Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 sayın bilimselci aynı şeyden bahsedıyoruz.ihtıyaç duymuşlar evet,çunku ınsan aklı evreni açıklamakta yetersızdır..herşeyi açıklasada bilim,ınsanın neden düşünen bır varlık olarak diğerlerinden ayrıldığını,ve görülen rüyaların gerçeğe dönüştüğünü açıklayamayacaktır.. farkında iseniz pozitif bilimler dediğiniz -şey-insanlığı hastalığa sürüklüyor,hormonlar çevre kirliliği,radyasyon vs.bu pozitif bilimlerin zararını da düşünmeznızı rıca ederım Sevgili Sedelina; Gayretlerini takdir ediyorum,kalbim ve bilgim seninle.Ama bilmen gereken birşey var.Bu ve diğer arkadaşlarla tartışırken asla cevap alamayacağı sorular var.Sen bunlardan birini yazmışsın. bilim,ınsanın neden düşünen bır varlık olarak diğerlerinden ayrıldığını,ve görülen rüyaların gerçeğe dönüştüğünü açıklayamayacaktır.. Sen bunu yazınca tu kaka,bilimden uzaklaşmış,dinci mantığıyla giden sıradan bir insan olacaksın.Niye?Çünkü cevap veremezler de ondan.. Benim sorularım hala cevap bekliyor ve görülüyorki bir müddet daha bekliyecek.. Saygılar,sevgiler.. Alıntı
Φ dilku Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Sevgil dilku.. Varlık yokluğa, yokluk da varlığa dönüşemeyeceğine göre, bundan varlığın ezeli olduğu anlamı çıkar. O halde her varlığın ezeli olması gerekiyor. O halde evrende tedricen meydana gelen hareketleri ve değişmeleri inkar etmeliyiz ve her şeyin ezeli ve ebedi olmasını kabul etmeliyiz. Böyle bir iddia oldukça komiktir değilmi sizce... yokluk varlığın zıttı değil, varlığın olmama durumudur..Yoktan var edici olmadıkça tabii ki yokluktan varlık çıkmaz.. ezeli olan bir şey eklenemez de çıkarılamaz da, o zaman dün de olmazdı, bugün de yarın da..haklısın traji-komik Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 güzel kardeşim size diyoruz ama anlamıyosunuz rüya hayal fizik kanunları bunların hepsi bilinir ve etkisi içerisinde de bulunuruz. Ancak kardeşim kaç defa aynı soruyu sordunuz bizde açıkladık (ama heralde hata bizde ifade edemiyoruz) bak kardeşim rüya hayal gibi hususuların mahiyetleri hakkında bir bilgin varmı yani şekilleri görünümü gib i hayır bilmiyosun bilmiyoruz bilemeyiz sana daha öncede bunu açıkladım(ama hata bendeki gene anlatamamışız) bak kardeşim bilim henüz gelişmeden insanlar düşünceyi biliyorlardı aynı zamnda beyininde farkındalardı ancak bunun mahiyetini bilmiyorlardı ya ni senin gibi çeşitli araçları kullanarak beynini göremiyordu. Ama olduğunu biliyordu çünkü kudreti ortadaydı.Allahın da kudreti ortada dır.Yaratılmışların mahiyetini kavrayamayan nasıl olurda Yaratanın mahiyetini kavaraya bilir. Allahı inkar eden kendini inkar etmiştir. Hala inkar edenlernmi olacaksınız. Ahirzaman gardaşım, Bizim yörede, sevdiğimiz insanlara gardaşım diye hitap ederler... Sana gardaşım demek içimden gelmişti... Şiveni sevmiştim ilk iletilerde... Şivenden dolayı seni azeri belledim... "Gardaş" kelimesini kullanarak, nifakçılık yapanlara kulak asma lutfen... İnsanları küçümsemek gibi bir tutumum olamaz... Böyle bir tavır, bilimsel ve ahlaksal değildir değildir en azından... Fikir tartışması yaptığım insanlara (iyi niyetlilere) minnettarımdır... Herneyse... "bak kardeşim bilim henüz gelişmeden insanlar düşünceyi biliyorlardı" Ahirzaman arkadaşım, Alıntısını yaptığım cümlen, benim inancıma göre doğru değil... İnsanlar evrime göre hayvanlardan ayrıldığında, düşünmesini öğrenmeye yeni başladılar... Safha safha gelişti düşünme yetenekleri... Kaldıki, evrimini tamamlamamış halen düşünemeyen insanlarımız var... Beyinin yada vücut anatomisinin farkında değillerdi... Bu bilgilerde sonradan gelişti... Beyinin farkında olmayıp, kalbiyle sevdiğini sanan insanlar var hãla... Sevince kalp çarpması, yüz kızarması, heyecan beyin tepkisiyle olmakta... Sen, söylentilere inanmış öyle gidiyorsun... Ben ise, deneyli ispatlara inanıyorum... "Arkadaşlara anlatamıyorum" diyişinin sebebi de bu işte... İyi dileklerimle... Alıntı
Φ toksözlu Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Burada güzel beyin fırtınası yapılmış. Varmı yokmu ? Şimdi İslamın deklare allahın durumunu göz önüne alınca. Şu aşagıdaki ayetler Allahtan olabilirmi ?. (TEVBE suresi 28. ayet) (Resmi:9/İniş:113/Alfabetik:104) يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلاَ يَقْرَبُواْ الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هَـذَا وَإِنْ خِفْتُمْ عَيْلَةً فَسَوْفَ يُغْنِيكُمُ اللّهُ مِن فَضْلِهِ إِن شَاء إِنَّ اللّهَ عَلِيمٌ حَكِيمٌ Okunuş Ya eyyühellezine amenu innemel müşrikun necesün fe la yakrabül mescidel haram ba'de amihim haza ve in hiftüm ayleten fe sevfe yuğnikümüllahü min fadlihi in şa' innellahe alimün hakim Diyanet Açıklamalı: Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir pisliktir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Haram'a yaklaşmasınlar. Eğer yoksulluktan korkarsanız, (biliniz ki) Allah dilerse sizi kendi lütfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allah iyi bilendir, hikmet sahibidir. Burada sokak kabadayısı gibi necesün= ********* = Pislik demektedir. (KALEM suresi 13. ayet) (Resmi:68/İniş:2/Alfabetik:51) عُتُلٍّ بَعْدَ ذَلِكَ زَنِيمٍ Okunuş 'utullin ba'de zalike zeniymen. Diyanet Açıklamalı : Kaba ve kötülükle damgalı, 10-14 arası : “(Ey Resulüm!) Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar. Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan laf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecaviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de zenim (zina çocuğu, ********** soysuz) olan kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye sakın boyun eğme” Zenim = *** demektir. Eğer allah Allahsa böyle sokak kabadayısı gibi muhaliflere inanmayanlara *** ve ********* gibi laflar edermi ?. Bunu anşlamak için beyin fırtınasına gerek varmı. Aynesi iştir kişidinin. Sözlerine bakılsa varmı yokmu anlaşılmazmı ?. Alıntı
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Burada güzel beyin fırtınası yapılmış. Varmı yokmu ? Şimdi İslamın deklare allahın durumunu göz önüne alınca. Şu aşagıdaki ayetler Allahtan olabilirmi ?. (TEVBE suresi 28. ayet) (Resmi:9/İniş:113/Alfabetik:104) يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلاَ يَقْرَبُواْ الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هَـذَا وَإِنْ خِفْتُمْ عَيْلَةً فَسَوْفَ يُغْنِيكُمُ اللّهُ مِن فَضْلِهِ إِن شَاء إِنَّ اللّهَ عَلِيمٌ حَكِيمٌ Okunuş Ya eyyühellezine amenu innemel müşrikun necesün fe la yakrabül mescidel haram ba'de amihim haza ve in hiftüm ayleten fe sevfe yuğnikümüllahü min fadlihi in şa' innellahe alimün hakim Diyanet Açıklamalı: Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir pisliktir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Haram'a yaklaşmasınlar. Eğer yoksulluktan korkarsanız, (biliniz ki) Allah dilerse sizi kendi lütfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allah iyi bilendir, hikmet sahibidir. Burada sokak kabadayısı gibi necesün= ********* = Pislik demektedir. (KALEM suresi 13. ayet) (Resmi:68/İniş:2/Alfabetik:51) عُتُلٍّ بَعْدَ ذَلِكَ زَنِيمٍ Okunuş 'utullin ba'de zalike zeniymen. Diyanet Açıklamalı : Kaba ve kötülükle damgalı, 10-14 arası : “(Ey Resulüm!) Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar. Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan laf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecaviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de zenim (zina çocuğu, ********** soysuz) olan kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye sakın boyun eğme” Zenim = *** demektir. Eğer allah Allahsa böyle sokak kabadayısı gibi muhaliflere inanmayanlara *** ve ********* gibi laflar edermi ?. Bunu anşlamak için beyin fırtınasına gerek varmı. Aynesi iştir kişidinin. Sözlerine bakılsa varmı yokmu anlaşılmazmı ?. Gerçekten çok ilginç ve dini anlamda sayenizde birşey daha öğrendik sevgil toksözlü teşekkürler... . Alıntı
Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Burada güzel beyin fırtınası yapılmış. Varmı yokmu ? Şimdi İslamın deklare allahın durumunu göz önüne alınca. Şu aşagıdaki ayetler Allahtan olabilirmi ?. (TEVBE suresi 28. ayet) (Resmi:9/İniş:113/Alfabetik:104) يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلاَ يَقْرَبُواْ الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هَـذَا وَإِنْ خِفْتُمْ عَيْلَةً فَسَوْفَ يُغْنِيكُمُ اللّهُ مِن فَضْلِهِ إِن شَاء إِنَّ اللّهَ عَلِيمٌ حَكِيمٌ Okunuş Ya eyyühellezine amenu innemel müşrikun necesün fe la yakrabül mescidel haram ba'de amihim haza ve in hiftüm ayleten fe sevfe yuğnikümüllahü min fadlihi in şa' innellahe alimün hakim Diyanet Açıklamalı: Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir pisliktir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Haram'a yaklaşmasınlar. Eğer yoksulluktan korkarsanız, (biliniz ki) Allah dilerse sizi kendi lütfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allah iyi bilendir, hikmet sahibidir. Burada sokak kabadayısı gibi necesün= ********* = Pislik demektedir. (KALEM suresi 13. ayet) (Resmi:68/İniş:2/Alfabetik:51) عُتُلٍّ بَعْدَ ذَلِكَ زَنِيمٍ Okunuş 'utullin ba'de zalike zeniymen. Diyanet Açıklamalı : Kaba ve kötülükle damgalı, 10-14 arası : “(Ey Resulüm!) Onlar isterler ki, sen yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar. Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan laf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecaviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de zenim (zina çocuğu, ********** soysuz) olan kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye sakın boyun eğme” Zenim = *** demektir. Eğer allah Allahsa böyle sokak kabadayısı gibi muhaliflere inanmayanlara *** ve ********* gibi laflar edermi ?. Bunu anşlamak için beyin fırtınasına gerek varmı. Aynesi iştir kişidinin. Sözlerine bakılsa varmı yokmu anlaşılmazmı ?. uykum var şimdi,sana cevap yarın.. Alıntı
