Siyaset Üretemeyen Sosyal Demokrat Geçinen Partiler Kendi Kendilerini Bitirmeye Çalışıyorlar

[Φ dünyahepimizin]

Ülkemizde 1980 darbesinden sonra kendisini sosyaldemokrat olarak niteleyen bazi parti ve partiler kuruldu. Bunlarin cogu CHP ile birlestikten sonra kisa dönem icerisinde tekrar ya koltuk kavgasindan, ya parti baskaninin antidemokratik tutumundan ve saltanatligindan dolayi, bazi iyi niyetli partililerinde siyaset ve cözüm üretilemediginden dolayi ya partiden ayrilip yeni bir parti kurmuslardir yada baska bir partiye transfer olmuslardir. Bunun en son örnegi herkesin bildigi gibi sayin Sarigül olayi. Sarigül ile Baykal dogal olarak ayni ipte oynayamiyorlardi, cünki her ikiside cambazlik yapiyordu, cözüm ve siyaset üretmek yerine alevera ve dalevera ile parti yönetmeye ve birbirlerinin kuyularini kazmaya calisiyorlardi. En sonunda CHP'de Baykal güresi kazandi ve Sarigül beyefendi havlu atip kendisini DSP'ye transfer etti. Tabii transfer sirasinda aynen spor kulüplerinde yasadigimiz ve gördügümüz olaylara sahit olduk, yani Sarigül bey en büyük DSP ve DSP'nin bayragini kimseye kaptirmam gibi sözleri animsatacak aciklamalarda bulundu. Ama kisa dönem sonra anlasildiki yapilan transfer hicte saglikli degilmis ve aninda sayin Sarigül DSP'den de istifa etti ve tüm söylediklerini bir hamlede unutuverdi. Simdi basin yoluyla ögrendigime göre sayin Sarigül yeni bir parti kuryormus ve Kasim ayinda parti hayata gecirilecekmis.

 

Halktan kopuk, ne isitedigini bilmeyen, demokrasi yerine saltanatlik usulü baskanlik sistemi uygulayan, siyaset üretmek yerine ve gücünü halktan alma yerine sirtini TSK'ne dayayan bir parti ne sosyal demokrat bir parti olabilir ne de bölünmekten, parcalanmaktan ve hatta zaman icerisinde marjinal bir parti durumuna gelmekten kurtulamaz. Bazilarina göre 20% (son genel secimlerde DSP ile ortak alinan oy yuvarlak hesapla 20%) cok iyi bir sonuc, tabii genel olarak 40% potansiyeli oldugunu kabul etmezsek. Ama CHP zaman icerisinde 50% oy kaybina ugramistir. CHP ve onu bu hale getirenler koltuk hesaplarini yaptiklari icin, tabiiki 20% oy oranini secmenine cok iyi bir basariymis gibi göstermeye calisiyor.

 

Bu zihniyet devam ettigi sürece Sarigül örnegindeki gibi cok örnekler görecegimize eminim.

 

 

"ŞİŞLİ Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün başlattığı Türkiye Değişim Hareketi'nin Kasım ayında partileşeceği bildirildi.

 

Türkiye Değişim Hareketi Kayseri İl sorumlusu İbrahim Hamurcu, Türkiye'de iktidar ve muhalefetin bittiğini söyledi. Ülkede yeni bir oluşuma ihtiyaç olduğunu için hareketlerinin ortaya çıktığını belirten İbrahim Hamurcu, Kayseri'de oluşumlarını tamamlandıklarını, parti kurulması halinde üye kaydına başlayacaklarını belirtti. Partileşme sürecinin sürdüğünü anlatan Hamurcu, şöyle dedi: “Partimiz büyük olasılıkla, Kasım ayında kurulacak. 2011 seçimlerine hazırlanacağız. Bu anlamda, Türkiye'nin kaderini değiştireceğiz. Bu hareket, bu parti tavandan değil tabandan gelen bir kuruluştur. Zoraki yapay bir parti değil halkın kendi partisidir. Bu nedenle de parti adının halkımızdan gelmesini bekliyoruz. Herkesi, Mustafa Sarıgül ile Türkiye Değişim Hareketi çatısında kucaklamaya davet ediyorum. Hep birlikte ülkemizi esenliğe ulaştıracağız.”

 

 

Yeni kurulacak partinin vatana ve millete hayirli olmasi dileklerinden baska bir sey söylemek gerekmez herhalde. Umarim kendilerine degilde vatana ve millete yarayisli politikalar üretirler.

[Φ jeune]

partı programlarını bekleyım gorelım ama dıger sol partılerınkınden farklı olacagını sanmıyorum

antıemperyalıst turkıyenın tam bagımsızlıgını savunacak bır sol partının ozlemını hala cekmekte turkıye

mustafa sarıgulde benden makas almıstı ondan berı gıcıgım kendısıne benden oy cıkmaz

[Φ suheda_]

Bu kokuşmuş sistem içerisinde kim gelip parti kurarsa kursun değişen hiç bir şey olmaz..

Hepsi birbirinin aynı olmak zorundadır.Olmadın mı?Gidersin bu kadar basit...

