Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Kısaca, cumhuriyet tarihindeki yolsuzluklara da bir değinmek istiyorum. 1927 Osmaniye Milletvekili ve Bahriye eski Bakanı İhsan Bey hakkında, Yavuz Zırhlısı onarımında yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle, Başbakan İsmet İnönü'nün Malatya Milletvekili sıfatıyla verdiği önerge doğrultusunda, 24 Aralık 1927 tarihinde, Meclis soruşturması komisyonu kuruldu ve bu komisyon, İhsan Beyin dokunulmazlığını kaldırarak, Yüce Divana sevk etti. İhsan Bey Yüce Divanda yargılandı ve mahkûmiyet cezası aldı. Soyadı Kanunu çıktığında da, Mustafa Kemal Atatürk "ar etsin" diye, İhsan Beye "Eryavuz" soyadını verdi. Bu karar, Yüce Divanın cumhuriyet tarihinde verdiği ilk mahkûmiyet kararıdır değerli arkadaşlar. Bunun dışında, 1950 öncesinde buna benzer birkaç münferit olay var; Ali Cenani Bey olayı, Hayri Ürgüplü olayları gibi. Yolsuzluk ve usulsüzlük alanında, 1950 öncesinde "kirli" denildiği, söylenildiği, geçmişimizde görülen olaylar bunlardır. Bunlarda İsmet Paşa bizzat kendisi önerge vererek soruşturulmalarını istemiştir. Ama, 1950 sonrası Türkiye'de yolsuzluklar başlamıştır. Gündemde de olan Ermeni meselesiyle ilgili bir örnek vermek istiyorum. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BERHAN ŞİMŞEK (Devamla)- Demokrat Milletvekili olan Ermeni kökenli Mığırdıç Şellefyan'la başlayan hayalî ihracat olayından 2005 yılına kadarki geçen süre içerisinde Cumhuriyet Halk Partisi koalisyonlarda 6 yıl iktidarda kalmıştır. Geri kalan 55 yıllık sürede merkez sağ iktidarların Türkiye'yi yönetmesiyle 400 milyar dolardan fazla yolsuzluk yapılmıştır. Bugün Türkiye'nin iç-dış borcundan fazladır. Değerli arkadaşlarım, yolsuzluklar bir taraftan borçlanmaya, bir taraftan faiz ödemeye neden olurken, diğer taraftan da, yatırıma, üretime, sağlığa, eğitime ayrılabilecek olan kaynakların iktidara yakın olan çevrelere aktarılmasına neden olmakta. Anayasal bir kurum olan Devlet Denetleme Kurulu raporuna konu olan evlere şenlik bir TOKİ olayı var. Bunu sizinle paylaşmak istiyorum. Devlet Denetleme Kurulu raporunda, milletvekillerinin TOKİ'ye dilekçeyle başvurarak bedelinin altında ev almak istedikleri yer almakta. Sayın Başbakana sesleniyorum: Belge ve bilgi DDK raporunda var. Bu dilekçeye istinaden konutlar için önerilen fiyat, idare tarafından belirlenen satış bedelinden düşük olmasına rağmen, bu konutları satıştan çeken TOKİ Başkanı bu meselede suçüstü yakalanmıştır. Bu olay gazetelere manşet, Devlet Denetleme Kurulu raporuna konu olmasına rağmen TOKİ Başkanının o koltukta hâlâ oturuyor olması, Sayın Başbakanın "bilgi belge getirin, kafasını koparayım" sözünde ne kadar samimî olduğunu da göstermektedir. Bu, işin idare kısmı. Bir de milletvekili boyutu var değerli arkadaşlar. Sayın Başbakanımın meydanlarda ak kadrolar olarak tanıttığı milletvekili arkadaşlarımızın, milletvekili olma nüfuzunu kullanarak ucuza konut almaya çalıştıkları ortada değil midir? Sayın Başbakanın TBMM'de AKP Grubunda yaptığı ilk konuşmada "milletin içinde oturun" dediği milletvekili arkadaşlarımızın, milletin aldığı fiyattan daha ucuza konut almaya çalışmaları sizce doğru mudur?! Dün AKP Grup Başkanvekilim ifade buyurdular: "Parlamentoya güven olmalı ve dokunulmazlıkları sürekli gündeme getirerek bu güveni kaybediyoruz." Halk bu Parlamentoya, bu anlayışa mı güvenecek Sayın Başkan?! Sayın Başbakanın TOKİ olayıyla ilgili söylediği tek bir söz yoktur. "Hortumları kestik, hortumlayanları cezalandırıyoruz, zararları tahsil ediyoruz" diyen sayın hükümet, TMSF Başkanının, batan bankalardan kaynaklanan 37,6 milyar doların üzerine su içildiğine, artık