Φ Su DaMLaSı Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 11 Mayıs , 2006 tevbe 28-Ey müminler! Müşrikler pislikten başka birşey değiller. Müşrik olmaları bakımından onlar sırf pislik demektirler. Şirk manevî pisliklerin en fenasıdır. Ayrıca bunlar taharetlenmezler, gusül ve abdest nedir bilmezler, cenabet gezerler, maddi pisliklerden sakınmazlar. Ne bedenleri, ne elbiseleri pislikten arınmaz. Bu bakımdan da kendileri aynen ve bizzat pislik değilse de öyle denecek kadar pisliğe bulanmış ve batmış olan kimselerdir. Bundan dolayı da temiz değillerdir. Bu mânâyı hakkıyla anlatabilmek için kasır suretiyle ve mübalağa sığasıyla "pislik" buyurulmuştur ki, ayniyle necasetten başka bir şey değiller demektir. Bundan dolayı Abdullah b. Abbas'dan müşrikler tıpkı "Köpek ve domuz gibi aynıyla necistirler." diye, Hasan Basrî'den de "Bir müşrikle musafaha eden abdest alsın." diye birer görüş varsa da günümüz Caferileri gibi bazı Şiî gruplardan başka bütün mezhepler bu iki kavlin aksinedir. (yani islam alimlerinin büyük çoğunluğu bu açıklamayı reddeder) Zira öylesine ayniyle necis olsalardı hiçbir şekilde temizlenmeleri mümkün olmazdı. Halbuki onlar da iman ve taharet ile temiz olabilirler. Sonra aklen de açıktır ki, bu hüküm insan olarak yaratılmaları açısından değildir, şirk gibi kendi kespleri açısından arızî bir durumdur. Bu husus çok açık ve âşikâr olduğu içindir ki, mübalağa sığasiyle ayniyle pislik olarak gösterilmelerinde bir belağat vardır. Yani müşrikler de birer insan olmak bakımından aynen ve doğuştan değil, müşrik olmaları dolayısıyla itikat ve amel yönünden pisliğe batmışlardır. Sanki bir pislik gibi iğrenilecek durumdadırlar. Dışarıdan pislikleri görünmese bile şirkleri sebebiyle manen pistirler. İşte bundan dolayı: Bu seneden sonra Mescid-i Haram'a yaklaşmasınlar. Yani bu ilanın yapıldığı iş bu dokuzuncu hicri seneden sonra onlar Mescid-i Haram'a yaklaşmaktan menedilmişlerdir. Siz müslümanlar da bu yasağın uygulanmasından sorumlu tutulacaksınız. Öyleyse onları Mescid-i Haram'a yaklaştırmayınız. kalem 13 de geçen zenim kelimesi için Buharî'de bu sûrenin tefsirinde Mücahid ve İbnü Abbas'tan şöyle rivayet edilmiştir: "Zenim, Kureyş'ten kulağında, bazı koyunların kulağındaki küpeyi andırır sarkıntı gibi sarkıntı bulunan bir adamdır." İbnü Cerir ve İbnü Merduye de bu mânâda rivayet etmişlerdir. Fakat "bunun çalışarak elde edilen bir şey olmayıp yaratılıştan var olan bir şey olduğuna göre yerilen huylar arasında sayılmaması gerektiği halde, nasıl olur da huyların en yerileni, en aşağısı sayılır?" diye bir soru sorulduğunda bunun mânâsında bir müşkillik bulunduğunu söylemiş ve çözümünde duraksamıştır. Fakat yine Âlûsi'nin açıklamasına göre, bu özellik söylediğimiz gibi hem doğal hem sonradan kazanılmış olabileceği için, bunu sonradan elde edilmiş bir özellik olarak anlamak veya mecazî mânâya almak daha uygun olur. Onun için diğer mânâlarla izah edilmiştir. Sonra aynı soru, kişinin kendi yapması olmadan ona katılan ve ondan ayrılmayan diğer özellikler hakkında da sorulabilir. O halde gerek âyeti ve gerek rivayeti bu özelliğin sonradan kazanılmış olması noktasından ele alarak anlamak gerekir. Bundan dolayı in dalkavuk yahut küpeli alçak mânâsında olması uygun düşer. Bunlar herhalde bir n yani kaba, saygısız, acımasızın arkasındadır. Yahut utüll, kendisi de öyledir demek olur. Konu fena huylardan, alçaklıklardan sakınmak ve onların sembolü olup da o yola sevkedebilecek olanların ardına düşmemekle ilgili ahlâkî ve sosyal bir konu olunca, tefsirciler gayet renkli ve zengin olan bu Kur'ân kelimelerini anlayıp anlatarak irşada çalışmışlardır. Zira Kur'ân o fenalık sembollerine itaat etmemeyi emrederken, Kur'ân tertibinin güzellik ve inceliğine bir leke kondurmamak üzere onları her birinin sırasıyle çok beğenip takındığı şatafatlı bir tavır ve edâ içinde deste deste mimliyerek süzgeçten geçirmiş ve bunlara uyanların, hepsinden aşağılık olduğunu göstermek üzere de "soysuz"u hepsinin sonuna takarak, hepsini bir küll halinde fırlatıp atıvermiştir. kaynak: Hak Dini Kuran Dili, Elmalılı Hamdi Yazır ayetler öyle seçmece ve üstün körü ele alınmaz. öncesi ve sonrasıyla bağlantısı, ne sebeple gönderildiği ve Resulullah sav döneminde nasıl yorumlandığı tesbit edilmeye çalışılır. bunlar üstünkörü genel kurallardır. ayrıntısı için eğitim almanız gerekmekte. Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Ahirzaman gardaşım, Bizim yörede, sevdiğimiz insanlara gardaşım diye hitap ederler... Sana gardaşım demek içimden gelmişti... Şiveni sevmiştim ilk iletilerde... Şivenden dolayı seni azeri belledim... "Gardaş" kelimesini kullanarak, nifakçılık yapanlara kulak asma lutfen... İnsanları küçümsemek gibi bir tutumum olamaz... Böyle bir tavır, bilimsel ve ahlaksal değildir değildir en azından... Fikir tartışması yaptığım insanlara (iyi niyetlilere) minnettarımdır... Herneyse... Ahirzaman arkadaşım, Alıntısını yaptığım cümlen, benim inancıma göre doğru değil... İnsanlar evrime göre hayvanlardan ayrıldığında, düşünmesini öğrenmeye yeni başladılar... Safha safha gelişti düşünme yetenekleri... Kaldıki, evrimini tamamlamamış halen düşünemeyen insanlarımız var... Beyinin yada vücut anatomisinin farkında değillerdi... Bu bilgilerde sonradan gelişti... Beyinin farkında olmayıp, kalbiyle sevdiğini sanan insanlar var hãla... Sevince kalp çarpması, yüz kızarması, heyecan beyin tepkisiyle olmakta... Sen, söylentilere inanmış öyle gidiyorsun... Ben ise, deneyli ispatlara inanıyorum... "Arkadaşlara anlatamıyorum" diyişinin sebebi de bu işte... İyi dileklerimle... bak kardeşim eğer biri geçmişinde bize kötü bir izlenim vermişse ona karşı tedbirli oluruz ama eğer geçmişte böyle birşey yaşanmamaışsa o kastım bu değildir diyosa onu belleriz o kastım yok diyorsa yoktur kasıt aranmaz. geçmişte sadece birbirimeze anlatmak istediklerimizi aktarmakta zorluk çektik halada çekiyoruz ancak dediğim gibi daha önce bir yamuk görmediğim için şimdi sen kastım yok dersen yok kabul ederim Kardeş yaptığın açıklamalar aynen paragraf sorularını yorumla çözen bir öğrenciye benzettim yani söylediğin şeyler doğru ancak senden istenen değil bana şunun cevabını verirsen sevinirim 1,fizik kanunlarından mesela.... yer çekimini biliyormusun? 2,bunua tabi olma gibi bir zorunluluğun varmı 3,yüzünde bulunan iki gözle onu bir ağacı görür gib igördünmü senden sadece bunların cevabını istiyorum dışını değil rica edersem allabilirmiyim buyrun bilimseci kardeşim Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 bak kardeşim eğer biri geçmişinde bize kötü bir izlenim vermişse ona karşı tedbirli oluruz ama eğer geçmişte böyle birşey yaşanmamaışsa o kastım bu değildir diyosa onu belleriz o kastım yok diyorsa yoktur kasıt aranmaz. geçmişte sadece birbirimeze anlatmak istediklerimizi aktarmakta zorluk çektik halada çekiyoruz ancak Anlatmak istediklerini anlatmakta, tabiiki zorluk çekeceksin... Sizinkisi sadece, ispatsız akılcılık... Bu yüzden, anlamakta zorluk çekiyorum... dediğim gibi daha önce bir yamuk görmediğim için şimdi sen kastım yok dersen yok kabul ederim Bilimsel düşünen insanda art niyet olamaz... Tüm uğraşları, önce kendisi, dolayısıyla da toplumun mutluluğu içindir. Güzel ahlak, sadece ahlaklıyım demekle olmaz... Bunu pratiktede göstermesi gerek... Kardeş yaptığın açıklamalar aynen paragraf sorularını yorumla çözen bir öğrenciye benzettimyani söylediğin şeyler doğru ancak senden istenen değil Paragrafları başarıyla açıklayabilmişsem eğer, İyi bir öğrenci olmaktan gurur duyarım.. Benden istediğin ispatsız inançsa bu mümkün değil... bana şunun cevabını verirsen sevinirim 1,fizik kanunlarından mesela.... yer çekimini biliyormusun? 2,bunua tabi olma gibi bir zorunluluğun varmı 3,yüzünde bulunan iki gözle onu bir ağacı görür gib igördünmü senden sadece bunların cevabını istiyorum dışını değil rica edersem allabilirmiyim buyrun bilimseci kardeşim Yerçekimi kanununu, bilim adamı Newton çözmüştür... İki cisim kütlelerinin çarpımı ile doğru, aralarındaki mesfenin karesi ile de ters orantılı olarak, biribirilerini çekerler... Ben de, bir madde olduğum için bu çekime uymak zorundayım... Üçüncü sorunu açık bir cümle kuramadığın için anlayamadım... İyi dileklerimle... Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 kardeşim yaptığın ayıp aynı tavır sergilememi istiyorsan yapmam hiç de zor değil ama ben üzüm değilimki ruhu kararmışa bakarak kararim acaba bilimselcinin gerçek anlamı değiştide burnu havada anlamına mı geldi? gurulanma insan oğlu(yoksa maymun soyundan gelnmi diyem aman neyse biz gerçeğini diyelim) bak da gör daha dün gibi çocukluğun bir gün seninde vaden dolacak. kardeşim mesajlarında ki enaniyette diz boyu bu mudur ahlak benim sana sen yazdıklarımı anlamamazlıktan geliyorsun yada anlama özürlüsün demem gerekirken birbiribizi anlamak tan zorluk çektiğimizi söyledim bundan sonra aynı tepkiyi bekleme çünkü her şey layıkına hem art niyet olamdığını söylüyorsun hemde attığın taşların aslı olsaydı heralde kafam yarılırdı ama Allahtan biz ne olduğumuzuda biliyoruz sizin tavrınızıda. Üstelikde bunu bilimselci ile birleştiriyorsun o zamn söylim sen bilimselci değilsin. her alde hayatında hiç paragraf sorusu çözmedinki nedemek istediğimi anlamadın paragraf sorualarında soruyla ilgilenilir başka şeylere kayıp da onlar üzerinde yorum yapılırsa emin olduğunuz cevap yanlış çıkar. bak kardeşim bilimle uğraşan kişi hem ahlaklı hemde kendin den çok başkasını düşünmesi gerekir ama bu gereklilik bunu yaptığı anlamına gelmez aynen senin bu gerekliliği yapmadığın gibi Sonra İslamda ahlak kuralları bellilidir ve bunlar tüm dünyayı refaha kavuşturacak cinstendir.İster kabul edin ister etmeyin çünkü kabul edenler çoğalıyor ve elbet kazanan bizler olacağız. Her ne kadar da bizim aramızda da üzüm olmaya çalışanlar varsada.. o onların kusurudur hiçkimse bunu öne süremez hele hele bilimi aracı yapıp hiç diyemez. Kurduğunuz cümlelerde mümkünse doğruyu görünce 180 derece dönmeyin. üçüncü cümlede boşluk tuşu hatasından başka bir sorun yok anlamayı zorlaştıracak hiç bir şey yok adın ne? sorusu kadar açıktır ama sen hayır görmüyorum demek işine gelmiyo kusuruma bakma defalarca aynı şey olursa böyle düşünmekte hakkım vardır. yani sana göre yer çekimini alır vazoya koyar yarın gelir bi kere koklar ertesi gün gelir bi kere ısırır sertesi gün gelir kulağını dayayıp onunla dertleşirsin işte siz bu kadar saçmalık içerisindesiniz.ne dersen de artık sorularıma cevap VEREMEDİĞİNİZ için sizden cevap istemiyorum çünkü siz gücünü gördüğünüz ufak şeylerin mahiyeti anlaşılmaz deyip inanırsınız ama siz bu cihandaki eşsiz kudreti görüp varlığından şüphe etmiyorum diyemiyorsunuz yaptığınızın bilimle alakası yoktur. yazdığın mesajların genelinde bilimselci şöyledir böyledir başka içerik olarak hiçbirşey yok ayrıca bilimselci bunlarsa sen bilimselci değilsin. Bilimselcinin ahlaklı olması kadar saçma bişey yoktur çünkü ahlaklı olması gerekmesi ayrı ahlaklı olması ayrı ayrıca belki farkında değilsin ama ahlaklı olmanın gerekmesinin bilimselci olamk la alakası yok sokakta ki boş gezende çöpçüde mühendiste elbette ahlaklı olmalıdır. Allah tan korkmayanda başka hiçbirşeyden korkmayacağı için neyse sana daha fazla yazıp Allah rızasından çıkmak istemiyorum senin yüzünden amacımın dışına sapıp belkide ahlak dersi verdim neyse canım oda hayır bi daha ki derte buluşmak üzere BİLİMSELCİ KARDEŞİM dilekler karşılıklı Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 kardeşim yaptığın ayıp aynı tavır sergilememi istiyorsan yapmam hiç de zor değil ama ben üzüm değilimki ruhu kararmışa bakarak kararim acaba bilimselcinin gerçek anlamı değiştide burnu havada anlamına mı geldi? başka hiçbirşeyden korkmayacağı [/color] için neyse sana daha fazla yazıp Allah rızasından çıkmak istemiyorum senin yüzünden amacımın dışına sapıp belkide ahlak dersi verdim neyse canım oda hayır bi daha ki derte buluşmak üzere BİLİMSELCİ KARDEŞİM dilekler karşılıklı Ahir zaman, Bü iltifatlı üslubunu bırakıp gerçekler karşısında, Hakaret gardı alacağından %100 emindim... Ahlak bu işte... Ben üslubumu hiç değiştirmedim... İçimden nasıl geliyorsa öyle yazıyorum... Böyle hakaret vari konuşmaların olacaksa, İstemeyerek söyleyeyim,bu son yazışmamız olur... Bana olumlu ve uygar tavırla hitap etmelisin... İnsanlarla sürtüşmeye hiçmi hiç, zamanımda yok niyetimde yok... "3,yüzünde bulunan iki gözle onu bir ağacı görür gib igördünmü" Ben bir nesneden bahsettiğini sanmıştım... Düşündümki, yer çekiminden bahsediyormuşsun... Fizikte maddelerin enerjisi vardır... Çekim kuvveti denir buna... Tıpkı mıknatısın akı'sı gibi gözükmez ... Ama bilimle ölçülebilir... Bir kez daha izah edebilirdin "yerçekimini" soruyorum diye... İşinize gelince peygamberi misal verirsiniz... Namaz kılarken üzerine pislik atmışlarda, yine iyi davranmış... İşte sizinkisi hep lafı güzaf... İcraatınız söylediklerinizi tutmuyor... Hep ahlak dersi verirsiniz zaten... Birde, olmayı deneseniz... Seninle, diyalogu bir kez daha deneyeceğim... Bilimsel ahlak konusuna devam edebililiriz misal olarak... Hakaret istemiyorum, çünkü yapmıyorum... İyi dileklerimle... Alıntı
