Zıplanacak içerik

YOBAZIN BAYRAMI... (Neyin Bayramı... 23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim ve benzeri günler neyin bayramlarıdır? Bunlar Müslümanlar için birer bayram günü değ)

Featured Replies

Gönderi tarihi:

.

'Kemalizm'i sorgulayanlar, bu yazıyı okusun:

Çekin elinizi çocuklardan

 

12 Eylül askeri darbesi, sol olmasın da ne olursa olsun diyerek; gençleri 'politika dışında tutacağını' sanarak; gençliği bugünlere taşıdı. Bugünkü iktidar ise politikasını en çok kadınlar ve çocuklar üzerinden sürdürüyor. İşte okullarda dağıtılan 20 maddelik 'Neyin Bayramı?'yazısı...

 

Daha yalın, daha açık seçik nasıl söylenebilir bilemiyorum: Çekin ellerinizi çocuklardan! Meclis Başkanı, Başbakan, Milli Eğitim Bakanı, vazgeçin çocukları kullanmaktan, kendi politikalarınıza alet etmekten!

 

İlköğretim okul çocuklarının topluca iktidar partisinin Adıyaman İl Kongresi'ne götürülmeleri... Sonraki açıklamalarda özrün, kabahatten daha büyük ve vahim olması... İmam hatipli kız öğrencileri ''türbana özgürlük'' haykırışlarıyla gövde gösterisi yaparken; İstanbul Üniversitesi yemekhanesinin özelleştirilmesini istemeyen gençlerin polis tarafından kıyasıya dövülmesi...

 

Adıyaman'daki rezilliğin ayyuka çıktığı günlerde, bir anne, ağlayarak, ne yapacağını bilemeyen şaşkın bir halde elindeki kâğıdı bana uzatıyordu.

 

Çocuğu İstanbul'da Ambarlı İlköğretim Okulu'ndaydı. Bir gün teneffüste öğretmenler tüm çocukların ellerinde matbu bir kâğıt gördüler. Alıp okuduklarında neye uğradıklarını şaşırdılar. Bu kâğıt Avcılar ve Ambarlı'nın hemen hemen tüm okullarına dağıtılmış ve apartmanların girişine asılmıştı.

 

Tepesinde koskoca harflerle ''Neyin Bayramı?'' yazılı kâğıtta şunlar yazılı. Aynen iletiyorum (imla yanlışları bana değil, yazanlara aittir.)

 

N eyin Bayramı?

 

23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim ve benzeri günler neyin bayramlarıdır? Bunlar Müslümanlar için birer bayram günü değil, birer kara gündür. Zira:

1- ''Devletin dini islam'dır'' maddesinin anayasadan kaldırılmasının;

2- Allah kanunlarını ve Kur'an hükümlerini kaldırmanın;

3- Şeriat'ı ve şer'iyye vekaletini lağvetmenin;

4- Hilafet'i kaldırıp, Ümmet-i Muhammed'i Halife'siz bırakmanın;

5- Mahkemelerden, ailelerden ve mekteplerden Kur'an'ı ve Kur'an hükümlerini kaldırmanın;

6- Cuma günkü tatili kaldırıp milyonlarca müslümanın cumaya gitmesine engel olmanın;

7- Medrese ve tekkeleri kapatıp, Ümmet-i Muhammed'in ilim ve feyz almalarına mani olmanın;

8- Kur'an harflerini kaldırıp yerine latin harflerini getirmenin;

9- Mekteplerden din derslerini kaldırmanın;

10- islam takvimini kaldırıp, yerine islam olmayan miladi takvimi kabul etmenin;

11- Kılık kıyafeti değiştirmenin;

12- Kadınların ve kızların namusundan ibaret olan başörtülerine el uzatmanın;

13- Kafir şapkasını giymenin;

14- Halk evlerini açmanın, diskotek ve dans evlerine müsaade etmenin;

15- 19 Mayıs'larda gelinlik kızları soyup soğana çevirerek mayısa bulaştırmanın;

16- Meyhaneler açıp şarap içmeyi, fuhuş yuvalarında zina etmeyi, faiz alıp vermeyi serbest saymanın;

