Φ politika Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Simdi Sayin Bilimselciye rica etsem desem ki,bana 3 tane sosyolog adi ver yazdigin gibi iddiada bulunan,diyecekki arayin bulun.herkesin görüsüsüne saygi duymak bir erdemdir bende böyle yapiyorum ama yinede Sayin Bilimselci'ye tavsiyem,Kur'ani ve Peygamberi kendinize uygun anladiginiz tarzda yorumlamayin,Peygamber veKur'an hakkinda ilmin ve bilimin isiginda yazilmis cok ciddi kitaplar var lütfen alip okuyun,hersey sizin yorumladiginiz gibi okadar basite indirgenemez. inanmayisiniza saygi duyarim o sizin kendi karariniz elestirmelerinizide dogal buluyorum ama milyarlarca insanin inancinin rehberi olan peygamberle o inancin kitabi ile alay etme hakkiniz saniyorum ki yoktur. saygilarla Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Simdi Sayin Bilimselciye rica etsem desem ki,bana 3 tane sosyolog adi ver yazdigin gibi iddiada bulunan,diyecekki arayin bulun.herkesin görüsüsüne saygi duymak bir erdemdir bende böyle yapiyorum ama yinede Sayin Bilimselci'ye tavsiyem,Kur'ani ve Peygamberi kendinize uygun anladiginiz tarzda yorumlamayin,Peygamber veKur'an hakkinda ilmin ve bilimin isiginda yazilmis cok ciddi kitaplar var lütfen alip okuyun,hersey sizin yorumladiginiz gibi okadar basite indirgenemez.inanmayisiniza saygi duyarim o sizin kendi karariniz elestirmelerinizide dogal buluyorum ama milyarlarca insanin inancinin rehberi olan peygamberle o inancin kitabi ile alay etme hakkiniz saniyorum ki yoktur. saygilarla arkadaşım size bu hususta aynen katılıyorum . yazılan yüzlerce eser var. araştırmak isteyen bakabilir. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Simdi Sayin Bilimselciye rica etsem desem ki,bana 3 tane sosyolog adi ver yazdigin gibi iddiada bulunan,diyecekki arayin bulun.herkesin görüsüsüne saygi duymak bir erdemdir bende böyle yapiyorum ama yinede Sayin Bilimselci'ye tavsiyem,Kur'ani ve Peygamberi kendinize uygun anladiginiz tarzda yorumlamayin,Peygamber veKur'an hakkinda ilmin ve bilimin isiginda yazilmis cok ciddi kitaplar var lütfen alip okuyun,hersey sizin yorumladiginiz gibi okadar basite indirgenemez. inanmayisiniza saygi duyarim o sizin kendi karariniz elestirmelerinizide dogal buluyorum ama milyarlarca insanin inancinin rehberi olan peygamberle o inancin kitabi ile alay etme hakkiniz saniyorum ki yoktur. saygilarla Alay etmekle sorgulamanın farkı anlaşıldığında, bu tür suçlamalarda olmayacaktır elbette. İnançlı arkadaşlarımın bilincinde Allah, Peygamber, Din "kesin sorgulanamaz"dır. Bilime göre, bilimsel dünya görüşüne göre sorgulanmayan her hangi bir olgu olamaz. "Sayin Bilimselci'ye tavsiyem,Kur'ani ve Peygamberi kendinize uygun anladiginiz tarzda yorumlamayin," Yaratılışı, inançları senin anladığın tarzda yorumladığımda benim dünya görüşümle seninkini farkı kalırmı? Bu mümkünmü? Kaldıki, tüm bilim dallarında, henüz teoljik etkilerden kopamamış araştırmacılarla, bilimsel araştırmacıların farklı ilkeli araştırmalarına her an rastlamak mümkün. Bilimsel ilkeler çerçevesinde, dinler'in tarihteki olumsuzlukların toplumları ne denli etkilediği açıklamasına, "dine saygısızlık" dersek "fikir hürriyeti"ne inancımız olabilirmi ? Bura da da "alay" sözkonusu olmadığı halde, fikir hürriyetine karşı çıkmak ta "gizli bir alay" söz konusu değilmi ? Galileo,"öküzün boynuzları" ile "milyarlarca inaçlı"yla alaymı etmişti ? "Politika"cılarda objektif olmalı. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Sevgili bilimselci konunun muhatabı ben değilim ama fikrimce şunu belirtmek isterim eğer Allah, peygamber ve Kuran bizim için sorgulanamaz olmuş olsaydı sanırım bu topiclerde inançlı muhatablar bulamazdınız.