Φ gerilla Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 allah varmıdır dio yusunuz dünya gaz bulutundan oluştu diyosunuz insanları doğa yaratı diyosunuz tamam siz doğaya duva edin sizi yağmurdan korusun size nimet verdi nden gidip ağaca sarılmıyosunuz neden gidip ağaçkesip ev yapıyosunuz siz sizi yaratana böle mi şükür ediyosunuz hadi doğa yaratmadı diyin ozaman sizi babanız mı yarattı bananızı kim yarattı yadedenizi ya ilk insanı arkadaşlar bu düşünün boş bir evrene karanlık bi yere kim gazbulutu koydu onudamı babanız yaptı sonrada beklediki dünya olsun da çocuklarım dağsun afedersiniz ama saçmalamayın allah vardır ve birdir sizce olmadığını kanıtlamak bu kadar basit ken insanlar aptallıktan mı varlığını kanıtlamaya çalışıyo olmasa bile ben hayatımı bu yola vermeye razıyım yasiz yoksa kazanırsınız ama varsa sizi onun gazabından kim kurtarıcak işte ozaman babanız bile sizi tanımaz ve Yüce ALLAHIn merhametinin dışında sığınıcak yer olmaz dilerimki o size merhamet etsin ve cehennemindede olsa bir yerversin Selamın Aleyküm Alıntı
Φ toksözlu Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Burada necis keli,meinin temizlik pislikle bir alakası yoktur. Direk olarak dışkı demektir. Bu tıp dilinde de böyledir. Peki bu inanmayanlara kendisine yalancı diyenlere ******** ve ******* ve ***** ****** dedikten sontra onunlşa kalmışmı ? ne gezer. Kalem suresine kaldığımız yerden devam edelim. 68/10-14. Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla ( Zenim= ***) damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin. 68/15. Ayetlerimiz ona okunduğu zaman: Öncekilerin masalları der. ( İşteasıl suçları bu. yalan bunlar eskilein masalları demişler. 68/16. Onun havada olan burnunu yakında yere sürteceğiz. Onlara bir ceza verip burun sürteceğiz. 68/17-8. Biz bunları, vaktiyle bahçe sahiplerini denediğimiz gibi denedik. Sahipleri daha sabah olmadan, bahçeyi devşireceklerine bir istisna payı bırakmaksızın yemin etmişlerdi. Vaktiyle başkalarınada yaptık. Onlar bahçeleri,ni rahatlıkla devşicekerini sandılar. 68/19-20. Ama onlar daha uykudayken Rabbinin katından gönderilen bir salgın o bahçeyi sarıvermişti de bahçe kapkara kesilmişti Ve nihayet bahçeyi de yaktılar. Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Sevgili Sedelina; Gayretlerini takdir ediyorum,kalbim ve bilgim seninle.Ama bilmen gereken birşey var.Bu ve diğer arkadaşlarla tartışırken asla cevap alamayacağı sorular var.Sen bunlardan birini yazmışsın. Sen bunu yazınca tu kaka,bilimden uzaklaşmış,dinci mantığıyla giden sıradan bir insan olacaksın.Niye?Çünkü cevap veremezler de ondan.. Benim sorularım hala cevap bekliyor ve görülüyorki bir müddet daha bekliyecek.. Saygılar,sevgiler.. haklısın,birçok soruma cevap alamadım.özellıkle de en çok inananların bilim adamları olması durumuna. ayrıca bilimle içiçe olan ınsanlar ınançlarının daha çok arttığını söyluyorlar.metafizik vardır.. türkçe de soyut ve somut kavramlar diye ayrıyoruz.soyutlara elle tutamadığımız gözle göremediğimiz diyoruz,ve bunların varlığını da kabul ediyoruz.o zaman türkçemız de de hata var. rüyalar da ayrı bir konu. matematikte soyut bir bilimdir.eğer bilimselcinin dediği gibi ''şeyledir düşüncemızı oluşturan,biz düşündüğümüz için şeyler oluşmuyor''o halde matematiğin -şey-i nerede onu da merak ettim!! evrende ki düzenmı matematiği oluşturdu,biz düşündüğümüz için mi düzen var?? burada açıklamak ıstediğim kelebek etkisi kuramı da var ama,anlaşılması zor olacağından değinmedım.. umarım bilimselci arkadaşımız kelebek etkisi olayını açıklar.evrenın tek bir kuramla açıklanması hala mekanıkçıler tarafından mumkun olmamıştır. Alıntı
Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 haklısın,birçok soruma cevap alamadım.özellıkle de en çok inananların bilim adamları olması durumuna. ayrıca bilimle içiçe olan ınsanlar ınançlarının daha çok arttığını söyluyorlar.metafizik vardır.. türkçe de soyut ve somut kavramlar diye ayrıyoruz.soyutlara elle tutamadığımız gözle göremediğimiz diyoruz,ve bunların varlığını da kabul ediyoruz.o zaman türkçemız de de hata var. rüyalar da ayrı bir konu. matematikte soyut bir bilimdir.eğer bilimselcinin dediği gibi ''şeyledir düşüncemızı oluşturan,biz düşündüğümüz için şeyler oluşmuyor''o halde matematiğin -şey-i nerede onu da merak ettim!! evrende ki düzenmı matematiği oluşturdu,biz düşündüğümüz için mi düzen var?? burada açıklamak ıstediğim kelebek etkisi kuramı da var ama,anlaşılması zor olacağından değinmedım.. umarım bilimselci arkadaşımız kelebek etkisi olayını açıklar.evrenın tek bir kuramla açıklanması hala mekanıkçıler tarafından mumkun olmamıştır. Sevgili sedelina; Emin ol,şimdi açıklar:)Yerçekimi kanununu Newton bulmuş,aman ne güzel.Bulmasaymış şimdi naapardık demi.Buluşu veya Newton'u küçümsemek değil amacım.O bulana kadar da var olmuştu,bundan sonra da yerçekimi olacak.Kusursuz yaradılışın gereklerinden biridir bu da.Biri buldu diye bilim olayı çözdü he.. Amaaan,bu arkadaşla ilgili yazmıycam diyorum yine kendimi tutamıyorum.Saygılar.. Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Sevgili sedelina; Emin ol,şimdi açıklar:)Yerçekimi kanununu Newton bulmuş,aman ne güzel.Bulmasaymış şimdi naapardık demi.Buluşu veya Newton'u küçümsemek değil amacım.O bulana kadar da var olmuştu,bundan sonra da yerçekimi olacak.Kusursuz yaradılışın gereklerinden biridir bu da.Biri buldu diye bilim olayı çözdü he.. Amaaan,bu arkadaşla ilgili yazmıycam diyorum yine kendimi tutamıyorum.Saygılar.. taurusmutis kardeşim daha öncede belirttik ama ne fayda aynen dediğin gibi bilim bulmasada olan vardır ya diyorrlarki beynimizi görüyoruz gördüren araç olmasa beyinsiz mi olacaktık Allah aşkına sen söle Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Sevgili sedelina; Emin ol,şimdi açıklar:)Yerçekimi kanununu Newton bulmuş,aman ne güzel.Bulmasaymış şimdi naapardık demi.Buluşu veya Newton'u küçümsemek değil amacım.O bulana kadar da var olmuştu,bundan sonra da yerçekimi olacak.Kusursuz yaradılışın gereklerinden biridir bu da.Biri buldu diye bilim olayı çözdü he.. Amaaan,bu arkadaşla ilgili yazmıycam diyorum yine kendimi tutamıyorum.Saygılar.. Siz hiç yerçekimi kanununa muhalefet eden bir durumla karşılaştınız mı? Mesela, kuyruğunu sallayarak uçan bir inek gördünüz mü? Ben de görmedim... Neden bunu soruyorum. Zira tanrı bu durumda kendisini yerçekimi kanunu ile sınırlamış oluyor. Kendi yarattığı kanununa göre hareket etmek zorunda.. Bu da her şeye gücü yeten tanrı sıfatına pek uygun olmasa gerek. Alıntı
Misafir taurusmutis Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Siz hiç yerçekimi kanununa muhalefet eden bir durumla karşılaştınız mı? Mesela, kuyruğunu sallayarak uçan bir inek gördünüz mü? Ben de görmedim... Neden bunu soruyorum. Zira tanrı bu durumda kendisini yerçekimi kanunu ile sınırlamış oluyor. Kendi yarattığı kanununa göre hareket etmek zorunda.. Bu da her şeye gücü yeten tanrı sıfatına pek uygun olmasa gerek. Beni yine güldürdün ya.. saygılar.. Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Anlatmak istediklerini anlatmakta, tabiiki zorluk çekeceksin... Bilimsel düşünen insanda art niyet olamaz... Tüm uğraşları, önce kendisi, dolayısıyla da toplumun mutluluğu içindir. Güzel ahlak, sadece ahlaklıyım demekle olmaz... Bunu pratiktede göstermesi gerek...[/color] Benden istediğin ispatsız inançsa bu mümkün değil... bak bilimsel ci kardeşim ben sana dedimki eğer hakaret etme gibi bir kastım yok diyorsan öyle kabul ederim doğrumu doğru ama hemen bi sonraki mesajında haakrete başladın yoksa nede olsa daha sonra öyle bir niyetim yok mu diyecektin nede olsa ben kasıt aramam ya bak kardeşim hemen bi sonraki mesajındabunu yapmam na ne denir acaba yazdıklarında tamamiyle sen sadece ancak ahlaklıyım dersin ama uygulamanda bu yok demiyormusun sana bilimi tarif etmi dedik cevap istedik sense sanki çok biliyormuş gibikarşılaştırma yapıyorsun böyle yizde böyleyiz. Ahir zaman, Bü iltifatlı üslubunu bırakıp gerçekler karşısında, Hakaret gardı alacağından %100 emindim... Ahlak bu işte... Ben üslubumu hiç değiştirmedim... İçimden nasıl geliyorsa öyle yazıyorum... Böyle hakaret vari konuşmaların olacaksa, İstemeyerek söyleyeyim,bu son yazışmamız olur... Bana olumlu ve uygar tavırla hitap etmelisin... İnsanlarla sürtüşmeye hiçmi hiç, zamanımda yok niyetimde yok... Ben bir nesneden bahsettiğini sanmıştım... Düşündümki, yer çekiminden bahsediyormuşsun... Fizikte maddelerin enerjisi vardır... Çekim kuvveti denir buna... Tıpkı mıknatısın akı'sı gibi gözükmez ... Ama bilimle ölçülebilir... Bir kez daha izah edebilirdin "yerçekimini" soruyorum diye... İşinize gelince peygamberi misal verirsiniz... Namaz kılarken üzerine pislik atmışlarda, yine iyi davranmış... İşte sizinkisi hep lafı güzaf... İcraatınız söylediklerinizi tutmuyor... Hep ahlak dersi verirsiniz zaten... Birde, olmayı deneseniz... Seninle, diyalogu bir kez daha deneyeceğim... Bilimsel ahlak konusuna devam edebililiriz misal olarak... Hakaret istemiyorum, çünkü yapmıyorum... İyi dileklerimle... sonra ben yazdığımda daha önce den birbirimizi anlamakta zorluk çekebiliriz dedim sense lafı bana çevirdin yani ben seni eleştirmek yerine biz dedim ama sen beni eleştirdin bunun nedeni ne ola ahlak mı bak kardeşim bu dediğimde çok ciddiyim tarafsız bir hakem tutalım eğer sen bana ce inancıma atıfta bulunmadan ben senin yazdıklarına sölediysem tüm içtenliğimle senden özür dilerim ama ben kesinlikle senin yazdığın şeylere cevap verdim Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Siz hiç yerçekimi kanununa muhalefet eden bir durumla karşılaştınız mı? Mesela, kuyruğunu