[Φ Taylan Abi]

Çok seslilik iyidir.

 

Aynı fikri topluluk içerisinde farklı fikirleri savunanlar bu çabanın zahmetini bilirler. Onlar anlatırlar, ama anlayan da olur anlamayan da. Bu durum tabii ki bırakıp gitmeyi, ayrı bir yol çizmeyi zorunlu kılmaz.

Ancak bir zaman gelir ki çıkış yolu gitmektedir.

Bölmek ise bambaşka birşeydir. Bölerken zarar ziyanla gidilir.

 

Son dönemde sol partiler Sayın ŞENER'in yeni bir parti kurmasını olumlu karşılamışlardır. Sağ partiler de Sayın SARIGÜL'ü aynı hissiyat ile değerlendireceklerdir eminim.

 

Bir kişiyi bölücülükle itham etmek çok ağırdır. Kimseye de jiletle çizilmiş kırmızı çizgiler içerisinde haksızlık edilmemelidir. Sayın Sarıgül'ün siyasi vizyonunu henüz çözebilmiş değilim, kendisine herhangi bir sempati duyamıyorum. Ancak duyduğum antipati Sayın Baykal'a duyduğumdan da az değil. Umarım bu girişimden sonra herkes kendi inandığı yolda ilerler ve nasibini almak için seçimleri bekler.

 

Aynı dileklerim Sayın Şener ve siyasi hasımları için de geçerli.

 

Atatürk'ün kurduğu cumhuriyette kimse seslerin çokluğu hakkında olumsuz düşünmemelidir.

AKEPE mi burası ey arkadaşım? Tek aday çıktı diye kongre iptal edilsin... Akılcı ve ilerici olalım biz.

 

Mühim olan çoğulculuk. Bunu sağlayabilirsek ne mutlu.

 

 

 

 

 

 

 

Not: Başlıktaki SİYASET ÜRETEMEYEN VE SOSYAL DEMOKRAT GEÇİNEN tanımını da objektiflikten uzak ve tahrikkâr buluyorum.

Neyse.

Benim konum o değil.

[Φ kaplan-200]

Sarıgül'de Osman pamukoğlu gibi kendine çok güveniyor.Bana göre kisininde hiç şansı yok.

 

Hele Sarıgül gelirse vay halimize...Eskilerini çok arayacağız....Ama hiç şansı yok.

[Φ dünyahepimizin]

Çok seslilik iyidir.

 

 

Atatürk'ün kurduğu cumhuriyette kimse seslerin çokluğu hakkında olumsuz düşünmemelidir.

AKEPE mi burası ey arkadaşım? Tek aday çıktı diye kongre iptal edilsin... Akılcı ve ilerici olalım biz.

 

Mühim olan çoğulculuk. Bunu sağlayabilirsek ne mutlu.

 

Not: Başlıktaki SİYASET ÜRETEMEYEN VE SOSYAL DEMOKRAT GEÇİNEN tanımını da objektiflikten uzak ve tahrikkâr buluyorum.

Neyse.

Benim konum o değil.

Cok seslilige kimsenin dedigi ve karsi ciktigi yok, ama o cok seslilik mevcut partilerimizde malesf yok ve öyle oldugu icinde ya ayriliyorlar ya da kovuluyorlar ve sonucta yeni parti girisimleri basliyor.

 

bakin size bu gün okudugum yeni bir örnek daha, bir yeni parti daha kuruluyor ve ülkemizde parti enflasyonu var desem yalan olmaz. 10 baraji göz önünde tutarsak bu partilerin tümünün meclise girebilmesi icin yüzdeler yerine 100 binlerden bahsetsek cok dogru olur.

Su yeni kurulacak partiyide biraz taniyalim:

 

"Boztaş boşluğu gördü parti kuruyor!

 

16/07/2009

 

Adana'da geçen genel seçimlerde bağımsız olarak milletvekili adayı, 29 Mart'taki yerel seçimlerde de yine bağımsız olarak Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olup seçilemeyen, yaptığı seçim propagandaları ile kamuoyunun dikkatini çeken Abdurrahman Boztaş parti kurmak için harekete geçti.

 

 

 

`Biz fırıldak değiliz' sloganıyla tanınan emekli gazeteci Abdurrahman Boztaş, Seyhan Oteli'ndeki toplantıda Türkiye Çağdaş Ülke Partisi'nin (TÇÜP) tanıtımını yaptı. Toplantısında, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Adana'yı ziyaretinde söylediği, `Bende bu vekayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana'da vücut bulmuştur' sözlerini hatırlatan Boztaş, "Türkiye'de yaşanan olumsuz gelişmelerden dolayı yeni bir siyasi parti kurma ihtiyacı hissederek, TÇÜP'ü kurma kararı aldık. Partimiz, Cumhuriyet kurulduğundan bu yana Adana'da kurulan ikinci partidir. Amacımız, din, dil ve ırk ayrımcılığı yapmadan, Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Alevi'si ve Çerkezi ile birlik olmaktır. Ülkenin kötü gidişatına son vereceğiz" dedi.

