Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

33 ERIN ÖLÜMÜNDE HATALI OLAN TSK MENSUBLARINDAN KIMSE HESAP SORAMADI


Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Dominik sen askerlik yaptın mıydı?

Ne amacla sordunuz?

 

Mesela Türk bayanlari askerlik yapmiyorlar, onlara hangi soruyu soracagiz bu baslikta yazabilmeleri icin?

Gönderi tarihi:

Aldıkları uyuşturucunun etkisinden ne uçak tanır ne helikopter nede özgürlük.

 

Askerliğimizde teröristlerin terk ettiği yerlere gittiğimizde her yerin uyuşturucu ve enjektörlerle dolu olduğuna şahit olduk..

Başkalarının uydurma sözlerini duyarak konuşmuyorum ben.

 

Ve yine yakaladığında hastane ye götürülen teröriste yarış atlarına vurulan doping iğnesinin yapıldığını da gördük.

 

At’ın bile dayanamadığı uyarıcıya sözde insan nasıl dayansın!

 

Siz bunların inancından dolayımı böyle yapılıyor sanıyorsunuz.?

 

 

Ne mi yapacan şimdi !

 

Bilmediğiniz bu gerçekleri öğrenecen !

Söylemlerinizde gercek payi olduguna inaniyorum, ama eger bu insanlar sadece uyusturucunun gücüyle dagda kaliyorlarsa ve carpismaya giriyorlarsa kusura bakma ama ben 30 yil ayakta kalan bu terör örgütüne 100 binlerce askere ve her türlü olanaga sahip olan bir orduya karsi savsip ayakta kalabildikleri icin terbrik etmek zorunda kalacagim. Düsünün koskoca TSK'nin daglarda sadece ve sadece uyusturucunun etkisiyle yasayan ve savasanlara karsi bu kadar kayip vermesi ve bu terörüstlerin sonunu getirememesi dahada cok vahim.

Dolayisiyla ne söyledigimize dikkat etmemiz gerekli cünki, söylemlerimiz bize mizrak olup geri dönebilir.

 

Düsünün 100 binlerce askeri ile, her türlü silah, tank, helikopter, gecekamarasi, ucagi ile karsinda sadece bin veya 6-7 binlerle ifade ettigimiz, ucagi, tanki olmayan ve savascilarinida sadece uyusturcunun etkisiyle tutabilen bir terörö örgtüne karsi savasan koskoca TSK 30 yilda binlerce kayip veriyor ve hemde terör örgütünün gücünü hic kiramiyor. Ne kadar dhset verici bir durum demi.

 

Dolayisiyla lafimizin nereye gidecegini iyi bilmemiz gerekli, aksi taktirde cok gülünc bir duruma düseriz.

Gönderi tarihi:

Bence TSK laskalasmistir.

Yanılıyorsunuz. TSK da bir sorun yok. Görevinin başında ve sorumluluğunun bilincindedir. Sorun sadece Atatürk Cumhuriyetine son verme planları yapan odakların el ele vererek bir iftira kampanyası başlatmış olmaları...

Gönderi tarihi:

Apo'ya 'sansür' koyan siteyi nasıl kapattılar?

Kimilerinin ‘sakızı’ çamura düştü ya... Hani şu Tokat’ın Reşadiye ilçesindeki ***** saldırı sonrasından söz ediyoruz.

Yaman bir ‘koz’ yakalamışlardı.

‘Barış sürecinde’ yapılacak bir eylem değildi bu, işin içinde mutlaka bir iş vardı.

Dikkat edin ‘eylemin kendisine’ laf eden yok, eylemin ‘zamanlamasına’ ve ‘yerine’ vurgu yapıldı sürekli.

Saldırı PKK tarafından üstlenilince, “Artık bir daha o sakızı ağızlarına almazlar” diye düşündü millet.

Heyhat, yeni bir çırpınış başladı.

7 şehidimizin faturası, herkese kesilebilirdi, ama PKK’ya asla.

Bu terör örgütünün ‘kan döktüğü’, ‘bebek vurduğu’, ‘genç kız yaktığı’ nerede görülmüştü, hele de ‘barış’ sürecinde. (!)

Neyse ki, İmralı karargahındaki ‘önderlik’ (!) bu musibeti de göğüsledi.

Tıpkı, ‘sine-i millete dönmekten’, ‘dağa çıkmaktan’ dem vuran eski DTP’lilere “Meclise marş marş” komutu verdiği gibi.

Abdullah Öcalan, saldırı için, örgütün elebaşlarından olan Duran Kalkan’a çıkıştı:

- “Amacın ne senin yoldaş?”

Duran’ın amacı belli de, asıl ‘bu haberin’ amacı ne, ona biraz kafa yoralım.

 

* * *

 

Tokat saldırısı ‘mıh’ gibi saplandı açılımcıların yüreğine, bu işten hem örgütü, hem ‘önderliği’ kurtarmak gerekiyordu.

Ve aranan kan bulundu:

Bölücü örgütün çizgisindeki haber ajansı, Öcalan’ın açıklamalarını sansürlemişti.