17- Allah'a mahsus olan hakimiyyet hakkını, kanun koyma yetkisini millete tanıyıp, milleti putlaştırmanın;

18- Putlar önünde divan durup, saygı duruşu yapmanın;

19- Devleti dinden, dini devletten ayırıp, dini devletsiz, devleti de dinsiz bırakmanın;

20- Elhasıl küfrün ve kafirleşmenin, putun ve putperestliğin temellerinin atıldığı günlerdir. işte; Mustafa Kemal 'in getirdiği inkılaplar, devrimler ve devirmeler bunlardır. Ve işte, Kemalistlerin, övmekle bitiremedikleri devrimler bunlardır!.''

 

E vet Kemalist Devrim

 

Bu yirmi maddeden sonrası da var yazının: Bugüne dek bu ''kara günleri'' , bayram diye kutlayanların başlarına gelecekler anlatılıyor, tehditler savuruluyor, ancak tövbe eder bir daha bu bayramlara katılmama kararı alınırsa ve daha şunlar bunlar yapılırsa...

 

Azdılar! Evet azdılar! 23 Nisan'da Bülent Arınç 'ın açıklamalarından sonra, ne denli cesaretlendiklerini görmüyor musunuz?

 

Eğer ortalığı bulandırmak, sürekli türban konusunu kaşımak, kadınlar üzerinden, çocuklar üzerinden politika yapmak, yapanlara müsamaha etmek, bütün bunlar kendi siyasi tabanlarına göz kırpmak içinse, oy sayısını çoğaltmak içinse yazık değil mi bu güzelim memlekete!

 

Milli Eğitim Bakanı, Milli Eğitim Müdürü ne yapıyor, nasıl önlem alıyor, ne yapmayı düşünüyor, doğrusu çok merak ediyorum okullardaki bu yaygın şeriat propagandasına, öğrencilere yönelik Atatürk düşmanlığına?

 

Bir de ricam olacak:

Ricam, kafa yapılarını, zihniyetlerini, dünya görüşlerini, emellerini her an yeterince ortaya koyan dinci iktidardan ya da yandaşlarından değil.

Ricam aydın, çağdaş, uygar geçinip de her fırsatta ''Kemalizmin'' zararlarını, yanlışlarını anlatmak için birbiriyle yarışanlara:

Lütfen şu yukarıdaki yirmi maddeyi bir kez daha okuyun...

Sonra da kendinize sahi neyin bayramı diye bir zahmet soruverin...

.

fgdf8hz.jpg

.

 

 

 

__________________________________________________

Kaynak: Zeynep ORAL / 06.05.2006

Gönderi tarihi:

Bir de ricam olacak:

Ricam, kafa yapılarını, zihniyetlerini, dünya görüşlerini, emellerini her an yeterince ortaya koyan dinci iktidardan ya da yandaşlarından değil.

Ricam aydın, çağdaş, uygar geçinip de her fırsatta ''Kemalizmin'' zararlarını, yanlışlarını anlatmak için birbiriyle yarışanlara:

Lütfen şu yukarıdaki yirmi maddeyi bir kez daha okuyun...

Sonra da kendinize sahi neyin bayramı diye bir zahmet soruverin...

 

 

..demissin ama, senin forumdaki attigin postlarin cogunu okudum dipnot. Yazdigin rican ile celisiyorsun. Bu Cumhuriyete karalama yapanlardan senin pek farkini göremedim, üzülerek söylüyorum. Cumhuriyet'e, laiklige karsi bir yazi apacik ortada. Din düsmanligini, dinsizligi yaymaya calisan kemalist 'misyoner' lere ne demeli?

 

Ben iki tarafi da ayni kefe'ye koyuyorum. Bir taraf, seriat yönetimi istiyor, Atatürk düsmanligi yapiyorlar demiyorum, Atatürk düsmanlari zaten! Diger tarafta ise kemalist'lik adi ile islam dinine saldiri, türbanlilara 'domuz' benzetmesi, cagdisi, yobaz terimleriyle, tartismasiz din düsmanligi ve dinden sogutma girisimleri (!) yaparak, ateist devlet istiyorlar.

