Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 1. Neden sayı bu kadar çok ? Uyuşturucu kullananlar da çok değil mi? Uyuşturucu kullanmaya karşı çıkmanın da bilimsel bir tarafı yok değil mi? Bu da hurafe değil mi? bu cevap değil, soruya cevap vermiyorsunuz, üstüne soru soruyorsunuz 2. Neden bu siteler yasaklanmadı ? Bana neden soruyorsun ki? bu cevap değil, üstüne soru soruyorsunuz 3. Neden gay ilişki yaşayana bir ceza yok toplumlarda (istismar, zor kullanma hariç) ? Eşcinselliğin nedenlerini onlarca kez ortaya koymadık mı? bu cevap değil, neden ceza olmadığını söylemeyip, üstüne soru soruyorsunuz 4. Neden ensest ilişkilerde ceza yok toplumlara (istismar, zor kullanma hariç) ? Biz burda hukukunu tartışmıyoruz. Hukuk konusu gelip geçeli çok oldu. Konuyu iyi takip ediniz... bu soruya cevap değil, neden ceza olmadığını söylemediniz 5. Neden bizim bahçedeki köpekler aile içi ürüyorlar, kırsal kesimdeki akrabamızın inekleri ve koyunları aile içi çiftleşiyorlar ? Hayvanlarda ensest yok demedik Okumuyor ya da anlamıyor deyinceneden kızıyorsunuz aklım almıyor... bu soruya cevap değil, neden bu hayvanlar aile için çiftleşiyor diye sordum, cevaplamadınız saygılar (saygı herşeyden önemlidir tartışmalarda****) Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Mutlak doğru yok, psikoloji sadece bir değerlendirme, felsefe gibi bir şey, insan davranışları inceleyip değerlendirmelerde bulunur, yani konu insan olduğu için mutlak bir noktada birleşmek imkansız. Daha doğrusu psikoloji bilimi tam olarak rayına oturmamıştır, bilim adamları bile görüş ayrılıklarına düşüyorlar, sürekli tartışmalar içeriyor araştırdığım kadarıyla, evet bilimin doğasında bu var ama mutlak doğrunun doğasında bu yok ! gerçek gerçektir, kimse hakkında bir yorum yapamaz aksi yönde ! * Zira bilimsel olarak düşündüğünü sanıp, bu kararı verenler, yani kuzenlerden sonra normal, kuzenlerden önce sapık olarak değerlendirmek, bilimin işi olamaz, insanların kendi ahlak anlayışıyla olur ! insanların kendi ahlak anlayışını psikolojiye alet etmenin tehlikesi işte budur. Düşüncede tutarlılık, bilimde tutarlılık ne demek, öğrenilmesi açısından güzel bir örnek. Saygılar, sevgiler. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Birincisi ben müslümanım. Hz Muhammed benim peygamberimdir. İkincisi senin iddia ettiklerine karşı Vahy almıştırdan önce yüzlerce şey söylenebilir. Ki ister dini inancı olsun, ister olmasın her mantıklı kişide bunları söyler. Tıpkı bu topictede olduğu gibi. Bir bilim adamı herhangi bir tanrı inancına sahipse, artık maddenin birincil olduğunu reddeder. Çünkü maddi olmayan bir gücün maddeyi öncelediğini kabul etmiş demektir. Maddenin birincil olduğuna inanmayan birisi evrenin çözülebilir olduğuna inanabilir mi? Evrenin çözülebilir olduğuna inanmayan bir kişi bunu kanıtlamak için çalışabilir mi? Sen müslümansın, Muhammed senin peygamberinn, o nedenle İslamiyetle ilgili, Muhammed ile ilgili şeyler senin için kutsaldır. ne öğrendiysen, o şeyler doğrudur. Değişmezler. Tartışılamazlar. ben evrenin çözülebilir olduğuna inanmıyorumki. ben kendinde bilinemezciyim. bu sorunun abesliğine değinme ihtiyacı dahi duymuyorum. Tutarlı ol diyeceğim başka birşey demiyeceğim. "Aralık 2007'de müslümandım, sonra tutarsızlıklarımı gördüm, bilinmezci oldum" diyeceksen, özür dileyeceğim. Bilinmezci olduysan, yani ilah mı önce madde mi önce bilinemiyor diyorsan, artık bir müslüman değilsin demektir. Bilimsel düşünceyi kavradınsa, ilaç niyetine Kuran'da ve Muhammed'in düşüncelerinde/davranışlarında yanlış gördüğün tek bir şeyi buraya yazmanı rica edeceğim. Saygılar. Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Dünyanın hemen her yerinde ensestle ilgi pek çok caydırıcı yasalar mevcuttur.. Bizim ülkemizde yargıtay buna son noktayı koymuş diye biliyorum,gerçi hukuk bilgisi olan arkadaşlar daha iyi bilir ya. Ensest suçları ile patron tacizini,'nitelikli cinsel saldırı' kapsamında değerlendiren Genel Kurul, bu suçlarda şikayet şartı aranmaksızın re'sen soruşturma başlatılarak dava açılması gerektiğine hükmetti. Sevgili Tarafsız bu tip şeylerin internet ortamında çokça bulunması bunun yasal ve doğal kabul edildiği anlamına gelmez sende biliyorsun... Psikanaliz kuramında ensest yasağı Ensest yasağı, psikanaliz kuramı ve antropoloji de toplumun ve kültürün oluşumunu sağlayan temel yasak ve yasa olarak değerlendirilir. Antropolojide ensest yasağı Akrabalık sistemlerinin nasıl ortaya çıktıklarını incelediğinde Strauss, ensest yasağı ile karşılaştığını söyler. Bu anlamda ensest yasağı