Φ yam_yam Gönderi tarihi: 14 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 14 Kasım , 2006 Sayın Yamyam.. Neden alıntıyla cevap verdiniz.. Ben senin alıntına güvenmiyorum deme hakkına sahibim dimi şuan.. Çünkü sizin sorularınıza alıntıyla cevap verdiğimizde o adam şöle o adma böyle diyerek, daha yazılanları bile okumadan kesitirp atıyordunuz.. Ben kaynakları bırkalım kendi aklımızla bilgimizle ve mantığımızla tartışalım, yani birde bunu deneyelim dedim.. Ama siz hem sorduğum soruya bir alıntıyla cevap verdiniz hemde muhatamelen alıntı bir soruylada soru soruyorsunuz.. Alıntı yaptığın yazı bilimsel bir gerçeklik taşımadığı gibi ne kaynağı belli nede detayları.. Kuyurklu yıldızdan organik kökenli karbon atomları bulmuşlar nasıl bulmuşlar toz parçacıklarından bulmuşlar.. Arkadaşım bu bilgilerin doğru kabul edilebilmesi için uluslar arası düzeyde tartışmaya araştırmaya yani özetle tetkiğe açık olması ve sonuç olarakta doğrulanması gerekiyor.. Değilse kendi ideolojileri uğruna yazılmış kanıtsız yazılardan öteye geçmez.. Saygılar.. Hayır, "Ben senin alıntına güvenmiyorum" deme hakkına sahip değilsin kralx... Yaptığım alıntının kaynağına dön bir bak... Sahtekarlığı defalarca ifşa edilmiş, akademik kariyeri olmayan, ne idüğü belirsiz bir kaynağa mı benziyor? Sıkışınca da "kaynakları bırakalım kendi aklımızla mantığımızla tartışalım" gibi son derece abes yöntemlere müracaat ediyorsun. Sana her defasında "bilimsel tartışmaların adamı değilsin" diyorum; zira bunu hak ediyorsun. Bilimsel içerikli sorular soruyorsun, sonra da alıntı yaptığım için şikayet ediyorsun. Şikayet değil, teşekkür etmen gerekir. Zira bilimsel tartışmalar alıntısız, kaynaksız yapılamaz. Bu kaynakların da akademik geçerliliği olması gerekir. Sana Türkiye'nin bir numaralı bilim dergisini kaynak olarak getiriyorum, sen "bilimsel değil" diyorsun. Bunu da haklı gerekçelerle değil, sığ bir bağnazlık içinde komik gerekçelerle yapıyorsun. Sana HY'nin referans kabul edilemeyeceğini söylemiştim... "Neden" diye sordun, "Adam sahtekar" dedim... "Göster" dedin, yığınla sahtekarlık getirdik... "Ben göremiyorum" dedin, amiyane tabirle gözüne soktuk, yine görmezden geldin... Bu adamın bilim çevreleri tarafından nasıl madara edildiğini, nasıl alaya alındığını gösterdik, yüz çevirdin. Şimdi de hala "malum kaynaklar" diyorsun... Öğrenmek isteyen adam öğrenir. İyi bir ingilizceye sahipsen, yığınla bilimsel kaynağa erişebilirsin. Eğer ingilizcen iyi değilse yine sorun değil. Bunun için de akademik seviyede Türkçe kaynaklar var; alır okursun. Ama sen işine gelmediği için bunların hepsini yok sayıyor, sırtını bir sahtekarın ********* dayıyorsun. Yaşamın iddia edildiği gibi başlayamayacağına dair bilimsel kaynakların varsa, buyur getir değerlendirelim. Ama kör bir bağnazlık içinde , hiç bir geçerli neden olmadan "bunlar bilimsel değildir, çöpe gitti" gibi erişkinlik düzeyine erişememiş birinin yapabileceği türden bahanelerle yalnızca kendini kandırırsın. Hala sormuş olduğum soruya bir yanıt alamadım. Ayrıca belirteyim, "muhtemelen alıntı" dediğin soru da alıntı falan değildir. Bizzat tarafımdan üretilip sorulmuştur. Ama siz isterseniz "yam_yam nasıl olsa bu soruyu bir yerlerden bulup getirmiştir, orada cevabı da vardır" diyerek araştırma içine girebilirsiniz... Bence mahsuru yok... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 14 Kasım , 2006 Gönderi tarihi: 14 Kasım , 2006 Evet ben bilimsel tartışmaların adamı değilim, onu geçelim.. Alıntı yaptığın bilgilerin bilimsellikle uzaktan yakından ilgisi yok neden teşekür edeyim sana.. Beyinden göz bölgesine hücrelerin seyahati için mi..? Bırakın artık ya.. Neden aklımızla mantığımızla tartışalım bırakalım kaynakları diyorum şimdi daha iyi öğrendin sanırım.. Çünkü iki sebepten aklımızla mantığımzla tartışalım diyorum.. 1- Biz bir delil yada kaynak getirdiğimizde daha içeriğni okumadan o şucu o bucu diyerek çöpe atıyorsunuz, böylelikle tartışma bir adım ilerlemeden sonlanıyr.. 2- Siz bir kaynak getirdiğinizde inançsızlığı destekler mahiyette özenle hazırlanmış süslü ve üstü örtülü bilişim ve bilim kelimleriyle oluşturulmuş bir kaç yazı getiriyorsunuz.. Hem sen neden karşı çıkıyorsun kaynaksız sadece kendi aklımızla mantığımızla tartışalım dediğime..? Ben bilimsel tartışmaların adamı olmamakla suçlayan sensen buyur senin bilgilerini görelim o zaman.. Kendine güvenen yazar arkadaşım.. Olay bundan ibaret.. Saygılar.. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Bilimle ugraanlarin hemen hepsi Allah'in varligina inanmislardir.Darwin bile Allah'in varligini inkar etmedigini söylemistir.Sartre'nin Allah'i inkar edisi kendi ic dünyasinda yasamis oldugu dramin Allah'i inkar etmesiyle disa vurusudur.Sartre'nin hayatini okuyanlar onun Allah'i inkar etmesinin nedenlerinide ögrenmis olmalari gerekir. Akli olan icin Allah hep vardir ve hep olacaktir,cahillerin cehalet mefhumu yoktur cünkü cahil olduklarindan bihaberdirler. Ilim insani Allah'a götürür cehalet ise Allahtan uzaklastirir.Allah'in ispat edilmeye ihtiyaci yoktur ama onu inkar edenler oladigini ispatten yoksundurlar ancak kelime oyunlari ile isin icinden cikmaya ugrasirlar.Insanliga en büyük hizmetleri vermis olan bilim adamlarinin hepside Allah'i kabul etmislerdir. saygilarla Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 30 Ocak , 2007 Bilimle ugraanlarin hemen hepsi Allah'in varligina inanmislardir politika bu işler kafadan atarak olmuyor Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 Öncelikle konuyu açan yazının "HY"ya ait olduğunu öğrenmiş bulunuyorum. Bununla beraber bazı temel hataları belirtmek isterim... ** Öncelikle "Şaman Dini" diye bir "Din" yoktur yer yüzünde... Totemizm vardır ama "Şamanizm" diye bir din yoktur. Şamanizm bir Gelenektir... Büyücülük yada Şifacılık diyebiliriz en fazla. Türklerin "Kam" Geleneksel Yapıları da "Şamanizm"e tam anlamıyla benzemez, farklılıklar ve özgünlüğü çoktur. Öncelike "Gök-Tanrı" inancının biraz bozulmuş hali olsada belki, yine de aşkın bir Tanrı/Yaratıcı anlayışı vardır... ** Evrim Teorisinin ise "Tabiatı Kutsallaştırdığı" gibi bir tanımda yoktur. Evrim öncelikle "Tabiatı" incelenebilir, sorgulanabilir görmektedir. Buda tabiatın "Kutsal" olmasını engeller... ** Evrim'in Kanunlaşmadığı doğrudur ancak "Kesinlikle Evrim Vardır" diyebilir miyiz... Buna dair herhangi kesin bir kanıt yoktur. Olsaydı zaten Evrim Teorisi "Kanunlaşır"dı... ** Darwin "Evrim Teorisi"ni tamamen kendisi üretmemiştir. Dedesi bir Naturalisttir. Charles Darwin, dedesi Erasmus Darwin'in görüşlerini geliştirmiştir. ** Ayrıca eski felsefelerde bazı canlıların, diğer canlılardan türediğine işaret edilir. Mesela İsrailiyat denilen "Tevrat"a ait bilgilerde, bir çok hayvanın Nuh Tufanı sırasında türediği iddia edilir. Mesela Gemideki hayvan pislikleri çoğalınca, Tanrı Hz. Nuh'a Fil'in kuyruğundan çekmesini ister ve Fil'in gerisinden Domuz'un düştüğü, Fareler çoğalınca Aslan'ın kuyruğunu çekmesini ister ve bu sefer de Aslanın gerisinden Kedi düşer vs vs vs... Bunlar birer niteleme olabilir... Ayrıca Mevlana ile Nurul Arabi'nin "Tekamül" anlayışları Panenteizm açısından "Evrim" ile ilişkilendirilmektedir. ** Evrim'in açıklayamadığı bir çok sorunun olduğu da unutulmamalıdır, ki zaten forumda yeterince tartışılmaya çalışılıyor bu sorular... Saygılarımla... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 tengeriin dostum bu konu tartışılmıyor forumda. format şu evrim teorisini açıklamaya çalışanlarla, hayatında bu alanda hiç bir şey okumamış, ancak HY vs nin sitelerinden copy paste yapanların karşılıklı yazışması şeklinde oluyor. teoriye gelince, bilimsel teoriler ispatlanamaz. yani şöyle söyliyeyim. dünyanın güneşin etrafında döndüğü halen bir teoridir sadece. Evrim teorisi bu gün bilim dünyasında alanında kabul edilen tek teoridir. Evrim teorisi çöktü, çürüttük vs diyenlerin ise bu güne kadar yazdıkları herhangi iki satırı kabul eden üniversite yok. kaldıki bu gün bilimadamları, bir fareye ters evrim gerçekleştirmeyi başarmışlardır teorinin açıklayamadıklarına gelince. evrim teorisi karşıtlarında şöyle bir anlayış vardır. sanki evrim teorisinin doğru olabilmesi için evrenin tüm sırlarını açıklaması gerektiği gibi. bu topicin başında yazının alıntı yapıldığı yazarın ise hitap ettiği kesim. hayatında evrim teorisinin e sini dahi okumayan kimselerdir. zira mantıklı ve bilimsel olan yöntem bir teorinin önce kendisini okuyup, sonra karşıt tezini ( ki bu yazarın yazdıklarına tez falan diyemeyiz) okumaktır. Oysa bu forumda Darwin'in iki satır yazısını bile okumadan evrim teorisini karşıtlarından duyduklarıyla değerlendirenler vardır. Daha doğrusu bu forumda ben evrim teorisine karşı olupta. evrim teorisini okuyanı daha görmedim. hiçbir bilimsel vasfı olmayan, ve hatta yazdığı şeyler, devlet kütüphanelerine dahi "bilimsel hiç bir veri içermediği" gerekçesiyle alınmayan adamların, futbol maçı yorumu gibi yazdıklarını buraya copy paste edip ondan sonra aha size kaynak neden bunlara itibar etmiyorsunuz diyenlere ise ne denirki. bilimsel bir teori, bilimsel bir şekilde incelenir, desteklenir veya çürütülür. buda bilimsel bir şekilde yapılır. işin en baş noktasıda önce o teoriyi okumuş olmak gerekir. ancak bir çok zevat burada. evrim teorisinin ne söylediğini ne iddia