 

Senin deyiminle kemalizm''in zararlarini anlatmaya calisanlarla, kisisel özgürlük olan ve tamamen inanclara uyarak türban, yada basörtüsü (ayirim yapmiyorum, ikiside aynidir) takanlarin 'zararlarini' anlatmaya calisanlar, benim gözümde Ateizm'in misyonerligini yapanlar arasinda fark göremiyorum.

 

Peki halkimiz ne diyor?

 

Su yaziyi okumanizi tavsiye ederim.

 

Koyunla Keçiyi Karıştırmak

 

 

 

 

Şu sıralar televizyonlarda takip ettiğim iki dizi var. Biri pazar geceleri CNBC-e'de yayınlanan 24 isimli Amerikan dizisi… Diğeri Show TV'de perşembe geceleri yayınlanan Hacı isimli dizi…

24'te Amerikalılar kendi dertleriyle uğraşıyorlar. Sözde Türk teröristler, Savunma Bakanı'nı kaçırdı. İnsanlık suçu nedeniyle yargılayıp, idam edecekler. ABD'nin en hızlı ajanı da Türk teröristlerin peşinde... Mutlaka dizinin sonuna kadar Bakan'ı kurtaracak, teröristleri öldürecektir…

aTV'nin günlerce anonsunu yapıp, son anda yayınlamaktan çekindiği, Show TV'nin yıllar süren Kurtlar Vadisi tartışmalarına rağmen havada kapıp yayınlamaya başladığı Hacı ise, Türkiye gerçekleri üzerine kurulu…

Hacı dizisinde bence tek sorun, gerçekte Vecdi Gönül'ün yürüttüğü Milli Savunma Bakanlığı görevindeki kişinin uçkuru düşük bir siyasetçi tiplemesiyle anlatılıyor olması... Tabii bu bir film, gerçekle alakası yok. Ama sanırım Vecdi Bey gibi bir insan biraz üzülüyordur. Özal döneminde adı pekçok yolsuzluğa karışan, daha sonra çek sahtekârlığından hapse giren bir Milli Savunma Bakanımız bulunduğu ise gerçekti.

…………

Hacı'da ihale skandalları var. Gericilerin örgütlenmesi var… Bu örgütlenmeye karşı askerin hassasiyeti var… Medyanın ahlaksızlığı var. Bürokrasinin bulaştığı skandallar, ABD'lilerin Türkiye içindeki parmakları var…

Ama en önemlisi, hem gerçek bir Atatürk sevdalısı, hem de son derece dindar bir adam olan Hacı Gesili'nin yaşadıkları var…

Adamın iyi niyetle verdiği bir röportaj, bir televizyon kanalında tamamen çarpıtılarak yayınlanıyor... Yaşamında dini inançları ve Atatürk'e bağlılık eşit düzeyde yer alan bir insan, Atatürk düşmanlığı ve dini terörün destekçisi olmakla suçlanıyor…

……….

Rahmetli Cevat Çetin'in çok sık tekrarladığı bir söz vardı. "Koyunla keçiyi karıştırmamak gerekir” derdi. Kulağıma küpe olmuştur…

Türkiye, sürekli olarak hemen her konuda koyunla keçiyi karıştırmıştır… Bu nedenle de başı dertten kurtulamamıştır…

Son yıllarda en çok istismar edilen konular Atatürkçülük ve dindarlıktır…

İki tarafın da tutucularına göre, Hacı gibi bir adam olamaz…

Atatürkçü'ysen, din düşmanı olmak zorundasın…

Dindarsan, mutlaka Atatürk karşıtı bir yobazsın…

Hem dini bütün, hem Atatürkçü olamazsın…

Bunu iki taraf da yapıyor… Atatürk düşmanı yobazlar da, Atatürkçülüğü arkasına saklanılacak bir zırh gibi görenler aymazlar da insanları anlamak ve fikirlere saygı göstermekten ısrarla kaçınıyor…

