Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
bu, Alan Woods'un yazdığı "Marksizm ve Din" makalesinin sadece bir bölümüdür.

makalenin tamamı için bu linki izleyin :

http://www.teori.org/index.php?option=com_...29&Itemid=2

 

 

makalenin bu bölümünü, Marksizme din açısından küfreden arkadaşlar için koydum.

Marx " din afyondur" derken dinin bu yönlerinden bahsetmiştir. asla insanların inançlarına laf etmemiştir.

yalan ve içi boş laflarla insanları kandıran din adamları yüzünden dine mesafeli durmuştur.

ayrıca bu sadece hristiyanlığın bir konudaki yalanları.

kim bilir diğer semavi dinlerde neler neler ortaya çıkacaktır.

acilen Turan Dursun okumak lazımdır.

okuyun ve gerçekleri görün..

saygılar...

''YALAN VE ICI BOS LAFLARLA INSANLARI KANDIRAN DIN ADAMLARI YUZUNDEN DINE MESAFELI DURMUSTUR''. kendısını dındar saymayan yahut dınde kendısıne aıt bısey olmadıgını soyleyen yada savunanların esas cıkıs noktası ıste bu olsa gerek. dın dındarın degıl Allah'ındır. herhangı bır dındarın yanlıs anlaması yahut kısa vadedekı menfaatlerıne aykırı sanması sonucu sergılemıs oldugu davranıslarına bakarak ''dın hakkında hukum verılemez''. olsa olsa dındar hakkında bısey soylenebılırkı buda dın acısından bı gecerlılık kazanmaz.

Gönderi tarihi:
Öncelikle Ftoyd, kıyamet yakın filan değil. İnsanlığın bir milyar yıl daha var olacağına bahse girebilirim.

 

Inanmayan beklesin görsün diyorsun yani ... Senin kiyametine birkac onyil daha en fazla var ... Bahse girebilirim yani ...

 

Yerden dabbe filan da kesinlikle çıkmayacak. Ne deccal gelecek, ne mehdi...

 

Peki olursa ne yapacaksin?

 

Bunlar gerçekten de Voltran efsaneleriyle eşdeğerdir. Uzaydan istilacılar gelmesine gelince, neredeyse olamayacak kadar düşük bir olasılık. Bilimsel determinizm o kadarlık öngörü şansını bize rahatlıkla veriyor.

 

Uzaydan gelen istilacilar tabi ki hikaye ... O kadar teknolojin olacak ve isin kalmiyacak bu dünyayi istila edeceksin.

 

Artık devrim modeli, İran modeli. Bazı eski tüfek komünistler devrim olsun da varsın İslami devrim olsun diyorlar

 

Devrimcilerin psikolojik hastaligi bu iste ...

 

İran'da komünistlerin başına ne geldiyse bunların da o gelecek. Duvar diplerine sıralanıp kurşuna dizilecekler.

 

Rusyada müslümanlarin basina bu gelmisti iste. Duvara dizilip kursunlandilar,acliktan öldüler,Gulaglarda süründüler ... Evet komünistlik nasil insanlari canavarlastirdigini gördük ...

Gerci "ferdiciligin" merkezi olan Bati da cok masum degil ... Islam bunlarin arasinda ... Mutedil ...

 

Dini özgürlüklerin, yani dinin özgürlükleri yok etme özgürlüğünün savunulmasına destek vermek pek bir insancıl geliyor onlara. Akıl diliyorum, akıl...

 

Akildan ziyade vicdan ile ilgili bence ...

Gönderi tarihi:
''YALAN VE ICI BOS LAFLARLA INSANLARI KANDIRAN DIN ADAMLARI YUZUNDEN DINE MESAFELI DURMUSTUR''. kendısını dındar saymayan yahut dınde kendısıne aıt bısey olmadıgını soyleyen yada savunanların esas cıkıs noktası ıste bu olsa gerek. dın dındarın degıl Allah'ındır. herhangı bır dındarın yanlıs anlaması yahut kısa vadedekı menfaatlerıne aykırı sanması sonucu sergılemıs oldugu davranıslarına bakarak ''dın hakkında hukum verılemez''. olsa olsa dındar hakkında bısey soylenebılırkı buda dın acısından bı gecerlılık kazanmaz.

