Φ Canraşit Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 CHP yok AKP versek olur mu ha? Olur, olur, hem de bal gibi, buz gibi olur. Aynı söylemi AKP kullanınca olmaz, HEPAR diyince olur, olabilir diye desteklemek... Çelişkiye devam, mobille hayırlı yolculuklar efendim ! Saygılar sunarım. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 EZ CÜMLE: Bir insan hem Müslüman hem de demokrat ve laik olabilir. Bir insan hem müslüman hem de yalancı olamaz. SON NOKTA! 1 Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 arkadaşım başörtüsü yasaklanmalımı şimdi kılık kıyafet kanunu toplumun modernleşmesi için yapılmış bir kanundur çünkü bizim milletimiz gerici bir zihniyete sahipti bizim milletimize göre kadın tamamen örtünmeliydi halbuki her insanın olduğu gibi kadınında istediğini giyme hakkı vardır. çünkü beden kendi bedenidir kimsenin karışma hakkı yoktur ama millet böylesi özgürlükçü bir düşünceye sahip değildi ve bu bu özgürlüğü getirmek için getirilmiş bir kanundu ve türkiye hala bu gerici zihniyete sahip bir toplum ve bence kadınları özgürleştirmek ve insanların bu zihniyetten kurtulması için devam edilmelidir. Alıntı
Φ evrensel düşünce Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 arkadaşım çoğunlu insan haklarına aykırı olan şeriatı istiyorsa ne olacak evetmi denilecek şeriata dönülsünmü denilecek halkın istekleri insan haklarına uygunsa geçerlidir insan haklarına aykırı bir istek dikkate alınmaz. Siz olası bir gelecekten bahsediyorsunuz, ben şu andan bahsediyorum. Ak Part'nin Laik, Demokratik Cumhuriyete bakış açısı bellidir. Bunu da halka anlatmış ve rağbet görmüştür. Şeriat gelecekte, gizli ajanda varda , falan türünden laflar darbe heveslilerinin uydurduğu bahanelerdir. Laikçilerin içinde bir avuç darbeci mevcut olabileceği gibi, Muhafazakarların içinde de bir avuç, İranvari rejim hayali kuranlar olabilir. Bu eyleme dökülmediği sürece zarasızdır. Eyleme dönüşmek amacı ile gizli örgütler kurmak suçtur. Kaldıki ; Ortadoğu rejimleri Demokrasiye doğru dönüşürken, Ülkemizde ne darbeciye, ne şeriatçiye amaçlarına ulaşacak zaman ve zemin kalmıyor. Her şeye rağmen şeriat tehlikesi var, fala partiye oy vermeyin diyorsanız, halka izah edin bakalım kaç kişi inanacak!! Alıntı
Φ evrensel düşünce Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Bir insan hem müslüman hem de yalancı olamaz. SON NOKTA! Bencede nokta. Allah Allah diyen ordu cami yBOMBALAMAZ deyip, cami bombalama timi kurmaz müslüman, YALAN SÖYLEMEZ. Alıntı
Φ evrensel düşünce Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 arkadaşım başörtüsü yasaklanmalımı şimdi kılık kıyafet kanunu toplumun modernleşmesi için yapılmış bir kanundur çünkü bizim milletimiz gerici bir zihniyete sahipti bizim milletimize göre kadın tamamen örtünmeliydi halbuki her insanın olduğu gibi kadınında istediğini giyme hakkı vardır. çünkü beden kendi bedenidir kimsenin karışma hakkı yoktur ama millet böylesi özgürlükçü bir düşünceye sahip değildi ve bu bu özgürlüğü getirmek için getirilmiş bir kanundu ve türkiye hala bu gerici zihniyete sahip bir toplum ve bence kadınları özgürleştirmek ve insanların bu zihniyetten kurtulması için devam edilmelidir. Bu sözleriniz bayanların maneviyatına müdaheledir beyefendi. Bırakında örtünüp örtünmeyeceğimize biz karar verelim. Siz örtülü bayanları gericilikle suçlama hakkına sahip değilsiniz. Hele bunu 1920'lerden kalma bir ideolojinin ardına sığnıp, dayatma hakkınız hiç yok. Atatürk'ün eşi ve etrafındaki bayanlara bakın hep çarşaflıdır. Örtülü bayanlarda, başı açıklara müdahele etme hakkına sahip değildir. Din ve vicdan özgürlüğü denen bir kavram var.Siz inanmıyorsanız, başkalarına dayatamazssınız. