Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Aleviler'den Başkent protestosu 9 Kasım 2008 Alevi Bektaşi Federasyonu’nun öncülüğünde Ankara’da düzenlenen “eşit yurttaşlık” mitingine katılmak için Türkiye'nin dört bir yanından Ankara'ya gelen yurttaşlar, sabahın erken saatlerinden itibaren Ankara Tren Garı’nda toplandı. Vatandaşlar, buradan gruplar halinde mitingin yapılacağı Sıhhiye Meydanı’na doğru yürüyüşe geçerken, katılımın yüksek olması dikkati çekti. Yurttaşlar yürüyüş boyunca “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “AKP halka hesap verecek” sloganları attı. Mitingin yapılacağı Sıhhiye Meydanı’ndaki aşırı kalabalık nedeniyle alana girişlerin geciktiği gözlendi. Mitinge katılacak vatandaşlar, Sihhiye'deki miting alanına arama noktalarından geçerek alınıyor. Mitinge katılan vatandaşlar, Sihhiye alanında Atatürk posterleri, Türk bayrakları ve ellerindeki bağlamalarıyla hükümete olan tepkilerini dile getirdikleri gözleniyor. Mitinge çok sayıda siyasetçi, milletvekili ve sivil toplum örgütü temsilcisinin yanı sıra Sivas Madımak olaylarında hayatını kaybedenlerin aileleri de katıldığı görülüyor. Öte yandan, mitingin yapıldığı Sıhhiye Meydanı’ndaki yoğun güvenlik önlemleri de dikkati çekti. Çevrede bulunan yüksek binaların çatılarına keskin nişancılar yerleştirildi. EĞİTİMDE İŞKENCE Pir Sultan Abdal Derneği Başkanı Fevzi Gümüş Alevilerin ortak talepleri hakkında açıklamalar yaptı. Son 6 yılda Alevilerin hiçbir zaman görmediği kötü muameleyle karşılaştığını ifade eden Gümüş sözlerini şöyle sürdürdü: "Aleviler, AKP iktidarı döneminde farklı bir politikayla karşılaşmadı. Biz AKP'nin bir kaç Aleviyi yanlarına devşireceğini biliyorduk. Başbakan’ın yaptığı iftar tamamen samimiyetsizdi. Zaten bunun arkasından da herhangi birşey gelmedi." Pir Sultan Abdal Derneği Başkanı Fevzi Gümüş Türkiye'de Alevi çocuklarının eğitimde işkence çektiğini, AKP iktidarı döneminde Alevi köylerindeki cami yapımların hızlandırıldığını ve Alevilerin gerçek anlamda laiklik istediğini ifade etti.ANKA / hurriyet.com.tr Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Aleviler Türkiyedeki yanlis yönetimlerin yanlis uygulamalarini encok hisseden bir kesimdir.Halkimizin yanlis bilgilerle Aleviler hakkinda ileri geri düsünmeleri Alevileri kendi kabuklarina cekilmek durumuna getirmistir. Aleviler istisnalari hesaba katmazsak hem Atatürkcü hemde Laik bir anlayisa sahip olan inanc kesimidir. Laikligin ülkemizde gerektigi sekilde uygulanmiyor olmasi hem Laikligin amacindan saptirilmasi hemde Cumhuriyete karsi bir olusumdur,bu yöntemle hem inanc kesimlerinin arasina nifak sokulmus hemde Atatürk ve Laik Cumhuriyet karsitlarinin calismalarina önayak olunmustur.Bugün dinci kesimin Laiklik karsiti eylemleri tamamen önceden planlanmis ve iktidarlar tarafindan yürürlüge konulmus olan calismalardir.*VELEV KI SIYASI SIMGE OLSUN*bu calismalara bir ufak örnektir bu örnekleri gecen 85 yila yayarsak neden Türkiyede birseylerin yerinde saydiginida anlamakta zorlanmayiz. Madimak'ta yakulanlarin hepside Aleviydiler vede aydindilar,Türkiyenin aydinlari,onlari yakan zihniyet o günden bugüne kadar iyice palazlanmis ve tüm kadrolariyla hertarafi isgal etmislerdir.PKK teröründe bile bunlarin parmaklari oldugunu arada bir yaptiklari *din birligi terörü yok eder*tarzi söylemlerden anlamak cok kolaydir. Madimak katillerinin 7 si zaman asimindan yargidan kurtulurken bir taneside Almanya'nin Mannheim kentinde dönercilik yapmakta ve Alman yetkilileri onu Türkiyeye iade etmemektedir. Tükiye üzerinde oynana oyunlardan bahsederken bunlarin ciftetelli olmadigini kasap havasi oldugunu artik anlamamiz gerekir. saygilarla Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Alevi vatandaslarimiz Osmanlidan günümüze kadar kesintisiz olarak ikinci hatta ücüncü sinif vatandas muamelesi görmüslerdir, devletin basindaki art niyetliler ve din taciri hocalar sayesinde milyonlarca vatandasimiz horlanmistir, katledilmistir ve hattaa üstüne üstelik sünni mezhebine asimile yapmak icin onlarin köylerine, mahallelerine zorla camii yaptirip, cocuklarinida okullarda mecburi dindersleriyle etkilemek istemidlerdir. Yillardan beri bunlari bilmemize ragmen ülkemizin bir cok kesmi olayi ciddiye almayip onlarin hakli taleplerine yardimci ve destek olmadilar ve su an bile büyük bir kesmin onlarin yaninda oldugunu söylemek yanlis olur herhalde. Üstüne üstelik devletimiz güya laik bir devlet, inanilacaka gibi degil. Bu devlet adamlari ve diyanetin mensuplari ramazan ayi geldiginde tüm devlet mekanizmmelerini calistirirlar ve ramazanin önemi özerine cok konusmalar yaparlar ve hatta iftar bile acarlar toplu olarak. Ama hemen ramazan ayinin sonunda alevi vatandaslarimiz icin önemli olan "Muharrem ayi", yani 12 imam icin tutulan Muharrem orucu hakkinda kimse agzini acipta bir laf etmez. Aramizdaki dincilere soruldugu zaman, ramazanin farz ama diger orucun secenege bagli oldugunu söyleyerek gecistirirler. Öyle olmus olsa bile, medemki kardesiz ve birbirimize saygimiz var, neden o insanlarimiza saygi gösteripte onlarin Muharrem ayini en azindan bir kutlama ile anmiyoruz ve onlara yanlarinda oldugumuzu göstermiyoruz? Devletimiz ve onun hükümetleri malesef kardesler arasinda secim yapti ve yapiyor. alevi vatandaslarimiz sadece laiklik tehlikede oldugu zaman cogu insanin aklina geliyor. Aleviler yillardan beri mecburi dinderslerini kaldirilmasini ve köylerine camii yapiminin durdurulmasini istiyorlar. Bu isteklerinin neresi yapilamayacak bir istek biri bana anlatsin lütfen? Bu istekleri yerine getirilse acaba ülke barisi teehlikeyemi girer, yoksa ülke bütünlügümü bozulup ayri bir devlet kurulur? Devletimizin ve onun hükümetlerinin bu isteklere sagir kaldigi ve ilerde de ayni durusu gösterecekleri gözüküyor. Yani Alevi vatandaslarimizin cok basit ve hemen uygulanabilecek istekleri gebe tahminime göre disardan bir zorlamayla verilecege benziyor. Yani bir cok konuda oldugu gibi bu konuda da AB uyum yasalari cercevesinde istemeyerekte olsa Alevi vatandaslarimizin dogal haklari verilecek gibi. Ve sonunda gene bazilari kalkacak AB bizi suna buna zorladi diyecek. Kendin hatani düzelteydinde onlara isi birakmasaydin kardesim. Bu bizim hastaligimiz oldugu icin böyle bir tepkiyi zaten bekliyorum. Hayatta kendimizi elestiremiyoruz. Neden kendimiz düzeltmedikte baskasina isi biraktik diye soracagimiza, baskalari ic islerimize karisiyor safsatasi yapariz ve kendimizi dev aynasinda görüp her konuda hakli oldugumuzu zannederiz. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Alevi vatandaslarimiz Osmanlidan günümüze kadar kesintisiz olarak ikinci hatta ücüncü sinif vatandas muamelesi görmüslerdir, devletin basindaki art niyetliler ve din taciri hocalar sayesinde milyonlarca vatandasimiz horlanmistir, katledilmistir ve hattaa üstüne üstelik sünni mezhebine asimile yapmak icin onlarin köylerine, mahallelerine zorla camii yaptirip, cocuklarinida okullarda mecburi dindersleriyle etkilemek istemidlerdir. Atatürk’ün yaptığı devrimlerden Türkiyedeki diğer gruplar gibi yüzyıllardır ezilen, hor görülen Aleviler de yararlanmışlar ve bir rahatlama yaşamışlardır. Ancak, örneğin laiklik bugün ordu gözetiminde, kolu kanadı kırılarak sözde bir ilke halini almıştır. Atatürk’ün Diyanet gibi bir kurumu oluşturmasındaki asıl amaç, devlet üzerinde yönetim iddiası bulunan müslümanlığın hanefi mezhebinde, dinin özüne uygun olarak reform yapılmasıdır. Bu yüzden toplumun büyük kesimini oluşturan sünni müslümanlar üzerinde büyük etkisi olan tekke, zaviye gibi ortaçağ artığı kurumların kapatılması gerekmiştir. Bunun yanısıra eşitlik ilkesi gereği Cem evleri ve Bektaşi tekkeleri de kapatılmıştır. Atatürkten sonra iktidarı ele geçiren, ortaçağ ve kapitalizm öncesi dönemin artıkları olan ve bu dönemin üstyapısı dine dayanan sünni toprak ağası ve hacı ağalar ekonomik güçleri dolayısıyla karşı devrim sürecini başlatmışlardır. Bugün, devletin Ramazan ile birlikte Muharrem ayına da önem vermemesi, Cami gibi Cem Evini de ibatdethane saymaması bu yüzdendir. Her Alevi köyüne cami yapıp Alevileri asimile etmeye çalışan, ve bence, okullarda zorunlu olması gereken ancak tüm dinleri anlatması gereken 'Din Kültürü ve Ahlak' derslerini, Sünni müslümanlığı anlatan bir ders olarak dayatan bu zihniyettir. Üstelik AKP döneminde Aleviler bölünmeye çalışılmış bazı Alevi aydınlar kullanılarak Alevilik, Sünniliğe entegre edilmeye çalışılmıştır. Bu mitingde Alevi vatandaşlarımızın haklı olarak tepkisinin hedefi kendine demokrat iktidar ve onun zihniyetidir. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Atatürk’ün yaptığı devrimlerden Türkiyedeki diğer gruplar gibi yüzyıllardır ezilen, hor görülen Aleviler de yararlanmışlar ve bir rahatlama yaşamışlardır. Ancak, örneğin laiklik bugün ordu gözetiminde, kolu kanadı kırılarak sözde bir ilke halini almıştır. Atatürk’ün Diyanet gibi bir kurumu oluşturmasındaki asıl amaç, devlet üzerinde yönetim iddiası bulunan müslümanlığın hanefi mezhebinde, dinin özüne uygun olarak reform yapılmasıdır. Bu yüzden toplumun büyük kesimini oluşturan sünni müslümanlar üzerinde büyük etkisi olan tekke, zaviye gibi ortaçağ artığı kurumların kapatılması gerekmiştir. Bunun yanısıra eşitlik ilkesi gereği Cem evleri ve Bektaşi tekkeleri de kapatılmıştır. Atatürkten sonra iktidarı ele geçiren, ortaçağ ve kapitalizm öncesi dönemin artıkları olan ve bu dönemin üstyapısı dine dayanan sünni toprak ağası ve hacı ağalar ekonomik güçleri dolayısıyla karşı devrim sürecini başlatmışlardır. Bugün, devletin Ramazan ile birlikte Muharrem ayına da önem vermemesi, Cami gibi Cem Evini de ibatdethane saymaması bu yüzdendir. Her Alevi köyüne cami yapıp Alevileri asimile etmeye çalışan, ve bence, okullarda zorunlu olması gereken ancak tüm dinleri anlatması gereken 'Din Kültürü ve Ahlak' derslerini, Sünni müslümanlığı anlatan bir ders olarak dayatan bu zihniyettir. Üstelik AKP döneminde Aleviler bölünmeye çalışılmış bazı Alevi aydınlar kullanılarak Alevilik, Sünniliğe entegre edilmeye çalışılmıştır. Bu mitingde Alevi vatandaşlarımızın haklı olarak tepkisinin hedefi kendine demokrat iktidar ve onun zihniyetidir. Bahsettiginiz gibi Atatürk'ün düsündügü ve hayata gecirmek istedigi Diyanet artik öyle degil. Artik bu yanlis uygulamaya ve tutuma dur demenin zamani gedide gecti bile. Ne kadar daha bekleyecegiz, illada yeni bir Atatürk'mü gelsinde kurtarsin bizleri? Bizler ne güne duruyoruz? Bir ülkede 20 milyon vatandasin istegi ve kültürü hice sayiliyorsa bunu uygulayan zihniyet kötü niyetlidir ancak ve amaci gericiliktir. Malesef Aleviler sunni mezhebine bagli diger Türk vatandaslari tarafindan yeteri cogunlukta desteklenmiyor ve hatta cogunlugun bundan rahatsiz bile olmadigini iddaa edebilirim. Hükümetler vatandaslarin aynasidir. Hemen hemen sunni nüfusu 60 Milyonu bulan bir ülkede kac milyon sunni vatandas Alevileri destekliyor acaba? Bu sorunun cevabi cok önemli, cünki hükümetlerin nereden destek aldiginin bir kanitidir. Sadece haksizlik yapiliyor, haklari verilsin demekle olmuyor bu isler. Bu gün Ankara'da isterdimki meydanlari Aleviler kadar sunni vatandaslarimizda dosldursaydi ve hep bir agizdan esit yurttaslik haklarini isteseydiler. Alevi acilimlari her zaman göstermelik olmustur. Daha halaa ülkenin bir cok bölgesinde Alevilik hakkinda insanlar aydinlatilmadigi icin kulaktan duyma uydurmaca bilgiler konusuluyor. Artik bekleyecek zaman kalmadi dostum, ya simdi ya simdi olacak. Lafla kimsenin uyutulmaya sabri kalmadi artik. Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Alevi vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlar,genel anlamda ülkemizin yaşadığı sorunlarla içiçedir.Demokratik talepler,her inanca aynı mesafede duran Laik bir devlet,temel hak kapsamında ele alınacak vicdan özgürlüğü ve tabi ki ibadathane talepleri. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var;yıllardan süregelen ''Alevi kimdir?'' tartışmalarıyla pek de tartışılmayan,medyada sadece seçim dönemi vaatleriyle yer alan bu sorunların ciddi anlamda, sağlam zeminlerde tartışılması gerekmektedir. Herşeyden önce bu talepler insani taleplerdir.Bunları şu veya bu şekilde yok saymak,insanı yok saymaktır. Aleviler kimdir?Ben Alevi vatandaşlarımızı ve onların sahip olduğu inanç sistemini,lise yıllarında tanımaya başladım.Kendi çevremde herhangi bir önyargı yokken,üniversite yıllarında bilgiden yoksun beyinlerin tartışmalarıyla,müslüman mı değil gibi basit sorularla tıkanan bir yargılar deryasına düştüm. Alevilik nedir yada ne değildir;bu beni çok ilgilendirmiyor.Kişi eğer bu değerleri kabullenmişse bana düşen kendimi gördüğüm kadar onları da görmektir. En sevdiğim arkadaşım Aleviydi;bana hep şunu söylerdi...bize olmadık ahlaksızlıkları yakıştıranlar,bizi dinden sapmış olarak görenler,bizi hiç anlamadı. Hayatımda tanıdığım en dürüst insan bir Aleviydi,hem de ne için Alevi olduğunu çok iyi bilen,tüm değerlerine sıkı sıkı sarılan. Dediğim gibi.İslam onlar için ne ifade ediyor,onlar dinin neresinde gibi ayrıntılar beni ilgilendirmiyor. Asıl beni ilgilendiren,bizi ilgilendirmesi gereken,bu ülkenin vatandaşı olan Aleviler ne ister? NAKM-Cemevi Başkanı Mehti Gündüz tarafından Baykal'a verilen dosyada bakalım Aleviler ne istemiş. Alevilik yasal ve anayasal olarak tanınmalıdır. Ø Cemevleri, diğer inanç merkezleri gibi (camii, kilise, sinaggog vs.) bir ibadet merkezi olarak kabul edilmeli, altyapı hizmetleri, su ve elektrik ücretsiz olmalıdır. Ø Devlet bütün inançların, inanç özgürlüğünü yasal olarak güvence altına almalı, laiklik ilkesi gereği bütün inançlara eşit mesafede durmalıdır. Ø Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır. Her inanç, yasaların kontrolünde kendisini oluşturan vatandaşlar tarafından finanse edilmelidir. Ø Zorunlu din dersleri kaldırılmalı, yerine ‘Din kültürü ve Din tarihi' adı altında bütün inançların eşit bir şekilde tanıtımına olanak sağlayacak bir düzenleme yapılmalıdır. Ø Muharrem orucu, Aşure günü gibi Alevilerle ilgili kutsal günler, bütün diğer inançların kutsal günlerinde olduğu gibi, kamuya ait kurumlarda ve medyada duyurulmalı (özellikle TRT' de) ve diğer dini günler gibi resmi bir statüye kavuşturulmalıdır. Ø Alevilere yönelik yazılı ve görsel alanda yapılan her türlü iftira, haksız yakıştırma, karalama durdurulmalı, bunları yapanlar cezalandırılmalı, bu konuda özel yasalar çıkartılmalıdır. Ø Sivas' taki Madımak oteli kamulaştırılmalı, otelde yakılarak katledilenlerin anısına, önüne bir anıt-mezar yaptırılmalı, otel'de barış ve kardeşlik müzesine dönüştürülmelidir. Ø Alevileri asimile edecek pollitikalardan vazgeçilmelidir. Alevi köylerine ve yerleşim birimlerine zorla camii yaptırımı ve imam atanması durdurmalıdır. Alevi köylerine ve yerleşim birimlerine camii yerine Cemevi, imam yerine Alevi inançlarına hizmet veren Dede görevlendirilmelidir. Ø Hacı Bektaş Veli Dergahı müze olmaktan çıkarılıp, bir inanç merkezi olarak asıl sahipleri olan Alevilere teslim edilmelidir. Ø 2007 yılı içerisinde Cumhurbaşkanlığı gibi birinci derecede önemli konumu olan, bu makamı temsil edecek kişinin ülkemizi aydınlık yarınlara taşıyacak, laik, demokrat ve cumhuriyetin temel değerlerine sahip çıkacak bir kişinin temsil etmesinden yanayız. Buna ayrıca 2007 seçimlerinde bütün solu tek bir çatı altında görme isteğini de eklersek;Alevi vatandaşlarımızın ne demek istediğini daha net anlayabiliriz. AKP tarafından Reha Çamuroğlu ile halledilmeye çalışılan,sol da isim bulamayan bu sorunları çözmek çok da zor değil.Yukarda ki talepler,demokratik ve laik bir ülkede sorun oluşturacak nitelikte değil. Ben sünni bir vatandaşım,camiler benim için nasıl özelse;bırakalım cemevleri de kendileri için özel olanlarla var olsun. Sadece bir örnek...Sadece biraz empati... Alıntı
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Alevi vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlar,genel anlamda ülkemizin yaşadığı sorunlarla içiçedir.Demokratik talepler,her inanca aynı mesafede duran Laik bir devlet,temel hak kapsamında ele alınacak vicdan özgürlüğü ve tabi ki ibadathane talepleri. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var;yıllardan süregelen ''Alevi kimdir?'' tartışmalarıyla pek de tartışılmayan,medyada sadece seçim dönemi vaatleriyle yer alan bu sorunların ciddi anlamda, sağlam zeminlerde tartışılması gerekmektedir. Herşeyden önce bu talepler insani taleplerdir.Bunları şu veya bu şekilde yok saymak,insanı yok saymaktır. Aleviler kimdir?Ben Alevi vatandaşlarımızı ve onların sahip olduğu inanç sistemini,lise yıllarında tanımaya başladım.Kendi çevremde herhangi bir önyargı yokken,üniversite yıllarında bilgiden yoksun beyinlerin tartışmalarıyla,müslüman mı değil gibi basit sorularla tıkanan bir yargılar deryasına düştüm. Alevilik nedir yada ne değildir;bu beni çok ilgilendirmiyor.Kişi eğer bu değerleri kabullenmişse bana düşen kendimi gördüğüm kadar onları da görmektir. En sevdiğim arkadaşım Aleviydi;bana hep şunu söylerdi...bize olmadık ahlaksızlıkları yakıştıranlar,bizi dinden sapmış olarak görenler,bizi hiç anlamadı. Hayatımda tanıdığım en dürüst insan bir Aleviydi,hem de ne için Alevi olduğunu çok iyi bilen,tüm değerlerine sıkı sıkı sarılan. Dediğim gibi.İslam onlar için ne ifade ediyor,onlar dinin neresinde gibi ayrıntılar beni ilgilendirmiyor. Asıl beni ilgilendiren,bizi ilgilendirmesi gereken,bu ülkenin vatandaşı olan Aleviler ne ister? NAKM-Cemevi Başkanı Mehti Gündüz tarafından Baykal'a verilen dosyada bakalım Aleviler ne istemiş. Alevilik yasal ve anayasal olarak tanınmalıdır. Ø Cemevleri, diğer inanç merkezleri gibi (camii, kilise, sinaggog vs.) bir ibadet merkezi olarak kabul edilmeli, altyapı hizmetleri, su ve elektrik ücretsiz olmalıdır. Ø Devlet bütün inançların, inanç özgürlüğünü yasal olarak güvence altına almalı, laiklik ilkesi gereği bütün inançlara eşit mesafede durmalıdır. Ø Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır. Her inanç, yasaların kontrolünde kendisini oluşturan vatandaşlar tarafından finanse edilmelidir. Ø Zorunlu din dersleri kaldırılmalı, yerine ‘Din kültürü ve Din tarihi' adı altında bütün inançların eşit bir şekilde tanıtımına olanak sağlayacak bir düzenleme yapılmalıdır. Ø Muharrem orucu, Aşure günü gibi Alevilerle ilgili kutsal günler, bütün diğer inançların kutsal günlerinde olduğu gibi, kamuya ait kurumlarda ve medyada duyurulmalı (özellikle TRT' de) ve diğer dini günler gibi resmi bir statüye kavuşturulmalıdır. Ø Alevilere yönelik yazılı ve görsel alanda yapılan her türlü iftira, haksız yakıştırma, karalama durdurulmalı, bunları yapanlar cezalandırılmalı, bu konuda özel yasalar çıkartılmalıdır. Ø Sivas' taki Madımak oteli kamulaştırılmalı, otelde yakılarak katledilenlerin anısına, önüne bir anıt-mezar yaptırılmalı, otel'de barış ve kardeşlik müzesine dönüştürülmelidir. Ø Alevileri asimile edecek pollitikalardan vazgeçilmelidir. Alevi köylerine ve yerleşim birimlerine zorla camii yaptırımı ve imam atanması durdurmalıdır. Alevi köylerine ve yerleşim birimlerine camii yerine Cemevi, imam yerine Alevi inançlarına hizmet veren Dede görevlendirilmelidir. Ø Hacı Bektaş Veli Dergahı müze olmaktan çıkarılıp, bir inanç merkezi olarak asıl sahipleri olan Alevilere teslim edilmelidir. Ø 2007 yılı içerisinde Cumhurbaşkanlığı gibi birinci derecede önemli konumu olan, bu makamı temsil edecek kişinin ülkemizi aydınlık yarınlara taşıyacak, laik, demokrat ve cumhuriyetin temel değerlerine sahip çıkacak bir kişinin temsil etmesinden yanayız. Buna ayrıca 2007 seçimlerinde bütün solu tek bir çatı altında görme isteğini de eklersek;Alevi vatandaşlarımızın ne demek istediğini daha net anlayabiliriz. AKP tarafından Reha Çamuroğlu ile halledilmeye çalışılan,sol da isim bulamayan bu sorunları çözmek çok da zor değil.Yukarda ki talepler,demokratik ve laik bir ülkede sorun oluşturacak nitelikte değil. Ben sünni bir vatandaşım,camiler benim için nasıl özelse;bırakalım cemevleri de kendileri için özel olanlarla var olsun. Sadece bir örnek...Sadece biraz empati... ... Düşüncelerinizin altına imzamı atıyorum sevgili Maviolmayangökyüzü... Sevgiler... Konu başlığı... Aleviler neden yürür... Yürür... Çünkü haklılar... Herşeyden önce Alevi toplumunun, başta zorunlu din derslerinin kaldırılması, Alevilerin ibadet yerleri olan cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması, Sıvas’taki Madımak Oteli’nin müze olması taleplerinin, Salt Alevilerin değil, Ülkede çoğulcu demokrasiye, laikliğe ve toplumsal barışa ihtiyaç duyan tüm kesimlerin ortak talebi olması gerektiği bilincidirde ondan... Yanlarında olamamış olsamda... Yanlız değiller... DİPNOT... Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Konu başlığı...Aleviler neden yürür... Yürür... Çünkü haklılar... Herşeyden önce Sayin DİPNOT' konu başlığına neden atifta bulundunuz bilmiyorum ama Alevilerin daha önce yürüdüklerini görmedim! ondan olsa gerek.. bu baslikta düşünceni yazacak bir engelde göremiyorum.. benim düsünceme gelirse bu yürüyüsten sonra Artik Aleviler ülkemizin sigortasi olmaktan cikmistir Artik ışıgi olacaktir evet Aleviler onun icin yürümüstür.. kutluyorum ______________________________ Mandacılar yüzünden AB’ye girmeye kalktığımızda, elimizde bütün olarak vatanımız vardı. Bizi, daha çok demokratik olmamız masalıyla uyuttular. Gözümüzü açtığımızda ise; bizim elimizde parçalanmış Türkiye, onların elinde ise daha rahat sömürebilecekleri devletçikler vardı. Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 9 Kasım , 2008 Bahsettiginiz gibi Atatürk'ün düsündügü ve hayata gecirmek istedigi Diyanet artik öyle degil. Artik bu yanlis uygulamaya ve tutuma dur demenin zamani gedide gecti bile. Ne kadar daha bekleyecegiz, illada yeni bir Atatürk'mü gelsinde kurtarsin bizleri? Bizler ne güne duruyoruz? Bir ülkede 20 milyon vatandasin istegi ve kültürü hice sayiliyorsa bunu uygulayan zihniyet kötü niyetlidir ancak ve amaci gericiliktir. Sn.dünyahepimizin. Ben diyanet iyidir mi demişim, kaldılmasın mı demişim bakalım: Atatürk’ün yaptığı devrimlerden Türkiyedeki diğer gruplar gibi yüzyıllardır ezilen, hor görülen Aleviler de yararlanmışlar ve bir rahatlama yaşamışlardır. Ancak, örneğin laiklik bugün ordu gözetiminde, kolu kanadı kırılarak sözde bir ilke halini almıştır. Atatürk’ün Diyanet gibi bir kurumu oluşturmasındaki asıl amaç, devlet üzerinde yönetim iddiası bulunan müslümanlığın hanefi mezhebinde, dinin özüne uygun olarak reform yapılmasıdır. Bu yüzden toplumun büyük kesimini oluşturan sünni müslümanlar üzerinde büyük etkisi olan tekke, zaviye gibi ortaçağ artığı kurumların kapatılması gerekmiştir. Bunun yanısıra eşitlik ilkesi gereği Cem evleri ve Bektaşi tekkeleri de kapatılmıştır. Atatürkten sonra iktidarı ele geçiren, ortaçağ ve kapitalizm öncesi dönemin artıkları olan ve bu dönemin üstyapısı dine dayanan sünni toprak ağası ve hacı ağalar ekonomik güçleri dolayısıyla karşı devrim sürecini başlatmışlardır. Bugün, devletin Ramazan ile birlikte Muharrem ayına da önem vermemesi, Cami gibi Cem Evini de ibatdethane saymaması bu yüzdendir. Her Alevi köyüne cami yapıp Alevileri asimile etmeye çalışan, ve bence, okullarda zorunlu olması gereken ancak tüm dinleri anlatması gereken 'Din Kültürü ve Ahlak' derslerini, Sünni müslümanlığı anlatan bir ders olarak dayatan bu zihniyettir. Üstelik AKP döneminde Aleviler bölünmeye çalışılmış bazı Alevi aydınlar kullanılarak Alevilik, Sünniliğe entegre edilmeye çalışılmıştır. Bu mitingde Alevi vatandaşlarımızın haklı olarak tepkisinin hedefi kendine demokrat iktidar ve onun zihniyetidir. Diyanet dönemsel olarak doğru bir kurumdu. Şu andaki yozlaşmış yapısı ile zaten işlevini yitirmiştir. Bence de kaldırılmalıdr. Malesef Aleviler sunni mezhebine bagli diger Türk vatandaslari tarafindan yeteri cogunlukta desteklenmiyor ve hatta cogunlugun bundan rahatsiz bile olmadigini iddaa edebilirim. Hükümetler vatandaslarin aynasidir. Hemen hemen sunni nüfusu 60 Milyonu bulan bir ülkede kac milyon sunni vatandas Alevileri destekliyor acaba? Bu sorunun cevabi cok önemli, cünki hükümetlerin nereden destek aldiginin bir kanitidir. Sadece haksizlik yapiliyor, haklari verilsin demekle olmuyor bu isler. Bu gün Ankara'da isterdimki meydanlari Aleviler kadar sunni vatandaslarimizda dosldursaydi ve hep bir agizdan esit yurttaslik haklarini isteseydiler. Alevi acilimlari her zaman göstermelik olmustur. Daha halaa ülkenin bir cok bölgesinde Alevilik hakkinda insanlar aydinlatilmadigi icin kulaktan duyma uydurmaca bilgiler konusuluyor. Artik bekleyecek zaman kalmadi dostum, ya simdi ya simdi olacak. Lafla kimsenin uyutulmaya sabri kalmadi artik. Dediklerinize katılıyorum ve ben de sizin gibi o mitingde sünni vatandaşlarımızı da görmek isterdim. Saygılar. Alıntı
Φ Süzgeç! Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Alevilerin uç fikirlerine itibar etmiyoruz DEVLET Bakanı Mustafa Said Yazıcıoğlu, Alevi Bektaşi Federasyonunun taleplerini uç fikirler olarak yorumladı. Osmaniyede gazetecilerin Ankaradaki mitingle ilgili sorularını yanıtlayan Yazıcıoğlu Diyanet İşleri Başkanlığının Atatürkün Cumhuriyete kazandırdığı önemli kurumlardan biridir. Bugün ülke içerisinde en ücra yerlere kadar temsilcisi olan gerçekten güzide bir kuruluşumuzdur. Bütün İslam dünyasından, Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinden her gün Türkiyeye heyetler gelir, Diyanetin yapısını incelerler. Diyaneti örnek alarak kendi ülkelerine nasıl taşıyabileceklerinin hesabını yaparlar. Bu durumda iken şimdi biz bu uç fikirlere itibar etmemiz söz konusu değil dedi. Sıkıntıları var ama... Diyanet İşlerinden sorumlu bakan Yazıcıoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı, Osmanlı devletindeki Şeyhülislamın devamı gibidir derken, Türkiyenin, imparatorluk birikimlerinin yerine 85 yıllık Cumhuriyet deneyimlerini oturtmuş bir ülke olduğunu söyledi. Alevi vatandaşların bir takım sıkıntıları olduğunu söyleyen Bakan Yazıcıoğlu, şöyle konuştu: Bu vatandaşlarımızın sıkıntıları konusunda onlarla görüşüyoruz ve diyalog halindeyiz. Ama Alevi vatandaşlar ile diğer ülkelerde yaşayan Sünni vatandaşlar arasındaki ortak paydalar çok daha geniştir. Müştereklerimiz çok fazladır. Allah inancında, peygamber inancında, ehlibeyt sevgisinde hiçbir farklılık yoktur. Bir kısım çevreler faklı sivri fikirleri öne çıkarmak suretiyle politika güdüyorlar. Bunun ülkenin menfaatine olmadığını söylemek istiyorum. http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.as...mp;Categoryid=1 Sn.Yazicioglu bu yorumuyla kardesinin kemiklerini sizlatti sanirim. Mitingte protesto edilen I.Dogan ve R.Camuroglu alevileri bölmek islemlerine girismis, Erdoganin piyonu durumuna düsmüslerdi. Bu kisiler kendilerini alevilerin önderleri yerine koyup, aleviligin kendi tekellerinde oldugunu sanmislardi. Bende bu ikilinin yanisira, Yazicioglunuda protesto ediyorum. T.C. nin ve laikligin asil bekcileri alevilerdir. Eger aleviler olmasaydi, laik savunucular azinlikta kalirlardiki; oda cumhuriyetin sonu olurdu. Alevilere ragmen dincilik bu asamaya gelmisken, duyarli tüm sunnilerin alevilerin yaninda olmalari gerekmiyormu? Kardes kardes yasayalim safsatalarina inanmiyorlar artik. Eger kardesce yasanmak isteniyorsa,icraatinizi gösteriniz, alevilere destek veriniz...! Yarin cok gec olabilir. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Sayin Efendi Türkler, acmis oldugunuz baslik yerinde ve bu nedenlede sizi kutlarim,önemli degil sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir. Dogru bildigimiz yolda hicbir ideolojik sapmaya meydan vermeden ülkemizin bagimsizligi ve üniter yapisindan demokratik kiliflarla taviz vermeden devam edecegiz. saygilarla Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 10 Kasım , 2008 Sayin Efendi Türkler, acmis oldugunuz baslik yerinde ve bu nedenlede sizi kutlarim,önemli degil sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir. Dogru bildigimiz yolda hicbir ideolojik sapmaya meydan vermeden ülkemizin bagimsizligi ve üniter yapisindan demokratik kiliflarla taviz vermeden devam edecegiz. saygilarla Evet, hükümetin bakanida sizin gibi benzeri konusmalar yaparak, Alevilerin istegini uc noktalar olarak degerlendirdi. Insallah sizde Alevileri devletimizin ve onun hükümetleri gibi sevmiyorsunuzdur. Onlar her söyzlerinde alevileri cok sevdiklerini söylöyorlar ama onlara da ne ögrenmesi ve kilmasi gerektigini zorla ögretmeye calisiyorlar. Bu herhalde esit vatandaslik hakki Türkiye'de? AB yi elestirecegimize ülkemizdeki rezaleti düzeltelim. Yillardan beri insanlar bu konuda kan agliyor, cigerleri yanmis ama sadece sizi anliyoruz, haklisiniz laflariyla gecistiriliyorlar. Bir de üstüne üstelik onlari bülücü olarak bile niteleyenler var. Kardeslige bakin arkadaslar!!!!! Tüm dünya ya örnek olacak buna benzer kardeslik anlayisimiz var bizim!!!! O yüzden bizden baska kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum. Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Seriatci kesimin Cumhuriyetin temel taslarindan olan ibadetin ve basörtüsünün sadece özel hayat ile ilgili oldugunu ve bu yüzden kamu yerlerinde müsade verilmeyecegi pirensipinii görmemezlikten gelip sadece sözde demokrasi ve özgürlükcü nameleri atarak bu kesmin istegini hemen yerine getirmeye calisan AKP ve destekcileri söz konusu Aleviler olunca onlarinistekleri uc kesimlerin istegi oluyor ve bazi konularda sıkıntılarının oldugunu sadece sözde kabul edip cözüm yerine ortak yanlarimiza bakalim diyerek gesistirmeye calisiyorlar. Evet Türban icin Türkiye'yi ayaga kaldiran Sn. Tayyip Erdogan ve yandaslari Aleviler icin isteklerine yaplamaz cevabi veriyor. Kendi deyimiyle yesinler seni sn. Basbakan. Sizin gibi düsünenlerden ne zaman Alevilere destek geldiki bundan sonra gelsin. Sizin Alevi sevginizi taki Yavuz döneminden beri taniyoruz. Yavuz en az 40 bin Alevi katlettirdi ondan sonrakiler, Corum'da, Maras'ta, Gazi'de ve Sivas'ta devam ettirdi. Aleviler katlima ugrarken katiller icin zaman asamalari göndeme geldi. Iste bu sizin gibilerinin Alevi sevgisi sn. Basbakan. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Evet, hükümetin bakanida sizin gibi benzeri konusmalar yaparak, Alevilerin istegini uc noktalar olarak degerlendirdi. Insallah sizde Alevileri devletimizin ve onun hükümetleri gibi sevmiyorsunuzdur. Onlar her söyzlerinde alevileri cok sevdiklerini söylöyorlar ama onlara da ne ögrenmesi ve kilmasi gerektigini zorla ögretmeye calisiyorlar. Bu herhalde esit vatandaslik hakki Türkiye'de? AB yi elestirecegimize ülkemizdeki rezaleti düzeltelim. Yillardan beri insanlar bu konuda kan agliyor, cigerleri yanmis ama sadece sizi anliyoruz, haklisiniz laflariyla gecistiriliyorlar. Bir de üstüne üstelik onlari bülücü olarak bile niteleyenler var. Kardeslige bakin arkadaslar!!!!! Tüm dünya ya örnek olacak buna benzer kardeslik anlayisimiz var bizim!!!! O yüzden bizden baska kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum. Arkadasim,benim yazdiklarim gayet acik ve bulmaca degil.Neden benim yazdiklarimi bakanin yazdiklariyla özlestirdiniz pek anlayamadim,aslinda sizinde ayni görüste olmaniz gerekir,milli bütünlükten üniter yapidan taviz vermeden yolumuza devam edecek olmamiz size tersmi geliyor yoksa. Kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum derken hangi milletleri tanidiginizida bir yazsaydiniz bizde sizinle fikir yürütseydik.Eger Avrupalilari kastediyosaniz onlar hem insan haklarini tam olarak uygulamazlar. hemde kendilerini herkesten üstün görürler.Evet bizim icin kardeslik cok önemlidir,majinal olaylara bakarak görüs belirtiyorsunuz,Eger biz kardeslige önem vermeseydik asirlar boyu birlikte yasama imkani bulamazdik,biz bizi arkadan vuranlara bile hala kardesce yaklasiyoruz,biraz daha gercekci olalim lütfen. saygilala Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Seriatci kesimin Cumhuriyetin temel taslarindan olan ibadetin ve basörtüsünün sadece özel hayat ile ilgili oldugunu ve bu yüzden kamu yerlerinde müsade verilmeyecegi pirensipinii görmemezlikten gelip sadece sözde demokrasi ve özgürlükcü nameleri atarak bu kesmin istegini hemen yerine getirmeye calisan AKP ve destekcileri söz konusu Aleviler olunca onlarinistekleri uc kesimlerin istegi oluyor ve bazi konularda sıkıntılarının oldugunu sadece sözde kabul edip cözüm yerine ortak yanlarimiza bakalim diyerek gesistirmeye calisiyorlar. Evet Türban icin Türkiye'yi ayaga kaldiran Sn. Tayyip Erdogan ve yandaslari Aleviler icin isteklerine yaplamaz cevabi veriyor. Kendi deyimiyle yesinler seni sn. Basbakan. Sizin gibi düsünenlerden ne zaman Alevilere destek geldiki bundan sonra gelsin. Sizin Alevi sevginizi taki Yavuz döneminden beri taniyoruz. Yavuz en az 40 bin Alevi katlettirdi ondan sonrakiler, Corum'da, Maras'ta, Gazi'de ve Sivas'ta devam ettirdi. Aleviler katlima ugrarken katiller icin zaman asamalari göndeme geldi. Iste bu sizin gibilerinin Alevi sevgisi sn. Basbakan. Değerli arkadaşım,siteminizde oldukça haklısınız.Sayın Erdoğan veya başka bir siyasetçi,akademisyen,yazar,işçi...bireyin kendi için istediği hak ve özgürlükleri,başkası söz konusu olduğunda bir tehlike olarak sunması,duyarsız kalması...affedilemez,mazur görülemez. Ben türbanı da demokrasinin bir gereği olarak görenlerdenim,katılır yada katılmazsınız.Sorun bu değil zaten;asıl sorun bunu hak olarak gören benim,söz konusu bir Alevi kardeşim oldu mu bunu bir dayatma olarak ifade edip,beni bağlamayan kısmından yola çıkıp,bana dokunmayan yılana hizmet etmemdir. Evet,Sayın Erdoğan,türban için demokrasi nidaları atarken,Alevi vatandaşlarımızın taleplerini görmemezlikten gelmektedir.Ama buna niye şaşırıyoruz ki;en azından siz şaşırmamalısınız. Çünkü aynı başbakan,Diyarbakır'da Kürt sorunu var derken,Ankara da bu sorunu kendini bilmezlere dönüştürdü.Aynı başbakan,Şemdinli de Sarıkaya'yı ihraç ederken,ergenekonda savcılık görevini üstlendi. Çünkü,Türban'a hayır diyen yargıyı yerden yere vuran Sayın Erdoğan,AKP'yi kapatmayanları;işte benim adaletim diye alkışladı. Bu bizde gelenek değil mi,bizler bu trajedileri komediye dönüştürenlerden değil miyiz? Sivas'ta diri diri insanlar yakıldı,Alevi'ler inandıklarından dolayı öldürüldü.bu çok büyük bir ayıp! Ve bu ayıp hala devam ediyor. Siyasilerimiz,aydınlarımız,insanlarımız bu ayıbı taşımaya,yüceltemeye devam ediyor. Ben bu zihniyetleri müslüman olarak görmüyorum,vicdan yoksa da Allah korkusu gerekiyor müslüman olmaya...ama nerde!!!! Demokrasi mi,onu geçelim...AB mi,onu geçelim...mazaretlerimizle;ama kendi insanımızı geçmeyelim. Sevgiler! (bu arada yazım hatalarından dolayı çok özür dilerim) Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Türbanin takilip takilmamasi kisilerin tercihine kalmis bir olay olmasina ragmen 'ülkemizde Türban bir siyasi simge,rejim karsiti bir savas slogani'oldugu sürece,kamu alaninda bu savasin karsisinda olmak her Laik Türkiye Cumhuriyeti vatandasinin görevi olmalidir. Semdinli ve Ergenekon birer senaryodur,bu senaryolarin icersinde pkk ve liberal-mezhepci yandaslarinin parmagi vardir.Semdinlinin bir pkk oyunu oldugu artik ispat bile edilmistir,Ergenekon ise teröristlerin tanik olarak dinlenecegi bir komedi olmaktan öteye gecmez.Bakin Ergenekon sanigi ne diyor:ümraniyede yakalandigi söylenen bombalari ne ben nede avukatim ve nede onlari