bir anlaşmanın önemli bir parçası haline geldi. Grönland'ı alma tehditleri de muhtemelen Çin'in Arktik'teki hırslarını dizginlemeyi amaçlıyor.

Ve tabii ki, tedarik zincirinin gelişiminde önemli rol oynayan Vietnam ve Kamboçya gibi Çin'in komşularını özel olarak hedef alan başka bir ticaret savaşı başlattı.

Geçtiğimiz hafta, Çin mallarına uygulanan vergilerin yarıya indirilebileceğini ve yönetiminin "aktif olarak" müzakere ettiği "Çin ile adil bir anlaşma"dan bahsetti.

Ancak Çin Ticaret Bakanlığı bunu "hiçbir gerçek temeli olmayan asılsız" olarak reddetti. Devlet medyasındaki manşetler de onu esirgemedi: "Trump muhtemelen Amerikan tarihinin en kötü başkanı," diye yazdı devlet televizyonunda.

Görünüşe göre ABD başkanı, Çinli mevkidaşı Xi Jinping'in telefonu açmasını bekliyor.

"Biz Çin'de diyoruz ki - bir an için kurşunun uçmasına izin vermeliyiz," diyor Albay Zhou. "Bu, savaş sisinde, bundan sonra ne olacağını bilmediğimiz anlamına geliyor. Bu tür bir misilleme belki bir veya iki ay sürer - umarım üç aydan fazla olmaz."

Bunun devam edemeyeceğini, çünkü bunun iyi olmayacağını ekliyor.

Bu kesinlikle Çin için iyi değil. Trump'ın tarifeleri, düşük tüketimden insanların birikimlerini ve geleceğe olan güvenlerini zedeleyen bir konut krizine kadar iç ekonomik sıkıntılarla boğuşan ülkenin karşı karşıya olduğu en büyük zorluk bile değil.

Korkunç zamanlamayı bir kenara bırakırsak, tarifeler Çinli işletmeleri etkiliyor.

Goldman Sachs, Çin ekonomisinin bu yıl hükümetin hedefi olan %5'in altında kalarak %4,5 büyüyeceğini tahmin ediyor.

BBC, Nisan ortasında Guangzhou ticaret merkezinden ABD-Çin ticaretinin durma noktasına geldiğini ve Amerikan hanelerine yapılan ihracatın fabrika zeminlerinde biriktiğini bildirdi. Bu, fabrikalardaki faaliyetlerin keskin bir şekilde yavaşladığını gösteren bu ayın ekonomik verileriyle de doğrulandı.
BBC, ABD'ye sevkiyatların yeniden başlayıp başlamadığını öğrenmek için tedarikçileri aradığında ortaya çıkan şey karmaşık bir tabloydu. Bir tedarikçi, Walmart'a gönderilmek üzere bekleyen yarım milyon parça giysi olduğunu söyledi ve birkaçı da onun belirsizliğini dile getirdi. Ancak konuştuğumuz iki ihracatçı, ABD perakendecilerinden gelen bazı sevkiyatların gerçekten yeniden başladığını söyledi.

Kargo vinçleri, şemsiyeler ve aralarındaki her şeyi içeren iki ekonomi arasındaki ticaretin kapsamı ve karmaşıklığı, tarifelerle nasıl başa çıktıkları konusunda genellikle farklı işletmelere ve tedarik zincirlerine bağlı olduğu anlamına geliyor.

Ancak işletme ne olursa olsun, Amerikan tüketicisinin Çin mallarının yokluğunu veya potansiyel olarak daha yüksek fiyatlarını hissedeceği şüphesizdir.

Amerika dışındaki fırsatlar

ABD, kendi iç talebini karşılamak için hala büyük ölçüde Çin imalatına güveniyor - telefonları, bilgisayarları, yarı iletkenleri, mobilyaları, giysileri ve tabii ki oyuncakları düşünün. Elektronik ve makineler tek başına ABD ithalatının %50'sinden fazlasını oluşturuyor.

Walmart ve Target'ın geçen haftaki bir toplantıda Bay Trump'a alışveriş yapanların önümüzdeki aydan itibaren boş raflar ve daha yüksek fiyatlar göreceklerini söyledikleri bildirildi. Ayrıca arz şoklarının Noel'e kadar devam edebileceği konusunda uyardılar.

Amerikan evlerine asılan tüm Noel süslerinin yaklaşık %90'ı Çin'in Yiwu kentinden geliyor. Satıcılar, dünyaya "Feliz Navidad" dileklerini ileten tabelalarla çevrili olarak, artık Güney Amerika'ya satış yapmaya odaklanmaya çalıştıklarını söylüyorlar.

Ve bu çaba Yiwu'da çok belirgin.

Sabahın erken saatlerinde, panjurlar bile açılmadan önce, toptan satış pazarının mağara benzeri lobisi, anahtar cümleleri tekrarlayan seslerle yankılanıyor.

Öğretmen Arapça "Şükran" diyor. Öğrenciler telaffuzu mükemmelleştirmek için birkaç kez tekrarlıyorlar ve ardından bunun "teşekkür ederim" anlamına geldiğini öğreniyorlar. Cevap "Aafwan" veya "rica ederim" oluyor.

Bunlar yerel bir hükümet derneği tarafından sunulan ücretsiz dersler. Öğrencilerin çoğu kadın ve müşterilerini de etkilemek için en iyi kıyafetlerini giyiyorlar.

"Bu kadınlar Çin'deki ticaretin omurgasını oluşturuyor" diyor İranlı bir tezgah sahibi ve hevesli bir öğrenciye özel ders veriyor.

"Bu dersleri birbirlerinin önünde kalmak, rekabette kalmak için veriyorlar."

Tüccarların çoğu zaten birkaç kelime İngilizce konuşabiliyor. Ancak şimdi yeni alıcılarını İspanyolca ve Arapça selamlamaları gerektiğini söylüyorlar - Çin'in değişen ticaret ilişkilerinin küçük ama önemli bir işareti.

Bize sadece adını veren Kolombiyalı Oscar, tüylü tavşanlar ve ayılarla dolu çantalarla pazarın koridorlarında dolaşıyordu.

ABD-Çin ticaret savaşının dünyanın diğer bölgelerindeki tüccarlar için "birçok fırsat" sunduğunu söylüyor.

"Çin ile iş yapmak çok önemli," diye ısrar ediyor. "ABD ile [iş yapmak] günümüzde daha az önemli."

Kaynak: BBC

[™ Admin]

 

[™ Admin]

Çin'in Oyuncak İmparatorluğu, Gümrük Vergileri Derinleştikçe Amerika'ya Sırtını Dönüyor

Çin'in Yiwu adlı bir şehrindeki dev bir oyuncak pazarında, satıcılar ve alıcılar iş konuşurken oyuncak uçaklar havada vızıldıyor. Mekan, tezgahların her bir santimini kaplayan renkli oyuncaklarla dolu: robotlar, doldurulmuş hayvanlar ve süper kahraman figürleri. Gürültülü, hareketli ve hayat dolu.

Ancak önemli bir şey değişti. Birçok Çinli satıcı oyuncaklarını Amerika Birleşik Devletleri'ne gönderiyordu. Şimdi, orada satış yapmayı pek umursamıyor gibi görünüyorlar.

Neden? Çünkü ABD, Çin oyuncakları satın almayı daha pahalı hale getirdi. Bunun nedeni, "gümrük vergileri" adı verilen bir şey: Çin'den gelen mallara uygulanan ek vergiler. Bu gümrük vergileri %245'e kadar çıkabiliyor, bu da daha önce 10 dolara mal olan bir oyuncağın artık iki katından fazlaya mal olabileceği anlamına geliyor.

Bu büyük bir olay. Çin geçen yıl yaklaşık 34 milyar dolar değerinde oyuncak sattı ve bunun yaklaşık 10 milyar doları ABD'ye gitti. Ancak şimdi Yiwu'daki satıcılar Güney Amerika ve Orta Doğu gibi yerlerde yeni müşteriler bulduklarını söylüyor.

"Amerika'ya ihtiyacımız yok," diyor bazıları. "Diğer ülkelerin de parası var."

Bu yeni tutum, Çin'in ABD baskısına nasıl tepki verdiğini gösteriyor. Satıcılar Amerikan pazarına çok fazla güvenmemeye karar verdi. Ve sadece Yiwu'da 75.000 mağaza varken, başka yerlerde bulunabilecek çok fazla iş var.

Her İki Taraftaki İşletmeler Zarar Görüyor

ABD'de birçok küçük oyuncak şirketi de etkiyi hissediyor. Bazı mağaza sahipleri bu yeni tarifelerin işlerine ciddi şekilde zarar verdiğini söylüyor. Hatta bir işletme sahibi, bunun devam etmesi durumunda Amerika'daki tüm oyuncak sektörünün çökebileceğini söyledi.

Bunun nedeni basit: Amerikan mağazalarındaki oyuncakların çoğu hala Çin'de üretiliyor. Yeni tedarikçiler bulmak kolay değil, çünkü Çin fabrikaları oyuncakları hızlı, ucuz ve büyük miktarlarda üretmeyi öğrenmek için onlarca yıl harcadılar.

Bazı ABD oyuncak mağazaları şimdiden yüz binlerce dolar değerindeki siparişleri iptal etti. Diğerleri ise daha yüksek fiyatlara satmayı göze alamayacakları stoklarla sıkışıp kaldılar. Bu, özellikle tatillerde rafların daha boş olabileceği ve alışveriş yapanların daha fazla ödeme yapmak zorunda kalabileceği anlamına geliyor.

