Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bolu


marti_name

Önerilen İletiler

trafik kodu 14 olan il. ankara ve istanbul arasında konumlandığından sebep jeopolitik önemi vardır. orada yaşayan insanlar geçimlerini üniversite öğrencileri ve komando tugayı askerlerini sömürerek; patates, et ve süt ürünleri yetiştirerek, kaçak ormancılık yaparak sağlamaktadırlar. (fazla patates tükettiklerinden zekaları fazla gelişmemiştir.)il merkezi nüfusu 75000 görünmekle beraber son depremden sonra büyük bir can kaybı ve göç vermiştir. yazları serin, kışları abartı kar yağışlı ve soğuktur. abant, yedigöller gibi doğal güzelliklere sahiptir. günübirlik gezinti için ideal, yaşamak için berbat bir kasabadır...

 

 

aman ördek yeşil ördek hani senin eşin yeşil ördek şeklinde şarkısı olan halk oyununa sahip il

 

tarim alani az, topragi engebeli ve ormani oldukca fazla olan; orman urunleri i$letmeciligi, agac i$letmeciligi, oya ve dantel i$ciligiyle dokumaciligin geli$mi$ oldugu bir ilimizdir

 

şehrin adı sadece police değil claudiopolismiş hatta diğer adı da bithyniummuş. eski kaynaklardan öğreniyoruz ki galatia'nın bu en ihtişamlı şehrinden günümüze pek eser ve insan kalmayışının sebebi şu zamanki boluluların da korkulu rüyası olan çok büyük bir depremmiş, çok büyük de can kaybı yaşanmış (apartman yok bişey yok, nerde öldü bu insanlar diye de düşünmüyor değilim). güzelim bolu o zaman da çayırı çimeniyle ünlüymüş bir de peynirleri lezzetliymiş

 

yesil, sakin bir üniversite sehri.

insana huzur veren bir iç dinamiği var. burayı ziyaret eden veya burada yaşayan herkesin farkettiği gibi acelecilik yok.

insanlar daha keyifli.

kocaman bir üniversitesi var. (bkz: abant izzet baysal üniversitesi)

izzat baysal tarafından hayır için kurulmuş, bolu'daki daha bir çok hayır kurumu gibi.

izzet baysal bu yüzdendir ki kent sakinlerinin favori adamıdır. 2002 yılındaki vefatında herkes çok içten gözyaşı dökmüştür.

halk üniversitesiyle barışıktır. çünkü şehre kattığı canlılık ve neşe, getirdiği para halkında yüzünü güldürmektedir.

gece hayatı tatmin edici değildir. ama üniversite senlikleri ve aktiviteleri her zaman çok aktiftir. konserler, tiyatro gösterimleri, sinema seansları, boş zamanlarını degerlendirebilecegin kurslar her öğrenciye tatmin edici bir üniversite hayatı vaat eder.

içinde kocaman bir yapay-göl barındıran yemyeşil bir kampüsle ve yeni hizmete giren üniversite hastanesiyle bolu artık baslı basına favori sehirdir...

 

Hayal kırıklarının Başkenti

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 yıl sonra...

bolu14qe9.jpg

 

 

Yeşil ve mavinin kucaklaştığı, birlikte uyuyup uyandığı, rüzgârın başı dumanlı dağlarda efsanelerin en dramatiklerinden

 

birini hâlâ fısıldadığı, binlerce yıldır bir çok uygarlığın filizlenip boy attığı ve meyvelerini bıraktığı şehirdir Bolu.

 

Bolu'nun, tabiat, insan ve tarihin el ele verip yoğurduğu güzelliklerini görmek, dağların söylediği Köroğlu türkülerini işitmek

 

isteyenlerin şehre ulaşması hiç de zor değil.

 

Bolu, Ankara ve İstanbul'un neredeyse tam ortasında bu iki merkezi birbirine bağlayan ana yolun üstündedir.

 

TARİHÇE:

 

Yazılı belgeler, arkeolojik eserler ve tarihî kaynaklara göre, Bolu'nun tarihi, Bithynialılar ile başlamaktadır.

 

Sırasıyla Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar Bolu ve çevresine hakim olmuşlardır.

 

Bolu yöresine Osmanlı akını ilk kez Osman Gazi tarafından başlatılmış, Bolu yöresinin tümüyle fethedilmesi ise Orhan

 

Gazi döneminin ilk yıllarına (1324 -1326) rastlamıştır.