Sansürlenen bölümde ise Apo’nun saldırı karşısındaki şaşkınlığı yer alıyormuş.

Tabii “PKK eylemi niye üç gün sonra üstlendi” diye soranlar, sıra İmralı’daki bebek katiline gelince “Sen niye geciktin” diye soramadılar.

Yürekleri yetmedi.

Hemen iddianın üzerine atladılar:

- “Tabii ya biz demiştik, Öcalan’ın bu işte bir dahli yok. Ondan habersiz ve onun destek vermediği bir eylem.”

Bölücübaşı “Tokat benim aklımın ucunda geçmez” demiyor mu, olay aydınlandı.

Yani? Yanisi, “Tıpkı 1993’te 33 erin şehit edilerek barış sürecinin baltalanması gibi” demeye getiriyorlar.

Aradan tam 16 sene geçmiş ya, salla sallayabildiğin kadar.

Hadi askere inanmıyorsun, buyur dönemin MİT Başkanı Sönmez Köksal’ın sözleri:

- “1993’te bilinen bir barış süreci yoktu. 33 erin şehit olmasında da kuşku yok. İhmaller olabilir.”

 

* * *

 

Görüyorsunuz sakız bir çamura, bir ağza.

Belli ki, ‘oyun tek hamle’ üzerine kurulmuş. Akıl hocaları, “Yahu yarın bir gün gerçek ortaya çıkar, mahcup olursunuz” diye hiçbirini uyarmamış.

Hal böyle olunca da, sakız çürümüş, çamura düşmüş önemli değil.

Durmak yok, çiğnemeye devam.

Bu kez top yuvarlandı, bölücü örgütün yayın organı Fırat Haber Ajansı’nda kaldı.

Bir bakalım, bu ajans ‘önderlik’ (!) aleyhine ne fırıldaklar çeviriyor diye Sanalağ’daki (Internet) sitesinin başına oturuyoruz.

Bir de ne görelim, site kapalı.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin

9 Mayıs 2008’de aldığı karar gereğince, TİB, koruma tedbiri uyguluyor.

Nasıl olur yahu, bu site açıktı?

Biraz daha çaba... Bu kez aynı sitenin ‘eu’ uzantılı olanını deniyoruz, onun hakkında da iki kapatma kararı var, ona da ulaşılamıyor.

TİB, nihayet bölücü siteyi susturmuş.

Ne diyelim, herkesin teröristbaşından ‘medet’ beklediği bir dönemde, sen ‘sansür’ uygular mısın, işte böyle kapatılırsın.

Sakın ‘zamanlama’ konusuna girmeyin, orasını biz bilemeyiz.

Vardır elbet bir hikmeti.

 

İ.KUMBASAR.

Gönderi tarihi:

Yanılıyorsunuz. TSK da bir sorun yok. Görevinin başında ve sorumluluğunun bilincindedir. Sorun sadece Atatürk Cumhuriyetine son verme planları yapan odakların el ele vererek bir iftira kampanyası başlatmış olmaları...

TSK'nin kim oldugunu yeni ögremniyoruz. Basimiza kac defa darbeile vurduler ve en son darbe zaten nasil bir "Atatürkcü TSK" oldugunu gözler önüne sürdü.

 

"Atatürkcü" TSK 12 Eylül 1980 de silah zoruyla iktidari ele gecirdikten sonra ilk yaptigi is dindar yeni nesillerin yetistirilmesinin tamellerini atmakti.

 

Kimi kime tanitmaya calisiyoruz?

Gönderi tarihi:

12 Eylül de dahil, ordu yanlış bir iş yapmamıştır. 12 Eylül öncesi ülkenin nasıl bir uçurumun kenarında sendelemekte olduğunu bilmiyorsunuz. Uçurumun dibinde kollarını açmış yalanarak bekleyen Sovyet ayısı vardı. Rus geleneğinde ayı demek hakaret değildir. Onu belirteyim. Ayı demek onlarda bizde aslan demek gibidir, övgü olarak kullanılır.

 

Ama yanlışlar tabii ki olmuştur. Örneğin sizin de bahsettiğiniz gibi (sayın dominik) Sovyet yayılmacılığına karşı "yeşil kuşak" projesini aşırı bir hevesle uygulamaya koymak gibi. Kantarın topuzu böyle kaçar işte sonra... Bu hata idi, evet. O günün konjonktürü bunun iyi bir fikir olduğunu zannettirdi, ama dediğim gibi kantarın topuzu bir kaçtı, bir daha tutabilene aşkolsun... Geldik işte sonunda böyle cemaatten yetişmiş etkin! görevlilerin tezgahladığı işler devrine... Paslı tüfek eski Sovyetçiler AB ve ABD tarafına ibreyi döndürdükleri gibi cemaat yağıyla paslı tüfeklerini yağladıkları gibi yeniden mevzilere yattılar... "Zaman"la nasıl "taraf" değiştirildiğini iyi izleyin, ne dediğimi anlarsınız... :)

Gönderi tarihi:

12 Eylül de dahil, ordu yanlış bir iş yapmamıştır. 12 Eylül öncesi ülkenin nasıl bir uçurumun kenarında sendelemekte olduğunu bilmiyorsunuz. Uçurumun dibinde kollarını açmış yalanarak bekleyen Sovyet ayısı vardı. Rus geleneğinde ayı demek hakaret değildir. Onu belirteyim. Ayı demek onlarda bizde aslan demek gibidir, övgü olarak kullanılır.

