Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 türkiye'nin bugünkü bulunduğu durumun sebeplerinden biri akpdir hiç kuşkusuz. ancak bir chpli olarakşunu söyleyebilirim ki diğer ve daha büyük olan sebep CHP'nin kendisi ve başındaki dikdatörüdür. bu yüzden türkiyeyi bulunduğu durumdan çıkarmanın bir yolu akp'yi iktidardan indirirken diğer yandan solun daha demokratik, daha çağdaş olmasını sağlamaktır. buçokzorlu bir ödevdir gerçekten ama sinip kalmazsak,her gün bunun içöin konuşur, yazar, anlatırsak sonunda zafere ulaşırız. solu birleştirmek ve/veya onu olması gereken noktaya getirmek için aydınlara da büyük görev düşmektedir. bunun kıpırtıları yavaş da olsa görünmeye başladı. oral çalışlar ve can ataklıbu konuya önem vererek kendi fikirlerini, halkın fikirleriniköşlerinde yazmauya başladılar. haydi biz de chp'yi ve diğer partileri olmalarıgereken noktaya taşımak için fikirlerimizi yazalım. hatta gerekirse kendi anayasamızı,anayasa profesörleriyle kendimizhazırlayalım.. demokratikdeğişim hareketisonunda kazanacaktir. bunu sağlayacakolan da başta türkiye halkıyla aydınlar olacaktır... Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Can Ataklı-Vatan Ne diyor ne diyoruz * CHP laiklikle ilgili hassasiyet gösteriyor. “Laiklikten başka bir şey bilmez misiniz?” diyoruz. * CHP hukukun üstünlüğüne dikkat çekiyor. “Siz darbeden yana mısınız?” diyoruz. * CHP tarım ürünlerindeki düşük fiyatlara dikkat çekiyor. “Senin dünya fiyatlarından haberin var mı?” diyoruz. * CHP işçi-memur maaşlarının düşüklüğüne dikkat çekiyor.“Türkiye’nin kaynaklarını biliyor musun?” diyoruz. *CHP özelleştirmeden yana olduğunu söylüyor ama kaynakların peşkeş çekilmemesini istiyor. “Globalleşen Türkiye’yi anlamıyorsun” diyoruz. * CHP ekonominin sadece borsa ve dövizden ibaret olmadığına dikkat çekiyor. “Dünya ekonomisini bilmiyorsun” diyoruz. *CHP sanat ve kültüre gereken önemin verilmediğine dikkat çekiyor.“Senin kültür anlayışın kasabaların şenliklerine para göndermek” diyoruz. * CHP Atatürk ilkelerinden taviz verilmesin istiyor “Yeter artık Atatürk üzerinden siyaset yapma” diyoruz. ***** Muhalefet önerilerini yazın bu köşede Yayımlayayım CHP’nin iyi muhalefet yapmadığına inananlar; haydi fikirlerinizi açıkça söyleyin. CHP muhalefette hangi unsurları öne çıkarmalı, neler yapmalı? “Muhalefet sadece CHP ile sınırlı değildir” diyorsanız o halde bir ülkede siyasi muhalefet nasıl yapılır, nasıl oluşturulur. Görüşlerinizi yazın. Ancak lütfen bu köşenin boyutunu düşünerek yazacaklarınızı özlü tutun. Önerilerinizi yazın, isterseniz isminizle bu köşede yayımlayayım. ***** Sorun Baykal mı? İsterseniz ilk muhalefet yapma önerisi benden gelsin. Aslında bu öneriden ziyade bir “merak”. Kendi kendime “acaba” diyorum, “CHP’yi muhalefet yapamamakla eleştirenler aslında Genel Başkan Baykal’ın tavrından mı rahatsız? Onun yetersiz olduğunu mu düşünüyor? Sadece Genel Başkan’ın değişmesi bile CHP’ye yeni bir ruh ve ivme kazandırır mı?” Haydi CHP’ye muhalefet öğretelim Sizi bilmem ama bana çok garip geliyor. Deniyor ki; “Türkiye’de muhalefet yok, CHP muhalefet yapamıyor”. Dağdaki