Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TÜRBAN VE BAŞÖRTÜSÜ / SIKMABAŞ ARASINDAKİ FARK... (Sevgi Suheda arkadaşımızın sorusuna atfen tartışmaya açılmıştır...)


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
Din seciminde zorlama yoktur.. dolayısıyla peygember seciminde de zorlama yoktur.. İstediğiniz şahsiyeti peygamber olarak kabul etme özgürlüğüne sahipsiniz.... Kişi sevdiği ile beraberdir.. Allah(cc) sizi peygamberinizle birlikte haşretsin...

Ayrıca biz dinimizi dinimizin vecibelerini, emir ve yasaklarını Pervezmüşerrefin( pakistan devlet başkanı) eşinden ya da ürdün kralının eşinin tutum ve davranışlarından , yaşam biçimi ve yaşam tarzından öğrenmek durumunda değiliz... Bizim dinimizin kaynağı Kur'an 'dır. Kur'an 'da bize Yukarda feneriumx kardeşimizin not düştüğü ayetlerde örtünmemiz emrediliyor.. biz dinimizin kaynağından bunu anlıyoruz ve gereğini buna göre yapıyoruz.

Siz peygamberinizi belirttiniz ama dininizin kaynağını belirtmediniz... YAzılı bir kitabınız var mı ? Kur'an 'a inanmıyorsanız neye göre inanıyorsunuz, canınızın istediğine göre mi dininizi yerine getiriyorsunuz , sizin dininizin kaynağı ne?? Dolayısıyla biz size son kelam: sizin dininiz size bizim ki bize !!!! diyoruz ve asıl meseleye dönüyoruz ...

dinimizin emri gereği başımızı kapatıyoruz siz adına türban deyin , basörtüsü deyin, siyasi simge deyin , ne derseniz deyin ama biz inancımızın gereğini yapıyoruz .....Sizin dininizde başörtüsü emri olmayabilir ama bizim dinimizde var biz bunu biliyoruz siz de saygı göstermek zorundasınız...Bu zorundalık insanlığın bir gereğidir ....

 

Bir gün o Cok güvendiğiniz yasalarınız yer ile yeksan olacaktır .. Allah'ın hizbi elbet bir gün galip gelecektir

Ela İnne hizbAllahu Humul Galibun........ Kur-an 'ı Mucizül Bey'an

 

Medeni toplumlarda, Yasalar ile inanç ve kişisel tercihler çeliştiğinde, yasalar geçerlidir. Örneğin, medeni yasalar kadın ve erkeği eşit görür. Miras paylaşımında, erkek ve kadın eşit pay alır. Ama, Kuran'da kadının erkeğin yarısı kadar pay alacağını yazar. İnancı gereği bu yasaya karşı gelmek isteyenlere ne diyeceksiniz? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın inancı uğruna erkeklerle aynı sınıfta ders görmek istemezse ne olacak? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın inancı gereği erkek öğretmen istemezse ne olacak? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın diyelim ki hekim olursa ve erkek hastalara bakmayı reddederse ne olacak?

 

İnancın sınırı yoktur. Dünyada ne kadar sayıda insan varsa, o kadar sayida "inanç" vardır. İnanç, sadece müslümanlara has değildir, bir Hristiyan'ın da, bir yahudi'nin de, bir Budist'in de, Afrikalı bir yerlinin de kendisine göre "inancı" vardır. Örneğin, Hindistan'da bulunan , inancı gereği cinsel organına taş bağlayan çıplak gezen dindarlar var. Boyle bir kişi Türkiye'de yaşasa ve inancı gereği inancına uygun şekilde giyinip okulda okumak, işyerinde çalışmak istese ne dersiniz?

 

Toplum idaresinde "inanç" değil, "çağdaş yasalar" geçerlidir.

 

 

Saygilar

 

Celal

Gönderi tarihi:
Medeni toplumlarda, Yasalar ile inanç ve kişisel tercihler çeliştiğinde, yasalar geçerlidir. Örneğin, medeni yasalar kadın ve erkeği eşit görür. Miras paylaşımında, erkek ve kadın eşit pay alır. Ama, Kuran'da kadının erkeğin yarısı kadar pay alacağını yazar. İnancı gereği bu yasaya karşı gelmek isteyenlere ne diyeceksiniz? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın inancı uğruna erkeklerle aynı sınıfta ders görmek istemezse ne olacak? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın inancı gereği erkek öğretmen istemezse ne olacak? Bugün inancı gereği başını açmak istemeyen üniversite öğrencisi bayanlar, yarın diyelim ki hekim olursa ve erkek hastalara bakmayı reddederse ne olacak?

 

İnancın sınırı yoktur. Dünyada ne kadar sayıda insan varsa, o kadar sayida "inanç" vardır. İnanç, sadece müslümanlara has değildir, bir Hristiyan'ın da, bir yahudi'nin de, bir Budist'in de, Afrikalı bir yerlinin de kendisine göre "inancı" vardır. Örneğin, Hindistan'da bulunan , inancı gereği cinsel organına taş bağlayan çıplak gezen dindarlar var. Boyle bir kişi Türkiye'de yaşasa ve inancı gereği inancına uygun şekilde giyinip okulda okumak, işyerinde çalışmak istese ne dersiniz?

 

Toplum idaresinde "inanç" değil, "çağdaş yasalar" geçerlidir.

 

 

Saygilar

 

Celal

 

Sevgili Atlet...

Ne güzel ifade etmişsiniz...

Çok teşekkürler...

 

İnancımız tam ki; Gelecek çağdaş insanın doğmanın köleliğinden kurtulan, yaşamlarını bir dini kitaba bağlayan, inancı toplumsal kargaşa ve hayrımcılık sanan zihniyetin gerçek yaşamdan, uygarlıktan, bilimden, medeniyetten, kültürden kurtulmasıyla kurulacaktır..

Dinler artık günlük yaşama ve gelecekte var olan dünyanın gerçektlerine asla cevap verememekte / veremeyecekte...

Maalasf kadını çarşafa sokmayla, ona başörtüsü taktırmayla, hergün allahın karşısına gidip dua etmenin tüm sorun ve problemlerle toplumsal gelişmeyi sağlayacağını sanmakla beraber inancın gereklerini yeri getireceğini sanıyorlar... NE YAZIK..

Bu da inancı bütün bunların önünde görüp kaderci, rızacı, herşeyi her ne olursa olsun allahtan sanan, inançlarının sahip olduğu kitap herşeye çözeceği, cevap vereceğini bekler duran insanların çaresizliğinden, kaderciliğinden ve acizliğinden başka birşey değildir...