Walmart ve Target gibi büyük mağazalar bile bu konuda uyarıda bulunuyor. ABD hükümetine fiyatların artacağını ve ürünlerin tükenebileceğini söylediler. Tedarik sorunlarının Noel'e kadar sürebileceğini söylüyorlar.

Bu arada, Çinli ihracatçılar da sıkıntıyı hissediyor. Guangzhou gibi diğer şehirlerdeki fabrikalar ABD'ye yaptıkları sevkiyatların yavaşladığını söylüyor. Bazılarının malları, artık belirsiz olan alıcıları bekleyerek yığılıyor.

Çin ekonomisi zaten zayıf tüketici harcamaları ve konut krizi gibi sorunlarla boğuşuyor. Bu nedenle, bu tarifeler zor bir zamanda geliyor. Fabrika faaliyetleri yavaşladı ve uzmanlar bu yıl daha yavaş bir ekonomik büyüme öngörüyor.

Yine de Yiwu gibi yerlerde pazar uyum sağlıyor. Satıcılar dünyanın diğer bölgelerinden müşteriler buluyor. Dubai, Kolombiya ve Nijerya'dan gelen alıcılar artık düzenli ziyaretçiler.

Yeni Pazarlar, Yeni Diller

Daha az Amerikalı alıcı geldikçe, Yiwu'daki insanlar başkalarıyla iş yapmaya hazırlanıyor. Mağazalar artık tabelalarını İspanyolca ve Arapça selamlamalarla süslüyor. Tüylü tavşanlar ve ayılarla dolu bir mağazada, Güney Amerikalı bir alıcı bu ticaret savaşının aslında kendisi gibi insanlara Çin ile çalışma şansı verdiğini söylüyor.

Yine Yiwu'dan gelen Noel süsleri bile artık sadece Amerikalı evler yerine Güney Amerikalı evler için paketleniyor. Satıcılar, mallarına yüksek vergiler eklemeyen ülkelerden gelen alıcılara daha fazla odaklandıklarını söylüyor.

Yani, Çin ile ABD arasındaki ticaret savaşı devam ederken, Çinli işletmeler yeni kapılar açmakla meşgul. Birçok fabrika acıyı hissetse de Yiwu gibi pazarlar, Çin'in Amerikalı alıcılarla veya onlarsız ilerlediğini gösteriyor.

Kaynak: Regtechtimes

[™ Admin]

Çin, ABD ile ticaret görüşmelerini kabul etti

Çin, Donald Trump'ın kapsamlı tarifeler koyması ve küresel bir ticaret savaşı başlatmasından bu yana ABD ile ilk büyük görüşmeleri kabul etti.

ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ve ABD ticaret temsilcisi Jamieson Greer, bu hafta sonu Cenevre'de mevkidaşlarıyla bir araya gelecek.

Bay Bessent, tarifelerin dünya ekonomisi ve çalışan Amerikalılar üzerindeki etkisine ilişkin artan piyasa endişeleri ortasında bunu bir "gerginliğin azaltılması" olarak tanımladı.

Temsilciler Meclisi Mali Hizmetler Komitesi tarafından Çin ile ticaret görüşmelerinin ilerleyip ilerlemediği sorulduğunda Bay Bessent şunları söyledi: "Cumartesi günü başlayacağız, ki bunun ilerinin tam tersi olduğuna inanıyorum."

Bay Trump'ın tarifelerinin arkasındaki Beyaz Saray ticaret danışmanı Pete Navarro'nun görüşmelerde hazır bulunmayacağını da sözlerine ekledi.

Diğer ticaret anlaşmaları hakkında ayrıntılar için baskı yapıldığında, hazine bakanı bu tür bilgilerin ifşa edilmesinin ABD için "zararlı" olacağını söyledi ancak "bazılarının oldukça ileri" olduğunu iddia etti.

IMF ve Dünya Bankası da dahil olmak üzere uluslararası finans kuruluşlarının gözünde "Çin'in gelişmekte olan ülke statüsünden mezun olma zamanının geldiğini" ekledi.

Hiçbir ülke, dünyanın en büyük ihracatçısı ve ikinci büyük ekonomisi olan Çin kadar Bay Trump'ın ticaret savaşından etkilenmedi.

Bay Trump 2 Nisan'da "kurtuluş günü" tarifelerini duyurduğunda, Çin kendi tarifeleriyle misilleme yaptı ve Bay Trump bu hareketi "saygısız" olarak nitelendirdi.

O zamandan beri misilleme tarifeleri artıyor ve ABD'nin Çin'e uyguladığı vergiler artık %145 ve Çin'in ABD'ye uyguladığı vergiler %125.

Çarşamba günü, başkan yardımcısı JD Vance, Çin nüfusunun küresel ticareti "yeniden dengelemek" için artan maliyetleri "tüketmesi" gerektiğini öne sürdü.

Bay Vance, "Yüz milyarlarca doları, yılda yaklaşık bir trilyon doları ve yıllık fazlayı, çoğunluğu Çin Halk Cumhuriyeti'nden gelen bir miktarı ememeyiz," dedi.

"Ve bunun yeniden dengelemede anlamı, ÇHC'nin kendi nüfusunun biraz daha fazla tüketmesine izin vermesi gerekeceğini düşünüyoruz, açıkçası, bu büyük ihracatı artırmak için tüketim seviyelerini düşük tuttular."

Bay Trump daha önce ABD ve Çin'in tarifeleri düşürme konusunda müzakereler yürüttüğünü iddia etmişti, Pekin bunu yalanlayarak Trump'ın önce katı tarifelerini düşürmesi gerektiğini söyledi.

Çin Ticaret Bakanlığı Salı günü, başbakan yardımcısı ile Bessent arasındaki görüşmeyi İsviçre'de doğruladı.

Bakanlık sözcüsü, "Çin tarafı ABD tarafından gelen bilgileri dikkatlice değerlendirdi ve küresel beklentileri, Çin çıkarlarını ve ABD'li işletmeler ile tüketicilerin çağrılarını tam olarak değerlendirdikten sonra ABD tarafıyla temas kurmayı kabul etmeye karar verdi" dedi.

Sözcü, Çin'in "herhangi bir anlaşma arayışında ilkelerinden veya küresel eşitlikten veya adaletten ödün vermeyeceğini" söyledi.

[™ Admin]

AB, ABD'ye yönelik ürün kara listesi yayınladı ve Trump'ın tarifelerine karşı DTÖ'nün harekete geçmesine hazırlanıyor

Avrupa Birliği, Perşembe günü, ABD Başkanı Donald Trump'ın uçak üreticisi Boeing'i de içerebilecek tarife savaşını sona erdirecek bir çözüm bulunamazsa misilleme vergileriyle hedef alacağı ABD ithalatlarının bir listesini yayınladı.

AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, Trump'ın geçen ay dünya çapındaki ülkelere uyguladığı "karşılıklı tarifeler" konusunda Dünya Ticaret Örgütü'nde yasal işlem başlatacağını söyledi.

Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, "AB, ABD ile müzakereli sonuçlar bulmaya tamamen kararlı" dedi. "Aynı zamanda, tüm olasılıklara hazırlanmaya devam ediyoruz."

Komisyon, 27 AB ülkesi adına ticaret anlaşmalarını ve anlaşmazlıkları yönetiyor.

Nisan ayının başlarında Trump, küresel ticaret ortaklarına yönelik tarife saldırısının bir parçası olarak AB'den gelen mallara %20 vergi koydu. Bir hafta sonra, ülkelere ABD'nin ticaret endişelerine çözüm müzakere etme şansı vermek için bunları 90 gün boyunca durdurdu.

AB ithalatlarına hala %10'luk genel bir tarife uygulanıyor.

Komisyon, Trump'ın Avrupa'da vuracağı miktara kabaca eşit olan 20,9 milyar avro (23,6 milyar dolar) değerindeki ABD mallarını hedeflemek için karşı önlemler hazırladı. Ancak müzakerelere bir şans vermek için bunları 90 gün boyunca askıya aldı.

Bloğun en üst düzey ticaret yetkilisi bir çözüm bulmak için Brüksel ile Washington arasında mekik dokudu ancak gösterilecek çok az şey olduğu için komisyon, olası hedefleme için 95 milyar avro (107 milyar dolar) değerindeki Amerikan ithalatlarının bir listesini kamuoyuna açıkladı.

Liste, marka adları yerine sektörlere ve geniş ürün kategorilerine ayrılmıştır. 10,5 milyar avro (11,9 milyar dolar) değerinde uçak, 10,3 milyar avro (11,6 milyar dolar) değerinde araç parçası ve 2 milyar avro (2,3 milyar dolar) değerinde araç içermektedir.

Avrupalı havayolları Boeing'in büyük müşterileridir: Alman havayolu Lufthansa 101 Boeing uçağı için siparişi tamamlamadı ve İrlandalı havayolu Ryanair 184. Amerikan havacılık devi ve Avrupa rakibi Airbus, ticari ve askeri uçaklar için küresel pazarlara hakim.

Boeing, Perşembe günü Avrupa Komisyonu'nun duyurusu hakkında yorum yapmadı. CEO Kelly Ortberg geçen ay bir ABD Senatosu komitesine Boeing'in ticari yolcu uçaklarının %80'inin ABD dışındaki havayollarına ve diğer şirketlere gittiğini söyledi.