 

Din Allahın sa eğer.

 

Alsın bildiği gibi yapsın.

 

Biz istemiyoruz.

 

Biz DİNLERDEN ÖZGÜR bir dünya istiyoruz.

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:

Nasreddin Hocaya sormuşlar.

 

Hocam kıyamet ne zaman kopacak..

 

Valla eşşeğim öldüğünde KÜÇÜK KIYAMET kopacak.

 

Ben öldüğümde de BÜYÜK KIYAMET demiş.

 

Ne de güzel demiş.

 

 

Kuranda anlatılan kıyamet sahnesi asla olmayacak. Sapır sapır dökülen yıldızlar.

 

Nereye dökülüyor sahi.

 

Muhammedin evnren anlayışında yıldızlar kubbe şeklindeki semaya asılı lambalar gibi.

 

Düz dünya ya düşecekler...

 

Muthiş ilmi bir kıyamet sahnesi.

 

Bu arada bu kıyamet sahnesinde , DEVE den bahsetmeden geçmeyelim.

 

Hamile develer yavrularını atacaklar.

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
Din Allahın sa eğer.

 

Alsın bildiği gibi yapsın.

 

Biz istemiyoruz.

 

Biz DİNLERDEN ÖZGÜR bir dünya istiyoruz.

 

Saygılar.

ısteme yahut ıstememe ıradesını verenın dahı O oldugu bır dunya ne kadarda guzel. sukurler olsun kı alemlerın rabbı Allah'tır. ılah olmadıgı halde ılahlıga kalkısan fıravun gıbılerın ınsanlıga neler yaptıklarını nelere zorladıklarını, ıstedıgını yapmayanların akıbetlerının ne oldugunu hepımız bılıyoruz. Oysa O; yarattıgı ınsanı hemde esrefı mahlukat dıye nıtelendırmısken ınanmaya zorlasa ıdı ınsana esrefı mahlukat denemezdı. ımtıhan dıye bıseyde olmazdı.

Gönderi tarihi:
ısteme yahut ıstememe ıradesını verenın dahı O oldugu bır dunya ne kadarda guzel. sukurler olsun kı alemlerın rabbı Allah'tır. ılah olmadıgı halde ılahlıga kalkısan fıravun gıbılerın ınsanlıga neler yaptıklarını nelere zorladıklarını, ıstedıgını yapmayanların akıbetlerının ne oldugunu hepımız bılıyoruz. Oysa O; yarattıgı ınsanı hemde esrefı mahlukat dıye nıtelendırmısken ınanmaya zorlasa ıdı ınsana esrefı mahlukat denemezdı. ımtıhan dıye bıseyde olmazdı.

 

Sn Kafadengi ,

 

Aramıza hoşgeldiniz.

 

Sizden bir ricada bulunabilir miyim.

 

Aiağıdaki linkte yer alan yazıda , foruma yeni girmiş bir arkadaşa okuması için önerilen başlık yar almaktadır.

 

Gerekli linklere tıklayarak kolayca ulaşabilir siniz.

 

Okuduktan sonra hala sorunuz olursa , memnuniyetle karşılıklı fikir alışverişinde bulunabiliriz.

 

 

Foruma yeni giren arkadaşlara öneri

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
Nasreddin Hocaya sormuşlar.

 

Hocam kıyamet ne zaman kopacak..

 

Valla eşşeğim öldüğünde KÜÇÜK KIYAMET kopacak.

 

Ben öldüğümde de BÜYÜK KIYAMET demiş.

 

Ne de güzel demiş.

 

 

Kuranda anlatılan kıyamet sahnesi asla olmayacak. Sapır sapır dökülen yıldızlar.

 

Nereye dökülüyor sahi.

 

Muhammedin evnren anlayışında yıldızlar kubbe şeklindeki semaya asılı lambalar gibi.

 

Düz dünya ya düşecekler...

 

Muthiş ilmi bir kıyamet sahnesi.

 

Bu arada bu kıyamet sahnesinde , DEVE den bahsetmeden geçmeyelim.

 

Hamile develer yavrularını atacaklar.

 

Saygılar.