Pekala dinini sade ve gösterişten uzak ve yine inancını ticari yapının ve insan ilişkilerinin dışında tutan insanların olduğu kadar inancı olmayanların da doğru, dürüst, ahlaklı, üretken, verimli, yardımsever, hoşgörülü, saygılı, içten, sevgi dolu olabileceğini maalesef göremiyor ve düşünemiyorlar..

Şahsen ben kendi payıma bir insanın hangi inanca ve dine sahip olduğunu asla sorgulamam ve buna da gerek duymam. Çünkü onları az önce saydığım insani değerlere bakar ve o şekilde değerlendirir, günlük yaşamda karşılaştıkları olaylar ve durumlar karşısında tutum ve davranışlana bakarım...

Çünkü onu o yapan din değil değerleridir diye düşünürüm..

Aksi takdirde toplumsal yaşamın kaosu, kavram kargaşası, kopukluğu, farklılığı, iletişimsizliği ve katogarize edilmişlik gibi olumsuzluğun sonucu nasıl bir topluma doğru sürüklenebileceğimizi çok iyi bilirim...

Sevgi ve saygılarımla..

Gönderi tarihi:

"kuran tesettürü katiyen emrediyor ama maalesef bazı bedbaht insanlar kuranın bu emrini çağdışı görüp bir esarettir diyorlar ve tesettürün fıtriliğini inkar ediyorlar. modern,çağdaş, ileri olmanın ölçüsü batı olunca bu tarz giyinme de çağdaş medeniyetin gereği olarak görülmektedir. "

 

zaten değerli lona saklanır ...

 

hanımlar da en değerli varlıklardır ....

 

elması altını saklarken , o kadar değerli olan hanımı saklamamak ne büyük *******!

 

hem güneşten koltukların kenarının rengi gitmesin die örterken neden yaz gelince koltuktan değerli bedenimizi açıyoruz ???

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

"Washington Times: Türban Köşke Çıkarsa Türkiye'nin Çehresi Değişir"

Washington Times gazetesinde yayınlanan bir yorumda türbanın Çankaya Köşkü'ne çıkması halinde devlet dairelerinde türbana engel kalmayacağını savunulurken 'Bu, resmen Türkiye'nin çehresini değiştirir. Atatürk döneminin sonunu simgeler' görüşü öne sürüldü...

---------------------------------------------------

Atatürk sevgisini, saygısını, liderliğini, ilkelerini ve mücadelesini hiç bir güç, gerçek Türklerin ve vatanseverlerin gönlünden, aklından ve kurumlarından alamaz, sonlandıramaz.

Böyle sananları şak şak sesleriyle yuhalayıp, protesto etmek için alkışlıyoruz!..

Gönderi tarihi:

"Washington Times: Türban Köşke Çıkarsa Türkiye'nin Çehresi Değişir"

Washington Times gazetesinde yayınlanan bir yorumda türbanın Çankaya Köşkü'ne çıkması halinde devlet dairelerinde türbana engel kalmayacağını savunulurken 'Bu, resmen Türkiye'nin çehresini değiştirir. Atatürk döneminin sonunu simgeler' görüşü öne sürüldü...

---------------------------------------------------

Atatürk sevgisini, saygısını, liderliğini, ilkelerini ve mücadelesini hiç bir güç, gerçek Türklerin ve vatanseverlerin gönlünden, aklından ve kurumlarından alamaz, sonlandıramaz.

Böyle sananları şak şak sesleriyle yuhalayıp, protesto etmek için alkışlıyoruz!..

 

TAm BAgımsız Türkiye tezine ne oldu ABD Güdümlü bir yayın organının agzi ile beyan ediyorsun düşüncelerini bu sebeble İnandırıcılığını kaybediyorsun..

 

*******************

 

SayGıLAr..

Gönderi tarihi:

Ah Amerika...

Ne de çok üzülür Türkiye'nin felaketlerine...

Vefalı dost, ne de güzel uyarmış...

 

Biz en iyisi köşkü, yökü, kamu alanlarını türban(lın)ın başına yıkmaya devam edelim.

 

"Halkın köşkü"(?)nün çehresine zeval gelmesin, halkın suratını/hayatını yamultmaya devam!

Gönderi tarihi:
TAm BAgımsız Türkiye tezine ne oldu ABD Güdümlü bir yayın organının agzi ile beyan ediyorsun düşüncelerini bu sebeble İnandırıcılığını kaybediyorsun..

 

*******************

SayGıLAr..

 

Bak arkadaşım...

Neyin ne denmek istediğinin farkında bile değilsin...

Önyargılı ve anlayıp dinlemeden yazıyorsun...

Adamların tespitlerini ve bunu ağzı **** bu yapılanmayı istediklerini alıntılayarak belirtmeye çalıştım...

Biz nerelerdeyiiiiiiiiiiiz...

Siz nelerden bahsediyorsunuz...

Hakikaten İnsan hem gülüyor, hende şaşırtıyorsunuz...

Düşünce belirtmenizi bekliyorum senden...

Sizden ricam hemen tarafçı olupta kişiselleştirmeyin ciddi konuları lütfen...

 

Ah Amerika...

Ne de çok üzülür Türkiye'nin felaketlerine...

Vefalı dost, ne de güzel uyarmış...

 

Biz en iyisi köşkü, yökü, kamu alanlarını türban(lın)ın başına yıkmaya devam edelim.

 

"Halkın köşkü"(?)nün çehresine zeval gelmesin, halkın suratını/hayatını yamultmaya devam!

 

 

zevkler ve renkler tartisilmaz

isteyen takar isteyen acar kime ne ki

 

bundan absurd bi dusunce gormedim.

 

Sevgili Su DaMLaSı ve nokta 34...

Ah Amerika ve zevkler ve renkler tartışılmazla başlayan yazılarınız karşısında aslında kısaca şunları söylemek istiyorum...

İnançlara saygıya evet,

ama inanç gerekçe ve bahanesiyle insana, eşitliğe, kadın haklarına, uygarlığa karşı duruşa hayır.

Elimi sıkmayı reddeden nöroloji asistanı doktor hanımın inancına saygı duyamam.

Aksaçlı hocanın elini sıkmayacaksın diyen bir din kuralını, böyle bir Tanrı emrinin varlığını kabul edemem.

Kadınlarımız saçlarını başörtüsü ile örterler.