Böyle olunca, sık sık koyunla keçi birbirine karışıyor…

…………

Benzer tabloyu terör konusunda da yaşıyoruz… Kimilerine göre, Türkiye'nin bir bölümünde yaşayan herkes devlet düşmanı, bölücü teröristtir… Hepsi yok edilmelidir... Kanlı terörü alçakça destekleyen ve besleyenlere göre de bu vatanın onlara verdiği bütün nimetler yok kabul edilir. Onlar, kanla, kinle beslenir, masum insanları öldürmekten bile zevk alırlar…

Arada hep masum insanlar kalır…

Koca bir ulus, marjinal küçük azınlıkların arasında sıkıştırılmak istenir…

Ya Atatürkçü olacaksın, ya dindar…

Ya bölücüsün, ya vatansever…

Bu çekişme ve kutuplaşma körüklendikçe, ülkenin gerçek doğruya ulaşmasının güçleştiği kimsenin umurunda bile değildir.

…………..

Ulusun büyük bölümü, aslında bu çekişmelerin tamamen dışındadır…

Hem Atatürkçü, hem dindar veya dine saygılı olmak; hem güneydoğu kökenli, hem üniter devletten, Misak-ı Milli'den yana olmak kesinlikle mümkündür…

Ya da dindar olup Atatürk'ü sevmek ve bağlı kalmak; milliyetçi olup, etnik kökenlerin kimi taleplerine saygı duymak da mümkündür…

Hatta daha kolaydır, üstelik çok daha yaygındır…

Türkiye'deki bu büyük çoğunluk ne yazık ki sesini duyuramamaktadır.

Marjinallerin sesi yükseldikçe, siyasetin önderleri de ne acıdır ki, kendilerini onlardan birinin tarafında göstermek gibi bir sorumluluk yüklenmekte ve ortamı germektedir…

Misal, iktidar dinciyse muhalefet sadece Atatürkçü; iktidar özgürlükçüyse muhalefet mutlaka milliyetçi olmak zorundadır. Ya da tam tersi, günün birinde iktidar salt Atatürkçü olursa muhalefet dini; iktidar milliyetçiyse, muhalefet sözde demokratik hakları savunur hale gelecektir…

…………

Oysa Türkiye'nin derdi ekmektir, iştir… Eğitimdir, sağlıktır, sosyal güvenliktir…

Sağcısına solcusuna, yobazına Atatürkçüsüne, bölücüsüne milliyetçisine bakmadan, insana değer veren bir ülke olmak gerekir…

Ama bu zor, yapay ayrılıkları körükleyerek siyaset yapmak, prim kazanmak, ya da ülke için sanki bir şey yapıyormuş gibi görünmek alabildiğine kolaydır…

Herkesin insan gibi yaşadığı bir ülkede, kimin mini etek, kimin başörtüsü taktığı; kimin resmi dili, kimin ana dilini konuştuğu; eyleme dönüşmeyen her fikrin kimseyi yaralamadığı pekçok örnekle sabittir…

Türkiye, asıl meselelerini hep halının altına süpürüyor…

Türkiye, zıt fikirlerin birbiri ile çatışması, birbirine düşman edilmesini adeta bazı çevreler tarafından kasten körüklüyor…

Bu nedenle de yıllardır hiçbir sorununu çözemiyor.

 

Ismet Cigit/ Gazeteci

Gönderi tarihi:

Bir de ricam olacak:

Ricam, kafa yapılarını, zihniyetlerini, dünya görüşlerini, emellerini her an yeterince ortaya koyan dinci iktidardan ya da yandaşlarından değil.

Ricam aydın, çağdaş, uygar geçinip de her fırsatta ''Kemalizmin'' zararlarını, yanlışlarını anlatmak için birbiriyle yarışanlara:

Lütfen şu yukarıdaki yirmi maddeyi bir kez daha okuyun...

Sonra da kendinize sahi neyin bayramı diye bir zahmet soruverin...

..demissin ama, senin forumdaki attigin postlarin cogunu okudum dipnot. Yazdigin rican ile celisiyorsun. Bu Cumhuriyete karalama yapanlardan senin pek farkini göremedim, üzülerek söylüyorum. Cumhuriyet'e, laiklige karsi bir yazi apacik ortada. Din düsmanligini, dinsizligi yaymaya calisan kemalist 'misyoner' lere ne demeli?