imha karari veren hakim görmedi,cünkü böyle bisey yok.Diger tarafta Senuygur pasanin cezaevinde itilerek kasten düsürüldügü iddialari var,bilirkisiler Senuygur pasanin düstügü sekilde ve mesafede o sekilde kiriklarin olmasi imkan disi diye konusuyorlar.Her neyse Basbakanin Egenekonda savci olmasi ucu sonunda kendisine dokunacagi icindi. Aleviler haklari yenmis olan bir inanc kesimidir,halkimizin yeterrli egitim seviyesinin olmamasi dinciler tarafindan yanlis bilgilerle donatilmis olmalari Alevilere karsi bir yanlis degerlendirmeye yol acmistir.Devleti yönetenlerde bu yanlisligin icinde yer almislardir. Alevilere yapilan haksizliklari dile getirirken yanlis degerlendimelerdende uzak durulmali ve tüm ulusu alevi karsiti gibi gösterme yanilgisina düsülmemelidir. saygilarla Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2008 Arkadasim,benim yazdiklarim gayet acik ve bulmaca degil.Neden benim yazdiklarimi bakanin yazdiklariyla özlestirdiniz pek anlayamadim,aslinda sizinde ayni görüste olmaniz gerekir,milli bütünlükten üniter yapidan taviz vermeden yolumuza devam edecek olmamiz size tersmi geliyor yoksa. Kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum derken hangi milletleri tanidiginizida bir yazsaydiniz bizde sizinle fikir yürütseydik.Eger Avrupalilari kastediyosaniz onlar hem insan haklarini tam olarak uygulamazlar. hemde kendilerini herkesten üstün görürler.Evet bizim icin kardeslik cok önemlidir,majinal olaylara bakarak görüs belirtiyorsunuz,Eger biz kardeslige önem vermeseydik asirlar boyu birlikte yasama imkani bulamazdik,biz bizi arkadan vuranlara bile hala kardesce yaklasiyoruz,biraz daha gercekci olalim lütfen. saygilala Sn. politika benim sizin yorumunuzu bakaninkiyle kiyaslamamdaki neden sizinde ayni sözleri sarf etmesenizde Alevilerin haklarini arayanlar icin söylediklerinize cevap olarak yazdim, bakin ne söylemissiniz ".... sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir." Bunu yazarken neden acikca söylemiyorsunuz ne kastettiginizi? Kim ve ne zaman nerede bu konuyu farkli alanlara cekmis? Diger taraftan kimse burada üniter devleti tartismiyor ve kaldirilsinda demiyor. Konuyu baska alanlara cekmeye gerek yok. Alevilerin istekleri devletin üniter yapisinimi bozuyorki bakan onlarin isteklerine uc noktalarin istegi diye cevap veriyor diye sitem ettim. Karistirmayalim konulari lütfen. Kardeslikten bahsediyorsunuz, bende baska bir yorumumda Alevilere olan kardesligimizi taaki Yavuz döneminden beri anlatmaya calistim ve Alevi kardesliginin malesef ülkemizde sadece kiyimlarla, zorbalikla ve katliamlarla gösterildigini, ama bu katliamlari yapanlar icinde zaman asamasi gibi safsatalarin üretildiginin dikatini cektim. Iddaa ediyorumki ülkemizdeki Alevi kardesligi genelde bu anlamda malsef. Tek tek vatandastan bahsetmiyorum. Devlet politikasi ve halka verilen mesajlardan bahsediyorum. Bir basbakan, yani devletin temsilcisi, cikipta Cem evleri cümbüs yeridir derse, bazi hocaler Alevinin kestigi yenmez derse ve Aleviler namus tanimaz kardes , anne tanimadan iliskiye gecerler fetvasi verirse ve insanlarimizda arastirmadan bunlara inanirsa kardeslikten ne anladiklari cok net gözükür. Bunlari inkar etmekle bir sey elimize gecmedi. Bunlarmi marjinal olaylar? Dogrulari konusmak her babayigitin isi degildir, cünki gercekler bazen acidir ve o aciyi kaldirabilmek büyüklükür. Isime gelmeyeni marjinal diyerek gecistireyim, yok efendim disardan destekli diyeyim falan filan. Biz neden yillardan beri hala bu basitce cözülebilecek istekleri inadina red ediyoruz? Biz cözmezsek malesef baskalari bize cözüm yolunu gösterecek. Kendimiz cözelimki baskasina laf düsmesin. Ben sadece kendi kendini öven baska bir millet tanimiyorum dedim. Siz taniyorsaniz söylersiniz. Türkiye Aleviler konusunda bile kendi kendini öven bir durumda ve yillarca olan sorunu görmemezlikten gelerek ve inkar ederek hakli oldugunu iddaa ediyor. Söylemek istedigim buna benzeri konularda ben aynen Türkiye gibi tutum takinan baska bir millet tanimiyorum dedim ve tekrarliyorum. Varsa söyleyin lütfen. Alıntı
Φ Süzgeç! Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Sayin Efendi Türkler, acmis oldugunuz baslik yerinde ve bu nedenlede sizi kutlarim,önemli degil sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir.Dogru bildigimiz yolda hicbir ideolojik sapmaya meydan vermeden ülkemizin bagimsizligi ve üniter yapisindan demokratik kiliflarla taviz vermeden devam edecegiz. saygilarla Sn.Politika; Bu yorumu herhalde benim yorumuma yapmissiniz. Konuyu nasil farkli alanlara cekmisim söylermisiniz? Eger öyleyse; verecegim cevaplari sn.dünyahepimizin arkadasimiz fazlasiyla vermis,kendisine tesekkür ederim. Sunuda belirtmek isterimki; Alevi kökenli olmama ragmen, alevilik yada dinle pek alakam yoktur. Ama alevilerin yenilen haklarini gördükce, onlarin yaninda yer almayi tercih ederim. Atatürk'ün dedigi gibi "bütün dinler denizin dibini boylasin" diyenlerdenim. Saygilarla. Dönekler dönmeyenleri ezerken... Aleviler Ankara'ya yürüdü. Sıhhiye Meydanı'nı dolduran yüz bin Alevi, alana giremeyen on binlerce 'can' eşliğindeydi. 'Alevi Bektaşi Federasyonu önderliğinde, zorunlu din derslerinin kaldırılmasını, Diyanet İşleri'nin kapatılmasını ve Madımak'ın müze olmasını talep ettiler' diye yazdı gazeteler, gösterdi televizyonlar. 1980'den beri, Alevi çocuklara Sünnilik zorla öğretiliyor bu devletin okullarında. Ermeni, Rum ve Yahudi öğrenciler bir süre önce sıyırdı yakayı bu insan hakları ihlalinden, Aleviler 'bizdensiniz'e kurban gitti, cebren Sünni Diyanet İşleri'nin baskısı altında tutuluyorlar. Sivas'taki uğursuz katliam mekânı Madımak Oteli'nde, bırakın Alevilerden bir özür, ölenlere saygı makamında müze yapılmak, katliam yangınını övercesine 'kebapçı' açıldı! Zaten Türkiye'deki tarih, insanlık ve ahlak yozlaşmasının ayıplı hukuku da Madımak katliamının 'bulunamayan' sanıklarını zaman aşımından kurtarmaya hazırlanıyor! Aleviler, bin yıldır yaşadıkları (ve zaten fethettikleri) bu topraklarda, kul değil yurttaş oldukları için mi, yoksa Atatürkçü ve laik oldukları için mi 'parya' muamelesi görüyor? *** Alevilik, Türkçe dilini ve Şaman geleneğini yadsımadan İslamiyeti kabul eden Türklerdir. ********* Aleviler, İslamiyet'e Türklüğünü vermeyen, İslamiyet'i Türkleştiren ve zaten Türkçeleştiren, geldiği geleneklerle vardığı görenekleri birleştirip köklerinden kopmadan devinime uğrayan Anadolu fatihleridir! Aleviler, Türk kimliğini ve dilini, İslamiyet köprüsünden 'Araplaştırmadan' geçirmeyi başaran toplumdur. Anadolu'nun Türk boyları denilen göçerler tarafından fethi, tarihte uzun bir zaman dilimine yayılır. Selçuklu'dan Osmanlı egemenliğinin ortalarına kadar, Anadolu'da pek çok dinden önemli nüfus toplulukları vardır ve Yavuz Selim'e kadar fethedilen topraklardaki Türk tebaa, büyük ölçüde Alevi Türkmenlerdir. Öğrenmeyen çok, gizleyen resmi tarih, ama bilen de var ve ilk söyleyen ben değilim: Osmanlı devletinin resmi dini, Hicaz'ın fethine kadar Alevi Bektaşilik'ti. Osmanlı İmparatorluğu'nun askeri gücü yeniçeri ordusunun Bektaşi Ocağı olması, herhalde rastlantı değildir! Yavuz Selim, kendi saltanatından çok Tebriz'de Batıni Türklerinin kurduğu Safavi devleti ve bugün Alevilerin yedi ulusundan biri sayılan Şah İsmail'e karşı kazandığı Çaldıran Savaşı'ndan öteye, Anadolu'da Alevi kıyımı başlatmış ve bu kıyımın gerek artçı katliamları, gerekse kültürel baskısı bugün de sürmektedir. Alevi kıyımı, öylesine hunhar ve uzun bir tarih sürecine yayılmıştır ki, bugünün terminolojisindeki karşılığı 'soykırım' olmalıdır. Yavuz Selim, soykırım sürerken Osmanlı'nın Alevi Bektaşiliği olan devlet dinini de 1517'den öteye Sünni olarak değiştirmiştir. Anadolu halkı, fermanla, tehditle, zorbalık kullanarak Sünnileştirilmiştir. Başka bir deyişle Aleviler, dilinden de dininden de devlet sopasıyla dönmeyen, gerçek Türklerdir. Bunun için Atatürkçüdürler. Ve Türkiye Cumhuriyeti de aradığı Türkçeyi ve Türklük kavramını, onların yaşattığı değerlerde, onların yitirmediği kültürde bulmuştur! 