 

ay kıpkırmızı olacak, yıldızlar güneş hepsi gidecek.. elbet tepenize düşmeyecek.. Dağlar un ufak olacak .. vahşi hayvanlar bir araya toplanacak.. Hamileler çocuk düşürecek.. Dünyaya ne oluyor diye çırpınacaklar korkuyla. Yer dümdüz olacak herkes ilk ölümünü tadacak... Melekler,Rabbimizin tahtını taşıyacak,gök Allahın sağ eli ile sıyrılacak ,o gök yine meleklerce taşınacak,öndekiler,sağdakiler,soldakiler.. Peki bütün bunlar olmadan önceki ilk belirtiler ne... Her yerden savaş haberleri gelmeye başlayacak.. Her yerde mucizeler gösteren ve kendine mehdi diyen tipler çoğalacak.. Bu kendini mehdi ilan edenlere ikna edebilseler neredeyse Allahın kulları bile inanacak ama ikna edemeyecekler.. Allahın kulları her yerde nefretle karşılaşacak,çoğu öldürülecek.. Nice insan bu sahte mehdilerin çağrısına kulak verecek,ama ,uff ama sonları çok kötü olacak.. Arkadaşımız Demirefe nin insanoğlu için çizdiği tabloyu ,bugün güvendiğiniz bilim adamları sunamıyor artık. Onlar bile ekolojik sistemin çöküşüne 10 yıl gibi sunular veriyorlar.Şu an bütün süratiyle küresel ısınma devam ederken,geçtiğimiz yerlerde ağaçlar kurumaya başlamışken, yakında alemetlerden olmak üzere sular bile zehirlenmeye başlayacakken,daha çok iyimser hayallerde o günleri uzak sanırsınız. Bir kere ölümlüsünüz.. Ölümlü bir insan olmamız bile, hesap gününün bize yakınlığı anlamına gelir. Yüz sene yaşasanız, yüz senenin sonunda hesap günü gelir çatar. Yani her yaşayana büyük gün çok yakın.. 1400 sene öncede yakındı ,şimdi de yakın...

 

İstanbulian kardeşimin dediği gibi,neredeyse iddiaya var mısınız diyeceğim ama,Yunus un halini anlatan suremiz varken ben iddiaya girmem.. :) ama o derece olacakları merakla bekliyorum.. Son dönemlerde,Tanrı sözünü bile duymayan kalmayacağına dair kavramların içinde bu arada ateistler.. Ne güzel duyup reddediyorlar.. Bi de Kutsal Kitapların anlattıkları yaşanmasa, bi de çıkmasa, çıkmayan yaşanmayan olgu yok nerdeyse.. Bi öteki tarafı öğrenmek kalıyor geriye..

Gönderi tarihi:

Gene en iyi ve mantıklı kıyamet tanımı Nasreddin hocadan geldı.

 

Eşeği ölünce küçük kıyamet , kendisi ölünce de büyük kıyamet kopacakmış.

 

Sanırım hoca da ateistti.

 

Bu kadar yalın anlattığına bakarsak.

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
Gene en iyi ve mantıklı kıyamet tanımı Nasreddin hocadan geldı.

 

Eşeği ölünce küçük kıyamet , kendisi ölünce de büyük kıyamet kopacakmış.

 

Sanırım hoca da ateistti.

 

Bu kadar yalın anlattığına bakarsak.

 

Saygılar.

Tamamen alıntı:

 

Dünyayı kurtarmak için yalnızca 5 yıl kaldı

İklim değişikliği felaketinin eşiğindeki dünyayı kurtarmak için sadece 5 yıl kaldığı bildirildi. Dünya Doğal Hayatı Koruma Fonu (WWF), dünyanın iklim değişikliği felaketine uğraması için 5 yılın bulunduğunu belirttiler.

Hükümetlere, karbon emisyonlarını azaltarak gidişatı tersine çevirmek için harekete geçmeleri için 2012’ye kadar zamanları olduğu uyarısında bulundular.

Sky News’un internet sitesindeki habere göre, kuruluşun yetkililerinden James Leape, "olumlu değişikliğin tohumlarını ekebilmemiz için küçük bir zaman dilimimiz var ve bu süre önümüzdeki 5 yıl" diyerek bu süreyi heba etmemek gerektiğini belirtti.

