Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Bayramda tekneyle tur atıp tebdili kıyafet kıyı teftişi yapan RTE, Üç beş ağaç için kıyameti koparan sözde çevrecilere çok kızmış . Kıyıların talanına" insaf yahu" diye tepki göstermiş :) Tabi karşısındaki evde zor tuttuğu ve bir tarafının kılı olmaya meraklı adamların bunlara inanması normal. Sürekli makarnayla beslenmenin doğal sonuçları :)

 

İNSAF YAHU EVET İNSAF

 

Ben de bazı şeyleri kendisine ve sıkı fanatiklerine hatırlatayım dedim:

 

"Erdoğan’ın Bodrum’da yat turunda gördüğü “kıyı talanı” 2009 yılında AKP’nin Türk Ceza Kanunu’nun 154. Maddesini değiştiren 5841 sayılı kanun sonrasında başladı. Yasa ile kamu arazilerinin işgali suç olmaktan çıkarılınca 7 bin davada verilen mahkûmiyet kararları kalktı"

 

 

 

Bayram sonrasında tatilini geçirdiği işadamı Fettah Tamince'nin sahibi olduğu Bodrum Rixos Oteli'nde, tekneyle Torba ve Güvercinlik koylarını inceleyen Başbakan Erdoğan, kaçak yapılaşmalara dikkat çekerek belediyeleri suçladı. Erdoğan'ın açıklamaları tartışma yarattı. CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir bugüne kadar hükümetin iktidar gücünü kullanarak bölgede "kendi yandaşlarına koyların talan edilmesi fırsatı verdiğini" söyledi. Hükümetin, 10 yıldır Bodrum için hiçbir şey yapmadığını belirten Demir, şimdi Başbakan'ın belediyeleri suçladığını bildirdi. Torba Mahallesi, Usuluk koyuna BYT tarafından yapılan Vouge Otel'in inşaatında mevzuata aykırılıklar bulunduğunu, halkın kullanımına ait olan alanların otel inşaatı için verildiğini belirten Demir, "kır evi" niteliğinde çok katlı yapılar inşa edildiğini söyledi. Güvercinlik köyünde de "gökdelen" inşaatı yapıldığına dikkat çeken Demir, "Bu binanın Başbakan'a yakın bir isme ait olduğu konuşuluyor. Peki Başbakan bunları neden görmüyor. Bodrum'un tepesindeki çöplüğü neden görmüyor. Valilik, kaymakamlık, çevre müdürlüğü neden görmüyor" diye sordu. "Başbakan belediyeleri suçluyor, bunlar küçük belediyelerin yapacağı işler değil. Torba Mahallesi muhtarı, Güvercinlik köyü muhtarı ne yapabilir" diyen Demir, asıl hükümetin önlem alması gerektiğini söyledi.

'Rixos adayı bağladı'

Mimarlar Odası Bodrum Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Cevat Kalfa, belediye ve Anıtlar Kurulu'nun onayladığı imar planında yapılaşma sınırının kıyıya 30 metre olduğunu, ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın nisan ayında sınırı 50 metreye çektiğini söyledi. Belediye ve Anıtlar Kurulu'nun yasadaki "eğer bölgede yüzde 50 yapılaşma varsa eski mevzuat uygulanır" hükmünü dikkate alarak 30 metre izni verdiğine dikkat çeken Kalfa, "Şimdi belediye ve Anıtlar Kurulu ile bakanlığın planı arasında uyumsuzluk ortaya çıktı. Bakanlık yapılaşmayı 50 metreye çekti. Ancak mevcut ruhsatlı yapılar 30 metreye göre yapıldığı için kıyıya yakın kaldı. Projede 30 metre olsa da denize çok yakınlar. Rixos'un da bu durumda inşaatları var. Rixos da işin içinde. Orada da 30 metrede inşaatlar var. Hatta Rixos'un önünde ada vardı, adayı bağladı tam üstüne tesis yaptı. Aynı durum orada da var. Onu görmüyorlar. Ona bir şey demiyor Başbakan" dedi. Kalfa, benzer tartışmaların yaşandığı BYT'nin Torba'daki otelinin açılışını da Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'in yaptığına dikkat çekti.

'Torba yasa geçseydi yağma artacaktı'

Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, kıyıların yurttaşların eşit ve serbest kullanabilecekleri kamusal alanlar olduğunu söyledi. Bu alanlar üzerinde yapılaşmaya izin verilemeyeceğini belirten Muhcu, buna karşın özellikle son 11 yıllık AKP döneminde bizzat hükümet tarafından alınan kararlarla ciddi bir betonlaşma olduğuna dikkat çekti. Bütün kıyıları yağmalayan bir anlayışın birden bire kıyıları korumak yönünde açıklamalar yapmasının kuşku uyandırdığını belirten Muhcu, yerel seçimler öncesinde yerel yönetimler üzerinde baskı oluşturulmak istendiğini bildirdi. Muhcu, Başbakan'ın açıklamalarının ardından belediyelere yönelik yeni operasyonların da gündeme gelebileceğine işaret etti.