1519'da başlayan Celali İsyanları, Alevi Türklerin, sadece Osmanlı'ya karşı değil, Araplaşan Osmanlı'ya, dilini Arapça, Farsça karışımı bir çorbaya çeviren 'döneklere' karşı isyanlarıdır. *** Yüz bin camiye karşı sayısı bini bulmayan Cemevlerini ibadethane saymayan 'sünni devlet' zihniyetinin arkasında işte bu tarih var. 1517'ten beri dönekler, dönmeyenlere zulmediyorlar hâlâ! Sorun, Araplaşan Türklerle, Türklüğünü koruyan Aleviler arasında. Sorun, Türkçeleştirilen İslamiyet'le, Arap İslamiyetine biat edenler arasında. Söyleyecek çok sözüm var bu konuda. Hem sizlere anlatacağım, hem de kitap yazacağım. http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.as...mp;Categoryid=4 Mine KIRIKKANAT'in bu yazisi okunma rekoru kirmis. Neden dersiniz? Alıntı
Φ mavi olmayan gökyüzü Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Kardeşlik anlayışımızı bence de hiç sorgulamayalım,hangi kardeşlikten söz ediyoruz bizler...Sadece bu başlığa bakarak,Gazi olayları,Çorum,Ümraniye ve en tanıdığı Madımak. Dönün de vicdanınıza sorun,bunca yaşanana rağmen susan,yakan,yıkan kardeş midir? Laik denilen bir ülke de ,sadece Hanefilere hizmet eden bir Diyanet de,siz sizin olmayanlara kardeş olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Kardeş değiliz,olsaydık birbirimize bu kadar yabancı kalmazdık. Ben kardeşlik naralarını bir tarafa bıraktım,olmayalım kardeş,sevmeyelim birbirimizi,bizim olmayan sorunlara da tıkayalım kulağımızı;buna herkesin hakkı var. Ama bu hakkın yanına saygısızlığı,yakıp yıkmayı,bilgiçlik taslamayı,ucuz siyasetlerle,basit düşüncelerle,çıkarlarla bireyi yok saymayı da hak olarak koymaya çalışırsanız,o zaman buna kimsenin hakkı yok derim. Kendimi,kendi insanımı geçtim;onları ve duyarsızlıklarını,yanlışlarını geçtim;geçmekten öte böyle bir topluma alıştım. Ve asıl beni ilgilendirenlere geldim. İster sinirlenin ister aklınızda geçenlerle beni yine suçlayın;ama ben asıl muhattabıma ,yani devletime döndüm. Sivas'ta insanlar diri diri yakılırken,ben devlet ile vatandaşımı karşı karşıya getirmem diyen,yakılanları kendi insanından saymayan,efendim bu İran'ın bizim üzerimizde oynadığı oyun cümlelerinden sonra,vicdanını ''ama vatandaşım ölmedi''diyerek rahatlatan atanmışlarıma ve seçilmişlerime döndüm yine... Faili meçhullere attığı imzalarla,faili meçhul olmaktan çıkan faiilerin sorulmayan hesabına döndüm yine... ''beğenmeyen çekip gitsin'' işte icat ettiğimiz sürper formül;ben beğenmiyorum.Çekip gidecek olan ben değilim ama;zaten çekip gidenler alanen alanlarda... Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Sayin Efendi Türkler, acmis oldugunuz baslik yerinde ve bu nedenlede sizi kutlarim,önemli degil sizin actiginiz bu basligi farkli alanlara cekerek kullananlarin varligina pek dikkat etmemek gerekir. Dogru bildigimiz yolda hicbir ideolojik sapmaya meydan vermeden ülkemizin bagimsizligi ve üniter yapisindan demokratik kiliflarla taviz vermeden devam edecegiz. saygilarla Sayin politika' düsüncelerine sonuna kadar katiliyorum, farkli alanlara cekmek isteyenlere tabiki itibar edecek degiliz. itibar etmeye basladigimiz an felaketler zincirine bizlerde katilmis oluruz..ki bu fasitlikten ileri.. bu zincire katilanlar zerre kadar Alevileri düsünmemektir düsündükleri sadece kendi siyasi cikarlaridir bu Alevileri topluca atese atmaktir seriatcilara vede bölücülere bir nevi hedef tahtasi yapmaktir bizler bu konuda uyanik ve dik durmaliyiz.. en basta Alevi kardeslerimiz.. Alıntı
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Geçen pazar Ankara Sıhhiye Alanı’nı dolduran on binlerce insan şöyle sesleniyordu: “Ayrımcılığa karşı eşit yurttaşlık hakkı!”... Alevi Bektaşi Federasyonu’nun önderliğinde toplanan on binler, zorunlu din dersleri ve Diyanet’in kaldırılmasını, Sıvas’taki Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesi... Bir de cemevlerinin “ibadethane” olması!... Alevilerimiz bu isteklerinde sonuna kadar haklıdır... Ama ne yazıkki bugün; Sıvas katliamının hesabının sorulmadığı, zamanaşımından eli kanlı katillerin ortalıkta dolaştığı bu karanlıklara karşı... ___Aleviler har ortamda ve koşulda çağdaş ve uygar duruşlarını korumuşlardır... ___Gerici-faşist eğitime karşı her zaman karşı çıkmışlardır... Fakat gelin görün ki... ___Bugün Türkiye’de şeriata bütçe ayrılıyor, ___Zorunlu din dersleriyle insan hakları, din ve vicdan özgürlüğü çiğneniyor. Laik devlet dine yatırım yapmaz/yapmamalıda üstelik ama yapıyor!... Biliyoruz ki... ___Devlet her inanca eşit davranır ve hiçbir inanca destek sunmaz, para vermez... Üstelik camileri bir siyasi partinin karargâhı haline getiriyor!... Bugün Alevi köylerine cami yapılıyor devlet tarafından, cemevi değil!.. Amaç ne peki?... Alevi inancını yok etmek! Zorunlu din dersleri bunun kanıtı değil mi?... Şimdi soruyorum?... 1- Cemevlerinin yasallaştırılması çok mu zordur?... 2- Alevi köylerine cami yaptırmanın amacı nedir? Saygılar... DİPNOT... Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Geçen pazar Ankara Sıhhiye Alanı’nı dolduran on binlerce insan şöyle sesleniyordu: “Ayrımcılığa karşı eşit yurttaşlık hakkı!”... Alevi Bektaşi Federasyonu’nun önderliğinde toplanan on binler, zorunlu din dersleri ve Diyanet’in kaldırılmasını, Sıvas’taki Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesi... Bir de cemevlerinin “ibadethane” olması!... Alevilerimiz bu isteklerinde sonuna kadar haklıdır... Ama ne yazıkki bugün; Sıvas katliamının hesabının sorulmadığı, zamanaşımından eli kanlı katillerin ortalıkta dolaştığı bu karanlıklara karşı... ___Aleviler har ortamda ve koşulda çağdaş ve uygar duruşlarını korumuşlardır... ___Gerici-faşist eğitime karşı her zaman karşı çıkmışlardır... Fakat gelin görün ki... ___Bugün Türkiye’de şeriata bütçe ayrılıyor, ___Zorunlu din dersleriyle insan hakları, din ve vicdan özgürlüğü çiğneniyor. Laik devlet dine yatırım yapmaz/yapmamalıda üstelik ama yapıyor!... Biliyoruz ki... ___Devlet her inanca eşit davranır ve hiçbir inanca destek sunmaz, para vermez... Üstelik camileri bir siyasi partinin karargâhı haline getiriyor!... Bugün Alevi köylerine cami yapılıyor devlet tarafından, cemevi değil!.. Amaç ne peki?... Alevi inancını yok etmek! Zorunlu din dersleri bunun kanıtı değil mi?... Şimdi soruyorum?... 