 

Ama yanlışlar tabii ki olmuştur. Örneğin sizin de bahsettiğiniz gibi (sayın dominik) Sovyet yayılmacılığına karşı "yeşil kuşak" projesini aşırı bir hevesle uygulamaya koymak gibi. Kantarın topuzu böyle kaçar işte sonra... Bu hata idi, evet. O günün konjonktürü bunun iyi bir fikir olduğunu zannettirdi, ama dediğim gibi kantarın topuzu bir kaçtı, bir daha tutabilene aşkolsun... Geldik işte sonunda böyle cemaatten yetişmiş etkin! görevlilerin tezgahladığı işler devrine... Paslı tüfek eski Sovyetçiler AB ve ABD tarafına ibreyi döndürdükleri gibi cemaat yağıyla paslı tüfeklerini yağladıkları gibi yeniden mevzilere yattılar... "Zaman"la nasıl "taraf" değiştirildiğini iyi izleyin, ne dediğimi anlarsınız... :)

Demokrasi isteyen ve sahiplenen hic kimse herhangi bir askeri cuntayi dogru ve gerekli bulmaz. 12 eylüyü ve öncesini yasamdigimi nereden biliyorsunuzda cuntanin hangi sebeblerden gedigini bilmedigimi idaa ediyorsunuz?

 

12 Eylül cuntasi ülkemizde kurulusundan itibaren demokrasinin yerlesmedigini gösteriyor. Cuntacilara bu kadar sahip cikan bir toplumda baska bir ülkede göstermezsiniz. Bu tutum dahi yillarca halkimiza demokrasi yerine totaliter rejimler iyi gösterildigini kanitliyor. Ama gene de biz konumuza gelelim.

"yesil kusak" projesini sadece bir "yanlis" olarak görmemizde dogru degil.

 

12 Eylül fasist cuntasinin gelisi hct sizin bahsettiginiz sebeblerden dolayi degildi. Her dönem oldugu gibi o dönemde de cuntanin gelmesinin sartlari gecmis yillarda yavas yavas olusturuldu ve bunu kimler yapti acaba? Tabiiki derin devlet, yani o dönem Ecevit´'in bahsettigi Konturgerila. 12 eylül cuntasindan önceki gelismelere bakrsak olayi daha da saglikli anlayabilecegiz. Maras katliami, Corum katliami, Abdi Ipekci cinayeti, 1 mayis katliami, 7 Tip'li ögrencinin öldürülmesi,..... Bu olaylar tek bir merkezden yönlendirilip ülkede demokrasi güclerini bastirmak icin cuntanin gelmesine zemin hazirlayan güclerdir. Benzeri gelismeleri sonraki yillarda da yasadik ve halada yasiyoruz.

 

12 Eylül'ün gelmesinin zeminin hazirlayanlar ile gelenler zaten belirli ortak konuda anlasmislarki o dönem neredeyse sadece ülkedeki demokratik ve özgürlükcü düsümceleri susturdular. Ayni zaman icerisinde "yesil sermaye2 nesilleri yetistrimenin zeminlerini hazirladilar ve günümüze kadar geldik. Yeri gelince hic toz kondurmuyoruz ve daima Atatürkün yokunda oldugunu söylüyoruz TSK icin. Böyle önemli ve "Atatürke en sadik" bir birim nasil olurda neredeyse intihar anlamina gelecek bir "yanlislik" yapabilirler? Ben yapilani "yanlislik" olarak degil bilhassa bilerek yapilan bir gelisme olarak görüyorum. Siz bir "yanlisliktan" bahsediyorsunuz ama günümüzün TSK genel kurmayi hala bir yanlis yapildigindan bahsetmiyor ve "atatürkcü" Evren'i sonuna kadar savunuyorlar.

 

Biz TSK'ni bildigimiz ve inandigimiz gibi görmek istedigimiz icin onlara karsi yapilan her elestiriye karsi savunma kompleksiyle karsilik veriyoruz.

 

Hic bir demokrat ve baris yanlisi insan demokratik sistem icerisinde demokrasinin, barisin ve huzurun garantisi olan TSK'ne karsi olmaz ve olamazda. Ama TSK malesef ne demokrasinin ne de baris ve huzurun garantisidir ülkemizde. Her iktidara geldigi dönemde ne baris ne de huzur saglanabilmistir ve gecmisi aratan duruma getirmistir ülkeyi.

