Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Gökyüzünün Sahipleri Uzanıp yatağıma pencerenin önündeki Dalıp giderim gökyüzüne düşünürüm eskileri Yıldızları seyrederim hatırlatırlar gözlerini Unutturmazlar seni gökyüzünün sahipleri Bu yıldızlar yakar her gece yüreğimi Yine onlar yıkar bütün hayellerimi Yaşatırırlar bana seni ve sensizliği Rahat bırakmazlar beni gökyüzünün sahipleri Uzaktalar onlarda en az senin kadar bana Asla dokunamam bilirim onlarada sanada Bakmakla yetinirim düşündürürler seni Unutturmazlar asla gökyüzünün sahipleri Yıllardır seyreder gözlerim gökyüzünü Yıllardır göremedim ben bir kere yüzünü Yıldızlar olmasa unuturdum belki seni Ama müsade etmediler gökyüzünün sahipleri Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sevda Sözlerim Vardı Rüyalarda Çıkardı Sevda sözlerim vardı rüyalarda çıkardı Hayallerimiz vardı sen çekip gidene kadar Umutsuzluğa bulandı kalbim ortada kaldı Yalnız bir çocuk gibi çaresizliği tattı Oysaki senindim ben senin esirindi beden Ruhum avuçlarında tek sahibimdin sen Böyle ansızın vurdun beklemediğim bir anda Sensizikte yok oldum kayboldum yollarında Şimdi gözlerim kapıda belki dönersin diye Bir umut bekliyorum belki seversin yine Bazen kendimi unuttum ama hiç unutmadım seni İstesemde olmadı kabullenemedim sensizliği Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sensizim Sen yoksun artık yalnız bu yüreğim Esmiyor artık deli fırtınalar bu yürekte Nedensizce çekip gittin yalnız bıraktın Sensiz ben yaşayamam dedim anlamadın İmkansız olmayı seçtin gittin sen Zalim yüreğine söz geçiremedim ki İstemedim ben böyle olsun mecbur bıraktın beni Mahvettin bu yüreği, tek başımayım şimdi, sensiz... Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Bir Gezinin Ardından Hayat mı dedi birisi? Hah! gülerim Avucumdaki kadınları Bir bir üflerken gördüm hayatı, ozon deliğinde takılı kalmış Biraz daha büyürken Önce sarhoş bir geminin kalktığı limandı, hayat Bir kanat çırpınışında dolaşırdım limanları Basıp kaymadan önce yosunlu zeminine zamanın Anlat durma Nerede kaybolduk biz? kaçıncı yok oluşumuz? Hangi bataklıkta oynuyordu çocuklar? . Hatırla Dündü, evet dün Sandukası ağır ağır açılırken zamanın Gördük Susuz bir çeşmenin başında can veren Tarihi... gerçek gibi görünüyordu geçmiş ve geçmişte dolanır gibi yaldızlı, sıcak taşlarında yürüdük, dolanıp bir dağa 'Anlamaktı' sonumuzu amaç İşte! Hayat dedi birisi Hah! gülerim Yüreğimi yasladığım yaralı bir geminin kaburgasından can alan, umut mu? yeniden başlayacak olan istemiyorum öyleyse Başlasın tufan... Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 sarhoş Bir Gemi Gibi Sarhoş bir geminin Kalktığı ilk limandı Bir kanat çırpışında Dolaşırdım tüm kıyıları Basıp kaymadan önce Yosunlu zeminlerine Zamanın Ölüm gri dedi biri Habili doğuruyorum Ölüme inat Aklımın bittiği yerde Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Hey Yar! Ne bir gül isterim,nede bir halı. Ne şifa dileğim ne Anzer balı. Yarimin verdiği bir kuru dalı. Nice al güllerden üstün sayarım. Kabuğa aldanmam isterim özü. Çok arşın eyledim yokuşu düzü. Yarin söylediği bir tatlı sözü. Nice bülbüllerden üstün sayarım. Ecel ne zamandır bilinmez önü. Aşka gidenlerin neredir yönü? Yarin dizlerinde geçen bir günü. Nice mevsimlerden üstün sayarım. Garip Hayati'yim tutun elimi. Yare laf söylersem bağ'lan dilimi. Yarsız yaşamdansa erken ölümü. Nice ömürlerden üstün sayarım. Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Bir Sevdanın Ardından Giden geri dönsede, giden değildir dönen, Kalbimde bir fenerken,şimdi oldu bir sönen, Gönlüne al demiştim,saraymıydı istenen, Şimdi böyle bir tutkum, asla olsun istemem. Çektiğim her özlem bil,dahada yaklaştırdı. Aşk değil bir sevdaydı,çok kutsiyet taşırdı. Gözden ırak olunca,gönülleri şaşırdı. Derya dediği sevda,bir bardağı taşırdı. Duyguları ifade, kelime haznem yetmez, Öyle bir tutku idi,sanırdım ki hiç bitmez, Küllendi bir kez üstü,şimdi artıkhiç tütmez, İnan unutacağım,gönlüm beni dinlemez. Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Bırak yalnızca adı saklı düşler soldum lalezar mevsimleri yarım danslar örgütledim poyraz esintileri gibi inan kısa cümleler hatırlayamadığımdan yalnız bir dokun bitimi seni kuramadım parçalarından karabalık bir orkestıra eşliği ve zaten sen olmak istemedin ellerimden seni.. Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Acı bir hayat. Bir tek senin aşkın mı aşk? Sen misin sevda yanığı kaçak Ben seni sevdim seveli yandım Yandım,yandım sende söndüm Hayat bana bir dargın bir barışık Her günüm senle karma karışık Çakmak, çakmak gözlerinde ışık Senin sevdan bende, barut fişek Ulaşılmayı beklerken ayrılık İkimizin kaderi olsa gerek Bana ayrılık yazan felek Sensizliğini bana giydirecek Yapma be sevdam ağlama artık Bu kader senin değil benimdir Sana gelen bu ayrılık, firak Bende oluyor acı bir hayat Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Ayrılık Şiiri Her satırı Mendireğe dizili karabataklara benzeyen Bir mektup bırakarak balıkçı koyundan sisler icinde uzaklaşan kayık gibi bir sabah usulca ayrıldın koynumdan Bütün yolcularını Boğaz köprüsünün çaldıgı Araba vapurunun boş seferleri gibi yanlızca rüzgâr gezinir sensiz yüreğimde Durgun bir sudur aslında deniz ki çocukların acemi oltalarını denedikleri kuytu bir iskelenin tahtaları altına yazdıgım ayrılık siirini okudukca dalgalanır... Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sevgi Sevgi; Birini sevmekse, Aşk; Onun uğrunda ölmektir. Sevgili; Seni bırakıp gitse de, Yeniden dönebilendir.... Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Aşka ve Sevgiye Dair Aşk ikidir sevgi bir; Aşk yalan,sevgi gerçektir. Aşk sudur,sevgi susuzluk. Bu yüzden sevgi hasrettir, Özlemektir,beklemektir. Asıl maharet: Susuzken suyu içmek değil Karşısına geçip seyretmektir. Aşk haykırmaktır,sevgi ağlamak; Aşk açmaktır,sevgi katlamak. Sevgi saklamaktır Yüreğini,gözlerini Ve de ellerini saklamak Bahar geldiğinde… Bir çiçeğe,yeşile,çimene Aşık olamazsın ama seversin. Arkadaşına aşık olamazsın Ama seversin. Toprağa fidanı aşkla değil Sevgiyle dikersin. Sevgi için ölünür,aşk öldürür. Aşk kıskançtır,nankördür Sevgiyi öldürür. Aşk Kabil’dir,sevgi Habil. Aşkla sevgi aslında kardeştir Babaları insandır,Adem’dir Aşk için şiirler yazarsın, Şarkılar yaparsın; Sevgiyi anlatamazsın. Çünkü