Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

BUGÜN 31 MART.... (sabırla hareket ediyorlar, demokrasi ve insan haklarını çarpıtarak kullanmada ustalaştılar; bir yönüyle iktidardalar...)


DİPNOT

Önerilen İletiler

.

Bugün '31 Mart!...

 

Evet bugün 31 Mart; yıllardır değeri hiç eksilmeyen Büyük Saatli Maarif Takvimi'nin bugünkü yaprağında yer alan tarihsel olaylar şöyle sıralanmış:

__85 yıl önce bugün İkinci İnönü yengisi kazanılmış.

__117 yıl önce bugün Paris'in simgesi 300 metre yükseklikteki Eyfel Kulesi, Fransız Devrimi'nin 100. yıldönümü anısı olarak açılmış.

__151 yıl önce bugün, ünlü 'Jane Eyre' romanının yazarı Charlotte Bronte ölmüş.

__410 yıl önce de Fransız filozof ve matematikçi Descartes doğmuş.

 

Oysa '31 Mart' denildiğinde bizim kuşağın aklına ilk gelen '31 Mart Vakası' dır; bir an takvim bunu atlamış sandım. Her yıl bu yanılgıyı yaşarım; 31 Mart ayaklanması eski takvime göre bu tarihte, ama uluslararası düzenlemeye uyan bugünkü takvimimizde ise 13 Nisan'a denk düşüyor; saatli Maarif Takvimi de haklı olarak o gün bu olayı genişçe anıyor.

 

Ne var ki, bu gerici ayaklanmanın 31 Mart günü anılıp, yeniden değerlendirilmesi daha uygun gibi geliyor insana. Her ne kadar kimi gençler TV izlencelerinde bu gibi olayların gerilerde kaldığından söz ediyorlarsa da, 19. yüzyılın Danimarkalı ünlü düşünürü Soren Kierkegaard 'ın: "Hayatı geriye dönerek anlar, ileriye dönük yaşarız" deyişi değerini hep koruyor.

 

97 yıl önceki "31 Mart Olayı" yarım yüzyıl önce daha ilkokulun dördüncü, beşinci sınıflarında okutulurdu; Kıbrıslı din adamı Derviş Vahdeti 'nin önayak olduğu "Din elden gidiyor!", "Şeriat isteriz!" içerikli ayaklanma çok gencin canına kıymış, İstanbul'u altüst edip büyük korku salmıştı.

Henüz Meclis'i ele geçirmenin (!) başka yolu ortaya konmadığından, yeni açılmış Osmanlı Mebusan Meclisi adeta basılarak, hükümetten şeriat hükümlerine eksiksiz uyulması istenmişti, ama basını kullanmayı çok iyi öğrenmişlerdi. Derviş Vahdeti'nin basın organı "Volkan" gazetesinde istedikleri ortamı sağlayacak her türlü saldırı en ağır dille yapılıyordu. Osmanlı döneminin şeriat isteyen son büyük kanlı ayaklanması olan "31 Mart Olayı" nın sesi soluğu kesilecektir, ama devamını, Cumhuriyet dönemine sarkıtmayı da başaracaklardır.

 

Bu kez Cumhuriyetin ilanından hemen iki yıl sonra, bu iki yıl içinde yapılan örneğin hilafetin kaldırılmasını, medreselerin kapatılarak öğretimin birleştirilmesini, dünyasal yaşamın yalnızca değişebilen çağdaş yasalarla yönetilmesini sağlayan dolayısıyla Cumhuriyeti laikliğe götüren dönüşümleri hazmedemeyen Derviş Vahdeti artıkları harekete geçerler. Volkan gazetesindeki yazılarıyla dikkati çeken Saidi Nursi değil de Şeyh Sait çeker başı. Gelecek günler için düşünülen Saidi Nursi, isyandan paçasını sürgünle kurtaracaktır. Halkı dinin elden gittiğine inandırarak Cumhuriyeti onlara yıktırmayı amaçlayan Şeyh Sait başkaldırısı bastırılıp hak edilen cezalar verilecektir.