Ortberg, "Bu nedenle bu pazara erişimimizi sürdürmemiz ve belirli pazarların bize kapanmasına neden olacak bir duruma düşmememiz önemli" dedi.

AB'nin önerdiği listeye göre, ABD şarabı, birası ve içkilerinin yaklaşık 1,3 milyar avroluk (1,5 milyar dolar) ithalatı da etkilenebilir. Avrupalı şarap üreticileri, Trump'ın tarifelerinin, en önemli pazarı ABD olan sektörlerine ağır bir darbe vuracağından derin endişe duyuyorlar.

Komisyon, bir sonraki adımlara karar vermeden önce ilgili şirketlere ve taraflara geri bildirimde bulunmaları için 10 Haziran'a kadar süre verdi. Bir komisyon yetkilisi, muhabirlere liste ve AB'nin yaklaşımının gerekçesi hakkında bilgi vererek, "Boeing'in bu liste hakkında yorum yapması çok memnuniyetle karşılanır," dedi.

Ayrıca Perşembe günü, komisyon, 8 Temmuz'a kadar ABD'ye yapılan Fransız şarap ve içki ihracatı için 5 milyar avroluk sigorta yardımını onayladı, ardından Trump tarafından duyurulan kapsamlı tarifelerin yürürlüğe girmesi planlanıyor. Plan, Fransız ihracatçılarını önümüzdeki iki ay boyunca siyasi risklerden korumaya yardımcı olmayı amaçlıyor.

Buna paralel olarak, komisyon, dünya ticaretinin yönetim organında yasal işlem başlatacağını ve sorunu çözmek için yakında ABD ile istişarelerde bulunulmasını talep edeceğini söyledi, bunun iki ay içinde gerçekleşmesi gerekiyor.

Bu eylemin Trump'ın "evrensel" karşılıklı tarifelerine ve otomobil ve otomobil parçalarına uygulanan vergilere odaklanacağını söyledi. Bir açıklamada, "AB'nin bu tarifelerin temel DTÖ kurallarını açıkça ihlal ettiği yönündeki kesin görüşü var" denildi.

Komisyon, Trump'ın göreve gelmesinden bu yana Temmuz ortasına kadar ara verilenler de dahil olmak üzere, AB'nin ABD'ye yaptığı ihracatın 379 milyar avrosunun (428 milyar dolar) yeni tarifelerden etkilendiğini tahmin ediyor. Komisyon, bunların zaten "işletmeler için maliyetleri artırdığını, büyümeyi engellediğini, enflasyonu körüklediğini ve ekonomik belirsizliği artırdığını" söyledi.

Kaynak: AP

[™ Admin]

Trump'ın tarifelerinin devreye girmesiyle Çin'in ABD'ye ihracatı Nisan ayında düştü

Donald Trump'ın üç haneli tarifelerinin yürürlüğe girmesinin ardından Çin'in ABD'ye ihracatı Nisan ayında keskin bir düşüş yaşadı. Bu, ABD başkanının ticaret savaşının dünyanın en büyük iki ekonomisine, gerginliği azaltma görüşmelerine hazırlanırken verdiği zararın bir başka işaretiydi.

Cuma günü yayınlanan gümrük verilerine göre, ABD'ye giden sevkiyatlar geçen ay 33 milyar dolardı. CNN'in hesaplamasına göre, bu rakam Nisan 2024'te kaydedilen 41,8 milyar dolara göre %21'lik büyük bir düşüştü.

Ancak, Çin'in genel ihracatı geçen ay ABD doları cinsinden %8,1 arttı. Bu rakam, Reuters tarafından ankete katılan bir grup ekonomistin tahminini büyük ölçüde aştı. Beklenenden daha güçlü performans, Çin'in Güneydoğu Asya ve Avrupa ülkelerine yaptığı ihracattaki artıştan kaynaklandı. Bu ülkeler sırasıyla %21 ve %8 daha yüksekti.

Gümrük Genel İdaresi İstatistik Departmanı Müdürü Lv Daliang, devlet yayın kuruluşu CCTV'ye yaptığı açıklamada, "Bu yılın başından bu yana, tüm bölgeler ve departmanlar dış şoklara etkili bir şekilde yanıt vermek, Çin ekonomisinin sürekli toparlanmasını teşvik etmek ve dış ticaretin istikrarlı büyümesini sürdürmek için birlikte çalıştılar" dedi.

Ticaret rakamları, devam eden tarife savaşının Çin ekonomisine şimdiden verdiği önemli zararı ve Pekin'in ihracatı için ABD dışındaki pazarları bulma çabalarını gösteriyor. Geçtiğimiz hafta, resmi veriler Çin'in fabrika faaliyetlerinin Nisan ayında 16 ayın en hızlı hızında daraldığını gösterdi ve bu da Pekin'in yeni ekonomik teşvikler uygulama çabalarına aciliyet kazandırdı.

Ancak etki Çin ile sınırlı değil. ABD'de ekonomi, işletmelerin Nisan ayında başlayan Trump'ın "Kurtuluş Günü" tarifelerini bekleyerek mal stoklamasıyla ilk çeyrekte tersine döndü ve üç yılın ilk daralmasını yaşadı.

Çarpıcı rakamlar, Trump'ın üst düzey ticaret yetkililerinin ticaret savaşının olası bir şekilde azaltılmasını görüşmek üzere İsviçre, Cenevre'de Çinli mevkidaşlarıyla bir araya geldiklerinde bu hafta sonu tehlikede olan şeyleri gösteriyor. ABD, Çin ithalatının çoğuna en az %145 oranında gümrük vergisi koydu ve Çin de ABD ithalatının çoğuna %125 oranında gümrük vergisi koyarak karşılık verdi. Lojistik uzmanlarına göre, sonuç olarak iki taraf arasındaki ticaret keskin bir şekilde düşüyor.

Şu anda Çin'den ABD limanlarına yanaşan gemiler, Amerika'nın Çin ithalatının çoğuna uyguladığı gümrük vergilerine tabi olan ilk gemiler. Bu, birkaç hafta içinde tüketicilerin daha yüksek fiyatlarla ve belirli ürünlerde kıtlıkla karşı karşıya kalacağı anlamına geliyor.

Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer ile birlikte Cenevre'de olacak olan ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, bir anlaşma olasılığına soğuk su döktü ve yalnızca "tırmanmanın azaltılmasını" umduğunu söyledi.

Trump daha iyimser görünüyordu. Perşembe günü, bu hafta sonu görüşmeler iyi giderse Çin'e uygulanan tarifeleri düşürüp düşürmeyeceği sorulduğunda Trump, "Eh, düşürebilir." dedi.

"Yani, göreceğiz," diye ekledi. "Şu anda daha yükseğe çıkamazsınız. 145'te, bu yüzden düşeceğini biliyoruz. Çok iyi bir ilişkimiz olacağını düşünüyorum."

Derin köklü zorluklar

Trump, Çarşamba günü muhafazakar bir radyo sunucusuna, hapse atılan Hong Kong medya patronu Jimmy Lai'nin davasını "müzakerelerin bir parçası olarak" gündeme getireceğini söyledi. Şimdi kapanan tabloid gazetesi Apple Daily'nin Pekin'in sürekli baş belası olan kavgacı eski yayıncı Lai, kendisini ömür boyu hapse gönderebilecek bir ulusal güvenlik davasının ortasında.

Reuters'ın isimsiz kaynaklara dayandırdığı habere göre, müzakere ekiplerinin tarife indirimlerinin yanı sıra belirli ürünlere uygulanan vergiler, ihracat kontrolleri ve Trump'ın düşük değerli ithalatlardaki asgari muafiyetleri sona erdirme kararını görüşmeleri bekleniyor.

Ülke içinde emlak sektöründeki kriz ve tüketicilerin harcamaya karşı isteksizliği gibi bir dizi köklü ekonomik zorlukla karşı karşıya olan Çin, genel büyümeyi artırmak için ihracat sektörüne büyük ölçüde güveniyor.

Pekin, 2018'de Trump ile ilk ticaret savaşı başladığından beri ABD'ye olan ticaret bağımlılığını azaltmak için çalışsa da, Amerika hala çok önemli bir pazar olmaya devam ediyor.

Yatırım bankası Nomura'daki ekonomistler geçen hafta bir araştırma notunda, ABD'nin geçen yıl Çin'in toplam mal ihracatının %14,7'sini doğrudan karşıladığını yazdı. Hong Kong, Güneydoğu Asya ve Meksika üzerinden yapılan sevkiyatlar hesaba katılırsa bu rakam %20,6'ya çıkıyor.

Çin'in gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık %2,2'sinin doğrudan tarifelerden etkilendiğini tahmin ediyorlar, bu nedenle Çin, ABD'ye yaptığı ihracat yarıya indirilirse GSYİH'sinin %1,1'ini kaybedebilir. "Gerçek kayıp, şokun diğer sektörlere, özellikle de mal ihracatını kolaylaştıran hizmet sektörlerine yansımasıyla daha büyük olacak" diye yazdılar.

Kaynak: CNN

[™ Admin]

 

[™ Admin]

 

[™ Admin]

 

[™ Admin]

Çin'in perakende satışları teşvik talebi teşvik edemeyince hayal kırıklığı yarattı; endüstriyel üretim tarifelere meydan okuyor

Reuters anketine göre perakende satışlar Nisan ayında bir yıl öncesine göre %5,1 arttı ve analistlerin %5,5 büyüme tahminlerini kaçırdı. Satışlar bir önceki ayda %5,9 büyümüştü.

