Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 SİYAH AĞIT ÖNCE ELLERİNDE İNCİL, SONRA TÜFEKLE GELDİLER. EVLERİ, EKİNLERİ BİZİM OLAN TOPRAKLARA UZAK ÜLKELERİN UĞURSUZ İNSANLARI NE HAKLA GELDİLER ANAM, NE HAKLA GELDİLER "misafir olmak, dost olmak dururken şartmıydı ellerinde silah olması. bizimde yüreğimiz vardı sevmesini bilirdik. suçmuydu derilerimizin siyah olması. dövdüler, vurdular, sürdüler öz çocuklarımızı öpüp koklayamadık bize ait olan her şeyimizi yeni efendilerimiz aldılar. namusumuzu bile saklayamadık. ve işte onlardan geriye kalan:" BOŞ BİR KİLİSE, TAŞ BİR KULE BRONZ BİR ÇAN "gel bunları da götür, gideceğin yere. adaletsiz medeniyetin babası, ölçüsü menfaat olan, beyaz insan." ÖNCE ELLERİNDE İNCİL, SONRA TÜFEKLE GELDİLER. EVLERİ, EKİNLERİ BİZİM OLAN TOPRAKLARA UZAK ÜLKELERİN UĞURSUZ İNSANLARI NE HAKLA GELDİLER ANAM, NE HAKLA GELDİLER Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yaşıyorum Öylesine Sorma gülüm sorma Bir garip haldeyim işte Gitmeseydin diyorum Gitmeseydin Beni böyle bırakıp da, yıkıp da Sensiz kala kaldım ortalıkta Tadı tuzu yok hayatın Ortalık yangın yeri Ortalık toz duman Umutlarım, sıfırın altında Erzurum Gönlüm talan, gönlüm viran Yani yaşıyorum öylesine Yüreğim feryadını dile getir Yanık türkülerde ara sevdaları Kaybedilmiş ne varsa aşka dair Türkülerdedir diyorum Kapatıp gözlerimi dinliyorum Seni arıyorum, bulamıyorum Yani yaşıyorum öylesine Yüce dağların, yüce dağların eteklerinden Toprağın göz yaşlarıyla Bulutları sinesine çekmiş Hoyrat mı hoyrat Haşin mi haşin Ferman dinlemez Akıp gelen su gibi sevdim seni Farz et ki çağlar ötesi Farz et ki insan yüzü görmemiş Yani kirlenmemiş Temiz, tertemiz Gönlüm gibi, sevgim gibi Sana olan aşkım gibi Coşuyorum, taşıyorum Coşuyorum, taşıyorum Nice bentler aşıyorum Seni arıyorum, bulamıyorum Yani yaşıyorum öylesine Savaş meydanında yenik düşmüş bir ordunun Sağ kalmış tek yaralı askeri gibi Kan revan vücudum Üstüme çevrilmiş binlerce namlu Yalvarmamı bekleyen adi gülüşlü suratlara Tükürüyorum çatlamış dudaklarımla Koşuyorum, düşüyorum Vatanım, vatanım diyorum Vatanımı soluyorum Bir Bayrak gibi Seni arıyorum, bulamıyorum Yani yaşıyorum öylesine Yıkılmış, yıkılmış etrafımda bütün duvarlar Karda kışta kalmış Kolu kanadı kırık küçük bir serçe gibi Uçuyorum, konuyorum Üşüyorum, donuyorum, Gücüm tükeniyor, yoruluyorum Seni arıyorum, bulamıyorum Yani yaşıyorum öylesine Hayatın sihri bozuldu Silindi bütün renkler Sensizim, yalnızım Bir garip haldeyim anlayacağın Ama, ama yine seni arıyorum Andıkça yanıyorum Yaprak gibi dökülüyorum Sinemi sensiz dağlıyorum Ağlamak, ağlamak yakışmaz amma Artık ağlıyorum Seni bir serçenin göz yaşları kadar Çok ama çok seviyorum Hani, hani serçeler ağladığı vakit ölüyorlarmış ya Son bir nefes Alıyorum, veriyorum, alıyorum Seni arıyorum, bulamıyorum Yani ölüyorum öylesine. Mustafa Yıldızdoğan Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Diyemedim ki Gönülden geçenler dile gelmiyor Seni seviyorum diyemedim ki Kısmet uzanmadan