Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Bugün insanoğlunun geldiği noktada Tanrının payı nedir sizce? Hangi olumlu gelişme tanrının katkısıyla ya da yol göstermesiyle yapılmıştır? Bana bir tek örnek gösterebilir misiniz? Hiç sanmıyorum... İnsanda kendini geliştirecek yetenek vardır ve binlerce yıldır da o yeteneklerini kullanarak bu noktaya gelmişlerdir, tanrının katkısıyla değil... Allah her olayı ve oluşumu bir imtihan gereği sebeplere bağlamıştır... Eğer apaçık aşikare gösterseydi, imtihanın bir anlamı kalmıyacaktır, ama gene onun verdiği baş-göz-akıl ve mantıkla tefekkür ettiğimizde, olayların ve oluşumların Allahın bir yaratması olduğu sonucunu görmek kaçınılmazdır.. Sayın yamyam, insana olumlu gelişmeyi de olumsuz gelişmeyi de yaptıran Allahtır.. Sen olumlu gelişemelri murad eder ve çalışırsan karşılığını görürsün, olumsuzu murad eder ve o yönde çalışırsan olumsuzlukları görürsün.. Olumlu gelişmelerin olması için bu dini indirmiştir ve hep olumlu şeyleri emretmiştir.. Şunu bilmelisinki, bugün yeryüzünde insanlar hala yaşıyorlarsa bu Allahın gönderdiği Elçileri ve dinleri sayesindedir.. Saygılar-sevgiler... Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 neden bir bitki fotosentez yapıp bize hava uretmek zorunda neden mutasyonlarla düşünen ve medenıyet kuran varlığa dönuşemıyor Bitkilerin bize hava üretmek için fotosentez yaptıklarını da nereden çıkardınız? Nereden duyuyorsunuz bunları bilmem ki (!) ? Bitkiler bizlere hava üretmek için fotosentez yapıyorlar da, okyanusun 2400 metre altındaki bir bakteri neden fotosentez yapıyor (Bknz: Bilim ve Teknik Dergisi Temmuz 2005 S:11) ? Bitkiler bize hava üretsinler diye fotosentez yapmazlar. Tıpkı arıların da biz yiyelim diye bal yapmadıkları gibi... Fotosentez, bitkilerin güneş ışınlarından faydalanarak gereksinim duydukları enerjiyi sağladıkları süreçtir. Sen ondan faydalanıyormuşsun, faydalanmıyormuşsun onların umurlarında değil... Zira bunu kendi canlılıklarını korumak için yapıyorlar... havadaki gazların oranını ayarlıyan şey nedir? Bunu ilk önce atmosfer kendisi ayarlıyordu, sonra insanoğlu ayarlamaya başladı. Sanayi devriminden önce atmosferde bir milyonda 275 ppm seviyesinde olan karbondioksit günümüzde 380 ppm. Böyle giderse tanrında koruyamayacak bizi, zehirlenip gideceğiz... ardarda gelen mevsımler,suyun doğadaki çevrımı,doğadakı bır canlının besin zıncırı yolu ıle diğerıne geçip yokolmaması... Ardarda mevsimlerin gelmesi coğrafi bölgelere göre değişir... Ancak güneş ışınlarının dünyaya geliş açısıyla ilgiliolduğunu söyleyebilirim. Suyun doğadaki çevrimi malumunuz. Okyanuslardan buharlaşıp yükselen su molekülleri birleşerek bulutları oluşturuyor, rüzgarlarla sürüklenen bulutlar uygun ortamda yüklerini yağış olarak dünyaya atıyor. Bu durum kimilerini sevindirirken, kimilerini evinden, barkından, canından ediyor. Kimileri de bir din adamının peşine takılıp yağmur duasına çıkıyor. Anlayacağınız bunda da bir düzen yok. doğadaki binlerce çeşit renk Renk soyut bir kavramdır. Tamamen gözün dalgaboylarını algılaması ile ilgilidir. Sen dünyayı oldukça renkli gördüğünü sanırsın. Oysa ki arılar dünyayı senden daha renkli görürler. Zira onların gözlerinin algılayabildiği dalgaboyu aralığı bizimkilerden daha fazladır. Köpekler de tam tersi... Onlar da dünyayı siyah-beyaz olarak görüyorlar. Ama emin ol ki, bunun farkında değiller... besın zıncırı sayesınde canlıların oranının korunması,yılan-kuş bağlantısı Değil mi?... Çekirge ve kımıl zararlıların verdiği zararlar... Her yıl (senin farkında