 

Aynı yılın kasım ayında "Şapka Devrimi" ne karşı bir kıpırdanış olsa da hemen söndürülecekti; bir süre sipere giren devrim karşıtları Demokrat Parti iktidarıyla ortaya dökülecekler, Atatürk heykellerine saldıracaklardı. Geride bıraktığımız yüzyılın son çeyreğinde ise türban bahanesiyle yerden ot biter gibi fışkıracaklar, her cuma namazı sonrasında alanlara döküleceklerdi. Bu yeni yüzyılda taktiklerini iyice değiştirdiler, sabırla hareket ediyorlar, demokrasi ve insan haklarını çarpıtarak kullanmada ustalaştılar; bir yönüyle iktidardalar.

 

Artık Derviş Vahdeti'ler, Şeyh Sait'ler yok; şimdi Hoca Efendiler, Adnan Hoca 'lar, Fethullah Gülen Efendiler ve ötekiler işleri üstlendiler. 31 Mart'ın ve Şeyh Sait'in arkasında nasıl İngiltere varsa, günümüzdekilerin sırtlarının dayanağı da ABD.

1923 Devrimi'nin, 80 yıllık laik Cumhuriyetin taraftarları bu durum karşısında parça parça olmaya, "Gün ola harman ola!" diye beklemeye ne zaman son verecekler:

 

Kimi seçeneklerin dile getirildiği şu sıralarda insan bu soruyu sormadan edemiyor...

.

 

Zaman değişiyor, aktörler değişiyor. Değişmeyen tek şey emperyalizmin irticayı bir sömürü aracı olarak gelişmemiş ülkelere diretmesi. Türkiye 90 senedir bu yarayla uğraşıyor. Aslında yapılacak şey çok basit: Atatürk’ün laiklik politikasını canlandırmak ve emperyalizmin irticayı kendi çıkarları için kullanmasına izin vermemek . Bir 90 seneyi kaybettik ama bundan sonrasını kazanmak bizim elimizde. Ödevimiz Atatürk ilkelerine sahip çıkmak.O’nun çok güvendiği Türk gençliği Ata’sının mirasına sahip çıkarsa eğer ne irtica kalacaktır yurdumuzda ne de şeriat tertipleri.

 

 

 

 

__________________________________

M. VELİDEDEOĞLU.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

.

Bugün '31 Mart!...

 

Evet bugün 31 Mart; yıllardır değeri hiç eksilmeyen Büyük Saatli Maarif Takvimi'nin bugünkü yaprağında yer alan tarihsel olaylar şöyle sıralanmış:

__85 yıl önce bugün İkinci İnönü yengisi kazanılmış.

__117 yıl önce bugün Paris'in simgesi 300 metre yükseklikteki Eyfel Kulesi, Fransız Devrimi'nin 100. yıldönümü anısı olarak açılmış.

__151 yıl önce bugün, ünlü 'Jane Eyre' romanının yazarı Charlotte Bronte ölmüş.

__410 yıl önce de Fransız filozof ve matematikçi Descartes doğmuş.

.

.

.

________________________________

M. VELİDEDEOĞLU.

 

 

Önce Gazi mahallesinde bir kahvehane taranmış ve basın olay yerine çoktan ulaşmıştı. Çok iyi hatırlıyoruz ali kırcada atvede yerini almış, bölgye canlı bağlantı yapılmıştı. herşey hazırdı , artık bir tek olayı gündeme alıp kahveyi tarayanlara tarama emrini verenlerin, meseleyi basına yansıtması kalmıştı kiiiiiiii..

o anda bolu depremi oldu ve tüm medya boluya döndü. Kahve olayı rafa kalktı. Ölen öldü, öldüren kaçtı.

Şimdi bu da ona benzemiş. Takvim bilgisizi , ya da cahil mi desek, o 31 mart bu 31 mart olmaz. ahhhh. milletim bu kadar ***** olmaya gerek ver mı ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

.

31 Mart'ın Yıldönümünde...

 

Şemdinli'de bir kitabevinin şüpheli bombalanması sonrasında ortalığı ayağa kaldırmak için çaba harcayan demokratlardan ses seda çıkmıyor.

Bir bölümü yine ortalarda ama hedeflerinde terör örgütü değil de devlet ve güçleri var.

Oysa terör örgütünün kışkırtmaları nedeniyle sadece Diyarbakır'da değil, komşu illerde de işyerlerine, hatta banka şubelerine taşlı sopalı saldırılarla yetinmeyip yakmaya kalkışmak da cabası.