Bir Anadolu geleneğidir bu.

Ama yakın yıllara kadar bu başörtüsünün saçların tümünü gizlediğine tanık olmadık.

Örtünün altından kadınlarımızın saçları görünürdü.

Türbanı, İslamcı siyaset ortaya çıkarmıştır ve bir simge olarak tepe tepe kullanmıştır.

Apaçık bir gerçektir bu.

Anadolu halkı türban değil, başörtüsü kullanıyor.

İnanca saygı pekâlâ.

Ama düşünün, saçının telini göstermenin günah olduğu inancı, sağlıklı bir inanç mıdır?

Görünen her saç telinin ahrette bir yılan olup sokacağı inancı, Tanrı'nın en iyi şekilde kullanılması için verdiği akılla bağdaşır mı?

Hı...

Buna inanmamızı ve saygı duymamızı bekliyorsunuz öylemi..

Çok beklersiniz...

 

Akıl çağında yerimizi alacağız akıl çağında...

Öyle doğmanın şeklinede şemalinede ihtiyacı yok insan olanın...

Hayrıca bir insanı insan olarak değerlendirmeden önce hangi dine ve netür inandığıyla değerlendiren zihniyete de şiddetle karşıyız...

Bu işler bez parçalarıyla, dini kıyafetlerle, sakalla, cübbeyle olmaz arkadaşım...

Ve bu tür düşünceler hiçbir toplumu bir kerte dahi ileriye götüremez,

Nereye götürürür derseniz..

Yön belli..

Adımlar dahima geriye doğru gidecektir...

Ki hiçbir canlıda bu özelliği göremezsiniz...

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:

ATEİST EVRENİN ANLAMI VAR MI?

 

Bu konuda ateistlerin evren anlayışını tartışmak ve bizi neye davet ettiklerini anlatmak istiyorum ki bağlantılı konular da açacağım. Birkaç kişisel tartışmada pek girmek istemedikleri konular üzerine düşeceğim. Birçok arkadaşımız kaçırmış olabilir. Bakalım imanlarını tartışmaya ne kadar açıklar?

 

Ateist kavramının anlamı üzerinde durmayacağım. Buradaki ve bağlantılı konulardaki sorularım evrende madde dışı herhangi bir şey olduğunu kabul etmeyen tüm felsefi imanlara gidecek. Bu konuyla sadece maddeden ibaret bir evrenin anlamı olup olamayacağı tartışması başlatmak istiyorum. (Tabii ateistler gelip sonsuz cennet ve cehennemin anlamı nedir? Diye konuyu baltalamaya çalışmazlarsa. Zira öte bizim için gaybdır ve gaybı da ancak Allah bilir.)

 

Evrende “varolan tekşey maddedir” imanına sahip olan vatandaşın kabullerine bakalım:

 

1.Dinin masal olduğuna iman: Din masaldır ona inanmamak lazımdır. Dinde bir sürü doğma vardır. Çünkü kutsal denilen kitap çelişkilerle doludur. Din çağdışıdır. Din savunucularının çelişki yok demeleri onların doğmalara karşı koyabilecek cesaretten yoksun olmalarıdır. Çağdaş görünen dindarların hepsi aslında takiyyecidir.

 

2.Bilime iman: Evrenin ne olduğunu, evrende neden var olduğumuzu bize söyleyebilecek yegane yol bilimdir. Bilim kalkınmanın, mutluluğun, zenginleşmenin, tabulardan kurtulmanın tek yoludur.

 

Bu imanı kabul eden akıl artık özgür ve rahattır. Her şeyi bilime havale eder. Hayattan zevk almaya bakar. Ya da kendi haklılığını göstermek için dini inançla mücadeleye devam eder.

 

Bu noktada sorgulamak istediğim her şeyin havale edildiği bilimin kendisinden beklenileni bir gün gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğidir.

 

Ateist felsefenin evren hakkındaki imanlarına bakalım.

1.Evrende maddeden başka hiçbir şey yoktur.

2.Evren zaman ve mekan olarak sonsuzdur.

 

Şimdi bu imanların geçerlilikleri tartışılabilir ama dikkat çekeceğim nokta şu:

 

Sonsuz maddi bir evrende bilgi de sonsuzdur.

Sonsuz bilgi karşısında bilimin bize vereceği her bilgi daima ilkokul 5. sınıf matematik kitabı seviyesinde olacaktır.

 

Demek ki bilim asla bir anlam vermeyeceği bir evrenle karşı karşıyadır.

Görüldüğü üzere ateist materyalist evren anlayışı kendi içinde büyük bir çelişki taşımaktadır.

Bu görüşe göre evrenin herhangi bir anlamı yoktur. Evren saçmadır, absürttür, anlamsızdır. Ateistlerin bize sunduğu evren anlayışının temelinde bu var. Evren saçmadır diyen bir dünya görüşünün kendisi ********, zira aklımız evrende bir anlam olması gerektiğini bize söylüyor.

Gönderi tarihi:

Bir takım iletilerinize Ateist arkadaşlar cevap versin ancak bazı kabuller üzerinden bazı şeylere ben cevap vermek isterim...

 

Zira bir haksızlık sezdim...

Bu imanı kabul eden akıl artık özgür ve rahattır. Her şeyi bilime havale eder. Hayattan zevk almaya bakar. Ya da kendi haklılığını göstermek için dini inançla mücadeleye devam eder.

Eskiden bende Ateist Görüş'e sahip insanların dünyayı "Zevk - Haz" olarak algıladıklarını sanırdım...

Ancak benim bu yargımı "Kökünden" değiştiren yine tanıdığım ateistler olmuştur...

 

Örneklem olarak gideyim;

 

Lise son sınıfta doğal bir merak vardı içimde mistsizme

Ve bunun sonucunda da doğal bir tepki vardı içimde Ateizm'e karşı

Ancak Ateizm'inde farklı kabullerine sahip kimseleri var, bunu öğrendim o dönemde...

 

Mesela;

"İnsan Olma"yı ve "Bilinçlilik"i önemseyip "Erdem"e yönelen ve Bilim'i açıklamaya çalışan Ateistler...

 

Ve birde;

Dini konularla pek çok ilgilenmeyip sadece alışkanlık üzere Ateist olan, gerçekten dünyada "Haz"za yönelen kimseler...

 

Her ikisininde psikolojik açıklaması mümkündür ve vardır...