 

Türkiye'nin birçok ilinde parti binası çalışmalarına başladıklarını ve parti genel merkezinin Ankara'da olacağını belirten Boztaş, "Birileri bu işi başaramayacağımızı düşünüyor ve tekerimize çomak sokmaya çalışıyor. Ancak bizim parti kuracak maddi gücümüz de, siyasi tecrübemiz de var. Bu tekere artık kimse çomak sokamayacak. Biz başkaları gibi fırıldak değiliz" diye konuştu.

 

Boztaş'ın parti kuracağını açıkladığı toplantıda, yanında destekçi olarak kimsenin bulunmaması ise dikkat çekti"

 

Alinti: -http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=945334&Date=16.07.2009&CategoryID=78-

 

 

 

"Atatürk'ün kurduğu cumhuriyette kimse seslerin çokluğu hakkında olumsuz düşünmemelidir.

AKEPE mi burası ey arkadaşım? Tek aday çıktı diye kongre iptal edilsin... Akılcı ve ilerici olalım biz."

 

Bunu söylemekle neyi anlatmaya calisiyorsunuzki? Atatürk'ü parti saltanatinada alet ettikya pes dogrusu. Ne zaman Atatürk'ü kalkan yapmadan tartisacagiz acaba?

 

Baslik objektif degilse, gösterirsiniz sosyal demokrat gecinenlerin ürettikleri politikalari ve böylece sorun cözülmüs olur. Bana göre objektif olmayan bu partilerin gercek yanlislarini görmemezlikten gelmektir. Dost aci konusr misali, bizde sosyal demokratlarin derin hatalari üzerine dikkat cekmek istedik ve dolayisiyla "tahrikkâr" bulundu. O halde bizde söyle diyebilirz, Türkiye sosyal demokrat partiler tüm gücleriyle ve basariyla ülke ve milleti icin siyaset üretiyorlar ve iktidara kosuyorlar. Cok yakinda ülkemizde siyaset ve politik degisiklere sahit olacagiz. Yakinda dogru yolda usanmadan giden sosyal demokrat parti iktidara gelecek.

[Φ Taylan Abi]

"Atatürk'ün kurduğu cumhuriyette kimse seslerin çokluğu hakkında olumsuz düşünmemelidir.

AKEPE mi burası ey arkadaşım? Tek aday çıktı diye kongre iptal edilsin... Akılcı ve ilerici olalım biz."

 

Bunu söylemekle neyi anlatmaya calisiyorsunuzki? Atatürk'ü parti saltanatinada alet ettikya pes dogrusu. Ne zaman Atatürk'ü kalkan yapmadan tartisacagiz acaba?

 

Baslik objektif degilse, gösterirsiniz sosyal demokrat gecinenlerin ürettikleri politikalari ve böylece sorun cözülmüs olur. Bana göre objektif olmayan bu partilerin gercek yanlislarini görmemezlikten gelmektir. Dost aci konusr misali, bizde sosyal demokratlarin derin hatalari üzerine dikkat cekmek istedik ve dolayisiyla "tahrikkâr" bulundu. O halde bizde söyle diyebilirz, Türkiye sosyal demokrat partiler tüm gücleriyle ve basariyla ülke ve milleti icin siyaset üretiyorlar ve iktidara kosuyorlar. Cok yakinda ülkemizde siyaset ve politik degisiklere sahit olacagiz. Yakinda dogru yolda usanmadan giden sosyal demokrat parti iktidara gelecek.

 

Atatürk'ü hiçbir şeye alet etmiş değilim. Atatürk bu cumhuriyeti kuran, ilk partinin başkanı ve diğer partilerin de açılmasını isteyen bir insandır. Bunu belirtmenin nesi sizi rahatsız etti ki?

[Φ dünyahepimizin]

Atatürk'ü hiçbir şeye alet etmiş değilim. Atatürk bu cumhuriyeti kuran, ilk partinin başkanı ve diğer partilerin de açılmasını isteyen bir insandır. Bunu belirtmenin nesi sizi rahatsız etti ki?

Konumuz Atatürk'te degil cok seslilikte degilki?

[Φ Taylan Abi]

Konumuz Atatürk'te degil cok seslilikte degilki?

 

Ne dediğinizi hiç anlamadım. DE'leri ve Kİ'leri yazmayı, virgül kullanmayı öğrenirseniz derdinizi de anlatabilirsiniz.

Yarım yamalak anlattığınız kısım için cevap vereyim;

 

Benim konum belli ki Atatürk değil. Zaten Atatürk'e de atıfta bulunmadım. Atatürk'ün kurduğu cumhuriyetteki bir partiye, AKePe'ye atıfta bulundum. Kuruluş döneminde neler olduğunu, şimdi neler olduğunu karşılaştırdım. Fark var.

 

Benim konum, yeni siyasi oluşumlar. Çok partili dönemden, bu döneme geçiş sürecinden, çok seslilik tanımından neden rahatsız oluyorsunuz? Sadece Atatürk kelimesine mi takıldınız yoksa?

