Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Wikileaks Belgeleri


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Bu konuda en çok merak ettiğim şey şu belgeler açıklandıktan sonra Türkiye'de bazı kesimler bu belgelerin güvenilirliğini sorgulamaya mı başlayacak yoksa kabul mu edilecek.

 

ABD Diplomatları'nın: Ahmet Davutoğlu ve Ahmedinejad için deli, manyak gibi ifadeleri var. Eğer belgelerin doğruluğu ispatlanırsa bence büyük bir gelişme olacak. Örneğin ABD'nin Türkiye'yi Yeni Osmanlı yapıp İran ile çarpıştırmak istediğini iddia edenler tamamen susacak veya oyun bunlar inanmayın diyecek. Çünkü her ifadeden Türkiye'nin yeni İslami çizgisinden, "neo osmanlıcılık" politikasından şikayetler var.

 

Bu tarz şeylerin her zaman kurulmuş şeyler olma ihtimaline yer veririm ama belgeler arasında ABD ve İngiltere'nin itibarını zedeleyen çok fazla şey var. Örneğin İngiliz kraliyet ailesinin itbarını zedeleyecek, ABD ile İtalya'nın arasını açacak. ABD'de halkın devlete özellikle hükümete güvenini azaltacak şeyler var. Bunlar varken bu ABD'nin bir oyunu demek çok çok zor.

 

Azerbeycan

 

Azerbeycan özellikle Aliyev konusunda çok fazla olumsuz şey var. Ya Azerbeycan'la ya da Aliyev ile Türkiye'nin arası bayaa açılacağa benziyor. Özellikle Türkiye'ye mesaj vermek için Rusya ile işbirliği yapmaları tam bir bomba. Ayrıca Aliyev'in Türkiye'nin enerji merkezi olmasını istemediği çok sayıda madde var.

 

ABD - Beyaz Saray ve Savunma Bakanlığı Pentagon, WikiLeaks'i şiddetle

kınayarak, bunun ülkeler arası hassas dengeleri bozabileceği, hatta insanların hayatını tehlikeye sokabileceğini bildirdi. ABD yönetimi, ''internet denetiminin

mutlaka sıkı bir şekilde yapılacağını' da duyurdu. -ntvmsnbc.com-

 

Suudi Arabistan:

 

Suudi Arabistan Wikileaks'i engellemiş.

 

"Suudi Arabistan Kralı Abdullah'ın da aralarında bulunduğu bazı Arap liderler, ABD'den İran'a nükleer programına son vermesi için hava saldırısında bulunmasını istedi."

 

Belgelerde ABD ile Suudi Arabistan'ın kankalığı ve İran'a karşı duruşu dikkat çekiyor bu açıdan engellemesine şaşmamalı.

Gönderi tarihi:

Bu konuda en çok merak ettiğim şey şu belgeler açıklandıktan sonra Türkiye'de bazı kesimler bu belgelerin güvenilirliğini sorgulamaya mı başlayacak yoksa kabul mu edilecek.

.

.

.

Belgelerde ABD ile Suudi Arabistan'ın kankalığı ve İran'a karşı duruşu dikkat çekiyor bu açıdan engellemesine şaşmamalı.

 

Bu belgeler gerçekten sızdırılmış gibi.

 

Aliyev Türkiye nin enerji merkezi olmasını acaba niye istememiş?

Gönderi tarihi:

Bu belgeler gerçekten sızdırılmış gibi.

 

Aliyev Türkiye nin enerji merkezi olmasını acaba niye istememiş?

 

 

Neden olacak son zamanlardaki dış politikamız Azerbaycan'ın pek hoşuna gitmeyecek cinsten. Bir de enerji üssü olduğumuz vakit devlere yakınlaşıp kendisinden uzaklaşmamızdan korkuyor. Bakü-Ceyhan boru hattı da cabası. Alternatif bazı enerji kaynakları Türkiye sınırları içinde oluşturulduğu takdirde bu hattın da önemi kalmayacak. HES'ler mesela... :D

Gönderi tarihi:

Bu belgeler gerçekten sızdırılmış gibi.

 

Aliyev Türkiye nin enerji merkezi olmasını acaba niye istememiş?

Türkiye olsa olsa boru hatti olur, veya olusturur neden ikinci sefer azerbeycan bu duruma düssün. Neden Aliyev kendi enerji yataklarinin üzerinde boru hattinin üzerinde oturuyormus gibi otursun.. Örnegin findigin üzerinde oturan karadenizliler gibi temel fikrasi olur..

 

Ülkemizin reel sektör kuruluslari, bankalar, limanlar, telekomünikasyon sirketleri, yer altı kaynaklari özellestirme ayaginla bu hükümet tarafindan yabancilara peskes cekilmisken. Denetimde bu hükümet sayesinde onlarin eline gecmisken..Ve hatta yüksek petrol fiyati sonucu her yere para yagarken bizde bu paranin gelirini ülkemize giren sicak para getirisine aktariyorsak neden Aliyev bize yesil isik yaksin ne adina?

 

Kisaca Aliyev Türkiye´nin borunun üzerinde oturan ülke olmasini istememistir !!!

Gönderi tarihi:

Wiki kelimesi hawaii dilinde hızlı anlamına gelmektedir. Web tekniğinde ise bir yazılımdır. Guruplar bu yazılım sayesinde webte büyük dökümantasyonlar hazırlamaktadırlar. Leak ise sızıntı anlamına gelmektedir. İki kelime birleşiminden "sızıntı belgeler" anlamı çıkmaktadır.

 

Daha çok hükümetlerin ve diğer organizasyonların bilgi ve belgelerini dünya halklarına sızdıran isveç merkezli, 2006 sonlarında kurulmuş bir uluslarararası organizasyondur. Belgelerin kaynakları mümkün olduğunca korunmaktadır.

 

Wikileaks, dün itibariyle dünya kamuoyuna 251.287 belge yayınladı. Bu belgelerin 7.918'i Türkiye hakkındadır. Belgeler daha çok İran, Azerbaycan Türkiye ile ilgilidir. Bu belgeleri dünyaca ünlü New York Times, The Guardian, Der Spiegel ve Le Monde gazeteleri de yayınlamıştır.

 

Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye ve onu ilgilendiren belgeler hakkında sadece, "eteğindeki taşları döksün bakalım, biz de ona göre görüşlerimizi belirtiriz" demiştir.

 

Wikileaks'in, Türkiye siyasetini sarsacak bazı önemli iddialarını burada belirteceğim.