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Aynı söylem CHP söylemi neymiş, öğrenemedik, onu geçtik. Şimdi AKP söylemi = HEPAR söylemi iddiası ortaya çıktı. Bu iddianın doğru olması için HEPAR'ın "iktidara gelirsek anayasayı değiştirip üniversitelerde başörtüsünü yasaklamayı yasaklayacağız" demesi gerekirdi. Çünkü AKP tam olarak böyle yapmaya kalkışmıştır. Arada benzerlik? Yok. Çelişki? O da yokluğa mahkum... Kurum derken YÖK'ü kastetmediğime, üniversiteler için üniversite senatolarını kastettiğime yemin billah çekmem isteniyorsa bunu yapacak olmadığım bilinir sanıyorum! Hayır senatolar değilse, YÖK de kalkarsa kim karar verecek? Ulemaya mı soracağız? Diyanet başbakanlığa bağlı bir kurum olduğu için ve ben de diyanetin iktidara gelir gelmez pat diye kaldırılmasını savunmadığım için, iktidara talip birisinin diyaneti nasıl çalıştıracağına dair açıklama yapması dini siyasete alet etme değildir! Başka çelişki iddiası? Daha zor olsun, bunlar çok çerez çekirdek olmuş! Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 . . Şeriat gelecekte, gizli ajanda varda , falan türünden laflar .... . . Dünyanın hiç bir yerinde, hatta atmosferinde, Ay'da Mars'ta ve yedi kat gökte bile olmayan bir şey ülkeye de elbette ki gelmez! Ancak "şüyuu vukuundan beter" diye bir söz vardır. Gazetecilerin, kitap yazanların, muhaliflerin, alkış korosuna katılmayanların tutuklandığı bir dikta yaratmak için şeriat olması gerekmiyor. Hitler ve Mussolini de "en çok oyu ben aldım" diktası kurmuşlardı, unutmayalım. Yine unutmayalım, seçimin olmadığı ülke yok, ama demokrasinin olmadığı ülke çok fazla sayıda. Şeriatı aratmayan ne "ileri demokrasi"ler var dünyada! İfratla tefrit kardeşmiş ya! Bir şeyi çok ileri götürmek, ondan yoksunluğu getirir demektir bu. "İleri demokrasi" hiç hayra alamet değil o yüzden. Otobüsünün uçak olduğunu iddia eden şoförden korkacaksın. Hakkaten de uçuracaktır, ondan öyle söylüyordur, "Allah söyletmiş" derler böylesi durumlara! Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Bencede nokta. Allah Allah diyen ordu cami yBOMBALAMAZ deyip, cami bombalama timi kurmaz müslüman, YALAN SÖYLEMEZ. Olmadı, gözünle görmeden, bir şeyi varmış gibi göstermek de iftiradır, müslüman bunu da yapmaz. Eğer öyle bir şey varsa camiyi bombalayan zaten müslüman değildir, yani yalan da söyleyebilir. Önemli olan MÜSLÜMANIM DİYENLERİN İFTİRA ATIP YALAN SÖYLEMELERİDİR. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 20 Mart , 2011 Siz olası bir gelecekten bahsediyorsunuz, ben şu andan bahsediyorum. . . . Her şeye rağmen şeriat tehlikesi var, fala partiye oy vermeyin diyorsanız, halka izah edin bakalım kaç kişi inanacak!! arkadaşım muhafazakarlığın ne olduğunu(AKP NEYİ MUHAFAZA EDİYOR)başlıklı yazımda yazdım akp şuanda millette bulunan kadını bir malmış gibi gören insanın hayatını başkalarının hakkını çiğnemeden istediği gibi yaşama hakkı vardır dolayısıyla insan istediğiyle cinsel ilişkiye girer kadında istediğiyle cinsel ilişkiye girme hakkı