sallayarak uçan bir inek gördünüz mü? Ben de görmedim... Neden bunu soruyorum. Zira tanrı bu durumda kendisini yerçekimi kanunu ile sınırlamış oluyor. Kendi yarattığı kanununa göre hareket etmek zorunda.. Bu da her şeye gücü yeten tanrı sıfatına pek uygun olmasa gerek. espri olarak algılıyorum bunu,yoksa cevap vermemek için bir kaçış mı algılamam lazım Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 öncelikle yam yamcım nasılsın umarım iyisindir bak karrdeşim o yerçekimi varya seni onu bir kavanoza saklaya bilirmisin sonrada her pazar bir ısırık alabilirmisin yada paartesi günleride biraz koklarım diye bilirmisiin pekiya salıyada yerçekimine gelip şunu dermisin yerçekimi kardeş başka kimseye söz verme çarşambaya bizdesin bi ara biri demişti tam olarak emin değilim ama galiba sendin kullandığın cümle şuydu ben allahı ne görüyum ne duyuyom vs.vs. halbuki benim ordaki örneğimin amacı seni bi konuda düşündürmekti ama sen bunu demiştin şimdi yukarda yer çeklimi hakkında dediklerimi yapa bilseydin Allahıda belki görürdün ama sen daha yaratımışı göremiyorsun yaratılanda ne haddine bak kardeşim gel gelelim senin dediğin meseleye öküzün kuyruğu bak kardeşim eğer gücünden sual olunmaz rrabbim o dediğin mevzuyu yapsaydı ve bütün kanunları yaratmasaydı sen bilimde ilerleye bilirmiydin sadece ölee yaşardın akılı da o verdi kullanacağın kaynağıda yani yerçekimi de bilmem nede onu bulduğunuz için olmadı o zatenvardı senin yaşamında ilim için emin ol ilimin yolundan giden Allahhı bulacaktır yeterki kalbini taşlaştırmamışsa Rabbimin hidayetiyle islamı bulacaktır Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Siz hiç yerçekimi kanununa muhalefet eden bir durumla karşılaştınız mı? Mesela, kuyruğunu sallayarak uçan bir inek gördünüz mü? Ben de görmedim... Neden bunu soruyorum. Zira tanrı bu durumda kendisini yerçekimi kanunu ile sınırlamış oluyor. Kendi yarattığı kanununa göre hareket etmek zorunda.. Bu da her şeye gücü yeten tanrı sıfatına pek uygun olmasa gerek. hay Allah'ım bu ne şimdi? açıklamamı? İneğin uçamamasına engel olan şey varolmasaydı ne olurdu? Kanun koyucu koyduğu kanuna riayet eder, çünkü herşeyi bir ilim üzerine Yaratan ALLAH'tır.. kurallar, kanunlar, sistemler neden var? nasıl var oldular? Alıntı
Φ sedelina Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 hay Allah'ım bu ne şimdi? açıklamamı? İneğin uçamamasına engel olan şey varolmasaydı ne olurdu? Kanun koyucu koyduğu kanuna riayet eder, çünkü herşeyi bir ilim üzerine Yaratan ALLAH'tır.. kurallar, kanunlar, sistemler neden var? nasıl var oldular? canım yukarıda da bahsettim,kelebek etkisini açıklarlarsa anlaşılır olay.mekanıkçıler henüz evrene ılk nedenı ıfade edemıyorlar.. Alıntı
Φ Su DaMLaSı Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Burada necis keli,meinin temizlik pislikle bir alakası yoktur. Direk olarak dışkı demektir. Bu tıp dilinde de böyledir. Peki bu inanmayanlara kendisine yalancı diyenlere piçç ve soysuz ve dışkı boook dedikten sontra onunlşa kalmışmı ? ne gezer. Kalem suresine kaldığımız yerden devam edelim. 68/10-14. Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla ( Zenim= ***) damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin. 68/15. Ayetlerimiz ona okunduğu zaman: “Öncekilerin masalları” der. ( İşteasıl suçları bu. yalan bunlar eskilein masalları demişler. 68/16. Onun havada olan burnunu yakında yere sürteceğiz. Onlara bir ceza verip burun sürteceğiz. 68/17-8. Biz bunları, vaktiyle bahçe sahiplerini denediğimiz gibi denedik. Sahipleri daha sabah olmadan, bahçeyi devşireceklerine bir istisna payı bırakmaksızın yemin etmişlerdi. Vaktiyle başkalarınada yaptık. Onlar bahçeleri,ni rahatlıkla devşicekerini sandılar. 68/19-20. Ama onlar daha uykudayken Rabbinin katından gönderilen bir salgın o bahçeyi sarıvermişti de bahçe kapkara kesilmişti Ve nihayet bahçeyi de yaktılar. açıklamasını yazıyoruz siz hala aynı eleştirilerdesiniz. bakın eğer kasdedilen sizin dediğiniz bir necislik olsaydı temizlenmeleri mümkün olmazdı. oysa iman ile her insanın temizlenebilme imkanı vardır. burada kasdedilen manevi yönden pisliktir. tevbeye yaklaşmayan müslümanlara savaş açan ve zulmeden müşriklerden bahsediliyor. gayri müslimlerin müfessirliğe olan merakı da ayrı bir husus olarak yeniden karşımızda. ayetleri bu şekilde ele alamazsınız. alırsanız kendinize, düşmanlık ve bilmeden reddetmekten öte yol bırakmayacaksınız. Alıntı
Φ ahirzaman Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2006 bi tane daha çarpıtan sabır mübarek bu sürgün bitecek bir gün kimileri ağlayacak kimileri gülecek o gün Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.