Fethullah Gülen....

[Φ berceste]

inkar edemem yaptıklarını ama nasıl diim şimdi yetersiz demekde haksızlık olur adını sen koy.ya şu olur Tunceli gibi okur yazar oranı 81 ilde % 98 olur ayakta alkışlarım

 

Merak ettim de suan sizin ayakta alkışladıklarınız , desteklediklerinizin ülkemize ne derece buyuk katkıları oldu?

[Φ marti_name]

Merak ettim de suan sizin ayakta alkışladıklarınız , desteklediklerinizin ülkemize ne derece buyuk katkıları oldu?

 

bakın lafı başka yerlere çekmeyin!okul açan kim olursa olsun tebrik ederim alkışlarım aynı müfderatı uygaladıkdan sonra bi sorun yok benim için...

[Φ berceste]

Nedense önyargı basını almış gidiyor...

 

Ben samimi bir şekilde sordum...Amacım baska yere çekmek falan değil!

 

Şu aşamada yapılanları alkışlayamayacagınıza göre , alkışlayacagınız desteklediginiz var mı varsa kimlerdir ve neler yapmışlardır ? dedim...

 

Bunda ne var acaba ?

 

Cevabınız varsa verirsiniz , yoksa....

[Φ marti_name]

sen ne anlattığımı anlamamışsın ki soru sorayım yada cvp vereyim sana

[Φ berceste]

Cevabın yoksa YOK de!

 

Laf ebeliği yapma lütfen...

[Φ marti_name]

sözlerine dikkat et!!!hoş sen okuduğunu anlayamıyorsun ki böyle şeyler senden gelince şaşırmamak gerek!!!

[Φ kurtoğlu]

arkadaşlar bü tür ciddi muhabbetleri lütfen kisisel tartışmalarla sabote etmeyelim

[Φ berceste]

arkadaşlar bü tür ciddi muhabbetleri lütfen kisisel tartışmalarla sabote etmeyelim

 

 

sözlerine dikkat et!!!hoş sen okuduğunu anlayamıyorsun ki böyle şeyler senden gelince şaşırmamak gerek!!!

 

Ağzından çıkan lafın nereye gideceğini bilmeden konusursan , cevapta veremezsin!

 

Sonrada sıkısınca etrafına saygısızca ithamlarda bulunursun!

 

Kimin ne anlayıp anlamadığı gayet açık bir şekilde ortada sen merak etme!

 

Sana bir soru sordum , gayet açık bir soru... Sana cevabın varsa ver yoksa ..... dedim.

 

Uzatıp seviyesizleşmenin alemi yok!

[Φ marti_name]

bakın '' Merak ettim de suan sizin ayakta alkışladıklarınız , desteklediklerinizin ülkemize ne derece buyuk katkıları oldu?''

bu cümle bercesteye ait.ben dedim ki şu ülkede bi şekilde çok paralar kazanan herhangi bi insan kalkıp okul yaptırıp açarsa ayakta alkışlarım dedim.Gülen'in Din ve Siyaset ile ilgili ne yaptıysa ne dediyse bilgim yoktur.Ama devletin eksiklerini tamamlayan herhangi bi insanı tebrik etmek boynumuzun borcu diil midir ? ayakta alkışlarım dediğim kişiyi eleştirdim ayrıca.Yine diyorum Gülen'in Hristiyan Misyonerlerin yaptığı gibi dünyanın her yerine eğitim merkezleri yaptırmasına karşıyım hala eğitimde eksiklerimiz varken...

[Φ dowjones]

100 ler ce okul afrikanın en ücra köşelerinde adını bile bilmediğimiz ülkerlde türk bayrağını şereflice dalgalandırıp çanakkale içinde türkülerini farklı ülkenin insanlarına söyletip kendi kültürümüzü empoze eden bir lideri ayakta alkışlamaktan başka bir şey düşmez bize dejenere olmuş gençlere çok güzel örneklemeler var bu cemmatin içinde kaybolan değerleri yeniden canlandırma arayışları takdiri hakkediyor. Boşa kürek çekmeyin olaya ideolojik saplantılarınızı bırakarak bakın yoksa ideoloji bataklığından çıkmadığınız sürece sizi ciddiye almak sözkonusu bile olamaz.

