Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

YAŞAMI ZEHİR EDEN ZAMLARA VE PAHALILIĞA KARŞI 1 DAKİKA KARANLIK EYLEMİ


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

“TÜDEF Genel Başkanı Ali Çetin ve beraberindeki heyet, Türk-İş'i ziyaret ederek, ''Zama seyirci kalma, 10 Eylülde akaryakıt alma'' kampanyasına destek istedi. Çetin, ziyarette yaptığı konuşmada, dünyanın en pahalı akaryakıtını Türk tüketicisinin kullandığını belirterek, akaryakıtın rafineri çıkış fiyatının litre başına 94 Ykr olmasına rağmen, satış fiyatının 3 YTL'yi bulduğunu ifade etti.

Zamlara ve fahiş fiyat uygulamalarına karşı federasyon olarak bir kampanya başlattıklarını anımsatan Çetin, kampanyanın yalnızca akaryakıta değil, genel olarak enerji sorununa yönelik olduğuna işaret etti.

Elektrik konusunda genel tarife değişikliğiyle zam yapıldığını, sokak aydınlatmasının tüketicilere yansıtılmasının planlandığını, doğalgaz fiyatının 1,5 yılda yüzde 45 oranında arttığını dile getiren Çetin, tüketicilerin çok ciddi anlamda baskı altında olduğunu söyledi.

Çetin,

''Tüketimden gelen gücümüzü kullanmak için özellikle son zamanlarda enerji alanındaki zamlara karşı 1 dakika elektrik enerjisi kullanmama kampanyasını pazartesi gününden itibaren başlatıyoruz. Her gün saat 21.00'de elektriklerin 1 dakika söndürülmesini, tüketicilerin tüketimden gelen gücünün bir göstergesi olarak kamuoyu tarafından benimsenmesini istiyoruz. Bütün tüketicilerimizden, enerjideki zamları protesto etmek için pazartesi gününden itibaren her gece saat 21.00'de 1 dakikalığına ışıklarını söndürmelerini istiyoruz.''

Çetin, her iki kampanya için Türk-İş'ten destek istedi. Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç da tüketimdeki çılgınlığın, pahalılığın önüne geçebilmek için, demokratik reaksiyonların ortaya konulabilmesine yönelik akaryakıt kampanyasına destek vermeye hazır olduklarını söyledi.

Son dönemde doğalgaz başta olmak üzere çeşitli ürünlere yapılan zamların yüzde 50'lerin üzerine çıkmasından dolayı TÜDEF'in kampanyasının daha da anlamlı hale geldiğini belirten Kılıç, kampanya katkı sunmakta kendilerini görevli addettiklerini, sorumluklarının gereğini yerine getirmek için yetkili organlarında kararlar alacaklarını kaydetti.

Kılıç, ülke ekonomisi ve geleceği için konfederasyon olarak ülke mallarının tüketilmesi konusunda bir kampanya düzenlemeye hazırlandıkları bilgisini verdi.”

 

Halkımızın belini büküp yaşamını artık çekilmez hale getiren pahalılığa,

bu yetmez gibi her hafta gelen zamları da protesto amacıyla,

her gün saat 21 de yapılacak 1 dakika karanlık eylemine destek verelim.

Halkını seven, haksızlıklara karşı olan herkes içindir.

Gönderi tarihi:

Yanlış bilmiyorsan , dünyanın en pahalı benzinini ve bişeyini daha biz kullanıyoruz !

 

Yanlış hatırlamıyorsam , birileri bu ülkeyi kalkındırmamak için ne zaman ekonomiden iyi haberler gelse , bir istikrar ortamı oluşsa terör ve medya düğmesine basıyor !

 

Yanlış hatırlamıyorsam , şimdiki hükümet yaklaşık 40 yıldır alamadığımız enflasyon , bütçe fazla vermesi , ihracat rekorları , yabancı yatırımların çekilmesii vs haberlerini duyurdu !