 

* Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın akıl hocası Nakşibendi tarikatına mensup Kemal Hoca dır. Aslen Rizeli olup Fatihte yaşamaktadır. Başbakan olduktan sonra aralarında soğukluk oluşmuştur. Kemal hocanın çizgisini Erbakan hoca sürdürmektedir.

 

* AKP'nin köstebeği muhafazakar basından birisidir.

 

* Nimet Çubukçu’nun kabinedeki görevine Emine Erdoğan ile yakınlığı sayesinde geldiği, oğlundan sıklıkla bahsetmesine rağmen kocasını hiç anlatmaması AKP'de evliliğiyle ilgili şüpheler yaratıyor.

 

* Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Londra’da konuştuğu bir grup yatırımcıya “Doğan hisselerinizi satın çünkü onlar gidici” dedi. Kısa süre sonra Başbakan Erdoğan’ın Doğan Grubu’na saldırıya geçtiği ve grubun hisselerinin %8 değer kaybettiği.

 

* Erdoğan, bir süredir içişleri bakanı Aksu’dan, bazı milletvekillerini AKP’den uzaklaştırma çabası nedeniyle rahatsızdı. Aksu’nun Kürtleri kayırması, eroin ticaretine adının karışması, 20 yaşın altındaki genç kızlara düşkünlüğü ve oğlunun açıkça mafya üyeliği kabinedeki konumunu zayıflatıyordu.

 

* Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Turizm Bakanı Mumcu ve meclisteki 368 vekilden 60 ila 80 tanesinin Gülenci olduğunu iddia ediyor. Tayyip Erdoğan’ın kabinesindeki yolsuzluk haberlerinin Erdoğan’a kadar geldiğini ve ona işaret ettiğini belirten yazar Erdoğan’ın İsviçre bankalarındaki 8 ayrı hesabını örnek gösteriyor.Yine de halkın ona desteği çatırdamayacak gibi durmaktadır diyor.

 

* Fethullah Gülen hareketinin AKP içinde etkisinin çok büyük olduğunu o dönemin kabinedeki Gülencilerden örnek vererek gösteriyor.

 

* Raporun en can alıcı kısmı ise Emine Erdoğan’ın ağzından şöyle yazılıyor; “Emine Erdoğan’ın da söylediği gibi Tayyip Bey Allaha inanıyor ama ona güvenmiyor."

 

* İki ayrı kaynaktan edindiğimiz bilgiye göre, Erdoğan’ın İsviçre bankalarında sekiz ayrı hesabı var. Oysa Erdoğan bunları oğlunun düğününde gelen hediyeler ve dört çocuğunun okul masraflarını ödeyen Türk işadamından kaynaklandığını söylüyor. Bu ise çok yüzeysel bir açıklamadır.

 

* İsrail gizli servisi Mossad'ın Başkanı Meir Dagan ile ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Burns arasında yapılan toplantının tutanağı görülüyor. Bu tutanağa göre; Türkiye'ye baktığı zaman ülkedeki İslamcıların giderek ivme kazandıklarını gördüğünü söyledi. burada sorulması gereken esas sorunun kendisini Türkiye'nin laik kimliğinin savunucusu olan ordunun bu duruma daha ne kadar sessiz kalacağı olduğunu ifade etti" denildi.

 

* Azarbeycan Cumhurbaşkanı Aliyev Türkiyenin arkasından kuyu kazıp Erdoğanı ABD ye şikayet ediyor. Belgede, Aliyev, Erdoğan hükümetinden "haz etmediğini" de söyledi.

 

* 22 Şubat tarihli Amerikan Dışişleri Bakanlığına ait ve gizli diye sınıflandırılmış bu belgeye göre,Türkiye’den bazı şirketler İran’a silah ,bomba, mermi satıyor ve plastik patlayıcı alıyorlardı. Türkiye’nin İran’a silah satışı terörist gruplara yardım olarak nitelenebilir ve bu durum NATO üyesi olan Türkiye’yi kötü bir duruma sokacaktır. Türkiye’nin önlem almadığı takdirde, uluslararası arenada itibar kaybına uğrayacağı, güvenilirliğini yitireceği ve bugün anlık istihbaratta kullanılan ABD orijinli insansız hava uçaklarının Türkiye’ye verilmeyeceği tehdi.

 

* ABD Büyükelçisi James Jeffrey, ABD’ye Balyoz Davası ile ilgili bir yorum geçiyor. Başbakan Erdoğan’ın ordu kartına oynayarak seçim kazanabileceğini anladığını ve bu nedenle Balyoz Davası’nın politik bir hamle olarak ortaya çıktığını söylüyor.

 

Not: Daha bunlara benzer bir çok iddialar, wikileaksa ait olup, net medyadan alınmıştır.

Gönderi tarihi:

Simdi birileri birtakim söylemler üretmis,AKP'nin Neo Osmanlici olmadiklari gibi bir iddianin WIKILEAKS'te olmadigini öne sürerek herhalde dolayli olarak AKP'ye kol kanat germisler.

 

WIKILEAKS'TE Türkiye ile ilgili simdiye kadar ortaya cikan belgeler bizlerin pekte yabanci olmadigimiz konulardir.Yani bunun gizli sakli bir tarafida yok.Hepimiz(sadece düsünemeyenler disinda)biliyoruz ki AKP Islamci bir yoldadir.Laik Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi rejimini Islamci yapma gayretleri icersindedir ve bu nedenlede Orduya karsi Atatürk'e karsi saldiriya gecmisler,ERGENEKON,BALYOZ,KAFES VS gibi cemaat ürünü senaryolarla namuslu ve serefli insanlari susturmayi özgürlüklerini ellerinden almaktan geri kalmamislardir.Satin almis olduklari medya ile Türk ulusunu manipüle ederek gercekleri saklamis ve onlardan aldiklari oylari ülke aleyhine kullanmaktan sakinmamislardir.Bunlari biliyoruz.Bunlar eger WIKILEAKS'te varsa demek ki bizim gördüklerimiz dogrudur.

 

Simdi Amerika tabii ki bu imaj kaybini düzeltmek icin elinden gelen ne varsa yapacak bizim yandas medya da bunun propagandasini yapacaktir.Acin yandas medyayi bakin ki bu belgelerle ilgili kac gazetede birkac satir yazi vardir.Cünkü acayip bir sekilde yakalandilar.Simdi var gücleriyle bu belgeleri carpitma uydurma olarak yansitacaklardir.Ve tabii ki TARAF gazetesinde ise sanki bir kaza olmus gibi mansete Erdogan'in damadini tasimis.Herhalde gelecek icin yatirim yapmaya basladilar.

 

Davutogluna tapanlar icin tam bir skandal oldu bu belgelerde DAVUTOGLU'NUN TEHLIKELI BIRISI OLARAK GÖSTERILIYOR OLMASI.

