Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
frallejs4.jpg

 

 

Mutlu Yıllar... :)

 

9.gif

 

 

2007 yılı acılarımızla, sevinçlerimizle geride kalacak. 2008 daha fazla umut, daha fazla sevinç, daha fazla mutluluk getirsin. Yaşamında güzel yıllar, mutlu yarınlar, gerçek dostluklar hep seninle olsun. Yeni yılın sana ve tüm sevdiklerine sağlık, mutluluk, neşe, başarı, bolca para, sevgi ve huzur getirmesini dilerim. Mutlu Yıllar :sorcerer:

 

Ne güzel dilekler bunlar...

Bende hepinizin yeni yılını kutlar ve Umarım, 2008 yılı 2007'ye benzemesin. Umut, barış ve kardeşliğin geliştiği bir yıl olsun. Hepinize mutlu ve sağlıklı bir yıl dilerim...

Sevgiler... :):clover::clover::clover:

  • Cevaplar 69
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

  • 1 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Sevgili arkadaşım DİPNOT'a beğendiğim, kaldırıma çizilmiş bir üç boyut resim armağan ediyorum.

 

70962411pz5.jpg

 

Julian BEEVER

  • 1 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Sevgili DİPNOT.....seninle tanışmamız çok tuhaf geliyo aslında

:unsure: ama ben o tuhaflıgı yaşadıgım için pişman degilim..Ve arkadaşlaylada paylaşmaktan yanayım :blushing: ben başka forumda yetkili bir vatandaş araştıymayı çok seven uçlarda biriyim ve bu nedenle gogle daki ilgimi çeken tüm yazıları zevkle satleyce okumak adetimdir...gene böyle bir günde AKP hakında bir ayaştıyma yapıyorum bulundugumuz bu site karşımda ama yazı sahibi DİPNOT okudum haz aldım ifadelerden yoyumlardan :blushing: böyle böyle derken ben sevgili DİPNOT un takipçisi oldum ve tası tayagı toplayım bu siteye tanıma adına üye oldum ve bunu çok net hep ifade ettim kendisine :blushing: daha sonra bu sitedeki diger arkadaşların yazıları yorumları beni buraya bagladı...böyle bir neziz bir ortama beni çektigi için sadece DİPNOT a teşekküy borçluyum...KARANLIGA SÜREKLİ MUM YAKAN,TEPKİ GÖSTEREN ,SESSİZ KALMIYAN SEVGİLİ DİPNOT SENİ TANIDIGIM YAZMAYA,KONUŞMAYA DEGER ARKADAŞLARIMIN AYASINDA OLDUGUN İÇİN ÇOK MUTLUYUM!!!Hıı unutmadan DİPNOT ile sadece yazı ve yorumlarında... degil bence onunla harika bir tatil yaşınabilecegi düşünceside konusundada dipnot düşülmeli :) :clover:

  • 2 ay sonra...
Gönderi tarihi:

Forumun direnç göstergesi, sabır taşı :)

 

 

-----------------------

Ben bir rüya gördüm belki burada rüya tabiri bilen bir olur diye söylüyorum.Kesinlikle abartı yok(gerçi rüya zaten başlı başına bir abartıdır :D ) neyse rüyamda Şeyh Saiti gördüm.Tayyip Erdoğan la halay çekiyordu.Şeyh Sait sonra yoruldu bir kenara oturdu.Dizlerinin dibinede Tayyip Erdoğan oturdu.Bir mutluydular sonra.Göktürklüler geldi...Sonra annem geldi ben uyandım :)

 

şimdi siz inanmazsınız bu rüyama ama çok haber seyretmekten oluyor bence valla gördüm yaaa....

 

 

  • 2 hafta sonra...
  • 2 ay sonra...
Gönderi tarihi:
VATAN HAİNİ

 

"Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,

bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un

66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali

Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.

"Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

 

Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt

hainiyim, ben vatan hainiyim.

Vatan çiftliklerinizse,

kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,

vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,

vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,

fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,

vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,

vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,

ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,

vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,

vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,

ben vatan hainiyim.

Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

 

Nazım Hikmet ''vatan haini'' diyenlere işte böyle ''ben vatan hainiyim'' diyor...Vatan haini olmak için bir satır insan yazmak;ikinci satırı emeğe boyamak gerekliydi galiba.

 

Nazım Hikmet,en çok sevdiğim şairlerden biri...sıcacık olan mısraları;bana ''bugün değil yarınsın'' sen dedirtiyor her daim.Önce sırtlanırsın umutları,sonra düşersin yollara ve mutluluk...

 

 

busraberen_mutluluk.jpg

 

Sevgili Dipnot;benim mutluluk rüyam işte bu!Alınterim,sevdiklerim...üşüyen beden olsun,ruhum değil...Bugünlerde daha bir mutluyum...bu forumda tanıdığım en cesur,en güzel,en birikimli biri...yani sevgili Dipnot! Bunu sana borçluyum...Ve sana mutluluğun en güzelini diliyorum...''Sen daha mutluluğun resmini çizemedin mi Abidin?'' diye fısıldarken gülen bir göz...bana düşen ''ben mutluluğun resmini umudun rengine boyadım'' ve çekildim limanlarıma diye haykırmak...