[Φ marti_name]

100 ler ce okul afrikanın en ücra köşelerinde adını bile bilmediğimiz ülkerlde türk bayrağını şereflice dalgalandırıp çanakkale içinde türkülerini farklı ülkenin insanlarına söyletip kendi kültürümüzü empoze eden bir lideri ayakta alkışlamaktan başka bir şey düşmez bize dejenere olmuş gençlere çok güzel örneklemeler var bu cemmatin içinde kaybolan değerleri yeniden canlandırma arayışları takdiri hakkediyor. Boşa kürek çekmeyin olaya ideolojik saplantılarınızı bırakarak bakın yoksa ideoloji bataklığından çıkmadığınız sürece sizi ciddiye almak sözkonusu bile olamaz.

 

[Φ GeceKuşu]

499***

FETTULLAH DOSYASI - 1

 

FETHULLAH GÜLEN DAVASI İddianamesinden Alıntılar: 2

 

BİR NUR TALEBESİNİN ANLATIMLARIYLA FETHULLAHÇILIK:

6-Hedef kurum ve kuruluşlar:

 

Fethullah GÜLEN’e göre askeriye, mülkiye, hukuk, eğitim teşkilatlanılması gereken bir kurumdur.

 

Üst düzey bürokratlar ile sıkı ilişkiler kurmak, İçişlerinde ve Polis Teşkilatında örgütlenmek cemiyetin vizyonu içindedir.

 

Spor dünyasını dahi ihmal etmeyen cemaat özellikle Galatasaray Futbol takımındaki aktiviteleri ile biliniyor. Bu küçük örnek cemaatin politika bireylerinin, vizyonlarının genişliğini ve hedeflerinin derinliğini göstermektedir.

 

Boğaziçi, ODTU, Bilkent gibi seküler yaşamın kök salmış olduğu üniversitelerde, örgütün fakülte düzeyinde yapılanması kuvvetli değildir. Fakat bu üniversitelerde Asistan düzeyinde veya doktora çalışması yapan cemaat mensupları mevcuttur.

 

Üniversitelerde bugün alt kadrolara hakim olma savaşı içindeler. Bugünün asistanı yarının doktoru, profesörü olacaktır.

 

YÖK ve MEB’nin 5-6 sene evvel başlattığı proje ile yeni üniversitelerin kadro ihtiyacını karşılamak üzere yurt dışına binlerce öğrenci gönderildi. Bu öğrencilerin devlete maliyeti senede 40 bin Amerikan Doları ve her fırsatı değerlendirmede usta olan cemaat bu fırsatı da çok iyi yakaladı. Çünkü yurtdışına gönderilen bu öğrencilerin çoğunluğu dinci bir örgüte mensup.

 

Şu anda devletin parası ile ileride devlet üniversitelerinde pozisyon verilmek üzere Amerika, İngiltere, Fransa başta olmak üzere okuyan yüzlerce örgüt elemanı var.

 

Seküler kesimden insanlar bu hususlara fazla rağbet etmiyorlar. Çünkü mecburi hizmet gibi bir şartı var. Halbuki bu örgüt elemanları için ekstra bir fayda çünkü ileride üniversitedeki yeriniz garanti olmuş oluyor.

 

Özel üniversiteler bazında Rektörü seküler bir insan olmasına rağmen Fatih Üniversitesi onlarındır.

 

Akademide kadrolaşmanın öneminin farkındalar ve doktora seviyesinde yüksek lisans yapabilecek kapasitede öğrencileri buna teşvik ediyorlar.

7-Gelir Kaynakları ve Sermaye Gelişimi:

 

Evin içindeki bütün eşyalar örgütün esnaf kadrosu tarafından temin edilir.

 

Öğrencilerin kendileri de evin ihtiyaçlarını karşılarlar. Maddi durumu kötü olanlara örgüt tarafından yardım edilir. Bu yardımlar cemaatin büyümesinde önemli bir etkendir.

 

Ben Gültepe’deki yurtta kalırken onlarca öğrenciden yurt parası alınmadığını biliyorum.

 

Esnaf üzerinde örgütlenme 1990’lar da arttı. Şu anda muazzam bir finansal güçleri var.