(!) Anlatabiliyormuyum? Eğer sorgulama biçimi iyiniyetli ve üslubu alaya kaçmadan yapılırsa pekala sorularınıza herkes bildiği ölçüde cevap veriyor. Demekki inançlılarda sizin tarzınızda olmasada araştırıyor ve sorguluyor. Birbirimizin sorgulama biçimleri farklı olduğundan yanlış anlaşılmalara sebeb olabiliyoruz. Sevgili gecekuşu bizde sana en içten selam ve saygılarımızı yolluyoruz. Selamlar Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 İyi akşamlar sayın sardunya, konunun muhatabı ben değilim ama fikrimce şunu belirtmek isterim eğer Allah, peygamber ve Kuran bizim için sorgulanamaz olmuş olsaydı sanırım bu topiclerde inançlı muhatablar bulamazdınız.(!) Anlatabiliyormuyum? Hayır anlayamıyorum. Sorgulamalarınız sonucunda, hangi konuyla(Allah, peygamber ve Kuran) farklı düştünüz. Ben göremedim doğrusu. Eğer sorgulama biçimi iyiniyetli ve üslubu alaya kaçmadan yapılırsa pekala sorularınıza herkes bildiği ölçüde cevap veriyor. Benim kimsenin iyi niyetinden kuşkum yok. Küfür ve aşağılama da yok. Kaldıki burada herkes, biribirine "sayın", "sevgiyle" ve "saygıyla" diye hitap ediyor. Demekki inançlılarda sizin tarzınızda olmasada araştırıyor ve sorguluyor. Birbirimizin sorgulama biçimleri farklı olduğundan yanlış anlaşılmalara sebeb olabiliyoruz. "Alay"olarak nitelenen yanlış anlaşılmalarda, "sen şu konuda alay etmişsin arkadaşım" diyerek alıntı yapılmasını öneriyorum. Bu durumda, sorgulamalarımızın, yorumlarımızın %kaçı "normaldir" karşılanacak ? Selam, Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 17 Ekim , 2006 Anlatamadım herhalde güzel dost eğer sorgulanamaz olmuş olsaydı muhattab bulamazdınız diyorum. ve alaycılarla zaten ben yazışmıyorum ifade biçimlerini beğenmediğim olursa cevap yazmıyorum. alay edenleri siz görmemiş olabilirsiniz ama ben görüyorum değerli arkadaşım.. iyi akşamlar ve selamlar Alıntı
Φ GeceKuşu Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 değerli arkadaşım diyecem, çünkü soruyu soruş tarzınız çok hoşuma gitti.samimi olduğunuza inanıyorum.aslında muhatabınız ben değildim ama hoş görünüze sığınarak bu konuda bildiklerimi sizinle paylaşmak istedim. işi kısaca özetlemeye çalıştım. umarım açıklayıcı olmuşumdur sevgili gecekuşu arkadaşım. sizinle bu konuda aynı fikirdeyim arkadaşım.tabiki meseleyi öğrenmek için soran var birde karşıdakinin gururunu ayaklar altına almak için soran var!. böyle olunca karşıt tepkilerde gündeme geliyor.hatırlarsanız benim flew ile ilgili bir başlığı açmama sevk eden saiklerden biride bazı kimselerin yaralayıcı ifadelerine misillme olmasıydı.gerçi sizinlede biraz atışmak durumunda kaldık , ama şimdi burda bu soruyu soruş tarzınızdan sizi o zaman için yanlış değerlendirdiğimi anladım.eğer kırdıysam bu vesileylede sizden özür dilerim en içten saygılarımla Değerli forumdaşım; Zamanınızı harcıyarak verdiğiniz bilgileri ve sizin pencerenizden değerlendirmeleri yararlanarak okudum... Yazdıklarınızı onaylamak veya itiraz etmek anlamında görüş belirtmem için daha erken olduğunu düşünüyorum... Ancak, belirtmem gerekirse... Oğluna kız istemeye giden her babanın, Hz. Muhamed'in bu evliliğini ve belirttiğiniz bu gerekceleri örnek kabul ederek, gelinlerini nikahlarını almak gibi bir sonuç çıkardıklarında aklımıza gelebilecek her anlamda nasıl bir kaos yaşanacağı kafamda bir soru işareti olarak duruyor... Hz.Muhammed'e toz kondurmak istemediğim içinde hele onunla aynı yatağı paylaşmış olabileceği düşüncesini aklıma getirmemek ve buna ihtimal vermemeye çalışmak içimi bir ölçüde rahatlatıyor... O nedenle, bu konu hakkında yapacağım kişisel araştırmalarım yada araştırma yaparak yorum belirtecek kişilerin görüşlerini değerlenirdikten sonra gerçekten yararlı olacağına inanrsam bir yorum yada görüş belirtebilirim... Sevgili Tan'ın...Sevgili Yam yam'ın...Sevgili Bilimselci ve konunun yararlı ve