 

Umudun rengi olan Sevgili Dipnot,

 

selamlar,sevgiler ve saygılar...en güzelinden,en içteninden...

 

''..............

 

Ne vakit bir yaşamak düşünsem

 

Bu kurtlar sofrasında belki zor

 

Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

 

Ne vakit bir yaşamak düşünsem

 

Sus deyip adınla başlıyorum

 

İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

 

.......''*

 

 

*Atilla İlhan.

Gönderi tarihi:
*Atilla İlhan.

 

Bunları söyleyemezsen, hissedemezsen, düşünemezsen zaten sen olmazsın ki sevgili Mavi olmayan Gökyüzü...

Çünkü..

Her kelimesinde, her ifadenden ve her nektosında sende de varsın inan...

İyiki varsın.. :clover:

Sevgiler...

DİPNOT...

ismaillibertypt7.jpg

Gönderi tarihi:

 

Bu kadar özel,bu kadar güzel bir insanı...unutmak mümkün mü?

 

Sevgili Dipnot,

 

Doğacak güneşin aydınlığını sunamasamda size,sevgilerin en özelini sunuyorum...Değerli arkadaşım, Dipnot,Avestam size tanıdık mı ;) neyse ondan,sevdiği güzel bir kalemden...bugün aldığı güzel armağanı sizinle paylaşmak içimden geçendi ...yorgun ama bir o kadar umutlu olan ''esmer yürekli'' bir çocuktan(aman aman neler dermişim de kendime)

 

ASMİN

 

Kimdi cesaretimi kıran,üstelik

Yeni serüvenlere hazırlarken kendimi

Sesimi cılız,rüzgarımı yelkensiz

Bulan kimdi, ki şimdi geniş zaman

Kipiyle düşürüyor gölgesini anılarıma

Ama kimdi adını bir kadına ödünç verip

Doruklara çekilen büyülü doruklara

Biz Asmin dedik ona,sevgilim,kadınım,

Anamdı belki, ama o çoktandır

Üç bin metrenin altına inmiyor artık

 

İçimde bir fil sezgisi,kopup gitmeliyim

Dağlara yazmalıyım aşkı ve ayrılıkları

Asminli düşler kurmalıyım ya da birisi

Karşılık bulmalı canımı yakan sorulara

Kim demiyorum kim olursa olsun

 

Boynu kırılan bir oyuncaksam hırçın

Bir çocuğun elinde, ki celladım

Gözlerimi de oymuştu fırlatıp atarken

Yine de özlüyorum onu, niyetçi

Tavşanlara dönerken beklediklerim

 

Aynı soruyu sormaktan, minör

Ağrılardan yoruldum,gitmeliyim buralardan

İçimde buharlaşan cıvayı soluyorum artık

Yoruldum yoruldum yoruldum

Gereklilik kipinde yaşamaktan.

 

AHMET TELLİ

Gönderi tarihi:

Söyle sevda içinde türkümüzü,

Aç bembeyaz bir yelken

Neden herkes güzel olmaz,

Yaşamak bu kadar güzelken?

 

İnsan, dallarla, bulutlarla bir,

Ayrı maviliklerden geçmiştir

İnsan nasıl ölebilir,

Yaşamak bu kadar güzelken?

 

 

mısralara dökülen sevdaya dair...herşeye rağme;sevdalara sevdalanmak;işte bu muhteşem!Dağlarca'nın o güzel Türkçe'sinden sıcacık olan dost yüreğe...sevgiler!

  • 3 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

BUGÜN DE ÖLMEDİM ANNE

 

Yüreğimi bir kalkan bilip sokaklara çıktım

Kahvelerde oturdum çocuklarla konuştum

Sıkıldım, dertlendim ,sevgilimle buluştum

Bu gün de ölmedim anne.

 

Kapalıydı kapılar,perdeler örtük

Silah sesleri uzakta boğuk boğuk

Bir yüzüm ayrılığa, bir yüzüm hayata dönük

Bu gün de ölmedim anne.

 

Üstüme bir silah doğruldu sandım

Rüzgar, beline dolandığında bir dalın

Korktum, güldüm, kendime kızdım

Bu gün de ölmedim anne.

 

Bana böylesi garip duygular

Bilmem niye gelir ,nereye gider?

Döndüm işte; acı, yüreğimden beynime sızar

Bu gün de ölmedim anne.

 

AHMET ERHAN

Gönderi tarihi:
BUGÜN DE ÖLMEDİM ANNE

 

Yüreğimi bir kalkan bilip sokaklara çıktım

Kahvelerde oturdum çocuklarla konuştum

Sıkıldım, dertlendim ,sevgilimle buluştum

Bu gün de ölmedim anne.

 

Kapalıydı kapılar,perdeler örtük

Silah sesleri uzakta boğuk boğuk

Bir yüzüm ayrılığa, bir yüzüm hayata dönük

Bu gün de ölmedim anne.