Nedeni ise ortada.

Terör örgütü sözcülerinin ve onlar gibi davranmayı âdet edinmiş kamu(!) görevlileri ile siyasetçilerin kepenk kapama çağrısına uyulmamış olması, cep telefonu gibi kullanılan Roj TV'nin kışkırtmaları, yönlendirmeleri de orta yerde duruyor.

***

Bu yazı 31 Mart günü yazılıyor. Yani gözü kara şeriatçı ayaklanmanın 97'nci yıldönümünde. Bugün kullandığımız takvime göre yıldönümünün 13 Nisan'a rastlaması gerekiyor. Zira 31 Mart Ayaklanması Rumi takvimi döneminde yaşanmış.

Ancak bir yandan ''31 Mart'' demek, öte yandan da anmayı 13 Nisan'da yapmak kafaları büsbütün karıştıracağı için böyle bir gelenek oluşmuş durumda. Gazetelere baktım, yıldönümünden yola çıkarak bugünlere gönderme yapan, uyarılarda bulunan sadece bir kuruluş var; Mustafa Kemal Derneği. Onun açıklaması ise bir tek gazetede haber olmuş. Bizim Cumhuriyet'te.

Diğerleri görmezden gelmişler. Bence iyiye işaret değil. Çünkü fanatik dincilerle bölücü ırkçılar aynı yaraları kaşıma, aynı güçleri hedef gösterme konusunda neredeyse dirsek teması içindeler.

İktidarın yaklaşımı da işlerini büyük ölçüde kolaylaştırıyor.

Sanıyorum ki muhalefet partileri, Şemdinli olaylarını incelemek amacıyla kurulmuş olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Araştırma Komisyonu'nun oluşmasına oyları ile katkıda bulunmaktan rahatsızlık duyuyorlar.

Çünkü komisyonun çalışma yöntemi, siyasal çoğunluktaki AKP'li üyelerin inisiyatifi nedeniyle, amaçlananın dışında bir yöne gidilmekte olduğunu gösteriyor.

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu , komisyonun anayasaya aykırı bir görev üstlendiğini, çalışmanın TBMM İçtüzüğü'ne de uygun olmadığını vurguluyor ama kimse aldırmıyor.

Komisyon üyelerinin tutuklu sanıklarla görüşmesi bile demokrasi şampiyonlarınca dikkate alınmıyor.

***

Yaşanan olayların ayrılıkçı ayaklanma provası olduğu konusunda yaygın bir kanı var.

Doğu ve Güneydoğu'da yaşayanların tümünün sorunu olan ekonomik ve sosyal yetersizliğin giderilmesi konusunu, terör sorunu ile aynı kaba koyup ''Kürt sorunu'' diye ortak payda oluşturanların oturup bir kez daha düşünmeleri gerekiyor.

Kötü niyetli oldukları iddia edilmese de öngörüsüz oldukları, artık sırıtmaya başladı.

Terör örgütünün belini kıran güvenlik güçleri, yıllar önce ''artık görevin siyasetçilere düştüğünü'' vurgulamışlardı. Siyasetçiler işi ağırdan alınca bugünlere ulaştık ve terör örgütünün yönlendirdiği siyasetçiler dönemine girdik.

Dileriz ''sil baştan'' dönemine girmeyiz. Ama girmemek için de iktidarın neyi nasıl yapacağının ayırdına varması gerekiyor. Lafla peynir gemisinin yürümeyeceğini yeniden kanıtlamaya kalkmanın yararsızlığı, geçmişteki örneklerden zaten bilinebiliyor.

 

.

 

 

 

 

 

 

_____________________________________________

O. ERİNÇ...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şimdi şunu asla anlayamayacaklar. Evet tarihte miladi takvime göre bir 31 mart vardır. Ama bu Soldanlar tarih bilmemezlikten karıştırdığı gibi bir13 Nisan 31 mart yanılgısı değil. Basbayağı bir miladi ve 31 mart meselesi vardır ve bu 31 mart Ermenilerin azeri kardeileimizi katlettiği tarihtir.

Dünyayı iç çekişmelerden farklı gözlerle görmeğe başladığınızda yeni bir dünya ve başka olaylarla karşılaşırsınız bu sizi zorlar zira beyni misak-ı milli sınırları ötesine işlemeyen bir zihniyet bu ülkenin iç meselelerini de çözemez.