bile olmadığın ama) nesli tükenen onlarca çeşit canlı... Maalesef enerji üretebilmek için besine ihtiyacımız var. İnorganik maddeler gereken enerjiyi ağlamıyorlar. O yüzden organik maddelere yöneliyoruz... tüm bu denge ve düzenı tabıat ana mı sağlıyor..anamıza sevgıler ellerınden öperiz.. Öpseniz iyi olur... Yoksa bu gidişle o bizi öpecek... Artık neremizden öper bilemiyorum... bu kadar farklı renkler ve güzellikler hep mutasyonsa bu mutasyon gep güzel şeylerı yapmış nedense hep uyumlu ve hoşumuza giden Siz polyannacılık oynadıktan sonra... Ama bazen şaşırabiliyor. Örneğin hilkat garibesi sayılabilecek canlılar oluşabiliyor. Siz hiç, bir leşin yanında bir kaç dakika durdunuz mu? Hah şimdi sırası geldi işte... Madem her şey güzel de, bayanlar neden ufacık bir fare ya da hamam böceği gördüklerinde kendilerini yerden yüksek bir yere atmaya kalkıyorlar? Madem güzeller, alın elinize okşayın Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Sayın yamyam, insana olumlu gelişmeyi de olumsuz gelişmeyi de yaptıran Allahtır.. Sen olumlu gelişemelri murad eder ve çalışırsan karşılığını görürsün, olumsuzu murad eder ve o yönde çalışırsan olumsuzlukları görürsün.. Seni yeniden aramızda görmek güzel sevgili kralx... Uzun zaman geçti... Yukarıdaki söylediklerin için bir tanrıya ihtiyaç yok... Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Bitkilerin bize hava üretmek için fotosentez yaptıklarını da nereden çıkardınız? Nereden duyuyorsunuz bunları bilmem ki (!) ? Bitkiler bizlere hava üretmek için fotosentez yapıyorlar da, okyanusun 2400 metre altındaki bir bakteri neden fotosentez yapıyor (Bknz: Bilim ve Teknik Dergisi Temmuz 2005 S:11) ? . . . Siz polyannacılık oynadıktan sonra... Ama bazen şaşırabiliyor. Örneğin hilkat garibesi sayılabilecek canlılar oluşabiliyor. Siz hiç, bir leşin yanında bir kaç dakika durdunuz mu? Hah şimdi sırası geldi işte... Madem her şey güzel de, bayanlar neden ufacık bir fare ya da hamam böceği gördüklerinde kendilerini yerden yüksek bir yere atmaya kalkıyorlar? Madem güzeller, alın elinize okşayın malesef alıntı yapmayı öğrenemedığım için tek tek cevap yazamadım.. arıların gördükleri rengin farkında olmaması ilginç bir durum,anlatmaya çalıştığım da bu.yazdığınız şeylerı biliyoruz.sorun zaten bunların nasılı değil niçin inde yatıyor..işte ya su molekullerı ne şekılde proğlamlandı da buharlaşıyor.bu canlı yada cansız maddeler görevlerini nasıl biliyor.hayvanlar için içgüdü dendi.su molekullerının de içgüdüsü mü var.hıdrojen ve oksıjen hangi bilinç yada içgüdü ile biraraya gelıyor.. yada evrendeki binlerce atom nasıl oluyor da farklı element ve molekuller oluşturuyor.. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Sedelinanın örneklediği olayları bizler, sebepsiz ve tepeden indirme Alah tarafından öylesine yaratılıverdi demiyoruz... Yukarda da bahsettiğim gibi bir sebep-sonuç zincirine bağlanmıştır... İstese sebepsiz bir yaratma da yapabilir bundan beridir de demiyoruz. Ama bir imtihan gereği bu sebepleri varetmiştir.. elbette yağmurun oluşumunu biliyoruz bulut-soğuk hava tabakası vs vs.. Ama fark nerede.. biz bunlar Allahın dilemesiyle oluyor diyoruz, siz kendiliğinden oluyor diyorsunuz.. Yani sizin düşüncenizle, siz duvara bir kova boya atıyorsunuz, o boya nasıl oluyorsa bir monaliza tablosu oluveriyor...!!!!!! Havadaki gaz dengesinin bozulması ise; nasılki insan yaptığı kötü işlerle bireysel yada toplumsal olarak bir felakete gidebiliyorsa, dünyasal olarakta gidebilir... Ektiğini biçersin bu allahın sünnetullahıdr "Allahın adetidir"...... Sevgiler.. Alıntı
