Φ Radya Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2009 Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2009 İlk şiir benden olsun... Ya Su Ya Meyra /Mehmet Oğuz ben seni bir boşlukta sevdim kalbimi unuttuğum bir uzaklıkta ben seni bir yoklukta sevdim yoktun hiç olmadın varlığımda I. gökten vahyedilmiş bir sözdün ağzıma kalbime inen kâbe tavaf ettiğim kitapların dışındaydı yüzün ellerin rahmetti gözlerin bismillahsız başlayan sure ben mürteddim merdudiydim ey azize rabbin açık kapısı yoktu bana senin duaların benim küfrüm rabbin duvarları vardı kat kat duvakları bilmezdim aşk dininde küfürler duaya dualar küfre giyinirmiş rab bunların hepsinden müstesnaymış bilmedim bilemezdim bilme din II. çürümüş bir aşkın dalından düştüm ardını hiç görmediğim sürgülü kapına belki biraz kırgın belki parçalanmış sense haylaz bir çocuk gibi tırmanıyordun en yüksek dallara belki biraz çılgın belki sevdalanmış ortak bir adresi olmadı ellerimizin ve gözlerimizin düşerken kopardığım çığlığa tutunmuştun sen bense çocuk gözlerindeki haylazlığa aşka susamışlığına şimdi birlikte düşüyoruz yine yorgun bir ayrılığın kollarından tutunacak kimsemiz yok birbirimizin yokluğundan başka III. doğulu bir sancıydı yüzüm alazlı bir suret hayat ıssız ve kederli akardı her yerimden çehresiz bir avuntuydum aynaların asi aydınlığında bulanık bir sesim vardı sesinde durulan her şeye suskun hiçbir şey anlatmayan sen uzaklardan gelmiş bir masaldın kulaklarıma çalınan uslu çocukların gözlerinde büyüttüğü masmavi bir deniz ben deli bir poyrazdım kıyısız denizlerde korsanlarla vuruşan avunacak bir şey kalmadı artık çehremi sana bıraktım hiç değilse alıp götüreceğim bir sesim var şimdi sesinden çok uzaklara IV. aşkı hiç böyle bilmezdim. bir gece ölüler ve kuyular rüyama girmeden önce günahkar sözler akıttım kulaklarına dudaklarına üfledim göğsümdeki cehennemi gözlerim nikabını delerken hoyrat ve utanmazdı ellerim fütursuz ve arsızca dayandım kapına ayaklarım çamurlu mabedin talan ve yağma V. ey su ey meyra ruhuma yüzünden dökülen bu nurla adını öyle bir yere yazıyorum ki ölüp toprak olsam da ve bin yıl geçse de unutulmayacak bir yer bütün tanrıları sildim kutsal kitaplardan bir senin adın kalacak vahy olan ayetlerde meyra meryem suyu doğuran ana adın doğurduğun suyla akacak zamanın bütün mecralarına VI. ağzımı sana getirdim beni susa(ya) sın diye sus(a) ki bileyim ben neyim bu akan sessizlikte nicedir bir kuyunun dibinde sustum bir ses düşsün diye bekledim içime belki kuyuya atılmış Yusuf’tum tutundum sessizliğin ince ipine belki Yusuf değil ben bir kuyuydum Yusuf kendi düştü benim içime ben Yusuf’un düşünde gördüğü suydum aktım Yusuf’un gözlerinden döküldüm kendi içime şimdi bir kez daha söyle kaç Yusuf’a borçluyum ben bu şiirde Alıntı