 

İlk zamanlarda esnaf bölük pörçüktü ve bunların fonksiyonu cemaate para yardımı yapmak, lojistik destek sağlamaktı. Onlar para toplama olayına “Himmet” derler. En büyük yardım da Ramazan Ayı’nda toplanır. Esnaf büyük bir salonda toplanır cemaatin önemli bir üst düzey elemanı gelir. Duygusal bir konuşma yapar ve insanlar bir sonraki Ramazan Ayı’na kadar verilmek üzere para ve mal taahhüt ederler. Bu himmetin önemlilerini artık Çırağan Sarayı’nda bile yapıyorlar.

 

Fakat 5-6 senedir, yeni strateji ile esnafın bir araya gelmesi sonucu 1996 yılında İstanbul’da İŞHAD (İşadamları Dayanışma Derneği) oluşmuştur. Bu dernek esnafın eğitimi, bir araya gelmesi için toplantılar, yemekler, resepsiyonlar vermektedir.

 

Türki Cumhuriyetlerdeki muazzam iş potansiyeline Türk girişimcilerden evvela Fethullahçılar uyanmıştır. Buralardaki yatırımlarda en büyük pay onlarındır.

 

Anadolu Kaplanları denilen yerli girişimcilerin önemli bir kısmı Fethullahçıları desteklemektedirler. Aralarında güçlü iş ortaklığı ve bilgi transferleri vardır. Bu dayanışma dış ticarete de yansımıştır.

8-İbadet:

Evlerde namazlardan sonra sürekli ya Nur Risaleleri, Fethullah GÜLEN’in kitapları okunur. Ya da kasetler dinlenir veya izlenir. Akşam ve yatsı namazları bunun için en uygun vakitlerdir.

 

 

*tna

***

[Φ GeceKuşu]

529***

FETTULLAH DOSYASI - 1

 

FETHULLAH GÜLEN DAVASI İddianamesinden Alıntılar: 3

 

BİR NUR TALEBESİNİN ANLATIMLARIYLA FETHULLAHÇILIK:

 

 

9-Şakirtlerin düşünceleri ve önerileri:

 

Fethullah GÜLEN’in cemaate yansıyan bu doğrultudaki görüntüsü ve onun Müslümanlar dahil tüm insanlığı karanlıktan kurtaracak Mehdi pozisyonu bence üzerinde durulması gereken bir noktadır ve cemaatin pimi buradadır. Bu pim oynatılırsa cemaat büyük bir darbe yer. Herhangi bir şekilde Fethullah GÜLEN’in Amerika’dan destek aldığı ispatlanabilirse, ben çözülmeler olacağına inanıyorum.

 

İstihbarat konusunda hayatiyetin farkındalar. Direkt bilgim olmamakla beraber devletin istihbarat örgütlerine eleman sokmaya çalıştıklarına inanıyorum.

 

Siyasetle olan ilişkilerinde yeterince güçlenmedikçe Türkiye’deki güç dengesine direkt temas etmekten, katılımcı olmaktan ve açıkça parti desteklemekten kaçınmaktadırlar.

 

Siviller radikal İslam’ın alternatifi olarak, bir ılımlı İslam teşkilatı olarak görülen Fethullahçılar’ı, gerek sahip oldukları oy potansiyelinden dolayı, gerekse sahip oldukları siyasal ve finansal güçten dolayı himaye etmektedirler.

 

Cemaatin asıl gayesi sadece bir eğitim hareketi, üç yüz yıldır boyunduruk altında yaşamış ülkeyi bundan kurtarma ise, askeriyeye girme çabaları telaffuz edilmeyen ama kabul edemedikleri laiklik gibi hassas konularda niyetlerinin o kadar basit ve saf olmadığını gösteriyor.

Sivil örgütlenmesini ne yazık ki sağlıklı şekilde gerçekleştirememiş Türkiye’de, askerlik kurumu olmasaydı bugün hayalini kurdukları İslam Devletini tesis etmiş olacaklardı.

 

Benim gözlemim şu anda Türkiye’de Fethullahçılar ile askerler arasında gizli bir satranç oynanıyor. Cemaatin askere bakışı bellidir. Askerliği her fırsatta övdükleri halde büyümeleri önünde tek engelin askerlik kurumu olduğunun farkındalar.