Hazine işgaline af

Tartışmayla birlikte AKP döneminde Türk Ceza Yasası'nda yapılan değişiklik de yeniden gündeme geldi. 2009 yılında yapılan değişiklikle kamu arazilerinin işgaline olarak sağlandığına dikkat çekilmişti. Harita Mühendisleri Odası, kamu arazi ve arsalarının işgalinin suç olmaktan çıkarıldığını, af niteliğindeki düzenleme ile kıyıların "işgalcilere" açıldığını vurgulamıştı.

'İşbirliğine hazırız'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ise Başbakan Erdoğan'a çağrıda bulunarak "Ülkemizin kıyılarının yanlış ve gelişigüzel kullanımının önlenmesi ve denizciliğin planlı, verimli ve çevreyi de dikkate alarak geliştirilmesi konusunda hükümetle işbirliğine hazırız. Gelin kıyılarımızı bilimin ışığında elbirliğiyle yeniden yapılandıralım" dedi.

Gezi göndermesi

Bu arada Başbakan Erdoğan'ın, kıyılarla ilgili hayata geçirecekleri uygulamalar konusunda, "Bakalım çevreciyiz diye ortalığı ayağa kaldıranlar çevre için attığımız adımlarda nerede duracak" demesi dikkat çekti. Erdoğan'ın sözleri bazı kesimlere mesaj olarak yorumlandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tatilini geçirdiği Bodrum koylarında çarpık yapılaşmaya tepki gösteren sözleri samimi bulunmadı.

Yalıkavak Belediye Başkanı Mustafa Saruhan, ilçedeki çarpık yapılaşmanın ve doğa talanının suçunun yerel yönetimlere atıldığını belirterek "Yerel yönetimler hep günah keçisidir zaten. 5 yıldır imar planım yok. Halk, sitelerden ve tatil köylerinden denize ulaşamıyor. Bununla ilgili yeni baştan planlama yapılabilir veya mevcutların şekli değiştirilebilir" dedi. Deniz Ticaret Odası Bodrum Şube Başkanı Gündüz Nalbantoğlu da belediyelerin ve meslek odalarının inisiyatifsizleştirildiğine dikkat çekerek "Yapılan projeler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın onayından geçip geliyor. Belediyelerin aslında bir imar yetkisi yok. Odalar da söz sahibi değil" diye konuştu.

 

 

Rixos otellerinin gizli ortağı olduğunu da sağır sultanlar bile duydu :)

Gönderi tarihi:

Yalova'nin Armutlu ilcesinde deniz kiyisina yakin alanlarda yapilmis olan yazliklarin bazilari gecici ruhsat sahibi olanlar digerleride zengin müteahhitlerin Belediye Futbol Klübüne yaptiklari yüklü bagislar sonrasi alinan ruhsatlarla yaptiklari 4-5 katli binalardir.

 

Ayni Armutlu'da IHLAS HOLDING tarafindan yapilmis olan ve acilisini bizzat basbakan Erdogan'in yaptigi IHLAS VEYA ARMUTLU TATIL KÖYÜ vardir.Denize sifir olan bu tatil köyü yüksek binalarin sur gibi deniz kiyisinda dikildigi bir yerdir.Armutlu Belediyesi AKP'lidir.Belediye Binasi ve bazi arac ve gerecler Ihlas Holding tarafindan rüsvet olarak verilmistir.Armutlu Kaplica suyu bu tatil köyüne kadar getirilmistir.

 

Simdi Ihlas veya Armutlu Tatil Köyü adi altinda o sirin ilcenin en güzel sahili isgal edilip tecavüze ugrarken diger taraflardaki yazliklara YESIL ALAN bahanesiyle imar izni verilmemesi bile AKP'nin kimlere hizmet icin var oldugunu anlatmaya yetmektedir.IHLAS HOLDING'in kurucusu ENVER ÖREN'dir.Kendisi kisa bir süre önce vefat etmistir.Enver Ören insanlardan borc para alarak bu ise kalkismis basarili olamamis batma noktasina gelmisken,AKP'nin iktidara gelmesiyle talihi birden dönmüs ve aldiklari yüklü kredilerle köseyi dönmeyi basarmislar ama borclu olduklari kisilere hala borclarini ödememislerdir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Birden bire kıyı teftişinin nedeni bu olsa gerek smile.png

 

 

 
Gezi Parkı satıldı iddiası

Gezi Parkı’na yapılacak otel ve AVM’nin daha proje aşamasındayken Orta Asya ülkelerinden birinin Cumhurbaşkanı'na satıldığı öne sürüldü.