yüreğine sığdıramazsın. Kalbini aşka kapatabilirsin Ama sevgiye kapatamazsın Sevgi gizli,aşk aşikardır. Yüz vermeyince unutursun Sen aşığım diye daha kendini kandır. Dedim ya sevgi gerçek,aşk yalandır. Dahası da var: Aşkın gözü kördür, Fazla naz aşık usandırır; Aşk oyun,aşık oyuncaktır. Sevgi ise yaşamdır,hakikattir. Aşk aceledir, Sevgi usul usul sabırlıdır. Acele işe hem şeytan karışır. Aşk ateşlidir Çünkü hastalıklıdır. Sevgi ılıktır Çünkü sağlıklıdır. Velhasıl bu iki kardeşin hikayesidir Aşka ve sevgiye dair… Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sevgili Şeyda bülbüllerinin şakıyan sesi olsam Buram buram aşk kokan avuçlarına dolsam Parmakların ucunda sevgi olup kök salsam Sonsuza kadar kalsam bıkar mısın sevgili? İzin verirsen bana düşlerine gireyim Sevdamın hakkı olan hayalleri dereyim Yeşilleri süsleyip illerine varayım Dönüp bir kez yüzüme bakar mısın sevgili? İpekten kanatlarım incinecek korkarım Yol ırak, dağlar sapak kaybolursam ürkerim Yüzün gülmezse bana yüreğimi burkarım Sevgi ile karşıma çıkar mısın sevgili? Ruhsatsız bir sevdayı ben nasıl sözleyeyim Sığmıyor yüreğime nereye gizleyeyim Söyle revaysa bana daha da özleyeyim Sevgi er meydanıdır yıkar mısın sevgili? Şahı oldun hayatın, herkes kalbimin yadı Gam yemem yaşadım ya sevginle ben miladı Varsın gülsün el alem geçmesem de sıratı Mahşerine beni de çeker misin sevgili? Arının peteğinde bal olamadım ama Dünyana girdim diye acı veririm sanma Delik deşik yüreğim tutmuyor artık yama Son kurşunu da bana sıkar mısın sevgili? Hercai çiçeklerin kokusu ellerinde Hicazkar şarkıların nağmesi dillerinde Bir avuç buse olsam özlemin çöllerinde Vuslatın ateşini yakar mısın sevgili? Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Kabahat Seni Sevende hayat rüya gibi aşk bir kumar gibi kaybettim seni sevgili yağmur gibi yaşlar akar gözlerimden bulamadım ey sevgili aşk dolu geceler kadar yanlızım sensizim sensiz seni başıma taç gözlerime yaş ettim şu hasta kalbime aşkını ilac ettim aşk bu mudur ey sevgilim bir aşk vardır bir gönülde kabahat seni seven şu benim deli deli gönlümde Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sabret Son defa Sevmek istedim Kahretsin ki İlk defa öğrendim Aşık olmayı şimdi ne sevgi istiyorum ne de başka aşk dilim susmayı sen de beklemeyi öğren yüreğim a .ş ..k ....ı ....m .......s .........a ...........b .............r ..............e ................t Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Aşkta Yarın Yoktur Sevgili Aşk Bu Dünyanın Ölçüleriyle Açıklanamaz Sevgili O İlkel Bir Acıdır, Yaban Bir Ağrıdır. Gelir ve İçimizdeki O Çok Eski Bir Şeye Dokunur. Sonra Bir Perde Açılır ve Yolculuk Başlar Bu Yolculukta Artık Para, Tarifeler Beklentiler, Randevular, Taksitler, İş, Anneler ve Korkular Yoktur Aşkın Kendi Gerçekliği Vardır Sevgili. İnsan Başka Bir Işığa Teslim Olur, Daha Derinden Anlamaya Başlar, Bilgeleşir Hiç Bilmediği Sezgileriyle Buluşur Yükü Çok Ağırdır, Kendiyle Buluşmuştur Hem Dışındadır Dünyanın, Hem de Tam Ortasında. Hindistan'da Ganj Nehri'nin Yakılan Yoksun Adamın Hissettikleri de Onunladır, Yitirdikleri de... New York'ta, Bir Sokakta, Kartondan Kulübesinde