 

Üstüme bir silah doğruldu sandım

Rüzgar, beline dolandığında bir dalın

Korktum, güldüm, kendime kızdım

Bu gün de ölmedim anne.

 

Bana böylesi garip duygular

Bilmem niye gelir ,nereye gider?

Döndüm işte; acı, yüreğimden beynime sızar

Bu gün de ölmedim anne.

 

AHMET ERHAN

 

Nâzım Hikmet' in 1 Ocak 1962'de Estonya'nın başkenti Tallin'de yazdığı, her ölümün, bizi kendi ölümümüze yaklaştırdığının bilinciyle yazdığı, yalnızlık, hasret, aşk, özlem, ölüm haberleri arasında gide gele yazdığı şiir...

Senin için Maviciğim... :)

 

" ...Finlandiya koyunun güneyinde geceleyin dumanlı denize yakın telli pullu bir yılbaşı ağacı

karanlık Gotik kulelerle Töton şövalyelerinin armaları arasında ve fabrika bacalarıyla çevrili bir yılbaşı ağacı.

Bir yılbaşı ağacı karlı bir meydanda Estonya türküleri söylüyor

telli pullu upuzun bir yılbaşı ağacı

sen kırmızı sırça topun içindesin

saçların saman sarısı kirpiklerin mavi

onu orya ben astım seni içine koyup

ak boynun uzundur yuvarlaktır

kuşkularım kaygılarım sözlerim umutlarım ve okşayışlarımla koydum seni sırça topun içine

bütün yılbaşı ağaçlarına bütün ağaçlara bütün balkonlara pencerelere çivilere hasretlere astım kırmızı sırça topu seni içine koyup

bağışla beni öleceğim seni bırakıp orda

Estonya en küçük sosyalist devleti adam başına en çok şiir okuyan en çok votka içen ve otomobile motosiklete motorollere en çok meraklı ve deri işleriyle mobilyasıyla ünlü bir de otuz binlik korosuyla

...ölüm döşeğinde yatanın gözlerine bakamam utanırım

yaşamak ayıp bir şeymiş gibi gelir biri yanımda can çekişirken

Lüsya ölüyor Moskova'da Antuzyastlar Caddesinde bilmem kaç numrolu sağlıkevinde

yüzü eski bir tahta kaşık

eriyen kara karışıyor akşam karanlığı

art arda kamyonlar geçiyor asfaltı sarsarak

Lüsya'dan vuran keder mi alnımı kırıştıran kendi yakınlığım mı ölüme

bir yılbaşı ağacı karlı bir meydanda Estonya türküleri söylüyor

telli pullu upuzun bir yılbaşı ağacı

bağışla beni öleceğim seni bırakıp içinde sırça topun

bu dünyada bir şey yaşıyor eşi emsali görülmedik bir şey ve benden başka kimse farkında değil onun

belki bir bitki bir hayvan bir söz bir maden bir ışın bir mutluluk belki belki bir yıldızdan düşmüş

bu dünyada bir şey yaşıyor senin için yaşıyor ama sen farkında değilsin onun

öleceğim bağışla beni öleceğim ve sen kırmızı sırça topu parçalayıp çıkacaksın içinden ineceksin karlı bir meydana

artık Moskova'da mı olur Tallin'de mi Leningrad'da mı ineceksin karlı bir meydana yılbaşı ağacından

ama ben bu dünyada senin için yaşayan şeyi götürmüş olacağım

Lüsya ölüyor

yüzü eski tahta bir kaşık

...benden sonra ölmesi gerekenler benden önce ölüyor ne iştir

büyük harpler yüzünden ölüm büsbütün şaşırdı sırayı

kamyonlar geçiyor Antuzyastlar Caddesinin asfaltını sarsarak

afişlerde 65 yılının dev sayıları kömür şu kadar ton petrol bu kadar kumaş şu kadar metre

karlı bir meydanda bir yılbaşı ağacı Estonya türküleri söylüyor

karanlık Gotik kulelerin arasında ve fabrika bacalarıyla çevrili bir yılbaşı ağacı ."

 

Ölümün sırayı şaşırmadığı, çocukların, gençlerin ölmediği, her tür şiddete karşı çıkacağımız önümüzdeki yeni günlere...

 

Sevgilerim senin için Mavi.... :)

Sevginle ve şiirlerinle kal olurmu... :clover:

Gönderi tarihi:

Sevgili Dipnot,

 

Nazım dedin ya,eklemeden geçemeyeceğim...

 

Bugün Nazım Hikmet ile ilgili bir yazı okudum.Ona vatan haini diyordu hala birileri...o vatan haini miydi?Evet,bak değerli arkadaşım...işte Nazım,işte vatan hainliği!

 

 

"Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,

bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un

66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali

Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.

"Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

 

Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt

hainiyim, ben vatan hainiyim.

Vatan çiftliklerinizse,

kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,

vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,

vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,

fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,

vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,

vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,

ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,

vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,

vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,

ben vatan hainiyim.

Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :

Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

 

İşte Nazım,işte vatan hainliği...sevgiler!!!

  • 1 ay sonra...
  • 1 ay sonra...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.