Nisan ayında endüstriyel üretim yıllık bazda %6,1 büyüdü ve analistlerin %5,5'lik artış beklentilerinden daha güçlüydü ancak Mart ayındaki %7,7'lik sıçramadan yavaşladı.

Gayrimenkul ve altyapı yatırımlarını da içeren bu yılın ilk dört ayındaki sabit varlık yatırımları bir yıl öncesine göre %4,0 arttı.

Pazartesi günü Ulusal İstatistik Bürosu'ndan alınan verilere göre Çin'in perakende satış büyümesi Nisan ayında yavaşladı ve bu durum tüketimin dünyanın ikinci büyük ekonomisi için endişe kaynağı olmaya devam ettiğini gösteriyor.

Reuters anketine göre perakende satışlar Nisan ayında bir yıl öncesine göre %5,1 arttı ve analistlerin %5,5'lik büyüme tahminlerini kaçırdı. Satışlar bir önceki ayda %5,9 oranında büyümüştü.

Nisan ayında sanayi üretimi yıllık bazda %6,1 oranında büyüdü, analistlerin %5,5'lik artış beklentilerinden daha güçlüydü, ancak Mart ayındaki %7,7'lik sıçramadan yavaşladı, bu da ABD tarifelerinin etkisinin beklendiği kadar sert olmadığını gösteriyor.

İstatistik bürosu, "Dış ortamda hala birçok istikrarsız ve belirsiz faktörün olduğunun farkında olmalıyız" dedi. "Sürdürülebilir ekonomik toparlanmanın temelinin daha da sağlamlaştırılması gerekiyor."

Bu yılın ilk dört ayında, gayrimenkul ve altyapı yatırımlarını da içeren sabit varlık yatırımları, Reuters anketinde analistlerin %4,2'lik büyüme beklentilerinden biraz daha düşük olan %4,0 oranında arttı.

Nisan ayında kentsel işsizlik oranı, ABD-Çin ticaret savaşının ekonomistleri Çin'de önemli iş kayıpları konusunda uyarmasına yol açtığı bir zamanda, Mart ayındaki %5,2'den %5,1'e geriledi.

ABD Başkanı Donald Trump, Nisan ayında yürürlüğe giren Çin'den yapılan ithalatlara %145 oranında gümrük vergisi koyarken, Pekin Amerikan ithalatlarına %125 oranında vergi koyarak karşılık vermişti.

ABD ile devam eden ticaret anlaşmazlığının etkisiyle ilgili soruları yanıtlayan istatistik bürosu sözcüsü Fu Linghui, Pekin'in ihracatı diğer bölgelere çeşitlendirme çabalarını vurgulayarak, Nisan ayındaki ticaret rakamlarının genel dayanıklılığa işaret ettiğini belirtti.

Çin'in ihracatı, Güneydoğu Asya ülkelerine yapılan sevkiyatlardaki artışın ABD'ye giden mallardaki keskin düşüşü telafi etmesine yardımcı olmasıyla Nisan ayında beklenenden daha fazla arttı.

Nisan ayında ABD'ye giden sevkiyatlar bir yıl öncesine göre %21'den fazla düştü. Gümrük verilerine göre, bu yılın ilk dört ayında Çin'in ABD'ye yaptığı ihracat %2,5 düştü.

Fu, karşılıklı tarifelerdeki son düşüşün her iki taraf için de ticarete fayda sağlayacağını eklerken, tüketim de dahil olmak üzere iç talebin hala ivmeden yoksun olduğu konusunda uyardı.

Otomobil satışları, tüketicilere ve işletmelere araç ve akıllı telefonlar ve ev aletleri de dahil olmak üzere diğer seçilmiş ürünlerde ticaret yapmaları için sübvansiyon sağlayan genişletilmiş bir programa rağmen, Mart ayındaki %5,5'lik artışa kıyasla geçen ay bir yıl öncesine göre sadece %0,7 arttı.

Sabit varlık yatırımı içinde, gayrimenkulden kaynaklanan düşüş daha da kötüleşti ve Nisan ayı itibarıyla yıl için %10,3 düştü.

Fu, gayrimenkul sektörünün "uyum" döneminde kaldığını ve sektör üzerindeki baskının belirli bölgelerde hala büyük olduğunu söyledi.

İstatistik bürosu tarafından Pazartesi günü yayınlanan ayrı bir resmi veri seti, Macquarie'de Çin ekonomisi başkanı Larry Hu'ya göre, 70 büyük şehirdeki mevcut konut fiyatlarının geçen Kasım ayından bu yana en hızlı oranda düştüğünü gösterdi.

Çin'in CSI 300 endeksi %0,39 düşerken, Çin'in offshore yuanı ABD dolarına karşı 7,2133'te pek değişmedi.

Dikkatli büyüme yükseltmeleri

ABD ve Çin ticaret temsilcilerinin bu ayın başlarında İsviçre'de gerçekleştirdiği toplantının ardından dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki vergilerin düşürülmesiyle ticaret savaşı korkuları azaldı. Pekin ve Washington, 90 gün boyunca çoğu tarifeyi geri çekmeyi kabul ederek daha kalıcı bir anlaşmaya varmak için daha fazla müzakereye yer açtı.

Bu, bir dizi küresel yatırım bankasını, Pekin'in yaklaşık %5'lik büyüme hedefine ulaşmaya çalışırken daha proaktif teşvik beklentilerini azaltırken, bu yıl Çin'in ekonomik büyümesine ilişkin tahminlerini yükseltmeye yöneltti.

Nomura, Nisan ayındaki güçlü ekonomik verilerin ardından Çin'in Haziran'da sona eren çeyrekteki GSYİH büyüme tahminini %3,7'den %4,8'e yükseltti ve tam yıllık büyüme projeksiyonunu %3,5'ten %3,7'ye çıkardı.

Kısa vadeli yükselişe rağmen banka, konut sektöründeki uzun süreli durgunluk ve ABD'nin tarifeleri tekrar artırma olasılığı nedeniyle "ekonominin çifte darbe alma riskinin yüksek" olduğu konusunda uyardı.

ABD ile ticaret ateşkesi, tarifelerin ekonomi üzerindeki ekonomik etkisinin görmezden gelinmesinin zorlaştığı bir dönemde geldi.

Çin'in fabrika faaliyetleri Nisan ayında 16 aylık düşük seviyeye geriledi ve yeni ihracat siparişleri için bir gösterge Aralık 2022'den bu yana en düşük seviyesine geriledi. Bu, tarifeler konusunda zayıflamış bir duyguyu gösteren endüstriyel çıktı verileriyle keskin bir tezat oluşturuyor.

Endüstriyel çıktı, imalat, madencilik ve kamu hizmetleri gibi sektörlerde üretilen malların değerini ölçerken, imalat satın alma yöneticileri endeksi işletmelerin duygusunu ölçüyor.

Toptan fiyatlar Nisan ayında altı ayın en büyük düşüşünü kaydederken, tüketici fiyatları üçüncü ayda düşüşe geçti ve ekonomideki sürekli deflasyonist baskıyı vurguladı.

Morgan Stanley Pazartesi günü bir notta perakende satışlarındaki en önemli engelin "zayıf duygu" ve takas programının "bir nebze azalmış etkinliği" olduğunu söyledi.

Morgan Stanley, "Hala yüksek tarifeler ve tepkisel politika göz önüne alındığında deflasyon devam edebilir" diye ekledi, çünkü daha yüksek tarifeler yakın vadeli ihracat ön yükleme faaliyeti azaldıktan sonra dış talebi azaltacak ve iç aşırı kapasite sorununu daha da kötüleştirecek.

Yatırım bankasının tahminlerine göre, tarife ertelemesine rağmen ABD'nin Çin'e uyguladığı ticaret ağırlıklı tarife oranı Trump göreve dönmeden önce uygulanan %11'lik vergilerin çok üzerinde, %40 seviyesinde kaldı.

Göstergeler, tarife ateşkesinin ardından geçen hafta Çin'den ABD'ye yapılan konteyner rezervasyonlarının arttığını gösteriyor, OCBC Bank'ta yönetici müdür ve Asya makro araştırma başkanı Tommy Xie Pazartesi günü bir notta söyledi.

Xie, konteyner takip yazılımı sağlayıcısı Vizion'dan alınan verilere atıfta bulunarak, 14 Mayıs itibarıyla yedi günlük ortalama konteyner rezervasyon hacminin 5 Mayıs'ta sona eren haftaya kıyasla %277 arttığını söyledi.

Çin hükümeti, farklı sektörlerde tüketimi teşvik etmek ve tarifelerden etkilenen işletmeleri desteklemek ve istihdamı artırmak için bir dizi teşvik önlemi uyguladı.

Bu ayın başlarında, Çin Halk Bankası yedi günlük ters repo oranlarını %1,5'ten %1,4'e 10 baz puan düşüreceğini duyurdu. Merkez bankasının Valisi Pan Gongsheng'e göre bu, kredi ana oranı olarak bilinen ana politika oranını yaklaşık 10 baz puan düşürecek.

PBOC'nin Salı günü Mayıs ayı için bir yıllık ve beş yıllık LPR'yi açıklaması bekleniyor.