evrenseldir; yani her kültürde içerimleri değişse de kural olarak karşımıza çıkar. Akrabalık ilişkileri buna göre düzenlenmekte ve şekillenmektedir. Toplumsal ve hukuksal bağlamda ensest Çeşitli ülkelerde farklılıklarla da olsa ensesti suç sayan ve bu nedenle de cezalandırma yönüne giden yasa maddeleri mevcuttur Etik kurallarda yasak,hukukta yasak,bilimde yasak,dinde yasak.....eee daha neyi iddia ediyorsunuz ki hala... Türk Ceza Kanununda ensestin çok daha büyük cezalarla caydırılması gerektiğine inanıyorum. Bugünkü hürriyet gazatesinin ana sayfasında bir haber var insanın aklını başından alan bir haber,dayısının tecavüzünden çocuk sahibi olan 11 yaşındaki bir kız çocuğu.. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Sevgili Tarafsız bu tip şeylerin internet ortamında çokça bulunması bunun yasal ve doğal kabul edildiği anlamına gelmez sende biliyorsun... doğal kabul edilmek ile doğal olmak farklıdır, eğer milyonlarca ensest (ki bu sayı belkide milyardır, gizli işler olduğu için bilemeyiz, ancak internet ortamından anlayabiliyoruz) ilişki, gay ilişki, lezbiyen ilişki vs. varsa bu insanların doğasından gelen bir durum olmalıdır diye düşünüyorum, çünkü bu şey gökten yağmur gibi inmez, insanların dürtülerinde varki böyle yapıyorlar. Ama toplum bunu doğal kabul etmiyor, yani ahlak dışı buluyor, evet bu böyledir ve benim karakterime göre ********* bir şeydir. Bana göre ahlaksızlıktır, ama ilişkilerin toplumda olmadığını hiçbir kürtürde yaşamadığını mutlak doğruymuş gibi aktarmak, bilimsel düşünceyle düşünüp bunu ahlak anlayışına aşılamak çok vahim bir durumdur. Bilim tarafsız olmalıdır, ben bu ilişki konusunda taraflı davranabilirim ama bilim adına tarafsız davranmak zorundayım. Kendi ahlak anlayışımı bilimle bağdaştırmamam gerekir. Bilimi bu şekilde kullanmamam gerekir. Ensest yasağı, psikanaliz kuramı ve antropoloji de toplumun ve kültürün oluşumunu sağlayan temel yasak ve yasa olarak değerlendirilir. işte bütün anlaşmazlığımız buradan başlıyor psikolojide temel yasak ve yasa oluşuturuluyorsa, ben bu psikolojiyi bilimsel yönden eksik sayarım, zaten bilimadamlarınında bu konuda bir fikir birliği yok ! yasak olarak sayarsanız, kişisel inancınızı, ahlak anlayışınızı ve bir grubun anlayışını bilime alet etmiş olursunuz Türk Ceza Kanununda ensestin çok daha büyük cezalarla caydırılması gerektiğine inanıyorum. O kadar araştırmalarım içinde, hiç bir yerde iki yetişkin insanın kendi iradesiyle ensest ilişki yaşamasına ceza verildiğini görmedim ! Bugünkü hürriyet gazatesinin ana sayfasında bir haber var insanın aklını başından alan bir haber,dayısının tecavüzünden çocuk sahibi olan 11 yaşındaki bir kız çocuğu.. Tecavüz büyük bir suçtur saygılar Alıntı
Misafir YARASA Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 bu cevap değil, soruya cevap vermiyorsunuz, üstüne soru soruyorsunuz Karşılık olarak sunduğum soru, senin sorunu cevabını çok da mantıklı bir biçimde vermektedir. Anlayan anlıyor... Sevgili Tarafsız bu tip şeylerin internet ortamında çokça bulunması bunun yasal ve doğal kabul edildiği anlamına gelmez sende biliyorsun... Maksat polemik yaratmak olsun Sevgili Suheda... Psikanaliz kuramında ensest yasağı Ensest yasağı, psikanaliz kuramı ve antropoloji de toplumun ve kültürün oluşumunu sağlayan temel yasak ve yasa olarak değerlendirilir. Keşke şu ana kadar anlatabilmiş olsaydık... Antropolojide ensest yasağı Akrabalık sistemlerinin nasıl ortaya çıktıklarını incelediğinde Strauss, ensest yasağı ile karşılaştığını söyler. Bu anlamda ensest yasağı evrenseldir; yani her kültürde içerimleri değişse de kural olarak karşımıza çıkar. Akrabalık ilişkileri buna göre düzenlenmekte ve şekillenmektedir. Keşke şu ana kadar anlatabilmiş olsaydık... Toplumsal ve hukuksal bağlamda ensest Çeşitli ülkelerde farklılıklarla da olsa ensesti suç sayan ve bu nedenle de cezalandırma yönüne giden yasa maddeleri mevcuttur Keşke şu ana kadar anlatabilmiş olsaydık... Etik kurallarda yasak,hukukta yasak,bilimde yasak,dinde yasak.....eee daha neyi iddia ediyorsunuz ki hala... Keşke şu ana kadar anlatabilmiş olsaydık... Ama dedi ya, haklı çıkmak uğruna polemik yaratma derdi, inada bindirme derdi insanı ne noktalara sürüklüyor; işte örneği... Bu arada bilimselci takıldığını ve bilimsel örnek verdiğini düşünen arkadaşlardan hala bir adet toplum örneği göremedik... Sorularımız havada kalıyor ama iş laf yarışına gelince maşallah Alıntı