ele gelmiyor Seni seviyorum diyemedim ki Diyemedim ki, diyemedim ki Seni seviyorum diyemedim ki Utancım kördüğüm oldu dilimde Mahvoldu ömrümden ne var elimde Kaç kere de niyetlendim de Seni seviyorum diyemedim ki Diyemedim ki, diyemedim ki Seni seviyorum diyemedim ki Faydasız sevgilim gayrı nedense Ah! kaçan fırsatlar bir geri dönse Dillerim tutuldu sanki, nedense Seni seviyorum diyemedim ki Diyemedim ki, diyemedim ki Seni seviyorum diyemedim ki Mustafa Yıldızdoğan Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 ADAMLAR ADAMLAR BİLİRİM SÖNÜK ADAMLAR BİLİRİM ÇÜRÜK ADAMLAR BİLİRİM ROZETLERİ YÜREKLERİNDEN BÜYÜK ADAMLAR BİLİRİM YAMUK ADAMLAR BİLİRİM MASKARA ADAMLAR BİLİRİM Kİ ELLERİ ELDİVENLERİNDEN KARA SÜLEYMAN AH SÜLEYMAN BU AYAKLAR NASIL AYAK YORGANA SIĞDI DİYELİM MEZARA NASIL SIĞACAK "İÇİ BOŞ BİR ŞAPKAYI BİNAENALEYH KIRK YIL BAŞIMIZDA TAŞIDIK BAŞ ÖRTMEK FARZ DEĞİLDİR NETEKİM NÜ RESİMLER YAPMAK LAZIM DEMOKRASİ, LAİKLİK, İNSAN HAKLARI BOŞVER AĞAM BOŞVER BUNLARI ÇAĞDAŞLIĞIN ÖLÇÜSÜ DOKUZUNCU SENFONİ CENIREYŞIN NEKST YANİ BOL GEYİKLİ PROGRAMLAR, BELDEN AŞAĞI SANATÇILAR TÜKÜR AĞAM TÜKÜR. SANAT DÜNYASINDA BÜTÜN SOYTARILAR" - - 0 - - ADAMLAR BİLİRİM COŞKUN ADAMLAR BİLİRİM DURGUN ADAMLAR BİLİRİM Kİ ADLARI BOYLARINDAN UZUN ADAMLAR BİLİRİM İRİ ADAMLAR BİLİRİM UFAK ADAM BİLİRİM Kİ SÖZLERİ ESERLERİNDEN PARLAK SÜLEYMAN AH SÜLEYMAN BU AYAKLAR NASIL AYAK YORGANA SIĞDI DİYELİM MEZARA NASIL SIĞACAK "OPORTÜNİST VE PRAGMATİST YAKLAŞIMLAR ALİ BABANIN ÇİFTLİĞİNE DÖNEN MAKAMLAR DEVLETİN MALI DENİZ, YEMEYEN… CİCİ RÜŞVET, TOMBUL RÜŞVET, SENİ YERİM RÜŞVET BENİM MEMURUM İŞİNİ BİLİR, ÖNCE HÜPLET SONRA GÜMLET DEMOKRASİLERE ROT BALANS AYARI, CONTACI GELDİ VATANDAŞ BU YAPILAN SAPINA KADAR DARBEY, BIRAKIN BIRAKIN BU AYAKLARI. Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Türküm Türkiye'm Türküler söyleyin hep inadına Gurbet, hasret olsun, az yanık olsun Köroğlu yüreği Veysel adına Türküler ayakta, halk tanık olsun Türküm, can damarım, gönlüm, hediyem Bayrağım ve sazım, Türk’üm, Türkiye'm Düğünümde davul, zurnadır coşar O sevinci alır, gurbete koşar Gidip dönmeyenle bir ömür yaşar Varsın gözler bulut bulanık olsun Türküm, can damarım, gönlüm, hediyem Bayrağım ve sazım, Türk’üm, Türkiye'm Sığmayan coşkudur, yıllara asra Destanlar, ninniler hep sıra sıra Bir uzun havada önünde sıla Yeter ki gönüller uyanık olsun Türküm, can damarım, gönlüm, hediyem Bayrağım ve sazım, Türk’üm, Türkiye'm Mustafa Yıldızdoğan Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 SANA YAZDIM MÜRŞİDİMİ SORANLARA HEP SENİ TARİF ETTİM HER ZAMAN DİZLERİNİN DİBİYDİ BENİM MEKTEBİM. BEN TUTTUM SABIRLA, ÇİLE YAZDIM. ÇEKSEN BİLE KORUYUCU KANATLARINI ÜSTÜMDEN SENİN ÖĞRETTİKLERİNLE AYAKTAYIM ŞİMDİ BEN ANLARSIN, BU ŞİİRİ SANA SAZDIM. HER GECE YILDIZLARI YAKAN, SÖNDÜREN ELİMSİN DİYE, BEYNİME YÜREĞİME TERCÜMAN DİLİMSİN DİYE ADINI ADIMLA BİLE YAZDIM. DİL SUSUNCA UĞULDAR İÇİMİZDEKİ MAĞARA GÖNÜL MANSUR GİBİ BİN KEZ ÇEKİLİR DAR'A ANLADIM, ADINI GÜLE YAZDIM.. "ŞAİR OĞLU ŞAİRİM. REDD-İ MİRAS HAKKIM YOK GİDER GİTTİĞİ YERE YAYDAN FIRLAYINCA OK. BUNU HER MENZİLE YAZDIM. ŞİMDİ GÖNDERE ÇEKİLEN BİR BAYRAK GİBİ SENİN İPİNE ASILMIŞIM, DEM BU DEM." Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Güzel Hele bir aşka tutun Gönlüm çalsın da güzel Gecenin sihri çıkar Derde salsın da güzel Oy güzel, oy güzel Kaç buradan çık daha Aşk ateşin yak daha Yar gözüyle bak daha Gizli kalsın da güzel Seven dert yer, dert içer Hayale eker, düş biçer Gece uykusuz geçer Sırra dalsın da güzel Oy güzel, oy güzel Kaç buradan çık daha Aşk ateşin yak daha Yar gözüyle bak daha Gizli kalsın da güzel Mustafa Yıldızdoğan Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN BEKLESENDE OLUR BEKLEMESENDE BEN BİR GÖK KURUŞUM SIRMALI KESENDE GECESİ UZUN SÜREN KARLAR BUZLAR ÜLKESİNDE HANGİ SES YÜREKTEN ÇAĞIRIRSA BENİ SANA GELECEĞİM DİYORUM, "GEMİLERİ YAKSALARDA GELECEĞİM SANA KESİN BİR GÜN BELİRTEMEM, N'OLUR TAKVİM SORMA BANA" IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN. - - - - ESKİ DİKİŞLER SÖKÜLÜRDE KANAMA BAŞLARSA YENİDEN YARALARIMA EN ACI TÜTÜNLERİ BASACAĞIM BEN YETERKİ BİR ÇAĞIR BENİ. "GEMİLERİ YAKSALARDA GELECEĞİM SANA ON İKİ AYIN BİRİSİNDE, N'OLUR TAKVİM SORMA BANA" IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN "IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN, BEN GÜNEŞ GİBİ GİRECEĞİM HER DAR KAPIDAN KİMSEYE UĞRAMAM BEN SANA UĞRAMADAN KAVLİME SADIĞIM, SADIĞIM SANA. N'OLUR TAKVİM SORUP HUDUT ÇİZDİRME BANA. BEN SANA ÇİÇEKLERLE GELECEĞİM, IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 GERİYE DÖNEN ADAM YAĞMUR YAĞIYORDU. BENİM SAÇLARIMDA KIRAĞILAR VARDI. KAPIYI AÇTIM. ELİNDE ESKİ BİR BAVUL, YÜZÜNDE DAHA ESKİ BİR HİKAYE GELDİM DEDİ, GELDİM İŞTE, DÖNDÜM İŞTE. "sana kendimi getirdim; belki unutmuşundur birlikte söylediğimiz şarkıları getirdim döndüm dedi, döndüm işte. içeri girdi, aksıyordu bir ayağı. oysa, nasılda akardı bayrak gibi önümüzde. ayağın? dedim. derin bir nefes aldı. "içerde" dedi, "bir bakır tas bıraktım, bir kehribar tesbih, bir kaç kitap, bir kaç iyi arkadaş, tüketilmiş bir ceza ve bir ayak." güldü sonra "dedemin yemen çölünde bıraktığı ayağı, ben içerde bıraktım. kurban olsun ikimizinkide memlekete." bir sonbahar akşamı ayrılmıştık. caddelerde arabalar akıyordu. yağmur yağıyordu.. babalar ekmekleri saklamış ceketlerinin altına, korkuyla evlerine koşuyordu. düdükler ötüyordu, sirenler çalıyordu. şehri kimler çalıyordu. oysa biz onunla yüreğimizi koymuştuk ortaya. arkasından baktım. elinde bir tahta bavul, cebinde ikimizin yüreği… şifadan ayrılık, rahmetten yoksulluk şen olasın mapusluk…" KALDIR GÖZLERİNİ YERDEN DEDİ ON ÜÇ YIL DEDİĞİN NE Kİ ? BANA MEKTUP YAZ, BİR MENEKŞE RESMİ YAP. VE BİR GÜL GÖNDER ANAMA… KALDIR GÖZLERİNİ YERDEN. ON ÜÇ YIL DEDİĞİN NE Kİ ? "yürüdü yusuf, yanıp sönen mavi ışıklar düştü gölgesine… on üç yıl bekliycektim, on üç yıl… kavuşmak için cebinde rehin götürdüğü gençliğime" YAĞMUR YAĞIYORDU… Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Ey Yüce Millet Bir seher vakti, güneş