Φ Terapi Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Sevgili yam yam selamlar... Bak arkadaş bana bilimsel olarak ispat edermisin Fotosentez olayı neticesinde ortaya çıkan oksijenin hayat için önemsiz ve aslında hiç gerekmediği gerçeğini??? Halbuki bak Allah O kadar kudret sahibidir ki? Bir işle birçok işe fayda sağlatmaktadır. birazcık önyargısız bakın... Buyrunuz... "The overall chemical reaction involved in photosynthesis is: 6CO2 + 6H2O (+ light energy) =C6H12O6 + 6O2. This is the source of the O2 we breathe, and thus, a significant factor in the concerns about deforestation. " "http://biology.clc.uc.edu/courses/bio104/photosyn.htm" Bak yukarda yapmış olduğumuz solunumun temel kaynağı olan oksijen fotosentez işlemiyle elde edilebiliyor. Yani başka yerlerden ihracat yapmaya gerek yok :) kendi öz kaynaklarımızla )) Mesela atmosferdeki oksijen çok azalabilir, yeryüzünün ısısı artabilir, bunun sonucunda da buzullarda erime meydana gelebilir. Bundan dolayı da bazı bölgeler sular altında kalırken, diğer bölgelerde çölleşmeler meydana gelebilir. Bütün bunların bir sonucu olarak da yeryüzündeki canlıların yaşamı tehlikeye girebilir. Oysa durum böyle olmaz. Çünkü bitkilerin gerçekleştirdiği fotosentez işlemiyle oksijen sürekli olarak yeniden üretilir ve denge korunur. Yeryüzünün ısısı da sürekli değişmez. Çünkü yeşil bitkiler ısı dengesini de sağlarlar. Bir yıl içinde yeşil bitkiler tarafından temizleme amacıyla atmosferden alınan karbondioksit miktarı 129 milyar tonu bulur ki bu son derece önemli bir rakamdır. ....Allah ne büyük ki hem fotosentez yaptırarak bizim temel ihtiyaçlarımızdan birisini karşılıyor diğer tarafdan da bitki bu vesileyle rızıklanmış oluyor... Devam edelim.. "Güneş ışığı yaprağın üzerine düştüğünde yapraktaki tabakalar boyunca ilerler. Yaprak hücrelerindeki kloroplast organellerinin içindeki klorofiller bu ışığın enerjisini kimyasal enerjiye çevirir. Bu kimyasal enerjiyi elde eden bitki ise bunu hemen besin elde etmekte kullanır. Bilimadamlarının birkaç cümlede özetlenen bu bilgiyi elde etmelir 20. yüzyılın ortalarını bulmuştur. Fotosentez işlemini anlamak için sayfalarca reaksiyon zincirleri yazılmaktadır. Fakat hala bu zincirlerde bilinmeyen halkalar mevcuttur. Oysa bitkiler yüz milyonlarca yıldır bu işlemleri hiç şaşmadan gerçekleştirip dünyaya oksijen ve besin sağlamaktadır." "http://stu.inonu.edu.tr/~e0499212/fotosentez.htm" Böyle sayısız örnek yazılabilir.. Ben esas doğma olarak neyi görüyorum biliyormusunuz arkadaşlar.."Esas doğma olan şey herşeyi biliyormuş vehmine kapılmak ve bunda ısrar etmektir." İnsanlık sanırım bunu asla açıklayamacak... Fotosentez olayında da gördük ki Allah'ın hiçbir işi boş abes ve israf değildir.. Nereye baksak O var.... Saygılar Düşünebiliyormusunuz ? Bitkiler besin üretmek için atık olarak "serbest oksijeni" atmosfere bırakıyorlar ve "oksijeni kullanmıyorlar." Evet işte "atık olarak" üretilen Bu oksijen hayat kaynağı oluyor.. Ne büyük bir mucize... Bitki bunu nerden bilecekmiş, bitki besinini yapıyormuş sizin oksijeni kullanıp kullanmamanız bitkiyi ilgilendirmezmiş gibi "doğmatik yaklaşımlarla" hakikati örtmeye çalışmak çok bilimsel ve tutarlı bir yaklaşımdır..tebrikler.. Bu arada: Şimdi çıkıp ama gece bitkiler solunum yapıyor ve dışarıyada karbondioksit veriyor demeyelim ve bakalım... "Fotosenteze dönecek olursak bitkilerin anabolizmaları fotosenteze dayalıdır ve fotosentez hızı her zaman solunumdan daha hızlıdır. Bu yüzden gece gündüz solunum yapan