 

AKP'nin iktidara gelisinin temelleri 1980 döneminde "atatürkcü TSK" mensuplari tarafindan itinaca atilmistir. Simdiki durum aynen ABD'nin basina gelene benziyor. TSK kendi yetistirdigi nesil tarafindan yok edilmeye calisiliyor, aynen El-Kaide ve diger seriatci güclerin ABD'ye karsi actiklari savas gibi. TSK koynunda bilerek yilan besledi, onun disinda teröre karsi mücadele adi altinda sayisiz kanun disi örgütlere kendi icerisinde müsaade etti ve kurulmasinda yardimci oldu. "Yesil sermaye" ve TSK icerisindeki kanunsuz is yapan cevreler TSK'ni sarmislar ve yutmaya calisiyorlar.

Ben sadece kendi düsen aglamaz ve herkes ektigini bicer derim.

Gönderi tarihi:

Devlet denen master örgütü öyle bir terör örgütünün sistematiğiyle aynı kefeye koymayın bence. Hele Türkiye gibi bi devleti ya da profesyonel bir orduyu, kendi askerlerine suikast düzenleyip sonra da üzerinde şüphe uyandırabilecek acemilikte bi devlet veya ordu hiç sanmayın. Her devlet masum görünmek ister ama eğer suçluysa emin olun ki bunu medya kimin tarafında olursa olsun medyadan okuduklarınızla öğrenemezsiniz. Zaten eğer gerçekten suçluysa hele onu hiçmi hiç anlayamazsınız bile. Aktütünde efendim asker itiraf etmiş de, yıllar önce bi ast subay çıkıp itiraflar etmiş, kitaplar yazmış da, yok ejder vuruşuymuş, yok budha tekmesiymiş filan. Devlet ya da ordu bi komplo düzenleyeceği zaman adını hissettirmeyecek kadar profesyoneldir hiç merak etmeyin siz. Piyasada bi olay olduysa ve ardından hemen devlet ya da ordu suçlanıyosa, emin olun ki arkasında devlet yoktur. Pkklılar Türk ordusunun kıyafetini giyip kürt köyünü basıp, Türk askeri bastı izlenimi yaratabilecek kadar profesyonel. Bu eylemleri yapıp ve faili meçhulleri işleyip, 25 yıldır bunları devletin yaptığını söyleye söyleye kürtleri dağa çıkmaya ikna edecek kadar profesyonel. Ama devlet ya da ordu aktütünü yaptırdığında, bilmem hangi komployu düzenlediğinde, ergenekoncu olduğunda ya da ceylanı felan öldürdüğünde hemen ertesi gün ortaya çıkacak, suçu anlaşılacak kadar acemi öyle mi?

 

Yabancı bi ülkede olsak buna kara mizah diye hafife alırlar ama Türkiye'de oluyo böyle şeyler demek ki. Öyle herşey filmlerde olmuyo işte sadece, gerçek hayatta da oluyo böyle şeyler Türkiye'de. Kim inanır ya bunlara.

Gönderi tarihi:

Devlet denen master örgütü öyle bir terör örgütünün sistematiğiyle aynı kefeye koymayın bence. Hele Türkiye gibi bi devleti ya da profesyonel bir orduyu, kendi askerlerine suikast düzenleyip sonra da üzerinde şüphe uyandırabilecek acemilikte bi devlet veya ordu hiç sanmayın. Her devlet masum görünmek ister ama eğer suçluysa emin olun ki bunu medya kimin tarafında olursa olsun medyadan okuduklarınızla öğrenemezsiniz. Zaten eğer gerçekten suçluysa hele onu hiçmi hiç anlayamazsınız bile. Aktütünde efendim asker itiraf etmiş de, yıllar önce bi ast subay çıkıp itiraflar etmiş, kitaplar yazmış da, yok ejder vuruşuymuş, yok budha tekmesiymiş filan. Devlet ya da ordu bi komplo düzenleyeceği zaman adını hissettirmeyecek kadar profesyoneldir hiç merak etmeyin siz. Piyasada bi olay olduysa ve ardından hemen devlet ya da ordu suçlanıyosa, emin olun ki arkasında devlet yoktur. Pkklılar Türk ordusunun kıyafetini giyip kürt köyünü basıp, Türk askeri bastı izlenimi yaratabilecek kadar profesyonel. Bu eylemleri yapıp ve faili meçhulleri işleyip, 25 yıldır bunları devletin yaptığını söyleye söyleye kürtleri dağa çıkmaya ikna edecek kadar profesyonel. Ama devlet ya da ordu aktütünü yaptırdığında, bilmem hangi komployu düzenlediğinde, ergenekoncu olduğunda ya da ceylanı felan öldürdüğünde hemen ertesi gün ortaya çıkacak, suçu anlaşılacak kadar acemi öyle mi?

 

Yabancı bi ülkede olsak buna kara mizah diye hafife alırlar ama Türkiye'de oluyo böyle şeyler demek ki. Öyle herşey filmlerde olmuyo işte sadece, gerçek hayatta da oluyo böyle şeyler Türkiye'de. Kim inanır ya bunlara.