vardır ama bizim toplumda erkek istediği kadar ilişkiye girse kirlenmezken kadın ilişkiye girdiğinde bir malmış gibi ikinci el olur oysaki kadınında istediğiyle beraber olma hakkı vardır ve bizim topluma göre kadın örtünmelidir oysaki her insanın olduğu gibi kadınında istediği elbiseyi giyme hakkı vardır hatta beden kendi bedeni olduğu için çıplak bile dolaşır kimse karışamaz çünkü kimsenin başkasının bedenine karışma hakkı yoktur işte akp bizim bu toplumun bu değerlerini muhafaza etmektedir ve ayrıca bizim topluma göre insanlar şeriata göre yaşamalıdır işte bizim toplumun bu değerlerini muhafaza eden akpnin iktidarda tutulması bence doğru değildir çünkü akpnin niyeti bellidir şeriat devleti böylesi insan haklarına aykırı bir ideolojiye sahip bir partinin iktidarda olması bencede doğru değildir vicdanı olan bir insan bu partiye karşı çıkar ve böylesi bir partinin iktidardan düşürülmesi kötü bişiy değildir çünkü ideolojisi hitlerin ideolojisi gibi insan haklarına aykırıdır vicdanı olan insanlığı bu beladan kurtarır. Bu sözleriniz bayanların maneviyatına müdaheledir beyefendi. . . . Din ve vicdan özgürlüğü denen bir kavram var.Siz inanmıyorsanız, başkalarına dayatamazssınız. insan örtünüp örtünmeyeceğine biz karar veremeyiz ama insanları aydınlatma düşüncelerinin ve inançlarının yanlış ve insan haklarına aykırı olduğunu anlatma hakkımız vardır ve bu gibi düşünenlerin insanları kendi inançlarına göre yaşamalarını sağlamaya yönelik fiilerinede karşı çıkmak ve engellemek her insanın görevidir. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 CHP söylemi neymiş, öğrenemedik, onu geçtik. Efendim, '' öğrenemedik '' değil de '' işimize gelmedi '' daha doğru bir ifade olur sanırım. Bakın : Refeandum ertesi CHP'nin siyasi partiler yasasında değişiklik yapılması ve seçim barajının düşürülmesi teklifi ile birlikte paket olarak verdiği, YÖK'ün kaldırılması teklifinden haberiniz olmamış olamaz. Doğru mu değil mi diye de aramaya zahmet buyurmayın, bu da ayrıntısı : ''AK Parti Grup Başkanvekilleri, CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Muharrem İnce ve Akif Hamzaçebi ile 45 dakika görüştü. Görüşmenin ardından Anadol, AK Parti Grup Başkanvekillerinin, parti temsilcilerinden oluşan bir komisyon kurularak, türban sorununun, parlamentoda çözülmesi yönünde önerilerini ilettiğini belirtti. Kemal Anadol, bu komisyona üye vermeyeceklerini kaydetti. Anadol, AK Parti'nin bu konuda samimi olmadığını, yıllardır şikayet ettiği YÖK eline geçtikten sonra bu şikayetlerini unuttuğunu ifade etti. Türbanın, üniversitelerde öğretim özgürlüğü kapsamında çözümlenmesinin önerilebileceğini, tartışılabileceğini, CHP'nin olumsuz bir tavrının olmadığını vurgulayan Anadol, "Ama tek başına değil. YÖK, dokunulmazlık ve seçim barajının düşürülmesiyle ilgili bir paketin içerisinde, parlamentoda grubu bulunan partilerle görüşülebilir, çözülebilir" dedi. Anadol, Türkiye'yi karartma operasyonuna ortak olamayacaklarını, izin veremeyeceklerini ifade etti. Sorunun çözümü konusunda CHP'nin önerisinin sorulması üzerine Anadol, bunu iktidara gelince çözeceklerini söyledi. "Türban sorununun, üniversitelerde öğretim özgürlüğü kapsamında çözümlenmesine karşı değiliz ama ilköğretime, ortaöğretime, kamusal alana girmesine karşıyız" diyen Anadol, "Anlaşmamız mümkün olmadı. Komisyona üye vermediğimiz gibi, bu gizli gündemi bir daha saptadık. Bu konunun, Türkiye'yi karartma operasyonunun bir parçası olarak AK Parti tarafından ele alındığını tespit ettik" şeklinde konuştu. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de "Başörtüsü konusunun üniversiteyle sınırlı olması güvencesini istedik. Bu güvenceyi bize veremeyeceklerini, 'on yıl sonra bakarız' gibi yuvarlak laflarla gerçek niyetlerini ortaya koydular" dedi.'' Şimdi AKP söylemi = HEPAR söylemi iddiası ortaya çıktı. Bu iddianın doğru olması için HEPAR'ın "iktidara gelirsek anayasayı değiştirip üniversitelerde başörtüsünü yasaklamayı yasaklayacağız" demesi gerekirdi. Çünkü AKP tam olarak böyle yapmaya kalkışmıştır. Arada benzerlik? Yok. Çelişki? O da yokluğa mahkum... Kurum derken YÖK'ü kastetmediğime, üniversiteler için üniversite senatolarını kastettiğime yemin billah çekmem isteniyorsa bunu yapacak olmadığım bilinir sanıyorum! Hayır senatolar değilse, YÖK de kalkarsa kim karar verecek? Ulemaya mı soracağız? Görüldüğü gibi, AKP'in tam olarak böyle yapmaya kalkıştığını da CHP'lilerden öğrenmiştik. Normalde, o dönemki söylemlerinin bugünkü Hepar'ınkinden veya Kılıçdaroğlu CHP'sininkinden farkı yoktu. Ama siz olabilir bile dememişsiniz. Ve sizin Türban yasağını Türban yasağına dayanak olan Yönetmeliği değiştirebilecek tek kurul olan YÖK Genel Kurulu'nu bünyesinde bulunduran YÖK'ün yönetmeliğine dayandırarak savunan ifadeleriniz ( Kıyafetler kurumların yönetmeliklerince düzenlenir. Başı kapalı üniversiteye girmeyi engelleyen de yönetmeliklerdir.), YÖK'ün, Türban yasağına dayanak olan Yönetmeliği değiştirebilecek tek kurul olan YÖK Genel Kurulunu AKP ele geçirmeden önce söylenmiş ifadelerdir. AKP eline geçirince de bugün '' AKP öncesi veya sonrası, YÖK'e karşıyım, üniversiteler tam özerk olmalı. ''ya dönüşüyor. Ve bu çelişki gösterilince de '' üniversiteler için üniversite senatolarını kastettim yemin billah '' oluyor. Yani, çifte standarta dayanan çelişki hem AKP için hem de YÖK için devam ediyor. Kıyafetler kurumların yönetmeliklerince düzenlenir. Başı kapalı üniversiteye girmeyi engelleyen de yönetmeliklerdir. Hah şimdi oldu! YÖK'de boşalan koltukları da kendi taraftarlarına, İmam Hatip'çilere verdiler... Diyanet başbakanlığa bağlı bir kurum olduğu için ve ben de diyanetin iktidara gelir gelmez pat diye kaldırılmasını savunmadığım için, iktidara talip birisinin diyaneti nasıl çalıştıracağına dair açıklama yapması dini siyasete alet etme değildir! Efenim, elbette, Pamukoğlu'nun diyaneti nasıl çalıştıracağına dair açıklama yapması dini siyasete alet etme değildir. Ama '' Dinin devamlı olarak bir korku, titreme, şikayet ve dilenme olarak algılanması '' şeklinde diyaneti çalıştırmasının varacağı zorunlu sonucu işaret etmesi dini siyasete alet etmektir. Onun için, Pamukoğlu'na muhalefet etmeniz, eleştirmeniz gerekir. Hayır, kendiniz söylediniz, alet ederse eleştiririm, muhalefet ederim falan feşmekan diye, o bakımdan... E, işte alet etmiş, buyrun eleştirin, muhalefet edin. Buyrun, buyrun, Allaşkına siz önden buyrun ! Başka çelişki iddiası? Daha zor olsun, bunlar çok çerez çekirdek olmuş! Çelişki gırla ! Hepsi çelişki ! Hatta çelişkiden bol bir şey yok ! Daha zora da gerek yok ama madem ısrar ettiniz buyrun : Önce; Üniversiteler bilim yuvalarıdır. Bilim dogma ile bir arada bulunamaz. Birinin girdiği yerden öbürü çıkar. Taban tabana zıttırlar. O yüzden üniversitelerde dini simge kullanımına kesinlikle izin verilemez. Osman Pamukoğlu'nun '' Üniversitede Türban serbest olur '' görüşünü gösterdikten sonra ; Osman Pamukoğlu benim peygamberim değil. Her görüşümüz birebir tutacak diye bir kayıt yok. Fakat üniversitede türban ile ilgili de çelişen bir görüşümüz yok yani! Saygılar sunarım. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 derin devlete inanıyormusun derin devleti ispatlayacak belge bulabilirmisin işte benimkide aynı bu olay. Efendim, ben belgelerden bahsediyorum, mahkeme kararlarından bahsediyorum, Wikileaks belgelerinden bahsediyorum, siz hala '' ispatlayacak belge bulabilir misin ? '' diyorsunuz. Yazdıklarımı okumuyorsunuz galiba, sayın raif bostan beyefendi ! Saygılar sunarım. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 CHP YÖK'ü kaldırmayı önermiş, eee? Ben de "nayır n'olamaz" YÖK gibi güzide bir kurumumuz kaldırılamaz" mı demişim? Bir parti liderinin diyanetin nasıl çalışması gerektiği hakkında beyan vermesinin dini suistimal olduğuna kim inanır? Kadir mi? Yok, "ben bırakacağım, diyanet kafasına göre çalışacak" deseydi bari! Ben türbanın dini simge olarak algılanmaktan çıkması durumunda üniversitelerde serbest bırakılabileceğini taaa AKP bu konuda anayasa değişikliği önerisi tartışılırken söylemişim! İnanmayan ve doğrusu eski iletilerimi okuma nezaketi gösterilmesinden memnuniyet duyduğum herkes bakabilir. Hatta şöyle bir örnek vermiştim: Bir bayanın saç problemi olabilir ve peruk tercih etmeyebilir. Dinciler yüzünden başını örtemeyişi türbanı bayrak yapan dincilerin ayıbıdır demiştim. Osman Pamukoğlu ile bu konuda birebir örtüşüyoruz. Diyanet doğru dürüst çalışır ve din korku, titreme aracı olmaktan çıkarsa, "aman saçımızın teli görünürse yetmiş yıl yanarız" diye titremekten kurtulunur. Osman Pamukoğlu ile birebir örtüşme iddiasında değilim, ama bu konuda örtüşme kesin! Yani Osman Pamukoğlunun "görüşünü gösterdikten sonra" diye bir durum söz konusu bile değil! Yahu ben onu sürekli izliyorum, göstermeyle mi göreceğim? Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 21 Mart , 2011 Ben türbanın dini simge olarak algılanmaktan çıkması durumunda üniversitelerde serbest bırakılabileceğini taaa AKP bu konuda anayasa değişikliği önerisi tartışılırken söylemişim! İnanmayan ve doğrusu eski iletilerimi okuma nezaketi gösterilmesinden memnuniyet duyduğum herkes bakabilir. Hatta şöyle bir örnek vermiştim: Bir bayanın saç problemi olabilir ve peruk tercih etmeyebilir. Dinciler yüzünden başını örtemeyişi türbanı bayrak yapan dincilerin ayıbıdır demiştim. . . Yani Osman Pamukoğlunun "görüşünü gösterdikten sonra" diye bir durum söz konusu bile değil! Yahu ben onu sürekli izliyorum, göstermeyle mi göreceğim? Efendim, '' türbanın dini simge olarak algılanmaktan çıkması durumunda üniversitelerde serbest bırakılabileceğini taaa AKP bu konuda anayasa değişikliği önerisi tartışılırken söylememişsiniz '' diyen oldu mu ? Türban'ın dini simge olduğu için değil '' siyasi simge '' olduğu için yasaklandığını daha kaç kere söylemeliyim ? Öyle olmasa, Erdoğan'ın '' Velev ki siyasi simge olsun...'' diye cümlesinin bir anlamı olabilir mi ? '' Farketmez ha dini ha siyasi '' de diyemezsiniz, çünkü; devrim kanunlarına göre zaten ibadethane dışında