 

Özetlersek belgelerde agirlikli olarak Türkiye'nin yer almasi ise 8 yildir bizim ne kadar hakli olarak AKP'ye karsi yazdigimizi ortaya koymaktadir.

 

Amerika'nin cikarinada olmasa bile bu belgeler Türk ulusunun gözlerinin acilmasina umarim ki katkida bulunur.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Simdi birileri birtakim söylemler üretmis,AKP'nin Neo Osmanlici olmadiklari gibi bir iddianin WIKILEAKS'te olmadigini öne sürerek herhalde dolayli olarak AKP'ye kol kanat germisler.

 

 

 

Özetlersek belgelerde agirlikli olarak Türkiye'nin yer almasi ise 8 yildir bizim ne kadar hakli olarak AKP'ye karsi yazdigimizi ortaya koymaktadir.

 

Amerika'nin cikarinada olmasa bile bu belgeler Türk ulusunun gözlerinin acilmasina umarim ki katkida bulunur.

 

 

saygilarla

25 Şubat 2007: Amerikan Dışişleri Müsteşarı William Burns ile bir araya gelen Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev Türkiye ve Erdoğan hükümetiyle ilgili olarak konuşuyor. Aliyev, Burns’e 24 Nisan’ın Dağlık Karabağ sürecinin Türkiye-Ermenistan normalleşme sürecinin üzerinde ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi sallandığını söylüyor. Ardından Azeri lideri Rusya’ya gaz satışının arkasında Ankara’ya gözdağı vermek olduğunu şu sözlerle aktarıyor: Bu anlaşmayı “Türk dostlarımıza” kendilerinin bir doğalgaz dağıtım merkezi haline gelmesine izin vermeyeceğimizi göstermek için yaptık. Aliyev bundan sonra Erdoğan hükümetinden pek haz etmediğini şu sözlerle aktarıyor: Çok naif bir dış politikaları var. İnsiyatifleri hep başarısızlığa uğruyor. İsrail’e düşmanlıkları nedeniyle geleneksel dostlarını da kaybettiler. Bence “ılımlı İslamcı” bir hükümet politikası uygulamak ve Erdoğan’ın Arap ülkeleri sessiz kalırken sürekli Hamas ve Gazze konusunda teşvik eden açıklamalar yapması Türkiye’ye hiçbir yarar sağlamıyor.

 

Sayin Aliyev in ders verir gibi konusmasi sadece alkislanir.´´Zaten bu ülke halki dönekligi daha tanimiyor ki..

Gönderi tarihi:

Bunlar belki diğer ülkelerde kıyametler filan çıkarabilir ancak bizim ülkemizde kesinlikle sulandırılacaktır siz hiç merak etmeyin.

Hatta dizi filan da çevirirler.

Wiki'nin şakaları

Hep şu Batı'nın oyunları

Dış mihraklar

Öfff bıktık yahu

Akıllı olmaktan

Gönderi tarihi:

Bir internet sitesi (de) olan VIKILEAKES elindeki dünyanın en önemli ülkeleri ile ilgili bilgi ve belgeleri olduğu gibi açıklarsa dünyayı durduracak. Eğer ABD son manevrada çok çok çok önemli bölümleri sansüre tabi tutmazsa hakikaten dünyanın önemli ülkeleri inanılmaz bir şekilde sarsılacak.

 

Politik dilin, diplomasinin 11 Eylül’ü dense uyacak nitelikte bir olay olan Wikileaks (wikiliks) belgeleri çok konuşulacak. Aslında gizli belge falan değil, Dış İşleri Bakanlığının notları, dedikodu ve yorumları ağırlıklı. Her neyse, öncelikle bu ABD Dış İşleri Bakanlığının namusu. Ancak hakkını teslim etmemiz gerekir ki dünya hem bunun sarsıntısını yaşayacak hem de tadını çıkaracak.

 

Zira,

 

Bu aralar dünya gündemini çokça meşgul eden şey WIKILEAKS BELGELERİ olayıdır. Dünya ülkelerinin kripto niteliği taşıyan bu çok gizli yazışmalarını ele geçiren WIKILEAKS adlı internet sitesi sadece yazışmaları değil, özel sohbetleri, gizli çekimleri, şifahi bilgilendirmeleri içeren milyonlarca sayfalık gizli tutanakları (eğer ABD-İsrail-ingiltere engellemezse) bu akşamdan itibaren WIKILEAKS (en önemli adamı J. P. ASSANGE olan bir sitedir) adlı internet sitesinde yayımlayacak.

 

Bildiğiniz gibi kameralar karşısında en anlaşmaz konularda bile;

 

“bizler bu konuda durum değerlendirmesi yaptık. Bazı pürüzler de giderildikten sonra …” diye devam eden açıklamaların aslında neredeyse hakarete varan görüşmelerin ardından yapıldığını bilmiyoruz.

 

Dost dediği ülke ve yöneticileri hakkında aşağılık ifadeler kullanan diplomat ve yöneticiler yüz yüze ve basın karşısında birbirlerine oldukça kibar davranıyorlar. Bu belgelerin açıklanması demek (açıklamak isteyen WİKİLEAKS’ın hizmet ettiği malum lobinin de aleyhine olsa da) dünyanın yeniden kurulması demektir. Bu belgelerin açıklanması demek insanların göründüğü gibi olmadıklarını bir kez daha görecek olan dünya halkları artık kolay kolay kandırılmayacak. Bu belgelerin yayımlanması demek bundan böyle devlet ve yöneticilerinin daha temkinli olması demek.

 

Eğer işi televolelik hale getirmez ise –ülkemizin de başı sıkışsa da- WIKILEAKS dünyaya çeki-düzen verilmesine katkı sunacaktır.

 

Ancak dediğim gibi adı geçen üçlü (ABD-İsrail-İngiltere) bu belgelerin yayımlanmaması için (sebebini daha önceki yazılarımda bulacağınızdan eminim) bütün güçlerini kullanacaklardır. Bu engelleme çok zor olduğu gibi çok kolaydır da;

 

Siteyi çökertmek, yayınıyla ilgili uydu engeli çıkarma vs. yolları en tanıdık yöntemlerdir. Bu belgelerin yayımlanmasını Türkiye’nin de huzurunu kaçırtacağı, hükümetin istifa etmesine kadar varılacağını söyleyenler olsa da ben aynı kanaatte değilim. Bir kere hükümetin istifasını gerektirici bir durum söz konusu değildir, olamaz da. Bu konuda elbette ki herkes üzerine düşeni yapacaktır. Ancak hükümetin sağlam durması, açıklamalara olgun ve belgeli cevap kullanması gerek.