bitkiler, fotosentez yapıldığı sürece ortama oksijen verirler. Solunum sırasında tüketilen oksijen gecede gündüzde çok büyük miktarlarda değildir." Alıntı : "http://www.biltek.tubitak.gov.tr/merak_ettikleriniz/index.php?kategori_id=10&soru_id=2763" alıntı yapılan yerdede yam yam arkadaşın dediği gibi bitkiler bizim yaşamamız için oksijen üretmezler deniyor üst kısımlarda . Bu sadece bir yorumdur. Ve bu yorumlara hiçte yabancı değiliz.. Kendileri bitkiyle konuşmuş ve sormuşlar. Sayın bitki.oksijeni sen ne için üretiyorsun...."ne büyük bir doğma"...:)) İlginç olan alıntıyı yaptığım yer bitkinin sadece besin üretmek için fotosentez yaptığı tezine vurgu yaparken, bitkilerin atık olarak açığa çıkardığı oksijene karşı duyarsız kalmış....ortama oksijen verilir diyebilmiş sadece.. Bilimsel gerçek ise fotosentez olduğu sürece hayat için olmaz sa olmaz önem taşıyan oksijenin üretildiği gerçeğidir... Lütfen objektif olalım. Tarafsız olalım... Çıkmak zorundayım artık Saygılar Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Sevgili terapi bilimsel gerçekler göz ardı edilemez... Ama sorun inançta... Evet bir bilimsellik mevcut ama bunu yapan yada irade eden kim.. Bize göre Allah, o'na göre hiçbirşey... Aylarca tartıştığımız mesle bundan ibaret.. Alıntı
Φ Terapi Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Sevgili terapi bilimsel gerçekler göz ardı edilemez... Ama sorun inançta... Evet bir bilimsellik mevcut ama bunu yapan yada irade eden kim.. Bize göre Allah, o'na göre hiçbirşey... Aylarca tartıştığımız mesle bundan ibaret.. Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Yok daha neler .... Demek bitkiler insanlar için fotosentez yapıyorlar olabilir... Nedeni de, bitkiye neden fotosentez yapıyorsun diye soramadığımızdan öyle mi? Peki Okyanusun 2400 metre altındaki bakteri ne için fotosentez yapıyor sayın terapi? Alıntı
Φ GeceKuşu Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 2 Haziran , 2006 Bitki bunu nerden bilecekmiş, bitki besinini yapıyormuş sizin oksijeni kullanıp kullanmamanız bitkiyi ilgilendirmezmiş gibi "dogmatik yaklaşımlarla" hakikati örtmeye çalışmak çok bilimsel ve tutarlı bir yaklaşımdır Dogma ve bilim yan yana ha ! vay anasına ... "İstediğinizi istediğiniz gibi çarpıtın, Mutlaka İnanan Çıkar!" Hitler'in Milli Eğitim ve Propaganda Bakanı Dr. J. Göbels Alıntı
Φ Terapi Gönderi tarihi: 3 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 3 Haziran , 2006 Evet gene ayrı yere geldik takıldık kaldık. Dikkat ediyorum. Yazılanlar üzerine ve söylenenlere asla yorum yok... Sadece klasik bir kaç cümleyle inkar cevapları var... Tekrar soralım Fotosentez olayında bitkilerin atık olarak oksijen ürettiği doğru mu yanlış mı? Ve Bu oksijeni bizlerin direk kullanarak hayatımızı devam ettirdiğimiz doğru değil mi? Fotosentez olayınında Allah'ın bitkilere ürettirdiği oksijeni soruyorum arkadaşlar konuyu çarpıtmayalım...?? Fotosentez sadece bitkinin gereksinimleri için değil Dünyadaki öteki canlılar içinde çok önemlidir. Bunu görmemezlikten gelemezsiniz.. "Fotosentezle havadaki zararlı CO2 alınarak yerine canlıların büyük çoğunluğunun muhtaç olduğu O2 verilmektedir. Hayvanlar ve insanlar ise havaya en çok CO2 veren canlılardır. Buna göre bitkilerle hayvanlar arasında karşılıklı bir alış veriş vardır." Yukardaki bilgiler için bkz.. " ogrenci.hacettepe.edu.tr/~b0245194/FOTOSENTEZ.ppt " Bu adresi direk adres çubuğuna yazarak bakabilirsiniz.. "Fotosentezin Önemi" Yeryüzünde tüm canlıların kullandığı enerjinin kaynağı Güneş'tir. Güneş enerjisinin