düzeyli açılımına katkıda bulunacak diğer forumdaşların görüşlerini ve yorumlarını okumayı bilgilenmek adına merakla bekliyorum.... Size, çok eşlilik ve Hz. Muhammed'in evlilikleri ve eşleri hakkındaki bilgi ve düşüncelerinizi iyi niyetli bir emek harcıyarak benimle paylaştığınız için teşekkür ediyor... Bende en içten saygılarımı yolluyorum... *tna Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 arkadaşlar hoşgörünüze sığınarak bir kaç şey söylemek istiyorum. (çünkü tartışmaya katılacak kadar bilgili görmüyorum kendimi.) ben hz.muhammedin kaç kişiyle yada evlendiği kişinin yaşıyla ilgilenmiyorum...(vede neden bu kadar uzadığını anlamıyorum.) o zamanlarda geçerli toplumsal sorunlar böyleyken böyleymiş onun için böyle davranılmış diye yapılan açıklamalar banada yeterli gelmiyor... ama bu konular tartışılırken islamın bu çerçevede tartışılmasıda (fikrim böyle lütfen yanlış yorumlamayalım) haksızlık gibi geliyor.. inançlı olmayı seçen birisi olarak kur-an'ı kerim'in şu anki toplumsal hayatımıza yeterli cevaplar veremediğinin bende en azından kendi adıma farkındayım,ama bu onun evrensel mesajını yok etmez.şu an dinimizi bize anlatmakla yükümlü olan kişiler bile kendi aralarında arapsaçına dönmüş vaziyetteyken bizim gibi sorularına cevap arayanlara yeterli olamadığı gibi dinden soğutmaya yetecek düzeyde açıklamalar yaparak pek çok kişiyi ateistliğe ittiklerini düşünüyorum. hal böyleyken islamın doğru anlaşılabilmesi pek mümkün görünmemekte zaten. not:yukarda sevgili bilimselciye fikirlerine değer verdiğim için gerçekten merak ettiğim bir soruyu sormuştum kendisi belki yanlış anlayarak (sorunun taraflı olduğunu) yada belkide cevap verme gereği duymadığı için yanıtlamamış. umarım yanlış anlamamıştır. saygılar. Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 inançlı olmayı seçen birisi olarak kur-an'ı kerim'in şu anki toplumsal hayatımıza yeterli cevaplar veremediğinin bende en azından kendi adıma farkındayım,ama bu onun evrensel mesajını yok etmez. sevgili arkadaşım devlet-siyaset-bilim-hukuk...vs. bana hangi alanda yetersiz kaldığı bir söyler misin. acaba şöyle bir soru sorsam bana bu forumda kaç babayiğit arkadaş delilli senetli evet bak budur diyecek.sorum şu asr-ı saadet dediğimiz peygamber aleyhisselamın yaşadığı zamandan başka kim nerde ne zaman islamı devlet alanında tam manasıyla tatbik ettide bir yetersizlik buldu...uzun uzun yazdırmayın arkadaşım .gidin az okuyun.ya Allah aşkına klişeşmiş bir söz var ; siz uzaya roket yolladınızda kuranın sayfalarına mı takıldı.lütfen yani haa!..gelelim neden bu konuşulan meseleler tatmin edici gibi durmuyor?.sorusuna sana bunun Türkçesini söyleyeyim; çamur at yapışmasada izi kalır.anladın mı sevgili arkadaşım ,iftira atmak karalamak çok kolaydır...zaten yapılanda budur ve bu zalimlerin yüzünden bir çok masumun aklına bazı acabalar giriyor... Bir misalle herkes kendi nefsinde düşünsün.evlisiniz ve evden çıktıktan sonra bir telefon geliyor ve karınızın yanında bir erkek olduğunu söylüyor farzedelim.siz eşinize her ne kadar güveniyor olsanızda bu konu aklınıza takılacak bir süre cannız sıkılacak ve hatta belki masum kadını sıkboğaz edip takip bile edceksiniz...buraya kadar anlatılana hayır diyecek kimse izzet sahibi değildir. dolayısıyla peygambere iftiralar çok atıldı müsteşrikler bunu çok iyi kullandılar ve ellerindeki ekonomik emperyalist güçlede tanıtımını, reklamını yaptılar . çizgi filmlerinde dahi cennetten yer satan ***** papazı bir noel baba kılığında bize sevdirirken, fatihi yavuzu,selimi ,süleymanı ve işte nihayet peygamberimizi karalamaya çalıştı ve halada devam ediyor. kanmayalım bunlara!!! Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 sevgili arkadaşım devlet-siyaset-bilim-hukuk...vs. bana hangi alanda yetersiz kaldığı bir söyler misin. acaba şöyle bir soru sorsam bana bu forumda kaç babayiğit arkadaş delilli senetli evet bak budur diyecek.sorum şu asr-ı saadet dediğimiz peygamber aleyhisselamın yaşadığı zamandan başka kim nerde ne zaman islamı devlet alanında tam manasıyla tatbik ettide bir yetersizlik buldu...uzun uzun yazdırmayın arkadaşım .gidin az okuyun.ya Allah aşkına klişeşmiş bir söz var ; siz uzaya roket yolladınızda kuranın sayfalarına mı takıldı.lütfen yani haa!..gelelim neden bu konuşulan meseleler tatmin edici gibi durmuyor?.sorusuna sana bunun Türkçesini söyleyeyim; çamur at yapışmasada izi kalır.anladın mı sevgili arkadaşım ,iftira atmak karalamak çok kolaydır...zaten yapılanda budur ve bu zalimlerin yüzünden bir çok masumun aklına bazı acabalar giriyor... Bir misalle herkes kendi nefsinde düşünsün.evlisiniz ve evden çıktıktan sonra bir telefon geliyor ve karınızın yanında bir erkek olduğunu söylüyor farzedelim.siz eşinize her ne kadar güveniyor olsanızda bu konu aklınıza takılacak bir süre cannız sıkılacak ve hatta belki masum kadını sıkboğaz edip takip bile edceksiniz...buraya kadar anlatılana hayır diyecek kimse izzet sahibi değildir. dolayısıyla peygambere iftiralar çok atıldı müsteşrikler bunu çok iyi kullandılar ve ellerindeki ekonomik emperyalist güçlede tanıtımını, reklamını yaptılar . çizgi filmlerinde dahi cennetten yer satan aşağılık papazı bir noel baba kılığında bize sevdirirken, fatihi yavuzu,selimi ,süleymanı ve işte nihayet peygamberimizi karalamaya çalıştı ve halada devam ediyor. kanmayalım bunlara!!! sayın gılgamış uzun uzun yazmayın o zaman neyi okuyup neyi okumadığımı nerden anladınızda (yeterli bulmuyorum dedim diye mi) gidin okuyun diye ahkam kesiyorsunuz... ben kalıplaşmış sözlerin artık yetersiz kaldığını söyledim kadın erkek eşitliği yada erkeklere vaad edilenler bir bayan olarak banada ters gelmekte ve o zamanın şartları öyleymiş diye verilen cevapları yeterli bulmuyorum bunu söylemem neden sizi sinirlendirdi. bu konulara takılmadığımı islamın bana vermek istediği öze baktığımı söylemek istedim. ayrıca sizinde değindiğiniz emperyalist güçlerin papazları noel baba kılığında gençlerimize sevdirirken bizim ilahiyat profesörlerinin kendi aralarında yaptıkları kör dövüşün ne kadar zarar verdiğinden bahsettim. kanmayalım bunlara demekle olmuyor sayın gılgamış dönüp toplum olarak kendimize bakmamızda yarar olduğunu düşünüyorum. Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 emperyalist güçlerin papazları noel baba kılığında gençlerimize sevdirirken bizim ilahiyat profesörlerinin kendi aralarında yaptıkları kör dövüşün ne kadar zarar verdiğinden bahsettim. kanmayalım bunlara demekle olmuyor sayın gılgamış dönüp toplum olarak kendimize bakmamızda yarar olduğunu düşünüyorum ben size karşı bir kızgınlık içine girmedim sevgili arkadaşım.size öyle gelmiş anlaşılan hatta ben o yazıları yazarken bir yandan sporla meşguldüm.ve sporuda sakin bir kafa olmadan yapamazsınız.(sporla uğraşanlar bilirler).her neyse benim mesaj gideceği yerlere gitmekle beraber son yazdığınıza katıldığımı söylemek isterim. kadın erkek meselesinde de kuran kadar adaletli ve sağlam hem insanın fıtratına hitab etmesiyle cevap veren başka bir sistem yoktur.mesele detayla incelendiğinde görülecektir ki kız çocuklarının gömüldüğü bir dönemde (bazıları patlasada bunlar oldu) arapların ünlü şairi ferezdak derki ;dedem kız çocuklarını kurtaran biriydi...şairdir bu ve tariihi bir senettir sözleri.işte islam bu hengamda gelip çığır açtı.diri diri gömülen kız çocuğu vakalarını tarihe gömdü.