Kaynak: CNBC

[™ Admin]

Çin'in ekonomiyi canlandırmak için faiz oranlarını düşürmesinin ardından dünya hisseleri yükseldi

Çin'in Washington ile ticaret sürtüşmesinin daha da kötüleştirdiği ekonomik sıkıntıyı savuşturmak için temel faiz oranlarını düşürmesinin ardından dünya hisseleri Salı günü yükseldi.

Dünyanın en büyük elektrikli pil üreticisi olan Çin'in CATL hisseleri, bu yıl dünyanın en büyük halka arzında yaklaşık 4,6 milyar dolar topladıktan sonra Hong Kong'daki ilk işlem gününde %16,4 sıçradı. Şanghay'dan sonra anakara Çin'in daha küçük hisse senedi piyasası olan Shenzhen'de işlem gören hisseleri, günün erken saatlerindeki düşüşün ardından %1,2 kazandı.

Avustralya Merkez Bankası, enflasyonun hedef aralığında olduğunu değerlendirerek, bu yıl ikinci kez kıyaslama faiz oranını çeyrek oranında düşürerek %3,85'e indirdi. Şubat ayındaki önceki indirim, Avustralya'nın Ekim 2020'den bu yana ilk faiz indirimiydi.

S&P 500'ün geleceği %0,3 düşerken, Dow Jones Sanayi Ortalaması'nın geleceği %0,1 düştü.

Avrupa ticaretinde, Almanya'nın DAX endeksi %0,2 yükselerek 23.988,93'e çıkarken, Paris'teki CAC 40 endeksi %0,1 yükselerek 7.892,94'e çıktı. İngiltere'nin FTSE 100 endeksi %0,5 yükselerek 8.745,62'ye çıktı.

Çin'in merkez bankası, dünyanın ikinci büyük ekonomisinin Trump'ın daha yüksek tarifelerinin etkisini hissetmesiyle daha fazla teşvik isteyen yatırımcılar tarafından memnuniyetle karşılanan bir hamleyle, yedi ay içinde ilk kez kredi faiz oranlarında indirime gitti.

Çin Halk Bankası, tüm yeni kredilerin ve vadesi dolmamış değişken faizli kredilerin fiyatlandırılması için referans oranı olan bir yıllık kredi faiz oranını %3,1'den %3,00'e düşürdü. 5 yıllık kredi faiz oranını %3,6'dan %3,5'e düşürdü.

Çin'in başlıca endişesi enflasyondan ziyade durgun talep nedeniyle deflasyon olduğundan, ekonomistler böyle bir hamle bekliyordu. Pazartesi günü bildirilen veriler, Trump'ın ticaret savaşının ekonomiye baskı yaptığını, perakende satışların ve fabrika üretiminin yavaşladığını ve emlak yatırımlarının düşmeye devam ettiğini gösterdi.

Capital Economics'ten Zichun Huang bir raporda, Salı günkü kesintilerin muhtemelen bu yılki son kesintiler olmayacağını söyledi.

Huang, "Ancak mütevazı faiz indirimlerinin tek başına kredi talebini veya daha geniş ekonomik faaliyeti anlamlı bir şekilde artırması pek olası değil" dedi.

Hong Kong'un Hang Seng endeksi %1,5 artarak 23.681,48'e yükselirken, Şanghay Bileşik endeksi %0,4 artarak 3.380,48'e çıktı.

Tokyo'da Nikkei 225 %0,1 artarak 37.529,49'a çıkarken, Avustralya'nın S&P/ASX 200 endeksi %0,6 artarak 8.343,30'a çıktı.

Güney Kore'nin Kospi endeksi %0,1 düşerek 2.601,80'e gerilerken, Tayvan'daki Taiex endeksi neredeyse değişmedi.

Hindistan'ın Sensex endeksi %0,8 düştü.

Pazartesi günü, Moody's Ratings'in ABD federal hükümetinin artık en üst düzey "Aaa" notunu hak etmediğini söyleyen üç büyük kredi derecelendirme kuruluşundan sonuncusu olmasının ardından ABD hisse senetleri, tahvilleri ve ABD dolarının değeri sakin bir gün geçirdi.

S&P 500 %0,1 yükseldi ve Dow endüstriyel endeksi %0,3 arttı. Nasdaq kompoziti neredeyse değişmedi.

Moody's'in not düşürmesi, Washington'da daha fazla geliri sömürebilecek potansiyel vergi oranlarındaki kesintiler hakkındaki bir tartışmayla aynı zamana denk geldi.

Hükümet nakit borç almak için daha fazla faiz ödemek zorunda kalırsa, bu ABD haneleri ve işletmeleri için de faiz oranlarının yükselmesine ve dolayısıyla ekonominin yavaşlamasına neden olabilir.

Not düşürme, yatırımcıların aklındaki uzun bir endişe listesine ekleniyor, bunların başında Başkan Donald Trump'ın ticaret savaşı geliyor. Küresel yatırımcıları, ABD tahvil piyasasının ve ABD dolarının kriz sırasında nakit park etmek için en güvenli yerlerden biri olarak ünlerini hala hak edip etmediklerini sorgulamaya zorladı.

ABD ekonomisi şimdiye kadar ayakta kaldı ve Trump'ın diğer ülkelerle ticaret anlaşmaları yaptıktan sonra sonunda tarifelerinden vazgeçeceği yönünde umutlar yüksek.

Ancak büyük şirketler geleceğe dair belirsizlik konusunda uyarılarda bulunuyor. Örneğin Walmart yakın zamanda tarifeler nedeniyle fiyatları yükseltmek zorunda kalacağını söyledi. Bu, Trump'ın hafta sonu Walmart'ı eleştirmesine ve Çin'in "tarifeleri yemesini" talep etmesine neden oldu.

Walmart'ın hisseleri Pazartesi günü %0,1 düştü.

Salı günü erken saatlerde diğer işlemlerde, ABD endeks ham petrolü varil başına 4 sent düşerek 62,10 dolara geriledi. Uluslararası standart olan Brent ham petrolü varil başına 11 sent düşerek 65,43 dolara geriledi.

ABD doları 144,86 yenden 144,44 Japon yenine düştü. Euro, 1,1244 dolardan 1,1261 dolara yükseldi.

Kaynak: AP

[™ Admin]

Deutsche Bank, ABD ekonomisinin ulusal borç yönetimine olan güvenin azalmasıyla 'binlerce kesintiyle ölüm' yaşadığını söylüyor

Amerika'nın şu anda 36,2 trilyon doları aşan yükselen ulusal borcu, ekonomistler ve yakın zamanda ekonomik büyümenin artan borç ve faiz ödemeleriyle aynı hızda ilerlemeyeceği korkusuyla ABD kredi notunu düşüren Moody's gibi kredi kuruluşları arasında artan endişelere yol açtı.

Ekonomistler, politikacıların Amerika'nın ulusal borcunu azaltma planlarını çok az ve çok geç olduğu için eleştirdiler. Ancak analistler, ABD'nin mali geleceğine dair bir zamanlar sarsılmaz olan güvenin aşınmaya başlamasıyla sorunun artık gündeme geldiği konusunda uyarıyorlar.

Şu anda 36,2 trilyon doların üzerinde olan Amerika'nın ulusal borcu, ekonomistlerin gündemlerinde giderek daha fazla yer alıyor. Korkuları, ülkenin borç yükü ve borcun hizmetinde kullanılan faiz ödemeleri arttıkça, ekonominin harcamaları sürdürebilecek kadar hızlı büyümeyeceği yönünde.

Bu tür korkular, Moody's'in geçen hafta ABD kredi notunu Aaa'dan Aa1'e düşürmesiyle yansıdı. Moody's haklı çıkardı: "ABD'nin önemli ekonomik ve finansal güçlerini kabul ederken, bunların artık mali ölçütlerdeki düşüşü tam olarak dengelemediğine inanıyoruz."

Hazine Bakanı Scott Bessent'in piyasanın Moody's haberlerine pek aldırmaması gerektiği yönündeki itirazlarına rağmen, not indirimi Amerika'nın mali sağlığının bir diğer dikeni.

Deutsche Bank'tan Jim Reid'in bu sabah Fortune'da görülen bir notta belirttiği gibi: "Dün ABD mali durumuyla ilgili olarak 'bin kesintiyle ölüm' çizgisinde bir yerdeymişiz gibi hissettik. O binde nerede olduğumuzu bilmek zor ama dün seans devam ederken ilk satış dalgası tersine dönse bile muhtemelen sıfırdan çok bin'e yakınız.

"Gün sonunda Cuma gecesi geç saatlerde ABD'nin son üçlü-A notunun düşmesi hemen hiçbir şeyi değiştirmiyor ama borç sürdürülebilirliği barajına karşı damla damla biriken kötü mali haberlerin arka planda kalmasını sağlıyor."

Başkan Trump ve kabinesi ulusal borç sorununa karşı kör değil. Trump, bunun 'altın kart' vize planından gelen fonlarla ödenebileceğini öne sürerken, DOGE'nin (Devlet Verimliliği Bakanlığı) en önemli mesajı verimlilik ve maliyet azaltma oldu.

Ancak Trump, kampanyasının vaat ettiği teslimatlarda hassas bir denge sağlıyor: maliyetleri düşürmek ve vergileri azaltmak, bu da hükümet harcamalarını yeniden dengelemek için gereken gelirleri azaltıyor.

Trump kabinesi şu anda Kongre'yi bu "büyük, güzel vergi indirimi tasarısını" geçirmeye teşvik ediyor. Bunlardan bazıları, 2025 sonunda sona ermesi beklenen 2017 vergi indirimlerinin genişletilmesini ve bahşiş ve fazla mesai ücreti vergilerine baltalar gibi önemli eklemeleri içeriyor.