 

Mustafa Kemal Paşa önderliğinde yapılan Millî Mücadele sonunda Bolu,

 

10 Ekim 1923'de yeni düzenlemeler çerçevesinde vilayet haline getirilerek yeni bir yönetime kavuştu.

 

 

COĞRAFYA:

 

Topraklarının yarıdan fazlası ormanlarla kaplı olan Bolu'nun yüzey şekillerinde dağlar, platolar ve ovalar önemli yer tutar.

 

Önemli dağları güneyde Bolu Dağları, Abant Dağları, kuzeyde Sünnice Dağları, Çele Doruğu, Gerede'nin kuzeyinde Arkot

 

ve Göl Dağları'dır.

 

En güneyde ilk iki sıradan daha yüksek olan ve genel olarak Köroğlu Dağları adı verilen volkanik dağlar uzanır.

 

Yöre, yağış zenginliği ve eğimlerin çokluğu nedeniyle irili ufaklı doğa ve baraj gölleri açısından zengindir.

 

İldeki göllerden bazıları, Abant, Yedigöller, Gölcük, Yeniçağa, Çubuk, Sünnet, Karagöl, Karamurat, Sülük, Gölköy,

 

Aladağ ve Saraycık'tır.

 

Bolu ilinin ilçeleri; Dörtdivan, Gerede, Göynük, Kıbrısçık, Mengen, Mudurnu, Seben ve Yeniçağa'dır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bolu09cz7.jpg

 

 

 

Dörtdivan:

 

İlçede Yağbaşlar Köyün'de Bizans kale kalıntıları vardır.

 

Yukarısayık ve Sorkun köyleri arasında bir tepede Himmet Dede Türbesi, Kılıçlar köyünde Kırklar Türbesi, Çalköy'de

 

Şehriban Nine Türbesi, Merkez Camii yanında Secamehmet Dede Türbesi bulunmaktadır.

 

Ayrıca Yağbaşlar Köyü Mürseller mahallesinde Ayvadibi Şifalı Suyu bulunur. Her yıl Temmuz ayı içinde Dörtdivan

 

yaylalarında Köroğlu Şenlikleri yapılmaktadır.Çalköy, Çetikören, Karaçayır, Kapaklı ve Kirazlı en önemli yaylalarıdır.

 

Gerede:

 

Asar Kale, Keçi Kalesi Kalıntıları, Kiliseli Han diye bilinen tarihi tüccar hanı, Yukarı Tekke Camii, Aşağı Tekke Camii

 

Türbesi, Yıldırım Beyazıt Camii, Esentepe'deki Ramazan Dede Türbeleri, gezilip görülebilecek tarihi eserler

 

ve yerlerdir. Esentepe bölgesinde kışın kış sporları ve kayak yapmak mümkündür. Ayrıca

 

yaz aylarında çim kayağı yapma imkanı vardır. Her yıl Temmuz ayı içinde Esentepe'de geleneksel

 

"Esentepe Yağlı Güreşleri" yapılır.Şehrin kuzeyinde Esentepe, Arkut Dağlarında yaylalar başlıca mesirelik alanlardır.

 

Özellikle Gerede Yaylaları yayla turizmine çok uygundur. Gerede'nin güneyinde ise 1200 - 1500 m. yüksekliklerde

 

bulunan yaylalardan en önemlileri Haşat ve Zorpan yaylalarıdır.

 

Göynük:

 

20. yüzyıl başlarına ait eski Türk evleri bakımından zengindir. Göynük İlçesi, sahip olduğu 110 adet tarihi konut,

 

17 cami, türbe, çeşme ve hamam olmak üzere toplam 127 adet sivil mimarî eser sebebiyle "Kentsel Sit Alanı" ilân

 

edilmiştir.

 

Göynük'te ayrıca 1922 yılında yapılan 3 katlı Zafer Kulesi bulunmaktadır.

 

Çubuk Yaylası, Arıkçayırı Yaylası, Bulanık Yaylası, Değirmenözü Yaylası, Hacımahmut Yaylası en önemli yaylalarıdır.

 

Sünnet Gölü, Çubuk Gölü ve Çatak Köyü Kaplıcası görülmesi gereken turistik yerlerdir.

 

 

bolu10so0.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bolu05ld7.jpg

 

 

 

Kıbrıscık:

Yaylaları ile ünlüdür. Köroğlu Dağlarının güney yamaçlarındaki düzlük alanlarda yer alan yaylalardan Belen, Karaköy,

 

Kökez, Bölücekkaya, Kardoğan ve1825 m. yükseklikte bulunan Devevira en önemlileridir. Kıbrısçık- Beypazarı yolu

 

üzerinde bulunan Karagöl, bir hektar genişliğinde oldukça derin bir göldür.