tahsil edilemeyeceğine ilişkin açıklamalarına ne diyor acaba?! Uluslararası Saydamlık Örgütünün raporunun Türkiye bölümünde, el konulan 22 bankanın, Türk vergi mükelleflerine, Türk Halkına maliyetinin 42 milyar dolar olduğu, banka hortumlarının kamu fonlarıyla finanse edildiği belirtilmiştir. O 37,6 milyar dolarda, Başbakanlık önünde kasa fırlatanın hakkı var, Muş'ta hasadını alamayan yurttaşın hakkı var, çocuğuna süt almak için bedenini satan kadınlarımızın hakkı var, parasızlıktan, yoksulluktan kapkaç, hırsızlık gibi olaylara başvuran gençlerimizin, çocuklarımızın hakkı var; bu parada, üniversite mezunu olduğu halde iş bulamayan çocuklarımızın hakkı var. Geçtiğimiz hafta sonu, Kahramanmaraş'ta, borçlarını ödeyemeyen çiftçilere Sayın Başbakanım "yok öyle 25 kuruşa simit"diyor. Eğitimli onlara söylüyor da, bu bankaları boşaltan eğitimli hırsızlara da bu sözü söylemeli; o zaman adalet yerini bulacaktır. Bu hafta, Endüstri Holding Yönetim Kurulu Başkanı tutuklandı. BAŞKAN - Toparlayalım lütfen... BERHAN ŞİMŞEK (Devamla) - Toparlıyorum efendim. Gazete haberlerine göre, yurttaşlarımızın 300 trilyonu, bu holding eliyle buharlaşmış. Bu konuyla ilgili araştırma önergesini onbeş gün önce -SPK'yla ilgili- verdiğimizde reddettiniz; ama, çok sevindirici bir olay yaşadım ki, iki gün önce de bu meseleyle ilgili bir önerge verildi. Biz verince reddediliyor, siz verince "evet" deniliyor. BAŞKAN - Sayın Şimşek, toparlayalım... BERHAN ŞİMŞEK (Devamla) - Toparlıyorum efendim. Değerli arkadaşlarım, politikacıların, idarecilerin karıştığı yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin, adaletle, temiz toplumla, şeffaf yönetimle açıklanması mümkün değildir. Yolsuzluklar konusunda 1950'den bu yana Türkiye'ye yerleşen anlayışı, bakınız, 19 uncu Yüzyılda yaşamış şair ve devlet adamı Ziya Paşa şöyle açıklıyor: "Milyonla çalan baş köşede otururken, üç beş kuruşu çalan elbette hapiste yatmalıdır." Ne acı ki, Türkiye resmi böyle! Sevgili forum arkadaşlarım şimdilik başlığı açmakla yetiniyorum.Daha çok şey yazacaktım ama yazacaklarımın bir solukta bitmesini istemedim. 55 yıllık sağ iktidarlar döneminde yapılan yolsuzluklar hukuksuzluklar,adam sendecilikler,hırsızlıklar ve daha nicelerini bir bir anlatacağız. Birde bunları savunan kişilerin neden din,iman,allah dediklerini irdeliyeceğiz. Hepinizin katkılarını bekliyorum.Görelim şu cumhuriyet tarihinin beceriksizliklerini elimiz güçlü bunlar karşısında. Çünkü yaram yokki gocunayım....... Alıntı
Misafir Zıplayan Dana Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Nedense bizim SOLCU'ları bu türlü takıntıları vardır. "Ülkeyi hep sağ cenap yönetti onun için bu hale geldik,SOL yönetse daha iyi olurduk" tarzında onlarca laf duyarsınız,ama hepsi de SOL denince CHP ve onun ardıllarını söylerler.DEĞİŞEN HİÇBİR ŞEY OLMAZDI bence... Hatta bence bu ülkeye en büyük iyiliği bir SAĞ parti yapmıştır,yapan da şuan ki AKP...Irak savaşı öncesi çıkarılmayan tezkere bu Ülkenin gurur duyacağı tek icraatır. Gerçi bunu yaparken başka türlü bir şağduyu göstermişlerdir ama SOL olsaydı iktidarda eminim ki bu tezkere çıkardı.AKP, Irak müslüman bir ülke olduğu için tezkereyi kabul etmedi,bunun vebalini üzerimizden atmaları bile büyük bir başarıdır. Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Konu herhangi bir partiyi desteklemek değil.Zaten öyle olsaydı başlık ona göre açılırdı.Ama bir hatırlatma yapmam gerekiyor sevgili zıplayan dana.CHP olmasaydı o tezkere çoktan çıkmıştı değilmi Alıntı