Bu aciklamalariniz devletin ve TSK'nin masumlugunu isbatlamiyorki. Söylemlerinizin dogrulugu isiginda aciklamalariniz dahada vahim. Demekki devletin ve TSK'nin o kadar cok yaptigi yasadisi olaylar varki cok profesiyonel yaptiklari icin hala gün isigina cikmamis. O yüzden 85 yildir yasanan bir cok katliamlarin, yasadisi eylemlerin, öldürme olaylarinin, suikastlarin ve faili mechullerin socrumlulari bulunamiyor. Ama sizin biulgilerinizi dogru kabul edersek aslinda yasanan tüm karanlik olaylari aydinlatmis oluyoruz. Sorumlular belli.

Gönderi tarihi:

Bu aciklamalariniz devletin ve TSK'nin masumlugunu isbatlamiyorki. Söylemlerinizin dogrulugu isiginda aciklamalariniz dahada vahim. Demekki devletin ve TSK'nin o kadar cok yaptigi yasadisi olaylar varki cok profesiyonel yaptiklari icin hala gün isigina cikmamis. O yüzden 85 yildir yasanan bir cok katliamlarin, yasadisi eylemlerin, öldürme olaylarinin, suikastlarin ve faili mechullerin socrumlulari bulunamiyor. Ama sizin biulgilerinizi dogru kabul edersek aslinda yasanan tüm karanlik olaylari aydinlatmis oluyoruz. Sorumlular belli.

 

Dominik bu söylediklerim TSK'nın masum olduğunu ispatlamıyor ama siz nasıl olup da -öyleyse bi çok suçu o kadar profesyonelce işlemişler ki ortaya çıkmamış- mantığını yürütebiliyorsunuz? Alınmayın ama bu kasıtlı bi mantık yürütme gibi duruyo. Bak ben sizin geçen gün bakkaldan ekmek çaldığınızı iddia edebilirim ama bunu ispatlayamam değil mi? Hatta siz çıkıp -ben çalacak olsam bunu sen oradan nasıl görüp ispatlayacaksın ki- dediğinizde, ben -bak gördün mü demek ki şimdiye kadar o kadar çok profesyonelce çalmışsın ki, ispatlanamıyor bile- diyebilir miyim?

 

Ordu ve devlet çok deneyimli ve örgütlü bir yapı. Bu tür işleri çevirip çevirmediğini asla ispatlayamazsınız kendisi itiraf etmedikçe. Söylemek istediğim bu. Bundan -demek ki o kadar profesyonel ki, çok suç işledi ama ortaya çıkmadı- sonucu çıkmaz. Suç işledi ama ortaya çıkmadı demeniz için, işlediği suçu kesin biçimde biliyo olmanız lazım. Nereden biliyosunuz?

 

Cevabınızın zoraki biçimde orduyu ne olursa olsun karalamaya yönelik olduğunu düşünüyorum, yanlışsam söyleyin.

Gönderi tarihi:

Basit bir cevapla söylediklerine geçiyorum..

 

Köylünün öldürülmesi de, Pkklının helikopterden atılması da savaş suçudur..

 

Bunları yapan tüm askerler, JİTEMliler, özel harekatçılar, dönemin emniyet müdürü, şehrin valisi, ilçenin kaymakamı, dönemin Genel Kurmay başbakanı, dönemin Başbakanı, dönemin Cumhur başkanı savaş suçu işlemiş, uluslar arası hukuk karşısında yargılanmak zorundadırlar..

 

Bunu yapmakta, söylediklerimi anlamakta bu kadar 'basit..'

 

Eminim ki söylediklerinize kendinizde gülmüssünüzdür cünkü trajikomik bir tarzda yazmissiniz.Ortada bir savas yoktur,bu sizlerin kendinizi avutup önem vermenizdir.Teröre karsi mücadele savas degildir.Gencecik fidanlara nahak yere pusu kurup sehid edenlerin öldürülmesi haktir.Siz savasla terörü galiba karistirdiniz.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

cuntayi dogru ve gerekli bulmaz.

Ben size uçurumun kenarında sendeleyen ve iç savaşa, dış müdahaleye yuvarlanmak üzere bir ülkeden bahsediyorum, siz demokrasiden bahsediyorsunuz. İç savaşta, yabancı işgalinde ne demokrasisi? Evdeki bulgurdan olurken hangi Dimyat'ın pirincinden bahsediyorsunuz kuzum siz?

 

İnanmıyorsanız Afganistan'ın başına gelenler ortada. Somut örnektir. Orada da dincilerle Sovyetçiler kavgaya tutuşturulup sonra da kızıl ordu "kardeş kavgasını önlemek"!!! için girdi. Tıpkı ABD'nin demokrasi için!!! Irak'a girdiği gibi.

 

Hep söylerim: "Divide en imperum"...

Gönderi tarihi:

 

Ordu ve devlet çok deneyimli ve örgütlü bir yapı. Bu tür işleri çevirip çevirmediğini asla ispatlayamazsınız kendisi itiraf etmedikçe. Söylemek istediğim bu. Bundan -demek ki o kadar profesyonel ki, çok suç işledi ama ortaya çıkmadı- sonucu çıkmaz. Suç işledi ama ortaya çıkmadı demeniz için, işlediği suçu kesin biçimde biliyo olmanız lazım. Nereden biliyosunuz?