 

Ben iki tarafi da ayni kefe'ye koyuyorum. Bir taraf, seriat yönetimi istiyor, Atatürk düsmanligi yapiyorlar demiyorum, Atatürk düsmanlari zaten! Diger tarafta ise kemalist'lik adi ile islam dinine saldiri, türbanlilara 'domuz' benzetmesi, cagdisi, yobaz terimleriyle, tartismasiz din düsmanligi ve dinden sogutma girisimleri (!) yaparak, ateist devlet istiyorlar.

 

Senin deyiminle kemalizm''in zararlarini anlatmaya calisanlarla, kisisel özgürlük olan ve tamamen inanclara uyarak türban, yada basörtüsü (ayirim yapmiyorum, ikiside aynidir) takanlarin 'zararlarini' anlatmaya calisanlar, benim gözümde Ateizm'in misyonerligini yapanlar arasinda fark göremiyorum.

 

 

:clover::clover::clover:

 

Günümüzün sorunlarından biri de olaylara tek taraflı yaklaşım sergileyip sadece bir tarafta hataları görmek malesef...

İşine geldiği zaman olayların üstüne gitmek işine geldiği zaman ise üç maymunu oynamak....

 

Güzel paylaşımınız için de teşekkürler....

 

Selam ve dua ile...

Gönderi tarihi:

müslümanlar için kara günmü :excl:

 

titre ve kendıne gel demişler,saçmalıktan başka bişey olamaz

 

bız muslumanız ve eğitimciyız;ve o saydığın bayramlar için ücret almadan öğrencı çalıştırdım bayram için..

 

çunku bu vatanın bölünmesını ıstemıyoruz ve o bayramları yurekten kutluyoruz okulda..

 

yazmadan önce düşün taşın bi..kendı dar kalıplarına herkesı sığdıramazsınnnn :excl:

nedır bu kendı dışındaki fikirlere haince bakış..

 

zaten bölunmeye uğraşılan ülkemıze bı bıçakta sızler vuruyorsunuz fikirler arası ayrımcılığa düşüp :excl:

Gönderi tarihi:

Ne sağcısı,ne solcusu tarihimizi bilmeden merak edip okumadan birbirimizle boş konuşup duruyoruz.Bizi bölmeye çalışan dış güçlerin ekmeğine yağ sürmekten başka ne yapıyoruz ki?1850'den beri alınan kredilerle getirilmeye çalışılan cumhuriyet ve demokrasi ister istemez yapay olarak kalıyor.Milliyetçi kesim de susuyor,konuşmuyor,sağı ve solu birleştirici bir görev üstlenip görüşleri ne olursa olsun insanlarımıza fikirlerin serbestçe paylaşımı duygusunun önemini açıklamıyor.

Böyle olunca da doğal olarak,Atatürkçü düşünenler dini sevmez,dindar olanlar da Atatürkü sevmez gibi yüzeyel bir takım önyargılar ortaya çıkıyor.

Milliyetçi düşünen arkadaşlar,niçin fikir ve görüşlerinizi beyan ederek sağ ve sol kesimi uzlaştırmaya çalışmıyorsunuz?Bunu tek başına ben ne kadar yapabilirim ki?

 

Birlikten kuvvet doğar!

 

Saygılarımla,

Gönderi tarihi:
Ne sağcısı,ne solcusu tarihimizi bilmeden merak edip okumadan birbirimizle boş konuşup duruyoruz.Bizi bölmeye çalışan dış güçlerin ekmeğine yağ sürmekten başka ne yapıyoruz ki?1850'den beri alınan kredilerle getirilmeye çalışılan cumhuriyet ve demokrasi ister istemez yapay olarak kalıyor.Milliyetçi kesim de susuyor,konuşmuyor,sağı ve solu birleştirici bir görev üstlenip görüşleri ne olursa olsun insanlarımıza fikirlerin serbestçe paylaşımı duygusunun önemini açıklamıyor.

Böyle olunca da doğal olarak,Atatürkçü düşünenler dini sevmez,dindar olanlar da Atatürkü sevmez gibi yüzeyel bir takım önyargılar ortaya çıkıyor.

