Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

efendim, bizim memlekette yayınlanan bazı gazeteler vardır ki çok ilginçtirler. bu yayın organları çoğunlukla zor zamandan geçip ondan sora bocalayan amcalarla dolup taşar. bunlar, çay içmeye, ayran içmeye ya da rakı içmeye gittiklerinde yerlerini çömezlerine bırakırlar. bu çömezler genellikle okur yazardır; ama sadece kendilerinin ya da birbirlerinin yazdıklarını okurlar sonra da okudukları o şeylerin değişik varyasyonlarını üretip yazıya dökerler.

 

dediğim gibi bu arkadaşlar, yaşadıklarının da etkisiyle biraz bunalımlıdır.

tuvalete oturup, bugün solcu mu olsam yoksa sağcı mı olsam, kapitalist mi olsam, sosyalistmi olsam yoksa komünist olup yarım saat sonra faşistlik yapıp herkesi şaşırtsam mı diye düşünür dururlar. genellikle büyük fikirlerini hep bu banyo tuvalet ortamında oluştururlar. sonra ortaya çıkan sonuçtan hayır bekle dur artık...

 

al işte biri yazıyı yazmış bile. mesele yaşar kemal'in fransızlar'dan büyük onur nişanı alması.

 

yani asıl mesele şu ki: biz bu yaşar kemali her boş zamanımızda hapse atıyoruz.

 

aslında biz kendi yazarına-çizerine, aydınına, istediği zaman istediğini eleştirme hakkını elinde bulunduran cesur ve yürekli insanlara sahip çıkamayan bir milletin parçasıyız.

 

ya da belki de bir büyük mesele daha var ki, yaşar kemal arada sırada yaramazlık yapıp ben kürdüm diyor.

 

belki de hepsinin dışında bir mesele daha var, o da esasen yaşar kemal'in saldırganlıktan uzak uzlaşmacı kişiliği.

 

yani sizin anlayacağınız mesele çok büyük yahu! neyse, sözü uzatmadan ben yazar arkadaşın, "seslenişini" size aktarmak istiyorum, bakalım ne demiş:

"İNCE MEMET YANDAŞLIĞINDAN ABDİ AĞA YANAŞMALIĞINA !

 

Fransa, soykırım inkarının cezalandırılmasına ilişkin yasayı çıkarmanın arifesinde İstanbul’da Fransız Sarayında düzenlediği törenle Yaşar Kemal’e ülkelerinin en büyük onur ödülünü verdi. Bakın benim aklıma neler geldi?

 

Yaşar Kemal’ in İnce Memet romanında Çukurova’nın yoksul köylülerinin sömürü düzeninin simgesi Abdi Ağa’ ya karşı destansı mücadelesi anlatılır. Türkmen boylarının geleneksel kültür havzası Torosların, Çukurova’nın destanlarını, ağıtlarını, her türlü folklorik ürününü derleme sürecinde edindiği dil ve anlatımın yazarın romanlarına yansıdığını görürüz.

Topraklarına el koyup adeta köleleştirdiği köylülerin Abdi Ağa’ ya ırgat, yarıcı, maraba olmak dışında bir seçenekleri yoktur. Abdi Ağa’ nın yarıcılarından biri de İnce Memet’ tir. Gelişen olaylar sonucu silaha sarılıp Toroslara çıkan eşkıya İnce Memet çukurdaki yoksulların umudu, Abdi Ağa’ nın korkusudur. At ayağı çabuk, ozan dili çevik olur, biz romanın sonuna gelelim: İnce Memed Abdi Ağa’ yı cezalandırır, topraklarını da yoksul köylülere taksim eder.

Toroslara doğru atını sürüp karlı zirvelerde imi timi bellisiz olan İnce Memet, Türkiye’ de solun yükseliş sürecinde roman sayfalarından çıkarak ezilenlerin destansı simgesine dönüşür. İnce Memet tiplemesi ezilen emekçinin, ağa kapısındaki yoksul köylünün direnişinin, Abdi Ağa ise sömürünün sembolüdür artık.

 

Teorik olarak köylüyü sömüren ağa, işçiyi sömüren burjuva karşıtlığı yoksullar açısından olması gerekendir. Sınıfsal konumu gereği ezilenin yanında olması gerekirken sömürüye hizmet edenler tarih boyu var olagelmiştir. Abdi Ağanın yanaşmalığını tercihle, İnce Memet’ le birlikte saf tutmak olarak ta niteleyebiliriz bu durumu.

