Φ 3skiya Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 İşte Say'ın, Baykal'a yazdığı o mektup Müzisyen Fazıl Say seçimin hemen ertesi günü Deniz Baykal'a bir mektup yazdı.. İşte 'normal ve mutlu bir ülkede' yaşamak isteyen bir Türk sanatçının, bir aydının muhalefet partisinden bekledikleri.... DENİZ BAYKAL'A "MUZİK ÖRNEKLİ İKTİSAT" MEKTUBU Mustafa Kemal Atatürk,bugün bu saatte yaşıyor olsaydı, muhtemelen: "AKDENİZ'DEKİ ORDULAR!! İLK HEDEFİNİZ, ANADOLUDUR! İLERİ!!!"emrini verirdi... Ülkenin deniz kenarındaki hemen hemen bütün şehirleri AKP'nin elinden geri alındı dünkü seçimde... Ege, Akdeniz tamamen... Karadeniz'in ve Marmara'nın da çoğu... Büyük kısmı CHP de toplanarak... Batı Anadolu . (İzmir mesela) kilitlenmiş durumda... Ezici bir üstünlükle. Güneydoğu, Kürtler,... Çok haklı olarak DTP de karar kıldılar.. Onlarınki de ezici üstünlük... Orta ve Doğu Anadolu ve tabiki Ankara ve İstanbul'un milyonlarca nüfuslu varoşları , iktidar partisi AKP de... Bu da %39 demekmiş tam olarak... Ak Parti'yi zor bir 3 yil bekliyor.. Ama unutmayın: Tayyip Erdoğan usta bir liderdir.. En azından bu elindeki %39 u asla kaybetmiyecektir, ve siz gelip %39 dan fazlasını almadığınız sürece de biz burada boşuna dil döküyor olacağızdır... Ülkenin batısı Yunanistan doğusu Afganistan gibi... İnsanları da öyle... Atatürk:"Ben halkı niye dinleyeyim? Halk beni dinlesin!" diyen, cesur tip bir liderdi... Bu ama,"tarihe not düşen" büyük liderlerin uslubudur.. Kendisinden sonra öyle bir lider gelmedi... Büyük bir bağlama üstadı olan Arif Sağ'ın: "Ben sazımı ne dinleyeyim? Sazım beni dinlesin!" demesi gibi... Aynı şekilde,Arif Sağ'dan daha iyi bağlama çalan henüz yok... Ludwig van Beethoven ,sağırlığında bile bütün insanlığa kendini dinletmekte... Niye??? Deniz bey, " Toplanalım psikolojisi"nde size destek vermekteyiz... "Bölünmeyelim,ufalmayalım,ezilmeyelim, mahvolmayalım" psikolojisi... Ne sizin parti başkanlığınız, ne Kemal Kılıçdaroğlu'nun İstanbul liderliği , umurumuzda değildi ... Derdimiz endişelerimizdi... Ve onlar hala varlar... Kılıçdaroğlu'nun dürüstlüğü... Düşünün ki bir Sezen Aksu var, sürekli Tarkan ve Ajda Pekkan'ı eleştiriyor, "Kirli söylüyorlar" diyor(yolsuzluk yapıyorlar der gibi misali örnek), "dürüst değiller" diyor (playback yapar onlar der gibi keza) vesaire... Ama eninde sonunda halk da Sezen Aksu'ya soracaktır: "Peki ya sen ne yaptın?" diye... Biz de sadece beklemedeydik, Kılıçdaroğlu kazansaydı neler yapacaktı diye... Yöntemi ama: "Müthiş bir şey" değildi! Hem de hiç değildi... Zaten kazanamadı da... Yazık oldu, görmek isterdik, "gelse ne yapardı?"yı... Sayın Baykal, Eskişehir,Ordu ve İstanbul-Şişli'nin laik oy olmasına , ama seçim haritasındaki renginin farklı olmasına üzülmediniz mi siz?? Artık ne zaman Türkiye'nin sol-laik oy bölünmesinden kurtulacağız?? Ne zaman?? 1980'ler ve 90'lar da kaç kere fırsat tepildi bu sebepten???... Sırf bu bile "huzursuzluk"... hepimizde... Ben Eskişehirli olsam mesela : şehrimde mucizeler yaratmiş bir Büyükerşen'den asla vazgeçmem. Ama Türkiye genelinde DSP'nin %2 oy alacağını da bilerek... Hazin bu... Sorumlusu sizsiniz... Anadolu şehirlerinde ise endişeler iyice artmakta, Elazığ?? Sivas?? (Aşik Veysel'in Sivas'ı... uzun ince bir çıkmaz sokaktayım!! benim sadık yarim %2 CHP!!) laiklik tamamen unutulmuş durumda... Neden??? AKP'nin yoğun olduğu yerler özellikle... Kadınlarımız etekle dolaşamıyor, marketlerde