 

Kimileri Wikileaks’in, ABD’deki neo-con’ların MOSSAD destekli Türkiye’yi vurma planı olduğunu söyleyebilirler. Velev ki öyle olsun, bu durumda Türkiye eli kolu bağlı değil ki… İsrail ve Neo- conlarla ilgili söylenecek galaksimiz ağılığınca söz vardır. Hükümet bu konuda son derece rahat olmalıdır. Rahat olmalıdır diyorsam rahat olmalıdır (ne söz ama!?! Her ne kadar son zamanlarda aramız iyi olmasa da söylemeden yapamıyorum) ve dik durmalıdır. Kimlere güvenmesi gerektiği konusunu yeniden ve daha sağlam bir şekilde gözden geçirmeli ve gerekeni ihmal etmeden yapmalıdır.

 

Bence en önemli husus bu belgelerin açıklanmasının “kim(ler)i kast ettiği ve neyi amaçladığının” çok iyi tespit edilmesidir. Zira belgelerin Yahudi lobisi-Siyonist kaynaklarının elinde olduğu kesin. Kesin olan bir şey daha var;

 

Siyonistlerin de belgelerinin “başkaları”nın elinde olduğudur.

 

Ancak işin asıl önemli ve göz ardı edilen kısmı bu belgelerin WIKILEAKS’ın eline nasıl geçtiğidir. Bu konu aydınlığa kavuşmadan belgeler çok da anlamlı olmayabilir.

 

Bir önemli konu da ilk tepkilerin ölçülü olmasına dikkat etmektir. Bu belgelerde bazı ülke ve liderlerin aleyhine küfre varacak hakaretler görülebilir. Bu sebeple derhal karşı hakarete gitmek yerine cevabı zamana yayıp o sözlerin sahiplerinin mahcubiyetini seyretmek gerek.

 

Dedim ya bu açıklamalarla ülke içi kargaşalardan tutun bazı ülkelerin arasını bozmak, hatta işi o ülkelerin birbiriyle savaşmalarını sağlamaya bile vardırabilirler.

Gönderi tarihi:

Doğrusu başlangıç yazısını okuyunca Wikileaks'taki bilgilerin Türkiye'deki ulusalcıların elini zayıflatacak veriler içeriyormuş gibi sunulmasına bir anlam verememiştim. Böyle bir şey tabii ki yok. Hatta tam tersi söz konusu. Bilemem yani, böyle bir kaynakta her tür bilgi olabilir. Wikileaks'i belli bir kalıpta görmek yerine, yayınladığı her bilgiyi diğerlerinden bağımsız ele alıp incelemeli, araştırmalı. Doğru bilgilerden elbette faydalanılabilir.

 

Belli bir amaç güdüyorsa tabii bunu da görebilmek gerekir. Ama amaç sadece sansasyon, tıklanma reytingi peşinde olma da olabilir, çok kesin bir yargıya varmak gerekmeyebilir. Her konuda olduğu gibi... Çürüğü bırak, sağlamı al...

 

Azerbaycan'ın tutumunu ise son derece haklı buluyorum. Kendi ülkesinin altını oymaya çalışan bir güruhtan komşuya ne fayda gelir ki? Akıllı işgalci bir ülkeyi işgal edince önce o ülke vatanseverlerini değil, kendi uşaklığını yapanları temizlermiş. Çünkü onların ruhları satılık, ilk fırsatta yine ihanet edecekler... Devrimler önce kendi çocuklarını yer diye ünlü bir söz de vardır...

Gönderi tarihi:

Bir internet sitesi (de) olan VIKILEAKS elindeki dünyanın en önemli ülkeleri ile ilgili bilgi ve belgeleri olduğu gibi açıklarsa dünyayı durduracak. Eğer ABD son manevrada çok çok çok önemli bölümleri sansüre tabi tutmazsa hakikaten dünyanın önemli ülkeleri inanılmaz bir şekilde sarsılacak.

 

Politik dilin, diplomasinin 11 Eylül’ü dense uyacak nitelikte bir olay olan Wikileaks (wikiliks) belgeleri çok konuşulacak. Aslında gizli belge falan değil, Dış İşleri Bakanlığının notları, dedikodu ve yorumları ağırlıklı. Her neyse, öncelikle bu ABD Dış İşleri Bakanlığının namusu. Ancak hakkını teslim etmemiz gerekir ki dünya hem bunun sarsıntısını yaşayacak hem de tadını çıkaracak.

 

Zira,

 

Bu aralar dünya gündemini çokça meşgul eden şey WIKILEAKS BELGELERİ olayıdır. Dünya ülkelerinin kripto niteliği taşıyan bu çok gizli yazışmalarını ele geçiren WIKILEAKS adlı internet sitesi sadece yazışmaları değil, özel sohbetleri, gizli çekimleri, şifahi bilgilendirmeleri içeren milyonlarca sayfalık gizli tutanakları (eğer ABD-İsrail-ingiltere engellemezse) bu akşamdan itibaren WIKILEAKS (en önemli adamı J. P. ASSANGE olan bir sitedir) adlı internet sitesinde yayımlayacak.

 

Bildiğiniz gibi kameralar karşısında en anlaşmaz konularda bile;

 

“bizler bu konuda durum değerlendirmesi yaptık. Bazı pürüzler de giderildikten sonra …” diye devam eden açıklamaların aslında neredeyse hakarete varan görüşmelerin ardından yapıldığını bilmiyoruz.

 

Dost dediği ülke ve yöneticileri hakkında aşağılık ifadeler kullanan diplomat ve yöneticiler yüz yüze ve basın karşısında birbirlerine oldukça kibar davranıyorlar. Bu belgelerin açıklanması demek (açıklamak isteyen WİKİLEAKS’ın hizmet ettiği malum lobinin de aleyhine olsa da) dünyanın yeniden kurulması demektir. Bu belgelerin açıklanması demek insanların göründüğü gibi olmadıklarını bir kez daha görecek olan dünya halkları artık kolay kolay kandırılmayacak. Bu belgelerin yayımlanması demek bundan böyle devlet ve yöneticilerinin daha temkinli olması demek.

 

Eğer işi televolelik hale getirmez ise –ülkemizin de başı sıkışsa da- WIKILEAKS dünyaya çeki-düzen verilmesine katkı sunacaktır.