[Φ dünyahepimizin]

Ne dediğinizi hiç anlamadım. DE'leri ve Kİ'leri yazmayı, virgül kullanmayı öğrenirseniz derdinizi de anlatabilirsiniz.

Yarım yamalak anlattığınız kısım için cevap vereyim;

Hay hay sayin Taylan Abi, hemen ögreniriz. Ama aslinda siz ögretseniz daha cok memnun olacagim, cünki en azindan sizin anlayacaginiz sekilde yazmayi gene sizden ögrenirim.

[Φ mavi olmayan gökyüzü]

Sevgili Dünyahepimizin,

 

Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de siyasetteki çıkmazdır.Siyasi basiretsizlik yada siyaset üretememek de diyebilirsiniz buna.Siz eğer siyasetin önünü tıkarsanız o zaman silahın önünü açmış olursunuz.Şiddetin ve istikrasızlığın tek çıkmazı siyasettir.

 

Bugün ülkemizde gerçek anlamda üreten bir siyaset yok.Dün Cumhuriyet'i ilan eden bu ülke,dünden çok daha iyi bir yerde değil.Tek partili dönemden çok partili döneme geçiş çabaları,tekrar tek partiliye geçiş.Nedenleri çok tartışılsa da dünden beri var olan iktidarların kavgası tüm yaşananların özet.

 

Darbeler,partilerarası çekişmeler,parti içi tiranlık...Türkiye'de ki oligarşik yapılanmalar,vesayetin süregelen sahipleri vs.İşte tüm bunlar kendi kendini yok eden bir partiden çok kendi kendini yok eden bir demokrasinin enkazı.

 

Sarıgül'ün partiden ayrılışı hiçkimseyi şaşırtmadı.Baykal dışında varolamayan bir CHP'de ki iktidar kavgaları Sarıgül'ü parti dışına itmeye yetti.Bunun yanında şunu da belirtmek de yarar var;ne CHP nede siyasi partiler;parti içi demokrasiden zerre kadar nasibini alamamıştır.

 

Sosyal demokrat geçinen; iktidarlıkların sonu geldiğinde yok olmaya mahkumdur.

 

Çok seslilik demiş forumdaşlarımızdan biri;çok sesliğin olması hepimizin dileği.Yalnız biz de çok seslilil değil çok kafalılık var.Daha %10 barajına takılı kalmış,çoğunluğun değil çoğulun sözde demokrasi ile kendimizi ifade ediyoruz.

[Φ dünyahepimizin]

Sevgili Dünyahepimizin,

 

Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de siyasetteki çıkmazdır.Siyasi basiretsizlik yada siyaset üretememek de diyebilirsiniz buna.Siz eğer siyasetin önünü tıkarsanız o zaman silahın önünü açmış olursunuz.Şiddetin ve istikrasızlığın tek çıkmazı siyasettir.

.

.

.

Size katiliyorum mavi dostum. Arkadaslarin mevcut partilerin siyaset üretememelirini, saltanatligini, anti-demokratik tutumlarini, cok seslilik degilde cok kafalilik yapmalarini elestirmeleri yerine, neden cok seslilik adı altinda parti enflasyonu yasadigimizi sorgulamak yerine vatan millet sakarya hesabi olan biteni cok dogal ve normalmis gibi karsilamalari cok düsündürücü. Kimse cok seslilige karsi gelmiyor, ama parti enflasyonunu da iyi görmeye kimsenin hakki yok.

 

***************

[Φ Taylan Abi]

Size katiliyorum mavi dostum. Arkadaslarin mevcut partilerin siyaset üretememelirini, saltanatligini, anti-demokratik tutumlarini, cok seslilik degilde cok kafalilik yapmalarini elestirmeleri yerine, neden cok seslilik adı altinda parti enflasyonu yasadigimizi sorgulamak yerine vatan millet sakarya hesabi olan biteni cok dogal ve normalmis gibi karsilamalari cok düsündürücü. Kimse cok seslilige karsi gelmiyor, ama parti enflasyonunu da iyi görmeye kimsenin hakki yok.

 

***************

 

Çok partililik, çok kafalılık mıdır? Bu da nasıl bir tanımsa artık

 

Çok parti olmasından, çok fikir çıkmasından neden rahatsızsınız? Bize bunu izah edin.

 

Öyle bir durumda kalabilirsiniz ki, 100 parti içerisinde 1 tek doğru iş yapan yoktur, 101.parti olarak siz parti kurup doğru birşeyler söylediğinizde size de aynı tepkiyi verirler. Ne yaparsınız bu durumda? Küser gider misiniz? Yanlışı kabul mu edersiniz? Biat edip eve mi dönersiniz? Siz bu işi benden daha iyi biliyorsunuz der misiniz?

 

Demokrasilerde sayı önemli değildir. Tekrar tekrar söylüyorum. Yanlış yerlere takılıyorsunuz.

Tüm o çok kafalılık diyerek karşı çıktığınız ise otoriter/teokratik rejim hevesidir. Ama demokrasi herşeye, herkese, her söze, her kafaya izin verir; Buna izin vermez. Sizin alıp veremediğiniz rejimle.

