Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Hala “demokrasi” diye bağırıp, “Ergenekon” naraları atmaya devam edin. Aşiret, tarikat ve cemaat silahları onlar Dün, gazetelerde de yer alan; “Şırnak’ta savaş görünümlü düğün” haberine bugün yanıtlar gelmeye başladı… “Devletin silahı, devletin mermisi…”, “Zaten bu adamlar da korucu”… Bu millet bu martavalı da bal gibi yer. Yemezse de bal gibi yedirirler… Düğünde yüzlerce adamın elinde silah var. Demek ki, “korucular” düğünü yapılıyor. Resmen dalga geçiyorlar… Yüzlerce korucunun o düğünde işi ne?... Tabii… Birileri; “Ne oluyor?...” demesin. Birileri; “Bunca silah, nasıl olup ta bu adamların eline geçmiş?...” diye soracaklar korkusu var. “Devletin silahı, mermisi, korucusu…” deyip, işi ört bas etmek amaç… Ve paşa paşa da bu millet, bu palavrayı yer. Aşiret, tarikat ve cemaatlerin silahlandıkları, kendi silahlı güçlerini kurmaya başladıklarını söyleyecek değiller ya… Bu gerçeği, şimdilik ört-bas etmek gerek. Fincancı katırlarını ürkütmemek gerek… Haaa…. Biz gerçeği bas bas bağırarak söylüyormuşuz, ne gam… Kimin umurunda… Paşa paşa… Kuzu kuzu… Radikal İslamcıların kucağına… _________________________ Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 23 Temmuz , 2008 Günlerdir yine tarikatlarda dolaştım. Radikal İslamcıların ve onlarla işbirliği içindeki Kürtlerle birlikteydim. Son gelişmeleri öğrenmek ve izlemek, son günlerde konuşulanlara yakın olmak maksadı ile yine içlerindeydim. “Geliyorum” diyen faciayı yakından izlemek fırsatını bir kez daha yakaladım… Cumhuriyetçilere, vatansever lere saldırmaya devam ediliyor... Bütün bu hain saldırılar, cumhuriyeti korumak için “bir çare” arayan gerçek aydın-demokrat ve münevver insanları yıldırma-durdurma çabaları… Ve ne yazık ki; yine bu ülkenin aydın-demokrat gibi görünen ve vatan hainlerince yapılıyor. Hep söylüyor hep yazıyoruz ama boşuna… Dinleyen anlayan adam yok… Allah’ın bir emri de (Kuran-ı Kerim); “Elindeki bilgiyi paylaş. Sana verilen rızkı sadece kendine mal etme. Doğruları, anlamasalar da yada anlamak istemeseler de insanlara götür – söyle ve uyar”dır… Ben de bu görevi, daha önce yazarlara aydınlara artık yazmayacağım dedim ama yine de son gelişmelerden “bilgileri olsun!” diye yapacağım. Hoş zaten işbirlikçi vatan hainlerinin “demokrasi” papağanlığı yaparak, kapımıza dayanan faciayı kamufle etme çabaları elbette sürecek, vatan hainliğine ve bölücülerle işbirliğine devam edeceklerdir. Bu “hainler”, insanlıktan, nasip almamışlar bindikleri ağacı kesmeye devam edeceklerdir. Burada; saygın, gerçek aydın ve vatanperver yazarlarımızı yine bu “kanalizasyon” atıklarından ayırıp, devam edelim… Tarikat ve cematler artık “Bu iş bitti” olarak bakıyorlar. Bende gelişmelere bakıyorum ve haklı olduklarına inanıyorum. Düşünebiliyormusunuz, tüm tarikat ve cemaat liderleri kendilerine bağlı tüm birimlere ve müridlerine; “İş yeri olup ta, zekat-sadaka kutusu koymayan bizden değildir. Ve bu iş yerleri ile iş yapılmayacak. Buradaki insanlar bizim düşmanımızdır…” diyerek işin boyutunu ortaya koymaktalar. “Tarikat ve cemaatler kendi (silahlı) birliklerini kuruyorlar” diye bas bas bağırıyoruz. Dinleyen var mı? Buyurun bugün gazetelerde baş sayfalarda; “Şırnak’ta savaş