 

Her iki yapıya sahip insanlara da rastladım ancak söylediğiniz şey kesin bir geçerlilik ve genellik içermez...

 

Lise son sınıfta ben Ateizm'e tepkili iken, dershane de en iyi kız arkadaşım Selin diye bir Ateist olmuştu ki Ateist olduğunu ben sonradan öğrenmiştim...

Artık iş işten geçmişti ve arkadaşımdı... :D

Bana bir çok insani değere;

Erdem'e, Onur'a, Bilgi'ye nasıl sahip olunacağını o göstermiştir mesela...

 

İnsanın yönelmesi gerektiği şeyin;

Erdem olduğunu da o benimsetmiştir...

Ve bir Ateist olmasına rağmen hiçte Dünya zevkine tamah etmişliği ya da basitleşmişliği yoktu...

Aksine "İnsan"ın "Kendiliğinin" ayırdına varabiliyordu...

Ve ben hiç Ateizm'i haklı çıkarmak için "Dine" saldırdığını görmemiştim.

Tek yaptığı "Bilim"in yaptığı gibi "Madde" gerçeğini anlatmaktan başka bir şey değildi.

Tanrı'nın var olmadığının tek kanıtı olarak "Madde"nin var olduğunu bilmesi ve

"Madde var işte" demesi yetiyordu,

Başka bir ayrıntıya girmiyordu...

Yani 18 yaşında idi ve tam bir Ateist idi...

Ancak hiç ben "Haz"za dair düşkünlüğünü

Ya da Dünyadan sırf zevk almaya öykünmek gibi eğilimini görmedim...

 

 

Şu an bile en iyi bayan arkadaşım bir Ateisttir.

Ancak görse idiniz...

Belki de bu kadar çok "Ahlak"a düşkün bir insan daha yoktur...

Ona göre "Haz" insanı basitleştirirdi ve önemli olan asıl ve daimi mutluluğa ulaşmaktı...

Yani "Benlik Bütünlüğü" ya da "Erdem"...

"Kimlik" ve "Kişilik"...

İnançlı ya da Ateist olma meselesi değil bu ama

Belki de bazı inançlılardan daha tutarlı bir Ahlak ve Onur anlayışı var...

 

Sizce "Haz"za düşkün bir Ateist şu sözü söyler mi;

"İnsandan herşeyi aldığında geriye kalan tek şey Onur ve Şeref oluyor,

Sende ne kadar var ise, sen o kadarcıksındır..."

 

Bir konuda beni yargılamak için kurmuştu

Ve bana hakikaten bir şeyler göstermiş

Ve benimde sözüm olmuştur ondan sonra bu söz...

 

 

Forumdaşlarımdan ise örneklendirmek istemem...

"Erdem"i önemseyen ciddi ve sağlam Ateist-İnançsız arkadaşlar

Kendilerini biliyorlar... ;)

 

 

Bundan başka...

Elbette ki dünyayı "Zevk Mekanı" olarak gören Ateist insanlar yok mudur?

Ancak ben görüyorum ki bunun için kimsenin Ateist olması da gerekmiyor illa ki...

 

Adnan Hoca'nın "Motorları"nı hatırlatırım mesela...

 

Yaptığınız eleştiriyi bir haksızlık olarak ele alıyorum...

Çünkü insanlar birer "Değer"dirler

Ve "Ateist" oldukları için bu şekilde yargılanamazlar...

 

Tıpkı bazı ateistlerin,

Genelleyerek İnananları yargılamaları gibi

Yaptığınız da hatadır diye düşünüyorum...

 

Ben Ateist değilim ve Ateizme özenmiyorum da

Ama;

Yiğidi öldür,

Hakkını da ver...

Ateist felsefenin evren hakkındaki imanlarına bakalım.

1.Evrende maddeden başka hiçbir şey yoktur.

Bunu bir tek Ateizm söylemiyor...

Vahdet-i Vücut görüşü de bunu söylemektedir.

Madde yerine isterseniz "Varlık"ta diyebiliriz...

 

Adı üzerinde...

Varlık...

2.Evren zaman ve mekan olarak sonsuzdur.

Mesela Farabi'de bu görüşe sahiptir...

Felsefe olarak Madde'nin sonsuzluğuna inanır,

Anca onun hakkında yapılan yorumlarda bir de imani olarak "Ahiret"e inandığı gibi bir çelişkili yorum yapılmıştır.

Oysa ki onun Ahiret anlayışı Vahdet-i Vücut anlayışına dayanır...

İlgili olduğumu düşündüğüm noktalar bunlar idi...

 

Kabulleri ne olursa olsun,

İnsanları top yekün itham etmemek gereklidir diye düşünüyorum...

 

Saygılarımla...

Gönderi tarihi:

Ateist olusumun en büyük sebeplerinden biri,kuranin ahlakinin günümüzce ilkel ve bize yakismayacak kadar seviyesiz oldugunu düsünmemdir.Bir müslümanin,ateistler söyle düsünüyor gibi,bilincsizce yorum yapmasi,haksizliktir.Oysa ben,bir müslüman söyle düsünür deme hakkina sahibim.Hayatimin son 12 yili haric,5 vakit namaz kilan ve diger ritüelleri yerine getiren sünni bir müslüman olarak gectigi düsünülürse,bu mantiklidir.

Yani ben sizi bilirim ama siz beni bilemezsiniz.Cünkü,objektif düsünme sansiniz yoktur.Aslinda düsünmeniz bile engellere takilidir.Yildizlarin gökte kandil olarak asili durdugunu iddia eden bir tanrinin,evren hakkindaki bilincini sorgulamaniz daha mantiklidir.Tabii,günesin balciga battiginida ekleyebilirsiniz bu arastirmaniza.

Gönderi tarihi:
Tıpkı bazı ateistlerin,

Genelleyerek İnananları yargılamaları gibi

Yaptığınız da hatadır diye düşünüyorum...

 

Ben Ateist değilim ve Ateizme özenmiyorum da

Ama;

Yiğidi öldür,

Hakkını da ver...

Bakın mesela size canlı bir örnek...

Piştiiiii...

 

Ateist olusumun en büyük sebeplerinden biri,kuranin ahlakinin günümüzce ilkel ve bize yakismayacak kadar seviyesiz oldugunu düsünmemdir.Bir müslümanin,ateistler söyle düsünüyor gibi,bilincsizce yorum yapmasi,haksizliktir.Oysa ben,bir müslüman söyle düsünür deme hakkina sahibim.