gibiydik Korkusuz yürek, başlarsa dimdik Ne dağ dayandı, ne çö,l ne deniz Hakkı yeşertti varan gölgemiz Mazluma dosttur, zalime öçtür İmandan gelen ölçülmez güçtür Tarihi yazdık, ödendi diyet Uyuma, irkil ey yüce milllet Maziden ders al ibrettir sana İnanmak yeter kudrettir sana Böyle bir cennet vatan kimde var Göremiyorsun gözde perde var Artık ileri kalmadan geri Genç beyinlerle işle cevheri Haydi birlikten bu güç doğacak Bu asır Türk'ün asrı olacak Mustafa Yıldızdoğan Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 HAZIR OL HERİFLER ÜÇ GÜNDE HAKKI HUKUKU KALDIRDILAR HELE GARDAŞ HAZIR OL GÜMRÜKSÜZ LAF YAPAR ŞAHI VEZİRİ ÇILDIRDILAR HELE GARDAŞ HAZIR OL TİLKİ ÇIKTI ARSLANLARIN POSTUNA DOST DENİLMEZ DÜŞMANLARIN DOSTUNA MEMLEKETTE YİĞİTLERİN ÜSTÜNE SALDIRDILAR HELE GARDAŞ HAZIR OL ESKİ VAADLERDEN ETME SUALİ YALANIN MIZRAĞI YIRTTI ÇUVALI HARAP HALİMİZE YEDİ DÜVELİ GÜLDÜRDÜLER HELE GARDAŞ HAZIR OL SENEDİMİZ YAZILMIŞTIR KAN İLE SEKİZİMİZ SAVAŞ YAPAR BİN İLE İÇİMİZİ İSYAN, ÖFKE, KİN İLE DOLDURDULAR HELE GARDAŞ HAZIR OL Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Durmuş' un Türküsü O her sabah gün doğmadan Horozlar ötmeden eller uyurken Erken kalkar, cigara yakar Dağlara düşer dağlara hey Nedir, kimdir kimseler bilmez Hiç yüzü gülmez, hiç söz etmez Sakin Durmuş derdik adına Korkarım bir gün gider de gelmez Garip bir şeyler olmuştu Bütün köylüler susmuştu Durmuş erken indi dağdan Ve ilk defa konuşmuştu Eğilin Anadolu’ya ayak değil kulak verin Neden ağlar, niçin inler, durun, susun ve dinleyin Adam çağlarım, çarığım, emeğim, terim, nasırım Kalemim, kağıdım, yazım, oğlum kızım, karım, sazım Gaflet çöker, ten uyuşur, , çoban uyur, kurt uluşur Tetik düşer , can vuruşur, can vuruşur, can vuruşur Bir yaralı arslan ki yurd’um devinir durur Çakallar birden hürledi, yağmur yağdı, gök gürledi Üç gün üç gece yağışta sakin Durmuş görülmedi Dediler ki; kuşlar gider, taşlar gider, başlar gider İki gözüm durmuş gider, gider diyar diyar gider Şimdi bükük dudaklardan dökülürmüş masal masal Uzun kış gecelerinde Durmuş’un türküsü kaldı Osman Öztunç Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 ADIM YEŞİL Bu bir yakın dönem romanıdır. adım yeşil. yıkık duvarı siper etmiştim kendime dört taraftan kurşun yağıyordu ateşin ortasındaydım kıstırılmıştım. nereye gitmişti arkadaşlarım? nerde dava adamları? Hani? hepimiz birimiz birimiz hepimiz içindik ne olmuştu ideallerimize? tabancamda iki mermi kalmıştı annem geliyordu gözümün önüne ne diye öldüreceklerdi beni ölürsem düzen değişecek, umutsuzluklar umuda, mutsuzluklar mutluluğa mı dönüşecekti? saplanmıştım çamura. dört taraftan kurşun yağıyordu üstüme Mustafa, Ömer, Ercüment, Ramazan Turhan, Süleyman Özmen, Dursun Önkuzu, işkencede ölenler, isimleri cisimleri unutulanlar, hepsi çerçeveli resimlere girip görünüyorlardı bana. birkaç saat sonra benim de resmim çerçevelenecek, benim de yıldızım gökyüzünden kayıp aşağılara düşecekti. Reis öldü, trafik kazasında tuhaf ölümlere tutuldu derinlerin adamıydı