 

Cevabınızın zoraki biçimde orduyu ne olursa olsun karalamaya yönelik olduğunu düşünüyorum, yanlışsam söyleyin.

Tamamda isbatlayamayiz, cünki onlar cok deneyimli ve güclü, diyerek olan bitene amenmi diyelim, yoksa madem devletin ve TSK'nin yaptiklarini isbatlayamiyoruz atalim birisinin üzerine , nasilolsa onlar develt kadar güclü degiller ve isbatlamasi daha kolay olurmu diyelim?

 

Ben sadece 33 erin ölüme gönderilmesindeki sorumlu komutanlarin hesap vermesi taraftariyim, siz bunu ister karalama olarak görün iste baska bir sey olarak, hicte önemli dgil.

 

Bakin size bir haber yayinliyorum, Daglica'da esir düsen askerler hakkinda. Buyurun onlardan hesap soruyorlar, neden ölmedin diyorlar ve hatta verdikleri mahkumiyet yetmiyormus gibi silahlarin parasini dahi istiyorlar. Bunlarda TSK mensubu ama komutanlarda TSK mensubu. Er askerden hesap sormak dogal ama üst rütbelilerden hesap sormak karalamaya yönelik oluyor. Herkes kendi niyetini sorgulasin daha saglikli olur.

 

"Dağlıca’da ‘niye ölmedin’e 34 ay hapis

Taraf / ADEM TAYAN-SELİM KEMALOĞLU/VAN - Istanbul - 26.12.2009

 

Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Dağlıca Taburu’nda 21 Ekim 2007’de, 12 askerin şehit olduğu PKK baskınında fatura, örgüt tarafından kaçırılan sekiz askere kesildi. Van Askerî Mahkemesi’nde görülen davada PKK tarafından kaçırılan erlerden Ramazan Yüce ‘Alenen askerleri emre itaatsizliğe teşvik etmekten iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırırken, diğer yedi asker için görevi ihmal suçlarından verilen cezalarının ertelenmesine karar verildi. Bir yıl sekiz ay ile bir yıl üç ay arasında değişen sürelerde ceza alan yedi askerin, beş yıl içinde suç işlememeleri gerekiyor.

 

Neden ölmediniz de kaçırıldınız

Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nde görülen davanın son oturumunda Mahkeme Mardinli er Ramazan Yüce’yi ‘Alanen askerleri itaatsizliğe teşvik’ suçundan iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırdı. Karar Askeri Yargıtay tarafından da onaylanırsa Er Yüce aldığı cezanın üçte ikisi oranında yatacak. Yüce’nin yattığı süre aldığı cezaya sayılacağından yaklaşık 18 ay cezaevinde kalması sözkonusu. Mahkeme, Yüce için ‘görevi ihmalden’ verdiği bir yıl sekiz ay hapis cezasını ise beş yıl süreyle erteledi. PKK tarafından Kuzey Irak’a kaçırılan Yüce’nin ‘yurt dışına firardan’ beratine karar veren mahkeme, esirken Roj Tv’ye çıkıp konuştuğu için ‘basın yayın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak” suçundan ise görevsizlik kararı verdi. Uzman Çavuş Halis Çağan’a ise ‘görevi ihmal’den bir yıl sekiz ay ceza verildi.

 

Kaybolan silahların parasını istedi

Mahkeme, Çavuş Mehmet Şenkul, erler Fuat Başoda, İlhami Demir, İrfan Beyaz, Özhan Şabanoğlu ve Fatih Atakul için ise ‘görevi ihmal suçundan’ bir yıl üç ay hapislerine karar verdi. Fakat bu cezalar beş yıl süreyle ‘suç işlememek’ şartıyla ertelendi. Mahkeme, kaybolan silahları için de askerlerden adam başına 1208 TListedi. Erler bu parayı iki yıl içerisinde aylık taksitler halinde ödeyecek.

 

12 asker şehit olmuştu

Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’ndeki Dağlıca Taburu’na, 21 Ekim 2007 gecesi PKK ‘lılar tarafından baskın düzenlenmiş, 12 asker şehit edilmiş, sekiz asker de kaçırılmıştı. Saldırı Türkiye genelinde büyük gösterilerle protesto edilmiş, yeni bir milliyetçi bir dalganın yükselmesine neden olmuştu. Daha sonra hükümet üyeleri demokratik açılım kararının Dağlıca Baskını sonrası yaşanan gelişmeler üzerine alnıdığını açıklayacaktı. Dağlıca baskınıyla ilgili Taraf’ın ısrarlı haberleri sonucunda askeri ihmaller ortaya çıkmış, buna rağmen baskının hemen ardından karakol komutanı Onur Dirik’e dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Hasan Iğsız tarafından ödül verilmesinin fotoğrafları da Taraf’ta yayınlamıştı. Kaçırıldıktan sonra Türkiye’ye döndüklerinde tutuklanan erler 1 Şubat 2008’de yapılan ilk duruşmada tahliye edilmişti."