herhangi bir dini kisve, simge kullanmak yasaktır. Günümüzde uygulanmasına gerek olmadığı ( bu ayrıca tartışılır ) için uygulanmıyor olması, bu kanunun yalnızca üniversitelerde uygulanması gerektiğini de gerektirmez. Dincilerin yani Siyasal İslamcıların bayrak yaptığı bir nesne siyasi bir nesne olur, Müslümanların bayrak yaptığı bir nesne dini simge olur. Bu ayrımı öncelikle görmeden doğru tartışma yürütmek de mümkün değildir. Bir de şu var tabii; Türbanı '' yalnızca dini simge '' olarak Siyasal İslamcılar görebilir. Çünkü adı üstünde '' siyasal '' İslamcı, yani; İslamı siyasallaştıran bir akıma mensup. Fakat YÖK, bu yasağı, türbanı onların gözünden değil, kendi gözünden değerlendirerek dini simge değil, siyasal simge olduğu gerekçesi( bence de böyle ) ile koymuştur. Elbette, Türban bir kısım müslümanlar tarafından dini simge olarak görülebilir. Fakat, yasağın kalkmasını, dini simge olarak görülmemesine bağlarsak, belki 100 sene daha beklemek gerekecek. Üstelik, tam tersine, dini simge olarak görülmemesi, ancak bu yasağın kaldırılması ile mümkün olur. Onun için, bu yasak, Türbanın dini simge olarak görülmesini daha da güçlendirmekten başka bir işe yaramadığından bir an önce mutabakatla kaldırılmalıydı, böylece AKP'nin bir zaferi olarak görülmesine engel olunmalıydı. Yani, Türbanın siyasal bir simge olarak algılanmasında bir sorun yoktur fakat dini simge olarak algılanmasını arttırıcı rolü nedeniyle yasaklanması noktasında bir sorun vardır. İşte, Osman Pamukoğlu da bunu gördüğü için, Türban yasağının, süreç içerisinde dini simge olmaktan çıkarsa değil, tam tersine dini simge algısını giderek daha fazla arttırdığı için bir an evvel pat diye kaldırılmasından yana. Sizinle aynı şeyi söylemiyor yani. Onun için, '' Üniversiteler bilim yuvalarıdır. Bilim dogma ile bir arada bulunamaz. Birinin girdiği yerden öbürü çıkar. Taban tabana zıttırlar. O yüzden üniversitelerde dini simge kullanımına kesinlikle izin verilemez. '' dedikten sonra '' Osman Pamukoğlu benim peygamberim değil. Her görüşümüz birebir tutacak diye bir kayıt yok. Fakat üniversitede türban ile ilgili de çelişen bir görüşümüz yok yani! '' demek çok keskin bir dönüşü gösterir. Bu çelişkiyi ortadan kaldırmak için, O'nun sözlerini kendi görüşünüze uydurma çabaları da ya bilinçaltında Pamukoğlu'na dogmatik bir bakışın izlerini gösterir ya da... CHP YÖK'ü kaldırmayı önermiş, eee? Ben de "nayır n'olamaz" YÖK gibi güzide bir kurumumuz kaldırılamaz" mı demişim? Ama benim iddiam bu değil ki, bunu nereden çıkardınız ? Benim iddiam, CHP '' üniversitede türban olur, kamuda olmaz '' dediğinde karşı çıktığınız-dı. Eski yazınızdan bunu anlamıştım fakat karşı çıktığınızın yine bugünkü CHP ile o sıralarda aynı söylemi kullanan yani '' üniversitede türban olur, kamuda olmaz '' diyen AKP olduğunu görünce, bugün aynı söylemle karşımıza çıkan HEPAR'a neden karşı çıkmadığınızı sorguluyorum. Düşüncem değişti dersiniz konu kapanır. Fakat, bu çelişki ortada olduğu halde hala çelişki olmadığını savunmak doğru olmaz. Bu kadar basit. Bir parti liderinin diyanetin nasıl çalışması gerektiği hakkında beyan vermesinin dini suistimal olduğuna kim inanır? Kadir mi? "Yok, ben bırakacağım, diyanet kafasına göre çalışacak" deseydi bari!. . Osman Pamukoğlu ile bu konuda birebir örtüşüyoruz. Diyanet doğru dürüst çalışır ve din korku, titreme