WWF’nin "2050 İçin Vizyonlar" raporunda, hükümetler bunu yapmazlarsa "gelecek kuşakların, harekete geçme yeteneksizliğinin yol açtığı güçlüklerle yaşamak zorunda kalacakları" belirtildi.

WWF’nin İngiltere iklim değişiklikleri programı sorumlusu Keith Allott da iklim değişikliğinin çapının göz korkutucu olmasına karşın, acilen harekete geçilmesi halinde bu gidişatın durdurulabileceğini söyledi.

 

 

 

 

Karadeniz giderek Akdenizleşiyor

Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından hazırlanan ''Küresel Isınma ve Türkiye Denizleri'' raporunda, küresel ısınma nedeniyle Karadeniz'in giderek Akdenizleştiği belirtildi. Raporda, "Karadeniz'de özellikle soğuk mevsimlerde hamsilerin kuzeye yaptıkları göçler ya azalacak ya da duracaktır. Bu da ülkemize zarara ve birçok balıkçı ailenin işsiz kalmasına yol açacaktır" denildi.

 

TÜDAV'ın internet sitesinde yayınlanan "Küresel Isınma ve Türkiye Denizleri Raporu"nda, ulusal iklim değişimi çalışmalarına göre geçen yüzyılda deniz seviyesinin küresel ölçekte 10-20 santimetre yükseldiği, bu yüzyılda ise deniz seviyesinin 40-60 santimetre daha yükseleceğinin öngörüldüğü belirtildi.

 

Bunun ağırlıklı olarak küresel ısınmadan kaynaklandığının vurgulandığı raporda, bu değişimden en çok Maldiv ve Tuvalu gibi ada devletlerin etkileneceği, Bangladeş'te ise toplam ülke alanın yüzde 12-28'sinin kaybedileceği vurgulandı.

 

Türkiye'de neler olacak?

 

Türkiye'de küresel ısınmanın denizleri çok yönlü etkileyeceğinin belirtildiği raporda, "Küresel ısınmanın denizlerimize etkisini sadece biyo çeşitlikteki değişime indirgeyemeyiz. Bozulan atmosferik ritm ile denizlerimizde daha farklı bir rüzgar ve akıntı sistemi ortaya çıkacak, bazı limanlarımızda ulaşım aksayacak, balıkçı filolarımızın ve her türlü deniz araçlarının seyri zorlaşacak, balık çiftlikleri şiddetli dalgalara maruz kalacak, adalara ulaşım aksayacak, deniz ortamı kara alanından daha riskli bir hal alacaktır" denildi.

 

Raporda, nüfus artışının yüzde 2.1 olduğu Türkiye'de denizlerin hala bir protein deposu olduğuna dikkat çekildi ve "Küresel ısınma ile ortaya çıkacak sorunlar geleneksel balık avcılığına, av türlerine ve yöntemlerine ciddi bir darbe vuracaktır. Bununla birlikte bunun hangi bölgelerde ve hangi şiddette olacağını şimdiden söylemek mümkün değil. Hazırlık ise yok" ifadesine yer verildi.

 

Akdeniz tropikalleşiyor

 

TÜDAV'ın tarafından hazırlanan raporda, Süveyş Kanalı yoluyla birçok türün Akdeniz'e girdiği ve hala girmeye devam ettiği belirtildi.

 

Akdeniz'de bulunduğu bilinen 650 balık türünden 90'ının havzanın yeni müdavimleri olduğu ve bunlardan 59 türün Süveyş Kanalı yoluyla Akdeniz'e girdiği vurgulandı.

 

Halen 300 civarında Kızıldeniz kökenli denizel türün Akdeniz'de olduğuna işaret edilen raporda, "Ülkemiz sularında tespit edilen Hint Okyanusu kökenli balıkların sayısı şimdiden 30'un üzerindedir ve bunların arasında ticari değere sahip olanlar balıkçılarımızca avlanmaktadır. Sadece İskenderun Körfezi'nde avlanan yabancı türler toplam avın yüzde 20'sini oluştururken bu oranın yakın zamanda artması beklenmektedir" denildi.