bira bile satılmıyor, bilim ve sanat zaten yok... tarikatlar çoktan almış başını gitmiş, dinci siyaset başa geçmiş... Neden??? Neden karşı siyaset üretilmemiş??? Neden sahaya çıkılıp bu mücadele verilmemiş?? Neden?? Var mı iktisadi açılımlarınız?? bu şehirlerin insanlarına hitap etmek konusunda? Eğer yoksa, CHP'nin başına ,sizin yerinize, "iktisadi ve gercekçi fikirleri-projeleri olan" birisini istiyoruz. Açık ve net... Çünkü ülkemizin de, hayatlarımızında, en kritik , en belirleyici yıllarndayız... Varsa fikirler, ne ala , uygulamaya geçilmesini hemen isteriz... Deniz bey, Mevzubahis konusu olan şey yaklaşik 2o-3o milyon insanın endişeleridir.. Ve bu endişeler gerçekten ciddi boyuttadır... Bu şaka bir rakam değildir... 3o milyon : 3 kere Macaristan, 5 kere İsviçre 16 kere Estonya eder... Bu muhim bir güçtür... Ve bizler ,atılım görmek istiyoruz... Otekileşmekten kurtulmak, Ergenekon vs gibi paranoyalardan ve şeriat gibi travmalardan çıkmak , normal bir ülkede mutlu bir şekilde yaşamak istiyoruz... Türkiye'nin öteki yüzü de aynı şeyleri istiyor elbet... Var mı ikisini toparlayacak gerçekçi bir iktisadi fikir??? Piyano ile "Ney" fevkalade güzel beraber müzik yapabilir Deniz bey... Yeter ki beste iyi olsun... Ve buradaki iyiden kasıt , iki enstrumanı da cok iyi tanımaktan geçer... Piyano ile Ney beraber müzik yaparken, nelere dikkat edilmesi gerektiğini bilmekten geçer... Ortaya bir ilk çıkabilir ve bu muhteşem olabilir... Varoşlar ??? Ordaki insanlar için ne yapacaksınız??? Su anda tamamen toplanmiş olan laik birlikten alacağınız destek ile büyük şehirlerimizin( adini bile duymamış olduğumuz semtlerinde yasayan ) yeni sahiplerine neler sunmak istiyorsunuz? Var mı "eğitim projeleri"niz?? İşsizliğe çözüm?? Kültür sanat projeleri?? Bunlara destek olacak "sivil toplum örgütleri"... ya da "sponsorlar" ??? O insanlara AKP'den daha fazla şey sunacak mısınız ??? bu 3 yıl içinde??? Güneydoğu'da oyunuz sıfır! Sıfır aslında iyi bir başlangıç noktasıdır... Tabi fikirler varsa... Kürtlere nasıl yardımcı olacaksınız? Kürt sorununa nasıl çözümler getireceksiniz??? Deniz bey, Bu mektubumu okuyan insanlar muhtemelen mektubun altına kendi sorularını da ekleyeceklerdir... Ve size sorulacak cok soru var.. Ama bir sey gerçek: Yapmak zorundasınız... Yapamıyorsanız da yerinizi en saygın bir şekilde bu işlerin üstesinden gelebilecegine inanan genç bir yeteneğe bırakın... Bizler uzun zamandır "inanç" görmedik.. Cok uzun zamandır... Seçim mitingleri sırasında,Tayyip Erdoğan'ın dil sürçmeleri sonucu çıkmış yanlış cümleleri üzerinde (kronometre ile tutmak zorunda kalmıştım) tam 52 dakika konuştunuz.. Sürekli bir "eşek" tartışması... Katır... At... İnek... Her mitingde... Kendimi haftalarca 3 yaş zekasının içinde buldum ve cok sinirlendim bu duruma... Size oy veren %24 bu zekanın çok üstünde. Bunları bilin isterim.. Bu yazımın altına muhtemelen yüzlerce kişi kendi eleştirilerini de yazacaktır... Hepsini okuyun... Size verilen %24 oy asla "size" değildi... Toplandik biz... Endişelerimizden ötürü... (Bu betimlememin kısmen haksız olduğunu biliyorum, burada belediye seçimleri söz konusu olan...