ettiğini bilmeden. yanlış olduğuna emindir. Dünyadaki bütün üniversitelerde, bütün bilim kuruluşlarında alanında kabul edilen tek teori. internet ortamında hayatında teoriyi okumamış kişilerce çürütülmüştür. yani demek ki bilim dünyası bu teorinin yanlış olduğunu hala anlıyamamış, oysa teorinin kendisini dahi okumamış arkadaşlar anlamış ve emin olmuşlardır Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 Gönderi tarihi: 31 Ocak , 2007 şeyide unutmamak lazım, japonyada önce ek yüzgeçli yunus ve enson. milyonlarca yıl önce yaşadığı tahmin edilen ve bugünkü köpek balıklarının atalarından bir canlı bulundu. fosil olarakta değil canlı olarak bulundu. mesela bu konuda bizim copy-paste ci arkadaşların alıntı yaptığı yazarın, yazdığını okudum şu şekilde (yalandır, iftiradır, çarpıtmadır, hayalgücüdür, evrime körü körüne bağlılıktır) olamaz imkansızın ötesinde bir şey yok. sanırım yazar, amerikan hristiyan okullarının bu konuda bir yazı yazmasını bekliyor. ki türkçeye çevirtip benim diye yayınlasın. diğer yazıları gibi Alıntı
Φ GeceKuşu Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 tengeriin dostum bu konu tartışılmıyor forumda. format şu evrim teorisini açıklamaya çalışanlarla, hayatında bu alanda hiç bir şey okumamış, ancak HY vs nin sitelerinden copy paste yapanların karşılıklı yazışması şeklinde oluyor. teoriye gelince, bilimsel teoriler ispatlanamaz. yani şöyle söyliyeyim. dünyanın güneşin etrafında döndüğü halen bir teoridir sadece. Evrim teorisi bu gün bilim dünyasında alanında kabul edilen tek teoridir. Evrim teorisi çöktü, çürüttük vs diyenlerin ise bu güne kadar yazdıkları herhangi iki satırı kabul eden üniversite yok. kaldıki bu gün bilimadamları, bir fareye ters evrim gerçekleştirmeyi başarmışlardır teorinin açıklayamadıklarına gelince. evrim teorisi karşıtlarında şöyle bir anlayış vardır. sanki evrim teorisinin doğru olabilmesi için evrenin tüm sırlarını açıklaması gerektiği gibi. bu topicin başında yazının alıntı yapıldığı yazarın ise hitap ettiği kesim. hayatında evrim teorisinin e sini dahi okumayan kimselerdir. zira mantıklı ve bilimsel olan yöntem bir teorinin önce kendisini okuyup, sonra karşıt tezini ( ki bu yazarın yazdıklarına tez falan diyemeyiz) okumaktır. Oysa bu forumda Darwin'in iki satır yazısını bile okumadan evrim teorisini karşıtlarından duyduklarıyla değerlendirenler vardır. Daha doğrusu bu forumda ben evrim teorisine karşı olupta. evrim teorisini okuyanı daha görmedim. hiçbir bilimsel vasfı olmayan, ve hatta yazdığı şeyler, devlet kütüphanelerine dahi "bilimsel hiç bir veri içermediği" gerekçesiyle alınmayan adamların, futbol maçı yorumu gibi yazdıklarını buraya copy paste edip ondan sonra aha size kaynak neden bunlara itibar etmiyorsunuz diyenlere ise ne denirki. bilimsel bir teori, bilimsel bir şekilde incelenir, desteklenir veya çürütülür. buda bilimsel bir şekilde yapılır. işin en baş noktasıda önce o teoriyi okumuş olmak gerekir. ancak bir çok zevat burada. evrim teorisinin ne söylediğini ne iddia ettiğini bilmeden. yanlış olduğuna emindir. Dünyadaki bütün üniversitelerde, bütün bilim kuruluşlarında alanında kabul edilen tek teori. İnternet ortamında hayatında teoriyi okumamış kişilerce çürütülmüştür. Yani demek ki bilim dünyası bu teorinin yanlış olduğunu hala anlıyamamış, Oysa teorinin kendisini dahi okumamış arkadaşlar anlamış ve emin olmuşlardır. İnançları uğruna, kendileri inanıyor diye, inançları bu teori ile kökünden sarsılacak kuşkusu,telaşı ve korkusunu taşıyanların, Kendi karanlıklarının el yordamıyla, yapmaya çalıştıklarını çok iyi gözlemlemiş, yorulamış ve dillendirmişsin sevgili Cyrano... Yine de bu değerlendirmelerin yaşama kapalı gözlerle bakanlar tarafından okunarak ders çıkarılacağını da düşünmüyorum... Üstelik iletide senin adını görünce kesin olarak bir önyargı ile değerlendirilmiş yada okunmadan geçilmişte olabilir... Gün gelecek gözler önüne serdiğin bu çelişkilere sahip kişiler, yine , yeniden, silbaştan... Dediğin gibi hayatında bu teoriyi okumamış kişilerce çürütülmeye çalışılacaktır... Kendini müslüman olarak tanımlayan ama bilimin gerçekleriyle,inançlarını çelişkiye sokmadan... Objektif ve pozitif kişiliğini her zaman koruyan forumdaki birkaç kişiden birisin... İnançlar kavramında ayrı durmamıza karşın bu objektif ve pozitif kişiliğinden her zaman etkilenmiş.... ve yaralanmış bir kişi olarak benim de görüş ve düşüncelerime tercüman oldun bu tespit ve değerlendirmelerinle... Senin nezdinde konunun açılımına pozitif katkıda bulunan bütün arkadaşlara isim vermeden teşekkür etmek istiyorum... Gerçekleri biraz daha anlayıp, kavrayabilmek için yorumlarınızla, değerlendirmelerinizle olumlu katkılarda bulunuyorsunuz... İyi ki varsınız... *tna Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 darwinin evrim teorisi çürütülür ama evrim terorisi çürütülemez darwinin evrim teorisiyle, modern evrim teorisi birbirinden farklıdır evrim teorisi bugüne kadar yanlışlanamamıştır, hatta sürekli destek sağlayacak bulgulara ulaşılıyor ama darwinin evrim teorisi, bir çok hatlarıyla çürütülmeye imkan sağlıyor. sonuçta ne olursa olsun EVRİM çok sağlam bir teoridir, çünkü bilimsel, her yol evrimden geçiyor, hem cansız maddenin evrimi, hemde canlı maddenin evrimi. Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Bu noktada bir açıklama yapmak istiyorum. "Evrim teorisi ıspatlanamamıştır" demek başkadır, "Evrim ıspatlanamamıştır" demek başka. Şöyle bir örnek vereceğim : Yerçekiminin varlığından hepimiz haberdarız. 5 metre yükseklikten kendimizi boşluğa bırakırsak, hızla aşağıya düşeceğimizi biliriz. Aksi durum şimdiye kadar görülmemiştir. O zaman kesin olarak diyebiliriz ki, "Yerçekimi vardır." Ancak şimdi bu yerçekiminin nedenlerini ve nasıllarını açıklamak gerekiyor. İşte burada devreye "Yerçekimi Kuramı" giriyor. Bu kuram bize yerçekiminin nedenlerini ve nasıllarını açıklıyor. İyi de, bu kuram da ıspatlanabilmiş değildir. Zira teoride öngörülen "graviton" adlı kuvvet taşıyıcı parçacık henüz bulunamamıştır. Şu an için yalnızca teoride öngörülen sanal bir parçacıktır. Şimdi biz Graviton'un bulunamadığından dem vurarak "yerçekimi yoktur" diyebilir miyiz? Evrim de öyledir. Bugüne kadar elde edilen tüm veriler evrimin olduğunu göstermektedir. Aksi bir durumla karşılaşılmış değildir; tıpkı yerçekimine karşı bir kuvvete rastlanılmadığı gibi. Evrim kuramı da, evrimin aşamalarını açıklayan bir kuramdır. Ancak nasıl ki graviton'un bulunamadığından yola çıkarak "yerçekimi yoktur" diyemiyorsak, evrim kuramının da ıspatlanamadığından yola çıkarak "evrim yoktur" diyemeyiz. Sayın Cyrano'nun da dediği gibi, bilimsel teoriler ıspatlanamazlar. Zira ıspatlanabilmeleri için yeteri kadar deney yapma imkanı yoktur. Siz Dünya'da yeteri kadar deney yaptığınızı düşünebilirsiniz. Ancak yasalar evrenseldir. Şu an için bu deneyi gidip Jüpiter'de yapamazsınız, ya da 100 yıl sonra Jüpiter'de yaparsınız da, evrenin 3 milyar ışık yılı ötesindeki bir galakside yapamazsınız. Evrim için de aynı şey söz konusu... Düşünülen anlamda evrim teorisinin ıspatlanabilmesi için şimdiye kadar Dünya üzerinde yaşamış her canlının elimizde olması ve bu canlıların evrim süreçlerinin tamamen açıklanabilmesi gerekir. Bu durum da en az evrenin her köşesinde yerçekimi kuramını test edebilmek kadar imkansızdır. Ancak elimizde evrimin en az yerçekimi kadar gerçek olduğunu gösterecek seviyede yeterli veri vardır. Son olarak "Evrim Kuramı ispatlanamamıştır. Biyologlar hiç bir zaman, bir türün evrimini gözlememişlerdir. En ünlü biyologlar ve bilim adamları bile artık Evrim Teorisinin yetersiz olduğunu kabul etmektedirler. " gibi tamamen cahil halkı kandırmaya yönelik yalanlara inanıp da, bunlara prim verenlere söylemek istediğim bir şey var. Bugün evrim, üniversitelerin pek çok bölümünde zorunlu olarak okutulan bir derstir. Bugün insan sağlığı için geliştirilen pek çok ilaç, evrim bilincinin ürünüdür. Yukarıdaki söylemler, tamamen dinsel kaygılarla üretilmiş, bilim çevreleri tarafından kaale alınmayan ve cahil insanları kandırmaya yönelik yalanlardır. Lütfen bu tür yalanlara prim vermeyiniz. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 bilimsel bir teori, bilimsel bir şekilde incelenir, desteklenir veya çürütülür. buda bilimsel bir şekilde yapılır. işin en baş noktasıda önce o teoriyi okumuş olmak gerekir. şeyide unutmamak lazım, japonyada önce ek yüzgeçli yunus ve enson. milyonlarca yıl önce yaşadığı tahmin edilen ve bugünkü köpek balıklarının atalarından bir canlı bulundu. fosil olarakta değil canlı olarak bulundu. Evet bunları okumuştum. Yine de bu değerlendirmelerin yaşama kapalı gözlerle bakanlar tarafından okunarak ders çıkarılacağını da düşünmüyorum...