şimdi seni tatmin etmiyorsa veya bir başkasını kusura bakmayın sorun sizdedir o zaman. hem ne demektir alıştığımız şeyler söyleniyor diye.yahu senin adın frozense ,aradan yüzlerce sene geçsede senin adın budur değişmez.islamda böyledir isalmda değişmesi konusunda tartışılmayan tek şey iman esaslarıdır, diğer konuların tamamı furuattandır ve bunların azı hariç nerdeyse tamamı zamana göre değişiklik arz edebilir.ama ortada bu işleri yapacak haysiyetli ilim adamları yoksa bu durumda suç islamın mı bizim mi? Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Sevgili Frozen Sorgularınızın bir kısmına katılıyorum ve inanmıyorum ki bütün olan biteni koşulsuz kabullenebilelim. Acabalarımız hep oldu ve olacak. Ama iman zaten farklı bir şeydir. Allah'a inanmak ve O'nun gönderdiklerine iman etmek özde saklı. Ama bazı meselelerde acabalarımız oldu ve olacakta. Ve en önemli şey toplumun kendine dönüp bakma mevzusu. Çok haklısınız. Bütün duyduğu klişe din anlayışını önkabulle kanıksamış ve düşünce üretemeyen bir toplumda dini bilgi ve düşünce ilerlememekte ve zamanla yetersiz gelmektedir. Ateist arkadaşların pek çoğu bir zamanlar inanıyorlarken sorularına aldıkları cevaplar yetersiz geldiği için ateizmi seçmişler. Herkes koşulsuz kabullenemiyor. Beni asıl rahatsız eden yetişen çocuklarımız bizden daha bağımsız sorguluyorlar onlara yeterli gelecek mi bize verilen cevaplar. Kısaca din İlmihal okumaktan öte birşey, belli klişelerin ve yasakların oluşturduğu kadar değil. Bazılarımıza bu kadarı yeterli gelebilir ama herkes aynı düşünceye sahip olmayabilir. Ben inanıyorum ki insanlık bazı sorulara yeterli bir cevap getirmemesinin sıkıntısıyla koşulsuz kabullenme yoluna gitmiştir. Ancak aslında aranan cevaplar bir yerlerde gizli iş onları arayıp bulmakta. Ben Mevlanaların, Yunus Emrelerin, Hacı Bektaşların erdiği sırra ermenin mümkün olduğuna inanıyorum. Ama bu yol düşünce üretmekten geçiyor. Koşulsuz kabul ve ezberden değil... Selamlar Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 islamda böyledir isalmda değişmesi konusunda tartışılmayan tek şey iman esaslarıdır, diğer konuların tamamı furuattandır ve bunların azı hariç nerdeyse tamamı zamana göre değişiklik arz edebilir.ama ortada bu işleri yapacak haysiyetli ilim adamları yoksa bu durumda suç islamın mı bizim mi?[/color] sizin bu söylediklerinize karşı çıkacak arkadaşlar olucaktır,ama ben kendi adıma yukarıda alıntı yaptığım sözlerinize katılıyorum. Sevgili Frozen Beni asıl rahatsız eden yetişen çocuklarımız bizden daha bağımsız sorguluyorlar onlara yeterli gelecek mi bize verilen cevaplar. bu konu benide rahatsız etmekte bir anne olarak sevgili sardunya Kısaca din İlmihal okumaktan öte birşey, belli klişelerin ve yasakların oluşturduğu kadar değil. Bazılarımıza bu kadarı yeterli gelebilir ama herkes aynı düşünceye sahip olmayabilir. Ben inanıyorum ki insanlık bazı sorulara yeterli bir cevap getirmemesinin sıkıntısıyla koşulsuz kabullenme yoluna gitmiştir. Ancak aslında aranan cevaplar bir yerlerde gizli iş onları arayıp bulmakta. benim kendi anne babamda gördüğüm de buydu koşulsuz kabullenme,bende tıpkı sizin gibi aranan cevapların biryerlerde olduğuna inanıyorum ve onun içinde verilen cevapların bazılarına yetersiz ve kalıplaşmış diyebiliyorum. Ben Mevlanaların, Yunus Emrelerin, Hacı Bektaşların erdiği sırra ermenin mümkün olduğuna inanıyorum. Ama bu yol düşünce üretmekten geçiyor. Koşulsuz kabul ve ezberden değil... evet düşünce üretmek ve doğru anlamaktan geçiyor...teşekkürler sardunyam. selamlar bizden. Selamlar Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 vallahi ben onu bunu bilmem akadaşım.zaman ne kadar ilerlesede ve hatta sonsuza bir bile kalsa bir dine bağlanma mantığı değişmeyeceği gibi bir dinsizlik cereyanınında mantalitesi hep aynı kalacaktır ; biri tatmin olma, yetinme, güven diğeri; doyumsuzluk güvensizlik... Alıntı