 

Çevresi tamamen ormanlık olan gölde kamp yapmak için çok güzel yerler vardır. Gölde çok sayıda yaban ördeği

 

olmasından dolayı avcıların uğrak yeridir. Göl kenarında bulunan bungalov tipi evlerde konaklama imkânı vardır.

 

Kıbrıscığın yükseldikçe yeşile boyanan coğrafyası içinde Çökeren Deresi ve çayırı, bugün pek az sayıda ziyaretçinin

 

uğradığı mesire yerlerinden biri. Pırıl pırıl akan çayın kenarında oturup tüm dertlerden sıyrılmamak olası değil.

 

Mengen:

 

Mengen ormanlık bir bölgedir ve yüksek yaylaları bulunmaktadır. Başlıcaları; Soğucak, Akçakoca, Bürnük, Sırıklı, Çukur

 

Yayla, Göl Yaylası, Aktepe, Ağalar, Küçükkuz, Civcivler, Mamatlar, Elemen ve Afşar Yaylalarıdır.

 

Ödek, Kemal Savaş, Şirinyazı ve Hızarderesi Göletleri önemli mesire yerleridir. Mengen'in en büyük özelliği; çok ünlü

 

aşçılar yetiştirmesidir. Her yıl Eylül ayının ilk haftasında geleneksel "Mengen Aşçılar ve Turizm Festivali"

 

düzenlenmektedir.

 

 

Mengen ilçesindeki Hızardere Kanyonu içinde irili ufaklı çağlayanlar ile bir de (çavlan) şelale bulunmakta.

 

Bu çağlayanlar kanyon içinde akan Hızarderesi’ne kavuşuyorlar, dere etrafında oluşan mikro iklim sayesinde bitkiler tıpkı

 

tropik alanlarda olduğu gibi devasa boyutlara ulaşmış.

 

Mudurnu:

İl merkezine 52 km uzaklıktaki Mudurnu İlçesi eski Türk evleri bakımından önemli bir özelliğe sahiptir.

 

İlçede bulunan 165 adet ev ve 8 Cami, çeşme ve hamam olmak üzere toplam 173 adet mimari değeri yüksek yapı

 

nedeniyle "Kentsel Sit Alanı" ilan edilmiştir.

 

Türk sivil mimarisinin en güzel örneklerinden biri ise "Armutçular Konağı" dır. İlçe sınırlarındaki Sülük Gölü, Karamurat

 

Gölü, Ümran Tepesi ve yaylalar halkın dinlenme yerleridir.

 

Mudurnu ilçemizde son yıllarda tarihi konaklar turizme açılmış olup, ilçeye gelen turistlerin konaklama ve yeme-içme

 

ihtiyaçlarını karşılayacakları hale getirilmiştir.

 

Mudurnu'ya 5 km. mesafede bulunan Babas Kaplıcası'nın metabolizma hastalıkları ve hafif diabetliler üzerinde olumlu

 

etkileri vardır.

 

Konaklama tesisi bulunmaktadır. Mudurnu'nun 30 km. kuzeybatısında yeralan Sarot Kaplıcası Taşkesti - Ilıca Köyü

 

hudutları içerisindedir. Bolu ili dahilinde bulunan bütün maden sularından ayrı bir özellik taşıyan kaynak, sıcak ve

 

sülfatlıdır.

bolu06qf5.jpg

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bolu04lx2.jpg

 

 

 

Seben:

İl merkezine 52 km uzaklıktaki Seben İlçesi Kiraz Dağı çevresinde toplanmış, ortalama 1400 m. yükseklikteki yaylalarla

 

çevrilidir. Bu yaylaların en önemlileri Gerenözü ve Kızık yaylalarıdır.

 

Kızık Yaylasının evleri, değişik mimarisiyle dikkati çeker. Bu evler hiç çivi kullanmadan, çam ağaçlarından çatkılı,

 

kenetleme ve birbirine geçme şeklinde yapılmıştır.

 

Yerden yüksekçe yapılmış merdivenler, geniş ocakları ve kendine özgü eşyaları ile bu evler değişik özellikler taşırlar.

 

Seben İlçesinin 14 km. güneyinde, Kesenözü Köyünde bulunan Bağlum Kaplıcaları mide, safra kesesi, solunum ve

 

dolaşım bozukluklarında olumlu etkileri olduğu bilinmektedir.

 

 

Yeniçağa:

 

İl merkezine 37 km uzaklıktaki Yeniçağa İlçesi Ankara-İstanbul karayolu üzerindedir. İlçenin hemen kıyısında uzanan

 

Yeniçağa Gölü kıyı boyunca uzanan ağaçları ile güzel bir mesire yeridir.