 

Ancak dediğim gibi adı geçen üçlü (ABD-İsrail-İngiltere) bu belgelerin yayımlanmaması için (sebebini daha önceki yazılarımda bulacağınızdan eminim) bütün güçlerini kullanacaklardır. Bu engelleme çok zor olduğu gibi çok kolaydır da;

 

Siteyi çökertmek, yayınıyla ilgili uydu engeli çıkarma vs. yolları en tanıdık yöntemlerdir. Bu belgelerin yayımlanmasını Türkiye’nin de huzurunu kaçırtacağı, hükümetin istifa etmesine kadar varılacağını söyleyenler olsa da ben aynı kanaatte değilim. Bir kere hükümetin istifasını gerektirici bir durum söz konusu değildir, olamaz da. Bu konuda elbette ki herkes üzerine düşeni yapacaktır. Ancak hükümetin sağlam durması, açıklamalara olgun ve belgeli cevap kullanması gerek.

 

Kimileri Wikileaks’in, ABD’deki neo-con’ların MOSSAD destekli Türkiye’yi vurma planı olduğunu söyleyebilirler. Velev ki öyle olsun, bu durumda Türkiye eli kolu bağlı değil ki… İsrail ve Neo- conlarla ilgili söylenecek galaksimiz ağılığınca söz vardır. Hükümet bu konuda son derece rahat olmalıdır. Rahat olmalıdır diyorsam rahat olmalıdır (ne söz ama!?! Her ne kadar son zamanlarda aramız iyi olmasa da söylemeden yapamıyorum) ve dik durmalıdır. Kimlere güvenmesi gerektiği konusunu yeniden ve daha sağlam bir şekilde gözden geçirmeli ve gerekeni ihmal etmeden yapmalıdır.

 

Bence en önemli husus bu belgelerin açıklanmasının “kim(ler)i kast ettiği ve neyi amaçladığının” çok iyi tespit edilmesidir. Zira belgelerin Yahudi lobisi-Siyonist kaynaklarının elinde olduğu kesin. Kesin olan bir şey daha var;

 

Siyonistlerin de belgelerinin “başkaları”nın elinde olduğudur.

 

Ancak işin asıl önemli ve göz ardı edilen kısmı bu belgelerin WIKILEAKS’ın eline nasıl geçtiğidir. Bu konu aydınlığa kavuşmadan belgeler çok da anlamlı olmayabilir.

 

Bir önemli konu da ilk tepkilerin ölçülü olmasına dikkat etmektir. Bu belgelerde bazı ülke ve liderlerin aleyhine küfre varacak hakaretler görülebilir. Bu sebeple derhal karşı hakarete gitmek yerine cevabı zamana yayıp o sözlerin sahiplerinin mahcubiyetini seyretmek gerek.

 

Dedim ya, dikkatlice değerlendirmek gerek;

Bu açıklamalarla ülke içi kargaşalardan tutun bazı ülkelerin arasını bozmak, hatta işi o ülkelerin birbiriyle savaşmalarını sağlamaya bile vardırabilirler.

Gönderi tarihi:

Mesela bu belgelerde iki konu benim çok dikkatimi çekti. 1. si Başbakanın İsviçre de ki hesapları ( aslında şaşırdım desem yalan olur). 2. si ise bir bakanın Doğan Grubu Hisselerinin satılmasını söylemesi. Bunlar sizin de dikkatinizi celp etti mi bilemiyorum.

Gönderi tarihi:

Belgelerde Türkiye Savunma Bakani ile Amerikan Savunma Bakaninin FÜZE KALKANI ile ilgili görüsmeleri var ve bu görüsmelerde Türkiye'ye nasil baski yapildigi acikca görülmektedir.Amerikan Savunma Bakani "Eger bu füze kalkanini ülkenizde kurdurmazsaniz Türkiye'nin Güneydogusu korunamaz"diye baski yapmistir Tür Savunma Bakanina.

 

Bu belgeleri önemsememek ciddiyetten uzak bir yaklasim olur.Belgeler cok ciddi ve de cok vahimdir.Bunu Siyonizmle naktalamak ise büyük bir yanilgidir velev ki öyle olsun buna ragmen kulak arkasi edilmeyecek kadar ciddi bir durum söz konusudur.Türkiye'yi kimlerin yönettigi anlaminda bu belgeler cok önemlidir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Yandaş medya daha şimdiden başladı wikileaks iddiaları hakkında lehte yorumlar yapmaya. Sizler hiç endişelenmeyin. Bir süre sonra o hale getirirlerki, AKP ve Recep bey sütten çıkmış ak kaşık olurlar.

 

Bulgura, kömüre satılan halkı kandırmaktan kolay ne var ki...

Gönderi tarihi:

Yandaş medya daha şimdiden başladı wikileaks iddiaları hakkında lehte yorumlar yapmaya. Sizler hiç endişelenmeyin. Bir süre sonra o hale getirirlerki, AKP ve Recep bey sütten çıkmış ak kaşık olurlar.

 

Bulgura, kömüre satılan halkı kandırmaktan kolay ne var ki...

 

Belgeler içinde AKP'yi ve hükümeti küçük düşürücü şeyler de var ancak dediğiniz gibi yandaşlar bunu haberlerine konu etmiyor. Fakat herşey bir yana ne yapmış olursa olsun halk oylarını bulgura kömüre satmıyor. Bu Türk halkına yapılmış ağır bir hakarettir insanları siyasi tercihlerinden dolayı böyle yaftalamak kabul edilemez. Halk salak değil CHP'nin ne yaptığını da biliyor. Al İzmir Belediyesi, bir metroyu 52 senedir yapıyor hala bitmedi. Neden deyince de devlet yaptırmıyor diyorlar ama artık halk yemiyor Tayyip almadan önceki İstanbul'un halini kimse hatırlamıyor. AKP ne yaparsa yapsın hizmet ediyor. Halk laiklik uğruna çöp içinde yaşamaktan bıktı. Onlar da biliyor irticayı çöp içinde yaşamaktansa irtica ile refah içinde yaşamak istiyorlar. Halk laf değil icraat istiyor.

 

Evet halkın alt tabakası AKP'ye oy veriyor. Neden? Çünkü o insanlar işlerine evlerine belediye otobüsüyle gidiyorlar. Orada bir hizmet var mı yok mu onlar görüyor onlar yaşıyor. CHP'li aydınlar ise ya arabalarının şöfür koltuğunda ya da şöför koltuğunun sağ arkasında. Onların derdi laiklik ötekilerin derdi ısınmak ve doymak sen o insanları bulgur alıyor diye aşağılıyorsun ama o aldığı bulgurla bir ay doyuyor aldığı kömürle bir kışı geçiriyor. O adam buz gibi evin içinde laiklikle uğraşamaz...