Misafir S.e.t.h Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2009 Gönderi tarihi: 25 Haziran , 2009 Verdiğin perhize budur gayratım, Bundan başka uyameyom dohtur bey! Üç sepet yumurta sabah kahvaltım, Teker teker sayameyom dohtur bey! İki leğen pilav bir yayık ayran, İ ster yaşlı olsun isterse yavan, Yanına kesiyom beş kilo sovan, Yeyom yeyom doyameyom dohtur bey! Üç tencere bamya yerim birinci, Yirmi tas su içip biraz koşinci, Her yanım sökülür karnım şişinci, Sağlam göynek giyemeyom dohtur bey! Şinciye acımdan çoktan ölürdüm, Sağolsun komşular gönderir dürüm, Bir guzudan çok yiyemem, var sözüm, Ayıp olur cayameyom dohtur bey! Bazı az geliyo beş kasa hurma, Yedi lahanadan yapıyoz sarma, Onuda mı yedin diye hiç sorma, Utanıyom deyemeyom dohtur bey! Günde iki çuval unum gidiyo, Avradım her sabah ekmek ediyo, Bir gazan fasille gönül ye deyo, Artırmaya gıyameyom dohtur bey! Senede gırk dönüm bostan ekerim, Benden başka kimse yemesin derim, Gavunu, garpuzu gabuklu yerim, Aceleden soyameyom dohtur bey! Bilmem bu işin sonu nere gider, Buyumuş gısmetim, buyumuş gader, Bir günde yediğim işte bu gader, Daha fazla yiyemeyom dohtur bey! Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2009 Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2009 Oysa ay, O'nun izlemesi bütün gece sürer Yorgun dünya uyurken Bütün gece sürer Huzurla uyu küçük bebek Bütün gece sürer Alıntı
Misafir Yakisikli Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2009 Gönderi tarihi: 2 Temmuz , 2009 Ama Yoksun Yine yoksun kapinda kolen olurdum inan ama yoksun Yarinlardan bize umut var derdin simdi yoksun Paramparca sevgimizden baska ne kaldi elimizde Seni senden baskasi cozemez Seni sen bile tasiyamazsin Benide yakma yapma ne olur neolur Benide bana birak Dokundugum herseyde ve her yerde yanlizsen varken simdi yoksun Ozledim ozledim bilsen nasil ozledim ama yoksun Gozden irak gonulden irak inanmazdim dogruymus Alıntı
Φ Radya Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 Yazar Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 Sahibini Arayan Şiir şairane bir tebessüm bıraktım yüzünüze bir hikayeden ibaret değilsiniz artık şiir var peşinizde o benim Bir ayna kadar bensiniz tenim gibi üzerimde eminim üzülürsem ve dolarsa gözlerim bir damla yaş süzülür sizin de yüzünüzde tebessüm bulaşıcıdır şiiriniz emrinizde bir hikaye şiir oldu sayenizde s a y e n i z d e Daha nasıl sevebilirdim ki sizi... Elif Şebnem Akal Alıntı
Misafir S.e.t.h Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 HAYAT SENSİN Hayat ile ölüm arası o kadar kısadır ki anlamazsın öldüğünü Ve sen anlamazsın yaşadığını, yaşamayı bilmemişsen. Hayat güzeldir derler ya sen buna aldanma, Aldanırsan yanılırsın, hayat güzel gelir ama bazen acıdır. Acıyı tatmamışsan zaten anlamazsın hayatın anlamını. Acı nedir bilir misin ? Delice sevmek yada hiç sevilmemek Seversen acır yüreğin bir şeyler kopar içinden, ölümden korkarsın, Ölünce sevemezsem seni diye düşünüp oturur ağlarsın. Bazen de bunalıma girer, içindeki acıya aldanır ölmek istersin Farkında değilsin ki ölürsen de acıyı içinde yaşarsın. Neden geldim bu dünyaya der isyan edersen öbür tarafa da acıyı saklarsın Mutlu olmak istersen düşün biraz, düşünürsen anlarsın Düşünmekte yetmez doğru yolda doğru bir şekilde çalışmalısın Bu hayat niye var ? Ben kimim veya bu insanlar kim ? Sorgulamayı boşver bakarsan her şey hayatın içinde var. Hayat nedir biliyor musun ? Nerden bileceksin daha ölmedin ki . Başını tahtaya vurunca hayat nedir diye sorarlarsa ! anlarsın hayatın anlamını Hayat ile ölüm arasındaki bu ince çizgide zaman geçmeden tutunabilmelisin. O ince çizgiye tutunabilirsen ne mutlu sana, ne mutlu sana hayat sensin Yunus Şevik Alıntı