 

İstihbarat kaynaklarının bunları öğrenmesi ve çok iyi değerlendirmesi lazım.

Diğer önemli bir unsur da gençliğini, üniversite yıllarını cemaatle geçirmiş, ancak daha sonra cemaatten aktif olarak ayrılmış bir sürü insanın örgüte karşı negatif bakışlara sahip olmaya başlamasıdır. Çünkü bu insanlar 10 sene sonra örgütün değişmeye başladığına şahit olmuş, geçmişte kendilerine söylenen şeylerin bugün geçersiz kılındığını görmüşlerdir.

10 sene önce bir örgüt mensubunun bir kız arkadaş edinmesi hayal bile edilemezken, bugün bu konuda fetva vermektedirler. Değişik ilkelere sahip bir örgütten de insanlar kuşku duymaya başlıyor ve baştakinin samimiyetinden şüphe etmeye başlıyorlar.

 

Şahsi görgüm, örgüt Türkiye’de tabii sınırlarını zorlamış ve anti tezi ile yani laik kesimle gerek içtimai hayatta, gerekse iş dünyasında yüz yüze gelmiştir.

 

Yakın geçmişte Refah Partisi ve yandaşlarının uğradığı akıbetten ders alarak radikal davranışların ne zararlar getirdiğini görmüş ve Fethullah GÜLEN’in sık sık tekrarladığı hoşgörü felsefesini ve politikasını cemaatin amblemi olarak nazara vermiştir.

Araştırma ve analiz yetisinden yoksun Türk Halkı ve küçük burjuvazisi bu maskeye hemen inanıyor ve çabuk verilmiş kararlarla “Ilıman İslam” olarak gördükleri örgütü destekliyorlar. Ama örgütün diğer bütün dinci örgütlerden daha akıllı olduğundan ve artık güce ulaşana kadar bu hoşgörü maskesini taktıklarının farkında değillerdir.

 

Fethullah GÜLEN’in ölümü cemaatte şüphesiz ki önemli bir boşluğa yol açacaktır. Çünkü cemaatin her ferdi hissi bir rabıta ile liderlerine bağlıdır. Ama sahip oldukları maddesel güçle çıkar, örgütü hayatta tutmaya yeterlidir. Bu konuda sivil örgütlerin ve askerlik kurumunun politikalar üretmesi gerektiğine inanıyorum. Örgüt demokratik ortam içinde eritilme potansiyeline sahiptir.

 

Gülen sonrası cemaat parçalanabilir ve siyasal bir güç olma yolu tıkanabilir.

Örgütün politikalarına karşı ancak politika üretilerek karşılık verileceğine inanıyorum.

Birinci politika, örgütü Türk kamuoyunda mercek altına almaktır.

Fethullah GÜLEN ve izleyenleri sistemli bir şekilde cemaati ve hedeflerine kamuoyunda tartışmaktan kaçınmakta, ya kendileri ne istediklerini bilmemekte ya da ne istediklerini telaffuz etmemektedirler.

 

Devlet televizyonlarında ve laik medyada programlar hazırlanmalıdır. Sadece öğrencilere karşı olan faaliyetlerde kullandıkları sinsi metodlara bile Türk Ebeveynlerinin tepki vereceğine inanıyorum.

 

İkinci olarak istihbarat konularında ne kadar uğraşılsa azdır. Örgütün bir sonraki adımının bilinmesi lazım.

 

Örgüt içindeki hesaplaşmalar ve rant kavgaları basına yansıtılabilir.

 

Fethullah GÜLEN’in her kaseti o kadar masum değildir. Bunlar televizyonlarda yayınlatılabilir. Öncesi, 1980 öncesi kaydedilmiş kasetler çok daha radikaldir.