dediler derinlerde değildi, olmamalıydı O, derinlerde yüzmüşse biz kendimizi nereye koyacaktık. dört taraftan kurşun yağıyordu tabancamda iki mermi kalmıştı sona yaklaşmıştım bir adım sonrası ölümdü. anne ne olur elini alnımdan çekme yüreğini yüreğime yasla bırakma beni kahramanların yalnızlığında… Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Ağlama Küçüğüm Akşamlar yorgun argın Yıldızlar bana dargın Düşer gözüm yollara El etmez, gül etmez Senden haber getirmez Dargın oldum kuşlara Kar yağar üzerine Soğuk değer yüzüne Kal kara kışlara Karlar yere serilmiş benim yavrum sürülmüş Buzdan sarkıp kuşlara gelir diyorlar, Gözlerim yollarda dağlar tuzak olur hayınlar pusudadır Aylar yıllar geçti yavrum gelmez oldu Yokluğun, cehennemin İnan, öbür adıdır. Ağlama küçüğüm, ağlama artık yeter Ağlama, gözyaşım bana ölümden beter Böyle gelmiş işte, böyle gelmiş gider Büyüdün sende, seninde peşindeler Sanma herşey atsam Yerin dibine batam Sana nasıl anlatsam Deden Dünya’dan göçtü Hüseyin evden kaçtı Derin yaralar açtı Beklenmeyen bir andı Dert kapıya dayandı Ah... Ciğerlerim yandı Dün Hatice’miz doğdu Fatma gölde boğuldu Bilsem sana ne oldu? Anladım, bildim, tamam Nerede, niçin, neler Yüce dağlar başında Kör kuyu içindeler Kurşunlanmış yüzleri Tanınmaz biçimdeler Onursuz törelerin Umursuz içindeler Ağlama küçüğüm, ağlama artık yeter Ağlama, gözyaşım bana ölümden beter Böyle gelmiş işte, böyle gelmiş gider Büyüdün sende, seninde peşindeler Ağlama küçüğüm, ağlama Osman Öztunç Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 İstiklal Yolu Hak bildiğimiz Hak yolunda Durmayız biz duramazlar Her zamanda her mekânda Yılmayız biz yıldıramazlar Çeliktendir bileğimiz Ateştendir yüreğimiz Kahraman Türk milletiyiz Korkmayız biz korkutamazlar Sesimize ses ver Anadolu Yüreğimiz iman dolu Cesaretle yürüdüğümüz Yolumuz istiklal yolu Kuzey Kıbrıs Türk kalacak Bayrağımız dalgalanacak Kerkük yeniden haykıracak Susmayız biz susturamazlar Kürt Türkmen’in öz gardaşı Alevi Sünni hak yoldaşı Devlettir her şeyin başı Böldürmeyiz böldüremezler Zafer İşleyen Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ ılgın_ülküm Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Yazar Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 DİLÂRÂ Dilârâ hep nuruna pervane kılda beni Aşığını sevginin narına yakmaya gel Gözlerinden gayrıya bigâne kılda beni Kerem et Mansur gibi, dârına çekmeye gel Ey çölünde bir öksüz divâne olduğum yar Seraba hasretiyle bir ömür dolduğum yar Ta elest meclisinde hüsnünü bulduğum yar Zincirine bağlıyım halime bakmaya gel Gel artık ey Dilârâ, yoruldum gel demekten Yoruldum gözlerimin yaşını sil demekten Daha zor şey var mıdır hasretle beklemekten Dilârâ şimşek gibi ufkumda çakmaya gel Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 17 Haziran , 2006 Aynı Yolda Yargülüm heyyy.. Bıçak gibi keskin soğuk rüzgarda Aşılmaz denilen yüce dağlardan Yargülüm heyyy.. Çekilen setleri yıkıp birer birer Tufan olup yine koptuk çağlardan Yeniden cemre