Çok başarılı cok değerli belediye başkanlarınız da kazananlar arasındadır... Haksızlık yapmak istemezdim..Ama Antalya örneği , bu seçimin genel itibariyle mahalli değil siyasi oldugunun en güzel örneğidir.Senden benden daha laik ve şehrine cok güzel hizmetler hediye etmiş bir başkan idi Menderes Türel... ta ki , AK Parti'ye Antalyalıların şu ortamda daha fazla oy veremeyeceği asıl gerçek olandır...) Her zaman dostlukla... saygıyla içtenlikle Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 İşte Say'ın, Baykal'a yazdığı o mektup Müzisyen Fazıl Say seçimin hemen ertesi günü Deniz Baykal'a bir mektup yazdı.. İşte 'normal ve mutlu bir ülkede' yaşamak isteyen bir Türk sanatçının, bir aydının muhalefet partisinden bekledikleri.... . . . saygıyla içtenlikle Sayin Say Baykal'in hakkini yemis. AKP'nin hala bu kadar oy almasinda onun hic bir sucu yok. Baykal öz elestiri verip koltugunu birakacagi yerde hala kalkmis sanki kendisi hic yapmamis gibi secim sonuclarini kaybolan ve sonra bulunan oy cuvallarina bagliyor. Birileride kalkiyor ve gene buradan secimlerde sike var diye feryat ederek büyük mücadele ettigini zannediyor. Baykal derhal gitmeli, saltanatlik dönemi demokratik bir partide derhal son bulmali. Ülkeye demokrasi ve cogulculugu getirecek yürekli bir sol parti kurulmali. Demokrasinin isledigi bir sistemde de zaten oy pusulalari ne kaybolur nede calinir. Bizim bazi cok bilmislerimizde bu sayede baska seylerle ugrasirlar. Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Sayin Say Baykal'in hakkini yemis. AKP'nin hala bu kadar oy almasinda onun hic bir sucu yok. Baykal öz elestiri verip koltugunu birakacagi yerde hala kalkmis sanki kendisi hic yapmamis gibi secim sonuclarini kaybolan ve sonra bulunan oy cuvallarina bagliyor. Birileride kalkiyor ve gene buradan secimlerde sike var diye feryat ederek büyük mücadele ettigini zannediyor.Baykal derhal gitmeli, saltanatlik dönemi demokratik bir partide derhal son bulmali. Ülkeye demokrasi ve cogulculugu getirecek yürekli bir sol parti kurulmali. Demokrasinin isledigi bir sistemde de zaten oy pusulalari ne kaybolur nede calinir. Bizim bazi cok bilmislerimizde bu sayede baska seylerle ugrasirlar. bu seçimlerde ortaya çıktı ki akp düşüşte ve bu düşüş bir sonraki genel seçimlere doğru devam edecek gibi gözüküyor.. siyaset tarihimiz oyunu düşüren iktidarların bir daha halkın desteğini eskisi kadar alamadığı ve bir süre sonra yok olup gittiğinin örnekleriyle dolu..ancak bu ortamda chp'nin %2-3'lük oy artışlarıyla övünmesi hedefini ne kadar düşük koyduğumun bir göstergesi..istanbulda, ankarada, antalyada ve benzeri şehirlerde insanların tandığı ve güvendiği adaylarla alınan belediyelerin ve artan oy oranlarının chp ye olan destekle pek bir alakası yok..akp düşerken ve ileride düşecekken chpnin aynı liderle, aynı yönetimle, aynı tüzükle, aynı adaylarla, aynı yöneticilerle iktidar alternatifi veya koalisyon hükümeti kuracak kadar oy alabilmesi mümkün değil..bugünden itibaren chpnin akpnin düşen oylarını ve güvenini fırsata dönüştürebilmek adına bir önceki kurultayda karşısına çıkan Haluk Koç gibi, DSP de genel başkanlığa oynamayı düşünmediği söyleyen Sarıgül gibi, genel başkanlığa aday gösterilen Kılıçdaroğlu gibi, şu anda parti içerisinde hala daha bulunmaya devam eden ve ayrılamamasının hayırlı olacağı Karayalçın gibi, partinin ağır topu olan ve Mehmet Sevigen olayında yönetime sert çıkıp Baykal'a mesaj gönderen Ali Topuz gibi siyasetçilerin bir araya gelerek hem tüzük değişikliği hem de partinin yönetiminin değişmesi için büyük bir kampanya başlatmaları, bunun chpnin demokratikleşmesi ve bütün sol partilerin bir araya tekrardan toplanması için bir fırsata dönüştürülmesi gerekmektedir..hatta bu mücadele, artık hiçbir fayda getirmeyen ÖDP,TKP,EMEP,İP gibi partilerin de en azından yöneticilerinin bir araya toplanmasını kapsaması gerekmektedir..bütün sol partiler bir araya gelerek çalışmalarda bulunacaklar, herkesin ve halkın talepleriyle de doğru orantılı olarak istenilen gerçek kişinin genel başkan olması, istenilen kişinin başbakanlığa aday gösterilmesi, istenen kişilerin partinin üst yönetimine geçmeleri sağlanmalıdır..