Yaşayan Kadının Çıplak Yalnızlığı da Her Şey Onunladır, Ona Emanettir Sanki, Ama O, Çıldırtıcı Bir Yalnızlık İçindedir Yine de... Aşkın Kültürlü Olmakla, Bilgili Olmakla da İlgisi Yoktur Sevgili, Kanımıza Karışan İlkel Acı, O Yaban Ağrıyla Hiçbir Kitabın Yazamadığı Hakikatlere Daha Yakınızdır, İnan... Kim Demiştir Hatırlamıyorum, Aşk Varlığın Değil, Yokluğun Acısıdır Diye. Belki de Bu Yüzden İlk Gençliğimde, O Yoğun Aşık Olduğum Yıllarda, Gözüme Uyku Girmez, Dudağımda Bir Islıkla Bütün Gece Şehri, O Karanlık, O Hüzünlü Sokakları Dolaşır, İnsanları Uykularından Uyandırmak İsterdim. Uyanıp, İçimde Derin Bir Sızıyla Uyanan O Derin Sancının Acısına Ortak Olsunlar Diye... Aşk Çok Eski Bir Şeydir Sevgili Onun İçinden O Çileli Çocukluğumuz Geçer Sevdiğimiz İnsanların Çocuklukları da... Oradan Üvey Anneler, Eksik Babalar, Parasız Yatılılar Geçer Ve Sonra Aşk Bütün Bunları Alır, Daha da Eskilere Gider, Hep O İlkel Acıya, O Yaban Ağrıya... İnsan Bazen Nedensiz Yere Umutsuzluğa Kapılır Kimselere Veremez Sevgisini, Kimselere Derdini Anlatamaz, Evlere Kapanır... Bazen Denizler Kıyılar Çeker İnsanı. İnsan Bu Kapılmayı Anlayamaz, Oysa Çok Eski Bir Yerde Yaşanmasından Korkulup Vazgeçilmez Aşkların Sızısıdır Bu. Bu Sızı, Bu Yenilgi Mevsimlerle Yıllarla Devrilir Başka İnsanlara... Bir İnsanın Yaptığı Bir Hatanın Tüm İnsanlara Yayılması Gibi... İşte Şimdi Biz de Sevgili, Ya Olmadık Zamanlarda Umutsuzluğa Kapılıp, Soluğu Evlerde Alacağız, Ya da Denizler, Kıyılar Çekecek Bizi. Nasıl Biz Başkalarının Korkularını Taşıyorsak, Başkaları da Bizim Korkularımızı Taşıyacak, Yenilgimizi, Umutsuzluğumuzu... Birazdan Sabah Olacak... Para, Tarifeler, Beklentiler, Randevular, Taksitler, İş, Anneler ve Korkular Başlayacak... Bunlar Varsa Bizim İçin Geçerliyse Aşk Yoktur ve Hiç Olmamıştır Sevgili. Birbirimizi Kandırmayalım... Hadi Güne Hazırlan, Yaşadıklarımızı Unutmaya Çalış Aşk Bize Güvenip Verdiği Büyüsünü, Sırlarını, Cesaretini, Bilgeliğini ve O İlkel, O Yaban Ağrısını Geri Alacak Bunlar Olurken İçimiz Bir an Üşüyecek, Sonra Geçecek... Hadi, Oyalanma Birazdan Yarın Olacak... AŞKTA YARIN YOKTUR SEVGİLİ Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Sevgi Damlalarıdır Gönülleri Besleyen Düşlerim semada yoldaşım oldu, Uçmayı bilen aklım gönüldaş buldu. Uçtukca uçtum başka diyarlara, Güneşle günün dansettiği ufuklara. Yükseldim yedi kat göklere, Ulaştım ömür boyu beklenenlere. Benliğim vücudumun dışına çıktı. Aranan kapılar ardına dek açıktı. Ruhum, bir yaprağın üzerinde titreyen, Berrak yağmur damlası gibi temizlendi. Kalbimdi; canımdan içre canla bezenen. Yüce aşktı, göklerden yağmur olup çiseleyen. Sevgi damlalarıdır gönülleri besleyen, Gül açtırıp, ebemkuşağı gibi renklendiren. Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Konuş Sevgili Sen susarsan, Aşk susar sevgili. Konuş; Konuş ki ulaşayım sana karanlıklardan. Ellerini uzatırsan çekip alacaksın beni rüyalarımdan. ve; pembe üzüm rengi bir cennet yaratacaksın. sonra beni renkten renge boyayıp Odandaki her bir duvara asacaksın hep bana bakcak zeytin karası gözlerin Ve dilinde hep bir düş olacak Sen susarsan aşk susar sevgili. konuşursan; Açılacak sevdiğin tüm çiçekler renk renk. Kendini rengarenk bir çicek bahçesinde bulacaksın. Gittiğimi sandığında aslında kalmıştım. Kendimi senin yalnızlığına adamıştım. odamda ki her bir duvarıma senin resmini asıp Sana şarkılar yazmıştım. Ben gittiğimde kalmıştım oysaki unuttun. ama susmuştun. sen susarsan aşk susacaktı sevgili. Konuşsan rüya bitecekti. ellerini uzatsan bir cennet yaratacaktık. Konuş sevgili.... Konuş ki yaşayalım birbirimizi.... Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Adı Yok / Sevdamın.. olmuyor böyle sevgili olmuyor! ne bir ses ne bir haber günler saatler sensiz geçiyor sevda keyif ehli yaşanmaz... seveceksen kendinden vereceksin sevdikçe karşılığını göreceksin taviz vermemek aşkı öldürür... aşk acısıyla tatlısıyla tuzuyla pişmeli ki olsun aşk kalıcı.. engeller inişler çıkışlar zorluklar aşkı yormaz zirveye yüceltir.. sevgi aşk sabırla emekle istekle ilmek ilmek renk renk dokunmak ister.. sevgiyi tatmak için sevgiyle bakmalı hesapsızca karşılıklı gönülden akmalı ihmal aşkı unutturur soldurur sevgili... Şimdi..! ya herşeyinle benim ol, yada her şeye rağmen benim ol... varlıkta yoklukta sevinçte üzüntüde yanımdalığına güvenirsem eğer yakarım dünyayı ben seninle... ya bana seni ver en şeffaf yürekle ve kal seviş benimle sonsuza dek yada dön git eflatun sevgilere... karar senin yârim Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Tut ki Gidiyorum Bir amansız aydın akşamı Yorgun kaldırımlarında serseri adımlar Bir güvercinin kanı damlıyor şehre Bir ucuz haber bülteni asılsız bir ihbar Ben yakmışım Aydını Sıla rengi gözlerine yandığım kadar Sıla rengi gözlerinde ben rehin Ben kayıp ben kaçak Katil zanlısıyım bu şehrin Tut ki aranıyorum İçindeyim bütün faili meçhul cinayetlerin Hüküm giymiş yüreğimde alaca bir ayrılık Ve dem tutmuş sevdanla yakıyorum kendimi Ardımda bıraktığım üç emanet Türküm sılam ve sen sevgili Yanıbaşıma sensizlik yağdı her gece Bir ani ölüm ansızın pusuladı benliğimi Ve sevda tütülü saatlerde Bir masum karanfil yalayıp geçti Bütün sevdalıların alnını Yanıbaşıma sensizlik düştü her gece Sıla rengi gözlerin işgal etti düşüncelerimi Sensiz kaç yalnızlık uğurladım canevimden Düşlerimi kirli havasına terkettim İstanbul'un Tanımadığım üç beş kişiye ödünç verdim meteliklerimi Ve bu bela kokulu şehrin sokaklarında Kaç kişi gördü Hasretinin zehir izmaritlerini ezdiğimi Kimler bildi sensiz soluklarımda intihar koktuğunu Soğuk bir gecenin sırtında nöbetteyken hayat Kaçı anladı yaralı aklımda misafir yokluğunu Hasretimden kimler haberdar Beni İstanbul'a kim öğretti Nerden geliyor bu infilak sesleri Yüreğimdeki yangını kim ihbar etti Seni özleyince yanıyor şehir Bir kor düşüyor sağ yanıma Bir çığ telaşı Hani o kimsenin bilmediği türden Her sabah şehri sisler kaplıyor Bir tren kalkıyor usulca gözbebeklerimden Sana adanmış şiirimde bir şair ağlıyor adıma Ve sensizliğin şafağında bir postacı Hasretin pulsuz mektubunu koyup gidiyor kapıma Seni özleyince kanıyor şehir Bir çocuğun buğulu bakışlarında Saklı kalıyor tebessümler İçimin ıssız iklimlerinde bir sevdadır büyüyor Bir papatya beyazı dokunuyor tenine akşamların Gözlerin bir sevda niyetine