Yaşar Kemal okurlarını İnce Memet safına yönlendirir. Roman sayfaları içinde kaybolan okurlar Anavarza’ da köylülerle birlikte çakırdikeni yakıp, Abdi Ağa’nın evini basar, İnce Memet’ le at sürer, Ağanın yanaşmalarına lanet okurlar. Edebiyatın gücü burada ortaya çıkar:

Bazı roman kahramanları yazarından daha çok ün kazanır. Bir karakter tanımı olarak, bir simge olarak insanların, insanlığın ortak değerlerine dönüşür. Türk okuru için İnce Memet bu tanımlamaya fazlasıyla uymaktadır.

 

Çukurova’ dan, Toroslardan, giderek Türkiye’ den daha geniş bir coğrafyaya, dünyaya baktığımızda Abdi Ağa olarak tanımlanabilecek devletlerle, ezilenler, sömürülenler olarak tanımlanabilecek devletleri, halkları topluca görebiliriz.

Abdi Ağa yoksul köylülerin topraklarına el koymuş, onları kapısına bağlamıştı. Küreselleşme çağının Ağaları ABDi ve ABdi Ağaların ise Çukurova’nın bir bölümüyle yetinmeleri söz konusu bile olamaz! Onlar kendilerini yoksulların coğrafyasında bulunan petrol başta olmak üzere her türlü enerji ve zenginlik kaynağının sahipleri saymaktadırlar. ABDi ve ABdi Ağanın yanında yoksulların, tüm geri kalmış halkların ancak ve ancak ırgatlık, marabalık gibisinden özgürlükleri olabilir. Yarıcılık, ortakçılık haklarını özgürce kullanabilirler!

Genişletilmiş Ortadoğu Projesiyle 22 ulus devleti dağıtacağını, doğal kaynaklarına el koyup halklarını sürüleştireceğini ilan eden ABDi Ağanın yanaşmaları kimler dersiniz?Roman kahramanlarının sanal dünyasında İnce Memed’e alkış tutup, Abdi Ağaya lanet okumak çok kolay. ABDi Ağanın racon kestiği gerçek dünyada İnce Memet yandaşlığı, yoksulların omuzdaşlığı zor olsa gerek! Bazı fonlu aydınlarımız, seçkinlerimiz ABDi Ağaya yanaşıp, yanaşmalığına soyunmayı çıkarlarına daha uygun bulmuş olacaklar…

ABDi’nin petrol kuyularının başına nöbetçi dikip yanaşmalık görevi verdiği peşmergelere methiyeler düzmek, ulus devlete karşı emperyalist arkalamalı demokratlığa soyunup, bölücü terörü kutsamak aslında bizleri şaşırtmamalı.

Toroslarda Yörüklerin kıl çadırlarında kök boyalı kilimlerin üzerinde dinlenen Avşar bozlakları, Çukurova’dan Halep’e yankılanan barak havaları yazarlarımızın hem ilham kaynağı, hem de halk pınarının katışıksız gıdasıydı. Yaş kemale erdikten sonra uzandıkları Stokholmler, Brükseller, gördürülen Nobel rüyaları, uyandırılan ödül hülyaları ileri yaşlarda dengeleri bozmuş olmalı. Kamil olunacak kemal yaşlarında İnce Memet yandaşlığından ABDi ve ABdi yanaşmalığına soyunmanın bu açıdan aslında şaşılacak hiçbir yanı yok…"

 

(İlk Kurşun)

Gönderi tarihi:

Yasar Kemal,her dönemde yabancilarin sirtini sivazladklari birisi olmustur.Neden Orhan Pamuk'a nobel verildigini,Yasar Kemal'e nisan verilmesinden cikartabiliriz.

 

Yasar Kemal belki birileri icin aydindir benim icin degil.Ülkede yasanan bu kadar hukuksuzluga bir aydin olarak tek kelime ile tepki vermeyen Yasar Kemal aydin olsa ne yazar olmasa ne yazar.O Türkiye'nin aydini olmamistir hic.