Trump yönetimi, tasarının aslında borç-GSYİH oranını yeniden dengelemeye yardımcı olacağını savunuyor. Yönetimlerin dengeleri düzene sokmak için iki seçeneği var: borcu azaltmak veya GSYİH'yi artırmak.

Vergi indirimlerinin uzatılmasının ikincisini yapacağını söylüyorlar ve tasarılarının kısa vadeli reel GSYİH'yi %3,3 ila %3,8 ve uzun vadeli reel GSYİH'yi %2,6 ila %3,2 oranında artırdı.

Kongre Bütçe Ofisi (CBO) buna katılmıyor. Tarafsız analist örgütü, Nisan ayındaki bir raporda, 2017 vergi yasasının hükümlerinin uzatılması, böylece vergi gelirlerinin düşürülmesi ve mali politikada başka bir değişiklik yapılmaması durumunda, kamu borcunun 2025 yılına kadar GSYİH'nin %220'sine ulaşacağını belirtti.

Bu, kesintiler olmadan uzun vadeli temel projeksiyonlardan 63 puan daha yüksek olacaktır.

Fed'e güvenmek

ABD borç alıcılarının ülkenin geri ödeme yeteneğine olan güvenini kaybetmesi durumunda, Amerika'nın Fed şeklinde oynayabileceği bir kartı var.

Merkez bankası, uzun vadeli faiz oranlarını düşürmek ve hükümetin borçlanmaya devam etmesini kolaylaştırmak için muhtemelen kaşları kaldıracak bir hareket olan niceliksel genişlemeyi kullanabilir.

Tahvil piyasası Moody's'in not düşürmesine oldukça az tepki verirken, UBS volatilitenin bir noktada artması durumunda Fed'in muhtemelen harekete geçeceğini ekliyor.

Bugün Fortune'a gönderilen bir notta, UBS'nin baş yatırım sorumlusu Mark Haefele şunları yazdı: "Genel olarak, bu son kredi eylemini piyasalar için temel bir değişimden ziyade bir başlık riski olarak görüyoruz. Ayrıca, tahvil getirilerinde düzensiz veya sürdürülemez bir artış olması durumunda Federal Rezerv'in devreye girmesini bekliyoruz.

"Bu nedenle, not düşürme son zamanlardaki 'iyi haber' ivmesinin bir kısmına karşı eğilse de, bunun finansal piyasalar üzerinde büyük bir doğrudan etkisi olmasını beklemiyoruz."

Kaynak: Fortune

[™ Admin]

Meta'nın Mark Zuckerberg'i, 'Trilyonlarca Dolar Değerinde' Yeni Bir 'Muazzam Ekonomi' Yaratmak İçin Sessizce 60 Milyar Dolardan Fazla Harcadı

Meta Platforms (META) CEO'su Mark Zuckerberg 2022 röportajında cesur bir vizyon ortaya koydu: Şirket on yılın sonunda metaverse'de her biri yüzlerce dolarlık ticaret yapan yaklaşık bir milyar insana sahip olmayı hedefliyordu. Zuckerberg o röportajda insanların kendi avatarlarını oluşturmalarından, ardından kıyafetler, sanal konserler ve evler gibi oyun içi öğelere para harcamalarından ve "bunun etrafında büyük bir ekonomi" yaratmalarından bahsetti. CNBC'den Jim Cramer o zamanlar bunun "trilyonlarca [değerinde] olabileceğini" söyledi ve "metaverse'de 3-4 trilyon dolarlık bir ekonomi" etrafında peçete matematiği tahmin etti.

Mayıs 2025 itibarıyla bu vizyon, önemli zorlukların yanı sıra önemli adımlar atılan bir çalışma olarak kalmaya devam ediyor. Meta, sanal gerçekliğin ve metaverse'in hala bir öncelik olduğu birkaç büyük teknoloji şirketinden biri ve birçok trilyon dolarlık teknoloji şirketi bu alanı terk ediyor. Ancak Meta, en değerli "varlıklarından" biri olan ürünlerini kullanan dünya çapındaki milyarlarca insan olduğu için, potansiyel olarak sermayeye dönüştürmek için benzersiz bir konumdadır.

Kullanıcı Benimsemesi ve Katılımı

Metaverse, 2025 yılında dünya çapında yaklaşık 700 milyon aylık aktif kullanıcıyla önemli bir büyüme kaydetti. Ancak bu sayı, Fortnite, Roblox (RBLX) ve Minecraft gibi popüler oyunları da içeriyor. Sanal gerçekliğin kullanıcı sayısı önemli ölçüde daha az. Şu anda, Meta'nın Quest 3 ve 3'leri 2025'in 1. çeyreğinde tahmini 605.000 başlık sattı. Önemli bir sayı, ancak on yılın sonunda bir milyar kullanıcıya ulaşmak için gereken ölçekten çok uzak.

Yukarıda listelenenler gibi Metaverse oyunları aslında son yıllarda en popüler başlıklar haline geldi ve bu süre boyunca çekiciliğini korudu. Fortnite günlük aktif kullanıcı sayısı hiçbir zaman 1 milyonun altına düşmedi ve yıllardır piyasada olmasına rağmen sadece 5 ay önce günlük aktif kullanıcı sayısı 14,3 milyona ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Minecraft 26 yıldır piyasada ve hala dünyanın en popüler oyunlarından biri, yaklaşık bir milyon günlük aktif kullanıcı ve 220 milyondan fazla aktif oyuncuyla.

Meta'nın Horizon Worlds gibi kendi platformları dalgalanan etkileşim seviyeleri yaşadı. Şirket sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) teknolojilerine yoğun bir şekilde yatırım yapmaya devam ederken, yaygın bir şekilde benimsenmesi hala bir engel olmaya devam ediyor.

Ancak, bazı önemli kazanımlar da oldu. Örneğin, Gorilla Tag gibi son oyunlar günlük aktif kullanıcı sayısı 1 milyona ulaşan ilk VR oyunu oldu. Ve Meta'nın RayBan AR gözlükleri şu ana kadar 2 milyon adet sattı ve 2024'ün 4. çeyreğindeki kazanç çağrısında "büyük bir başarı" olarak tanımlandı. Meta, 2026 yılı sonuna kadar üretimi 20 milyon birim artırmayı planlıyor; bu da ürüne yönelik güçlü talebin devam etmesini bekledikleri anlamına geliyor.

Metaverse içindeki ticaret genişliyor, ancak henüz Zuckerberg'in öngördüğü ölçeğe ulaşmadı. Küresel metaverse ticaret pazarının önemli ölçüde büyümesi öngörülüyor ve tahminlere göre 2034 yılına kadar 364,2 milyar dolara ulaşabilir.

Roblox gibi platformlar, kullanıcıların sanal ortamlarda fiziksel ürünler satın almalarına olanak tanıyan, dijital ve gerçek dünya ticaretini harmanlayan özellikler sundu. Bu entegrasyon yeni para kazanma fırsatları sunuyor ve kullanıcı katılımını artırıyor.

Meta'nın Finansal Taahhüdü

Meta, Reality Labs bölümü aracılığıyla metaverse girişimlerine büyük yatırımlar yaptı. Bu yatırımlara rağmen bölüm, 2020'den bu yana yaklaşık 60 milyar dolarlık önemli işletme zararları bildirdi. Bununla birlikte, Meta uzun vadeli vizyonuna bağlı kalmaya devam ediyor ve 2025'i metaverse'in uygulanabilirliğini göstermek için önemli bir yıl olarak görüyor.

Yapay zekadaki (AI) gelişmeler, avatar gerçekçiliğini iyileştirmekten kullanıcı etkileşimlerini kişiselleştirmeye kadar metaverse deneyimlerini geliştirmede önemli bir rol oynamıştır. Ancak ölçeklenebilirlik, platformlar arası birlikte çalışabilirlik ve kullanıcı erişilebilirliğiyle ilgili sorunlar da dahil olmak üzere zorluklar devam etmektedir.

Meta'nın Quest serisi VR başlıkları gibi kendi donanımını geliştirmeye odaklanması, cihazlar ve metaverse arasında sorunsuz bir entegrasyon sağlamayı amaçlamaktadır. Yine de, kitlesel pazar benimsemesini sağlamak önemli bir zorluk olmaya devam etmektedir. Meta'nın Reality Labs'ı 2021'de yaklaşık 2,274 milyar dolarlık zirve geliri bildirdi ve bu, 2023'te istikrarlı bir şekilde 1,9 milyar dolarlık bir düşük seviyeye düştü. Neyse ki, işler yavaş yavaş 2024'te 2,15 milyar dolarla iyileşiyor. Bu, Meta'nın 2024'te 164 milyar doları aşan genel gelir rakamlarına doğru bir damla. Reality Labs'ın her çeyrekte ürettiği gelirin iki katını kaybettiği düşünüldüğünde rakamlar daha da kötü görünüyor.

Yani Zuckerberg'in milyar kişilik metaverse'ine doğru bazı büyük adımlar atılmış olsa da, hedeflerine ulaşmaktan hâlâ çok uzak. Ancak milyarlarca dolarlık gelir ve Meta'nın RayBan AR gözlükleri gibi bazı benzersiz genişlemelerle, bu cephede kesinlikle bazı yeni ve yenilikçi ilerlemeler kaydediliyor.