Misafir ali0_1 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Başlık da tarafsız hava yok ki... Belli hangi akla hizmet olduğu... Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Başlık da tarafsız hava yok ki... Belli hangi akla hizmet olduğu... İşte size savunuculardan biri.Ama savunacak kelime bulamadığından polemik yaratmak istiyor. Hayır bu başlık polemik konusu olmayacak. Sağ iktidarların nasıl ülkeye uçuruma sürüklediklerini bir belgesi olacak. Ve sende malesef yutkunarak seyredeceksin.Yada savunacaksın.Seçim senin. Alıntı
Misafir ali0_1 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 İşte size savunuculardan biri.Ama savunacak kelime bulamadığından polemik yaratmak istiyor. Hayır bu başlık polemik konusu olmayacak. Sağ iktidarların nasıl ülkeye uçuruma sürüklediklerini bir belgesi olacak. Ve sende malesef yutkunarak seyredeceksin.Yada savunacaksın.Seçim senin. Başlığın da sol görüşün de yaptığın propagandan da senin olsun... Ben sadece bir lekeleme ve taraf çatışması örneği bulduğumu okurlara söylemek istedim... Haydi hoşçakal... Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Başlığın da sol görüşün de yaptığın propagandan da senin olsun... Ben sadece bir lekeleme ve taraf çatışması örneği bulduğumu okurlara söylemek istedim... Haydi hoşçakal... Daha başlamadık ali nereye!!!! Beynini paralize etme. Alıntı
Φ commandante Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Nedense bizim SOLCU'ları bu türlü takıntıları vardır. "Ülkeyi hep sağ cenap yönetti onun için bu hale geldik,SOL yönetse daha iyi olurduk" tarzında onlarca laf duyarsınız,ama hepsi de SOL denince CHP ve onun ardıllarını söylerler.DEĞİŞEN HİÇBİR ŞEY OLMAZDI bence... Hatta bence bu ülkeye en büyük iyiliği bir SAĞ parti yapmıştır,yapan da şuan ki AKP...Irak savaşı öncesi çıkarılmayan tezkere bu Ülkenin gurur duyacağı tek icraatır. Gerçi bunu yaparken başka türlü bir şağduyu göstermişlerdir ama SOL olsaydı iktidarda eminim ki bu tezkere çıkardı.AKP, Irak müslüman bir ülke olduğu için tezkereyi kabul etmedi,bunun vebalini üzerimizden atmaları bile büyük bir başarıdır. bence chp veya başka bir sol parti amerikanın lehine bir tezkere çıkarmazdı zaten chp muhalefeti olmasaydı çıkardı diye düşünüyorum Alıntı
Φ kodanga Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 55 yılda sadece sağ partiler yoktu ki iktidarda.siyasi tarihimizi iyi oku ASFALT.Hepsini gördük artık bu milletin uyanması lazım.Öyle basit propagandalarla bir yere gelemezsin.Ayrıca ne siyaseti kardeşim sadece siyasetlemi bir yere gelinir.Yok eğer senin isteğin siyaset ise gir meclise yap hangi siyaseti istiyorsan.Yani bu propagandanı senin kendin akılcı görüyor mu gerçekten.Bence senin uyanman lazım. UYAN ASFALT UYAN KARDEŞİM.... Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 55 yılda sadece sağ partiler yoktu ki iktidarda.siyasi tarihimizi iyi oku ASFALT.Hepsini gördük artık bu milletin uyanması lazım.Öyle basit propagandalarla bir yere gelemezsin.Ayrıca ne siyaseti kardeşim sadece siyasetlemi bir yere gelinir.Yok eğer senin isteğin siyaset ise gir meclise yap hangi siyaseti istiyorsan.Yani bu propagandanı senin kendin akılcı görüyor mu gerçekten.Bence senin uyanman lazım. UYAN ASFALT UYAN KARDEŞİM.... Ben uyanığım zaten.Lafların kendini bağlar.Hangi yolsuzluktan başlıyalım,adını sen koy. Bu eğitimsiz halkı çoban yerine koyan çobanların neler yaptığını anlatacağız.Sende seyret belki bizden bir feyz alırsın.Deniz bitti artık hesap günü yaklaşıyor. Hesap gününden kastım tabiiki halkın uyanmasıdır.Yani zaten o yukarıdaki kelimeler beni hiç bağlamıyor.Bağlayanlar düşünecek ve sağ iktidarların nasıl halkın dişlerini bir bir söktüğünü görecekler.Yoksa ellerim kırılsaydıda bunlara oy vermeseydim diyen insanlar bir sonraki dönemdede aynı nakaratı söylemek zorunda. Alıntı