 

 

*tna

***

[Φ karadayi]

fetullah hocamız şüphesiz bu vatana en büyük katkı sağlayan insanlardan bir tanesidir.Allah ondan razı olsun

[Φ politika]

Fetullah Gülen bu vatana en büyük kötülügü yapanlardan biridir,Bunu onun en yakin mesai arkadasi bütün sirlarina vakif Nuri Veren söylemektedir.ve kendisine ait internet sitesinde herseyi harfi harfine anlatmaktadir.merak eden ve bilmeyenlere tavsiye olunur.

saygilarla

[Φ denizz]

yıllar önce bu kişinin vaazlarını samanyolu tv her akşam uzun uzun verirdi,kendimi zorlayarak ve dikkatimi vererek en az 5 tane vaazını dinledim.inanın hiç bir şey anlamadım.olmaz böyle bir şey.konudan konuya geçiyor,arasıra ***** ****** ağlıyor,söylediklerinde hiç bir düşünce bütünlüğü yok,saçma sapan hikaye ve efsaneler.insanlar bu saçmalıklara bağrıyor ağlıyor, şaşırdım kaldım.bu muydu fettullah gülen,bunun arkasındanmı gidiyordu bir sürü insan.daha sonra 28 şubat sürecinde hastalık bahanesiyle amerikaya gitti ve dönmedi.türkiyedeki son dönemlerinde adete baş imam pozlarındaydı.bu kişinin uzun vadeli amaçları ve faaliyetleriyle ilgili gecekuşu arkadaşımızın yazdıklarına tamamen katılıyorum.ülkemizdeki okullarının amacını biliyoruz.yurtdışında açtığı okullara sevinen bunları bir şey zanneden arkadaşlar var.o okullar 80 li yıllardaki abd nin yeşil kuşak projesinin neticeleri olarak düşünülmeli.bir nevi bizdeki amerikan kolejlerinin türevi.ana yemek olarak ingiliz dili ve amerikan kültürü,önden tadımlık niyetine türk dili.birde şunu sormak istiyorum,amerika ve ingilterede müslüman olma potansiyeli olan onmilyonlarca zenci ve fakir insan var.abd ve amerikada gülenin açtığı kaç tane okul var.

[Misafir CYRANO]

çabalarını takdir ettiğim bir insan,sonuçta eğitime katkıları büyük..

 

önceden de belirtmiştim.devlet kurma yada şeriat yanlısı bır nıyetleri olsa bunu kolay yaparlardı sanırım..

 

saygılar

 

 

bence o kadar kolay olmazdı. zira çok deneyen olduda bu güne kadar hiçbiri başaramadı.

 

tüm dünyada amerika müslümanlarla çatışırken bir müslüman cemaat liderini, neden ülkesinde saklıyor ve koruyor.

 

rusyada ve kafkas ülkelerinde Gülen'in okulları CIA ajanlarına üs yapıldığı için neden kapatılıyor.

 

İslam Kerimov a suikast düzenleyen cia ajanı nasıl, Gülen'in okulunda öğretmen çıkıyor.

 

kolay yaparlardı lafına gelince. o kadar kolay olsaydı 28 şubattan sonra soluğu Amerikada almazdı.

 

birde bu topiğin sahibi arkadaşımız, bir kaç gün önce ülkücü olduğunu anlatıyordu bize.

 

yanlış bilmiyorsam Fettullah Gülen ülkücülere göre vatan haini ve cia ajanı değil mi

[Φ cesed]

F.gülen amerika tabanli bir din oluşumu olan nurculugun sözde lideridir,

 

Hz.Muhammedi pek sık anmazlar lakin varsa yoksa tek bildikleri ingiliz mandasını savunmuş said kurdi hayranlığıdır,

 

Amerikaya tapar f.gülen ve şakirtleri her fırsatta orayı överler amerikanın yaptığı katliamlara ise hoş görü ile bakarlar,

 

Son dönemlerde kürtçüler ile sıkı bir ittifak halindeler amaçları amerikan mandasina girip Mustafa Kemal den intikam almak,

 

Birde dinler arasi dialog varki evlere şenlik hristyan adam ile müslüman kız evlendiriliyor dialog bahanesi ile adınada din devrimi deniliyor nurcu basında,

 

Işık evlerinde polis koleji soruları dağıtılıyor kul hakkı yemek yada islama karşı bir işlem yapmak onların umurlarında değil çünkü amaç islam değil islamı kullanarak yeni bir din oluşturmak,

 

En az pkk kadar tehlikeliler benim gözümde lakin mandacı akp nin gelmesi ile cirit attıkları alan sayısı daha da genişledi.