bitkilerce kullanımı fotosentezle olur. Fotosentezle bitkilerde depolanan enerji, kimyasal enerjidir ve bütün canlıların da enerji kaynağıdır. Bu nedenle hayatın devamı yeşil bitkilere bağlıdır. Çünkü yeryüzünde oksijen ve besin üreten bitkiler ile bunları tüketen diğer canlılar arasında karşılıklı madde ve enerji alış verişine dayanan bir düzen kurulmuştur. Bu düzenin devam ettirilmesi, doğanın ve çevrenin korunmasına bağlıdır. Tüketiciler yaşamlarını sürdürebilmek için yeşil bitkilerin yapmış olduğu organik besin maddelerine ihtiyaç duyar. Bu nedenle fotosentez olayı olmasaydı yaşam da olmazdı. Görüldüğü gibi fotosentez ile solunum arasında mükemmel bir denge vardır Bu denge ile havadaki karbon dioksit ve oksijen oranı değişmez. Çünkü tüketiciler solunum yolu ile ne kadar oksijen tüketiyorlarsa aynı şekilde fotosentez yapan bitkiler de o kadar oksijen üretir. Mevsimlere göre bitkilerin yaşam etkinliklerinde değişiklikler gözlenir Meyvelerini olgunlaştıran ve yapraklarını döken bitkilerin yaşam etkinlikleri yavaşlar. Bitkilerin yaşam etkinliklerinin azalması sonbaharda başlar, kış mevsiminin bitimine kadar devam eder. Bu süre içinde koşullar elverişli olmadığı için bitkiler fotosentez yapamaz. Çam, ardıç, sedir, köknar gibi yapraklarının tamamını dökmeyen bitkiler de kışın fotosentez yapamaz. Çünkü fotosentez olayı sadece yaprağa bağlı değildir. Sıcaklık, nem, güneş ışığı gibi etmenlerin de uygun olması gerekir. İlkbaharla birlikte ısı, nem, güneş ışığı, toprağın havalanması gibi unsurlarla ortam elverişli hâle gelir. Bit-kiler yeniden yaşam etkinliklerini artırarak tomurcuklanır, yaprak oluşturur ve çiçek açar. Böylece büyüme ve gelişmeleri devam eder. Bitkiler, klorofil sayesinde güneş enerjisini kullanabileceği enerji biçimine dönüştürür. Bu enerji ile besinini sentezler, açığa çıkan oksijeni de havaya verir. "http://fenokulu.net/fotosentez1.htm" Evet sayın yam yam arkadaşın söylediği 2400 m derinlikte okyanusun dibindeki bakteri olayı şu şekilde: bu bakteriler Okyanus dibindeki sıcak su kaynaklarından gelen ve son derece gelişmiş olan algılayıcıları sayesinde zayıf ışık ve kükürt yardımıyla fotosentez yapıyorlar. Bu konunun fotosentez olayı sırasında açığa çıkan oksijenler bağlantısı göremedim. Sanırım yam yam şunu karıştırıyor. Fotosentez bitkilerin gereksinim duyduğu temel enerjiyi sağlar. Eyvallah. Ama bununla beraber en az bu kadar önemli başka faydalarıda vardır. Yukarda defaatle anlattık fotosentezin canlılık için ne kadar önemli olduğunu. Birinci yi kabul edeceksinizi ikinciyi es geçeceksiniz. Kusura bakmayın bu tamamen "inkar" dır. "Gerçeğin üstünü örtmektir". Bakın Allah öyle rahmet sahibidir. ki okyanusun 2400 metre altındaki bir bakteriyi dahi unutmuyor onun rızkınıda yer altı suları vasıtasıyla gönderiyor. Ona donanım olarak çok hassas algılayıcılar takıyor... ..Artık gözlerinizi biraz açın... Çok rica ediyorum...Artık kafanızdaki doğmaları bizlere dayatmaktan vazgeçin... Bilim dahi bizimdir. İnsanlığın ortak kazanımıdır. Çok ufak bir soru sorayım Ağaçlardaki mühendislik mucizesi olan tasarımları bilimsel olarak açıklayabilir misiniz ? Buyrun her konuyu mutlak biliyorsunuz açıklayın....Yoksa ben sizlere açıklayayım isterseniz... Bizleri bilimden bihaber, bilime kulaklarını kapamış insanlar olarak algılatma metodunuzu bir kenara bırakın da yukardaki bilimsel hakikatlere kulak verin... Evet yorum değil gerçeksel ve konumuza açılım getirecek cevaplar bekliyoruz. Saygılarımla Terapi Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 3 