[Φ Dogrucudavut]

'' Siyaset üretemeyen'' miş ... siyaset üretmek nedir ?

 

Siz nasıl bir şey bakmıştınız ?

 

'' Sosyal demokrat geçinen '' miş...peki bu sosyal demokrat geçinmek nasıl oluyor ?

 

Sosyal demokrat olmanın şartları nelerdir ve hangi partiler sosyal demokrat '' geçiniyor '' ?

 

'' İnsan olmak '' sosyal demokrat olmak ise ki bana göre öyle,

 

hangi partiler insanlık dışı bir siyaset üretmişler ?

 

Nedir bu insanlık dışı siyasetler ?

 

'' Katılımcı demokrasi eksikliği '' dense tamam diyeceğim, bu Türkiye'deki tüm partilerin sorunu ama

 

nedir Allahaşkına, bu '' sosyal demokrat geçinen '' partilerin ürettiği '' insanlık dışı '' siyasetler ya da üretemediği insan olma siyaseti ?

 

Lütfen açık olalım!

[Φ dünyahepimizin]

'' Siyaset üretemeyen'' miş ... siyaset üretmek nedir ?

 

Siz nasıl bir şey bakmıştınız ?

 

'' Sosyal demokrat geçinen '' miş...peki bu sosyal demokrat geçinmek nasıl oluyor ?

 

Sosyal demokrat olmanın şartları nelerdir ve hangi partiler sosyal demokrat '' geçiniyor '' ?

 

'' İnsan olmak '' sosyal demokrat olmak ise ki bana göre öyle,

 

hangi partiler insanlık dışı bir siyaset üretmişler ?

 

Nedir bu insanlık dışı siyasetler ?

 

'' Katılımcı demokrasi eksikliği '' dense tamam diyeceğim, bu Türkiye'deki tüm partilerin sorunu ama

 

nedir Allahaşkına, bu '' sosyal demokrat geçinen '' partilerin ürettiği '' insanlık dışı '' siyasetler ya da üretemediği insan olma siyaseti ?

 

Lütfen açık olalım!

Son 30 yili ve gelinen noktayi iyi degerlendirirseniz aslinda her seyin ne kadar acik ve net oldugunu sizde görebileceksiniz. Ama sizde gelismeleri ve gelinen noktayi hala var olan "sosoyal demokrat" partiler´ve onlarin genel baskanlari gibi degerlendiriyorsaniz, tabiiki sasirmis olmaniz gayet dogal cünki, size göre zaten her sey rayinda gidiyor inanci var olmus oluyor.

[Φ Dogrucudavut]

Bence yazılanlar oldukça açık;açıklamaya gerek var mı?

 

Bakın ülkenin haline;ne demek istediğimizi hep beraber anlamaya yeter bu.

 

İyi akşamlar Sn.Mavi,

 

kusura bakmayın ben mecazdan anlamam. Tartışma ancak somut durumlar üzerinden olabilir.

 

Bunları konuşmadan yapılan bir tartışma sadece yanlış anlamalar üzerinden gider, zaman ve emek kaybı olur ancak diye düşünüyorum.

 

Ülkenin geldiği bu halde beğenmediğiniz noktalar nelerdir, bunlarda hangi partilerin ne oranda sorumluluğu vardır ?

 

Konuşalım, tartışalım.

[Φ dünyahepimizin]

İyi akşamlar Sn.Mavi,

 

kusura bakmayın ben mecazdan anlamam. Tartışma ancak somut durumlar üzerinden olabilir.

 

Bunları konuşmadan yapılan bir tartışma sadece yanlış anlamalar üzerinden gider, zaman ve emek kaybı olur ancak diye düşünüyorum.

 

Ülkenin geldiği bu halde beğenmediğiniz noktalar nelerdir, bunlarda hangi partilerin ne oranda sorumluluğu vardır ?

 

Konuşalım, tartışalım.

Sayin Dogrucudavut "Ülkenin geldiği bu halde beğenmediğiniz noktalar nelerdir, bunlarda hangi partilerin ne oranda sorumluluğu vardır ?" gibi sorunuzu gercekten sadece bir saka olarak algiliyorum. Dostum en azindan bu Forum'da neredeyse her baslikta ülkemizin geldigi noktayi ve bunlardan siyasi partilein ne kadar sorumlulugu oldugunu defalarca tartistik ve hala da tartismaya, yazmaya devam ediyoruz. Sizin simdi o kadar yazildiktan sonra hala neymis gibi soru sormaniz ve aciktan yazalimda somut örnekler üzerinden tartisalim demeniz sakadan baska bir anlama gelmez.

 

90 yili askin halaa var olan sorunlar varken, ülkemizin iscisinin, memurunun, emeklisinin,ögrencisinin, üniversitelisinin, alt yapisinin, dogasinin, etnik kökenlisinin, degisik mezhepte olanlarin ve buradan saymakla bitiremeyecegimiz diger bir cok önemli sorunlarin varligindan haberiniz halaa yoksa ve bu sorunlarda siyasi partilerimizin paylarinin ne kadar halaa soruyorsaniz, iyi niyetinize güvenerek sorgulamaizi saka kabul ediyorum,´ama niyetiniz degisikse o baska tabiiki.