Φ bozkurtmusti Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 sol partiler ülkeye hakim olduğunda ülkeden yükselen sesler şunllardı EKMEK YOK ,SU YOK ,LASTİK YOK... YOK YOK (!) yani ekmeğin karneyle alındığı günleri ne zaman unuttunuz... Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 sol partiler ülkeye hakim olduğunda ülkeden yükselen sesler şunllardı EKMEK YOK ,SU YOK ,LASTİK YOK... YOK YOK (!) yani ekmeğin karneyle alındığı günleri ne zaman unuttunuz... Bu sağcı cenah gerçekten çok ilginç.Herhalde sözünü ettiği yıllar 2.Dünya savaşı yılları. O yıllarda ekmek bulmak bir elzemdi.Şimdikiler olsa dışkı kuyruğuna girerdin. Kardeşim önce oku oku oku. ikra Alıntı
Φ bozkurtmusti Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 6 Ağustos , 2006 ne farkeder solcu parti iktidarda değilmiydi .keza ecevitin ilk iktidarındada insanlar ekmek yağ şeker bulamıyor karaborsadan alıyordu. bak buda yakın tarihten sol bir iktidar örneği değilmi... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Ecevit iktidarında Türkiye Kuzey Kıbrısı ele geçirdi. ABD nin haşhaş ekim yasağını kaldırdı. Silah Ambargosu delindi. biraz bilgi önce. Kıbrısa türk askeri çıkarılmasının ardından, Türkiye tarihinin en büyük ambargosunu yedi. İthal kalemler, sanayide kullanılan makinaların yedek parçaları vs bu ülkeye girmedi. Ecevit'in baş danışmanı, ABD abd başkanına ecevit için O!nu kullanın demiyordu. Tüm süper güç ülkelerin açık tehditlerine rağmen. Kıbrıs Türklerini soykırımdan kurtaran askeri müdaheleyi yapmıştır Ecevit. Tabiki ardından ambargo gelir, piyasa sıkıntısı olur. azıcık bilgi. Alıntı
Φ bozkurtmusti Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 ambargo beni ilgilendirmez...ha demekki Türkiye ecevit dönemindede abd olmadan hiçbirşey yapamıyormuş.hani solcular başa geçince abd emperyalizmi sona erecekti. abd ambargoyu koyunca halk açlıktan kıvrandı, karaborsacıların eline düştü...demekki sol da çözüm değil... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 coşma halk açlıktan falan kıvranmadı. O kadar merak ediyorsan. 1974 yılındaki hayat standartı, bu günkünden oldukça iyidir. birde karıştırdın galiba Karaborsacılık, 1974 lerde değil MC iktidarındaki 1979 lardadır. Alıntı
Φ bozkurtmusti Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 az önce kendin yazdın ecevit döneminde ambargo vardı o yüzden halk kuyruklara girdi diye .şimdi yok diyorsun..iki dakkada nasıl döndü fikrin.karaborsacılıkta o dönemdeydi.m.ç zamanında da ne karaborsacılık vardı nede.tek sorun vardı ülkede komünist iktidar olacak diye binlerce gencin sen sağcısın ,sen solcusun diyerekten birbirini öldürmesine neden olan komünizm...komünizm hiç bir ülkeye refah getirmedi,getiremezde.. Alıntı
Φ commandante Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 az önce kendin yazdın ecevit döneminde ambargo vardı o yüzden halk kuyruklara girdi diye .şimdi yok diyorsun..iki dakkada nasıl döndü fikrin.karaborsacılıkta o dönemdeydi.m.ç zamanında da ne karaborsacılık vardı nede.tek sorun vardı ülkede komünist iktidar olacak diye binlerce gencin sen sağcısın ,sen solcusun diyerekten birbirini öldürmesine neden olan komünizm...komünizm hiç bir ülkeye refah getirmedi,getiremezde.. ambargonun sebebi neydi biliyomusun peki Alıntı
Φ bozkurtmusti Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 ambargonun sebebi değil sonuçları önemlidir ...sonuçta halk fakirleştimi sol bir iktidar döneminde.. ben sebeplere değil sonuçlara bakarım... Alıntı