 

Yanlış hatırlamıyorsam , eski tek parti dönemindeki halk partisi (sonrasıyla beraber ), Tansu Çiller hanım , Bülent bey , Devlet Bahçeli bey , Ahmet Necdet Sezer beyler vs enflayonu katmerletip , devleti hortumlatıp , ülkeyi krizlere sokup , tahribi yıllarca düzelmez kirler bırakmışlardı ! (bazısı karaborsa halkının partiside olmuştu galiba)

 

Yanlış hatırlamıyorsam , çok nadir başa gelmiş , ülkemize çağ atlatmış , o devirleri yaşayanların dediğine göre eğer asılmasaydı , öldürülmeseydi Türkiyede bugün batının en gelişmiş ülkelerinden biri olurdu dedikleri başbakanları cumhurbaşkanlarını (aslında çoğul değilde neyse) cemiyetten aldıkları talimata göre engel olmuş devirmiş öldürmüş halkı yalanlarla gaza getirmiş malum halk partisi ve medyanın büyük katkılarıda olmuştu.

 

Yanlış hatırlamıyorsam , şimdiki hükümet başa geldiğinden itibaren bir çok hortumu kesti , yapanların mallarına el koydu , çoğunu yargılattı , yolsuzlukları yenmek için bir çok adım attı..Ben zaman gazetesinde .çok gördüm ama siz kesin görmemişsinizdir , çünkü iyi haberleri vermezler..

 

Yanlış bilmiyorsam eğer bir ülkenin ekonomisini sadece iç çevre değil DIŞ ÇEVREDE ETKİLER..Trilyon dolarlık şirket sahipleri borsayı ellerinde tutarak bir çok yerli yatırımcıyı batırıp , zamlar yaptırtıp , İMF nin dayattıığı politikalar , diğer siyasi partileri ağız birliğinin sadece hükümeti devirmek , bu soruna çözüm üretememek olmaısı , asıl güzel haberlerin saklanıp yerine kötüleri ön plana çıkaran bir medyanın olmasıda zannetmiyorum net bir şekilde direk etkiliyor ekonomimizi..Daha neler var neler..

 

Olayı tarihiyle birlikte bir bütün olarak ele alıp , unutmamız gerekenleri unutmamalıyız , yoksa hep tekrar eder durur , olduğumuz yerde kalırız bir adım daha bir adım daha batarız , ama hepsinden ÖNEMLİSİ , GENİŞ ACELESİZ DÜŞÜNMELİ , İNSANLARI ÇARÇABUK DAMGALAMAMALI , DÜŞMANIN HANGİ HAMLELER YAPTIĞINI GÖRMEYE ÇALIŞMALIYIZ Gerçekleri söylemekten korkmakta ancak baykuşları sevindirir..

 

Son olarakta ışık sönürme eylemnini yapmak ancak baykuşları sevindirir , yıkmak kolaydır , 20 kişinin yaptığı bir işi birisi gelip 1 saatte yıkabilir..Arabamızın gittiği yol çok kötü ama sonu güzel , matorumuz ağır hasarlı..Bu durumda lastik değiştirmek veya şoför değiştirmek AKILSIZLIKTAN BAŞKA BİŞEY DEĞİLDİR..Şu ülke için çakılı çivileri olmayanların kriz yaratıcılarınında üstelik eleştirmeyede hakları olduğunu sanmıyorum..

Gönderi tarihi:

Şu şükürcülüğümüz yok mu, ne gelirse başımıza bundan geliyor. Sanki yüksek enflasyon oranlarının önceki dönemlere nazaran düşük olması, dünyanın en pahalı benzinini almamızı legalleştiriyormuş gibi. Sanki enflasyon oranının düşmesi, halkın alım gücünü büyük oranda artırmış gibi...