 

Yasar Kemal bir zamanlar,ölüm orucuna yatan teröristleri bu oructan vazgecirmek icin hapishanelerde boy gösteriyordu,onun ölüm orucundakiler icin hukuk istemesi ile bugünkü hukuksuzluga seyirci kalmasi onun gercek bir aydin olamadigini anlatir.Gercek aydinlar sadece kendinden olanlari degil kendine karsi olanlarinda hukukunu savunur.Aydinligin prensiplerinden en önemlisi budur.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Yaşar Kemal'e katılmıyor, düşüncelerini paylaşmıyor olabiliriz. Ayrıca zaten kimsenin düşüncelerine katılmak zorunda da değiliz. Yani Yaşar Kemal'in düşüncelerine aynen katılmak zorunluluğumuz da yok.

Aynı şekilde Orhan Pamuk'u da beğenmek zorunda değiliz.

Nazım Hikmet'i de öyle...

ve diğer tüm yazar çizerlerin için bu geçerlidir. beğenmek ve onlar gibi düşünmek zorunda değiliz.

Fakat,

her medeni ülke vatandaşlarının yaptığı gibi, sahip çıkmak "zorundayız". kendi yazarına, düşünürüne vs. sahip çıkamayan bir ülkenin geleceği olamaz. çünkü eğer sen sahip çıkmazsan başkaları sahip çıkar. ve eğer sen kendi yazarına sahip çıkmaktan aciz isen başkaları sahip çıktığında bu durumdan şikayetçi olma hakkına da sahip değilsin demektir.

her medeni ulus; ama istisnasız tamamı, yazarıyla övünür. çünkü bir milletin övünülecek başka çok az şeyi vardır. bizim bunu anlamamız ne zaman mümkün olacak acaba?

Gönderi tarihi:

Benim sahip ciktigim sayisiz yazar ve benim gözümde sizin ismini saydiklarinizdan kat kat daha yetenekli ve de kaliteli aydinlar var.Nazim Hikmet farkli bir alandir onu sakin ola ki Orhan Pamuk,Yasar Kemal ve benzerlerinin kategorisine sokmayin.

 

Ülkesi ve ulusu icin gercekle ilgisi olmayan tamamen bir belirli ideoloji ugruna milletini asagilayan,suclayan birisine sahip cikiyor olmam ulusumun menfaatlerine karsi cikmakla es anlamlidir bence.Onlar zaten bu yapilariyla distaki isbirlikcilerden ödül almaktadirlar.Türk ulusunu savunan hangi yazara bu isbirlikciler bugüne kadar ödül verdiler acaba?

 

Benim karsi oldugum nokta,onlarin benim gibi düsünüp düsünmemeleri degildir,benim gibi düsünmeyen nice yazarlar varki benim onlara saygim vardir.Milletimi suclu ilan edenlere saygim olmaz ve sahipte cikamam.Onlarin ödül almalari benim icin onlara sahip cikma kriteri olamaz.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Benim sahip ciktigim sayisiz yazar ve benim gözümde sizin ismini saydiklarinizdan kat kat daha yetenekli ve de kaliteli aydinlar var.Nazim Hikmet farkli bir alandir onu sakin ola ki Orhan Pamuk,Yasar Kemal ve benzerlerinin kategorisine sokmayin.

 

nazım hikmet de yaşar kemal de orhan pamuk da birbirlerinden "FARKLI" olduğu için ilk akla gelen üç birbirinden "FARKLI" yazarın ismini verdim. anlatmak istediğim şeyi daha kolay anlatırım umuduyla birbirinden özellikle "FARKLI" isimler verdim.

 

benim de bilgi dağarcığımda bu üç isimden daha fazlası var. ben de sizin kadar okur yazarlığa sahibim merak etmeyin. arada sırada bizler de kitap okuyabiliyoruz. zeka seviyemiz buna müsait.

 

Ülkesi ve ulusu icin gercekle ilgisi olmayan tamamen bir belirli ideoloji ugruna milletini asagilayan,suclayan birisine sahip cikiyor olmam ulusumun menfaatlerine karsi cikmakla es anlamlidir bence.Onlar zaten bu yapilariyla distaki isbirlikcilerden ödül almaktadirlar.Türk ulusunu savunan hangi yazara bu isbirlikciler bugüne kadar ödül verdiler acaba?

 

Yaşar Kemal bu sizin yaptığını sandığınız hiçbir şeyi yapmamıştır. Biri sizi fena halde kandırmış olmalı.