Φ commandante Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 ambargonun sebebi değil sonuçları önemlidir ...sonuçta halk fakirleştimi sol bir iktidar döneminde.. ben sebeplere değil sonuçlara bakarım... o sol iktidar olmasaydı kuzey kıbrısta yunan bayrağı dalgalanacaktı Alıntı
Φ ANTİ ŞAHVELİ Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 7 Ağustos , 2006 Bu ülkeyi bizim oy verdiğimiz insanlar yönetiyor gözüküyor ama devletin görünmeyen kesimlerinde ne köşe kapma savaşları uğraşları verildi azınlık fakat etkili bir kesim tarafından..Osmanlı bile ondan yıkıldı..Çünkü düşman anladı kale içerden fethedilebilir..Bu millet koyun gibi , akıl erdiremez şüphelenemez , hamiyetini ortaya koyamaz..Bugün birbirimize düşmemizin geri kalmamızın sebebi o azınlık fakat çooooook etkili kesim yüzündendir..Şimdi komplo falan diyeceksiniz..Size bir örnek vereyim aslında yüzlerce verilirde neyse..Uğur Mumcu cinayeti , Savcı Doğan Öz cinayeti , siyasi parti liderlerinin bilderberg toplantılarında , terör lamplarından , rotary kulüpleri kurucularıyla , ABD ile derin devletle bağlantıları var! Şimdi göremeyin bakalım ama elbet ortaya çıkacaktır 20-30 yıl sonra neden bu hallere geldiğimiz , iktidarları yıpratanlar , ülkeyi içerden yıkmaya uğraşanları elbet birgün sizde akıl erdireceksiniz..ümitliyim Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 İLKSAN SKANDALI Artık aklımıza geldikçe yazmaya başlayalımçÖnce şu ilksan skandalı bakınız sağ iktidarlar nekadarda milliyetçi Doğan Grubu'nun sahibi olduğu MİL-PA'nın Formula-1 pistinin yakınında 2 bin 238 dönüm arazi satın aldığını" ortaya koyan haberin perde arkasında talihsiz bir öykü var. Milliyet Pazarlama tarafından Pendik Kurtdoğmuş Köyü'nde satın alınan 2 bin 238 dönümlük arazi, 1993 yılında kamuoyunda "İLKSAN Skandalı" olarak bilinen ve ekonomik sıkıntı içinde bulunan Tercüman Gazetesi'nin o dönemdeki sahibi Kemal Ilıcak'ın ölümüyle sonuçlanan olaylarla gündeme gelmişti. ANAP Lideri Mesut Yılmaz, DYP-SHP Hükümeti'nin icraatlarını eleştirdiği "500. Gün" basın toplantısında skandalı duyurdu. "İLKSAN Skandalı" adını alan olayda Ilıcak, Sedat Çolak'ın sahibi olduğu AY-BA şirketi tarafından Pendik Kurtdoğmuş Köyü Seferusta Mevkii'ndeki 6 bin 300 dönüm arazinin 120 milyar liraya alınıp 346 milyar liraya İlkokul Öğretmenleri Yardımlaşma Sandığı'na (İLKSAN) satılmasında sorumlu tutuldu. Haber hasta etti Milli Eğitim Bakanlığı'nın, Sedat Çolak'ın sahibi olduğu AY-BA şirketine arazinin bedelini ödemesi için İLKSAN'a 300 milyar lira ödenek aktardığı ortaya çıktı. Ödeneğin, arazinin İLKSAN tarafından alınmasına karşı çıkan dönemin Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan'ın yurt dışında olduğu sırada kendisine vekalet eden Mehmet Ali Yılmaz tarafından imzalanarak çıkartıldığı ortaya çıktı. Yılmaz'ın açıklamaları gazete manşetlerine arazi satışının ekonomik sıkıntı içindeki Tercüman Gazetesinin o dönemdeki sahibi olan Kemal Ilıcak'ı kurtarmak için yapıldığı yönünde taşındı. Ilıcak, gazete manşetlerindeki haberleri okuyunca beyin kanaması geçirdi. Bu olayı Nazlı Ilıcak "Kemal gazete haberini okuyunca bu hale geldi. Bakan, İLKSAN'la iç çekişmesi olduğundan arsa satışını imzalamadı. Kendi çekişmeleri yüzünden Kemal'in hayatına kastettiler" diye açıklama yapmıştı. Resmini görünce Yılmaz'ın açıklamaları üzerine gazeteler "DYP'ye yakınlığıyla tanınan zor durumdaki ünlü işadamı, aracı olduğu arsayı Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki İLKSAN'a satmak istiyor" diye duyurdu. Haberlerde bu satışın usülsüz olduğu iddia edildi. Kemal Ilıcak havaalanından aldığı gazeteleri okurken fululaştırılmış kendi resmini görünce aniden fenalaşmış ve otomobilin koltuğu üzerine yığılıp kalmıştı. 