 

Hala işsizlik yüksek seviyelerde seyrediyor. Dünyanın en pahalı benzinini kullanıyoruz. Konut kiraları çoğu yerde asgari ücretin çok üzerinde. Hala halkın alım gücü çok iyi değil.. Dolaylı vergilerden belimiz bükülüyor. Pek çok ülkede bir otomobil sahibi olmak lüks sayılmazken, bizim ülkemizde otomobil sahibi olmanın ne demek olduğunu biliyorsunuzdur herhalde...

 

Daha iyisiyle kıyaslamak varken, neden hep daha kötüsüyle kıyaslayıp bulunduğumuz yerden memnun olmaya çalışırız?

 

Bence sevgili bilimselci'nin buraya taşıdığı öneri, demokratik bir toplumda olması gereken haklı eylemlerden biridir. Bizim Türk halkı olarak ne tür bir ayrıcalığımız var ki dünyanın en pahalı benzinini kullanıyoruz?

Gönderi tarihi:
“TÜDEF Genel Başkanı Ali Çetin ve beraberindeki heyet, Türk-İş'i ziyaret ederek, ''Zama seyirci kalma, 10 Eylülde akaryakıt alma'' kampanyasına destek istedi. Çetin, ziyarette yaptığı konuşmada, dünyanın en pahalı akaryakıtını Türk tüketicisinin kullandığını belirterek, akaryakıtın rafineri çıkış fiyatının litre başına 94 Ykr olmasına rağmen, satış fiyatının 3 YTL'yi bulduğunu ifade etti.

 

Öncelikle böyle can alıcı bir konuyu buraya taşıyan sevgili bilimselci arkadaşımıza yürekten teşekkür ediyorum ve demokratik tepkilerini bir eylem haline getirilmesi ve yaygınlaşması konusundaki düşüncesine katılıyorum. Artık şunu çok iyi biliyoruz tepkilerle beraber birtakım gerçekleride burada paylaşmakta yarar olacağını düşünüyorum.

Uzun yıllar elektrikte fiyatlarda ve mazotta ve maliyette ve yatırımda hiçbir yatırım yapılmadan geldiğimiz nokta artık bellidir.

Biliyoruz ki en pahalı elektrik, kesintili elektriktir.

Biliyoruz ki en pahalı elektrik, yatırım olmayan elektriktir.

Biliyoruz ki en pahalı elektrik, yatırımların engellenmesi demektir.

 

Bu arada bir dakikalık karanlık eylemini ancak baykuşlara yaradığını belirten arkadaşımız düşüncesi bana bir fıkrayı hatırlattı;

 

Zam bize dokunmaz

Arkadaşım Kadir ile benzinciye girdik.

Baktım ki benzine zam gelmiş.

Bizimkine dedim ki

-"Kadir baksana benzine yine zam gelmiş"

Kadir ne dese beğenirsiniz:

"Boşver oğlum bize bir şey olmaz,

zaten biz hep 20 milyonluk alıyoruz"... :(

 

Yani fıkrada belirtiler kadir'in durumu bence bu ülke için gerçekten utanılacak bir durum...

Gönderi tarihi:

Rahmi Koç'un enteresan bir çıkışı vardı.Kemek sıkma politikalarına uyarak sürekli tasarrufa yöneldik ama bunları bizden isteyen hükümet,hiçbir şekilde tasarrufta olmayıp sürekli harcamalarını arttırmaktadır.

İki sene önce alınan bir klima veya bir televizyonu bugun almaya kalkarsanız yarı fiatı ile karşılaşıyorsunuz.

Şirketler karlarından tasarrufta bulunurken,Hükümet açıklarını sürekli zam yaparak karşılıyor.

Bu ülkede birilerinin paralarını şunu yapacağım diye alıp,olayı gerçekleştirmez iseniz dolandırıcılıktan yargılanıyorsunuz.

Ama iktidar partileri aldıkları bu gelirlerinin nasıl harcandığına dair en ufak bir hesap vermiyorlar.

Sıkışıldıkça zam yapmak kolay geliyor.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.