 

Gölde tatlı su balıklarından karabalık avlanabilir.

 

 

 

TURİZM

Antik Kentler:

Arkeolojik verilere göre Bolu ovasındaki ilk yerleşim M.Ö. 3. bine kadar uzanmaktadır.

 

Şehir merkezindeki tepelerde kurulmuş olan Bithynium-Claudiopolis şehrinin tarihi ise 1978 yılında Hisartepe kazısında

 

ortaya çıkan bulgulara göre, M.Ö. 7. yüzyıla kadar gitmektedir.

 

Çeşitli yıllarda yapılan kazılarda Antinous Tapınağı ve tiyatroya ait olduğu sanılan parçalarla, çeşitli dönemlere ait

 

sikkeler, kaplar, şişeler, heykeller ve mezar stelleri bulunmuştur.

 

Bu eserler halen Bolu Müzesi'nde bulunmaktadır. (Eski Yerleşim Bölgesi) Seben İlçesine bağlı ve birbirlerine çok yakın

 

olan Çeltik Deresi, Hoçaş, Kaşbıyıklar ve Yuva köylerinde derin vadiler boyunca yükselen kaya kitlelerinin yüzeyinde bir

 

kaç katlı kaya evlerine rastlanmaktadır.

 

Gerede'nin Örencik Köyü'nün güneydoğusundadır.

 

Çevrede arazi üzerinde bol miktarda Bizans seramiği görülmekte, bu da kalenin Bizans dönemine ait olduğunu

 

göstermektedir.

 

Ayrıca kale üzerinde kuzeye bakan bir mağara da mevcuttur.

 

 

Camiler:

Bolu'da bulunan Büyük Cami (Yıldırım Beyazıt Cami), Kadı Cami, Saraçhane Cami, İmaret Cami, Ilıca Cami, Ilıca Cami,

 

Süleyman Paşa Cami, Yıldırım Cami, Kanunî Cami, Yukarı Tekke Cami, Eskiçağa Yıldırım Cami görülmeye değer

 

eserledir.

 

Tokad-i Hayreddin Türbesi, Akşemseddin Türbesi, Ömer Sekkin Türbesi, Aşağı Tekke Türbesi, Ümmi Kemal Türbesi,

 

Kasım Dede Türbesi, Babahızır Türbesi başlıcalarıdır.

 

Han ve Hamamlar:

 

Bolu merkez Büyük Cami mahallesinde bulunan Taşhan, 1804 yılında Abdullah Ağa tarafından yaptırılmıştır.

 

1389 yılında Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılmıştır. Çifte hamam tarzında yapılan hamamın iç mekanlarında zengin

 

süslemelere yer verilmiştir. İl merkezindedir. 16. yüzyılda Tavil Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır.

 

İki bölüm olan hamamın iç mekanları mermerlerle kaplıdır. 16. yüzyılda Sokullu Mehmet Paşa tarafından çifte hamam

 

tarzında yaptırılmıştır. İl merkezindedir.

 

Göynük İlçesinde bulunan hamam, 1335'li yıllarda Gazi Süleyman Paşa tarafından yaptırılmıştır.

 

Mudurnu İlçesinde bulunan hamam, aynı adla anılan caminin yanındadır.

 

Aynı devirde yapılan hamamların en güzellerindendir. 1382'de yaptırılmıştır.

 

Erken dönem Osmanlı hamamlarının en orijinal örneklerinden biridir.

 

Hamam taç kapısı ve kubbe geçişleriyle dikkat çekicidir. İlimiz Yeniçağa İlçesine bağlı Eski Çağa Köyünde

 

bulunmaktadır.

 

1388 yılında Yıldırım Beyazıt adına yapılan hamam, mimari bakımdan önemli bir eserdir. Gerede İlçesi Kitirler

 

mahallesinde yer alan hamam 14. yy. sonlarında moloz taştan yapılmıştır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

221946.jpg

 

 

Dağdan su çıktı

Çubuk Gölü yol güzergâhında bulunan dağın ortasından fışkıran su, görenleri hayrete düşürüyor.

 

Mudurnu - Göynük yolu üzerinde Çubuk Gölü yol güzergâhında bulunan dağın ortasından çıkan su,

 

görenleri hayrete düşürüyor.

 

Yol kenarında büyük bir dağın ortasından çıkarak dereye sürekli akan su,

 

çevreden geçenlerin büyük ilgisini çekiyor.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.