Φ Siyah_Beyaz Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Tayyip Erdoğan'a TÜRBANLI EŞİYLE BİRLİKTE FRANSA'YA GELMEMESİ GEREKTİĞİ hissettirildi Fransız gazeteci ISRARCI: Marc Semo: “Chirac, türbanlı görüntülerin kamuoyunda Türkiye aleyhine bir havanın doğmasına neden olacağını düşünüyordu. Türkiye’ye anlayacağı tarzda hissettirildi” Fransız Liberation gazetesinin dış politika ve Türkiye uzmanı Marc Semo, 2004 Temmuz’unda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Paris’e yaptığı ziyarette türbanlı eşiyle gelmesinin o zamanki Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın kabinesi tarafından doğru bulunmadığını ve bunun Türkiye’ye kolayca anlayacağı tarzda hissettirildiğini söyledi. Milliyet’in konuştuğu Marc Semo, şunları söyledi: “O sırada Fransa’da türbanın okullarda yasaklanması tartışması vardı ve kamuoyu bu konuya duyarlı hale gelmişti. Türkiye’nin AB’ye mutlaka alınması gerektiğine inanan Chirac, Erdoğan ve bakan eşlerinin televizyonlardaki türbanlı görüntülerinin, kamuoyunda Türkiye aleyhine bir havanın doğmasına neden olacağını, yani bu şekilde gelmelerinin intihar anlamına geleceğini düşünüyordu. Ve bu düşünce Türk tarafına yansıtıldı. Onlar da bu telkin üzerine eşsiz geldi.” Bu bilgileri o tarihlerde gerek Fransa Cumhurbaşkanlığı kabinesinden gerekse Fransa Dışişleri Bakanlığı’ndan edindiğini ve haberleştirdiğini söyleyen Semo, “O dönemlerde Erdoğan için AB’ye üyelik konularında sonuç almak önemliydi” dedi. FRANSA BASINI Liberation (19 Temmuz): Halifeliğin kaldırılmasına rağmen Türkiye’de Sünni İslam fiilen devlet dini olmaya devam ediyor. Türkiye kurumsal anlamda bundan vazgeçebilirse yani bunu göreceli hale getirip aşabilirse AB’de yeri vardır. Öz itibariyle İslam’ın demokrasi ile uyumlu olmadığını düşünmemiz için bir neden yok. Le Monde (19 Temmuz): İslamcı hareketten gelme Erdoğan, Brüksel’in istediği reformların çoğunu meclisten geçirdi. Kürt dili tanındı, Milli Güvenlik Kurulu’nun yetkileri azaltıldı, Kıbrıs sorunu kilit konumundan çıkarıldı. Buna rağmen Fransız politika âlemi derinden bölünmüş durumda. Cumhurbaşkanı Chirac Türkiye’yi destekliyor, ama kendi partisi UMP (Halk Hareketi İçin Birlik) şiddetle karşı. Le Figaro (20 Temmuz): Türkiye ile ilgili belli başlı itirazlar, 70 milyonluk Müslüman nüfus, halkın yoksulluğu, Ermeni soykırımının tanınmaması, AB’nin serbest mübadele alanına dönüşme olasılığı. Bu tartışmada Cumhurbaşkanı Chirac, üyeliği savunanların başını çekiyor. Başbakan Erdoğan, Chirac’a bu tartışmada karşı tarafı ikna için gerekli malzeme verme çabasında. Liberation (21 Temmuz): Onların da ziyarette hazır bulunması gerekiyordu ama, İstanbul’un İslamcı eski belediye başkanı, türban takan kendi eşiyle ve iki bakan eşinin mevcudiyetinin sıkıntı nedeni olabileceğini son anda hatırladı. Amacı Türkiye’nin AB üyeliğini sağlamak üzere Paris’ten destek almaktı. (Marc Semo) TÜRK BASINI Mine G. Kırıkkanat (Radikal-21 Temmuz 2004): Erdoğan’ın Paris ziyaretine hem Emine Erdoğan, hem de beraberindeki beş AKP’linin hanımlarının katılması öngörülmüş, Türk tarafı Fransız tarafına Başbakan’ın eşli geleceğini bildirmişti. Ancak böyle ziyaretlerde program, ağırlayan devlet tarafından yapılıyor. Fransa Ankara’ya ilettiği programa eşlerin de katılabileceği hiçbir etkinlik koymadı. Benim anladığım bizimkiler de verilen mesajı, yani ziyaret edilecek ülkenin devlet protokolünde türbanlı hanım istenmediğini anladı. Ve Tayyip Erdoğan doğru bir karar alarak son anda vazgeçti Emine hanımı getirmekten. İsmet Berkan (Radikal-21 Temmuz 2004): Fransız protokol yetkilileri ‘Türbanlı eşlerinizi buraya getirmeyin’ demiyor. Sadece o eşlere bir program yapılmıyor. Program olmamasına rağmen Başbakan Erdoğan eşi Emine Erdoğan’ı Paris’e götürebilirdi aslında. Ancak Başbakan, Emine Erdoğan’ı getirmeyerek de bir siyasi mesaj vermiş oluyor. Milliyet (20 Temmuz 2004): Fransız gezisine katılması planlanan Emine Erdoğan ve bakan eşleri, son anda uçağa binmedi. Değişiklikte, Fransız liderlerin eşsiz programları etkili oldu. Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği, son dakika kararının programın aşırı yüklü olmasından ve eşlerle katılınabilecek bir etkinlik olmamasından kaynaklandığını savundu. Erdoğan, CNN Türk’te Mehmet Ali Birand’ın “Eşinizi niye getirmediniz?” sorusuna, “Emine Hanım sürekli bu gruptaki hanımlarla seyahat ediyor. Onlar gelemeyeceğini öğrenince, ben de gelmeyeyim dedi” diye yanıtladı. Kaynak: MİLLİYET gazetesi muhabiri SEBATAY VAROL'un haberi:11 Şubat 2010 Tayyip Erdoğan 2004'te Fransa'ya neden eşi Emine Erdoğan olmadan gitmişti? O dönemde, 2004 yılında Türkiye'nin Paris Büyükelçisi olan Uluç Özülker şöyle diyordu: O ziyaret öncesinde Fransa Emine hanımın türbanı konusundaki hassasiyetini bize iletti. Bunun üzerine de ziyaret programı 4 kez değiştirilmek zorunda kalındı. Bütün bu olgular alt alta sıralandığında netleşen gerçek şu: Fransa türbanı nedeniyle Emine hanımın gelmesini istememiş ve Tayyip Erdoğan da bu terbiyesizliği sineye çekip Fransa'ya gitmişti. Geriye şu soru kalıyor: GATA'nın türbanlı ziyaretçi kabul etmemesine karşı kükreyen Tayyip Erdoğan neden Fransa'nın tavrını sineye çekti? Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Tayyip Erdoğan 2004'te Fransa'ya neden eşi Emine Erdoğan olmadan gitmişti? O dönemde, 2004 yılında Türkiye'nin Paris Büyükelçisi olan Uluç Özülker şöyle diyordu: O ziyaret öncesinde Fransa Emine hanımın türbanı konusundaki hassasiyetini bize iletti. Bunun üzerine de ziyaret programı 4 kez değiştirilmek zorunda kalındı. Bütün bu olgular alt alta sıralandığında netleşen gerçek şu: Fransa türbanı nedeniyle Emine hanımın gelmesini istememiş ve Tayyip Erdoğan da bu terbiyesizliği sineye çekip Fransa'ya gitmişti. Geriye şu soru kalıyor: GATA'nın türbanlı ziyaretçi kabul etmemesine karşı kükreyen Tayyip Erdoğan neden Fransa'nın tavrını sineye çekti? El cevap AB desteği için Fransa ya ihtiyaç vardı. Saygılar... Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Türkiye Cumhuriyetinin yikimi icin Fransa'ya ihtiyac vardi. Fransa Cumhurbaskani Chirag, sadece türban nedeniyle Erdogan'i asagilamadi, Erdogan'in AB görüsmeleri icin yurt disinda bulundugu bir sirada, yine bir tartisma zemini olusturan Erdogan, ileri geri konusmus Chirag Erdogan icin, "AB'ye girmek icin önce medeni olmak gerekir" sözünü söylemistir. Amacin AB olduguna asla inanmiyorum. Amaclar cok farklidir bence. saygilarla Alıntı
Misafir gelincik Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 "Her horoz kendi çöplüğünde öter "diye bir darb-ı mesel vardır.Fransa bizim çöplüğümüz değil. Çıkarlar söz konusu olunca türban kimi zaman önemli olur kimi zaman olmaz. Türkiye de bunu dayatabilir , hatta buy üzden ortalığı birbirine katabilir, insanları dinci -laik diye bölebilirsiniz.Çünkü din, bu ülkenin yumuşak karınlarından biridir. Ama Avrupada böyle şeyler sökmez.Kuzu kuzu efendilerin emirleri sineye çekilir. Bir sakınca yoktur anlayacağınız. Alıntı
Φ enginar Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 11 Şubat , 2010 Bu da yüzel. Diyecek bir şey yok sadece Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 13 Şubat , 2010 Gönderi tarihi: 13 Şubat , 2010 Erdogan ve arkasindakiler Erbakan hocalarindan takkiyeciligi cok güzel bir sekilde ögrenmisler. Onlar icin seriati getirmek icin her yol haktir. Erdogan'in amaci Fransa'da degil. Simdilik Türkiye'de seriat düzenini getirmek oldugu icin sadece Türkiye sinirlari icerisinde seriat sistemine karsi olanlara karsi aslan kesilir. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.