Misafir Yakisikli Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 Gönderi tarihi: 4 Temmuz , 2009 Tanridan her gece seni dileyen Yanindayken bile seni ozleyen Seni seviyorum asigim diyen O benim sevdigim sen olamazsin Resimlerim icin yirttin dediler Mektuplarimi da yaktin dediler Verdigim yuzugu attin dediler O benim sevdigim sen olamazsin Gozune bakinca askla doldugum Elini tutunca mutlu oldugum Sevdasi ustune dusler kurdugum O benim sevdigim sen olamazsin Alıntı
Φ Leonardo Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2009 Gönderi tarihi: 2 Kasım , 2009 şiir severlere gelsin. Aşkı Aşk Teselli Eder Aşktır panzehiri aşkın Geri dönmeyince unutacaksın Diyebilmek ne kadar zor da olsa Bu beklemelerin sonu yok Sevdası gökyüzüne olan bir ağacın Dalına tutunmuş gibi Hayali ulaşmak istediği sonsuzluğun dibi Masum ve sessiz Yapayalnız Aşıklarını bekliyor Kimse bilmiyor ki Anlatabilsin Aşkı aşk teselli eder ancak Ve Ne kadar aşk varsa yaşanacak Kapımdan geçsin Ya da kapılarına yüz süreyim Ki Bu hayat yaşanabilsin Oğuzkan Bölükbaşı Alıntı
Misafir gun.dem Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2009 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2009 erkin koray'ın keyifli parçasından bir kesit.. uzat serçe parmağını küstüm seninle aradaki bağları kestim seninle Alıntı
Φ jeune Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2009 Gönderi tarihi: 4 Kasım , 2009 başlığa bakarmısın eee buyrun arkadaşınıza bide şiir hedaye edin.... hedaye ne abla ayrıca hangi arkadaşa şiir hediye edecez allatki arkadaşamı üstteki arkadaşa mı yoksa istediğimiz bi arkadaşa mı ayrıca .... nokta ne demek Alıntı
Φ KiRaZ Gönderi tarihi: 25 Aralık , 2009 Gönderi tarihi: 25 Aralık , 2009 BİR KAPI Açıldıkça çarpar, içe dönük bir kapı Ama sen - - ancak bu oldukça. Kırılır - - yıkılırken çekil, Karanlık park ağaçlar bir sıra. Yalnız - - sonra seni kim anlatır Ne anlatır yokluğunda? Behçet Necatigil Alıntı
Φ Radya Gönderi tarihi: 24 Mart , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 24 Mart , 2010 GEÇER Izdırabın sonu yok sanma , bu alemde geçer , Ömr-i fani gibidir , gün de geçer , dem de geçer , Gam karar eyliyemez hande-i hurrem de geçer , Devr-i şadi de geçer , gussa-i matem de geçer , Gece gündüz yok olur , an-ı dem adem de geçer , Bu tecelli-i hayat aşk ile bük...tü belimi , Çağlıyan göz yaşı mı , yoksa ki hicran seli mi ? İnleyen saz-ı kazanın acaba bam teli mi ? Çevrilir dest-i kaderle bu şu'unun filimi , Ney susar , mey dökülür , gulgule-i Cem de geçer , İbret aldın , okudunsa şu yaman dünyadan , Nefsini kurtara gör masyad-ı mafihadan . Niyyet-i hilkatı bul aşk-ı cihan aradan , Önü yokdan , sonu boktan , bu