31 mart ermenilerin azeri kardeşlerimizi katlettiği gündür. Bunu ne Orhan Pamuk Nobeloğlu ne de buna benzer adamlar anlayamazlar anlamayacaklar da. Ermeni soykırımına uğrayıp katledilen kardeşlerimizin ruhu şad olsun.

 

bozan

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

İSTANBUL Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin Vezneciler’deki kampusunda bir grup öğrencinin 31 Mart günü Kuran okuyarak 31 Mart Vakası’nı andığı ortaya çıktı. Ali Atıf Bir’in dün Hürriyet’teki köşesinde yayımladığı okur mektubu üzerine açıklama yapan Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Avcı, olayı doğruladı. Prof. Dr. Avcı, gösteriyi düzenleyen okul öğrenci temsilcisi hakkında soruşturma yürütüldüğünü açıkladı. "Atıf Hoca’nın Not Defteri" köşesinde yayımlanan elektronik posta mesajında, isminin açıklanmasını istemeyen öğrenci, bir grubun öğrencileri fakültenin Vezneciler Kampusu’ndaki kantine hapsettiğini, okudukları Kuran’ı zorla dinlettiğini iddia etmişti. Öğrenci mesajında ayrıca, bu olay sırasında kızların başlarının zorla örttürüldüğünü, dekanlığın müdahalesine karşın göstericilerin durdurulamadığını, olaya polisin müdahale ettiğini belirtmişti.

 

ÖĞRENCİ LİDERİ YAPMIŞ

Dekan Prof. Dr. Avcı, gösterinin 31 Mart günü saat 11.30 civarında meydana geldiğini, olay tarihinin hassasiyeti nedeniyle hemen işlem başlattıklarını söyledi. Kuran okutan 5-10 öğrencinin, güvenlik kuvvetlerinin müdahalesine gerek kalmadan dağıldığını belirten Prof. Dr. Avcı, kız öğrencilerin başının zorla örttürüldüğüne dair bir ihbar alınmadığını açıkladı. Gösteriyi okulun öğrenci liderinin düzenlediğini tespit ettiklerini belirten Avcı şöyle konuştu: "Bu öğrencilerin amacı karşıt gruplara gövde gösterisi yapmak. Bizler, eğitim fakültesiyiz, öğretmen yetiştiriyoruz. Yetiştirdiğimiz öğretmenler de yarın Türkiye’nin her tarafında görev yapacak. Aşırı örgütler bu gençleri etkileme gayreti içinde. Kantindeki olayı tertip ettiğini öğrendiğimiz öğrenci temsilcisi hakkında soruşturma açtırdık."

 

MAHKEME KARARIYLA OKULDA

Prof. Dr. Avcı, adını açıklamadığı öğrencinin, soruşturma boyunca okula girişini yasakladıklarını söyledi. Ancak, öğrencinin idari mahkemeye başvurarak 10 Nisan’da yürütmeyi durdurma kararı aldırdığını belirtti, "Bu öğrenci şimdi okulda serbestçe geziyor" dedi. Ellerinde olayı doğrulayan tanık ifadeleri bulunduğunu belirten Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Avcı, ifadeler ve araştırma sonucu sözkonusu öğrenci hakkında karar verileceğini sözlerine ekledi.

 

TÜRKÇE ÖĞRENCİSİ S.A.

Hürriyet’in fakülte çevresinden edindiği bilgiye göre, sözkonusu öğrenci Türkçe Öğretmenliği 3. Sınıf Öğrencisi S.A. Önce sınıf, ardından okul öğrenci temsilciliğine seçilen S.A’nın yakın geçmişte Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Mezunları ve Mensupları Derneği’ni kurduğu, bir süre bu derneğin başkanı sıfatını taşıdığı öğrenildi. Soruşturma S.A.’nın aleyhine sonuçlanırsa, fakülte yönetimi kınama, ihtar, yarım yıl okuldan uzaklaştırma ya da ihraç kararı verebilecek.

 

Sokak sokak mürteci avı

Mahmut Şevket Paşa komutasındaki Hareket Ordusu 1909 Nisan’ında İstanbul’a girmiş ve gerici isyanı bastırmıştı. Ardından da sokak sokak ’temizlik’ başlamıştı. Murat Bardakçı’nın arşivinden.