 

CHP bu devlete ne vermiştir sorarım size? Atatürk'ten sonra CHP tam bir fiyasko. CHP'nin yaptığı yapabileceği tek bir şey var o da laikliğin bekçiliğini yapmak. Artık o da kolay değil öğrendiler ;)

Gönderi tarihi:

sen o insanları bulgur alıyor diye aşağılıyorsun ama o aldığı bulgurla bir ay doyuyor aldığı kömürle bir kışı geçiriyor.

 

Bunun için oturup şükretsinler yeter dimi? Millet gemileri yürütsün, kuyumculara, marketlere ortak olsun, dünyanın önde gelen zenginleri arasına girsin millet bu değirmenin suyunu hiç sorgulamadan bulgura, kömüre şükretsin. Milleti bu duruma düşür daha sonra da sosyal devlet palavralarıyla kışın buzdolabı, su olmayan köye çamaşır makinesi vs. gönder. Acaba bu malzemeler kimlerden alındı orası da kimseyi ilgilendirmez. Bunlar kimin parasıyla yapılıyor zaten sormaya gerek yok. Yollarla, park ve bahçelerle milletin gözü çok güzel boyanıyor. Bir ülkede huzur işsiz ve aşsız sayısını azaltmakla olur, işsizlik arttı mı, azaldı mı; bütün özelleştirmelere rağmen borç arttı mı, azaldı mı? Yüksek faizle çekilen sıcak para ile ekonomiyi ne kadar idare edersiniz, bugün-yarın ortaya çıkar.

Gönderi tarihi:

Belgeler içinde AKP'yi ve hükümeti küçük düşürücü şeyler de var ancak dediğiniz gibi yandaşlar bunu haberlerine konu etmiyor. Fakat herşey bir yana ne yapmış olursa olsun halk oylarını bulgura kömüre satmıyor. Bu Türk halkına yapılmış ağır bir hakarettir insanları siyasi tercihlerinden dolayı böyle yaftalamak kabul edilemez. Halk salak değil CHP'nin ne yaptığını da biliyor. Al İzmir Belediyesi, bir metroyu 52 senedir yapıyor hala bitmedi. Neden deyince de devlet yaptırmıyor diyorlar ama artık halk yemiyor Tayyip almadan önceki İstanbul'un halini kimse hatırlamıyor. AKP ne yaparsa yapsın hizmet ediyor. Halk laiklik uğruna çöp içinde yaşamaktan bıktı. Onlar da biliyor irticayı çöp içinde yaşamaktansa irtica ile refah içinde yaşamak istiyorlar. Halk laf değil icraat istiyor.

 

Evet halkın alt tabakası AKP'ye oy veriyor. Neden? Çünkü o insanlar işlerine evlerine belediye otobüsüyle gidiyorlar. Orada bir hizmet var mı yok mu onlar görüyor onlar yaşıyor. CHP'li aydınlar ise ya arabalarının şöfür koltuğunda ya da şöför koltuğunun sağ arkasında. Onların derdi laiklik ötekilerin derdi ısınmak ve doymak sen o insanları bulgur alıyor diye aşağılıyorsun ama o aldığı bulgurla bir ay doyuyor aldığı kömürle bir kışı geçiriyor. O adam buz gibi evin içinde laiklikle uğraşamaz...

 

CHP bu devlete ne vermiştir sorarım size? Atatürk'ten sonra CHP tam bir fiyasko. CHP'nin yaptığı yapabileceği tek bir şey var o da laikliğin bekçiliğini yapmak. Artık o da kolay değil öğrendiler ;)

 

CHP bu devlete ne vermiştir diye soruyorsun peki ne vermesini bekliyordun? Dininden dilinden topragindan bagimsizligindan özgürlügünden baska yoksa bulgurmu?

 

CHP'li aydınlar ise ya arabalarının şöfür koltuğunda ya da şöför koltuğunun sağ arkasında. Onların derdi laiklik ötekilerin derdi ısınmak ve doymak sen o insanları bulgur alıyor diye aşağılıyorsun ama o aldığı bulgurla bir ay doyuyor aldığı kömürle bir kışı geçiriyor. O adam buz gibi evin içinde laiklikle uğraşamaz...

Burjuva kesimi ile Aydin kesimi karistiriyorsun arkadasim.. Sosyal statüsünü ve gücünü, egitiminden, işveren konumundan ve zenginliginden alan kisilere yalakalik yapan kişilerlerle karistiriyorsun arkadasim..

 

CHP'li aydınlar ile AKP li gericileri yan yana getir kimlerin mercedeslerin kapisindan indigini göreceksin..Bak arkadasim bir eli yagda bir eli balda bu gerici takimi sirf bulgur vermiyor..

 

Bir okadarda hergün bir gecokondunun basina dikilip topragini alip kat veriyor TOKi ile önceleri tokisiz yapiyorlardi simdi ingiliz sicak sermayisi ile birlikte yapiyorlar..Seni topraksiz birakip kat veriyor bunlarin bundan baska hic bir marifetleri olmadi Türkiye Cumhuriyeti kuruldugundan beri..Bunlarin arsa rantindan baska yapacaklari bir marifetleri de olmadi..Tabii topyekün AKP ile basa gelene kadar.. ve geldiler topyekün ülkeyi sattilar. Ne yazik ki daha birileri bulgurun tadinda !!!

 

Ve artik TOKI sehirlerde ki sadece gecekondunun basina dikilmiyor, artik asama gecirdi Türkiye´nin incisi Akdeniz Ege sahillerine indi köylünün basina da dikiliyor..

Gönderi tarihi:

assange.jpg

 

Bugünlerde herkes ondan söz ediyor. Son yayınladığı 250,000 sayfa belgeyle tüm dünyada yeri yerinden oynatan Wikileaks'in kurucusu Avustralyalı Julian Assange'dan bahsediyoruz.

 

İşin ilginç tarafı, Assange hakkında kimsenin elinde net ve tutarlı bir bilgi bulunmuyor. Hatta yaşı bile bilinmiyor. Kimilerine göre 37, kimilerine göreyse 39 yaşında.

 

Geçmişi hakkındaki rivayetler ise şöyle:

Avustralya doğumlu siber-aktivist yalnız bir anne tarafından yetiştirilmiş, üvey baba tacizine maruz kalmış, doğuştan savaşçı bir ruh. Daha 14 yaşına gelmeden annesiyle farklı yerlere 37 defa taşınmış ve 11 yaşına geldiğinde de evden kaçmış.

 

Onun yaptıklarından rahatsız olanlarının iddiaları Assange'ın genç yaşta hackerlık yapmaya başlayıp kurumlara zarar vermiş bir suçlu olduğu dolayısıyla güvenilemeyeceği yönünde. O ise kendini bildi bileli aktivist bir gazeteci ruhuna sahip olduğunu ve kendi dergisini çıkardığı küçük yaşlardan beri basının içinde yer aldığını söylüyor.