[Φ Dogrucudavut]

Öncelikle, Cumhuriyet tarihi 90 yılı aşkın değil, bugün itibariyle tam tamına 86 yıldır. Ayrıca, ülkemizdeki sorunları ve nedenlerini de sizden iyi biliyoruz.

 

Sizin '' ülkemizin sorunlarının tümünden sosyal demokrat partiler sorumludur '' tezinizi başka başlıklarda daha önce tartışmış olmamız bu tezin doğru olduğunu kanıtlamaz.

 

Yani; sanki biz bu iddianızı daha önce kabul etmişiz de, şimdi burada yeniden tartışma açmamızı anlamsız buluyorsunuz.

 

O zaman başlığı neden açtınız diye sorarım.

 

Elbette ki, bu teziniz daha önce kabul görmediğinden, bu başlıkta bunu kabul ettirmek istemeniz çok doğal.

 

Çünkü, başlığın adında direk bir yargı var ve bu adla bir başlık açıldığına göre bu yargı tartışmaya açılmış demektir. E, doğal olarak ben de bu yargının doğruluğunu tartışacağım tabii ki.

 

Şimdi;

 

Üretilmeyen siyaset nedir ?

 

Sosyal demokrat olmanın koşulları nelerdir ?

 

Nasıl sosyal demokrat '' geçinilir '' ?

 

Niyet okumayı bırakıp, bu sorulara cevap verebilirseniz tartışma daha sağlıklı olur kanaatimce.

[Φ dünyahepimizin]

Öncelikle, Cumhuriyet tarihi 90 yılı aşkın değil, bugün itibariyle tam tamına 86 yıldır. Ayrıca, ülkemizdeki sorunları ve nedenlerini de sizden iyi biliyoruz.

 

Sizin '' ülkemizin sorunlarının tümünden sosyal demokrat partiler sorumludur '' tezinizi başka başlıklarda daha önce tartışmış olmamız bu tezin doğru olduğunu kanıtlamaz.

 

Yani; sanki biz bu iddianızı daha önce kabul etmişiz de, şimdi burada yeniden tartışma açmamızı anlamsız buluyorsunuz.

 

O zaman başlığı neden açtınız diye sorarım.

 

Elbette ki, bu teziniz daha önce kabul görmediğinden, bu başlıkta bunu kabul ettirmek istemeniz çok doğal.

 

Çünkü, başlığın adında direk bir yargı var ve bu adla bir başlık açıldığına göre bu yargı tartışmaya açılmış demektir. E, doğal olarak ben de bu yargının doğruluğunu tartışacağım tabii ki.

 

Şimdi;

 

Üretilmeyen siyaset nedir ?

 

Sosyal demokrat olmanın koşulları nelerdir ?

 

Nasıl sosyal demokrat '' geçinilir '' ?

 

Niyet okumayı bırakıp, bu sorulara cevap verebilirseniz tartışma daha sağlıklı olur kanaatimce.

Sayin Dogrucudavut, bir taraftan önceki yorumlarimda sosyaldemokrat partiler üzerine yorumlarimin oldugundan ve hatta ülke sorunlariyla ve sebebleriyle ilgili dahi yorumlarimin ve iddaalarimin oldugundan ve benim aciklamalarimin kabul görmediginden bahseden sizsiniz, ama diger taraftan hala ayni konularda soru soranda sizsiniz. Sizden ricam mademki bizim aciklamalarimizi dogru olarak degerlendirmiyorsunuz, o halde sorularinizi devamli tekrarliyacaginiza kendiniz lütfen ülkemizin geldigi noktayi, sebeblerini, kimlerin bu ortamda rolü oldugunu ve sosoyal demokrasinin ne oldugunu kendi inandiginiz ve dogru kabul gördügünüz tezlerle bize aciklayin.

 

Baslik ile sorunuza gelince, amacim sadece sosyal demokrat bir görüse saygim dolaysiyla, onlarin kendilerini sosoyal demokrasilik yerine günümüzde uyguladigi siyaseti benimseyip ülke insanlarindan koptuklari gibi bir de parcalanarak "sosyaldemokrat" Parti enflasyonuna yol acmislardir.

[Φ mavi olmayan gökyüzü]

O zaman önce sosyal demokrasi nedir diyelim ki;sosyal demokratın ne olduğunu anlayalım.

 

Sosyal demokrasi;Kapitalizm ve kapitalist düzenin yarattığı tüm adaletsizliklere,eşitsizliklere "demokrasi" ile çözüm bulmak,dahası demokrasi potası içinde adaletsizlikleri,eşitsizlikleri ortadan kaldırmayı amaçlar.

 

Eşitliği severim;ama adaleti daha çok severim.Eşitlik insan hayatı için ütopya olsa da adalet herşeyi ile insan için vardır.

 

Belki de bunun için eşitlik değil adalet için hesap sorma hakkımı kendimden bularak "beni temsil ettiğini söyleyenlere",geçmiş ve gelecek için hesap soracağım.