[Misafir gelincik]

Aşağıda alıntıladığım yazı CIA raporudur.Belki Fettullah Gülenin hangi amaç için kimler tarafından kullanıldığı hakkında veya daha açık bir deyişle vatan haini midir değilmidir konusunda belki!!!? bazılarınıza fikir verebilir.

 

 

CIA Raporlarinda Ilimli Islam'a Biçilen Rol

 

Raporun 38. sayfasinda Ilimli Islamci olarak Türkiye'den Fethullah Gülen'in adi örnek olarak veriliyor. 39. sayfada da Ilimli Islamcilar'in en büyük eksikliklerinden birinin "ekonomik güç" oldugu vurgulaniyor ve maddi açidan desteklenmeleri isteniyor...

 

CIA'nin 88 sayfalik raporunun girisinde su cümleler dikkat

çekiyor:

 

"Islam Dünyasi kendi degerlerini ve dogasini tanimlamanin kavgasini yasiyor. Peki ABD'nin bu kavgadaki öncelikleri neler? Önce Islamiyet'ten kaynaklanan siddetin önlenmesi, sonra ABD'nin Islamiyet'e karsi oldugu imajindan kaçinilmasi ve daha sonra da Islam dünyasinin demokratiklestirilmesine yönelik atilacak radikal adimlarin planlanmasi...

 

Islam dünyasi su an gelisme yoksunlugu ve globallesme ile uyumsuzluk sorunlariyla bogusuyor ve bugüne kadar Islam dünyasinda çare için bulunan milliyetçilik, Pan-Arabizm, Islam devrimi vb. kavramlarin da bu çözümde yetersiz kaldiklari görülüyor." Bu tanimlamadan sonra raporda Islam dünyasi 4 baslikta söyle kategorize ediliyor: "

 

 

1) Köktendinciler: Demokratik degerleri redderler ve Islami

degerlerle yönetilen otoriter bir devlet biçiminden yanadirlar.

 

 

2) Tutucular: tutucu bir toplum isterler ve modernlesme ve degisim

konularina kuskulu yaklasirlar.

 

 

3) Ilimlilar: Islam dünyasinin, globallesmenin bir parçasi

olmasindan yanadirlar ve Islamda reform ve modernlesme isterler.

 

 

4) Laikler: Din ve devlet islerinin ayrilmasindan yanadirlar. Bati

türü demokrasiden yanadirlar ve dini kisi düzeyine indirgemeye

çalisirlar."

 

 

Bu kategorilendermenin ardindan ABD yönetiminin yapmasi gerekenler raporda söyle siralaniyor:

 

"Önce "Ilimli Islamcilar" desteklenecek:

 

Çalismalari ve görüslerinin yayinlanmasi ve dagitilmasina maddi katki yapilacak, daha genis kitlelere ve özellikle gençlere ulasmalari tesvik edilecek, sivil toplum kuruluslari kurmalarina, egitim için yer bulmalarina ve politik süreç içinde gelismelerine destek olunacak, görüslerini yaymak için web sitesi, okul, enstitüler kurmalarinin önü açilacak ve Ilimli Islam'in kitlelerin alternatifi olmasi saglanacak.

 

Köktendincilere karsi tutucular desteklenecek:

 

Bu amaçla, her iki grubun ittifak kurmalarinin önüne geçilecek, tutucularla Ilimli Islamcilarin ittifak kurmalari saglanacak ve tutucu egitim kurumlarinda ilimli Islamcilar'in görüslerinin yayilmasina

çalisilacak, tutucu Islamcilar arasinda özellikle Sufizm'in

taban bulmasi için ugrasilacak.

 

Laikler, duruma göre desteklenecek:

 

Laikler'in köktendinci tehlike karsisinda ABD ile ayni görüste olmalari için ugrasilacak ve bu durum laiklerin milliyetçilik ve sol akimlara yanasmasi önlenerek gerçeklestirilecek.

 

Köktendincilerle etkili mücadele edilecek:

 

Bu konuda da köktendincilerin terör eylemleri sürekli gündemde

tutulacak, gazetecilerin köktendinci akimlar içindeki yolsuzluklari, baskilari, moralsizligi sürekli gündemde tutmalari saglanacak, aralarindaki bölünmeler hizlandirilacak."