 

Bir başka rivayete göre ise Julian Assange'ın anne-babası Vietnam Savaşı karşıtı bir gösteride tanışmışlar. Muhalif tavrını da onlardan almış.

"İnternet canavarı" olarak tanımlanan gazeteci Assange, 'Yönetişim olarak Komploculuk' başlığıyla yayınladığı manifestosunda; bilgi sızdırılması sayesinde, bilgiyi gizli tutmak sayesinde hükmünü sürdüren ve halkını temsil etmeyen yönetimlerin nasıl yıkılabileceğini anlatıyor. Sitesinde ortaya koyduğu belgelerle sanal ortamdaki aktivizmi bambaşka bir boyuta taşıyan Assange, kendi deyişiyle "radikal demokrasi"yi vaaz ediyor.

 

Anne-babasının film endüstrisinde çalışıyor olmaları sürekli seyahat gerektirdiğinden oradan oraya sayısız taşınmayla geçen çocukluğunda, Assange bir ara bir elektrik dükkânının karşısında oturmuş. Orada bilgisayar programcılığı ve program kırma konusunda ilk bilgileri edinen bu yetenekli çocuk daha sonra matematik ve fizik okumuş. Daha sonra da 'hacker'lık dünyasına adım atmış.

 

O ve arkadaşları çok sayıda bilgisayara girmişler, siteyi çökertmişler. Çökerttikleri sitelerin arasında Amerikan Savunma Bakanlığı’nınkinin de bulunduğu sanılıyor. Ülkesi Avustralya’da adli makamlar bir süre sonra Assange’ın faaliyetlerini tespit etmiş. Hakim karşısına çıkmış ama sembolik bir tazminatla kurtulmuş. Bu olaydan sonra ‘hacker’lığa son verip kendine gazetecilik alanında bir kariyer oluşturmuş.

 

Julian Assange’ı dünyanın gündemine taşıyan dönüm noktası ise 2006'da Wikileaks adlı siteyi kurması oldu. Site, Assange'a veya diğer editörlere gelen gizli bilgi ve belgeleri yayınlayarak dünyanın pek çok yerindeki "kirli çamaşırları" ortaya döküyor. Sitenin yönetim kurulu 9 kişiden oluşuyor. Assange hem bu kurul üyelerinden biri, hem de sitenin basın sözcülüğü görevini yürütüyor. Basında Wikileaks'in yöneticisi veya kurucusu olarak tanımlansa da o kendisini kurucu değil yalnızca editör olarak görüyor.

 

Ancak şunu da belirtmek gerek: siteye yüklenecek belgelerde son söz her zaman için Julian Assange'ın. Diğer bütün site çalışanları gibi Assange da site için ücretsiz ve gönüllü olarak çalışıyor.

 

Wikileaks'in ortaya çıkardıkları arasında Küba'daki Amerikan üssü Guantanamo'da esirlere yapılan muameleye dair kurallar, Kenya'daki yargısız infazlar, Irak'ta sivillerin Amerikan askerleri tarafından öldürülme görüntüleri de yer alıyor.

 

Kenya'ya dair ifşaatıyla 2009'da Uluslararası Af Örgütü'nden ödül alan Avustralyalı gazeteci-aktivist, geçen Nisan ayında da Iraklı siviller ve bir Reuters fotoğrafçısının ABD askerlerince öldürülmesine dair görüntülerle Irak'ta depreme yol açtı. Pentagon'u zor durumda bırakan görüntülerde askerlerin söz konusu ölümlerle eğlenmelerini ortaya koyan ses kayıtları da vardı.

 

Sonrasında Afganistan'a ilişkin gizli belgeleri sitesine koyarak yine dünya çapında kendinden söz ettirdi.

 

Assange son olarak Wikileaks yoluyla 251 bin 287 belge yayınlayarak tüm dünyada adından söz ettirmeyi başardı. Üstelik bu belgelerden 7 bin 918'si de Türkiye hakkında. İran, Azerbaycan ve AB, Türkiye ile ilgili belgeler de ön planda...

 

Ancak Julian Assange ve arkadaşları elbette tüm bunları büyük bir gizlilik içinde yapmak zorunda kalıyor. Yalnızca 5 tam-zamanlı editörü ve 800 gönüllüsü bulunan Wikileaks'in şefi Assange, ülkeden ülkeye dolaşmak zorunda kalıyor (ancak bundan bir rahatsızlık duyduğuna dair herhangi bir emare bulunmuyor).

 

Avustralyalı "internet canavarı"nın, faaliyetlerini yürütebilmek için kimi zaman Doğu Afrika'da Kenya ve Tanzanya'ya, kimi zaman İzlanda'ya gittiği biliniyor.

 

Julian Assange geleneksel medyanın yayınladığı dosyalar sonucu tazminat ödemek zorunda kalmak gibi sıkıntılar yaşayabildiğini, internetinse bu konuda avantaj sağladığını belirtiyor.

 

Assange, Time dergisi tarafından 2010 yılının öne çıkan kişisi seçildi.

Gönderi tarihi:

Insan parti propagandasi yapar da böyle hersey ortada iken yanlislari dogru yaparak propaganda yapmaz.

AKP ile halkin dha fakirlestigi Dolara kurlarina göre yillik gelir hesaplarinin yapilip bakin yillik gelir bu seviyede,Türkiye bilmem kacinci ekonomi devi oldu gibi hicbir gercegi olmayan iddialarla propaganda yapilmaz.Propaganda hak eden iktidar icin yapilir,baskalarini saf sanarak AKP propagandasi yapilirsa bunun adina particilik denir.

 

Istanbul Tayyib'ten önce nasildi simdi nasil?

Ben soruyorum nasil Istanbul simdi?Devletin hazinesi AKP'nin elindeyken bu hazineyi calip cirparak sehircilik yapmak kadar kolay olan birsey yoktur.Istanbul'un satilmadik hicbir kösesi kalmadi.Insanlar ac gezerken issizken lale bahcelerine milyarlar akitmak vicdanlarin kabul edemiyecegi bir olaydir.Erdogan ve Kadir Topbas belediyecilikten ne kadar götürdü?

 

Halk oyunu bulgura mercimege kömüre satmiyormus.Sevsinler,Refah partisi ile baslatilan bu oy hirsizligi oy rüsvetiyle devam etmektedir.Tunceli'nin daglarinda insanlarin icmeye suyu yokken onlara buzdolabi camasir makinesi dagitarak oylarini gaspetmeye calisanlar kimlerdi?