Şimdi Sayın ateist111 çıkar ve der ki;

"Aman efendim, ben nesnelim, ben ateist olmak ile şöyleyim böyleyim... bla bla bla..."

 

Oysa diyorum her zaman...

Bazı inançlılar ile

Bazı İnançsızlar-Ateistler arasında zerre kadar fark yok...

 

Saygılarımla...

Gönderi tarihi:

Burada yadirganacak birsey yok.Ben müslümanligi bilirim diye,iddiada bulunuyorum ve bu kesinligi degistiremezsiniz.

Ben tanri yoktur diye bir idiada bulunamam ama allah yoktur diye iddia edebilirim.Zira,ortada bir kitap vardir ve icerigi,bizler icin cok basit,zayif ve geridir.Bunu ayetlerle ispat etmek,cocuk oyuncagidir.

Gönderi tarihi:
Tıpkı bazı ateistlerin,

Genelleyerek İnananları yargılamaları gibi

Yaptığınız da hatadır diye düşünüyorum...

 

Ben Ateist değilim ve Ateizme özenmiyorum da

Ama;

Yiğidi öldür,

Hakkını da ver...

İkinci Çinko...

 

Ve sizden üçüncü Çinko'yu ve Tombala'yı bekliyorum...

Burada yadirganacak birsey yok.Ben müslümanligi bilirim diye,iddiada bulunuyorum ve bu kesinligi degistiremezsiniz.
Gönderi tarihi:
Siz,hem numaralari elinde tutan,hemde oynayan kisi olarak,dilediginiz her harften bir cinko,her kelimedende,tombala yapabilirsiniz.Bu tombalanin size hicbir getirisi yoktur.Kendi kendinize oynamayi birakin,zevkli olmaz zaten.

Olmadı ama oyunu yarıda bırakmak...

Sayın ateist111...

 

Bakınız bu forumda çok rastladık...

 

"Bilim"i savunup "Bilim Dışı" ithamlarda bulunanı da oldu...

Tanrı'ya "Akıl" ile ulaşılabileceğini savunan bir Din'e inanıp "Akıl" ile Tanrı'nın kavranamayacağını söyleyen Müslüman'da oldu...

 

Bu sadece tek bir örnek.

Ve gördükçe ben hep bu gibi çelişkileri özellikle örneklendiririm yukarıda yaptığım gibi...

Arayın, çok bulursunuz...

 

Demek istediğim;

"Ben bilirim, ben ederim, ben şöyleyim falan fistan fişmekan"dan önce

Bu gibi çelişkileri aşarak paylaşımlarınızda bulunmanız gerektiği...

 

Karşı tarafı bir şeylerle itham edip,

Aynısını başka bir adla tekrar ettiğinizde,

Bu çelişki olur...

 

Yoksa sizinle daha çok tombala oynarız...

 

Saygılarımla...

Gönderi tarihi:

Sanirim sizin anlamamak icin mücadele verme gibi bir probleminiz var.

Ben diyorumki,ben zaten hayatimin cogunu müslüman olarak gecirmis olmam sebebiyle,müslümanligi bilirim.Bundan daha dogal ne olabilirki?

Oysa,müslüman olan biri,benim gecis dönemimi yasamadigi icin,benim hakkimda,ateist söyledir,böyledir yada ateistlerin düsüncesi budur,ahlaksizdir zart,zurt deme hakki yoktur.

Zaten sizin gibi imansizlar icinde ayni ithamlarda bulunurlar ama onlarin hakli olmadigini bilirsiniz.Maalesef bunu onlara anlatma sansiniz yoktur.Ben, elimde olanlarla tartismayi tercih ederim.Is felsefeye dayandiginda,(inanin bana bu konuda iyiyimdir) bu is uzar.Kestirmeden gitmek herzaman sonuc verir.

 

Islamin tek dayanagi kurandir ve bu kitap,günümüzde on yasindaki bir cocugun bile bilgi birikiminden daha az bilgi icerir.Oysa,ondan sifre cikarmalar,imanin gücünden bahsetmeler,anlamini sakiz gibi uzatip degistirmeler,islerine gelince hadisle desteklemeler,yok sahihmis yok bilmem neymis demeler,acik acik yazan bir cümleye binbir türlü kilif uydurmalar vs.vs.vs lerle insanlari ve kendilerini kandirmaktan öteye gitmeyen oyunlar.

Ya korku üzerine yada hediye üzerine kurulu bir dayatmayla karsi karsiyayiz.Niye ben böyle bir mücadelenin icindeyim?Cünkü benim hayatimi,kendi inanclari dogrultusunda yönlendirmek ve kontrol etmek isteyen bir düzen var.Basit bir kitabin esiri olma durumu söz konusu.

Evet ben onlari bilirim,onlar beni bilemez.Ben, her bir vakiti baska bir camiide kilip daha cok sevap isleyecegim diye yasadigim yillarda,Fatih teyken,tarikatlarida,yobazligida,ilimli müslümanligida gördüm,yasadim ve hissettim.Evet ben onlari bilirim ama onlari beni bilemezler.

Korkulari yüzünden,ögrenmeyi ve düsünmeyi reddeden insanlara,ufuk acmaya calismak,bir görevdir.Kimisi alir,kimisi uyusturucunun etkisinden kurtulmaktan korkar ve almaz.

Gönderi tarihi:
Sanirim sizin anlamamak icin mücadele verme gibi bir probleminiz var.

Ben diyorumki,ben zaten hayatimin cogunu müslüman olarak gecirmis olmam sebebiyle,müslümanligi bilirim.Bundan daha dogal ne olabilirki?

Oysa,müslüman olan biri,benim gecis dönemimi yasamadigi icin,benim hakkimda,ateist söyledir,böyledir yada ateistlerin düsüncesi budur,ahlaksizdir zart,zurt deme hakki yoktur.

Zaten sizin gibi imansizlar icinde ayni ithamlarda bulunurlar ama onlarin hakli olmadigini bilirsiniz.Maalesef bunu onlara anlatma sansiniz yoktur.Ben, elimde olanlarla tartismayi tercih ederim.Is felsefeye dayandiginda,(inanin bana bu konuda iyiyimdir) bu is uzar.Kestirmeden gitmek herzaman sonuc verir.

Bakın ben böyle "Ben bilirim, ederim" tarzı görüşlere hep tepki veririm ve sizin ile kişisel bir nedeni yok...

Ama bu türlü bir yaklaşım (yine de -bence- diyeyim) hoş olmuyor...