çok zor ve uzun uğraşlar gerektiren bu revizyon gerçekleştirilmeden ne chp ne başka bir sol parti iktidar alternatifi olabilir, ne akpnin düşen oyları fırsata dönüştürülebilir ne de akp gün gelip de eriyip gittikten sonra ortaya çıkacak yeni bir partinin seçimlere az bir süre kaldığı sırada kurılarak bütün sol partileri sollayıp tek başına iktidar olamasının önüne geçilebilir..saygılar.. Alıntı
Φ phantom_lord Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 .görüslerine katiliyorum. Ama Sarigül... Iste o olmadi... Burada amaç liderler oligarsisine son verip gerçekten parti içi demokrasiyi isletmek... Hal böyleyken liderler oligarsisinin sadik neferlerinden biri olan Sarigül'ün önerdigin bu olusumda bir yeri olamaz Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 .görüslerine katiliyorum. Ama Sarigül... Iste o olmadi... Burada amaç liderler oligarsisine son verip gerçekten parti içi demokrasiyi isletmek... Hal böyleyken liderler oligarsisinin sadik neferlerinden biri olan Sarigül'ün önerdigin bu olusumda bir yeri olamaz işte bu demokratikleşme sürecinde o kişi olmaz, bu kişi olmaz ; onun görüşü şu, bunun görüşü bu şeklinde bir ayrım yapmak bu parti içindeki değişim amacına en büyük ihanet olur..kimseyi görüşlerinden veya farklı profillerinden ötürü dışlamadan bütün solcuları,sosyal demokratları,sosyalistleri kucaklayacak, hepsinin taleplerini karşılayacak bir oluşum gerekmektedir..aksi takdirde yine solda bölünmeler gerçekleşecek yeniden fraksiyoncular ortaya çıkacaktır..zira sarıgül örneğine bakarsak tek başına birçok kişiyi peşinden sürükleyecek niteliğe sahip olduğundan ve halkın büyük çoğunluğu ona güvendiğinden onun bu oluşumun dışında kalması hem hata hem de büyük bir intihar olur..severiz veya sevmeyiz herkesin elini taşın altına koyması gerekmektedir..yoksa daha çok konuşuruz "ne olacak bu solun hali" konusunda... Alıntı
Misafir Yakisikli Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 1 Nisan , 2009 Benim bildigim kadariyla 2007de genel secimler oldu yerel secimler 2004'de olmadimi ?! 2004deki yerel secimlere bakarsa o gun hangi partilerin secimlere katildigida onemli ogun katilipta bugun secimlerde olmayan bir Anap var mesela.. 2007 ile simdiki yapilan yerel secimlerdeki oylari kiyaslama bana gore yanlistir .. 2004 Akp 41.67 almis ve simdilerde 38 arada pek bir fark bulunmamakta simdi kalkip Akp oy kaybediyor demekte yanlistir cunku 2004 akpden kazanipta 2009da baska partiden aday olan belediye baskanlarida var mesela sanliurfa adayi, adana adayi bunlar egerki bugun akpden secime katilmis olsalardi ozaman oy kaybetmemis olacakti .. Birakalim kendimizi uyutmayi AKP dususe falan gecmedi bu sadece muhalefetin kendi kendine yaptigi bir teselliden baska birsey degildir.. Bugun CHP neden anadoluyu, doguyu, guneydoguyu ve karadenizin bir bolumunu gozden cikarmis durumda Deniz Baykal basbakan oldugunda sadece ve sadece egeye ve akdenizemi basbakanlik yapacak muhalefetin