 

Raporun daha sonraki bölümlerinde kategoriler daha detayli olarak

anlatiliyor ve Türkiye'yi ilgilendiren bölümler basliyor.

 

Örnegin Köktendinci gruplar arasinda El Kaide ile birlikte Kaplancilar da sayiliyor. Laik kategoriye en iyi örnek olarak Türkiye'deki Kemalistler gösteriliyor ve aslinda milliyetçilik vb akimlar nedeniyle aslinda laiklerin ABD'ye çok yakin bakmadiklarida raporda yer aliyor. Peki bu durumda en iyi ittifak olarak kim kaliyor? Rapora göre bu durumda en iyi ittifak Ilimli Islamcilar'la yapilabilir...

 

 

Ve siki durun raporun 38. sayfasinda Ilimli Islamci olarak

Türkiye'den Fethullah Gülen'in adi örnek olarak veriliyor. 39.

sayfada da Ilimli Islamcilar'in en büyük eksikliklerinden

birinin "ekonomik güç" oldugu vurgulaniyor ve maddi açidan

desteklenmeleri isteniyor. Raporda Türkiye'nin Ilimli Islam için

iyi bir model olusturdugu tespitinde bulunularak, bu konuda

Türkiye'deki iktidarin desteklenmesinin alti çiziliyor.

 

 

Raporun daha sonraki bölümlerinde kategorilendirilen Islami

gruplarin, kadin, evlilik, cihad, demokrasi, egitim vb. konulara

nasil baktiklari da ayrintilarla inceleniyor

 

 

Raporun son bölümünde "Derin Strateji" basligi altinda da, ilk

basta verilen "Yapilacaklar" daha da detaylandiriliyor. Burada en

ilgi çekici olani da, "Ilimli Islami bir lider olusturulmasi"

basligi altinda ortaya çikiyor:

 

"Ilimli Islamcilar'in cesur sivil liderler olmasina çalisilmali ve demokrasi, insan haklari, kadin haklari konusunda etkili politikalar gelistirmeleri saglanmali. Islamin bir üst kimlik oldugundan çok,

insanlarinin kimliklerinin bir parçasi oldugu islenmeli, sivil toplum örgütleri olusturarak Ilimli Islamci liderlere yardim edilmesine çalisilmali..."

 

Tabii raporda Türkiye'yi, Irak'i ve tüm Islam dünyasini ilgilendiren bölümler ve hepimize tanidik gelecek "uygulama önerileri" bulunuyor... Biz burada sadece raporu kisaca özetledik...

 

Bilmek sabir ve arastirma istiyor. Bilen, bulmacayi daha kolay çözüyor...

 

 

Kaynak: Rand.org "Civil Democratic Islam: Partners, Resources and

Strategies

[Φ baharrr]

F.gülen amerika tabanli bir din oluşumu olan nurculugun sözde lideridir,

 

Hz.Muhammedi pek sık anmazlar lakin varsa yoksa tek bildikleri ingiliz mandasını savunmuş said kurdi hayranlığıdır,

 

Amerikaya tapar f.gülen ve şakirtleri her fırsatta orayı överler amerikanın yaptığı katliamlara ise hoş görü ile bakarlar,

 

Son dönemlerde kürtçüler ile sıkı bir ittifak halindeler amaçları amerikan mandasina girip Mustafa Kemal den intikam almak,

 

Birde dinler arasi dialog varki evlere şenlik hristyan adam ile müslüman kız evlendiriliyor dialog bahanesi ile adınada din devrimi deniliyor nurcu basında,

 

Işık evlerinde polis koleji soruları dağıtılıyor kul hakkı yemek yada islama karşı bir işlem yapmak onların umurlarında değil çünkü amaç islam değil islamı kullanarak yeni bir din oluşturmak,

 

En az pkk kadar tehlikeliler benim gözümde lakin mandacı akp nin gelmesi ile cirit attıkları alan sayısı daha da genişledi.

ne kadar bir bilgi ile böyle kesin iddaalarda bulunabiliyorsun

bir kere said kurdi değil said nursidir.