 

Çünkü;

Evet ben onlari bilirim,onlar beni bilemez.Ben, her bir vakiti baska bir camiide kilip daha cok sevap isleyecegim diye yasadigim yillarda,Fatih teyken,tarikatlarida,yobazligida,ilimli müslümanligida gördüm,yasadim ve hissettim.Evet ben onlari bilirim ama onlari beni bilemezler.

Bu gördüklerinizi bende gördüm...

Üniversitedeyken aralarına girmişliğim vardır...

İstanbul/Fatih'te de kalmışlığım vardır...

İzmir'de de aralarında bulunmuşluğum vardır...

 

Lakin nedense sizin kadar "her şeyi ben biliyorum" iddiasında değilim bu konuda...

 

Sorun anlamamaya çalışmamam değil...

Yaklaşımınız hoş değil, rahatsız edici...

 

"Sizin gibi İmansızlar" derken beni mi kast ettiniz?

Ama kızmam ben buna, önemli değil...

 

Neyse...

Konu biraz kişiselleşti, kusura bakmayın...

 

Tartışmaya dönelim isterseniz:

 

Ben diyorum ki;

 

Ben ateist olmamakla birlikte, Ateistlerin "Ahlaksız" kimseler olduklarına inanmıyorum...

 

Çünkü tanıyorum ve biliyorum...

 

Emin olun Sayın Ateist111,

Ben de Ateizmi bilirim :)

Ama onlarda beni bilirler... ;)

 

Kısaca Ateistlerin hepsinin birden

Dünyaya "Haz" niyetiyle yaklaştıklarını düşünmüyorum.

 

Öyleleri yokdeğil tabii ki de...

Sadece vay sayım ya da bir peşin kabul olarak Tanrı'yı reddedip

"Haz" veyahut "Zevk" kaygısı ile sözde ateist olan boş insanlarda yok değil...

Varlar elbet...

 

Ancak İnsani değerleri önemseyen,

Ahlaki kuralların "Neliğini" irdeleyip kavramış olan,

"Erdem"in neliğinin farkında olan,

"Onur/Şeref"in neliğinin farkında olan Ateistlerde vardır ve "Haz" bu gibileri için çok sonraları gelir...

Ben bu türlü Ateistleri tanıdım, hayatımda varlar...

Ve "Ateist" denildiği zaman ben onları referans alırım...

Diğer Sözde Ateistleri değil...

 

Yani bilirsiniz;

Bir Moda olarak Ateist olan insanlar da var...

Özenti içersine girenlerde var...

 

Saygılarımla...

Gönderi tarihi:

Boşigciim, evet konuyu birz kişiselleştirmiş ve üslup tartışmasına döndürmüşsün.

 

ateist111'in söylediği şeylere katılıyorum.

Şöyle örnek vereyim.

 

Ben ve sen tutar İstanbul veya İzmir hakkında konuşuruz.

İkimizn de o kentlerde bulunmuşkluğu vardır.

 

Ama ben İzmir'i senden daha iyi bilemem.

Ben sadece 1 hafta kaldım, senin ömrün orda geçmiş.

 

Mesela Bangkok hakkında benimle yarışamazsın.

Ben orada kaldım, gördüm, havasını soludum.

Sen orada olmadın.

 

Sayın ateist111'in söylediği şey şu:

"Ben bir zamanalar müslümandım. O nedenle islamiyet hakkında çok şey biliyorum."

"Ben bir zamanlar İzmirde yaşıyorsum. O nedenle izmir hakkında çok şey bilirim."

 

Mesela İzmir'de 12 sene önce yaşamaış bir adama "Ohhoo çok şey değişti, sen yeni İzmir'i tanımıyorsun" diyebilirsin. Ama aynı şeyi ateist111'e diyemezsin. Zira, ateist111'in müslüman olduğu dönem ile şimdiki müslümanlaık arasında bir fark yok.

 

Yani demek istediği "o sularda yüzmüş olan bir insan olarak, ben o sular hakkında çok şey söyleyebiliröm, ancak bu sularda yüzmemiş insan, bu sular hakkında çok şey söyleyemez".

 

Umarım anlatabilmişimdir.

 

Zira, ben de ateist111'in konumundayım, katakuta da, diğer birçok dinsiz de ayn ı konumda.

Zira bizler uzaydan gelmedik. Hepimiz bir zamanlar müslümandık. Yani o suları tanıyoruz.

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:

Benim sinirlendigim nokta sudurki,ateist=ahlaksiz önermesine kiziyorsunuz ve öyle olmadigini söylüyorsunuz ama ortada olayin tam tersi söz konusu iken,görmekten gelmek istemiyorsunuz.Yani ahlaksiz olan ateistler yada müslümanlardir denilemez ama kurani bildigi halde,bu dogrudur diyen kisi,ya ahlaksizdir yada zeka özürlü.

Unutmayin,iki cesit islam vardir.

1- insanimizin var saydigi ve ahlaki temelleri oldugunu zannettigi ama gercek olmayan islam

2-Gercek islam.Nedir gercek islam?Insanimizin bilmedigi,günümüze göre ahlaksiz ve ilkel olan.

Kuran,günümüz ahlakina uymayan,ögretilerle doludur ve bunun kivirma payi yoktur.

Ne diyor kuran;bakabilirseniz birer,ikiser,ücer,dörder kadin alabilirsiniz.Adaletli davranamayacaksaniz elinizin altindaki cariye(köle kadin)le yetinin.Bunun ahlaka uygun oldugunu söyleyen kisinin serefi sorgulanmalidir.

Baska ne diyor kuran;miras hakkinda bir erkege iki disi payi.Bunu normal bulanin aklindan zoru olmali.

Baska baska,memeleri tomurcuklanmis kizlar var öte tarafta diyor.Kimin böyle bir hayali varda,allah böyle bir teklifte bulunuyor?

Daha baska;hirsizin ellerini caprazlama kesin diyor.Ya sonradan hirsiz olmadigi anlasilirsa,gerimi dikeceksiniz?

Itaat etmeyen kadini,uyarin,yataginizi ayirin,olmazsa dövün diyor.Erkegin kadini yatagindan ayiracak kadar iradeli olmasi icin,haremi olmasi lazim.Tipki ayette 4 kadina izin vermesi gibi.

Peygamberin,kadinlarini ,sirasini bozarak yatagina alabilecegi bir ayet bile olan bir kitapta,tecavüzün cezasini yazmayi unutmus allah c.c

Ahlak kimdeymis?Bunlari kabul edendemi,itiraz edendemi?