aracı olmaktan çıkarsa, "aman saçımızın teli görünürse yetmiş yıl yanarız" diye titremekten kurtulunur. Osman Pamukoğlu ile birebir örtüşme iddiasında değilim, ama bu konuda örtüşme kesin! Efendim, tekrar altını çizeyim; ben, '' bir parti liderinin diyanetin nasıl çalışması gerektiği hakkında beyan vermesinin dini suistimal olduğunu '' söylemiyorum. Ben, bir parti liderinin diyanetin nasıl çalışması gerektiği hakkında beyan verirken diyanetin çalışmasının varacağı hedefi göstermesinin dini suistimal olduğunu söylüyorum. Sizin deyiminizle doğru çalışmasının ölçütü olan '' motamot tercüme '' nin varması gereken noktanın '' dinin devamlı olarak bir korku, titreme, şikayet ve dilenme olarak algılanmaması '' olacağını söylemiş olmasında bir terslik görüyorum. Dini pozitif anlamda kullanma çabası seziyorum. O nedenle dinin siyasette kullanımına şiddetle karşı çıkan sizin gibi birisinin onu eleştirmesi gerekir diyorum. Ha, O'nu eleştirilemez, tartışılamaz bir noktada görüyorsanız o başka, herkesin inancına da saygılıyızdır icabında... Saygılar sunarım. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Müslüman yalan söylemez ama yandas medyanin ürettigi senaryolara inanabilir cünkü karsilarinda ezeli rakip TSK vardir. saygilarla Alıntı
Misafir £vrensel Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 EZ CÜMLE: Bir insan hem Müslüman hem de demokrat ve laik olabilir. ....... NOKTA. Enam 62: Bilesiniz ki hüküm yalnızca O'nundur. Efendiniz ve sizler bu fikirde oldukça, ne DEMOKRAT ne LAİK ne de EVRENSEL olabilirsiniz. Demokrat, laik, evrensel insan dayatmacı olmaz. Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Efendim, ben belgelerden bahsediyorum, mahkeme kararlarından bahsediyorum, Wikileaks belgelerinden bahsediyorum, siz hala '' ispatlayacak belge bulabilir misin ? '' diyorsunuz. Yazdıklarımı okumuyorsunuz galiba, sayın raif bostan beyefendi ! Saygılar sunarım. benimde delillerim var anlatıyorum işte laik devlette diyanetle dinin desteklenmesi bunların delilidir mesela. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Demokrat, laik, evrensel insan dayatmacı olmaz. O zaman şöyle diyebilir miyiz? 'Dayatmacı olan, demokrat, laik olamaz.' Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Bir parti liderinin diyanetin nasıl çalışması gerektiği hakkında beyan verirken diyanetin çalışmasının varacağı hedefi göstermesinin nasıl dini suistimal olduğuna zerre kadar aklım ermedi! Bu çalışma yeşillik olsun, laf olsun torba dolsun, dostlar alışverişte görsün diye mi yapılacak, bir amacı ve hedefi olmayacak mı? Ben hâla ne gibi bir çelişki ortaya konmaya çabalandığını anlayamadığımı söylemek zorundayım, ortada çelişki namına bir şey görememekteyim... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Nasıl müslüman yalan söylemez ya? Cennette hurilerin kucağına atlayacağını hayal ederek vücuduna bombaları saran müslüman terörist kontrol noktalarını aşarken yalan söylemiyor mu? "Ben intihar bombacısıyım, filan yeri bombalamaya gidiyorum" diye doğruyu mu söylüyor? Zaten ölüme gidiyor, inancını mı sorgulayacaksınız, ölüme giden insanın? İnancı uğruna ölüyor, daha inancını kanıtlamak için ne yapabilir? Böyle dogmatik uydurmacalara nasıl inanılıp, bir de nasıl dile getiriliyor, ben şaşıyorum. Müslüman hem de yalanın kuyruklusunu söyler, niye söylemesin