 

Raporda, "Batı Akdeniz'de son 10 yılda yüzey suyu sıcaklığı 0.2 santigrat derece artmıştır. Bu artış 13 santigrat gibi sabit bir sıcaklıkta yaşamaya alışan derin deniz balıkları için tehdit oluşturmaktadır" görüşüne de yer verildi.

 

Karadeniz, Akdeniz oluyor

 

Raporda, Akdeniz'de deniz suyundaki sıcaklık artışlarının göçmen türler için de tehlikeli olduğu belirtildi.

 

Raporda ayrıca, "Son yıllarda Orta Akdeniz ve Ege Denizi'nde de görülen yumuşak mercanların (Gorgonlar) ölümü de küresel ısınmayla ilintilidir" denildi.

Gönderi tarihi:
Sn Kafadengi ,

 

Aramıza hoşgeldiniz.

 

Sizden bir ricada bulunabilir miyim.

 

Aiağıdaki linkte yer alan yazıda , foruma yeni girmiş bir arkadaşa okuması için önerilen başlık yar almaktadır.

 

Gerekli linklere tıklayarak kolayca ulaşabilir siniz.

 

Okuduktan sonra hala sorunuz olursa , memnuniyetle karşılıklı fikir alışverişinde bulunabiliriz.

 

 

Foruma yeni giren arkadaşlara öneri

 

Saygılar.

bu forumda okumak, anlamak ıcın degılde ıtıraz edecek noktalara ulasmak ıcın oluyorsa bahsettıgınız lınklerı hatmetsem neye yarar. karsılatıgımız hadıselere nerden ve nasıl baktıgımızın onemı bır kez daha ıspatlanmıs oldu benım ıcın. gordumkı, taraflar bırbırını anlamak yerıne muhatabın sozune nasıl karsılık verırım dıye dınlıyor. boyle olunca da ne yazıkkı fayda dan cok bır kor dogusu goruntusu tezahur edıyor.

bılmedıklerımı ogrenmek ıcın soru elbette sorarım lakın muhatabına ısmı ıle degılde kınaye kokan alaycı bı ıfade kullanan bırıne degıl.

Gönderi tarihi:
bırılerı ıcın hurafe olan ve kucumsenenler baska bırılerı ıcın hayatın gayesı olabılecegınden ınanc sahıbını degılde ınanılanın kendısını ıncıtecek sozlerden kacınılması gerekmezmı ?

peki sizce inanç sahibi olmayan kişilerin ağıza alınmayacak küfürlere maruz kalması,

olmadık hakaretler ve aşağılamalarla karşılaşmasından kaçınılması gerekmez mi !!

ayrıca dinin hayat gayesi olması demek ne demektir !!

hayatlarında başka amaç ve ümitler yok mudur inananların !!!

inanç bir hayat gayesi değildir !!!

hayatı doğru ve istenilen biçimde yaşamak için bir araçtır sadece !!!

Gönderi tarihi:
bırılerı ıcın hurafe olan ve kucumsenenler baska bırılerı ıcın hayatın gayesı olabılecegınden ınanc sahıbını degılde ınanılanın kendısını ıncıtecek sozlerden kacınılması gerekmezmı ?

 

İnanılan ın kendisinden katınız Dindeki hurafeler midir. Sn kafadengi.

 

Tam anlayamadım.

 

Saygılar

Gönderi tarihi:
''YALAN VE ICI BOS LAFLARLA INSANLARI KANDIRAN DIN ADAMLARI YUZUNDEN DINE MESAFELI DURMUSTUR''. kendısını dındar saymayan yahut dınde kendısıne aıt bısey olmadıgını soyleyen yada savunanların esas cıkıs noktası ıste bu olsa gerek. dın dındarın degıl Allah'ındır. herhangı bır dındarın yanlıs anlaması yahut kısa vadedekı menfaatlerıne aykırı sanması sonucu sergılemıs oldugu davranıslarına bakarak ''dın hakkında hukum verılemez''. olsa olsa dındar hakkında bısey soylenebılırkı buda dın acısından bı gecerlılık kazanmaz.

din dindarın değildir, evet Allah'ındır.

en azından benim inancıma göre.

ancak dindar olan ve dindarların temsilcileri olduklarını iddia eden din adamları dini her zaman kendilerine yontmuşlardır.

akıl almaz hurafelerle insanları kandırmış, onları asıl inanmaları gereken asıl değer vermeleri gereken şeylerden uzaklaştırmışlardır.

zaten din hakkında hüküm verdiğim yok. asıl hüküm verilen o dini çarpıtan din adamıdır...