Tamamen farklı olduğunu söylediğiniz Nazım Hikmeti vatan haini diye öldürmeye çabasına girip yurttan atan kimlerdi acaba? Bu ulus keşke değerlerine sahip çıkmayı öğrenebilse. Nazım Hikmet’in kemiklerini memlekete getirmeye korkuyoruz. Çünkü yakın akrabaları dahi mezarının yağmalanmasından korkuyorlar!

 

Benim karsi oldugum nokta,onlarin benim gibi düsünüp düsünmemeleri degildir,benim gibi düsünmeyen nice yazarlar varki benim onlara saygim vardir.Milletimi suclu ilan edenlere saygim olmaz ve sahipte cikamam.Onlarin ödül almalari benim icin onlara sahip cikma kriteri olamaz.

 

 

Keşke başkaları sahip çıkmadan, ödüle boğmadan önce, sahip çıkmayı becerebilseydiniz!

Gönderi tarihi:

Nazim Hikmet farkli bir alandir dedim ve Nazim Hikmet'i Yasar Kemal ve Orhan Pamuk'la ayni kefeye koyanlarin zaten neyi ve ne icin savunduklari ortada degil mi?

 

Sizin ne okuyup okumadiginiz degil okurken neyi anladiginiz önemlidir.Nazim Hikmet'in önce kim oldugunu neler yaptigini nerelerden bulundugunu o günün sartlarini ögrenerek yazmayi deneyin.Nazim Hikmet miiletine ihanet etmemistir.

 

Yasar Kemal'in kim oldugunu saniyorum henüz ögrenmemissiniz onun baska bir adi da vardir ama kullanmaz.Yasar Kemal yurt disinda Türk ulusunun aleyhinde en cok aciklamalar yapan birisidir,kendisi bir numarali Kürtcüdür eger bunu söyletmek icin o satirlari yazdiysaniz ben de söylemis oldum.Yasar Kemal buna ragmen bu miletten hep saygi görmüs ve sahiplenilmistir o bu saygiya asla layik olamayan birisidir.

 

Orhan Pamuk daha birkac yil önce milletini ERMENI VE KÜRTLERI KATLETMEKLE karalamis birisidir neyin saygisini bekliyorsunuz benden ona karsi,bir parca gercekleri görmeye calisin.Ona kimlerin ve ne icin nobel verdigini eger hala anlayamadinizsa bundan sonra da zaten anlasanizda degeri yoktur.

 

saygilarla

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

Merhabalar,

 

Yaşar Kemal'e ya da Orhan Pamuk'a ödül verenlerin başka niyetlerle bunu yapmış olabileceklerini reddetmiyorum. Ancak, söz konusu yazarlara ödül verenlerin art niyetli olması, bu yazarların da aynı niyetlerle hareket edip eserlerini, yazılarını ya da tutumlarını buna göre oluşturduğu anlamlarına gelmez. Dolayısıyla hain olmazlar. İlk yazınızda şöyle bir şey demişsiniz: "Gercek aydinlar sadece kendinden olanlari degil kendine karsi olanlarinda hukukunu savunur.Aydinligin prensiplerinden en önemlisi budur." Madem aydınlığın prensibi budur, o halde aydın, bir yerde yanlışlıklar, hukuksuzluklar görüyorsa eğer, böyle bir durumda 'bunları söylemem devletimin menfaatlerine uygun düşmez' şeklinde bir düşünce içerisine girmez ve girmemelidir de. Ancak ortadaki durum devletin sözüm ona menfaatlerini ilgilendiren bir meseleyse eğer, aydın kelimesinin anlamı maalesef biraz değişime uğruyor ve devleti savunmaya indirgenebiliyor.

Yasar Kemal'in kim oldugunu saniyorum henüz ögrenmemissiniz onun baska bir adi da vardir ama kullanmaz.Yasar Kemal yurt disinda Türk ulusunun aleyhinde en cok aciklamalar yapan birisidir,kendisi bir numarali Kürtcüdür

 

Yaşar Kemal'in kim olduğunu sanırım siz çok iyi öğrenmişsiniz. O halde sizden öğrenmek isterim: Yaşar Kemal'in diğer adı nedir ve bir numaralı Kürtçü olduğu yargısına sizi götüren nelerdir? Bahsettiğiniz açıklamalardan da örnekler verebilirseniz sevinirim.

 

Mutlu Yıllar

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.