ki? Müslüman cinayet de işler, hem de âlasını işler. Kendini son derece haklı görerek işler üstelik. O canı almanın allahın emri olduğuna inanarak gözünü kırpmadan işler... Ne masalı anlatılıyor ya? Allah yolunda çalar da dolandırır da, bankadan bankaya aktararak eritip buharlaştırır da, sayısız örneğini görmedik mi, müslüman işte, değil mi diyeceksiniz? Beyin ameliyatı yapıp inancına mı baktınız, nereden biliyorsunuz müslüman olmadığını? Darül harptir der, her şeyi yapar. Bahane mi yok? Aman efendi hazretleri bahane bulmasınlar, darül harptir demesinler diye şeriat mı getireceğiz? Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 22 Mart , 2011 Şu türban konusunu da hemen açıklığa kavuşturalım: Ne CHP, ne HEPAR "yasa çıkarıp, anayasa maddesi yapıp üniversitelerde türbanı yasaklamayı yasaklayacağız" demediler. Ama AKP böyle yaptı, ben de karşı çıktım. (MHP ye de.) Tâ o zaman da, yani AKP nin anayasa maddesi yapmasında da türbanın dini simge algısı ilerde kalkarsa, serbest olabilir dedim. CHP veya HEPAR yasa, anayasa ile türbanı üniversitelerde yasaklamayı yasaklamaya kalkışırsa yine itiraz ederim. Kurum derken YÖK'ün aklımdan geçmediğine ister ikna olun, ister olmayın, hiç umrum değil. Ben ne söylediğimi biliyorum. Söz konusu olan üniversite ise, yetki üniversite senatosunundur. Ortada çelişkinin tozu yoktur. Nokta. "Daha da Davos olsa gelmem!" Cannes olsa düşünürüm! Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 O zaman şöyle diyebilir miyiz? 'Dayatmacı olan, demokrat, laik olamaz.' insanların cahillikten ve insan haklarına aykırı olan bir dinden kurtulması ve insanların özgürleşmesi için baskıcı olabilirsiniz kılık kıyafet kanununda olduğu gibi. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 insanların cahillikten ve insan haklarına aykırı olan bir dinden kurtulması ve insanların özgürleşmesi için baskıcı olabilirsiniz Gitti bir çuval incir, cinsel hayata özgürlük, dinsel hayata baskı; yaşasın insan hakları! Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Nasıl müslüman yalan söylemez ya? Cennette hurilerin kucağına atlayacağını hayal ederek vücuduna bombaları saran müslüman terörist kontrol noktalarını aşarken yalan söylemiyor mu? . . . nereden biliyorsunuz müslüman olmadığını? Darül harptir der, her şeyi yapar. Bahane mi yok? Aman efendi hazretleri bahane bulmasınlar, darül harptir demesinler diye şeriat mı getireceğiz? Söylemez derken, söylememesi gerektiğinin kastedildiği aslında biliniyor da bilinmezden geliniyor. Yalan söylerse (sizin inanmadığınız öteki tarafta, inanmadığınız ateşte cayır cayır yanar). Peki determinist yalan söylerse bir yaptırımı var mı, yok ama onlar zaten öyle bir şey yapmaz mı? Alıntı
Φ raif bostan Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Gönderi tarihi: 23 Mart , 2011 Söylemez derken, söylememesi gerektiğinin kastedildiği aslında biliniyor da bilinmezden geliniyor. Yalan söylerse (sizin inanmadığınız öteki tarafta, inanmadığınız ateşte cayır cayır yanar). Peki determinist yalan söylerse bir yaptırımı var mı, yok ama onlar zaten öyle bir şey yapmaz mı? cayır cayır yanar ama iki sevgili ilişkiye girdi diye taşlanarak vahşice öldürülür kadınlar örtünmek zorundadır örtünmeyene yada namaz kılmayana kırbaç cezası uygulanır bunları biliyormusunuz. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.