Gönderi tarihi:

İnanılan şey nasıl incinir ?

 

Biri melek vardır diyor inanıyor.

 

Bende yoktur diyorum. İnanmıyorum.

 

Ve yokluğunu söylüyorum.

 

Bundan melek incinir mi.

 

Bu nasıl mantıktır.

 

İncinen şey olsa olsa siz sinizdir.

 

Olmayan melek incinmez , endişe etmeyin.

 

Saygılar.

Gönderi tarihi:
peki sizce inanç sahibi olmayan kişilerin ağıza alınmayacak küfürlere maruz kalması,

olmadık hakaretler ve aşağılamalarla karşılaşmasından kaçınılması gerekmez mi !!

ayrıca dinin hayat gayesi olması demek ne demektir !!

hayatlarında başka amaç ve ümitler yok mudur inananların !!!

inanç bir hayat gayesi değildir !!!

hayatı doğru ve istenilen biçimde yaşamak için bir araçtır sadece !!!

''ınanmadıgını ıddıa eden bırının agıza alınmayacak kufurlere maruz kalması'' ıle tam tersı olanının bırbırınden hıc farkı yok. ıkısıde haddı asan ınsanın yaptıkları.

soyledıgım sozde sızın cıkardıgınız gıbı bır anlak yoktur. zorlama olsa bıle yoktur. nasılkı hapıstekı bırının gayesı ordan kurtulup sevdıgıne kavusmaksa, ahırete nıspetle zından hukmunde olan ınanclı dunyalının gayesıde bu mahpusluktan kurtulup sevgılıye kavusmaktır. bu amac dogrultusunda kendısını sevgılıye goturecek olan yontem sevgılı tarafından acıklanmıstır. yanı musluman olmak. yanı elınden ve dılınden emın olunmak.

Gönderi tarihi:
din dindarın değildir, evet Allah'ındır.

en azından benim inancıma göre.

ancak dindar olan ve dindarların temsilcileri olduklarını iddia eden din adamları dini her zaman kendilerine yontmuşlardır.

akıl almaz hurafelerle insanları kandırmış, onları asıl inanmaları gereken asıl değer vermeleri gereken şeylerden uzaklaştırmışlardır.

zaten din hakkında hüküm verdiğim yok. asıl hüküm verilen o dini çarpıtan din adamıdır...

bu tespıtınıze aynen katılıyorum sayın hakanaytac, sozunu ettıgınız kısıler ınanan kesımın ıcınde her zaman olmustur ve olmayada devam edecektır. yalnız gozdenn kacırırlmaması gereken kanaatımce sudur. bu tıp ınsanlar her kesımde her zaman varlar ve olmayada devam edecekler. bakın daha belırleyıcı bı ust baslıktan soz edıyorum. bu tıp davranısları sergıleyen INSANLAR dıyorum. ınsan tarafından ıstısmar edılen dınden vaz gecebılıyoruz, pekı ınanmayan ama ınsanada yakısmayan davranıslarda bulunanlar yuzunden ınsanlıgımızdanmı vaz gececegız.

Gönderi tarihi:

Yasin Aktay / Yeni Şafak

 

Laik bir devletin insanlara şehit veya gazi payeleri vermek gibi bir hakkı veya imkânı var mıdır? Dinle, ahiretle hiçbir ilişkisi olmadığını dosta düşmana karşı ballandıra ballandıra ilan eden bir siyasi merci, şehitlik ve gazilik gibi her ikisi de tamamen dinsel anlam dünyasından sadır olan, bütün boyutlarıyla dini içerikli olan makamları istese de insanlara bahşedebilir mi?

 

Bunlar ilginç ve her gün karşılaşmakta olduğumuz derin bir çelişkiye ışık tutacak, ama genellikle kimsenin dilendirmeye yanaşmadığı sorular.