Φ sule70 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Ateist arkadaşların pek çoğu bir zamanlar inanıyorlarken sorularına aldıkları cevaplar yetersiz geldiği için ateizmi seçmişler. Ateist olmak için çeşitli sebepler olabilir. Ateizm Tanrı’ya olan inancın yokluğu demek olduğundan, Tanrı kavramıyla karşılaşmamış olmak bile teorik olarak ateist olarak nitelendirilmek için bir sebep olabilir. Fakat kendilerini ateist olarak nitelendiren insanlar genellikle bu konuda kafa yorup araştırma yapmış ve bilinçli bir şekilde Tanrı kavramına inanmamayı seçmiş kişilerdir. Dünyaya kızgın olduğu için veya Tanrı’dan nefret ettiği için ateist olmak ise sanılanın aksine çoğu ateist için geçerli değildir. Bu tür sebepler Tanrı konusunda kafa yorup araştırma yapmak için birer motivasyon kaynağı olabilirken, iddia edilenin aksine, Tanrı kavramının reddi için kullanılan sebepler değillerdir. Nitekim bir ateist dinin dünyaya zarar verdiğini düşündüğü için çevresindeki din figürlerinden ve dinsel düşünceyi temsil eden kavram ve kişilerden hoşlanmıyor olabilir. Fakat bir insan varlığına inanmadığı bir şeyden nefret edemez değilmi.. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 İşte sayın gılgameş Burada tartıştığımız meseleyi anlamadınız, dini gereksiz gören ya da gösteren bizler değiliz, bilakis bazı dindar geçinen arkadaşların menfi ve ahlaktan yoksun din ezberine dayalı yetersiz cevaplardır gereksiz olan. tatmin olma, yetinme ve güven...... doyumsuzluk ve güvensizlik.... hiç biri doğru değil. sadece kalıplaşmış yetersiz cevapların neticesinde ve sözde inançlı geçinen ve öyle gösteren kişilerin sorduğunuzda vaaz verme neticesine varan dini(!) bilgilerini kendi hayatlarında fiiliyata geçirememelerinin hezeyanlarından doğan sonuçtur. ben bütün bu olumsuzluklara rağmen İslamı anladığını sanıp hiç bir derinliğine inmeden yaşayanlar yüzünden dinimden soğumadım. bilakis bu ikiyüzlü insanların samimiyetsizliklerini gördüm ve onlardan ayrı tuttum kendimi. Allah'a şükür imanım tam ne varlığından ne de gönderdiklerinden şüphe etmiyorum. Ama sorgulamamız konusunda bizim gibi düşünenlere doyumsuzluk ve güvensizlik içinde demeniz doğru değil. Zira bizler gibi bütün yasaklara rağmen düşünmeyi başaranlar sayesinde inanç daha anlaşılır bişey olmuştur. Yoksa sadece hoca bellediklerinden duyduklarımla yetinseydim.................... selamlar Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 İşte sayın gılgameş Burada tartıştığımız meseleyi anlamadınız, dini gereksiz gören ya da gösteren bizler değiliz, bilakis bazı dindar geçinen arkadaşların menfi ve ahlaktan yoksun din ezberine dayalı yetersiz cevaplardır gereksiz olan. tatmin olma, yetinme ve güven...... doyumsuzluk ve güvensizlik.... hiç biri doğru değil. sadece kalıplaşmış yetersiz cevapların neticesinde ve sözde inançlı geçinen ve öyle gösteren kişilerin sorduğunuzda vaaz verme neticesine varan dini(!) bilgilerini kendi hayatlarında fiiliyata geçirememelerinin hezeyanlarından doğan sonuçtur. ben bütün bu olumsuzluklara rağmen İslamı anladığını sanıp hiç bir derinliğine inmeden yaşayanlar yüzünden dinimden soğumadım. bilakis bu ikiyüzlü insanların samimiyetsizliklerini gördüm ve onlardan ayrı tuttum kendimi. Allah'a şükür imanım tam ne varlığından ne de gönderdiklerinden şüphe etmiyorum. Ama sorgulamamız konusunda bizim gibi düşünenlere doyumsuzluk ve güvensizlik içinde demeniz doğru değil. Zira bizler gibi bütün yasaklara rağmen düşünmeyi başaranlar sayesinde inanç daha anlaşılır bişey olmuştur. Yoksa sadece hoca bellediklerinden duyduklarımla yetinseydim.................... selamlar bu güzel cevap için teşekkürler. sevgili sule70 haklısın bir insan varlığına inanmadığı birşeyden nefret (niye böyle bir kanıya vardın )etmez.. ama o zaman tartışma gereğide duymaz öyle değilmi.. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Burada çok güzel tartışmalar oluyor. Sardunya, Frozen ve Sule70 arkadaşlarımız konu için gereken hassasiyetlerini göstermişler. Onlara teşekkür etmemek elde değil. Bilhassa Sule70 arkadaşımızın her cümlesinde bir gerçek var. Söylediği gibi ateizm, bilimsel görüşü kavramadan bağımsız edinilebilecek bir bir mefhum değil. Misal olarak ben, pozitif bilimle uğraşla (Fizik) önce bilimesel görüşüm, daha sonrada ateist kimliğim oluştu. Tüm inançların, topluma verdiği zararları sorgulamak bizim hakkımız. İnsanlığı çok seviyor, insan haklarına gereken hassasiyeti gösteriyoruz. Toplumu ilgilendiren etmenler kişi olarak elbette bizleride ilgilendiriyor. Sevgili frozen, Bana serzenmekte haklısın. Senden geciken cevabım için özür diliyorum. "sevgili bilimselci peki hepsi yalansa dediğin(iz) gibi doğumu ve ölümü nasıl açıklıyorsun yani öylesine yaşayıp yok mu oluyoruz .yaşamımızın bir anlamı yok mu." Bu konuda elbette söyleyebileceğim çok şey olmasına rağmen. Seni tatmin edici çok net ve somut materyaller hazırlıyorum. Kısa zamanda cevap verebileceğim sanırım. not:yukarda sevgili bilimselciye fikirlerine değer verdiğim için gerçekten merak ettiğim bir soruyu sormuştum kendisi belki yanlış anlayarak (sorunun taraflı olduğunu) yada belkide cevap verme gereği duymadığı için yanıtlamamış. umarım yanlış anlamamıştır. Bu tür yargılardan uzağım sevgili frozen. En iyi dileklerimle. Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 cevabını bekliyeceğim. ayrıca hassasiyetin içinde teşekkürler sevgili bilimselci.. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 bu güzel cevap için teşekkürler. sevgili sule70 haklısın bir insan varlığına inanmadığı birşeyden nefret (niye böyle bir kanıya vardın )etmez.. ama o zaman tartışma gereğide duymaz öyle değilmi.. Sevgili frozen, Bu yazını daha sonra gördüğümden, 2. bir cevap gereği duydum. İnançların hiç birisinden nefret etmiyoruz. Tarih içerisinde varolagelen sadece akılcı bir bilgi/kültür birikimi olduğunu biliyoruz. Gerekli gördüğümüz için de, insanlığa verdiği zararları yorumluyor, tartışıyoruz. Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 tatmin olma, yetinme ve güven...... doyumsuzluk ve güvensizlik.... hiç biri doğru değil. sadece kalıplaşmış yetersiz cevapların neticesinde ve sözde inançlı geçinen ve öyle gösteren kişilerin sorduğunuzda vaaz verme neticesine varan dini(!) bilgilerini kendi hayatlarında fiiliyata geçirememelerinin hezeyanlarından doğan sonuçtur. sevgili sardunya bakınız.size şöyle ifade edeyim.siz çok yerinde ve isabetli bir sözü tekrar edip duruyorsunuz , bu kadar uzattığınız ve yazdıklarınızın tamamına cami olan sadece iki kelimeden ibaret bir şeydir; ''temsil sorunu'' ...yani yok efendim camiler yok vaazlar diye en azından bana hitap ederken uzatmanıza gerek kalmayacak kadar hızlı anladığımı öncelikle belirteyim .ha siz forumu sizden başkalarıda okuyor derseniz derimki; o zaman şahsıma yapılan hitap neyse benzer bir tarzda beyanda bulunmak hakkımı kullanıyorum.ve anlayışlı olduğumu bilmenizi istiyorum. Allah'a şükür imanım tam ne varlığından ne de gönderdiklerinden şüphe etmiyorum. ne güzel.Allah daim kılsın bizede cümlemizede...yaşayan bilir ! iman haz veriyor insana. Ama sorgulamamız konusunda bizim gibi düşünenlere doyumsuzluk ve güvensizlik içinde demeniz doğru değil. Zira bizler gibi bütün yasaklara rağmen düşünmeyi başaranlar sayesinde inanç daha anlaşılır bişey olmuştur. Yoksa sadece hoca bellediklerinden duyduklarımla yetinseydim................... sevgili sardunya hem yukardaki ve hem burdaki tekrar ettiğiniz konu temsil sorunudur.ve bu gün islamı temsil edebielcek ona derinlemesine nufuz edip izah edecek insanlar yok denecek