dalıyor yüreğime Bir kibrit alevinde düşler Ötesine savruluyor zamanın Bozbulanık bir hasretlik İnce ince işleyince içime Okları bana değiyor ayrılığın Gözlerin bir türkü niyetine dalıyor yüreğime Türkümüze kurşun sıkıyor ihanet a canım İstanbul benzemiyor sıla rengi gözlerine Umuda kurşun sıkıyor ihanet işte Ayrılık niyetini bozuyor sevdanın Hani çekilir bu sevdanın yükü de Yokluk alıyor sabrını adamın Bir amansız aydın akşamı anlayacağın Yorgun kaldırımlarında ben Hasretin kanı damlıyor şehre Can göçüyor bir virane sensizlikten geçerken Hüküm giymiş yüreğimde alaca bir ayrılık Dem tutmuş bir sevda Üç yalnızlık üç emanet Uğruna ölümle tanış çıktığım Hani yummadan gözlerimi Birbaşıma bütün şehri yaktığım Tut ki gidiyorum Sıla rengi gözlerinde kurşunlayıp hasreti Bir amansız İstanbul akşamında yakıyorum kendimi Ardımda bıraktığım üç emanet Türküm sılam ve sen sevgili Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Uzak, Şehir ve Hayal Yedi sükût sakladım cennet oldu rüyama, Adını kim koydu ey sonsuzluğun yarısı! Hayal satıyor zaman sis konuyor hülyama, Çığlıklar bestelendi sana olsun darısı! Nedir yalnızlık suda, ya da sende adalar? Düşleri fayton taşır sükûnetin kâtibi! Kimin kalbinde yeşil derin uykuya dalar? Kimdir bu manzaranın kuş yürekli sahibi! Köprü kurdum tarihle buz kesti ayaklarım; Meğer sükût tutarmış gölgelerde avcılar! Kaç güvercin sitemi işittin kulaklarım! Sadakatin ecrini kimden alır acılar? Sırtında yük mü dersin sur kokan bulutlara? Kim astı kirpiğine bu destansı yazgıyı! Müjde dedin duydum ben göz kırptın umutlara, Çöz at artık kanasın gül yaran şu sargıyı! Ey çok sesli hayatın çok renkli solgun yüzü: Al senindir zaten öpülmemiş bir bahar... Sende kaybettim en son ey topraktan gökyüzü! Kalbim yine baharı senin avcunda arar... Kaç sığın sularına güneşin Kız Kulesi; Öpsün seni alnından sesin renkli Üsküdar! Adın kokuyor tarih bu bahçenin lalesi, Dalgalar kulağına söyle neyi fısıldar! İki yakası açık uslanmaz bir çocuksun! Var git yollar senindir istediğin hayale... Seni bulan gönlünde sonsuzluğu okusun, Merhem olsun yüreğin gül kokulu melâle... Çok ışıklı yaşama nazar eder galata: Kalbindeki gözün mü, ya da nedir niyeti? Yalnızlık senfonisi besteliyor hayata; Kim kırdı yüreğini ya bu neyin diyeti! Haliçin sol yanında kimin kalbidir atan? Herkes bilir utanma fatih senin sevgilin! Sana güzel yâr seçmis seni böyle yaratan, Adını vustlat koymuş kurdelesi gül gelin! Meşhur bir düş mü dersin uzağından kurulan? Yaradan yüreğine hangi ruhu üfledi! Seni görüp kaderce gözlerine vurulan, Mecnun olup zamandan hayalini eledi! Ey hayale ruh olan, ey zamanda can şehir! Kelimeler müptela mana üfleyen ney’e! Güllerin damarında kan diye akan şehir: Hangi dilde okusam aşk çıkıyor sen diye! Sır tutan ellerine yağmur kurusu düştü; Alnın kime sadakat kime verdin sözünü! Yedi sükût demiştim ne de güzel bir düştü: Mihrimah avucunda rüzgâr öpsün yüzünü! Kaç minare yemindir güneş sırtında batan? Saçlarına kızılı sarmak da nerden çıktı! Yine seher olunca sessizliği unutan, Hangi dervişin ki o, sesi hala ılıktı! Sesi hala ılıktı boğazın ve zamanın, Kim koydu söyle bana cebine bu öyküyü! Bilirim