 

Taraf Gazetesi'nden Rasim Ozan Kütahyalı bir süredir bu soruları soruyor. Güneydoğu'da yitirdiğimiz askerlerimizin ülkenin her tarafına birer ateş koru gibi düşen acılarıyla yurt sathına yayılan cenaze törenleri vesilesiyle laik bir devletin cömertçe kullandığı şehit söylemleri üzerine yazıyor.

 

Anadolu insanının şahadet ve genel olarak ölüm olgusu karşısındaki mümin ve mütevekkil tavrının Türkiye'de kirli savaşı sürdürmek isteyenler açısından bulunmaz bir sermaye oluşturduğundan bahsediyor Kütahyalı. Ona göre "Derin Anadolu'nun bu iman ve tevekkülü Türk devlet zihniyeti tarafından çok açık biçimde istismar ediliyor... Bu ailelerin imanlarından kaynaklanan ölüm karşısında mütevekkil ve metin duruşları, onların manevi dünyasına tamamen yabancı olan modernist bir zihniyet uğruna, dünyevileşmiş kirli ilişkiler adına sürekli istismar ediliyor..."

 

Doğrusu PKK ile veya terörle mücadele adı altında yürütülen savaşın dinle hiçbir ilgisi yoktur. Savaşın haklı olup olmaması ayrı bir konudur, son derece makul çerçevede, tamamen laik temelde, bir ülkenin sınırlarını korumak üzere yürüttüğü bir savaş da olabilir. Gerçi bugünlerde Ergenekon soruşturmaları dolayısıyla bu savaşın başka kirli boyutlarına da vakıf oluyoruz. Vakıf olduğumuz hiçbir yanıyla bu savaşta dinin bir dahli yok. Buna rağmen savaşın yoğunlukla bir din diline müracaat edilerek yürütülmesi açıkça bir din istismarından başka bir şey değildir.

 

Laiklik aslında dünyevileşmeyi ifade eden bir kavram ve dolayısıyla değer dünyası da ölümden ziyade hayatla, öldürmekten ziyade yaşatmakla ilgili olması beklenen bir kavramdır. Şu veya bu şekilde ölen insanların şehit olup olmadıkları gerçekten ayrı bir mevzudur. Bu, doğrusunu Allah'tan başka hiç kimsenin bilemeyeceği bir mevzudur. Alan Allah'a ait bir alandır. Sorun, neredeyse Allah'la kavgalı bir laiklik anlayışı benimsemiş olanların, özü itibariyle Allah'a ait olan bir makamı nasıl bir yetkiyle dağıtabildikleridir.

 

Kütahyalı, devletin Anadolu'nun şehadet kavramına yüklediği anlamı fena halde istismar ettiğinden yakınırken anlamlı bir çelişkiye daha dikkat çekiyor. "İslami kimliği benimsemiş insanların görünür olması, toplumsal ve siyasi arenada mesafe kat etmesi karşısında rahatsız olan, laiklik kavramını insanların hakkını, hukukunu gasp etmek için kötüye kullanan, fakat konu "devlet için" ölmeye ve öldürmeye geldiğinde İslami kavramları sonuna kadar istismar etmekte hiçbir sakınca görmeyen bir devlet..."

 

Tabii ki İslami kavramları bu şekilde istismar eden söylemin hedefi büyük ölçüde Anadolu halkıdır. Seküler değerleri benimsemiş büyük kentli ailelerde dine dayalı ölüm veya ölüme teselli veren dinsel söylem işlevselliğini yitirmeye yüz tutmuştur. Genellikle kentli ailelerde çocuk sayısının azlığı ve alabildiğine seküler değerlerin benimsenmiş olması, devletin sürdürdüğü bir savaşın anlamını daha fazla sorgulamaya yol açmakta, laik devletin bahşettiği şahadet makamı bir teselli oluşturamamaktadır.

 

Konuyu laik devletin şahadet kavramını bu kadar hoyratça kullanmasının haklı olup olmadığı noktasından, daha sosyolojik bir açıklama düzeyine taşıdığımızda karşımıza çıkan bir gerçek daha var. Gerçekten de laik de olsa, hatta ateist de devlet savaşa ihtiyaç duyduğunda ölen insanları, ölümü nispeten daha kolay kabullenebilecekleri bir ideolojiye ihtiyaç duyar. Böyle bir anda devlet söyleminin çekildiği nokta derin ve karmaşık kimlik (özdeşlik) noktasıdır. İnsanın bütün çelişkilerinin çıplak bir biçimde açığa çıktığı çizgidir burası.