Milliyetçi düşünen arkadaşlar,niçin fikir ve görüşlerinizi beyan ederek sağ ve sol kesimi uzlaştırmaya çalışmıyorsunuz?Bunu tek başına ben ne kadar yapabilirim ki?

 

Birlikten kuvvet doğar!

 

Saygılarımla,

 

:thumbsup:

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

O günleri kazanmak için binlerce şehit verildi ey dipnot efendi kimin kara günü oluyormuş????

 

Bizim kara günümüz; sahtekar cumhuriyetçilerin, din ve inanç düşmanlarının, insanları birbirine düşman etmek için bütün gayretleri sarfedenlerin, Atatürk ideolojilerine alet etmekten utanmayan utanmazların, ülke üzerinde hüküm sürdüğü her gündür...

 

Kara günler her zaman geçmiş, Kurtuluş savaşı olmuş, çanakkale zaferi olmuş, kara günler geride kalmış...

 

Yine geçecek kara günler, kara insanlarıda içine alarak geçip gidecek...

 

Dikkat et her an akıntıya kapılabilirsin!!! :)

Gönderi tarihi:

bır oncekı mesajda yazının hepsını okumadan gondermıstım mesajı.yazıyı bastan asagı okudugumda senın dusuncelerın olmadaıgı ve alıntı yaptıgını ve konuyu bızımle paylasmak ıstedıgını anladım.bu yuzden kusura bakma :clover: .

  • 6 ay sonra...
Gönderi tarihi:

.

'Kemalizm'i sorgulayanlar, bu yazıyı okusun:

Çekin elinizi çocuklardan

 

 

23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim ve benzeri günler neyin bayramlarıdır? Bunlar Müslümanlar için birer bayram günü değil, birer kara gündür. Zira:

1- ''Devletin dini islam'dır'' maddesinin anayasadan kaldırılmasının;

2- Allah kanunlarını ve Kur'an hükümlerini kaldırmanın;

3- Şeriat'ı ve şer'iyye vekaletini lağvetmenin;

4- Hilafet'i kaldırıp, Ümmet-i Muhammed'i Halife'siz bırakmanın;

5- Mahkemelerden, ailelerden ve mekteplerden Kur'an'ı ve Kur'an hükümlerini kaldırmanın;

6- Cuma günkü tatili kaldırıp milyonlarca müslümanın cumaya gitmesine engel olmanın;

7- Medrese ve tekkeleri kapatıp, Ümmet-i Muhammed'in ilim ve feyz almalarına mani olmanın;

8- Kur'an harflerini kaldırıp yerine latin harflerini getirmenin;

9- Mekteplerden din derslerini kaldırmanın;

10- islam takvimini kaldırıp, yerine islam olmayan miladi takvimi kabul etmenin;

11- Kılık kıyafeti değiştirmenin;

12- Kadınların ve kızların namusundan ibaret olan başörtülerine el uzatmanın;

13- Kafir şapkasını giymenin;

14- Halk evlerini açmanın, diskotek ve dans evlerine müsaade etmenin;

15- 19 Mayıs'larda gelinlik kızları soyup soğana çevirerek mayısa bulaştırmanın;

16- Meyhaneler açıp şarap içmeyi, fuhuş yuvalarında zina etmeyi, faiz alıp vermeyi serbest saymanın;

17- Allah'a mahsus olan hakimiyyet hakkını, kanun koyma yetkisini millete tanıyıp, milleti putlaştırmanın;

18- Putlar önünde divan durup, saygı duruşu yapmanın;

19- Devleti dinden, dini devletten ayırıp, dini devletsiz, devleti de dinsiz bırakmanın;

20- Elhasıl küfrün ve kafirleşmenin, putun ve putperestliğin temellerinin atıldığı günlerdir. işte; Mustafa Kemal 'in getirdiği inkılaplar, devrimler ve devirmeler bunlardır. Ve işte, Kemalistlerin, övmekle

.__________________________________________________

Kaynak: Zeynep ORAL / 06.05.2006

 

 

1 ,9 ve 19 şıkları için şunu diyebilirim devletin dini olmaz ve bu ülkede müslümanlar yaşadığı gibi,hıristiyanlar,museviler,yezidiler,süryaniler,ortodokslar,anglikanlar ve ateistlerde hep bir arada yaşamaktadırlar.İnsanlara inanmadıkları bir dini zorla okutamazsınız ve insan haklarını işinize geldiği gibi kullanamazsınız.Çünkü inanmadığı bir şeyi öğrenmek zorunda bırakılmak insan haklarına aykırıdır.