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 3 Haziran , 2006 Dünyada bütün canlılar bir birlerine muhtaçtırlar... Zincirleme bir olaydır bu... Ama elbette bir bitkiye ne için fotosentez yapıyorsun diye sorulmaz, çünkü o özelliği ona veren, gene o na, sana sorarlarsa; "rabbim bana fotosentezi bahşetti, ben hem kendi yaşamım hemde diğer canlıların yaşamı için bunu yapıyorum de" demedi.. O kendisine yüklenen bir program dahilinde işlevlerini devam ettirmektedir.... Çeşitli işlevleri olan bir robota bunu ne için yapıyorsun diye sorulmaz, adama gülerler.. O robot sadece yapması gerekenleri yapar ve bu yapılanlardan da çevresine yarra sağlaması öngörülür.. Yaşamın mükemmel dengesini tasarlayan Allah(c.c.) 'a hamdederim... Saygılar-sevgiler... Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Arılar kışlık besinlerini sağlamak için bal yaparlar, sen de bundan faydalanırsın. Bitkiler enerjilerini sağlamak için fotosentez yaparlar, sen de bundan faydalanırsın. İnekler sindirim sisteminin sonucu olarak dışkılarlar, bitkiler de bundan gübre olarak faydalanırlar. Ancak ne arı senin için bal yapar, ne bitki senin için fotosentez, ne de inek bitkiler için dışkılar... Bunu test edebilirsin. Mesela bir arı kovanına önlem almadan yaklaş ve kovandaki peteği almaya çalış bakalım ne olacak. Emin ol ki, arılar "Allah yarattı" demez, komalık olursun... Gerisi sizin hüsnükuruntunuz.... Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Canlıların hepsi öyle ya da böyle birbirinden faydalanıyor değil mi? Ve nasıl mükemmel bir dengeleme var doğanın düzeninde... Ve bütün bu mükemmel dengeleme ÜSTÜN BİR ZEKA'nın varlığını kanıtlıyor... Sahra Çölü'nde ya da dünyanın herhangi bir yerinde insanın ayak basmadığı yerlerde yaşayan canlılar (bitki, hayvan v.s.) birbirinin yaşamı için nasıl bir gereksinim sağlıyor. Bütün bunlar bir hiç uğrunadır diyebilir misiniz? Demek isteyen der tabi ama bakmak ile görmek arasında ki farkı bilenler öyle olmadığını anlarlar. İnsanoğlunun günümüz teknolojisi ile buluşlarına baktığımızda hemen hepsinde bir kusur ortaya çıkıyor ya da tabiata zarar veren unsurlar oluşuyor... Oysa tabiatın kendisinde bir kusursuzluk bir ihtişam ve mükemmel bir düzen var. Bütün bunlar nasıl olurda kendiliğinden oluşur. İnsanın müdahalesiyle tabiatın düzeni yavaş yavaş bozulurken yine tabiatın kendisi bu bozulmaya tepki göstererek kendi düzenini muhafaza etmeye çalışıyor. Gelin hala siz inkarda ısrar edin. Ve bu mükemmel kainatın kendiliğinden oluştuğu konusunda sabit fikirli olun ne diyelim. selamlar Alıntı
Φ ahir zaman Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 yam yam öyle bir şeyin olması söz konusu değildir zira arıya bal yapma yetisini veren Allahtır arı kendisini vesile olduğnun farkında olmaz sadece Allahın emrini yapar balını yapar muhafaza eder ki dediğin gibi olsaydı arı hayvanlıktan çıkmış olurdu. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Yamyam'a... Arı herzaman için ihtiyacından katkat fazla bal yapar, inek herzaman için yavrusunun ihtiyacından katkat daha fazla süt üretir... Bu bir.. İkincisi.. Böyle bir zinciri oluşturmak ve canlıları birbirlerine muhtac etmek, bir tesadüfün eseri değil, yüce yaratanın sonsuz ilmi gereğidir... Daha da anlatamadıysak yada anlaşılmadıysa sölücek hiç bir şey yok..... Saygılar-sevgiler... Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Yamyam'a... Arı herzaman için ihtiyacından katkat fazla bal yapar, inek herzaman için yavrusunun ihtiyacından katkat daha fazla süt üretir... Bu bir.. İkincisi.. Böyle bir zinciri oluşturmak ve canlıları birbirlerine muhtac etmek, bir tesadüfün eseri değil, yüce yaratanın sonsuz ilmi gereğidir... Daha da anlatamadıysak yada anlaşılmadıysa sölücek hiç bir şey yok..... Saygılar-sevgiler... Boş mantık yürütmek nasıl oluyomuş. bir de ben yürüteyim bakalım... Şeytan da senin "yüce yaratanın sonsuz ilmi(!) gereğidir." o yaratmıştır... Bu şeytanın, İnsanın kanını donduran pis işlerde(tahmin edersin) imzası var... "Daha da anlatamadıysak yada anlaşılmadıysa sölücek hiç bir şey yok....." Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Benim kurduğum mantıkla uzaktan yakından ilgisi yok.. Arının ihtiyacından fazla bal yapmasının ve ineğin emzirme ihtiyacından fazla süt üretmesinin, şeytanın yaratılmasıyla alakası nedir.. Şeytanın yaratılması imtihanın gereğidir.. O olmasa sen böyle konuşmucaktın.. Melekler gibi olacaktık hepimiz sen de dahil... Ama beleş cennet yok kardeş, şeytan dürtecek, sen dürtülmüceksin, şeytan sapıtmaya çalışacak sen sapıtmıcaksın, şeytan - Allah yok diyecek "varlığını kendisi daha iyi bildiği halde" sen var diceksin.... İşte şeytan seni ve beni burada birbirimize katıp, ne sen bana bir fayda neden ben sana bir fayda verip, boş vakit geçirtmek ve sinirleri tahammül sınırları üzerine çıkarttırıp sağa sola "düz mantık yada boş mantık" gibi sözlerle sataşmasına sebep olmak ve kaybettirmek için vardır.. Ama Allah seni bunları yapmak için yaratmadı, seni ancak ve ancak şeytandan kaçıp kendisine kulluk yapman için yarattı... Şimdilik burada kesiyorum, inşallah diğer tarafta görüşürüz de orada devam ederiz.. O zaman ne sen benim mantığımı çürütebilirsin ne de ben senin..... Gerçekler aşikar olduğu zaman eyyyyvaaahların hükmü yoktur...!! Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 4 Haziran , 2006 Arılar kışlık besinlerini sağlamak için bal yaparlar, sen de bundan faydalanırsın. Bitkiler enerjilerini sağlamak için fotosentez yaparlar, sen de bundan faydalanırsın. İnekler sindirim sisteminin sonucu olarak dışkılarlar, bitkiler de bundan gübre olarak faydalanırlar. Ancak ne arı senin için bal yapar, ne bitki senin için fotosentez, ne de inek bitkiler için dışkılar... Bunu test edebilirsin. Mesela bir arı kovanına önlem almadan yaklaş ve kovandaki peteği almaya çalış bakalım ne olacak. Emin ol ki, arılar "Allah yarattı" demez, komalık olursun... Gerisi sizin hüsnükuruntunuz.... hayvanlar ve bitkiler bizim neyımızden faydalanıyor peki,onlarında bızden faydalanması gerekmez mi mantıksal olarak bizim sütümüzü kullanamazlar,bizim derimizi yüzüp ayakkabı yapamazlar,bıze yük taşıtamazlar bizi sulayıp yeşillendiremezler Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 hayvanlar ve bitkiler bizim neyımızden faydalanıyor peki,onlarında bızden faydalanması gerekmez mi mantıksal olarak bizim sütümüzü kullanamazlar,bizim derimizi yüzüp ayakkabı yapamazlar,bıze yük taşıtamazlar bizi sulayıp yeşillendiremezler Evet insandan faydalanıyor mu diğer canlılar? Akıl üreten, dünyaya hakim olan, bizim inancımıza göre diğer canlıların hizmetimiz için yaratılmış olduğunun göstergesi değil mi? selamlar Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Benim kurduğum mantıkla uzaktan yakından ilgisi yok.. ................ Şimdilik burada kesiyorum, inşallah diğer tarafta görüşürüz de orada devam ederiz.. O zaman ne sen benim mantığımı çürütebilirsin ne de ben senin..... Gerçekler aşikar olduğu zaman eyyyyvaaahların hükmü yoktur...!! kralx arkadaş, Amacım hiç bir zaman mantık çürütme değil... Bildiklerimi aktarmak... Yazımda da, bir de ben boş bir mantık yürüteyim demiştim zaten... İlgisi yok diyorsun... Bir de bunu irdeleyip ortak paydaları bulalım... 