görünümlü düğün”… Bu silahlar ne ki… Tarikat ve cemaatler en spesifik silahlara sahipler. Bırakın Doğu’yu İstanbul Ümraniye’de ve hele hele Sultanbeyli ve çevresinde TIR’lar mahalle aralarında cirit atıyor. Bu TIR’lar silah getirip götürüyor. Trafiğe – Emniyet’e yapılan ihbarlar nafile bakan – ilgilenen kesinlikle yok. Üstelik birde bu ihbarları yaptığınız için “fişleniyorsunuz”… Geçen hafta içinde, Ümraniye Atakent Mahallesi’nde bir yangın çıktı. Evden öncelikle silahlar çıkartıldıktan sonra itfaiyeye haber verildi… Devasa bir ekonomik güce sahip bu Radikal İslamcılar… Her şeyi herkesi satın alabiliyorlar. İllerden başlayarak, ilçe – kasaba – bucak – köy koruma, kalkındırma ve yardımlaşma derneği görüntüsü veren, toprakçılık belası tamamen ellerinde tuttukları bir silah. Bu gibi yerler, toplantı yaptıkları – adam ayarttıkları – şeriat propagandası yaptıkları yerler. Kurulacak İslam Devletinin yönetimi bile artık şekil olarak ortaya çıktı. Tarikat – Cemaat ve Aşiretler anlaşma sağlamış durumda. “Türkiye’nin maması hepimize yeter. Kardeşlerimizle huzur içinde paylaşabiliriz” diyorlar. Bu görüş de yönetim olarak şunu ortaya çıkartıyor; “Çok emek vermiştir. Fetullah Gülen Efendi Halife olacaktır… Devlet Yönetimi de Tarikat ve Cemaat liderlerinin ya kendileri yada gösterecekleri kişiler arasında dönüşümlü olacaktır. Bunun dışında mahalli yönetimler de tamamen paylaşım şeklinde icra olacaktır…” Zaten yönetim yapısı halkın sorunlarına kapıları kapatacağı için bu yönetimlerde şekil ve icra yapıları olarak değişecektir. Vatandaşlık değil ümmet olmanın getirdiği “hiç”likle, vatandaşın tüm yaşam alanları daraltılacaktır. Bir tarikat şeyhinin kendi ağzından açıklaması (belgelidir); “….Bu hanım kardeşlerimizden Allah razı olsun. Amacımız, kutsal savaşımızda bizlere çok yardımcı oldular. Gel dedik geldiler, yap dedik yaptılar… Onlar gerçekten önümüzdeki en büyük engelleri aşmamızdaki gönüllü neferlerdi sağolsunlar… Ama sayın cemaat sakın şunu unutmayın. Biz cihadı yaşadık-yaşıyoruz. Bu dönemde, hiç kimse onlara müdahale etmediği gibi aksine önlerini açtık. Ailelerine barınak - altlarına araba – gırtlaklarına aş verdik. Bu iş Allah’ın izni ile bittiğinde bu hanım kardeşlerimizi tekrar toplayarak kendilerine teşekkür edecek ve Müslüman olduklarını artık cihadın bitmesi ile görevlerinin de bittiği ve gerçek görevi olan erkeğinin hizmetkarlığına başlamasını söyleyecek, gereksiz işlerden el ve eteklerini çekmelerini, gereksiz çalışmaları yapmamalarını söyleyeceğiz. Sizlerde çok iyi bilirsiniz kadının yeri neredir?...” Cemaat topluca cevap verir; “Evi ve kocasının yanı”… Bu yazının burasına bile zor geldim. Midem bulanıyor… Dahasını yazmayacağım… Hala “demokrasi” diye bağırıp, “Ergenekon” naraları atmaya devam edin. Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti. “Bu ülkeye şeriat gelmez-gelemez” diyenleri göreceğim. Haaa… Aman ha unutmadan… Ne hikmetse bir zamanlar ordudan atılan eski subayların çoğu bu tarikat ve cemaatlerde önde gelen saygın kişiler… El bombaları mı? Valla kardeşim bu adamlar için el bombası maytap-havai fişek… “Bunlar felaket senaryoları”, demeye devam edin… ___________________________________________ Alıntı