eğik boynun önünde bu fermanın, Sen kadar ağır olsun, isterse de kuş tüyü! Gözü yaşlı yaşamak ve gülistan ve gülzâr. Sen eski bir saatin eskimeyen vaktisin! Akşam sana gelirken elde hep aydınlık var; Çift yürekli gülzârın ebediyet aktisin! İçin dolu İbrahim, ateş yükün yanmakta... Kaç oğul kurban ettin adın oldu İstanbul! Issızında bir şair söyle neyi anmakta? Al üstüne de aşkı, nefes al öyle durul! Durul sen ve sen kalbin masiva yumağında; Hatırla da de bana gemiler nerde yürür! Kelime sana mebni şiir ören ağında, Güvercin mi hicret mi hangisi seni bürür! Yakın sana sen ve o, fetih estiren rüzgâr! Kuş kanadı tadında muhâcir esen hasret! Diner bir gün demişti, dua kabule mazhar... Şimdi gamzen mi Fatih sen mi Fatih’te sûret! Zihni soru gülzârın: Kaç bülbüllü bir gül bu? Toprak desen kül tutmaz, içi rüzgâr yemini! Akşam dediğin serin, serin sende aşk ve su! Sözü eskimez ahdin, eskise de zemini... Zaman sende seyyahken, mülteci zaman sana; Ey peygamber müjdesi, kaç dualık aminsin! Sana doğar güneş, bil; ay, yıldız her an sana... Tut elimi tarihim tut da feryadım dinsin! Güneş gitmez korkma sen, gitmeden kalbin senin! Güzelim saçlarında gül tutarken sadakat! Binbir renkli sırrı bu sonsuzluğu çizenin... Sana uzak düş kurmak inan kalbe meşakkat! Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 En Derin Sevgili Tut ki ben seni beyaz güller gibi gönlüme diktim Hasretin kara topragini yüregimde okyanusa cevirdim Oysa sevgim ugruna mahseri iple cektim Korkma sevgili sana ah edip kin beslemem Lugatimda yok yalandan tek bir kelimem En derin sevgili, mavi mavi bekledim Gelmedin… Dolunay gecesini gözpinarima mendil ettim Amma Sen...Sen...baska Sevda’lar ülkesindeydin Gözyaslarim sana degil....en derin sevgiliye Ilk ask-a olan sevgimin evrenine Mavi mavi sevdim seni en derin sevgili....sevgili...s-e-v-g-i-l-i Avuclarimdan kayip giden zamana sigdiramadin beni Bana bu aski, ihaneti yasattigin icin tesekkür ederim Aldirma sen yüregime kazinmisligima aldirma....aldirma...a-l-d-i-r-m-a Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 9 Eylül , 2006 Ağlamak İçin Gözden Yaş mı Akmalı? Ağlamak için gözden yaş mı akmalı? Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı? Sevmek için güzele mi bakmalı? Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı? Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır? Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı? Hırsızlık; para, malmı çalmaktır? Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı? Solması için gülü dalından mı koparmalı? Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı? Öldürmek için silah, hançer mı olmalı? Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı? Alıntı
Φ Murti_San Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2006 Gönderi tarihi: 10 Eylül , 2006 Hayat ----dolu ---------ve ------------sevecen ---------------------biri Alıntı
Φ AsiMeLek Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2006 Yazar Gönderi tarihi: 11 Eylül , 2006 Hayat ----dolu ---------ve ------------sevecen ---------------------biri çok teşekkür ederim murat saol ya Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.