Üstelik iletide senin adını görünce kesin olarak bir önyargı ile değerlendirilmiş yada okunmadan geçilmişte olabilir... Sevgili GeceKuşu, Cyrano'nun öyle geçiştirilecek bilgiler verdiğini düşünmüyorum. Bilim'in değerini gerçekten bilen insanlar okumaya ve bilgi edinmeye değer bulacaklardır Sayın Cyrano'nun yazılarını. darwinin evrim teorisi çürütülür ama evrim terorisi çürütülemez Bu noktada bir açıklama yapmak istiyorum. "Evrim teorisi ıspatlanamamıştır" demek başkadır, "Evrim ıspatlanamamıştır" demek başka. Bugün evrim, üniversitelerin pek çok bölümünde zorunlu olarak okutulan bir derstir. Bugün insan sağlığı için geliştirilen pek çok ilaç, evrim bilincinin ürünüdür. Evrim Teorisinin "Bilim" açısından bir çok faydalar sağladığını ve sağlayacaksa da bu teorinin herşeye rağmen araştırılmasının gerekli olduğunu daha önceki konulardaki tartışmalarda yazmıştım. Evrim var yada yok, ben bir Bilim Adamı değilim. Ancak beni tatmin eden tek bilgi "Tür İçi Evrim"in olduğudur. Yani canlılar, aynı tür içinde farklı farklı özelliklere sahip olabiliyor. Yani mesela insanlardaki gibi "Siyah Tenli" ve "Beyaz Tenli" insan gibi... Yada "Van Kedisi" "Ankara Kedisi" gibi... Gerçi böyle bir ayrım nasıl oldu onu da anlamıyorum, çünkü "farklılaşmış" olarak düşünsemde, bu farklılığa "Irk" deniliyor... Öyleyse Irklar nasıl oluştu? Bu denli "Özgü" bir özellik meydana getirdiler? Yani "Tür İçinde" bir değişim yaşanabiliyor, bunu anlayabiliyorum ancak Evrim "Türler Arası" bir değişimi yaşatacak kadar da mümkün mü? Yani bir Dinazor, Kuş'a evrilebilir mi gerçekten? Yada Timsahlar niçin hala aynı? Kelebekler niye aynı? Sivrisinekler hiç değişmemiş mesela! Evrimi tetikleyen şey, doğal populasyondaki değişimler, benim bildiğim kadarıyla... Yani mesela ağaçların boyları uzuyor, zürafalarda bunlara yetişmek istiyor ve zamanla onlarında boyunları uzuyor. Yine bildiğim kadarıyla populasyondaki bir canlının değiişmesi yada yok olması, diğer canlılıarı da etkiliyor. Ağaç uzayınca, zürafaların boyunları uzuyor. kısa boyunlu zürafaları avlayan etçiller artık avsız kalıyor ve kendisi de daha farklı evriliyor vs vs vs... Şeklinde gidiyor... Peki aynı populasyondaki diğer canlılar niye evrilmemiş? Timsahlar, Kaplumbağalar, Böcekler, Kelebekler... Yada Maymunlar ile İnsanlar aynı ortak atadan geliyorlar... Nasıl ayrıldılar ki? Mesela şöyle olmuş olması gerekir; İnsansı-Maymun bir kabile düşünün, bu kabile zamanla ikiye yada daha çok kola ayrılıyor ve evrim basamağında bir diğeri dominant, diğeri ise altta kalıyor... Niye? Aynı ortamda yaşarken, niye bir diğeri ne oluyorda "Dominant" oluyor? Ve binlerce yıl bir arada yaşayan İnsanlarla Maymunlar arasındaki %3lük fark aynştaynları yaratırken, maymunlar cinsel ilişkiyi "Zevk" için yapmıyorlar, ancak insanlarla hiç aynı populasyonu paylaşmamış olan yunuslar cinsel ilişkiyi zevk için yapıyor... Ancak Deniz Kaplumbağasıyla, Kara Kaplumbağası mesela... Biri yüzgeçli, diğeri ayaklı... Penguenlerle diğer kuşlar yada... Sonuçta şu var ki "Evrim" yada "Tesine Evrim", biyolojik çalışmalar sonucunda bir çok veriler aktarıyor insanlara, yeni veriler sunuyor ancak tam olarak "Kanunlaşamıyor". "Kesinlikle Vardır" denilemiyor. Ben HY'ya tamah etmiyorum, açıkçası çok dolu dolu bilgiler verdiğini de düşünmüyorum. Evrim Teorisi beni tatmin etmiyor diyorum sadece... Saygılarımla... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 tengeriin boşig darwinin evrim teorisi artık eskidi yani zürafaların ağaçlara yetişmek için, boyunlarının uzadığı çok komik, çünkü aynı zamanda su içmek içinde yere eğiliyorlar bütün canlıların tek bir türden geldiği ise bana dahada saçma geliyor bence canlı hücre, tek bir yerde tek bir türde oluşmamıştır. örneğin sürüngenlerin evrimi kuşların evrimi böceklerin evrimi ve daha bir çok tür birbirinden farklı olarak oluşmuştur, ben buna inanıyorum bu anlamda darwinin teorisi çürütülebilir örneğin bir tavus kuşunun görünümü inanılmaz hayret verici bir özelliktedir ben herzaman söylerim, canlı organizma, insan beyninden çok çok daha akıllıdır diye. İnsan beynini bile o hücreler oluşturuyor. O muhteşem hücreler sadece insan beyninde tam olarak olmasada başarıya en iyi şekilde ulaşmıştır. Biz canlı organizmanın aklının çok küçük bir kopyasıyız, yani beynin ürettiği, düşünce sonuç ve eylemler hücrelerin akıl dolu sistem oluşturmasından geliyor. bence merak edilmesi gereken en önemli şey hücrelerdir, bu kadar büyük bir aklı nasıl oluşturdular nasıl oluştular, şimdiki canlı türlerin, hücrenin aklı ve sistemi karşısında hiçbir ilginçliği yok. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 örneğin bir tavus kuşunun görünümü inanılmaz hayret verici bir özelliktedir ben herzaman söylerim, canlı organizma, insan beyninden çok çok daha akıllıdır diye. İnsan beynini bile o hücreler oluşturuyor. O muhteşem hücreler sadece insan beyninde tam olarak olmasada başarıya en iyi şekilde ulaşmıştır. Biz canlı organizmanın aklının çok küçük bir kopyasıyız, yani beynin ürettiği, düşünce sonuç ve eylemler hücrelerin akıl dolu sistem oluşturmasından geliyor. Canlı Organizmanın "Akıllı" olması konusunu açıklamıştık. Canlı Hücreler "Yapıları" gereği yapıyorlar her şeyi. Düşündükleri, Zeki oldukları veya Akıllı oldukları için değil. Yapısı neyi gerektiriyorsa ve neye değişmeye uygunsa, ona göre davranıyor. Mesela Virüsler... En basitinden "Grip Virüsü" Akıllı olduğu için kendisini ssürekli değiştirip yenilemiyor. Yapısı öyle çünkü. Değişken ve kendi bağışıklığını yapılandırabilen bir yapısı var... Neyse, "Gelişim" dene olgu yeryüzünde var ve bu kaçınılmaz... Spinoza demiş ki (yanlışsam düzeltin): Değişmeyen tek şey Değişimin kendisidir... Evrim'in olup olmaması beni rahatsız etmiyor açıkçası. Canlı organizma çünkü... Bakın bir arkadaşımız "Çift Kafa" ile doğan insanlardan bahsetti. Yada "Tersine Evrim" görüşü var mesela. Türkiye'de iki örneğine rastlandı bunun, daha bir-iki ay önce... Ben bu Canlı organizmaların bu "Yapılarını" nasıl kazandıklarını merak ediyorum... Saygılarımla... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Canlı Organizmanın "Akıllı" olması konusunu açıklamıştık. Canlı Hücreler "Yapıları" gereği yapıyorlar her şeyi. Düşündükleri, Zeki oldukları veya Akıllı oldukları için değil tengeriin boşig yapıları gereği hücreler bir insanı oluşturmaz, hele beyni hiçmi hiç oluşturmaz. Bence hücreler tek başına yapamadıklarını birleşerek yada bölünerek yapıyorlar, bu konuda bir çok animasyon mevcut, canlı organizmada muhteşem bir çalışma var bunu anlatarak açıklayamam, animasyonları izlemelisin yada belgeselleri. canlı organizma, insan beyninden çok çok daha akıllıdır . İnsan beynini bile o hücreler oluşturuyor. O muhteşem hücreler sadece insan beyninde tam olarak olmasada başarıya en iyi şekilde ulaşmıştır. Biz canlı organizmanın aklının çok küçük bir kopyasıyız, yani beynin ürettiği, düşünce sonuç ve eylemler, gibi hücrelerinde akıl dolu sistem oluşturmasından geliyor. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 tengeriin boşig yapıları gereği hücreler bir insanı oluşturmaz, hele beyni hiçmi hiç oluşturmaz. Bence hücreler tek başına yapamadıklarını birleşerek yada bölünerek yapıyorlar, bu konuda bir çok animasyon mevcut, canlı organizmada muhteşem bir çalışma var bunu anlatarak açıklayamam, animasyonları izlemelisin yada belgeselleri. canlı organizma, insan beyninden çok çok daha akıllıdır . İnsan beynini bile o hücreler oluşturuyor. O muhteşem hücreler sadece insan beyninde tam olarak olmasada başarıya en iyi şekilde ulaşmıştır. Biz canlı organizmanın aklının çok küçük bir kopyasıyız, yani beynin ürettiği, düşünce sonuç ve eylemler, gibi hücrelerinde akıl dolu sistem oluşturmasından geliyor. Bakın, atomlardan tutun hücrelere kadar her parçacık "Yapısı" gereği işler. Akıl yürütmesi veya düşünmesi için gerekli organları yoktur. Kendi içindeki her küçük molekülün falan ayrı ayrı özellikleri vardır. Mitokondri bişeyle ilgilidir, golgi aygıtı bilmem bişeyle ilgilidir. Suyu bir bardağa koyduğunuzda aldığı şekil onun akıllı olmasından kaynaklanmıyor. Yada herhangi bir virüsün vücutta çoğalması, antibiyotiklere karşı bağışıklık kazanması falan akıllı olduğu için olmuyor. Ha "Akıllı Gibidirler" diyebiliriz belki ama akıllı değillerdir. Mesela İnsan vücudunun bir takım hastalıklara karşı antikor üretip bağışıklık kazanması da Akıl ile olmuyor. Mesela Hücre duvarını ele alalım. Her şeyi hücrenin içine almazlar. Yapısına uygun olanları alırlar. Bunu da düşünerek yapmıyor. Ya bunu basite indirgeyip "Bilgisayar Programlarına" benzetelim en iyisi; Nasıl ki Linüks'e ait bir programı Vindovs tanımıyor, değil mi!. Bakın bu yüzeysel bir benzetme sadece... Ama demek istediğim bu. Akıllı olduğu için birleşmiyorlar yani. Bence sizin "Hücre Akıllıdır" demeniz ile "Tanrı Tasarımcıdır" demeleri arasında pek bir fark görünmüyor yada sizin de "Anlatarak Açıklayamam" dediğinize nazaran söylüyorum ki; ben sizi yanlış anlıyor olabilirim... Saygılarımla... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 tengeriin boşig hücrenin veya canlı organizmanın aklı beyin gibi değildir, zaten beyni oluşturan hücrelerdir. anlatmaya çalıştığım şey, bunu dna nın komutlarına uyarak çoğalıp yapıyorlar, akıl deyince, kendimiz gibi düşünmeyin onlarınki başka bir şey ama bir araya gelip yada çok küçük bir noktadan başlayıp gelişebiliyorlarsa inanılmaz bir sistematiği oluşturabiliyorlarsa bunu DNA dan komut alarak alıyorlar ve aynı zamanda aksaklıkları ve ihtiyaçları tekrar DNA ya kaydediyorlar. Küçük bir kısım hücre, milyarca, trilyonlarca bir çoğalma veya birleşmeden dolayı, mükemmel bir canlı organizmayı meydana getiriyor. Sebebi ne ? DNA DNA zinciri, hücrenin aklıdır. Yani insan aklı olarak düşünemeyiz belkide, DNA yapısının dışa yansımasıyız biz. Hücreler birlerşerek bizi oluştudular ve hareket etmeyi yemeyi içmeyi diğer bütün ihtiyaçlarını karşılamayı bizi oluşturarak başardılar. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 tengeriin boşig hücrenin veya canlı organizmanın aklı beyin gibi değildir, zaten beyni oluşturan hücrelerdir. anlatmaya çalıştığım şey, bunu dna nın komutlarına uyarak çoğalıp yapıyorlar, akıl deyince, kendimiz gibi düşünmeyin onlarınki başka bir şey ama bir araya gelip yada çok küçük bir noktadan başlayıp gelişebiliyorlarsa inanılmaz bir sistematiği oluşturabiliyorlarsa bunu DNA dan komut alarak alıyorlar ve aynı zamanda aksaklıkları ve ihtiyaçları tekrar DNA ya kaydediyorlar. Küçük bir kısım hücre, milyarca, trilyonlarca bir çoğalma veya birleşmeden dolayı, mükemmel bir canlı organizmayı meydana getiriyor. Sebebi ne ? DNA DNA zinciri, hücrenin aklıdır. Yani insan aklı olarak düşünemeyiz belkide, DNA yapısının dışa yansımasıyız biz. Hücreler birlerşerek bizi oluştudular ve hareket etmeyi yemeyi içmeyi diğer bütün ihtiyaçlarını karşılamayı bizi oluşturarak başardılar. Şimdi oldu Sayın Tarafsız, demek istediğinizi anladım. Açıklamanız için teşekkür ederim... Ancak bu açıdan biraz daha araştırma yapmaya ihtiyaç var sanırım. Sizi bilemem ancak benim yapacağım kesindir. Çünkü gördüğümüz gibi tam bir tanımlama yapılamıyor pratik olmayınca... Teoriniz mantıklı gelmiyor değil ancak yine de tekrar ele almak gerekir diye düşünüyorum. Çünkü aklıma takılan şeyler var: 4 temel yapı taşı (karbon, hidrojen, oksijen ve azot) cansızdır. Yani onları bir arada tutan, yapısallaşmalarını sağlayan komutları nasıl edinebiliyorlar yada verebiliyorlar peki? Anlatabildim mi? Bunlar birleşince "Canlı" bir yapı oluşturuyorlar ve birleşme şekillerine göre, sarmallarına göre farklılıkları oluşuyor. Birleşmelerini sağlayan şey, onların "Yapıları"dır. Meydana getirdikleri oluşum ise yine sahip olduğu özelliklere göre gelişim göstermektedir diye düşünüyorum. Saygılarımla... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Ancak bu açıdan biraz daha araştırma yapmaya ihtiyaç var sanırım. Sizi bilemem ancak benim yapacağım kesindir. Çünkü gördüğümüz gibi tam bir tanımlama yapılamıyor pratik olmayınca...Teoriniz mantıklı gelmiyor değil ancak yine de tekrar ele almak gerekir diye düşünüyorum. Zaten benimkilerde teoridir, tıpkı diğerleri gibi. Tabiki daha çok araştırmaya ve bulguya ihtiyaç var. . 4 temel yapı taşı (karbon, hidrojen, oksijen ve azot) cansızdır. tengeriin boşig evet onlar cansızdır, zaten ilginç olanda bu hücrenin nasıl oluştuğudur. Ben hücrenin oluşumundan sonraki aşamaları belirttim. zaten hücrenin oluşup oluşmadığıda bilinmiyor. Yani belki hücre veya canlılık sonradan oluşmamışta, kainat var olurken var olmuştur. Yada hücre, kainatla birlikte hep vardır, hiç başlangıcı yoktur. kısacası o kadar mükemmel ve zevkli araştırmalar var ki insan heyecanlanıyor. ama şu mantığı bir türlü anlayamıyorum "bu kadar şuursuz maddeden bu mükemmel canlılık oluşamaz, demekki bunun bir yaratıcısı vardır, o da Allah'tır" Böyle bir mantık kurup oturacağıma, sürüm sürüm sürüneyim daha iyi. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 "bu kadar şuursuz maddeden bu mükemmel canlılık oluşamaz, demekki bunun bir yaratıcısı vardır, o da Allah'tır" Böyle bir mantık kurup oturacağıma, sürüm sürüm sürüneyim daha iyi. Ben Tanrı'nın varlığını ispatlamak için böyle bir mantık yürütmedim ancak bir Tanrı'nın varlığına inanıyorum... Maddeyi anlamak içinde elimden geleni yapıyorum... Sonuçta sizinde diğer bir konuda belirttiğiniz gibi "İman" yada "İnanç" bir "Duygu"dur... Bireyseldir... Ve Forumda, en baştan beri hep bunu söylüyorum... Ha ben bu halimle "Sürünüyo"muyum yada sürünmekten daha beter bir halde miyim; bilmiyorum... Ancak böyle nitelemezseniz iletişimimiz çok daha güzel olacak... Zira ben şu ana kadar sizi herhangi bir şeyle itham etmedim, başka bir şey ima etmedim... Sadece konuşmaya çalıştım... Bu tümcenizi niye sarfettiğinizi ise anlamadım... Saygılarımla... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 1 Şubat , 2007 Ayrıca Mevlana ile Nurul Arabi'nin "Tekamül" anlayışları Panenteizm açısından "Evrim" ile ilişkilendirilmektedir Mevlanayı evrimle ilişkilendirmek..? Hangi evrim..? Panteizmdeki evrim nedir.. Neyse sözü gelmişken H.z Mevlanbayı yad edelim.. Gel, gel, ne olursan ol yine gel, İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel, Bizim dergahımız, umitsizlik dergahı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel... Ben yaşadıkça Kur'an'ın bendesiyim Ben Hz.Muhammed'in ayağının tozuyum Biri benden bundan başkasını naklederse Ondan da bizarım, o sözden de bizarım, şikayetçiyim... Ölümümüzden sonra mezarımızı yerde aramayınız Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir... Güneş olmak ve altın ışıklar halinde Ummanlara ve çöllere saçılmak isterdim Gece esen ve suçsuzların ahına karışan Yüz rüzgarı olmak isterdim.... Aklın varsa bir başka akılla dost ol da, işlerini danışarak yap... Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz Şu tertemiz tarlaya başka bir tohum ekmeyiz biz... Hayatı sen aldıktan sonra ölmek, şeker gibi tatlı şeydir Seninle olduktan sonra ölüm, tatlı candan daha tatlıdır... Biz güzeliz, sen de güzelleş, beze kendini Bizim huyumuzla huylan, bize alış başkalarına değil... Bir katre olma, kendini deniz haline getir Madem ki denizi özlüyorsun, katreliği yok et gitsin Beri gel, beri ! Daha da beri ! Niceye şu yol vuruculuk ? Madem ki sen bensin, ben de senim, niceye şu senlik benlik... Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol... (HZ. MEVLANA) Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Mevlanayı evrimle ilişkilendirmek..?Hangi evrim..? Panteizmdeki evrim nedir.. Neyse sözü gelmişken H.z Mevlanbayı yad edelim.. Ben ilişkilendirmedim, ilişkilendiriliyor dedim... Şöyle açayım size... Cansızdan => Canlıya... Canlıdan => Tanrı'ya ulaşan bir Tekamül bilgisine sahiptir Panenteizm... Yani Tasavvuftaki "Ruhsal(Hakk) Olarak Tanrı'ya Ulaşma" görüşünü "Maddeye" yaymıştır... Özet olarak böyle bir anlayışı vardır. Zamanında forumda "Enkas" adlı bir arkadaş varmış, rastlayamıyorum artık kendisine, o böyle bir anlayışa çok yakındı... İletilerini okumanızı tavsiye ederim, benzerlik arzeder... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Ha ben bu halimle "Sürünüyo"muyum yada sürünmekten daha beter bir halde miyim; bilmiyorum... Ancak böyle nitelemezseniz iletişimimiz çok daha güzel olacak... tengeriin boşig ben o cümleleleri senin için kullanmadım dikkatli okursan genel bir ifadeyle kullandım. Çünkü sen şimdiye kadar hiç bu cümleyi destekleyecek bie açıklama yapmadın bunun biliyorum. Bu yüzden neden alındın anlamadım. Bir de zaten o cümlede kötü bir durum yok, sadece bana mantıksız gelen bir argümanı belirttim. Ama kesinlikle senin için söylemedim onu. Alıntı
Φ Tengeriin boşig Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 tengeriin boşig ben o cümleleleri senin için kullanmadım dikkatli okursan genel bir ifadeyle kullandım. Çünkü sen şimdiye kadar hiç bu cümleyi destekleyecek bie açıklama yapmadın bunun biliyorum. Bu yüzden neden alındın anlamadım. Bir de zaten o cümlede kötü bir durum yok, sadece bana mantıksız gelen bir argümanı belirttim. Ama kesinlikle senin için söylemedim onu. Peki Sayın Tarafsız, alınganlık göstermişim. Kusura bakmayın... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 şimdi darwinin evrim teorisi çürütülür, çürütülmez bu ayrı bir şey. ancak çürütülmüşmüdür hayır. nedir olay. Charles Darwin teorisini bilim dünyasına sunmuş ve teori kabul edilmiştir. bilimsel teoriler, kabul edildikten sonra ancak çürütülebilir. bununda yolu nedir, çürütme tezi yazılı ve bilim dünyasına sunulur. bu gün nedir. alanında kabul edilen tek teori charles darwin in evrim teorisidir. dünyadaki bütün üniversitelerde, alanında kabul edilen ve okutulan tek teori evrim teorisidir. kısacası bilim dünyası bu teoriyi kabul etmiş ve teori şu ana kadar çürütülememiştir. tabi hayatında evrim teorisinin e sini okumamış adamlar, çürütüldüğüne emindir. birde artık bugün bilimin ilgili dallarıyla uğraşan hiçkimsenin canlıların evrim geçirdiğinden en ufak bir şüphesi bile yoktur. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 Gönderi tarihi: 2 Şubat , 2007 bilimsel teoriler, kabul edildikten sonra ancak çürütülebilir. bununda yolu nedir, çürütme tezi yazılı ve bilim dünyasına sunulur. bu gün nedir. alanında kabul edilen tek teori charles darwin in evrim teorisidir. dünyadaki bütün üniversitelerde, alanında kabul edilen ve okutulan tek teori evrim teorisidir. kısacası bilim dünyası bu teoriyi kabul etmiş ve teori şu ana kadar çürütülememiştir Evet Darwin'in teorisi kabul edilmiştir, ancak kanun değildir sadece teori olarak kabul edilmiştir..Üniversitelerde ise kanun diye okutulmuyor, yine teori boyutunda okutuluyor.. Her ne kadar bir çok itirafçı itiraflarını sunsalarda, bilim yeni yeni keşiflerle evrim teorisini saf dışı etsede.. Set bir plaka halini almış bu sürecin, kazınması yıllar alabilir.. Süreç devam ediyor.. birde artık bugün bilimin ilgili dallarıyla uğraşan hiçkimsenin canlıların evrim geçirdiğinden en ufak bir şüphesi bile yoktur. Bütün bilim adamlarıyla konuştunmu hepsine sordun mu..? Neye dayanarak genelliyorsun..? Saygılar.. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.