Kaynak: Barchart

[™ Admin]

G7 ülkeleri tarifeler ve Ukrayna'daki farklılıkları örtbas ediyor, 'dengesizlikleri' ele almayı kabul ediyor

Dünyanın en zengin yedi demokrasisinden üst düzey mali yetkililer, iki günlük görüşmelerin ardından ABD tarifeleri konusundaki çarpıcı farklılıkları bir kenara bıraktı ve Çin'in ticaret uygulamalarına bir gönderme yaparak küresel "ekonomik dengesizliklere" karşı koymayı kabul etti.

Perşembe günü yayınlanan bir bildiride, Kanada Kayalık Dağları'nda bir araya gelen Yedili Grubu maliye bakanları ve merkez bankası valileri, serbest ticaretin geleneksel savunmasını bir kenara bıraktı ve geçen yıla kıyasla Rusya'nın Ukrayna'daki savaşına ilişkin göndermelerini yumuşattı. Ancak iki ülke ateşkes sağlamazsa Rusya'ya daha fazla yaptırım uygulanabileceği konusunda anlaştılar.

Bildiride, G7 üyelerinin küresel ticaretteki dengesizliklere katkıda bulunan "piyasa dışı politikaları ve uygulamaları" izlemeye devam edeceği belirtildi. Açıklamada Çin'den bahsedilmedi ancak piyasa dışı politikalar genellikle Trump yönetiminin uluslararası ticarette kendisine avantaj sağladığını iddia ettiği ülkenin ihracat sübvansiyonları ve para birimi politikalarına atıfta bulunuyor.

Hazine Bakanı Scott Bessent, özellikle Çin'in ticaret uygulamaları konusunda olmak üzere, bildiriyi büyük ölçüde Trump yönetiminin istediği yöne yönlendirmeyi başarmış gibi görünüyor.

ABD, Kanada, Birleşik Krallık, Japonya, Almanya, Fransa ve İtalya'dan yetkililerin katıldığı üst düzey toplantı da Mart ayındaki G7 dışişleri bakanları toplantısından daha uyumlu görünüyordu. Ancak yine Kanada'da gerçekleşen bu toplantı, Başkan Donald Trump'ın Kanada'ya sert tarifeler uygulama tehdidinde bulunduğu ve Kanada'nın 51. devlet olabileceğini ima ettiği bir sırada gerçekleşti.

Kanada bu yılki G7'nin başkanı ve bu haftaki oturumlar, 15-17 Haziran tarihlerinde Kanada'nın Kananaskis kentinde yapılacak devlet başkanları toplantısının temelini oluşturmayı amaçlıyor. Beyaz Saray Perşembe günü Trump'ın bu toplantıya katılacağını söyledi.

Kanada Merkez Bankası valisi Tiff Macklem zirvenin sonunda düzenlediği basın toplantısında, "G7 başkanlığımız boyunca, tartışmaların tonu giderek daha yapıcı hale geldi" dedi.

Ancak bu birlik, geçmişte G7 ülkeleri tarafından kabul edilen birçok maddeyi bir kenara atarak sağlanmış gibi görünüyor. Ticaretten herhangi bir şekilde bahsetmemenin yanı sıra, bildiride iklim değişikliğiyle mücadele ve uluslararası vergi politikasında iş birliği yapma konuları da yer almıyor; Trump yönetimi bu konuları göz ardı etti.

Kanada Maliye Bakanı Francois-Philippe Champagne, "Gümrük tarifeleri konusunda her zaman gerginlik olacaktır" dedi. "Ancak ortak zemin bulduğunuz yerler de vardır. ... Bu yıl odak noktamız G7'nin temel misyonuna geri dönmek, küresel büyümeyi ve istikrarı yeniden sağlamaktı."

Bu değişim, Trump'ın ithalata yaygın gümrük vergileri koymasıyla geldi; buna, diğer G7 müttefiklerinden gelenler de dahil olmak üzere tüm mallara %10 küresel vergi de dahildi. Trump ayrıca çelik, alüminyum ve otomobillere %25 gümrük vergisi koydu ve 2 Nisan'da yaklaşık 60 ülkeye çok daha yüksek gümrük vergileri koydu ve ardından Temmuz ayının başına kadar bu vergileri durdurdu.

Avrupa Birliği Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis, müzakereler sırasında ticaretin “açıkça zor bir konu” olduğunu söyledi. G7'ye katılan ancak dönüşümlü başkanlardan biri olmayan AB, tarifelerden kaynaklanan ekonomik zararları vurgulayacak daha güçlü bir dil için baskı yaptı.

Dombrovskis muhabirlere, “ABD yönetiminin durum hakkında biraz farklı bir görüşü var,” dedi. ABD tarifeleriyle ilgili ayrıntıların, G7 üyelerinin Trump yönetimiyle vergiler hakkında bireysel olarak müzakere etmeleri nedeniyle görüşülmediğini ekledi.

Ukrayna konusunda bildiride “Rusya'nın Ukrayna'ya karşı devam eden acımasız savaşı” kınandı, ancak bu dil geçen yılkinden daha yumuşaktı; geçen yıl Rusya'nın “yasadışı, haksız ve kışkırtılmamış tam ölçekli işgali”ne atıfta bulunuyordu. Trump yetkilileri geçmişte barış görüşmeleri ararken Rusya'yı kızdırmaktan kaçınmak için baskı yapmıştı.

Ancak Champagne, Perşembe günkü basın toplantısında işgali “yasadışı” olarak nitelendirdi.

Bessent ayrıca, Rusya'nın savaş çabalarını destekleyen "hiçbir ülke veya kuruluşun" Ukrayna'nın yeniden inşasından kar elde edemeyeceği yönündeki anlaşmayı da başarıyla dahil etti; bu kısıtlama, Çinli şirketlerin katılımını engelleyecekti.

Dombrovskis, AB'nin, daha önce Rusya'nın 2022 işgalinin ardından uygulanan erken yaptırımların bir parçası olarak kabul edilen Rus petrolünün mevcut fiyat sınırını 60 dolardan 50 dolara düşürmeyi önerdiğini söyledi, ancak bildiride belirli önlemler hakkında çok az şey söyleniyor.

Yine de, Dombrovskis, AB'nin G7'nin Ukrayna konusundaki anlaşmalarından büyük ölçüde memnun olduğunu, daha fazla yaptırım uygulama isteği de dahil olmak üzere söyledi. Grup ayrıca, Ukrayna'nın yeniden inşasının ödenmesine yardımcı olmak için kullanılabilene kadar Rusya'nın finansal varlıklarının dondurulmaya devam edilmesini kabul etti.

Eski Hazine Bakanlığı üst düzey yetkilisi ve Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi'nin kıdemli danışmanı Mark Sobel, bildiriyi "zayıf" olarak eleştirdi.

Açıklamada "odadaki fillere göz yumulmaktadır - 'gümrük vergileri' kelimesi veya yıkıcı ABD ticaret politikalarına dair bir atıf hiçbir yerde bulunmamaktadır" dedi Sobel.

"Ukrayna konusunda, eylem zamanı geldiğinde ateşkes sağlanamazsa G7 'seçenekleri araştıracaktır'" diye ekledi. "Bu gülünç bildiri G7'deki çatlakları gizleyemez ve yaklaşan G7 liderleri zirvesi için pek de iyiye işaret değildir."

Yine de Toronto Üniversitesi'nde siyaset bilimci ve G7 Araştırma Grubu direktörü olan John Kirton, bir bildiri yayınlanmış olmasının olumlu bir işaret olduğunu söyledi. "Bu, sonuna kadar büyük bir şüpheydi" dedi.

Yine de hem Sobel hem de Kirton, bakanların mücadele etmeye çalıştığı "küresel dengesizliklerdeki" ABD bütçe açıklarına ve bunların rolüne dair hiçbir atıf yapılmadığını belirtti. Federal bütçe açığı, ABD'deki talebin artmasına katkıda bulunarak, Trump yönetiminin azaltmaya çalıştığı ABD ticaret açığını kötüleştiriyor.

Bildiride, "ekonomik politika belirsizliğinin zirveden düştüğü" belirtiliyordu. Kirton, ABD Kongresi'nin bu hafta finans piyasalarını tedirgin eden ve ABD Hazine tahvillerinin faiz oranını yükselten bir vergi ve harcama paketini değerlendirdiği göz önüne alındığında, bu görüşün "kafa karıştırıcı" olduğunu söyledi.

Kirton, "Finans piyasalarında büyük bir belirsizlik var" dedi. "Dolar düşüyor ve bunun ne zaman sona ereceğini bilmiyoruz."

Bessent, G7'nin aralarında Champagne ve Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato'nun da bulunduğu birkaç ikili görüşme gerçekleştirdi.

Hazine Bakanlığı, Bessent ve Kato'nun ticaret ve para birimlerini görüştüğünü ve her iki tarafın da "döviz kurlarının piyasa tarafından belirlenmesi gerektiği" konusunda anlaştığını söyledi. ABD, geçmişte Japonya'yı, yenin değerini düşürmek için döviz piyasalarına müdahale ettiği için sık sık eleştirmişti.

Ancak Hazine, iki tarafın "döviz seviyelerini tartışmadığını" söyledi; bu, ABD'nin Japonya'ya yenin mevcut değeri konusunda baskı yapmadığının bir işareti.