 

Ankara'da yabancı diplomatlar arasında konuşulanlara göre, Gezi Parkı'na yapılacak otel ve AVM daha proje aşamasındayken Orta Asya ülkelerinden birinin Cumhurbaşkanı'na satılmış. Yapılan gayri resmi satış için 500 milyon dolar peşin alınmış. Halk ayağa kalkıp projeyi iptal ettirince, Gezi Parkı'nın yerine Cennet Koyu önerilmiş.

Ankara'da diplomatik çevrelerde dilden dile dolaşan iddialara göre, Taksim projesinin arkasında büyük bir rant pazarlığı var. Aydınlık gazetesinin haberine göre; birçok diplomatın özellikle de bazı Avrupalı diplomatların Taksim Gezi parkı olayları ile ilgili olarak, ülkelerine gönderdikleri raporlarda da yer verdikleri iddialar şöyle:

PROJE GİZLENDİ SATIŞ YAPILDI
Taksim Gezi Parkı projesi kamuoyundan gizlendi. İlk proje değiştirildi. Yapılan değişiklikte Başbakan Erdoğan belirleyici oldu. Gezi Parkı'na yapılması planlanan Toplu Kışlası'nın altı AVM, üstü otel olacaktı.

Bu AVM ve otel proje aşamasında iken bir Orta Asya ülkesinin Cumhurbaşkanı'na gayri resmi satıldı. 49 yıllığına satış için yapılan gayri resmi sözleşme belgelerinde ilgili Cumhurbaşkanı'nın adı geçmedi. İlk etapta 500 milyon dolar peşin alındı. Yapılan satışta projede rolü olan Karadenizli bir bakan da devredeydi.

Ancak Taksim Gezi Parkı direnişi ve binlerce kişinin olaya müdahalesi hesapları bozdu. Bunun üzerine proje aşamasında AVM ve oteli satın alan Cumhurbaşkanı 500 milyon doları geri istedi. Para geri verilmek istenmedi.

BODRUM KIYI TEFTİŞİ
Cumhurbaşkanı'na, Taksim Gezi Parkı'na yapılacak AVM ve otel yerine Cennet Koyu'nda yer verilmesi teklif edildiği öne sürüldü. Bu tartışmalar sürerken, Başbakan Erdoğan'ın Bodrum kıyılarında inceleme yaptığı ortaya çıktı.

Sözcü gazetesinde yayımlanan fotoğrafta yer alan ekip de bu iddiaları doğrular nitelikte. Erdoğan'ın şapka takıp kendini gizleyerek yatla yaptığı incelemede, Erdoğan Bayraktar ve ilgili bürokratların yer alması da dikkat çekti.

İddiaya göre, Erdoğan'ın incelemeleri fotoğraflanınca, kıyı yağması tartışması gündeme getirildi. Yağmanın önemli bir bölümü AKP döneminde olmasına rağmen, kıyılarda yıkım yapılacağı ortaya atılarak tartışma başka noktaya çekilmeye çalışıldı. Arkasından da Başbakan'ın Türkmenistan ziyareti gündeme geldi. Erdoğan'ın Türkmenistan Cumhurbaşkanı ile baş başa görüşmeler yaptığı da bildirildi.

5 ŞEHİT RANT İÇİN Mİ?
Bir diplomatın ülkesine gönderdiği raporda, ''5 gencin öldüğü, 10'dan fazla gencin gözünün çıktığı, 7 bin civarında kişinin yaralandığı olayların kaynağı rant. İktidar çevrelerinin para hırsı olayların durulmasını, tansiyonun düşmesini önledi.

Ülkeyi yönetenler sert önlemlerle bastırırız, anlaşma bozulmaz diye hareket etti, ama sonuç alamadı. En çok müdahalenin Taksimde olması da iddiaları doğruluyor. Hükümet bir tekTaksim'de taviz vermedi'' 
ifadelerini kullandığı öğrenildi.

İLK PLANDA AVM VE OTEL YOKTU
Edinilen bilgilere göre, Taksim düzenlemesi için yapılan ilk planda Topçu Kışlası yok. Planı takip eden mühendisler ilk planda tek duvarlı bir yapı olduğunu ama sonra bunun değiştiğini ve Başbakan Erdoğan'ın devreye girmesiyle plana AVM ve otelin eklendiğini ifade ediyorlar.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden bir yetkili Aydınlık'a, ''AVM ve otel çok gizli devreye sokuldu. Bu projede çalışan mühendisler bile AVM ve otel projesinden çok sonra haberdar oldu. Projeyi öğrenen birileri UNESCO'ya başvurmuş.

Gezi Parkı'na AVM ve otel yapılmasının önlenmesini istemiş. UNESCO o bölge kendi sorumluluk alanlarına girmediğini bildirmiş. Ama yine de incelemişler. UNESCO'dan gelenler olunca ben de merak edip konuyu araştırdım. Ben bu işlerden bilgi sahibi olmam gerekirken, haberim olmadığını anladım'
' dedi.

 

 

 

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.