8 Nisan tarihinde yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması geçirerek komaya giren Ilıcak, tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak 9 Nisan'da öldü. Böylece basın tarihinde ilk kez bir gazete sahibi, aleyhinde çıkan yolsuzluk iddiaları üzerine canından oldu. İlksan kapsama dışı Ilıcak'ın ölümünün ardından Başbakan Süleyman Demirel, 13 Nisan'daki DYP Meclis Grubu'nda yaptığı açıklamada, "Arsanın alınması için talimatı ben verdim, parayı da ben ödedim" dedi. Bu yoğun tartışmalar sürerken olayın kapanmasını sağlayacak büyük bir gelişme yaşandı. 17 Nisan 1993 tarihinde, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, vefat etti. Bütün Türkiye önce Özal'ın ölümünü, daha sonra da yerine kimin cumhurbaşkanı olacağını tartışmaya başladı. Böylece İLKSAN Skandalı gündemden düştü. Ancak Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanı adayı olduğu sıralarda koalisyon ortağı SHP konuyu bir ara gündeme getirmeye çalıştı. Süleyman Demirel, 16 Mayıs 1993 tarihinde cumhurbaşkanı olunca sorumsuzluk zırhı sonucu İLKSAN olayının kapsamı dışına çıktı. Arazisini İLKSAN'a Kemal Ilıcak aracılığıyla satmaya çalışan Sedat Çolak, bir süre sonra gazetenin sahibi oldu. Çolak, 29 Kasım 1995 tarihinde İLKSAN davasının görüldüğü Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Mağazalar kapandı Koalisyon hükümetinin Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ile Başbakan Demirel'in arasında sert rüzgarların esmesine de neden olan İLKSAN skandalının ardından; öğretmenler ve sandık üyeleri için düzenlenen otomobil kampanyalarında da yolsuzluk olduğu ortaya çıktı. Uzun süre gündemden düşmeyen skandalın ardından ülke genelindeki İLKSAN mağazaları da kapatıldı. Yargılama 4 yıl sürdü Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın iddialar üzerine başlattığı soruşturma sonucunda, İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Büyükkaya, İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanvekili Ahmet Özgür, İLKSAN Denetleme Kurulu Üyesi Cemil Bacak, İLKSAN Genel Müdür Yardımcısı Talat Haşimoğlu ve İLKSAN Denetleme Kurulu Üyesi Ahmet Şükrü Cömert hemen tutuklanarak cezaevine konuldu. Tercüman Gazetesi sahibi Sedat Çolak ile 11 sanık hakkında ise gıyabi tutuklama kararı çıkartıldı. Yaklaşık 4 yıl süren dava sonunda Büyükaya ve İhale Komisyonu üyesi İrfan Oğuz hakkında 9 yıl 9'ar ay; Çolak hakkında 2 yıl hapis cezası verildi. Sanıklardan Özgür 8 yıl 3 ay, Durmuş Temel Sakoğlu, Mustafa Zor 4 yıl 6'şar ay, diğer 10 sanık da 3 ila 5 yıl 3 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Alıntı
Φ Asfalt Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 Yeğen iş başında Yıllar içinde Demirel ailesiyle ilgili kabarık bir arşivim oluştu. Önce hayali ihracatın (sunta) Türkiye'deki mucidi yeğen Yahya Demirel, ardından babası Hacı Ali Demirel, ardından da Şevket Demirel'in oğlu Murat Demirel, benim arşivimi zenginleştirecek "aktivitelerde" bulunmak için adeta birbirleriyle yarıştılar! Demirel yazılarımın son dönemde azalmasından dolayı sitem eden okurlarımdan gelen yoğun istek üzerine dün arşivimi karıştırdım ve muteber kardeş Şevket Demirel'le ilgili malzeme bile buldum. 