 

Kaynak: -http://www.taraf.com.tr/haber/45967.htm-

Gönderi tarihi:

Ben size uçurumun kenarında sendeleyen ve iç savaşa, dış müdahaleye yuvarlanmak üzere bir ülkeden bahsediyorum

Ehhh önce bu duruma nasil geldik iyi irdelememiz gerekli. Devletin kurulusundan itibaren ucurumun temelleri atildi ve bizler olan bitenler yalan yanlis anlatildi. Köklü bir devlet anlayisi bizi ucurumun esigine asla getirmezdi. Kendi düsen aglamaz derler.

 

Ülkeyi inkar ve red politikalariyla ucurumdan kurtaran bir devlet gösterin.

 

Inkar ve red politikasi buraya kadarmis. 85 yildir aklimiz neredeydi? Sunu inkar et, bunun hakkini gasp et, sunu yasakla bunu düsman ilan et. Böylemi saglam bir devlet kurmayi pilanladik?

Gönderi tarihi:

Eminim ki söylediklerinize kendinizde gülmüssünüzdür cünkü trajikomik bir tarzda yazmissiniz.Ortada bir savas yoktur,bu sizlerin kendinizi avutup önem vermenizdir.Teröre karsi mücadele savas degildir.Gencecik fidanlara nahak yere pusu kurup sehid edenlerin öldürülmesi haktir.Siz savasla terörü galiba karistirdiniz.

 

 

saygilarla

Savas dahi olmasa yukarida bahsedilen bicimde öldürülme olaylari bir suctur. En azindan demokratik devletler icin gecerli bu kisas.

 

Köylüyü yakalarsin götütürsün mahkemeye ve sucu sabit bulunursa alir cezasini. Yakalanan terörüst icin de aynisi gecerli. Hic zaman güvenlik gücleri dogrudan catismalar disinda bir sucluyu, bu terörüst dahi olsa, öldürmeye , cazalanmdirmaya hakki yok. Hukukun üstünlügünü sadece Ergenekon davasinda yatanlar icin degil herkes icin istersek inandirici oluruz.

Gönderi tarihi:

Eline silahi alip,daglara cikan,askerlere pusu kurarak öldüren sonra da insan haklari ariyanlarin önce insan olduklarini ispat etmeleri gerekir.Ayni sekilde helikopterden attilar diyenlerinde atildigini gercekten ispat etmeleri sarttir.Ahmet dedi,Yusuf gördü ile olmaz bu is.Hukukun üstünlügü herkes icin aranir ama daga ne amacla ciktigi ve kimlerin hesabina askerlere pusu kurdugu bilinenler icin degil.Buna ragmen askerler ele gecirdikleri hicbir teröriste kötü bir muamelede bulunmamis teröristlerin yarali diye biraktiklari arkadaslarini bile tedavi ederek hayata kavusturmuslardir.Askeri karalamak icin asli astari olmayan iddialara sarilmakta insani degildir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Eline silahi alip,daglara cikan,askerlere pusu kurarak öldüren sonra da insan haklari ariyanlarin önce insan olduklarini ispat etmeleri gerekir.Ayni sekilde helikopterden attilar diyenlerinde atildigini gercekten ispat etmeleri sarttir.Ahmet dedi,Yusuf gördü ile olmaz bu is.Hukukun üstünlügü herkes icin aranir ama daga ne amacla ciktigi ve kimlerin hesabina askerlere pusu kurdugu bilinenler icin degil.Buna ragmen askerler ele gecirdikleri hicbir teröriste kötü bir muamelede bulunmamis teröristlerin yarali diye biraktiklari arkadaslarini bile tedavi ederek hayata kavusturmuslardir.Askeri karalamak icin asli astari olmayan iddialara sarilmakta insani degildir.

 

 

saygilarla

Burada herhangi bir seyi isbatlamaya gerek yok cüni, benim söyledigim anlatilanlar gibi yasanan olaylarin suc oldugu.

 

Dagda carpisan insan degil diyerek güvenlik güclerinin kendilerine verilen yetkinin disina cikip yargisiz infaz etmeleri suctur diyoruz.

 

Ha dersinizki tabiiki kanunsuz yapilan her türlü yaptirim suctur ama, güvenlik gücleri asla böyle bir suc yapmazlar diyorsaniz diyecek bir lafim olmaz, tabii güvenlik güclerininde gercekten kanunsuz is yapmadiklarini isbatlamak sartiyla.

 

Dolayisiyla konuyu saga sola sündürmemize gerek yok.

 

Güvenlik gücleri köyleri basip savunmasiz köylüleri hakim önüne cikartmalari gerekirken öldürmeleri veya bahsdildigi gibi teslim olmus veya yakalanmis bir terörüstü gene hakim önünen cikartmadan kendi kanunlarini isletip öldürüyorlarsa sizce bu sucmudur yoksa hukuk cercevesindemi görüyorsunuz?

Olay budur, baska yönlere cekmemeize gerek yok. Bunlari sorarken kimsede terörüstü veya herhangi bir sucluyu masum gösterilmiyor.