 

Yıl 1923...Cumhuriyet ilan edilir.Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.Saltanat kaldırılmıştır.Bunun hemen akaibinde "halifelik" de olması gereken yer denilerek farklı bir yere oturtulacaktır;başka bir adla.

 

Tek parti vardır bu Yeni Cumhuriyet'te;eksik kalan irade çok partili denemelerle giderilmeye çalışılacaktır;ama...

 

Anayasası vardır bu Yeni Cumhuriyet'in,her adımda eksikliği giderilmeye çalışılan,ama nedense hep eksik kalan...

 

ve,ve,ve,ve......

 

DARBELER VARDIR;HEP MİLLİ İRADE İÇİN OLAN,AMA MİLLİ İRADEYİ YOK SAYAN!

 

......

 

Öyle bir tarih ki;aydınlıkta bile karanlığı anımsatan.Siyasi partiler tüzüğünü okuyanınız var mıdır yada Anayasa'da "partiler ne işe yarar"ı merak edip de açıp okuyan?Mutlaka vardır!

 

Partiler demokrasinin en önemli aracıdır.Farklı düşünen insanları ulusun çıkarları doğrultusunda buluşturur.Çoğunluğun temsileyetinde anahtardır.Milli iradenin ve ulusal hakimiyetin vazgeçilmezidir vs...

 

Budur parti,budur Anayasa da bize yazılan!

 

Ya bizde ki partiler...ben onlara "fuzuli işler topluluğu" diyeceğim Aziz Nesin mizahıyla...çok basit oldu değil mi;çok daha farklı bir isim takabilirdim kendilerine ama!

 

Ne işe yarar bizim "fuzuli işler topluluğu"...?Gözlerinizin içine baka baka kanınızı emmeye!

 

Sevgili Doğrucudavut,

 

En kısa zamanda tüm partilerimizi hep beraber,teker teker okumak için burada vereceğim...Ama öncesinde;

 

Geçen gün "www.tbmm.gov.tr" sayfasına göz gezdirirken,gözüm hükümetlerimize takıldı.Tıkladım hemen;karşımda kendini yenileyenler...

 

"İnönü Hükümeti,Ecevit Hükümeti..." sürekli aynı yerde sayan,hatta çoğu zaman gerileyen bir demokrasinin değişmeyen sahipleri.

 

....

 

İnsan olmak için ne sosyal demokrat olmalı nede başka bir etiketlendirme gerekir.Sadece insan olmak yeter.

 

Bu ülkede sosyal demokrat olmakla geçinenlerin,sol partilerin büyük hataları vardır.Tıplı muhafazakarlar gibi...

 

Bu ülkede siyasaetin masumiyeti yok!

 

Bu ülke de siyaset yok.

 

Siyaset papağan gibi aynı şeyleri tekrarlamak değildir;üretmektir,çözümler sunmaktır.Bizim ülkemizde siyasetin basiretsiliği artık başlı başına bir sorun.

 

Dediğim gibi en kısa zamnda neden,ne ile hesap sorduğumu açık açık belirteceğim.Yalnız,bana "insan olma noktasında tartışılacak" cümlesi ile haddini bil diyenlere şunu söylemeden geçemeyeceğim;benim geleceğimi karartanların insan olma haddi nerde...?

 

Tekrar görüşmek dileği ile...

[Φ Efendi Türkler]

ANLAYALIM?

 

Hicbir ülke milli menfaatlerini korumaktan vazgectigini gördünüz mü? Dünyada milliyetci yanini korumayan ülke var mi?

Sürekli bir takinti halinde ülkemizden istenen milli menfaatlerimizin rafa kaldirilmasi isteniyor.. sebeb sosyal demokratlar? canina yandigima

 

Ülkemiz sinirlarinida korumamali korumaya kalktigin zaman etnik temizleme oluyor.. artik herseyin kolayi bulunmus..sosyal demokrat bir partiye ne gerek var? daha fazla fasizan etnik partilere ihtiyac var

 

Türkiye´nin nasıl idare edilecegini ve cikarlarini nasıil koruyacagina etnik yapiya göre belirlemeli olmadi bilegi kimin saglamsa o yönetmeli.. önemli olan ülkemizde sosyal adaletin korunmasi degil? etnik yapilar korunmali gelir dagilimin ne önemi var.. öyle bir sikintisi olan yok varsa yoksa etnik! sosyal adaletmis fakirlerin, iscilerin, issizlerin emeklilerin haklarin korunmasi degil derdimiz. Bölgeler arasinda adaletin saglanmasi degil.. varsa yoksa derdimiz etnik köken adaleti..

 

Ac biraktimi bu ülke ac dün yerde corba icenler bugün normal lokantada yemegi begenmiyorlar.. kac ülkenin insani var dünyada lokantada yemek yiyen.. biraz aza kanat.. biraz sosyal olma zamani sosyal.

[Φ dünyahepimizin]

ANLAYALIM?

.

.

.