1- İkimizinki de bir mantık yürütme... 2- İkimizin iddiası objeyi de allah yaratmış (!)... 3- İki objeyi de insanlığa servise sunmuş (!)... 4- Birinde iyilik diğerinde kötülük sunmuş (!)... 5- Bu da en son ortak payda, ikiside boş mantık(sadece uyduruk)... Bu kadar ortak payda ile, neden ilgisi yokmuş ki?... Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 hayvanlar ve bitkiler bizim neyımızden faydalanıyor peki,onlarında bızden faydalanması gerekmez mi mantıksal olarak bizim sütümüzü kullanamazlar,bizim derimizi yüzüp ayakkabı yapamazlar,bıze yük taşıtamazlar bizi sulayıp yeşillendiremezler Sayın sosyolog arkadaşım, Doğanın deviniminde(doğal seleksiyon), biribirine ihtiyacı olmayan tek bir zerre bile varmı ?... Hemen bir misal, kediler, köpekler. kümes hayvanları hizmetimizi kullanmıyorlarmı ?... Bazı haşereler atıklarımızla beslenmiyorlarmı ?... vs vs... Sence, aşağıdaki yazında bir çelişki varmı ?... "hayvanlar ve bitkiler bizim neyımızden faydalanıyor peki, bizi sulayıp yeşillendiremezler" Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Evet insandan faydalanıyor mu diğer canlılar? Akıl üreten, dünyaya hakim olan, bizim inancımıza göre diğer canlıların hizmetimiz için yaratılmış olduğunun göstergesi değil mi? selamlar Sayın sardunya, Sorduğun soruya, diğer arkadaşa verdiğim cevap yanıt olabilirmi ?... İyi dileklerimle... Alıntı
Φ ahir zaman Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Burda ince bir çizgi dışında bilimselciye katılıyorum genel olarak fikirlerimiz uyuşmasada aynı düşüncedeyim bu konuda İnanlarda hayvanlarda yaşamlarını sürdürmek için bazı şeylere ihtiyaç duyarlar bunun karşılığında bişeyler verirler mesela inekten süt almak için onu besleriz inek açısında bakarsak ona bakılması için süt vermesi gerekir yani inek belki kendi de otlanır ama kışın bazı şeylere ihtiyaç duya bilir öyle değilmi yani ucundanda olsa faydalanır ama tabiki inan diğer canlılara göre katkat fazla faydalanır. Şimdi bu konuyu derinlemesine inceleyelim Şimdi bir pazar kurulurda bu pazarı kuran olmazmı Şimdi henüz bu ihtiyaçlar belirmeden pazara öyle bir biçimin oluşacağı aklen mümkünmüdür.madem burda bir alış veriş var bunu tain edende biri vardır. yani nasıl oluyorda bu hayvan insanın süte ihtiyacının olduğunu nerden biliyor yani bizim mide mizi istteklerimizi ağzımızın tadını nerden biliyor düşünün sürüyle canlı var ben daha kediyi köpeği zor biliyom nerden biliyim o haşerenin benim atıkarımı seveceğini bütün bu canlılardaki nefsi kim yarattıysa o nimetleri de o yaratır yani canlar lütfen hayvandan medet beklemeyelim zamanında böyle düşünen olmuşta hayvana tapmışlar Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Gönderi tarihi: 5 Haziran , 2006 Sayın sosyolog arkadaşım, Doğanın deviniminde(doğal seleksiyon), biribirine ihtiyacı olmayan tek bir zerre bile varmı ?... Hemen bir misal, kediler, köpekler. kümes hayvanları hizmetimizi kullanmıyorlarmı ?... Bazı haşereler atıklarımızla beslenmiyorlarmı ?... vs vs... Sence, aşağıdaki yazında bir çelişki varmı ?... "hayvanlar ve bitkiler bizim neyımızden faydalanıyor peki, bizi sulayıp yeşillendiremezler" o bi latıfe idi.ama bız ıstemedıkçe hayvanlar bızı kullanamıyor malesef..ben ıstemlı faydadan bahsettım.bı hayvan benı taşı dıye emredemıyor.bi çiçek benı koparma hayatıma devam etcem dıye cumle kuramıyor Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.