Gönderi tarihi:

inkar ve red politikalari

"Samanyolu" galaksisinin başka gezegenlerinde ve başka "zaman" larda yaşayanlara, bu şartlanmışlıkları kabullenenlere bir şey anlatmanın bir yolu yok...

 

Asıl 1400 yıl öncesinden sonra insanlığın kaydettiği ilerlemeleri red ve inkar edenlerle aynı yola girenler ve onların açılımlarından medet umanların şapkayı önlerine koyup bu: "benden başkası batıl, benim gibi düşünmeyen öteki, benim gibi inanmayan beriki dogmatik faşizmi nereye varır?" diye düşünmesi gerekiyor.

 

Hepinizi temin ederim, dogmatik faşizm ırkçı faşizmi mumlarla bile değil, projektörlerle arattırır da yine bulamazsınız. Fakat bunu söylemem, "sıtmayı gösterip ölüme razı etme" filan da değildir. Türkiye Cumhuriyeti hiç bir zaman ırkçı bir devlet olmamıştır. Nedenini bir çok kez anlattım, bu ülkede Turancılar da mahkemelerde cezalara çarptırılmışlardır.

Gönderi tarihi:

Ben bazen insanlari anlamakta zorlaniyorum cünkü,"Benim gazetem böyle yazdi,benim TV kanalim böyle dedi,bu da dogrudur"sartlanmisligi öyle bir nasirlasmis ki,ayni gazeteler manset atip dün saldirdiklari kurum ve kisiler icin "onlar sucsuz,masum"diye yazsa ve adamlarda tam tersine suclu olsalar onlarin gazeteleri yazdigi icin masum olur cikarlar.Simdi bu davranis bu zihniyet kabul edilebilir bir zihniyetmidir.O kadar bir sartlanmislik ve beyin yikanmisligi var ki veya kasit o yöndedir:TSK onca suc isledi soran yok diye yaziyor bazi isimler.Arkadas nerden biliyorsun suc isledigini TSK'nin diye soruldugunda verdkleri yanit:"Taraf yazdi,Yeni Safak yazdi,Ahmet dedi,Mehmet gördü"oluyor.Yani Taraf ve Yeni Safak veya Zaman veya Vakit ne yazarsa hepsi dogrudur,Ha Kuran,Ha bu gazeteler ikiside Allahtan tarzi bir yaklasim sergileniyor.Aynen PKK'li Osman Baydemir'in Kuran ayetini kullanarak küfre dogru demesi hesabi.Bence,bunlarin hepsi belirli bir amaca hizmet vermektedir.Ne olursa olsun Atatürkcü'leri ve TSK'yi karalamak.Baska hicbir amaca hizmet verilmiyor.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

"Samanyolu" galaksisinin başka gezegenlerinde ve başka "zaman" larda yaşayanlara, bu şartlanmışlıkları kabullenenlere bir şey anlatmanın bir yolu yok...

 

Asıl 1400 yıl öncesinden sonra insanlığın kaydettiği ilerlemeleri red ve inkar edenlerle aynı yola girenler ve onların açılımlarından medet umanların şapkayı önlerine koyup bu: "benden başkası batıl, benim gibi düşünmeyen öteki, benim gibi inanmayan beriki dogmatik faşizmi nereye varır?" diye düşünmesi gerekiyor.

 

Hepinizi temin ederim, dogmatik faşizm ırkçı faşizmi mumlarla bile değil, projektörlerle arattırır da yine bulamazsınız. Fakat bunu söylemem, "sıtmayı gösterip ölüme razı etme" filan da değildir. Türkiye Cumhuriyeti hiç bir zaman ırkçı bir devlet olmamıştır. Nedenini bir çok kez anlattım, bu ülkede Turancılar da mahkemelerde cezalara çarptırılmışlardır.

Benim yorumlarimdan yukarida yazdiklarinizimi anladiniz?

 

Pes dogrusu daha ne diyeyimki?

Gönderi tarihi:

O kadar bir sartlanmislik ve beyin yikanmisligi var ki veya kasit o yöndedir:TSK onca suc isledi soran yok diye yaziyor bazi isimler.

 

Siz neye dayanarak o kadar emisnsiniz TSK'nin suc islemediginden?

 

Sartlanmisliktan bahsederken madalyonun her iki yüzünede bakmak gerekmezmi?

 

Suc islemis diyenler sartlanmis olurken hayir TSK asla suc islemez diyenler neden sartlanmamis oluyorlar? Yoksa onlarda sartlanmista bizmi anlayamadik yorumunuzu?

Gönderi tarihi:

emisnsiniz TSK'nin suc islemediginden?

Türk Silahlı Kuvvetlerine atılmaya çalışılan bütün suçların düzmece ve iftira olduğunu, bu iftiraların amacının ne olduğunu defalarca açıkladık. Ne yapmamızı istiyorsunuz, kopyalayıp bir daha mı yapıştıralım? Dön baba dönelim mi oynayacağız burda?

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.