 

O yüzdendir ki, şahadet kavramını istismar eden sadece devlet değil. Ateist bir hareket olan PKK da, hatta yine ateist sol silahlı gruplar da şahadet söylemine başvurmaktan imtina etmiyorlar.

 

Yine de dünyevileşme arttıkça bu istismar daha iyi görülüyor. Anadolu'da bile bu kavramın istismarı sınırsız değildir. Buna kendine göre muzip ve bilgece bir tavrı geçmişte de göstermesini bilmiştir. Hani birçok çocuğu sırayla şehit düşen ve artik iyice yaşlanmış babanın sn oğlunu da almaya geldiklerinde, "padişah efendimize selam söyleyin bu kalan son oğlum, devamı da yok, artık bana güvenip kimseye savaş açmasın!"

 

Devletin artık vatandaşın şahadet inancına güvenip savaş ve kahramanlık söylemleri üretmekten vazgeçip, vatandaşını yaşatmayı önceleyen bir anlayış benimsemesi şart, çünkü vatandaşın da artık laiklik ve şehitliği birbiriyle uzlaştıran saflığı kaybolmaktadır

 

KİMSEDE KALKIP LAİK-DÜNYEVİ DEVLETİN BU AÇIK İSTİSMARINA SES ÇIKARMIYOR.

Gönderi tarihi:
Onlar Muhammed için savaşmıyor.

 

Kendi vatanları , ana babaları , akrabaları , için savaşıyor.

 

Bu daha mantıklı.

 

Muhammed için savaşan yok zaten, bu dinde şirk olurdu

Muhammedin getirdigi din söz konusu

 

 

sorunda bu ya işte

islamın kavramlarından başka da bir şey yok ellerinde

 

''Laik bir devletin insanlara şehit veya gazi payeleri vermek gibi bir hakkı veya imkânı var mıdır? Dinle, ahiretle hiçbir ilişkisi olmadığını dosta düşmana karşı ballandıra ballandıra ilan eden bir siyasi merci, şehitlik ve gazilik gibi her ikisi de tamamen dinsel anlam dünyasından sadır olan, bütün boyutlarıyla dini içerikli olan makamları istese de insanlara bahşedebilir mi?

 

Bunlar ilginç ve her gün karşılaşmakta olduğumuz derin bir çelişkiye ışık tutacak, ama genellikle kimsenin dilendirmeye yanaşmadığı sorular. ''

 

 

evet sorunda burada işte.

mantıklıyı arıyoruz

 

sen galiba okudugun metni tam anlamamışsın.

bu açık istismarı soruyoruz

kime

din istismarı , din istismarı deyip duranlara.

söz konusu birilerinin çocuklarını ölüme göndermek olunca en ala islami kavramlar sorun olmuyor

neden acaba?

kirlerinin ortaya çıkmaması için mi?

 

tekrar metne dönüp bir okursan daha iyi olur

verdigin cevabın bir anlamı yok anlatılmak istenenle...

Gönderi tarihi:

Okudum ,

 

Ben şahadete inanmıyorum ki.

 

Senin Allahın için , onun dini için , Muhammed için savaşan birinin ölmesi mantıksız dır benim inancıma göre.

 

Yok efendim dinsel terimi kullanan laik cumhuriyet miş...

 

Al senin olsun şehit kavramın.

 

Yanlış bişey.

 

Ben o gençlerin savaş nedeninin , sizin şehit dediklerinizinkinden daha mantıklı olduğunu savundum.

 

Keşke anlayabilse idiniz.

 

Onlar Muhammed için savaşmıyorlar.. Vatanları için savaşıyorlar.

 

Bu daha mantıklı.

 

Gerçi savaş ta kötü bişey.

 

Bunu da belirtmeliyim.

 

Orada akan kan durmalı.

 

Hemde kolay bir yolu var.

 

Saygılar.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.