4 klasör dolusu gazete kupürleri arasından aşağıdaki seçimi yapmakta çok zorlandım. Dikkat ederseniz Süleymen Demirel, ailesiyle ilgili yolsuzluk ve kayırma olaylarında ya Başbakan ya da Cumhurbaşkanı. Kredilerin verildiği bankalar da hep kamu bankaları. Bu kadar tesadüf olabilir mi? Demirel arşivimde kayınbirader Ali Şener ile banka batıran 2 manevi oğul Cavit Çağlar ve Kamuran Çörtük de yer alıyor. Ama o dosyaların şu an için güncelliği yok. Süleyman Demirel, henüz 4 yıllık başbakanken Hayat Mecmuası'nda yer alan bir röportajda, "Bizim ailede ayrı gayrı yoktur. Üç kardeşiz. Hacı Ali, Şevket ve ben. Üçümüzün kazandığı ortaktır. Hepsi bir çanakta toplanır. Herkes ihtiyacına göre çanaktan alır," demişti. Bu önemli hatırlatmayı da yaptıktan sonra buyrun arşivin sayfaları arasında küçük bir gezintiye... SEKA'DA ŞEHZADE SKANDALI: Başbakan'ın yeğeni Murat Demirel, SEKA ürünlerine zam gelmeden bir gün önce 2 milyar tutarında duralit aldı. 18 Ocak 1993, Milliyet SAYIN BAŞBAKAN, BU OLAYA EL KOYUN: Yeğeniniz Yahya, yabancı bankalardan aldığı 20 milyon doları ödemedi. Bu borcu devlet bankası Şekerbank ödüyor. Yeğeniniz 1 ekime kadar bulunamazsa açılan dava düşecek ve bu para devletin sırtına kalacak. 3 Mart 1993, Hürriyet DEVLET BANKALARI YAHYA'YA ÇALIŞIYOR: Devlet bankası Sümerbank, Şekerbank'ı dolandırmaktan sanık olarak aranan Yahya Demirel'in Kıbrıs'taki bankasına mevduat hesabı açtı. Sümerbank Genel Müdürü Doğan Çelik olayı doğruladı. 15 Mart 1993, Hürriyet HAZİNE'DEN DEMİRELLERE TRİLYONLUK TEŞVİK: Hazine, Şevket Demirel'in şirketlerine teşvik üstüne teşvik veriyor. Orman ürünleri şirketine yatırım için, pazarlama şirketine de ihracat için teşvik alan Demireller'in, liman işletmek için kurdukları Demport da 1.9 trilyon liralık teşvik sağladı. 2 Ağustos 1994, Milliyet SEN DE Mİ ŞEVKET AĞA: SPK, Göltaş'tan 160 milyar liralık grup içi fon aktarımını önledi. Şevket Demirel, kendi holding şirketlerinden Orma A.Ş.'nin % 15'lik hissesini, 240 milyar lira gibi yüksek bir bedelle, henüz yeni halka açılan 'Göltaş'a 1994'te sattı. SPK her bir hissenin 317 bin liradan satışını yüksek buldu ve "örtülü kazanç aktarımı"nın olmaması için bedelin indirilmesini Göltaş'tan istedi. Bunun üzerine Şevket Demirel Holding, satış bedelini üçte iki düşürerek, 240 milyardan 80 milyara indirdi. Geriye kalan 160 milyar Göltaş borcunun silinmesine karar verildi. 4 Mart 1995, Cumhuriyet ŞEVKET DEMİREL'E İMTİYAZLI SARAY: Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in kardeşi Şevket Demirel, imar yasağı bulunan Eğridir Gölü'nün kıyısına muhteşem bir villa kondurdu. Kıyı yasasına aykırı olarak göl kenarına villa inşa edilmesine, Isparta Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü seyirci kaldı. 27 Mayıs 1995, Akşam YİNE YAHYA DEMİREL: Şekerbank Yahya Demirel'e 20 milyon dolarlık usulsüz kredi açıldığı iddiası ile savcılığa başvurdu. Şekerbank Kambiyo Müdürü Cemil Özdöl ve bayan yardımcısı bu olayla ilgili olarak tutuklandı. Cemil Özdöl tutuklanmadan önce, olayın ortaya çıkması üzerine intihara kalkıştı. 21 Ağustos 1998, Sabah YEĞEN DEMİREL'İN BANKASI HAYALİ: Yahya Demirel'in KKTC'deki Kıbrıs Yatırım Bankası hayali çaktı. Başbakan Yılmaz'ın emriyle hakkında soruşturma açılan hayali bankaya Halkbank para kaptırdı. 26 Ağustos 1998 BALLI BİRADER!: Şevket Demirel'in 1994 yılında İzmit yakınlarındaki DYP'li Yeniköy Belediyesi'nden aldığı arazinin değeri 4 yılda 100'e 28 Ağustos 1998, Sabah DEMİREL-YİĞİT ORTAKLIĞI: Murat Demirel ile Korkmaz Yiğit'in, bankaları aracılığıyla birbirlerinin 8 firmasına karşılıklı 60'ar milyon dolar kredi kullandırdıkları anlaşıldı. Üstelik Demirel'in 4 firması hayali çıktı. 9 Ekim 2000, Radikal BALLI BABA: 2.5 yıl önce iflas eden Hacı Ali Demirel'in Yükseliş Koleji, torpilli satışla tasfiyesini tamamladı, iflas kararı kalktı. 9 trilyonluk borcu yüzünden iflas eden Hacı Ali Demirel'in Yükseliş Koleji'ni, Odalar Birliği "pazarlık bile etmeden" 26 trilyona aldı. 2003, Vatan Alıntı