Φ hırçın karadenizli! Gönderi tarihi: 25 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 25 Temmuz , 2008 Hala “demokrasi” diye bağırıp, “Ergenekon” naraları atmaya devam edin. Aşiret, tarikat ve cemaat silahları onlar Dün, gazetelerde de yer alan; “Şırnak’ta savaş görünümlü düğün” haberine bugün yanıtlar gelmeye başladı… “Devletin silahı, devletin mermisi…”, “Zaten bu adamlar da korucu”… Bu millet bu martavalı da bal gibi yer. Yemezse de bal gibi yedirirler… Düğünde yüzlerce adamın elinde silah var. Demek ki, “korucular” düğünü yapılıyor. Resmen dalga geçiyorlar… Yüzlerce korucunun o düğünde işi ne?... Tabii… Birileri; “Ne oluyor?...” demesin. Birileri; “Bunca silah, nasıl olup ta bu adamların eline geçmiş?...” diye soracaklar korkusu var. “Devletin silahı, mermisi, korucusu…” deyip, işi ört bas etmek amaç… Ve paşa paşa da bu millet, bu palavrayı yer. Aşiret, tarikat ve cemaatlerin silahlandıkları, kendi silahlı güçlerini kurmaya başladıklarını söyleyecek değiller ya… Bu gerçeği, şimdilik ört-bas etmek gerek. Fincancı katırlarını ürkütmemek gerek… Haaa…. Biz gerçeği bas bas bağırarak söylüyormuşuz, ne gam… Kimin umurunda… Paşa paşa… Kuzu kuzu… Radikal İslamcıların kucağına… _________________________ yazdıklarınızı düşüneceğim. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2008 öyle bir demokrasi anlayışları var ki değmeyin gitsin bizim solcu geçinen Kürtçü ve antidemokratik çocuklar Amerika Irağa demokrasi götürüyor, Saddam iktidarı devriliyor diye sevinç çığlıkları atıyorlardı, Irak demokrasiden (!) kendinden geçiyor buna gözyumanların hiç birinin ağzını bıçak açmıyor şimdi... Akp partinin kapatılma davası açıldığında derhal ve koşarak ülkemize gelip demeçler verenler Ergenekon konusunda "Türkiye'nin içişlerine karışamayız" diyor...(!) Ne kadar ilginç... Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2008 Gönderi tarihi: 26 Temmuz , 2008 Hala “demokrasi” diye bağırıp, “Ergenekon” naraları atmaya devam edin. Aşiret, tarikat ve cemaat silahları onlar Dün, gazetelerde de yer alan; “Şırnak’ta savaş görünümlü düğün” haberine bugün yanıtlar gelmeye başladı… “Devletin silahı, devletin mermisi…”, “Zaten bu adamlar da korucu”… Bu millet bu martavalı da bal gibi yer. Yemezse de bal gibi yedirirler… Düğünde yüzlerce adamın elinde silah var. Demek ki, “korucular” düğünü yapılıyor. Resmen dalga geçiyorlar… Yüzlerce korucunun o düğünde işi ne?... Tabii… Birileri; “Ne oluyor?...” demesin. Birileri; “Bunca silah, nasıl olup ta bu adamların eline geçmiş?...” diye soracaklar korkusu var. “Devletin silahı, mermisi, korucusu…” deyip, işi ört bas etmek amaç… Ve paşa paşa da bu millet, bu palavrayı yer. Aşiret, tarikat ve cemaatlerin silahlandıkları, kendi silahlı güçlerini kurmaya başladıklarını söyleyecek değiller ya… Bu gerçeği, şimdilik ört-bas etmek gerek. Fincancı katırlarını ürkütmemek gerek… Haaa…. Biz gerçeği bas bas bağırarak söylüyormuşuz, ne gam… Kimin umurunda… Paşa paşa… Kuzu kuzu… Radikal İslamcıların kucağına… _________________________ Sn efendi türkler bu yorumu bilerekmi yoksa tahmin ederekmi yazıyorsunuz bilemiyorum, fakat şu bir gerçek o silahli kişiler korucu ve devletin silahları şunu söyleye bilirsiniz belki ne kadar koruyucu? Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.