kuru da'vadan Utanır gayret-i gufranla cehennem de geçer . Ne şeriat , ne tariykat , ne hakiykat , ne türe , Süremez hükmünü bunlar yaşadıkça bu küre Cahilin korku kokan defterini Tanrı düre ! Ma'rifet mahkemesinde verilen hükme göre , Cennet iflas eder , efsane-i Adem de geçer . Serseri Neyzen'in aşkınla kulak ver sözüne , Girmemiştir bu avalim , bu bedyi' gözüne. Cehlinin kudreti baktırmadı kendi özüne. Pir olur sakiy-i gül çehre bakılmaz yüzüne , Hak olur pir-i mugan , sohbet-i hemdem de geçer. Neyzen Tefik Alıntı
Φ cesarias Gönderi tarihi: 24 Mart , 2010 Gönderi tarihi: 24 Mart , 2010 Ağustos Şiiri Yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek Beterin beteri var diyenlere inanmıyorum Hep böyle havalar besler fırtınaları Korkarım bu mavi ışık çabuk sönecek Duymazdım durgun suların bezgin türkülerini Alışmak ölümün bir başka adıymış bilmezdim Bir yangın sonu yorgunluğu yakıyor avuçlarımı Bir rüzgar kulaklarımdan hiç eksilmiyor Esirgenmiş bir dünyada müthiş yalnızım Geri dönsen bile ben artık o ben olmayacağım Yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek Ben mısralarımı kerpiç gecelerinden çekmişim Beş numara lamba kaderi var mısralarımda benim Deli çizgi gözlerimi kör etmiş, kör etmiş, kör etmiş Göçmüş kıtalar üstünde kuşlar dönüyor garipsi Çığlık çığlığa kuşlar dönüyor evcil ve tedirgin Gök mavisi bir türkü dolanmış yüreciğime Selsele yolculuklar tütüyor gözlerimde, neyleyim İnsan demişim, kitap yüzlü insanlar demişim gidemiyorum Kaderim kaderleri demişim güzelim Sen olmasan ben böyle değildim Böyle uysal ve kırılmış değildi şiirlerim Bir yangın sonu yorgunluğu yakıyor avuçlarımı Yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek Rüzgar gibi ağustos geçti ellerimizden Meyvalar bizi bal renkli günahlara çağırıyorlar Bir yanda yaşanmamış günlerin hırsı Bir yanda boşa geçen gecelerin acısı Malum o dramın en güzel perdesindeydik Ağustos şarap olmuş, kanımıza akmıştı Göçmüş kıtalar üstünde kuşlar gibiydik Her gören didik didik bizi denetliyordu Biz kendi derdimize düşmüştük Orda da akşamlar olacak güzelim Kanlı mendil gibi ağustos akşamları Şu benim çektiklerimi görmeyeceksin Belki yanında başkaları olacak Belki düşlerine bile girmeyeceğim Gün oldu acıların şiirini yaşadım Gün oldu zehir gibi yokluğunu yaşadım Bana sen ne diye duyurdun yalnızlığımı Ne diye gurbet gibi mısralarıma sindin Dokunsan parmaklarıma tutuşacağım Yere batan şehrin tek yalnızıyım Yüzyılın ağrısını anlayarak çekiyorum Ekmeğime barut sinmiş bulanık özgürlükler Tepmişim rahatımı, boynu bükük mutluluğumu Yaşıyorsam erkekçe yaşıyorum Düşün ki coğrafyanın en güzel yerindeyiz En güzel günlerinde gençliğimizin Ölümden ötesini aklım almıyor Beterin beteri var diyenlere inanmıyorum İstesek cenneti kurtarabiliriz Ben bir ışık için tepmişim rahatımı Bu güleç yüzlülerin, bu acı türkülerini Bu yoksul yerleri anlayarak seviyorum Delicesine anlayarak güzelim Yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmeyecek. Hasan Hüseyin Korkmazgil Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.