Φ berker18 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 8 Ağustos , 2006 ben de sağcıyım ama bana sağcı-solcu değil; bu vatanı seven ve Allah'tan korkan adam lazım... bu sağcı veya solcu olsun farketmez.. türkçe ezanı ne çabuk unuttunuz...ezan tekrar arapça olduğunda, ilk ezan okunduğunda 15.000 insanımız sultanahmette sevinçten ağlamıştı... sağcıların da elbette hataları vardır ama, dünyada veya ülkemizde solcuların yaptıklarını yzsak foruma sığmaz... Alıntı
Φ ANTİ ŞAHVELİ Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2006 Gönderi tarihi: 9 Ağustos , 2006 ben de sağcıyım ama bana sağcı-solcu değil; bu vatanı seven ve Allah'tan korkan adam lazım... bu sağcı veya solcu olsun farketmez.. türkçe ezanı ne çabuk unuttunuz...ezan tekrar arapça olduğunda, ilk ezan okunduğunda 15.000 insanımız sultanahmette sevinçten ağlamıştı... sağcıların da elbette hataları vardır ama, dünyada veya ülkemizde solcuların yaptıklarını yzsak foruma sığmaz... Kardeşim onlar ne ki bak benim aklımda kalanlar ; -Hep ne olduğu belli olmayan , ONU VAR ETMEK İÇİN sahte dinci gruplar kurdurtup eylem yaptırtıp , DİN DÜŞMANLIĞININ TAKİYYESİ OLAN İRTİCA yaygaraları kopararak devletten ve ülkemizdeki , vatan evladı müslümanları ve müslümanlığı kazımaya engel olma çabaları var bunların.Bu arkadaşlar bir israil politikasııdır , eee bunu yaptırmak içinde onlara çalışan masonları ve sabetayları kullanacaklar heralde -Çıkrttıkları olayların hemen akabinde 2. Menemen olayı demeleri , halbuki Menemen olayınıda ONLAR ÇARPITMIŞLARDIR..O üzücü olayı çıkaranlar daha çocuk yaşta ve o beldenin esrarkeş gençleridir..Çok öğrenmek isteyen vede SORULARA CEVAP VEREBİLECEK ilme sahip arkadaşlar DEVİR DEVİR CUMHURİYET GAZETESİ başlığına bakabilirler.. -Dahası mevcut iktidarları istedikleri yönde kullanamadıklarından , devletin üst mercileri onların hakimiyetinden çıkma korkusu yaşadıklarından , devirmek 'ne yaparsan yap engelleyin' talimatı aldıklarından SİNEİ MİLLETE DÖNME , DAMAT FERİTTE SATMIŞTI , ŞUNU BUNU GÖREVİNDEN AL demeleri Kısaca KRİZ MÜTAHİTLİĞİ VE ÜLKEYİ GERİLİME SOKMA ÇABALARI , başbakan çok isabatli bir yorumda bulundu bana göre -Atatürkün nefret ettiği huzurlarından 'defolun karşımdan yahudi ******** , benim milletim bana kahramanlık sıfatı verdi ben sizin gibi bir çıfıt yahudiye ***** mı olacağım , yarın sabaha kadar ne kadar locanız varsa kapatmadığınız takdirde hepinizi astırırım' diye azarlayarak kovduğu 'kökü dışarda , fesat şebekeleri' olarak nitelendirip KAPATTIĞI MASON LOCALARINI TEKRAR AÇTIRMAK - MENDERES DÖNEMİNDE , 80 ÖNCESİNDE , REFAH PARTİSİ DÖNEMİNDE KAPATTIRMAYA SUNULAN OYLAMALARA 'RET' diyen CHP liler nasıl bir Atatürkçülüktür YOKSA BAŞKA BİRİLERİNİN KUKLALARIMI BUNLAR -İşte masonlar Çankaya geliyor , Cumhur başkanı Sezer onlara destek verdiğini söylüyor vs CHP liler ve diğer solcular cumhur başkanınıa destek verdiklerini her fırsatta dile getiriyorlar , hatta bazıları Atatürkten İnönünde sonra 3.sıraya koyuyor , şimdi adını vermeyelim o Atatürkçülerin -Dahası 80 öncesinde yaratarılan terör ortamına asker kökenli MİT çiler ÖHD elemanlarınında karıştığı anlaşıldığından bir meclis araştırma komisyonu kurulmasınada ret diyen solcuların bu yaptığı kime hizmettir??? -Sauna çetesi - Atabeyler gibi derin devletin bir kolları ortaya çıkatılmasına FASO FİSO şeyler demek neye hizmettir??? daha bir sürü şimdi kim yazacak , Rotary külupleri ile irtibatlarını , Sarıgül'ün rüşvet belgesini kimin yolladığını , terör örgütü yandaşlarını MECLİSE sokmalarını , inançsızlığı dinsizliği diyalektiği darbeyi savunmalarını HEPSİ BİR YANA ŞU VATAN İÇİN BİR TEK ÇİVİ ÇAKMAMALARINI şimdi kim yığacak buraya...Allah akıl , düşünme yeteneği ve vicdan versin BAZILARINA.. acele oldu ondan böyle oldu yoksa ciddi kim yığacak buraya.. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.