1- Cemevlerinin yasallaştırılması çok mu zordur?... 2- Alevi köylerine cami yaptırmanın amacı nedir? Saygılar... DİPNOT... Sayin DİPNOT' zannediyormusun yazdiklarini katilmiyorum..Osmanlı'dan, beri Alevilerin ugradiklari zulümleri hangi kusak sahit olmamistirki bizlerde görmedik duymadik diyelim.. sihhiye meydanina on binler degilde bir dahaki sefere milyonlar dolsun bu sorun degil, sorun Alevilerin karsisinda olan karsi devrimciler. anliyacagin fasist seriatcilar.. ve Alevileri kullanmaya calisan bölücüler bunlar Azgin Azinliklar oldugu icin bunlar her türlü kötülügü yapabilecek potansiyele sahiptir vede dis desteklidir iyi düsünmek lazim bakin sivasta yakanlar bir kismi Avrupa ülkelerinde yani almanyada huzurla yasamina devam ettirebilmektedir! “Ayrımcılığa karşı eşit yurttaşlık hakkı!”... Burda alevi kardeşlerimize din konusunda baskı sadece devlet kurumlari tarafından degil alevi olmayan ülkemize isterse bugün göc edip gelmis olsun daha ülkenin yapisini tanimadan birden sunni vatandas kesilip alevi düsmani olabiliyor? burda sunu vurgulamak istiyorum halkimiz bu konularda cok bilincsiz vede Din konusunda herseye acik.. burda Azgin Azinliklar in bu dönemde sonunu getiremedikleri oyunu Alevilerin üzerine yikarak gerceklestirmeye calisabilirler su anda ülkemizin ucu acik herseye gebe bu noktada cikislara istedigimiz kadar hakli olalim hakli olsunlar dikkat etmemiz lazim!!! yoksa bazilari uc nokta dese bunlar uc nokta degildir! Bu dönemde uc nokta olsa bile denmez? bakin ne kadar rahatlikla söylüyebiliyorlar... gelelim uc noktalara??? Diyanet’in kaldırılmasını, Diyanet isleri baskanligi yeniden yapilandirilabilinir ama kaldirma söz konusu olmamali.. bu tehlikeli cikistir zorunlu din dersleri kaldirilmali veya secmeli olsun desek birbirine yabancilastirmak var kaldirilmali Sıvas’taki Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesi... Bir de cemevlerinin “ibadethane” olması!... uc nokta diyenlerin en güzel yapabilecekleri bir olaydir.. hepimizin beklentiside bu olmali hemde icinde bulundugumuz karmakarisik bir dönemde kimsede demesin cem evleri ibadethane olurmu bugün konyada hersene binlerin aktigi Mevlanalari unutmayalim oda bir ibadettir ve ibadetin sekli olmaz... Bugün Türkiye’de şeriata bütçe ayrılıyor, Zorunlu din dersleriyle insan hakları, din ve vicdan özgürlüğü çiğneniyor. gelde bu noktada Cem evlerine bütçeden pay vede arsa talep et.. evet Azgin Azinliklar in üzerinde seriat elbisesi var bu elbiseyi üzerlerinden cikaracak gücümüz varmi Sayin DİPNOT Alıntı
Φ Dogrucudavut Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Kim ve ne zaman nerede bu konuyu farkli alanlara cekmis? Yani bir cok konuda oldugu gibi bu konuda da AB uyum yasalari cercevesinde istemeyerekte olsa Alevi vatandaslarimizin dogal haklari verilecek gibi. Sn. Yakisikli AB'mi bize diyor vatandasiniza kötü davranin diye, Alevilerin haklarini vermeyin diye (Kürt'lerden bahsetmeyecegim, cünki bazilari hemen firsat bilip saga sola carpiyor) Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2008 Sn. Dogrucudavut, herhalde yorum apmayi unuttunuz. Sadece alinti yapmissinda. Ne demek istedigini dogrusu anlayamadim. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 13 Kasım , 2008 Gönderi tarihi: 13 Kasım , 2008 1: Türkiye'de ilk ve ortaöğrenim kurumlarında zorunlu ders olarak okutulan din dersleri sadece Türkiye için değil evrensel laiklik anlayışına aykırıdır. Devletin tüm dinlere ve inanışlara eşit mesafede olmasının elzem olduğu laik devlet modelinde. Devlet okullarında bir dinin övülüp, diğer dinler ve inanışların kötülendiği bir müfredat olamaz. Kimse ajitasyon yapmadan. İlk veya ortaöğrenmilerinde din derslerinde öğrendikleri hristiyan ve yahudi tipini bir düşünsün. Ateist tipinden bahsetmiyorum bile. Herşeyden önce bir ders olarak bu müfredatta din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri bütün bilimsel eğitim yöntemlerine aykırıdır. Zira diğer dinler ve mezhepler, bilimsel eğitimin temel yöntemlerinden olan kendi kaynakları ve objektif kaynaklarla değil. Bir dinin ve mezhebin kaynakları, bakış açısıyla anlatılmaktadır. Bu derslerde hristiyanlık ve hristiyanlar, müslümanlığın bakış açısıyla değerlendirilir ve öğretilir. Diğer din ve mezheplerde. Burada bilimsel bir eğitimden bahsetmek mümkün değildir. Bu şuna benzemektedir. Ekonomi dersinde, liberal ekonomik görüşürü, marksist ekonomik görüş kaynakları ve bakış açısıyla öğretmeye. Ya da marksist ekonomik görüşü, liberal ekonomik görüşe mensup kaynaklar ve bakış açısıyla öğretmeye. Oysa bilimsel ve varolan yöntem nedir. Her iki ekonomik görüşü, önce kendi kaynakları ve o görüşe sahip ekonomisyenlerin savunduklarıyla öğretip. Objektif bakış açısıyla eleştirmek. Sonrada karşıt modeli savunan ekonomisyenlerin eleştiri ve analizlerini göstermek Zorunlu din dersleri, ya hem din kavramının, hemde belli başlı dinlerin ve inanışların objektif yöntemlerle anlatıldığı gerçek birer derse dönüşmeli. Ya da kaldırılmalıdır. Seçmeli olması gibi bir seçenek, daha büyük sorunlara yol açacağı için mantıklı değildir. 2: Cemevleri tabiki ibadethane olarak tanınmalıdır. Laik bir devlet dediğimiz gibi tüm din ve inanışlara eşit mesafede olmalıdır tabiki devleti ilgilendirecek kadar yaygınsa (Yani yüz ikiyüz kişilik dinler ,mezhepler vs den bahsetmiyorum). Türkiye'de milyonlarca insanın ibadet ettiği yerler olan cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesinden daha doğal ne vardır ? Devlet islamın benim mensubu olduğum yorumunu kabul edip , diğer yorumlarını reddedemezki. Bu devletin işi değildir. Devlet için kriter olan insanların inanıyor olmasıdır. Kaldı ki. Nasıl bir saçmalıktır. Türkiye'de devletin ibadethane olarak kabul ettiği, katolik kiliseleride vardır, protestan kiliseleride, Ortodoks kiliseleride, gregoryan kiliseleride başka türde bir çok kilisede. Her birinin şeklide farklıdır. İbadet biçimide. Devlet kiliselerden mesela sadece katolik kiliselerini mi ibadethane olarak kabul ediyor ? Bu saydığım türdeki kiliselerin herbiri hristiyanlığın farklı bir yorumuna mensup kimselerin ibadet ettiği yerlerdir. Ama devletimiz hepsini ibadethane olarak kabul etmektedir. Peki kendi milyonlarca vatandaşının islam yorumuna gelince takındığı tavır nedir? Cemevleri milyonlarca Türk vatandaşının ibadet ettiği yerlerdir. Ve ibadethane olarka tanınmalıdırlar. Devlet hiçbir dini ve yorumu diğerinden üstün tutamaz. Hiçbir dinin veya yorumun mensuplarına ayrıcalıklı davranamaz. En azından bu çağda , medeni olma iddiasındaki bir devlet yapamaz bunu. Laiklik neresinden çekiştirilise çekiştirilsin. ne kadar sulandırmaya ve çarpıtılmaya çalışılırsa çalışılsın. bu ilkesi ve yönü asla saptırılamaz. nettir.Ki bu sadece laiklik ilkesi ve görüşünün değil. medeniyet , özgürlük ve demokrasinin gereğidir. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.