izledigi politika yanlis hemde cok yanlis beklesin AKP oy kaybetsin.. bekle babam bekle.. Saygilar Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Ben malesef AKP'nin artik bir inise falan gectigine inanmiyorum. Son yapilan secim genel secim degildi, sadece belediye icindi. Yerel secimlerde genellikle adaylar partilerden daha cok ön planda oluyor. Istanbul'da mesela Baykal kendisini aday gösterseydi, iddaa ediyorumki CHP %5 oy bile alamazdi. Dolayisiyla AKP inise gecti diyerek erken sevinmemeize hic gerek yok. AKP'nin inise gecmesini saglayan karsi politika olur, yani muhalefet olur, ama bakiyorsun kim var muhalefette, baykal ve bahceli. Bu ikisini toplasak basbakan kadar olamazlar. Onlarin üretteigi yeni politikalar yok. Ne yapti CHP, oy avciligi icin milliyetci ve dinci söylemlerde bulundu. Vatandas ne ya yapti? vatandas esasi varken sahtesine oy vermedi. Ülkemizde milliyetci partide var, dinci partide var. Ama gercek sosoyal demokrat, iscilerden yana, ezilenlerden yana, azinlik haklarini savunan bir büyük parti yok. CHP'nin cizgisi bu yönde olmali. Diger taraftan CHP'de kurulusundan bu güne hala saltanatlik devri yasaniyor. Buna son verilmeli. CHP Dogu ve Güneydoguda neredeyse sifira geldi, ama bunun sebeblerini hic arastirmiyor. Bölge insanlarinin sorunlariyla hayatta ilgilenmedigi gibi, MHP den fazla Kürt düsmanligi yapmaya calisti ve yaristi daha dogrusu. CHP'nin basina adam gibi bir baskan gerek ve parti ici demokrasiyi isletmek gerek. Yoksa inaniyorumki, 2 yil sonraki genel secimlerde, alacagi oy %15 zor gecer. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Benim dikkatimi daha başka birşey çekti. Demokratım diye kendini yırtan parti AKP'nin Fazıl Say'ın eleştirilerine verdiği yanıtı hatırladım ben en önce. Ne demişti ki Fazıl? diye soranlarınız olacaktır herhalde. 'İslamcılar güç kazandı. Türkiye'yi terk edebilirim' demişti. AKP cephesi ne cevap vermişti buna? "Bir Fazıl Say, 5 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına eşit değildir. Giderse çok fazla üzülmeyiz. Çok fazla kayıp değil" denilmedi mi? E demokrattık hani? Noldu? Lastik mi patladı? Yoksa tren son durağa mı geldi, artık inme zamanı mı? İçlerindekini hemen koyverdiler dışarı. Fazıl Say bugün de Baykal'a karşı eleştrilerde bulundu. Peki CHP cehpesi ne cevap verdi buna? "Fazıl Say gibi değerli bir sanatçının görüşlerine saygı duyar, değer veririz" denildi. Kısacası, AKP'nin de CHP'nin de ilk yaklaşımları ortada. Şimdi bu demokratların hangisi çakma? Cevabını boşverin, 2009 seçimlerini ve takip eden ilk seçimi izleyin. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 2 Nisan , 2009 Fazıl Say bugün de Baykal'a karşı eleştrilerde bulundu. Peki CHP cehpesi ne cevap verdi buna? "Fazıl Say gibi değerli bir sanatçının görüşlerine saygı duyar, değer veririz" denildi. Umarim CHP gercekten de söyledigi gibi bu tip görüslere deger verir. Ileride ne kadar deger verdigini hep beraber görecegiz. Gercekleri konusmak gerekirse benim mfazla bir umudum yok. CHP sadece AKP'den farkli olraka degerlendiririz demis, ama sonucta aynen AKP gibi bir kulagindan girer digerinde cikacagina inaniyorum. Eger Baykal hala CHP'nin baskanligindan istifa etmiyorsa, deger verse ne yazar vermese en yazar? Ne anliyoruz acaba "deger veririz" cümlesinden? Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Baykal, Say’a cevap vermiş ama... Dün “Fazıl Say’ın Deniz Baykal’a” mektubunu yazmıştım, bugün Baykal’ın Antalya’da CHP’nin adayı olarak Başkan seçilen Prof. Dr. Mustafa Akaydın’ı ziyareti sırasında gazetecilere -Say’ın mektubuna cevap niteliğinde- söylediklerini yazacağım. “Daha yüksek hedeflere ulaşmanın sihirli bir reçetesi, mucizevi bir çözümü olsaydı, toplumsal, kültürel, tarihi, sosyolojik temeli olan sorunlar sihirli bir değnek dokunuşuyla çözülebilseydi bu iş çoktan çözülürdü.” Kusura bakmasın ama Sayın Baykal’ın bu cevabı da aynen Başbakan Erdoğan’ın sık sık yaptığı “halkı yanıltıcı, kolayca kaçan ve kendisine yarayan” açıklamalarına benzemiş. Fazıl Say sihirli değnekten veya reçeteden söz etmiyor, sadece “eğitim, işsizlik, varoşlara ve Anadolu’ya açılım, halka inme, ekonomik çözümler ve her konuda ‘projeler’den söz ediyor, var mı/yok mu bize söyleyin. Yoksa eğer, siz gidin olan biri gelsin” diyordu. Bu konulara önem veren adayların birçok ilde tüm tehditlere, rüşvetlere rağmen kazandığını ve partinin oyunu yukarı çektiğini bu seçimde gördük. Demek ki kişilik, imaj, projeler çok önemli... Şimdi Fazıl Say’ın sorusunu tekrar düşünmeli; Türkiye genelinde bu projeler var mı, yok mu? Yoksa eğer...? R.Mengi Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Baykal, Say?a cevap vermiş ama... Dün ?Fazıl Say?ın Deniz Baykal?a? mektubunu yazmıştım, bugün Baykal?ın Antalya?da CHP?nin adayı olarak Başkan seçilen Prof. Dr. Mustafa Akaydın?ı ziyareti sırasında gazetecilere -Say?ın mektubuna cevap niteliğinde- söylediklerini yazacağım. . . . Şimdi Fazıl Say?ın sorusunu tekrar düşünmeli; Türkiye genelinde bu projeler var mı, yok mu? Yoksa eğer...? R.Mengi Baykal'in sn Say'in önerilerine nasil bir deger verecegini ben dünki yorumumda söylemistim, ne demistim o yazimda, Baykal'in özünde Edogan'in degerlendirmesinden farkli olmayacagini söylemisim. Demekki baykali ve diger Türk siyasetcilerini iyi tanimak gerekli ve illada onlarin aciklamalarini beklemek gerekmez. Biraz siyasi tecrübeyle bu isi herkez basit sekilde anlayabilir. Alıntı
Φ phantom_lord Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Taylan abi Baykal'dan başkası beklenmez zaten... Sen bakma onun ilk etapta Fazıl Say'ın mektubuna olumlu bi cevap verdiğine... An gelir Erdoğan'dan beter olur o... Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Baykal'in sn Say'in önerilerine nasil bir deger verecegini ben dünki yorumumda söylemistim, ne demistim o yazimda, Baykal'in özünde Edogan'in degerlendirmesinden farkli olmayacagini söylemisim. Demekki baykali ve diger Türk siyasetcilerini iyi tanimak gerekli ve illada onlarin aciklamalarini beklemek gerekmez. Biraz siyasi tecrübeyle bu isi herkez basit sekilde anlayabilir. İnsanları yaptıklarıyla değerlendirmek akılcı bir yaklaşımdır. Ancak yapmadıkları ile değerlendirmek düpedüz önyargıdır. Baykal'ın yeni dönemde değişimlerden bahsettiğini görüyoruz, bakalım gerçekten değişim olacak mı? Değişim olmayacaksa bir sonraki seçimde bizim elimizde yine mühür olacak... Şimdiden değişim olmayacak demek ancak yandaşların işidir. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 İnsanları yaptıklarıyla değerlendirmek akılcı bir yaklaşımdır. Ancak yapmadıkları ile değerlendirmek düpedüz önyargıdır. Baykal'ın yeni dönemde değişimlerden bahsettiğini görüyoruz, bakalım gerçekten değişim olacak mı? Değişim olmayacaksa bir sonraki seçimde bizim elimizde yine mühür olacak... Şimdiden değişim olmayacak demek ancak yandaşların işidir. Kac yilldir Baykal CHP'nin basinda? Yanlis hatirlamiyorsam genelde oy kaybina ugradi ama hangi degisikligi yapti bu güne kadar? Önce hic degisiklik yapmayan bir lider simdimi yapacak dersiniz? Isimize gelmeyen gercekleri yazanlari derhal yandas mandas diyerek ithamlarda bulunuruz. Degisikligin önüne acacak lider 30 Mart 2009 da koltugunu birakir ve siyasi sorumlulugu üzerine alirdi. Bizim bildigimiz gelismis demokratik ülekelerin siyasileri bu yönteme basvurur. Ama bizim saltanatcilar otutunca koltuga yapisirlar. Baykal degisim yapmazsa elimizde mühürümüz varmis, sanki elimizdeki mühür Baykal'in cok umurundaydi. O sadece koltugunu düsünmekte. Vatandasin mühürünü ciddeye alan bir lider olsaydi Baykal son 10 yildir siyasetten elini cekmis olurdu. Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Taylan abi Baykal'dan başkası beklenmez zaten... Sen bakma onun ilk etapta Fazıl Say'ın mektubuna olumlu bi cevap verdiğine... An gelir Erdoğan'dan beter olur o... Sayın phantom_lord, başkalarının umduğu gibi Baykal'a ayılıp bayılan birisi değilim. Hatta daha önce bu forumda itiraf ettiğim bir mevzuyu tekrarlayayım. 1995 yılında Bahçelievler İlçe Teşkilatı'ndan ayrılmamın - mecbur bırakılmamızın- tek nedeni Baykal zihniyetindeki insanlardır. (bireysel pozitif aksiyonu olmayanların bu bölümü daha dikkatle okumalarını rica ederim, onlar kendilerini bilirler) Ben o gün de sevmezdim, bugün de kişisel bir sempati duymuyorum. Ancak CHP demek, Baykal değildir. Baykal da CHP değildir. Hal böyle iken bir partinin henüz yapmamış olduğu eylemlerle suçlanmasına itiraz ediyorum. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 İnsanları yaptıklarıyla değerlendirmek akılcı bir yaklaşımdır. Ancak yapmadıkları ile değerlendirmek düpedüz önyargıdır. Baykal'ın yeni dönemde değişimlerden bahsettiğini görüyoruz, bakalım gerçekten değişim olacak mı? Değişim olmayacaksa bir sonraki seçimde bizim elimizde yine mühür olacak... Şimdiden değişim olmayacak demek ancak yandaşların işidir. Sayin Taylan abi,Baykal bu yerel secimde büyük bir basariya imza atmistir.Muhakkak ki Kilicdaroglu'nun bu basarida rolü kücümsenemez.Yerel secimlerin sonuclari gösteriyor ki,ne kadar da oy hirsizligi yapilirsa yapilsin,ne kadar oy zarflari cuval cuval cöpe atilirsa atilsin CHP'nin basarisi ortadadir.Bunun anlami halkimiz CHP'ye güvenmek istiyor ve ona bir cesaret vermistir.Yani adam gibi muhalefet ol milletin dertlerine tercüman olmaya basla diyerek CHP'ye bir firsat tanimistir.CHP bu mesaji almistir. saygilarla Alıntı
Φ phantom_lord Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Sayın phantom_lord, başkalarının umduğu gibi Baykal'a ayılıp bayılan birisi değilim. Hatta daha önce bu forumda itiraf ettiğim bir mevzuyu tekrarlayayım. 1995 yılında Bahçelievler İlçe Teşkilatı'ndan ayrılmamın - mecbur bırakılmamızın- tek nedeni Baykal zihniyetindeki insanlardır. (bireysel pozitif aksiyonu olmayanların bu bölümü daha dikkatle okumalarını rica ederim, onlar kendilerini bilirler) Ben o gün de sevmezdim, bugün de kişisel bir sempati duymuyorum. Ancak CHP demek, Baykal değildir. Baykal da CHP değildir. Hal böyle iken bir partinin henüz yapmamış olduğu eylemlerle suçlanmasına itiraz ediyorum. Abi yanlış anlattım herhalde derdimi... Ben Baykal'ı seviyorsun ama o aslında şöyledir gibilerinden bir şey söylemek istememiştim... Sadece serzenişimi anlatmaya gayret ettim yanlış anlaşıldıysam özür dilerim... Evet CHP'de parti içi demokrasinin ne kadar da işlemeyen bir şey olduğu ortada... Sana hak veriyorum... 