 

 

2 den 8 e kadar olan maddeler için şunu söyleyebilirim.Allahın hükümlerini kimsenin kaldırdığı yok isteyen inanır istemeyen inanmaz Amacınız gerçekten kuranın öğrenilmesi olsaydı eğer insanların öz dillerinde bunu öğrenmeyi istemeleri sizleri mutlu ediyor olmalıydı.Üstelik bunu öğrenmek için medreseye gerek yok başta bir çobana da.

 

Diğer maddeler içinde şunları söyleyebilirim.Bu devirde yaşamış olsaydı acaba Hz Muhammed acaba nasıl giyinirdi.Kafir icadı ise şapka ozaman telefon kullanmayın,eşleriniz çamaşır,bulaşık makinesi kullanmasın,arabaya binmeyin vb.Çünkü onlarda kafir icadı.Putlaştırma meselesine gelince türbelerde gidip şeker ,tuz vs şeyler dağıtmak orda yatan ölüden medet ummak Hz muhammedin hediye verdiği hırkaya yüz sürmek,sakalını öpmek acaba putperestlik değilmidir.Hz.Muhammed bunlara tanık olsaydı ne derdi acaba.

 

Bu maddeleri sıralayan adamlar tencere dibin kapkara mantığı ile yazmış olabilirler ama onların ki bizden daha kara.

Bu yazıyı bizle paylaştığın için teşekkürler dipnot :clover:

Gönderi tarihi:

Ayrıca yukarıdaki yazıma eklemeyi unuttuğum bazı şeyleri de yazmak istiyorum.

 

"12- Kadınların ve kızların namusundan ibaret olan başörtülerine el uzatmanın;"

 

Kuran da başörtüsü tabiri geçmez ,ziynet yerlerinizi örtün der saçlarımız ziynet yerlerimiz değildir.Üstelik başörtüsü namus ibaresi değildir.Yada bunları yazanların mantığı ile düşünürsek başı açık her insan potansiyel fahişe değildir.

 

Halk evlerinden ne kadar kaliteli adam yetiştiğinin farkındalar ki bunları kapatmak gereği duydular.

Faiz ve zina konularında da el pençe divan durdukları adamların nasıl para toplayıp insanları dolandırdıklarını-ki kar payını nasıl vermeyi düşünüyorlarsa hiç bir yatırım yapmadan-ve sırf cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için kıydıkları günü birlik nikahları düşünsünler derim.Ve Türkiye de en fazla alkol tüketen illerin başında KONYA nın olduğunu bilmem hatırlatmama gerek var mı çünkü bu il dini yoğun olarak yaşayan bir şehir olarak karşımıza çıkar.

Gönderi tarihi:

Bence bu tip yazıları buraya taşımak,sürekli gündemde kalarak o kagıtlardan çok daha fazlasını başarıyor kanaatindeyim.Hani kaş yapalım derken göz çıkarmak gibi birşey.

Ciddiye alınamaz şeylerin gündemleştirilmesinin etkilerini de düşünmekte fayda var.

O kagıtlardan haberim yoktu ama şimdi var.

O eylemden haberi olmayan taraftarlarında haberi oldu.

Alın size reklamın en dikalası

Şimdi nasılda böbürleniyorlardır.

Hatta aynı şeyleri kullanarak aynı eylem biçimini hayata geçirmeyeceklerine emin olabilirmisiniz?

Belki de yarından itibaren böyle kağıtlar dağıtılacak.

Bunun sorumluluğunu kim üstlenecek?

Bazı şeylerin üzerine giderken özelliği olan konularda genel kabule dayanmayan münferit eylemleri siyasallaştırdığınız takdirde cevapları bekledikleriniz olmayabilir.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.