hazreti muhammedi anmak değil onsuz sohbet geçmez o bahsettiğin ışık evlerde.fethullah gülen tam anlamıyla bir hoşgörü insanıdır tek amacı dünyada allah lafsını duymayan yer burakmamaktır.amerikada kalma nedenide bir takım din düşmanlarının onun faaliyetlerine engel olmasıdır.aslında o bir türkiye tutkunudur gitsede kalben buradadır.

kesinlikle mustafa kemale bir düşmanlık söz konusuda değildir.

birde o evlere şenlik olarak adlandırdığın dinler arası diyolok islamda hoşgörü vardır zorlama yoktur fethullah hocada şakirleride islamı yaymayı bir hoşgörü çerçevesinde gercekleştirmeyi amaçlar.müslüman kızla hristyan erkekse asılsız bir yalandır.

 

ışık evler ve polis koleji.....

inan bu çok komik zaten polis kolejine alınmayan insanlar o evlerde kalmalarından dolayı eleniyorlar bence haksızlık ışık evlere.....

 

 

pkk konusunda ise tamamen hoca efendi ve şakirtlerini tanımamana veriyorum. ve senden araştırmanı rica ediyorum

[Φ baharrr]

yıllar önce bu kişinin vaazlarını samanyolu tv her akşam uzun uzun verirdi,kendimi zorlayarak ve dikkatimi vererek en az 5 tane vaazını dinledim.inanın hiç bir şey anlamadım.olmaz böyle bir şey.konudan konuya geçiyor,arasıra ***** ****** ağlıyor,söylediklerinde hiç bir düşünce bütünlüğü yok,saçma sapan hikaye ve efsaneler.insanlar bu saçmalıklara bağrıyor ağlıyor, şaşırdım kaldım.bu muydu fettullah gülen,bunun arkasındanmı gidiyordu bir sürü insan.daha sonra 28 şubat sürecinde hastalık bahanesiyle amerikaya gitti ve dönmedi.türkiyedeki son dönemlerinde adete baş imam pozlarındaydı.bu kişinin uzun vadeli amaçları ve faaliyetleriyle ilgili gecekuşu arkadaşımızın yazdıklarına tamamen katılıyorum.ülkemizdeki okullarının amacını biliyoruz.yurtdışında açtığı okullara sevinen bunları bir şey zanneden arkadaşlar var.o okullar 80 li yıllardaki abd nin yeşil kuşak projesinin neticeleri olarak düşünülmeli.bir nevi bizdeki amerikan kolejlerinin türevi.ana yemek olarak ingiliz dili ve amerikan kültürü,önden tadımlık niyetine türk dili.birde şunu sormak istiyorum,amerika ve ingilterede müslüman olma potansiyeli olan onmilyonlarca zenci ve fakir insan var.abd ve amerikada gülenin açtığı kaç tane okul var.

sevgili deniz vaazlerinden bir şeyanlmadığın belli.

sence ülkemizde ki okularının amaçları ne?

bir kere o türkiye sevdalısı bir insan dönmeyi herseyden çok iistiyor.

abd ve amerikada açtığı okullarının istatistiğine bakmadım ama inan o halk,ırk,insan,dil,din ayrımı yapmaksızın islamı yaymayı amaçlar...

[Φ politika]

Saidi Nursi diger adi ile Kürt Said,15 yillik bilgileri 3 ayda ögrendigini ileri sürerek mollaliga baslamis hocalari bile ona icazet vermemislerdi.Saidi Kürdi Askerimiz anadoluda düsmanla savasirken müridlerine harbe katilmasalarda olur diye fetvalar veriyordu ki aslinda fetva verme yetkiside yoktu.Saidi Kürdi askerimizle savsip ölen Ermeniler icin sehitlik mertebesinde olduklarini söyleyebilecek kadar sehitligin anlamini kavramaktan uzakti.Saidi Kürdi Atatürk hakkinda verilen idam fermanini imzalayanlardan birisi idi.Saidi Kürdi asla bir din alimi olamamis ama kendisini bazi cevrelere din alimi diye yutturmus ve o cevrelerin vasitasi ile hasa evliya sinifina sokulmustur.Saidi Kürdi daha ileri giderek neredeyse peygamberlik iddiasinda bulunmus bir kisidir.Belge isteyenler acsin onun yazdiklarini okusunlar ve eger dogru sözlü iseler aksini iddia etsinler.

saygilarla