gibi toprağa düştük Ak şafakta karanlık sinesin deştik Dönen dönsün kalan kalsın Biz gideriz aynı yolda Yar yar yar yeter ki dost can sağolsun Biz yürürüz aynı yolda Yar yar yar Eğilmeden bükülmeden Biz gideriz aynı yolda yar Yargülüm heyyy.. Günbatarken dağa siner gölgemiz Dolunayda açığa çöker öfkemiz Yargülüm heyyy.. Tanır bizi bilir bizi dost düşman Söylenecek sözümüzü söyleriz Zafer İşleyen Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Habersiz Gitme_Ahmet Şafak Habersiz dökülür yaş yağışları Çimenler habersiz bezer dünyayı Gözümden dökülen yaş gibi yitme Sana yalvarırım habersiz gitme... Yıllarda ömürden habersiz gider Bilmezsin ne yandan biter hasretin Gözümden dökülen yaş gibi yitme Sana yalvarırım habersiz gitme... Yürek nağmesini yürek işitir Habersiz hücumalar düşman işidir Gözümden dökülen yaş gibi yitme Sana yalvarırım habersiz gitme... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Aşk Bizdedir_Ahmet Şafak Ordan burdan şurdan değil Aşktan geldik Yesevi'den,Mevlana'dan Meşkten geldik Yürek denen,gönül denen Köşkten geldik Herşeye rağman,başka şey demem Aşksız edemem Aşk bizdedir... Kabuk değil,özden geldik Közden geldik Dedem Korkut boy boyladı Sözden geldik Kopuzlardan,türkülerden Sazdan geldik Herşeye rağmen başka şey demem Aşksız edemem Aşk bizdedir... Dert bir değil yüz olsada Derman biziz Toprak bizde yaprak bizde Harman biziz Ey sevdalım can bizdedir Canan biziz Herşeye rağmen başka şey demem Aşksız edemem Aşk bizdedir... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ AÇA Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Paylaş Gönderi tarihi: 19 Haziran , 2006 Boşverdim_Ahmet Şafak Sen varsın diye uzattım okulu Bildiğim derslerden boş kağıt verdim Boşverdim... Çok sevdim seni,sildim kendimi Hatta bu şehri,affettim Boşverdim... Dedem Fatih dağdan gemiler yürüttü 20 yaşında Boşverdim... Beni senin yalan sevdan çürüttü Bu genç yaşımda Boşverdim... Ben kurşunkalem sen kaletraş Tükettin beni gözümde yaş Boşverdim... Anladım hayat böyle yaşanmaz Hayatı tuttum seni unuttum Boşverdim... Dedem Fatih dağdan gemiler yürüttü 20 yaşında Boşverdim... Beni senin yalan sevdan çürüttü Bu genç yaşımda Boşverdim... Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Φ Edebalim Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2008 Paylaş Gönderi tarihi: 9 Nisan , 2008 Senden Sonrası Kıyametimdir Ben Senin Yerine Neyi Koyayım Ben Kimi Göreyim Kimi Duyayım Elimi Attığım Herşey Yetimdir Senden Sonrasıda Benim Felaketimdir Senden Sonrasıda Benim Kıyametimdir Bir Kez Arıyormu Soruyormusun Savruldu Ömrümüz Görüyormusun Şu Yıkık Düzenim Şu Hayatımdır Senden Sonrasıda Benim Felaketimdir Senden Sonrasıda Benim Kıyametimdir Söyle Bu Hasretin Bitesi Var Mı İnsan Birkez Ölür Ötesi Var Mı Yokluğun Silahım,Aşk Ruhsatımdır Senden Sonrasıda Benim Felaketimdir Senden Sonrasıda Benim Kıyametimdir Ali KINIK Alıntı Yoruma sekme Diğer sitelerde paylaş Daha Fazla Paylaşım Siteleri
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.