Misafir YARASA Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 doğal kabul edilmek ile doğal olmak farklıdır, eğer milyonlarca ensest (ki bu sayı belkide milyardır, gizli işler olduğu için bilemeyiz, ancak internet ortamından anlayabiliyoruz) ilişki, gay ilişki, lezbiyen ilişki vs. varsa bu insanların doğasından gelen bir durum olmalıdır diye düşünüyorum, çünkü bu şey gökten yağmur gibi inmez, insanların dürtülerinde varki böyle yapıyorlar. Hah şimdi oldu işte, Tartışmaya son noktayı koyabiliriz. Madem bu gibi şeyler insanın doğasında var ve doğal şeyler; bu saydıkların sende de var mı? Sende varsa bile yetmez herkes de olması lazım. Ayrıca, DOĞALLIK anlayışınıza hayranım. Dopallık nedir? Doğal olan nedir? Buradan başlayıp anlatmak gerekiyor sanırım. O kadar araştırmalarım içinde, hiç bir yerde iki yetişkin insanın kendi iradesiyle ensest ilişki yaşamasına ceza verildiğini görmedim ! Ceza yok, öyleyse doğal ve normal ha? Araştırmaların temeli bilimsel olmayınca ne araştırırsan araştır ne kadar araştırırsan araştır sonuç bu oluyor işte. Cyrano'nun yazısını okumanızı öneriyorum. Hata temelde, temel mantıkda. Doğallık, sosyoloji, psikoloji, bilim ve ahlak... Bunlar oturmamış insanların kafasında... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Karşılık olarak sunduğum soru, senin sorunu cevabını çok da mantıklı bir biçimde vermektedir. Anlayan anlıyor... ben karşılık olarak soru istemedim, kendi sorduğum sorunun cevabını istedim belliki hiçbirine cevap alamayacağım, neyse sorun değil kalsınlar öyle ************ saygılar Keşke şu ana kadar anlatabilmiş olsaydık... Anlatmak mutlak doğruyu göstermez, kanıt gösterilecek, bir şey diyorsanız doğruluğunu başka türlü anlayamayız. Biz bilimden bahsediyorsak zaten kanıt göstermeliyiz Ahlak anlayışı ve psikolojik davranışlardan bahsediyorsak, zaten herkesin veya her toplumun kendi doğrusu vardır ve içlerindeki değişken davranışlardan dolayı genel bir doğru tutturamayız, yıllarca tartışsak çözüm bulamayız. saygılar Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Düşüncede tutarlılık, bilimde tutarlılık ne demek, öğrenilmesi açısından güzel bir örnek. Saygılar, sevgiler. ALINTI(TARAFSIZ @ 04-19-2008, 14:47) Mutlak doğru yok, psikoloji sadece bir değerlendirme, felsefe gibi bir şey, insan davranışları inceleyip değerlendirmelerde bulunur, yani konu insan olduğu için mutlak bir noktada birleşmek imkansız. Daha doğrusu psikoloji bilimi tam olarak rayına oturmamıştır, bilim adamları bile görüş ayrılıklarına düşüyorlar, sürekli tartışmalar içeriyor araştırdığım kadarıyla, evet bilimin doğasında bu var ama mutlak doğrunun doğasında bu yok ! gerçek gerçektir, kimse hakkında bir yorum yapamaz aksi yönde ! ALINTI(TARAFSIZ @ 04-19-2008, 15:04) Zira bilimsel olarak düşündüğünü sanıp, bu kararı verenler, yani kuzenlerden sonra normal, kuzenlerden önce sapık olarak değerlendirmek, bilimin işi olamaz, insanların kendi ahlak anlayışıyla olur ! insanların kendi ahlak anlayışını psikolojiye alet etmenin tehlikesi işte budur. İyice tadı kaçtı artık. Tartışayı adabı ile yürütecekseniz yürütün! Laf kalabalıklığı yaratmaktan öteye gitmiyorsunuz! Aynı fikirdeyim. Sadece laf üretiliyor. Zira bu konu hakkındaki sosyal bilimlerin açıklamaları, bu tartışmada hiç dikkate alınmadı. Bilimsel açıklamalar, hatta bilimler bile özellikle kabul edilmiyor. Yapacak birşey de kalmadı. .................... Araştırma yöntemleri:Bilimlerin amacı, olaylar hakkında kanıtlanabilir bilgiler elde etmektir. Bu amaca erişmek için izledikleri sistemli yola, her türlü araştırma tekniğine yöntem denir. Değişik bilim dallarında birçok yöntem kullanılır. Psikoloji de diğer bilimlerin kullandığı yöntemlerin çoğunu kendi konusuna göre kullanır. Bunların başlıcaları betimleyici ve tanımlayıcı yöntemler, korelasyonel yöntemler, deneysel yöntemlerdir. Betimleyici ve tanımlayıcı yöntemler: Betimleme ve tanımlama amacıyla tarama yöntemi, doğal gözlem, görüşme ve vaka incelemesi yöntemlerinden yararlanılır. Tarama yöntemi: Belirli sorunlarla ilgili olarak geniş kitlelerin görüşlerinin alınmasıdır. Test: İnsanların zekâlarını, ilgilerini, yeteneklerini, tutumlarını, kişiliklerini vb. ölçmek amacıyla kullanılır. Anket: Bilgi verecek kişinin doğrudan kendisinin okuyarak cevaplandıracağı sorulardan oluşmuş soru kayıtları kullanılarak yazılı cevaplar aracılığıyla gözlemde bulunma işidir. Doğal gözlem: Olayların doğal durumda izlenmesidir. Görüşme: Görüşme, karşılıklı konuşmadır. Bu konuşma bir kişiyle olabileceği gibi bir grup insanla da olabilir. Vaka: Bazı durumlarda insan davranışını tanımlamak pek kolay olmaz. Olayın derinliğine inmek gerekir. İnsanın geçmiş yaşantıları