1995'te Bahçelievler İlçe Teşkilatı'ndaki faal görevinden ayrılışını da saygı ve anlayışla karşılıyorum... Aynısını 2008'de yani geçen sene Zeytinburnu ilçe teşkilatında ben ve arkadaşlarım yaşadık... O nedenle seni en iyi anlayabileceklerden biri benim... Ah ne zaman gelecek örgütüyle yönetimiyle gerçekten demokrat CHP... Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Ah ne zaman gelecek örgütüyle yönetimiyle gerçekten demokrat CHP... Bu zihniyetle cok zor!!!! CHP tabaninin artik dur demesi gerekli. CHP'nin dogru dürüst bir Türkiye politikasi yok. AB'ye evet diyor, ama vatandasi bu konuda aydinlatmiyor. Iktidardayken baska davraniyor muhalefetteyken baska davraniyor. Bir bakiyorsun MHP'den fazla milliyetcilik yapiyor bir bakiyorsun bas örtüsünü secime alet ediyor. CHP kadrolari Baykal'dan degisik düsünmüs olsalardi simdiye kadar cok seyler degisirdi. Demek oluyorki parti kadrolarida aynen Baykal gibi sadece koltuk ve makam pesindeler. Türkiye'ye CHP degil adam gibi bir sol parti gerekli, tüm insanlarimizi kucaklayabilecek ve siyaset üreten, emekcilerin yninda olan, ezilenleri destekleyen ve onlarin haklarini savunan demokratik bir sol partiye ihtiyac var. Alıntı
Φ phantom_lord Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 3 Nisan , 2009 Öncelikle Chp tabanının eski bir mensubu olarak şunu belirtmem gerekiyor... Chp tabanında gerçekten demokrat insanlar elbette mevcut... Buna kendi gözlerimle şahit oldum... Ancak Baykal'ın parti içersindeki gücü tahmin edilenden de fazla... Bu nedenle gerçekten demokrat olan taban pek söz sahibi olamıyor... Biraz seslerini çıkarmaya kalksalar derhal görevden alınıyorlar... Bunun sebebi de Baykal tarafından hazırlatılan tüzük... MYK olağanüstü yetkilere sahip... Bunun derhal sonlandırılması gerekiyor... Ama bunu sonlandırmak için de gerçekten demokrat bir parti yönetimine ihtiyaç var... Yoksa tabanda bir sorun yok emin ol Alıntı
Φ Taylan Abi Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2009 Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2009 Abi yanlış anlattım herhalde derdimi... Ben Baykal'ı seviyorsun ama o aslında şöyledir gibilerinden bir şey söylemek istememiştim... Sadece serzenişimi anlatmaya gayret ettim yanlış anlaşıldıysam özür dilerim.... . . Rica ederim, benim o sözüm sana değil. Sahipleri aldı alacağını, endişen olmasın .. . CHP kadrolari Baykal'dan degisik düsünmüs olsalardi simdiye kadar cok seyler degisirdi. Demek oluyorki parti kadrolarida aynen Baykal gibi sadece koltuk ve makam pesindeler. Böylesi siyasetten ve gerçeklerinden uzak insanlarımız da var maalesef. Hemen diye değişsin isterler, bilmezler hayatın gerçeklerini. Düğmeye basınca değişeceğini umarlar. Ve hesabını sorarlar sana. İtiraz etmişiz yahu, olmaz böyle demişiz, bu gidiş doğru değil demişiz. Koltuk, sandalye, çek-yat derdindeyiz sanki. Ömrümüzü verdik biz bu yola. Gençliğimizi verdik. Ben çabaladım 14 senedir, yıkamadım bu fikri. Pes etmedim ama. 114 sene ömrüm olsa buradayım. Makamınız ve koltuğunuzla karşınızdayım. ...Chp tabanında gerçekten demokrat insanlar elbette mevcut... Buna kendi gözlerimle şahit oldum... Ancak Baykal'ın parti içersindeki gücü tahmin edilenden de fazla... Ah sen bunu bir de bana sor.... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.