Ac biraktimi bu ülke ac dün yerde corba icenler bugün normal lokantada yemegi begenmiyorlar.. kac ülkenin insani var dünyada lokantada yemek yiyen.. biraz aza kanat.. biraz sosyal olma zamani sosyal.

Ne anlatmaya calisiyorsunuz?

 

Konu basligindan ve altindaki yorumdan yukaridaki yorumunuzumu anladiniz?

 

Gercekten diyecek bir cümle bulamiyorum artik.

[Φ Efendi Türkler]

Ne anlatmaya calisiyorsunuz?

 

Konu basligindan ve altindaki yorumdan yukaridaki yorumunuzumu anladiniz?

 

Gercekten diyecek bir cümle bulamiyorum artik.

Ne anlatmaya calistigim gayet ortada.. bunun neresini anlamiyorsunuz?

 

 

 

Sevgili Dünyahepimizin,

 

Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de siyasetteki çıkmazdır.Siyasi basiretsizlik yada siyaset üretememek de diyebilirsiniz buna.Siz eğer siyasetin önünü tıkarsanız o zaman silahın önünü açmış olursunuz.Şiddetin ve istikrasızlığın tek çıkmazı siyasettir.

.

.

.

 

Size katiliyorum mavi dostum.

 

katildiginiz nokta silah?

 

Birakin sarigülü

 

Siyasetin önünü kimler tikiyormus ..

 

Ne üretilmis ona bakin

 

Begendiginiz DTP ne üretiyor su anda ülkemizde.. ona bakin sosyal demokratin ne oldugunu anlayalım..

 

Bölgeler arasinda adaletin saglanmasi icin varligini ortaya koyuyor.. Toprak reformu, gap projesine yollarin iyilesmesine bölgeye daha fazla yatirim diye sesini yükseltiyor dört elle bunlari sariliyor.. Büyük katilimla..

 

O bölgede feodolizmin yarattıgi tüm adaletsizliklerle ugrasiyor degil mi..

 

ANLAYALIM?

 

Hicbir ülke milli menfaatlerini korumaktan vazgectigini gördünüz mü? Dünyada milliyetci yanini korumayan ülke var mi?

Sürekli bir takinti halinde ülkemizden istenen milli menfaatlerimizin rafa kaldirilmasi isteniyor.. sebeb sosyal demokratlar? canina yandigima

 

Ülkemiz sinirlarinida korumamali korumaya kalktigin zaman etnik temizleme oluyor.. artik herseyin kolayi bulunmus..sosyal demokrat bir partiye ne gerek var? daha fazla fasizan etnik partilere ihtiyac var

[Φ dünyahepimizin]

Birakin sarigülü

 

Siyasetin önünü kimler tikiyormus ..

 

Ne üretilmis ona bakin

 

Begendiginiz DTP ne üretiyor su anda ülkemizde.. ona bakin sosyal demokratin ne oldugunu anlayalım..

"Birakin sarigülü" Neden birakalimki? Sarigül kendisini sosyal demokrat olarak nitelendirmiyormu? Önce CHP'den sonrada DSP'den ayrilmadimi? Diger ayrilanlarida sayabiliriz. Konu basligi tamamen bu ayriliklari ele aliyor ve siz birakin diyorsunuz. Neden acaba birakalim?

 

"Siyasetin önünü kimler tikiyormus .. " Ehhh kim tikiyor gercekten yaaa? Neden cümleniui yarida biraktinizki? keske siyasetin önünü tikayanlari bize anlatsaydiniz.

 

"Ne üretilmis ona bakin" ne üretetilenleri göstermemiszinizki bakalim.

 

"Begendiginiz DTP ne üretiyor su anda ülkemizde.. ona bakin sosyal demokratin ne oldugunu anlayalım.." Simdide DTP'yi begeniyoruz oldu. Allah Allaahh ya arkadasim siz insanlari zorla sucusunuz veya bucusunuz, sunu begeniyorsunuz aliskanligindan ne zaman vazgececeksinizki. Hangi yazima dayanarak benim DTP'yi begendigimi ortaya atiyorsunuzki?

[Φ Dogrucudavut]

Son 30 yili ve gelinen noktayi iyi degerlendirirseniz aslinda her seyin ne kadar acik ve net oldugunu sizde görebileceksiniz. Ama sizde gelismeleri ve gelinen noktayi hala var olan "sosoyal demokrat" partiler´ve onlarin genel baskanlari gibi degerlendiriyorsaniz, tabiiki sasirmis olmaniz gayet dogal cünki, size göre zaten her sey rayinda gidiyor inanci var olmus oluyor.

 

 

Her şeyin rayında gittiğini düşündüğümü nerden çıkardınız anlamadım. Yazılmayan şeylerden karşısındakilere fikir atfetme tarzı, kendiniz söz konusu olunca sizin en çok eleştirdiğiniz bir tartışma yöntemi, ama bunu siz de yapıyorsunuz.

 

Şaşırdığım, sizin de, benim de farklı açılardan şikayetçi olduğumuz ülkemizin geldiği noktanın sebebinin tamamen sosyal demokratların suçu olduğunu öne sürmeniz.