Gönderi tarihi:
Peygamberin,kadinlarini ,sirasini bozarak yatagina alabilecegi bir ayet bile olan bir kitapta,tecavüzün cezasini yazmayi unutmus allah c.c

 

Tecavüzün cezasını yazmayı unutmuş da, (Nur-33) tecavüze uğrayanlar sanki suç işlemişler gibi (!) tecaüze uğrayanları tecavüze uğradıkları için affetmiş Muhammed'in allahı. Büyüklüğe bak (!).

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
2.Bilime iman: Evrenin ne olduğunu, evrende neden var olduğumuzu bize söyleyebilecek yegane yol bilimdir. Bilim kalkınmanın, mutluluğun, zenginleşmenin, tabulardan kurtulmanın tek yoludur.

 

Evrenin ne olduğu tamam da, evrende neden var olduğumuz sorusu bilimin konusu değildir. Bilimin konusuna giren, "Evrende nasıl varolduğumuz"sorusudur. "Neden" ile "Nasıl" ları birbirinden ayırdedebilmemiz gerekir. Burada "Neden" diye sorduğunuzda bir amacı ve arkasında bir bilinci ima ediyorsunuz. Oysa ki amaçlar genel olarak felsefenin konusudur; bilimin değil.

 

Bu imanı kabul eden akıl artık özgür ve rahattır. Her şeyi bilime havale eder. Hayattan zevk almaya bakar. Ya da kendi haklılığını göstermek için dini inançla mücadeleye devam eder.

 

"Bir insanın hayattan zevk almaya çalışması sizi neden rahatsız etsin?" diye sorabilirdim. Ancak biliyorum ki, bilinç altınıza yerleştirilmiş olan ateist=******** eşitliği sizi bu imaya zorluyor. Burada anlatılmak istenen daha çok, genel ahlakın göz ardı edilmesi ihtimalinden duyulan rahatsızlık.

 

Bu noktada sorgulamak istediğim her şeyin havale edildiği bilimin kendisinden beklenileni bir gün gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğidir.

 

Siz bilimden ne bekliyorsunuz ki, bir gün gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğini merak ediyorsunuz? Bilimin öncelikli amacının evrenin ve insanın neden varolduğu sorusuna yanıt bulmak olduğunu mu sanıyorsunuz? Sanırım öyle... Bu da ülkemizde bilimin neden hakettiği ilgiyi ve değeri görmediği sorusunun cevabını veriyor.

 

Ateist felsefenin evren hakkındaki imanlarına bakalım.

1.Evrende maddeden başka hiçbir şey yoktur.

2.Evren zaman ve mekan olarak sonsuzdur.

 

İkinci maddeye yerleştirdiğiniz kabule bugün hiç bir ateist yandaş bulamazsınız. Bilim bugün içinde yaşadığımız evrenin sonsuz boyutlarda olmadığını göstermiştir. Ancak üzülerek söylüyorum ki (!) buradan size tanrı için bir malzeme çıkmıyor. Ateist felsefenin kabulü daha çok maddenin sonsuzluğu yönündedir. E=mc2 formülü de bize bu kabul için yeterli...

 

Şimdi bu imanların geçerlilikleri tartışılabilir ama dikkat çekeceğim nokta şu:

 

Sonsuz maddi bir evrende bilgi de sonsuzdur.

Sonsuz bilgi karşısında bilimin bize vereceği her bilgi daima ilkokul 5. sınıf matematik kitabı seviyesinde olacaktır.

 

Demek ki bilim asla bir anlam vermeyeceği bir evrenle karşı karşıyadır.

Görüldüğü üzere ateist materyalist evren anlayışı kendi içinde büyük bir çelişki taşımaktadır.

 

Daha önce teistler tarafından ortaya atılmış pek çok absürd çıkarımlar gördüm; ancak sizin yukarıdaki çıkarımınız ilk 5 favorimi zorlar nitelikte.... Şimdi ben de bu yazdıklarınız üzerine bir kaç çıkarımda bulunacağım.. Bakalım beğenecek misiniz..

 

Bilimi kendi tanrınıza bir rakip olarak görüyorsunuz. Size göre tanrının bilgisi sonsuzdur ; oysa ki bilim hiç bir zaman sonsuz bilgiye erişemeyecektir. Dolayısı ile tanrı taraftarları bilim taraftarlarından daha şanslıdır; çünkü taraf oldukları "şey" her şeyi bilmektedir. Ancak ne yazık ki tanrının her şeyi biliyor olmasının tanrı taraftarlarına bir faydası yoktur. Tanrının, taraftarlarına bildirdikleri, bilimin 5 sınıf matematik kitabı yanında bir tommiks kitabından daha değerli değildir. Öyleyse, sonsuz bilgiyi içinde barındıran ve bunu bilim ile paylaşmayan evren ile, sonsuz bilgiyi içinde barındıran ve bunu taraftarları ile paylaşmayan bir tanrı arasında fark yoktur. Fark kılavuzlardadır... Sizin kılavuzunuz 1400 yıl önce yazılmış ve asla değişmeyecek (!) olan bir kitapken, bizim kılavuzumuz her geçen gün kendini yenileyen, ger geçen gün bilinenler yumağının üzerine yenilerini ekleyen bilimdir.

 

Bilginin fiziksel bir hacmi olmasa da, bilgi açısından bilime sırt çevirmiş olanların bilimle yüz yüze olanlarla kıyaslanamayacağını bilmeniz gerekiyor...

 

Bu görüşe göre evrenin herhangi bir anlamı yoktur. Evren saçmadır, absürttür, anlamsızdır. Ateistlerin bize sunduğu evren anlayışının temelinde bu var. Evren saçmadır diyen bir dünya görüşünün kendisi saçmadır, zira aklımız evrende bir anlam olması gerektiğini bize söylüyor.

 

Asıl **** ve absürd olan sizin çıkarımlarınız ve kabullerinizdir. O yüzden yukarıdaki paragrafta kaydadeğer bir ifade görmüyorum...

Gönderi tarihi:
Evrenin ne olduğu tamam da, evrende neden var olduğumuz sorusu bilimin konusu değildir. Bilimin konusuna giren, "Evrende nasıl varolduğumuz"sorusudur. "Neden" ile "Nasıl" ları birbirinden ayırdedebilmemiz gerekir. Burada "Neden" diye sorduğunuzda bir amacı ve arkasında bir bilinci ima ediyorsunuz. Oysa ki amaçlar genel olarak felsefenin konusudur; bilimin değil.