ve çevresi davranışlarına önemli etkiler yapar. İnsan davranışını tanımak için bu geçmiş yaşantıların, önemli olayların ve ilişki kurduğu insanların nasıl bir etkide bulunduğunu öğrenmek gerekir. Bunun için incelenen kimsenin ailesi, arkadaşları ve diğer ilgililerle konuşulur. Elde edilen bilgiler nesnel olarak kaydedilir. Davranışların nedenleri ortaya çıkarılırken bu bilgilerden yararlanılır. Korelasyonel yöntemler: Korelasyon: iki değişken arasındaki karşılıklı ilişki miktarını gösterir. Örneğin tekrar yapmakla öğrenme arasında pozitif korelasyon vardır. Korelasyon değeri 0 ile +1 arasında olur. Sigara içmek ile ile sağlıklı olmak arasında ise negatif korelasyon vardır. Korelasyon değeri ise 0 ile -1 arasında olur. . Deneysel yöntemler: Doğal gözlem, varsayım (Hipotez) ve deneyleme aşamasından geçer. Doğal gözlem: Olayların akışına gözlemcinin karışmadığı gözlem biçimi. Varsayım: Olaylar ve olgular arasında neden-sonuç ilişkisi kuran ve gözlem yolu ile test edilecek olan öngörü. Gözlem: Olayın başından sonuna kadar izlenerek görülenlerin kaydedilmesi. Deneysel yöntemde, bu aşamada kastedilen, doğal olmayan gözlemdir. Güdümlü gözlem: Olayların yeri, zamanı ve koşullarının gözlemci tarafından hazırlandığı gözlem biçimi. Nelerin, nasıl gözlenebileceği, nasıl kaydedileceği önceden kararlaştırılır. Aktif gözlem ya da deneyleme de denilebilir. Deney: Bir değişkenin etkilerini gözlemek üzere koşulları hazırlanmış gözlem ya da deneyleme sürecinin ürünüdür. Deney yöntemi, diğer bilimlerde olduğu gibi psikolojide de araştırmaların temelidir. -ALINTI- Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Bu arada bilimselci takıldığını ve bilimsel örnek verdiğini düşünen arkadaşlardan hala bir adet toplum örneği göremedik... Sorularımız havada kalıyor ama iş laf yarışına gelince maşallah Wikipedia: It is relatively accepted that incestuous marriages were widespread at least during the Graeco-Roman period of Egyptian history. Numerous papyri and the Roman census declarations attest to many husbands and wives being brother and sister (Lewis, 1983; Bagnall and Frier, 1994; Shaw, 1993). * Ayrıca, Sayın TARAFSIZ'ın verdiği internet siteleri de "ensest toplulukları"nın varlığının göstergesidir. Senin ****** istediğin örnektir. Din ve toplumsal baskı nedeniyle gizlenmek zorunda olan insanlar, bugün sanal dünyanın sağladığı özgürlükle, açığa çıkmışlardır. * Bu arada, biz bilimselci "takılmıyoruz", bilimsel yöntem nedir bunu biliyoruz ve bunu uyguluyoruz. Bu arada, kendini bilimselci sanıp da, dinciliği ve totaliterizmi mesrulaştıranları da görüyoruz. Saygılar. Alıntı
Misafir YARASA Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Yeni kısacası sayın maraba,Tartışmayı ben ve benim gibi düşünenler kazandığı takdirde, demokrasi kazanacak, özgürlük kazanacak, insan onuruna yönelik eylemlerin meşrulaştırılması önlenecek. Çok yanlış... Doğrusu: Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında sonsuz özgürlük yani ne ahlak ne de doğal kuralları dinelmeyen görüş kazanacak. Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında, insani değerlerin hurafe olduğu sanılacak. Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında, bincerce yılda "gözlemlerle, deneyimlerle" kazandığımız insani değerlerimizin bilimsel temeli olmadığı sanılacak. Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında, insanlık onuru kendinden ödün vermeyecek ama, buradaki yazıları okuyanlar bilimsel düşünen insanlarla diyaloğa geçtiğinde "bunlar ahlak kuralı tanımayan, ahlakı hurafe diye nitelendiren" şeklinde önyargılarla yaklaşacak. Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında, babanın kızı ile olan cinsel ilişkisinin NORMAL OLDUĞU sanılacak... Tartışmayı sen veya senin gibi düşünenler kazandığında, bu tür ilişkiler bilimsel açıdan meşru sanılacak... Ama buna izin vermeyiz. Kusura bakmayın... Yemezler... Bilimsel düşünen mantıklar buna izin vermez! İnsani yanlarının bilimsellikle bağdaştığını bilen bilinçli insanlar buna izin vermez! En kötü ihtimalle, siz bunları doğal karşılamaya devam ediniz... Bİlim ve insani doğrular, evrensel doğrular bu mantıkları hep elemiştir. BU gibi sapkınlıklar her zaman olmuştur ve olacaktır. Ama elenmiştir, elenecektir... Nereden biliyorum? BANA BİR TANE TOPLUM GÖSTEREMİYORSUNUZ... Gösteremediğiniz halde bunun evrensel olmadığını günlerdir inatla savunuyorsunuz... Ama yemezlerr... Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 doğal kabul edilmek ile doğal olmak farklıdır, eğer milyonlarca ensest (ki bu sayı belkide milyardır, gizli işler olduğu için bilemeyiz, ancak internet ortamından anlayabiliyoruz) ilişki, gay ilişki, lezbiyen ilişki vs. varsa bu insanların doğasından gelen bir durum olmalıdır diye düşünüyorum, çünkü bu şey gökten yağmur gibi inmez, insanların dürtülerinde varki böyle yapıyorlar. Ama toplum bunu doğal kabul etmiyor, yani ahlak dışı buluyor, evet bu böyledir ve benim karakterime göre ********* bir şeydir. Bana göre ahlaksızlıktır, ama ilişkilerin toplumda olmadığını hiçbir kürtürde yaşamadığını mutlak doğruymuş gibi aktarmak, bilimsel düşünceyle düşünüp bunu ahlak anlayışına aşılamak çok vahim bir durumdur. Bilim tarafsız olmalıdır, ben bu ilişki konusunda taraflı davranabilirim ama bilim adına tarafsız davranmak zorundayım. Kendi ahlak anlayışımı bilimle bağdaştırmamam gerekir. Bilimi bu şekilde kullanmamam gerekir. işte bütün anlaşmazlığımız buradan başlıyor psikolojide temel yasak ve yasa oluşuturuluyorsa, ben bu psikolojiyi bilimsel yönden eksik sayarım, zaten bilimadamlarınında bu konuda bir fikir birliği yok ! yasak olarak sayarsanız, kişisel inancınızı, ahlak anlayışınızı ve bir grubun anlayışını bilime alet etmiş olursunuz O kadar araştırmalarım içinde, hiç bir yerde iki yetişkin insanın kendi iradesiyle ensest ilişki yaşamasına ceza verildiğini görmedim ! Tecavüz büyük bir suçtur saygılar Bunun insanın doğasında olduğunu nasıl söylersin,tam tersi bu insanın doğasına aykırı bir davranıştır işte buyüzden bu tip eylemlere sapıklık ve sapkınlık deniliyor.. Hem insanın doğasında olabileceğini söylüyorsun hemde son derece karşı olduğunu,bu tuhaf bir çelişki değilmi? Bilim tarafsız olmalıdır derken "ne haliniz varsa görünmü"demelidir.. sen sosyobiyolojiyi,antropolojiyi,ahlakbilimi v.s hepsini bir kalemde nasıl silip atarsın... Bilim var olan olayları değerlendirip sonuca gitmezmi?Peki varılan sonuç nedir? Benim yukarıda yazdığım iletide yargıtayın bir kararı vardı"Ensest suçları ile patron tacizini,'nitelikli cinsel saldırı' kapsamında değerlendiren Genel Kurul, bu suçlarda şikayet şartı aranmaksızın re'sen soruşturma başlatılarak dava açılması gerektiğine hükmetti. " peki bu kararın hangi olay neticesinde verildiğini biliyormusun?ensest bir ilişki,üstelik kız kardeşin şikayetçi olmadığı bir durum.. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Madem bu gibi şeyler insanın doğasında var ve doğal şeyler; bu saydıkların sende de var mı? Yaşadığım ortam bu dürtülerimin ortaya çıkmasını engelliyor olabilir bilemiyorum, cinsel yönden aç olsam, çevremde pek kimseler olmazsa, çirkin biri olduğum için kızlar bana bakamasa ilgilenmese, ne olacağımı kendim bile kestiremem ! ama şu anki kafama göre bu inanılmaz ********* bir durum geliyor bana ! Ayrıca, DOĞALLIK anlayışınıza hayranım. Dopallık nedir? Doğal olan nedir? Buradan başlayıp anlatmak gerekiyor sanırım. Ben doğallık için önce hayvanlara bakarım, çünkü onların sosyal anlayışı ve ahlak anlayışı gibi bir dertleri olmadığı için yaptıkları herşey doğaldır, orjinaldirler, tabi bunlar inanç bilimsel gerçek değil, inançsa inanç, bilimse bilim şeklinde konuşurum. bu benim hayvanlara özendiğim anlamına gelmez (maraba öyle diyordu nedense), ama benim için bir araştırma ve ipucu adına bir yöntem belirler, referanstır. Ceza yok, öyleyse doğal ve normal ha? Normal olmayan bir davranışa ceza veya yaptırım uygulanır ! ama doğal olduğu kesin, benim askeri bir tesise girip merak ettiğim silahlarla oynamakta hapis cezası gerektirir, ama bu doğal bir davranıştır, bir sığır sizin bahçenize girip bütün ıspanakalı domatesleri yerse siz ona bir ceza verebilirmisiniz ? neden veremezsiniz o hayvanın yaptığı şey doğaldır Peki biz yapınca neden ceza alıyoruz ? işte size sosyoloji, üzerinde hertülü tartışma yapılabilir ve bir yere varamayız, yapılan iş doğal olsada, birlikte yaşamanın getirdiği sorumlulukları taşımak gerekiyor, işte o yüzden ceza alıyoruz ! saygılar Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Aynı fikirdeyim. Sadece laf üretiliyor. Zira bu konu hakkındaki sosyal bilimlerin açıklamaları, bu tartışmada hiç dikkate alınmadı. Bilimsel açıklamalar, hatta bilimler bile özellikle kabul edilmiyor. Yapacak birşey de kalmadı. ************ Totaliter mantıktan ve dayatmacılıktan vazgeçin, biraz bilimsel düşünme mantığı edinin. * Şunu anlamak o kadar zor değil: Bilim şunu der: Sigara içmek fiziken şu şu nedenlerle vücuda zararlıdır. Peki ahlaksızlıktır der mi? Demez! Bilim şunu der: Üreme olacaksa, ensest ilişki sonucu üreyecek çocuklarda şu, şu ve şu sakıncalar ortaya çıkar! Peki ahlaksızlıktır der mi? Demez! Saygılar. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Nereden biliyorum? BANA BİR TANE TOPLUM GÖSTEREMİYORSUNUZ... Gösteremediğiniz halde bunun evrensel olmadığını günlerdir inatla savunuyorsunuz... Ama yemezlerr... Hayır, toplum gösteremiyoruz ama milyonlarca (belkide milyarca) insan gösterebiliyoruz, bu insanlar toplumun dışında yaşamıyor, Mesele toplum göstermek değil, Örneğin Türkler müslüman bir toplumdur, biz ise bunların içinde bilmsel düşündüğümüz için bu toplumların yanlış inandığını söylüyoruz, Şimdi ben size desemki, bana dine inanmayan bir tane toplum gösterin, siz gösteremeyincede Ya bak gördünmü, işte dinlere inanmamak toplumda bir kabul görmemiştir, siz yoksunuz siz bitmişsiniz, sizin yaptığın şey meşru değildir mi demek lazım o zaman saygılar Araştırma yöntemleri:Bilimlerin amacı, olaylar hakkında kanıtlanabilir bilgiler elde etmektir. Bu amaca erişmek için izledikleri sistemli yola, her türlü araştırma tekniğine yöntem denir. Değişik bilim dallarında birçok yöntem kullanılır. bilimsel yöntemler gerçeği göstermez, gerçeğe gitmek için bir yoldur sadece, bu yol olmadan gerçeğe gidilmez, ama bu yol mutlak gerçeğede gitmeyebilir, işte bu nedenle bilimsel yöntemleri mutlak doğruymuş gibi gösterme çabası, bilimin amacını baltalar ! pskikolojide bir bilimsel yöntemdir ama mutlak doğruya ulaşamayabilir, bizde bu nedenle psikolojideki bir tanımı araştırmayı değerlendirmeyi mutlak doğruymuş gibi gösteremeyiz. saygılar Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Nereden biliyorum? BANA BİR TANE TOPLUM GÖSTEREMİYORSUNUZ... Roma Dönemi Mısır'ında tutulan nüfus kayıtları. En kötü ihtimalle, siz bunları doğal karşılamaya devam ediniz...Bİlim ve insani doğrular, evrensel doğrular bu mantıkları hep elemiştir. BU gibi sapkınlıklar her zaman olmuştur ve olacaktır. Ama elenmiştir, elenecektir... Despotizm ve totaliterizm de herzaman olmuştur, ama insanlık demokratik düşünceyi, insan haklarını, insan onurunu, insana insan olduğu için saygı göstermek gerektiği düşüncesini adım adım tüm kültürlere işlemektedir. * "Bu kadın mahallenin ahlakını bozuyor diyerek kendi ahlak anlayışı dayatan ve insanları linç ettiren" yobaz düşünce nasıl marjinalleşip gittiyse, sen ve senin gibi takipçilere sahip olan neo-yobazlık da marjinalleşecek ve tarih sahnesinden kaybolacak. Saygılar. Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Hem insanın doğasında olabileceğini söylüyorsun hemde son derece karşı olduğunu,bu tuhaf bir çelişki değilmi? Bu çelişkilerini yüzlerine vurduk sayın suheda. Buldukları kılıf şu: Ensest bize göre ********* ama doğaldır. Doğal karşılanmalıdır. İnsanların ögürlüğüne(!) değilmeli. Tek anormallik zorlamada imiş. Bizim ahlakımıza ters gelen başkaları için ters olmayabilirmiş. Mantığa bakın şimdi: Bize göre anormal ama uyuşturucu da kullanılabilir. Bize göre anormal ama toplu yerlerde sigara da içilsin. Özgürlüklere değinilmesin. Ensest ilişki, uyuşturucu kullanmak, toplu yerlerde sigara içmek insan sağlığına ve psikolojisine aykırı bir harekettir. Evrensel kabuldür ve sosyal bilimlerin tespitidir. Anlaşılamayan bu. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Sevgili tarafsız, Çok iyi yakalamışsın. İnsan neyi neden savunduğunu, savunduğu şeyin nerelere varacağını, savunduğu şeyin gelip kendini vuracağını göremezse, böyle bir durumla karşılaşır. Şimdi ben size desemki, bana dine inanmayan bir tane toplum gösterin, siz gösteremeyincede Ya bak gördünmü, işte dinlere inanmamak toplumda bir kabul görmemiştir, siz yoksunuz siz bitmişsiniz, sizin yaptığın şey meşru değildir mi demek lazım o zaman Ben o arkadaşlara tarihte ve günümüzdeki ensest toplumları gösterdim. Şimdi arkadaşımız "Ensest tarihte hiçbir toplumda yoksa, demekki ensest evrensel bir yanlıştır" önermesini önüne alsın ve "İnançsızlık tarihte hiçbir toplumda yoksa, demekki inançsızlık evrensel bir yanlıştır" önermesine dönüştürsün ve soslayıp, yutmayı denesin. Ondan sonra bu önermesi bizim mi işimize yarıyor, yoksa dincilerin mi işine yarıyor iyi baksın. Benden ve benzeri düşüncelere sahip insanlardan bir özür borcun daha var sayın YARASA! Saygılar. Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 bilimsel yöntemler gerçeği göstermez, gerçeğe gitmek için bir yoldur sadece, bu yol olmadan gerçeğe gidilmez, ama bu yol mutlak gerçeğede gitmeyebilir, Bir tez'in doğrulanması da yöntemlerle yanlışlanmasıda ulaşılan bir gerçektir Cümlemi ve alıntıyı düzeltiyorum: Bir tez'in yanlışlanması da, doğrulanması da yöntemlerce gerçekliğe ulaşılması demektir. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Çelişkilerini bulmaktan biz yorulduk, sen çelişkiye düşmekten yorulmadın Tarafsız. Cümlemi ve alıntıyı düzeltiyorum: saygılar Bir tez'in yanlışlanması da, doğrulanması da yöntemlerce gerçekliğe ulaşılması demektir. yolun sonunda bilimsel gerçeğe, yani kesin olan doğruya ulaşılmışsa bir sorun olmaz zaten ! hakkında yorum yapmak bile bir işe yaramaz, gerçek gerçektir. Yeterki gerçeğin ne olduğu bilimsel yöntemlerle bulunabilsin, sorunumuz bilimsel yöntemin sonuçlanmadan, yani uygulanması aşamasında çıkan değerlendirmelerin bilimsel gerçek olarak yansıtılmasıdır. Bize göre anormal ama uyuşturucu da kullanılabilir. Bize göre anormal ama toplu yerlerde sigara da içilsin. Özgürlüklere değinilmesin. İnsanlar neden uyuşturucu kullanır ? insanlar neden sigara içer ? madem bunları yapmak doğal değilde neden bunlar kullanılıyor ? bilimsel uyarılarla , ahlak kurallarını ve hukuk kurallarını neden birbirine karıştırmaktasınız dünyadaki yaklaşık 1,5 milyara yakın sigara kullanıcısını neden AHLAKSIZ olarak görüyorsunuz ? sigara kullananların, sigara kullanmak istemeyenleri olumusz yönde etkilemeye hakkı yoktur ! bu bilimsel bir veri değildir, insaların toplu halde yaşamasından doğan sıkıntıların hafifletilmesidir herşeyden önce. sigara sağlığa zararsızda olsa, içmeyen insanlar bundan rahatsızlık duyar saygılar Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 yolun sonunda bilimsel gerçeğe, yani kesin olan doğruya ulaşılmışsa bir sorun olmaz zaten ! hakkında yorum yapmak bile bir işe yaramaz, gerçek gerçektir. Yeterki gerçeğin ne olduğu bilimsel yöntemlerle bulunabilsin, sorunumuz bilimsel yöntemin sonuçlanmadan, yani uygulanması aşamasında çıkan değerlendirmelerin bilimsel gerçek olarak yansıtılmasıdır. İnsanlar neden uyuşturucu kullanır ? insanlar neden sigara içer ? madem bunları yapmak doğal değilde neden bunlar kullanılıyor ? bilimsel uyarılarla , ahlak kurallarını ve hukuk kurallarını neden birbirine karıştırmaktasınız dünyadaki yaklaşık 1,5 milyara yakın sigara kullanıcısını neden AHLAKSIZ olarak görüyorsunuz ? sigara kullananların, sigara kullanmak istemeyenleri olumusz yönde etkilemeye hakkı yoktur ! bu bilimsel bir veri değildir, insaların toplu halde yaşamasından doğan sıkıntıların hafifletilmesidir herşeyden önce. sigara sağlığa zararsızda olsa, içmeyen insanlar bundan rahatsızlık duyar saygılar "bilimsel uyarılarla , ahlak kurallarını ve hukuk kurallarını neden birbirine karıştırmaktasınız?" Çelişki bu görüşü anlamlandıramamanda zaten. Daha önce yazmıştım. Yarasa da altına şöyle bir not koymuştu: "Bilimin tanımını sık sık vermek gerekiyor..." Ezberlemek gerek, galiba yine gerkti... Bilim neyle uğraşır? Bilimin asıl uğraşı alanı doğa olaylarıdır. Burada doğa olaylarını en genel kapsamıyla algılıyoruz. Yalnızca fiziksel olguları değil, sosyolojik, psikolojik, ekonomik, kültürel vb. bilgi alanlarının hepsi doğa olaylarıdır. Özetle, insanla ve çevresiyle ilgili olan her olgu bir doğa olayıdır. İnsanoğlu, bu olguları bilmek ve kendi yararına yönlendirmek için var oluşundan beri tükenmez bir tutkuyla ve sabırla uğraşmaktadır. Bilim yönetmeleri ile bir olgunun insan veya insanların sağlığına zararlı olup olmadığını açığa çıkarır. Sağ duyulu bir insan bilimsel verileri ahlak edinir. Diğer insanların sağlığına zararlı, veya onları ölüme götürecek olayları bile bile yapması o kişinin ahlaksızlığıdır. Ahlaksızlığı önlemenin yolu da hukuk bilimidir. Bu zincirleme gelişim, madde ve insan kaynaklıdır. Ahlak ve hukuk kuralları bu yüzden bilimsel olmalıdır. Bilimselliğin dışındaki her mefhum mutlaka yanlış olacaktır. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Bilim yönetmeleri ile bir olgunun insan veya insanların sağlığına zararlı olup olmadığını açığa çıkarır. işte bilimsel bir gerçek, amaç belli, evet bu doğrudur Sağ duyulu bir insan bilimsel verileri ahlak edinir. Diğer insanların sağlığına zararlı, veya onları ölüme götürecek olayları bile bile yapması o kişinin ahlaksızlığıdır. işte bir kişisel görüş, mutlak doğru değil, sadece bir değerlendirme, isteyen katılır isteyen katılmaz, kimseye zarar vermeden bir yerde sigara içen biri, ahlaksız değildir ! yani bilimin sakıncalı gördüğü birşeyi yapmak, bilimi ilgilendirmez ve bilim tarafından ahlaksız olarak ilan edilmez, o kararı verecek olan toplumdur. Sigara sağlığa zararlı olmasa bile bir çok insanı rahatsz eder, yani bilimle alakası olmasa bile bir kapalı ortamda içilmemelidir ! bu özgürlük anlayışıyla ilgilidir, hukuksal boyutu oluşturulur ve yasaklanır. 1,5 milyara yakın insan, bilimsel olarak ahlaksız değildir, yani bilimin belirlediği bir şeyden dolayı ahlaksız sayılamaz, * * * ayrıca ileti 245 teki sorularıma cevap vermediniz saygılar Alıntı