 

Süleyman ARAT, Nuran ÇAKMAKÇI/ HÜRRİYET

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şimdi şunu asla anlayamayacaklar. Evet tarihte miladi takvime göre bir 31 mart vardır. Ama bu Soldanlar tarih bilmemezlikten karıştırdığı gibi bir13 Nisan 31 mart yanılgısı değil. Basbayağı bir miladi ve 31 mart meselesi vardır ve bu 31 mart Ermenilerin azeri kardeileimizi katlettiği tarihtir.

Dünyayı iç çekişmelerden farklı gözlerle görmeğe başladığınızda yeni bir dünya ve başka olaylarla karşılaşırsınız bu sizi zorlar zira beyni misak-ı milli sınırları ötesine işlemeyen bir zihniyet bu ülkenin iç meselelerini de çözemez.

31 mart ermenilerin azeri kardeşlerimizi katlettiği gündür. Bunu ne Orhan Pamuk Nobeloğlu ne de buna benzer adamlar anlayamazlar anlamayacaklar da. Ermeni soykırımına uğrayıp katledilen kardeşlerimizin ruhu şad olsun.

 

bozan

Yüzde yüz bir pislik var ki kanında,

Soykırımı icat yaptı sonunda.

Türkiye'nin bu en hassas anında,

Onu yalanlayan tarihe kızar

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Nerden çıktı şimdi durup dururken?

Dört yandan ülkeyi düşman bürürken,

AB'ye gün be gün hesap verirken

Hayâlî ölüye mezarlar kazar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Kıvırmayı bırak, erkek ol erkek,

Bir buçuk milyonu saydın mı tek tek ?

Üç kuruş paraya satılmış köpek

Eline bir kemik geçince azar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Dönen dolapları ibretle seyret,

Ermeni bu kadar göstermez gayret.

Kraldan daha çok kralcı, hayret!

Kafayı 'soykırımı' sözüyle bozar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Eğer bir soykırımı varsa ortada,

Türklere yapıldı Erzurum, Kars'ta.

Tarihi git öğren, birazcık sus da,

Doğu baştan sona hep toplu mezar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Azerbaycan'a git, gör soykırımı,

Yürekler acısı Türk'ün durumu.

Bir daha bilmeden yapma yorumu,

Azeri kanıyla doluyken Hazar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Batı'nın gözünde arttı değerin,

Onlardan bir daha kaptın 'aferin'.

Küpe de taktı mı efendilerin?

Midesi dolunca dili hep uzar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Anan mı Ermeni, baban mı senin?

Ailenden var mı hiç katledilenin?

Seni bu ülkede 'aydın' edenin...

Alçaklık yaptıkça bulursun pazar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Ekmeğini yediğin bu Devlete,

Seni adam sayan yüce millete,

ihanet ederek düştün zillete!..

Aman ha dikkat et, değmesin nazar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

Bir adam olursa doğuştan yamuk;

Soyuna düşmandır, düşmana pamuk.

ERBABÎ, yakana yapışır CMUK,

Unutma, bu millet oyunu bozar,

Böylesi hainler oluyor yazar.

 

ALINTI.YORUMSUZ

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kardeşlerim hala daha emperyalizmle irtica bir oluyo 90 sene çektik diyecek kadar cahiller aramızda yah siz siz hiç mi kitap okumuyosun ya.. sen kimliğini kaybedip yozlaşırsan olacağı bu zaten. arkadaşlar buradan sesleniyorum. hoşgörü gerekli bir şey ama atatürkün arkasına sığınan istediği saçmalığı yapıyo. demokrasi diye tecvüz yapıyolar. dini saldırılar oluyo. suistimaller oluyo bunlar son bulsun herkes dinini imanını bilsin allahını bilmeyenin yolu yol değildir. sizi hepenizi imana davet ediyorum. ölünce azaptan korkun. kıyamet gününden korkun. demokrasi diye yapılan haksızlıklar karşınıza çıkınca hesabını veremezsiniz sonra. boyunuzdan büyük işlere kalkışmayın. gerçek demokrasi uygulayın. insan haklarına sayğılı olu. allahın yolundan şaşmayın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.