kadar azdır malesef. ancak bunları ben zaten biliyor ve takdir ediyorken dedim ki; 1-yetinme ve güven 2-doyumsuzluk güvensizlik aslında anlamanız gerekirdi ama,kısaca özetleyeyim; kainat bir kitabıdır yaradanın bizlere ve bunca yaratılan, onun kitabının harfleridir okuyana aslında.koskoca kainat kitabını bir çırpıda okuyup biteremesekte en azından bu kitabın sahibini neler yazdığını anlamamız gerekir ,işte bu kitaptan sonra delil arayan ondan haber veren nebileride görür bakar izler...ve hala bunca ayet, ona birşeyleri anlama hususunda tatmin edici gelmediyse, o tatmin olmaz ...eğer sayılanların tersi bir bakış açısıyla ; tatmin olmuş deliller yeterli gelmişse ,yetinme tatmin olma vardır derim.güven konsuda yine kısaca; Allaha iman eden, onu tanıyan delillerle ilmel yakin-hakkal yakin sahibi olan bir kimse durmadan delil talep etmez.bir insanın anası onu doğurmakla analığını ispat etmiştir zaten .hergün gidip DNA testi yaptırmanın saçmalığı bellidir.güven bu noktada aldığım bir kelimeydi sevgili sardunya.yoksa körebe oyunu gibi ben yumayım sen seslen ...yok öyle bir mantık.bu gün islam aleminin deha simalarından tecridi sarih sahibi imam ismail el- buhari, eserini kaleme alırken ,topladığı hadisleri öylesine ince eleyip sık dokuyarak almıştırki ,nerdeyse buharinin tecridinin tamamı sahihtir diyebiliriz.yani alacağınız ilim ,bir peygamber sözü gibi size dayatılabilir ama araştırmak tenkit etmek lazım,ben bunları biliyor ve idrak ediyorum sevgili sardunyam.umarım kendimi ifade edebilmişimdir. Saygılar-sevgiler Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Bu yazi format bozukluğu nedeni ile silinmiştir bu uyarı 10 dakika içinde silinecektir... Yönetim Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Sevgili Gılgames Siz tenkit etmeyi seviyorsunuz anlaşılan. insan uzun cümleler kurabiliyor bu anlatmaya çalıştığımızın tam anlaşılmasını istememizden. Ama sizin anlayamama kabiliyetiniz olduğunu düşünmedim. Bu sadece kendi düşünsel çabamdır. Hızlı anlayabilirsiniz tabi buda bir yetenek ben hızlı anlatamıyorum diyeyim o zaman. "Temsil sorunu" güzel bir açıklama ama yeterli değil. İnançlarını temsil ettiğini iddia edenlerin onu iyi kavramış olmaları gerekmezmi, kavrayamıyorlarsa sebeb nedir? Kavramışlarsa neden bu kadar acizdirler. Eksik olan nedir? Söylenildiği gibi kolay anlaşılamamakta mıdır inanç? o zaman neden az temsil edecek bilgide olanlar? Buna engel nedir? selamlar Alıntı
Φ GıLgaMeŞ Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Gönderi tarihi: 18 Ekim , 2006 Sevgili Gılgames Siz tenkit etmeyi seviyorsunuz anlaşılan. insan uzun cümleler kurabiliyor bu anlatmaya çalıştığımızın tam anlaşılmasını istememizden. Ama sizin anlayamama kabiliyetiniz olduğunu düşünmedim. Bu sadece kendi düşünsel çabamdır. Hızlı anlayabilirsiniz tabi buda bir yetenek ben hızlı anlatamıyorum diyeyim o zaman değil sevgili sardunyam.eksik incelemişsiniz beni "Temsil sorunu" güzel bir açıklama ama yeterli değil. İnançlarını temsil ettiğini iddia edenlerin onu iyi kavramış olmaları gerekmezmi, kavrayamıyorlarsa sebeb nedir? Kavramışlarsa neden bu kadar acizdirler. Eksik olan nedir? Söylenildiği gibi kolay anlaşılamamakta mıdır inanç? o zaman neden az temsil edecek bilgide olanlar? Buna engel nedir? selamlar engeller saymakla bitmez aslında kişisel ,toplumsal,sosyo ekonomik vs'leri çok yani.ben daha ziyade kişinin dünyaya dalmasında yani işi olsun, eşi olsun ,aşı olsun vs... türlü meşgaleler içinde bunları düşünecek vaktinin olmaması ''nasılsa hocalar var amaaaan'' demesinden kaynaklanıyor diye düşünüyorum.aslında bu sorunuza iki kelimeyle ,''kişinin kendisi'' derdim ama siz yine eksik dersiniz diye konuyu açtım. saygılar Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.