Misafir maraba Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 ayrıca ileti 245 teki sorularıma cevap vermediniz Yazım sorularını içeriyor. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Yazım sorularını içeriyor. içerdiğini göremiyorum ama neyse sorun değil bu konu zaten iyice çığrından çıktı, yeni yeni tartışmalara sürüklemek istemiyorum saygılar Alıntı
Misafir YARASA Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2008 Kelime oyunları ve kavram kargaşası yaratma çabaları wikipedia'dan alınan alıntılarda bile kendini göstermektedir... Şimdi bunun bir örneğini, Sayin BrainSlapper'ın bizlere, ensestin legal olarak kabul edildiği ve yasaklanmadığı toplum örneğinde göreceğiz: Kendisi bize wikipedia'dan bir alıntı yapmış. Hem Türkçe'ye çevirmemiş, hem de alıntının devamını ya okumamış, ya da işine gelmediği için es geçmiş... Biz ne sorduk? Bana, ensestin normal karşılandığı bir adet toplum örneği... Cevap ne? Wikipedia: It is relatively accepted that incestuous marriages were widespread at least during the Graeco-Roman period of Egyptian history. Numerous papyri and the Roman census declarations attest to many husbands and wives being brother and sister (Lewis, 1983; Bagnall and Frier, 1994; Shaw, 1993). Yani güya, Mısır'ın Greko-Romen döneminde bu iş normal karşılanırmışmışmış... Üsteki yazıda, kısaca Mısır'ın Greko-Romen döneminde çok fazla ensest ilişki örneğinin varlığının bilindiği anlatılıyor... Ancak, alıntının devamında neler yazıyor bir bakalım... Brainin gözünden kaçan ya da okumak istemediği yer... "The fable of Oedipus, with a theme of inadvertent incest between a mother and son, ends in disaster and shows ancient taboos against incest as Oedipus is punished for incestuous actions by blinding himself. Incestuous unions were frowned upon and considered as nefas (against the laws of gods and man) in Roman times, and were explicitly forbidden by an imperial edict in AD 295, which divided the concept of incestus into two categories of unequal gravity: the incestus iuris gentium, which was applied to both Romans and non-Romans in the Empire, and the incestus iuris civilis, which concerned only Roman citizens. Therefore, for example, an Egyptian could marry an aunt, but a Roman could not." Yani diyor ki; "Bilmeyerek bir anne ve erkek çocuğunun ensest ilişkiye girdiğini anlatan Oedipus miti felaketle sonuçlanmıştır ve bu mit enseste karşı olan eski yasakları (tabu) göstermektedir: Oedipus cezalandırılmış ve kendini kör etmiştir... Ensest ilişkiler Roma dönemlerinde yasaklanmış ve günah kabul edilmiştir. Ayrıca imparatorluğun MS 295 yıındaki bir fermanı ile açık bir biçimde yasaklanmıştır. Bu ferman, ensesti iki kategoriye ayırır: birincisi imparatorluktaki hem Romalılara hem de Romalı olmayanlara uygulanan "iuris gentium" ve ikincisi sadece Roma halkına uygulanan "incestus iuris civilis". Bu nedenle, örneğin, bir Mısırlı hala/amca ile evlenebilmekte fakat Romalı evlenememekte idi..." Şimdi... Ne diyormuş? Örnek gösterilen toplumda ensest ilişki (özellikle birinci derece aile içi) yasaklanmış, hoş görülmemiş ve eczalandırılmıştır. Hatta hukuka bağlanmıştır... Bu durumda, alıntı yapıp, insanlara örnek verecem derken bilimsel etiği çiğneyen arkadaşımızdan tüm okuyucudan bir özür beklemesini isteriz... Hakkımızdır.... Ayrıca, Sayın TARAFSIZ'ın verdiği internet siteleri de "ensest toplulukları"nın varlığının göstergesidir. Senin ****** istediğin örnektir. Arkadaşım... Anlamıyor musunuz? Yoksa anlamazdan mı geliyorsunuz??? Bu örnekler insanlık tarihinin erken dönemlerinde de vardır, olmuştur. Tıpkı grip hastalığı gibi... Tıpkı şizofreni gibi... Güncel örneklerin Roma örneklerinden hiç bir farkı yoktur... İkisi de toplumda kabul görmeyen olayları örnekler... Lütfen kabul edin artık! Din ve toplumsal baskı nedeniyle gizlenmek zorunda olan insanlar, bugün sanal dünyanın sağladığı özgürlükle, açığa çıkmışlardır. Bu onların normal olduğunu göstermez! Bu arada, biz bilimselci "takılmıyoruz", Farkındayız bilimsel yöntem nedir bunu biliyoruz ve bunu uyguluyoruz. Gördük Daha örnek verecem derken bile alıntıları çarpıtıyorsunuz! Bu arada, kendini bilimselci sanıp da, dinciliği ve totaliterizmi mesrulaştıranları da görüyoruz. Yorum yok... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.