Kaynak: AP

[™ Admin]

 

[™ Admin]

Trump'ın AB mallarına %50 vergi tehdidiyle ticaret savaşı riskini yeniden alevlendirmesinin ardından borsalar düştü

ABD başkanı Donald Trump'ın AB ve akıllı telefon devi Apple'a yüksek tarifeler uygulama tehdidiyle ticaret savaşı korkularını yeniden alevlendirmesinin ardından borsalar sert bir düşüş yaşadı.

Avrupa hisseleri %1,7 düştü, ABD S&P 500 erken işlemlerde %1,1 düştü ve teknoloji ağırlıklı Nasdaq %1,6 düştü. Dow Jones Sanayi Ortalaması 408 puan veya %1 düştü.

Bay Trump, önümüzdeki aydan itibaren AB'den ABD'ye yapılan tüm ithalatlara, ilaçlar ve lüks ürünler dahil olmak üzere %50 vergi koymakla tehdit etti.

Ayrıca Apple ve Samsung'u ABD dışında üretilen ancak orada satılan tüm iPhone'lara %25 tarife uygulanacağı konusunda uyardı.

City Index'in kıdemli piyasa analisti Fiona Cincotta, "Bu son tehdit en kötü senaryodan daha kötü" dedi.

ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Bay Trump'ın ABD'ye yönelik AB ticaret tekliflerinin yeterince iyi olduğuna inanmadığını ve yeni tarife tehdidinin Washington ile görüşmelerde bulunan yetkililer arasında "ateş yakmasını" umduğunu söyledi.

Bay Trump'ın açıklamalarına yanıt olarak, AB ticaret şefi Maros Sefcovic, bloğun ABD ile "tehditler" değil "saygı" temelinde bir ticaret anlaşması sağlamaya kararlı olduğunu söyledi.

"AB Komisyonu iyi niyetle çalışmaya hazır olmaya devam ediyor. AB-ABD ticareti eşsizdir ve tehditler değil karşılıklı saygı tarafından yönlendirilmelidir. Çıkarlarımızı savunmaya hazırız," diye yazdı Avrupa ticaret ve ekonomik güvenlik komiseri X.

Pan-Avrupa STOXX 600 endeksi Cuma günü öğleden sonra erken saatlerde %1,9 düştü ve beş hafta içinde ilk kez haftalık düşüş kaydederek %0,93 düştü.

Euro STOXX Volatilite endeksi dört haftadan uzun süredir en yüksek seviyesine çıktı.

Fransa, İspanya ve İtalya'daki hisse senedi endeksleri %2,3 ile %2,8 arasında düşüş gösterdi.

İngiltere'nin önde gelen FTSE-100 endeksi, daha büyük bir düşüşten hafifçe toparlandıktan sonra %0,6 düştü.

Alman DAX endeksi, ekonomik haberler üzerine günün erken saatlerinde tüm zamanların en yüksek seviyesine yakın bir seviyeye çıktıktan sonra %2,1 düştü.

Tarifelere en çok maruz kalanlar arasında yer alan Alman otomobil üreticileri ve lüks şirketlerinin hisseleri düştü. Porsche (%3,93), Mercedes (%3,99) ve BMW (%3,71) haberler üzerine düşüşle kapandı.

Ancak ABD ve Avrupa'daki devlet tahvilleri, varlıklar aniden güvenli liman alıcılarının ilgisini çekince yükseldi.

ABD başkanı Truth Social ağında şunları iddia etti: "ABD'den TİCARET konusunda yararlanmak için kurulan Avrupa Birliği ile başa çıkmak çok zor oldu."

ABD'de satılan telefonlar ABD'de üretilmezse Apple'a %25 gümrük vergisi uygulanacağını duyurdu ve iPhone üreticisinin hisseleri piyasa öncesi işlemlerde neredeyse %4 düştü, daha sonra bunun diğer yabancı telefon şirketleri için de geçerli olacağını ekledi.

Bay Trump'a yakın bir kaynak, AB'nin nasıl "sadece direndiğini" ve İngiltere'nin yaptığı gibi müzakere etmeyi reddettiğini görünce şaşırdığını söyledi. Brüksel'den gelen karşı gümrük vergileri tehditlerinden rahatsız olduğu söylendi.

AB Komisyonu yorum yapmayı reddetti ve AB ticaret şefi Maros Sefcovic ile ABD'li mevkidaşı Jamieson Greer arasında daha sonra yapılacak telefon görüşmesini bekleyeceğini söyledi.

Hollanda başbakanı Dick Schoof, AB'den sakin ve güçlü bir yanıt beklediğini söyledi.

İngiltere yalnızca %10'luk tarifelerle karşı karşıya olsa da, önde gelen bir ticaret uzmanı İngiltere'de de potansiyel olarak korkunç sonuçlar olabileceği konusunda uyardı.

Chartered Institute of Exports and International Trade genel müdürü Marco Forgione, "Kısa vadede İngiltere'nin, özellikle Kuzey İrlanda üzerindeki etkisi olmak üzere, karşılıklı tarife değişimine yakalanma riski önemli." dedi.

The Independent, bağımsız düşünceli kişiler için küresel haberler, yorumlar ve analizler sağlayan dünyanın en özgür düşünceli haber markasıdır. Güvenilir sesimize ve olumlu değişime olan bağlılığımıza değer veren, bağımsız düşünceli bireylerden oluşan büyük bir küresel okuyucu kitlesi oluşturduk. Değişimi gerçekleştirme misyonumuz, hiç bu kadar önemli olmamıştı.

Kaynak: TI

[™ Admin]

Çinli İsveç merkezli Volvo 3.000 işten çıkarma duyurdu

İsveç merkezli Volvo Cars, otomotiv endüstrisinin ani ticaret gerginlikleri ve ekonomik belirsizlik nedeniyle artan zorluklarla karşı karşıya olduğu bir zamanda duyurulan yeniden yapılanma planının bir parçası olarak 3.000 işten çıkarma yapacak.

İşten çıkarmalar Çinli şirketin ofis personelinin yaklaşık yüzde 15'ini temsil ediyor ve beyaz yakalı iş kayıplarının yaklaşık dörtte üçünün İsveç'te, geri kalanının ise şirketin küresel operasyonlarında gerçekleşmesi bekleniyor.

Volvo Cars'ın ana merkezi ve ürün geliştirme ofisleri İsveç'in Göteborg kentinde bulunuyor ve Belçika, Güney Carolina ve Çin'de otomobil ve SUV üretiyor.

Volvo Cars başkanı ve CEO'su Hakan Samuelsson, "Bugün açıklanan eylemler zor kararlar oldu, ancak daha güçlü ve daha dayanıklı bir Volvo Cars inşa ederken önemli adımlar" dedi.

"Otomotiv endüstrisi zorlu bir dönemin ortasında. Bunu ele almak için nakit akışımızı iyileştirmeli ve maliyetlerimizi yapısal olarak düşürmeliyiz."

Şirket pazartesi günü yaptığı açıklamada, işten çıkarmaların yaklaşık 1.200'ünün İsveç'teki işçiler arasında gerçekleşeceğini, çoğunluğu İsveç'te olmak üzere şu anda danışmanlar tarafından doldurulan 1.000 pozisyonun da ortadan kaldırılması planlandığını söyledi. İş kayıplarının geri kalanı diğer küresel pazarlarda olacak.

Üretiminin çoğunu Avrupa ve Çin'de gerçekleştiren Volvo Cars, Avrupa rakiplerinin çoğundan daha fazla Donald Trump'ın tarifelerine maruz kalıyor ve en uygun fiyatlı otomobillerini ABD'ye ihraç etmesinin imkansız hale gelebileceğini söyledi.

Çoğunluğu Çinli Geely Holding'e ait olan grup, Nisan ayında maliyetleri 18 milyar SEK (1,39 milyar £) düşürme ve yatırımlara ara verme programını duyurdu. Volvo Cars, 2010 yılında Amerikan otomotiv devi Ford tarafından Geely'ye 1,2 milyar £ karşılığında satıldı.

Volvo Cars, Nisan ayındaki küresel satışlarının geçen yılın aynı dönemine kıyasla %11 düştüğünü söyledi.

Kazanç raporuna göre, otomobil üreticisinin ilk çeyrekte 43.500 tam zamanlı çalışanı ve 3.000 personel ajansı personeli vardı. Beyaz yakalı personel, iş gücünün %40'ından fazlasını oluşturuyor.

Dünya çapındaki otomobil üreticileri, hammaddeler için daha yüksek maliyetler ve Başkan Trump'ın ithal otomobillere ve çeliğe %25 gümrük vergisi koymasıyla birlikte azalan Avrupa otomobil pazarı gibi çeşitli olumsuzluklarla karşı karşıya.

Geçtiğimiz hafta, Bay Trump 1 Haziran'dan itibaren AB'den yapılan ithalatlara %50 gümrük vergisi koymakla tehdit etti ancak daha sonra bu tarihten vazgeçerek Washington ile Brüksel arasında görüşmelere izin vermek için Temmuz son tarihini geri getirdi.

The Independent, bağımsız düşünceli kişiler için küresel haberler, yorumlar ve analizler sağlayan dünyanın en özgür düşünceli haber markasıdır. Güvenilir sesimize ve olumlu değişime olan bağlılığımıza değer veren, bağımsız düşünceli bireylerden oluşan büyük bir küresel okuyucu kitlesi oluşturduk. Değişimi gerçekleştirme misyonumuz, bugün olduğu kadar hiçbir zaman önemli olmamıştı.

Kaynak: The Independent