Bilimin konusu gerçekliktir. Evrenin ne olduğu ve evrende neden varolduğumuz da gerçekliğin içine girmektedir. Felsefenin konusu olduğunu biliyoruz biz de ateist materyalist felsefeyi tartışıyoruz zaten.

 

Diğer polemiklerinizde kayda değer hiçbir şey yok sayın yamyam. Cevap olarak getirdiğiniz şu cümlelerinize bakalım.

İkinci maddeye yerleştirdiğiniz kabule bugün hiç bir ateist yandaş bulamazsınız. Bilim bugün içinde yaşadığımız evrenin sonsuz boyutlarda olmadığını göstermiştir. Ancak üzülerek söylüyorum ki (!) buradan size tanrı için bir malzeme çıkmıyor. Ateist felsefenin kabulü daha çok maddenin sonsuzluğu yönündedir. E=mc2 formülü de bize bu kabul için yeterli...

1. Kabulünüzde evrende maddeden başka gerçeklik olmadığını söylediğinizi yazmışım. Buna göre içinde madde olmayan bir evren tasavvur etmiyorsunuz. Maddeyi sonsuz kabul ettiğinize göre evreni de sonsuz kabul etmek zorundasınız mantık okuduysanız eğer. Ya da şu sorularla anlatayım. Madde evreni zamanda sonsuz değilse onun yok olduğu bir zaman var demektir. Yani madde evrenini zamanda sonsuz kabul etmezsen yoktan var olduğunu söylemen gerekir. Bu da maddeci ateist dine küfürdür. Madde evrenini mekanda sonsuz kabul etmezsen bigbangin şişen balonu dışında ne var diye sorulur sana yokluk mu? madde dışı birşeyler mi?

Maddeci ateizmin kabulleridir bunlar. Gidin onlara sorun. Ha yaşadığımız evren diyerek bigbang balonunu kastediyorsanız, bunun dışında evren yoktur mu diyorsunuz? Yoksa tüm evrenin bir sonu mu var? Evren kelimesinin anlamı üzerinde düşünüp imanlarınızı daha iyi öğrenin derim. Ondan sonra çıkarımlarımın absürtlüğünü tartışırız.

Gönderi tarihi:
Burada yadirganacak birsey yok.Ben müslümanligi bilirim diye,iddiada bulunuyorum ve bu kesinligi degistiremezsiniz.

Ben tanri yoktur diye bir idiada bulunamam ama allah yoktur diye iddia edebilirim.Zira,ortada bir kitap vardir ve icerigi,bizler icin cok basit,zayif ve geridir.Bunu ayetlerle ispat etmek,cocuk oyuncagidir.

 

Çocuk oyuncağı olsaydı bugün herkes ateist olurdu... senin müslümanlığı ya da tam anlamıyla islamı bilip bilmediğini anlamamız için neden ve nasıl dinden çıktığını anlatmanı beklerim.... Kuran a mı tutunmuştun sadece ,yoksa başka şahsiyetlerin başka kitaplarına dalıp dinini abartıp abartıp kaldıramayacağın yükün altına girip en sonunda dinden mi çıktın....

Allah vardır,Kuran ondandır,Kuran daki incelikleri kavramak için biraz ilim gerekir,o medeniyetin hat safhasında yaşam sunacak kadar ileridir...kalben inandığımız kitaba ,yani bizim için inanılmaz derecede değer ve önem teşkil eden kitaba geri diyen zaten nerdedir yorum yapmayacağım... diğer arkadaşlar gibi çelişkileri ve o kitabı neden Muhammed in yazdığına inandıklarını açıklayan cümleler kurmanı tercih ederdim... hatta onlar gibi masal da demeni... ama zayıf ve geri noktasında bi daha düşün derim....

Gönderi tarihi:

Bence de boşig ateizme ve ateist111'e gereksiz yüklendin. Ben ne kadar ateist olduğumu deklere etmiyorsam da ateizmin kendi içinde tutarlı olduğunu düşünüyorum ve hiç tuhaf bir şeyi savunuyorlar gibi bakmıyorum. Bunu savunmaya sonuna kadar hakları var.

 

Bakın bizim toplumumuzda derin analiz alışkanlığı pek yoktur, pek değil hemen hiç yoktur. Bizim toplum kavramlara iyi-kötü yargısıyla bakar. Sigara nedir? kötü bir şeydir. İçki? O da öyle. Hatta bu sığlaştıkça öyle yüzeyselleşir ki, tahammül edilmez hal alır. Sinemaya gitmek? Kötü bir şeydir. Çünkü mutlaka en azından açık bir kadın gösterip kötü örnek olacaktır.

 

Neyse, kötü örnek örnek değildir prensibince bu muhabbeti bırakalım ama, bu böyledir yani, böyle bir sığlık var maalesef. Bunun zararı şu: İki biçimde her şeyi kategorize etmek. Erol Taş hangi rolde oynar? Kötü. Tecavüz eder, döver, öldürür, pis pis güler...

 

İşte ateiste de böyle bir anlam yüklenmesi çok yanlıştır. Ateist nasıl olur? Kötü... Her kötü işi yapar.

 

Ben ateist olsam deklere etmekten gerçekten çekinmezdim. Yani "kötü" sınıflamasına sokulurum endişemden dolayı gizliyor değilim. "Yokluğun kanıtlanamayacağı" gerekçesiyle ateist olduğum dekleresini yapmıyorum. "Var olduğu kanıtlanamıyorsa yoktur" argümanı da geçerli değildir. Yani bence ateist olmanın bir yolu yoktur.

 

Ayrıca ateizmin farklı tanımları olabilir. Bir tanrı olduğunu ama maddi evrene hiç bir müdahalesinin olmadığını savunanlardan tutun, bir tanrının olduğunu ama insanlara hiç bir din göndermediğini savunanlara kadar...

 

Zaten ateist111 de hangi anlamda ateist olduğunu açıklamış. O da "tanrı diye bir şey olmadığını iddia edemem ama, bana sunulan bu inancı doğrulamıyorum" anlamını savunuyor benim anladığım. Buna da hakkı var...

 

Bu arada sayın yam yam; "Bilimin öncelikli amacının evrenin ve insanın neden varolduğu sorusuna yanıt bulmak olduğunu mu sanıyorsunuz?" cümlenizi açar mısınız? Sizce öncelikli amacı bu değil nedir?

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.