 

AKP her secimden önce devletin kasasini oy calmak icin kullanan bir iktidardir cünkü ellerine gecen bu iktidar imkanini birdaha birakmamak icin mümkün olan her yolu mübah saymaktadirlar.Iktidardan düsmek demek YÜCE DIVAN demektir AKP icin.Ihanetin hesabi verilmelidir.

 

WIKILEAKS belgeleri eger yandas medya tarafindan sansürlenerek kamuoyundan saklanirsa AKP bunun adina ....... denir.Türkiye ile ilgili 8 bine yakin belge var WIKILEAKS'in icinde,birkac günden beri bizlere duyurulan belge sayisi sadece 27'dir.Bu belgelerde cok vahim konusmalar mevcuttur.Yandas medyanin ve iktidarin gard almaya baslamasi hicbirsey ifade etmez.Basbakan eteklerindeki taslari döksünler bakalim derken o belgelerle kendi eteklerindeki taslarda dökülecektir.Özellikle AB konusunda yillardir Türkiye'yi nasil aldattiklari gercegi tam bir skandaldir.Sifir sorun bakani Davutoglu'nun kim oldugunun bizzat kendi iclerindekiler tarafindan disari yansitilmasi cok cok önemlidir.Dis siyasetten zerre kadar anlamayip Türkiye'nin cikarlarini kendi hesaplarina göre yönlendirenlerin ipliklerinin pazara cikmasi kadar eglenceli bir konu olamazdi.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

.

.

.

Assange, Time dergisi tarafından 2010 yılının öne çıkan kişisi seçildi.

 

Bizim Fetulahci istihbarat demek ki Assange'yi tespit edemedi yoksa bu belgeleri evirip cevirip Atatürkcülerin ve Silahli Kuvvetlerin darbe yapacaklari sekline sokulur ve Zekeriya Öz'e de gün dogardi.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

manning.jpg

 

22 yaşındaki ABD'li asker Brad Manning şifreli belgeleri indirip WikiLeaks'e sızdırarak Amerika'nın gizli dış politika belgelerini ve üstü örtülmüş savaş suçlarını tüm dünyaya duyurdu.

 

Manning, kendi ifadesiyle, elindeki belgeleri Rusya veya Çin gibi başka bir ülkeye para karşılığı satmayı aklından bile geçirmemiş, salt iyilik niyetiyle belgeleri WikiLeaks’e sızdırmıştı.

 

Bakın Brad Manning ne diyordu:

İnsanların gerçeği görmelerini istedim. Kim olduklarına bakılmaksızın, herkesin... Çünkü, bilgi olmadan bilgiye dayalı bir karar veremezsin. Bunları başka bir ülkeye satıp para kazanmayı düşünmedim. Çünkü bunlar bana göre kamunun malı. Bilgi serbest olmalı. Ve bence bu bilgi kamuya ait. Eğer her şey açıklanırsa, bu kamunun yararına olur.

Gönderi tarihi:

Sanırım bu belgelere bizim hükümetin bir itirazı olmaz çünkü demokratik bir ülke şeffaf olmalı, her şeyi kamuoyu bilmeli diyerek kozmik odalara girildi. Bu arkadaş da aynı şeyleri savunmuş.

Gönderi tarihi:

29.11.2010/ 13.20

 

 

Wikileaks belgelerini en önce ele geçiren Der Spiegel, şok Türkiye raporlarını birer birer açıklıyor. Ayrıntılarıyla sunuyoruz…

.

.

.

Dergi, tüm bu iddiaların Türk hükümetine sorulduğunu ve bir cevap alınamadığını da özellikle vurguluyor.

Biz de, tümünü Türk halkının bilgisine sunuyoruz.

 

Ali Gülen/ Odatv.com

 

Biz bunları zaten biliyor ve söylüyorduk ama kimseyi inandıramıyorduk. Bize inanmayanlar belki bu belgelerle tatmin olurlar.

Gönderi tarihi:

.

.

.

YOLSUZLUK

İsviçre’de sekiz ayrı banka hesabı; ihale yolsuzlukları; İran doğal gazından pay alımları; Trabzon belediyesini CHP’den alabilmek için Bakan Faruk Nafiz Özak’ın önce Trabzonspor başkanı yapılması, ardından da kulübe para akıtılması; Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, vatandaşı olduğu İngiltere’de bir grup yatırımcıya, “Doğan hisselerinizi satın, çünkü onlar gidici” demesi; Hikmet Balduk, Cüneyd Zapsu ve Mücahit Arslan’ın ihalelerde etkin olduğu; Aksu ve Tüzmen gibi bakanlarla, Müezzinoğlu gibi parti yöneticilerinin yolsuzluklara bulaştığı; AKP’li Bakan Abdülkadir Aksu’nun eroin işine bulaşmakla suçlanması, Emine Erdoğan’ın Tayyip Erdoğan’ı “Allah’a inanan ama Allah’a güvenmeyen” şeklinde tanımladığının bir belgede yer alması…

Bakanların ilişkileri, düşkünlükleri gibi ayrıntılara ise basın-yayın ilkeleri gereği hiç girmiyoruz…

 

SONUÇ

251 bin 287 belgeden henüz çok azı bu denli kirli ilişkiyi ortaya çıkardığına göre, bakalım belgelerin tamamı yayınlandığında nasıl bir tabloyla karşı karşıya olacağız?!

 

Mehmet Ali Güller

Odatv.com

30.11.2010/ 01.54

 

Bu belgeler de milleti inandıramazsa ülkeye geçmiş olsun. Bazı AB/D destekli entel yazarlar bakalım fikir değiştirebilecekler mi, o demokrasi hayranı tarafgiller bu yolsuzluk iddialarına nasıl bir yakıştırma yapacaklar?

Gönderi tarihi:

Gözlerden kacirilan bir nokta var.O da bu WIKILEAKS'la birlikte FÜZE KALKANI unutuldu.Sanki birileri özellikle böyle olmasini istemis gibi bir durum var ortada.

 

ABD bence burada cok kurnazca bir siyaset uyguluyor.Tabiiki belgeleri ABD yayinlamadi ama bu düsünülürse sanki birseylerin örtbas edilmesi düsünülerek yapilmisti.ABD gündemi degistirirken ayni zamanda da gözdagi vermektedir.Gündemi FÜZE KALKANI icin degistiren ABD ayni zamanda AKP'ye de bir uyari mesaji vermekte ve "EGER BENIM KARSIMDA OLURSAN DAHA BASKA BELGELER SÜRERIM ORTALIGA"der gibi yapiyor.

Belki de yaniliyorumdur.

 

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.