çobandan, ekrandaki mankene, kokoreççiden üniversite profesörüne, ayakkabı boyacısından CHP’lisine kadar herkes “muhalefet eksikliğinden” dert yanıyor. Kısacası hiçbir konuda fikri olmayanların bile fikri CHP’nin muhalefet yapamamasında birleşiyor. Buraya kadar çok güzel. İyi de CHP acaba nasıl muhalefet yapmalı? “CHP muhalefet yapamıyor” diyenler acaba CHP’nin nasıl muhalefet yapmasını istiyor? Üstelik artık Türkiye’nin garipliğinden mi, havasından mı, suyundan mı bilemiyorum “CHP muhalefet yapamıyor” diyenlerin büyük çoğunluğunu AKP iktidarını desteklemek için canhıraş biçimde çırpınanlar oluşturuyor. Buradaki çelişkiyi görmezden gelmemiz mümkün değil. Bunun yanı sıra CHP hangi konuda muhalefet yapmaya kalkarsa kalksın karşısında müthiş bir koro buluyor. Şurası bir gerçek ki Türkiye’de etkili bir muhalefet yapılıyor ama, bu muhalefet aslında muhalefete muhalefet biçiminde. Şimdi diyorum ki, boşuna kendimizi helak etmeyelim, CHP’ye muhalefet öğretelim. CHP ne yapmalı, ne söylemeli, nasıl davranmalı, hangi konulara öncelik vermeli, hasıl örgütlenmeli, bu sorulara cevaplar bulalım. Madem kimse CHP’nin muhalefetini beğenmiyor o halde beğenilecek muhalefet önerilerini getirelim. Öneriler özellikle “CHP muhalefet yapamıyor” diyenlerden, bunları yayınlaması da benden. Haydi biraz muhalefet çalışalım bakalım. 08.04.2008 Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Can Ataklı-Vatan CHP Genel Başkanlığı yan gelip yatma yeri değildir!’ Tahminin çok ötesinde bir ilgi gördü. Türkiye’de bir muhalefet boşluğu olduğunu, özellikle CHP’nin muhalefet görevini yerine getiremediğini söyleyenlerin sayısı o kadar çok ki açıkçası ne yapacağımı şaşırdım. Bu nedenle hemen bir özür borcumu yerine getirmek istiyorum. Bana gelen mesajların tamamına yakınına bir iki satır da olsa cevap yazmaya çalışıyorum. Ancak bu konu ile ilgili gelen mesajlara cevap yazabilmem mümkün değil. Gelelim konumuza. Çok ilginç bir gözlemim oldu. Ezici bir çoğunluk “Nasıl bir muhalefet olmalı?” sorusunun cevabını tek kalemde geçmiş. “Sorun Baykal.” Yani kamuoyunun bakışı bu kadar basit. Çok sayıda kişinin aklına nasıl muhalefet yapılacağı gelmiyor bile, “Baykal gitsin yeter” diyorlar. Yani sadece Baykal’ın genel başkanlığı bırakmasının bile CHP’ye büyük oy kazandıracağına inananların sayısı hayli yüksek. Örneğin bir okur “Baykal gidince CHP kurtulacaktır. Tanıdığım pek çok kişi Baykal oldukça CHP’ye bir daha oy vermeyeceklerini söylüyor” diyor. Bir başka mesajda şu ifade var: “Baykal dünyanın en namuslu insanı olabilir. Öyledir de. Ama Baykal topluma negatif enerji veriyor. Hırslı, genç, dinamik, akıllı bir lider arıyoruz artık.” Bir okur tepkisini tek cümle ile özetlemiş: “CHP Genel Başkanlığı yan gelip yatma yeri değildir.” Atatürk’ün kurduğu CHP’nin 12 Eylül generalleri tarafından kapatıldığını söyleyen bir okur da “Atatürk isminden yararlanmaya kalkanlar partiyi tekrar kurdular. Sonra Özal’cılığa heveslendiler, Şeyh Edebali’ci oldular, bu olmayınca milliyetçiliğe sarıldılar, en sonunda da Çankaya’da bir türbanlı olabileceğini söylediler. Atatürk’ün partisinde bunlar olabilir miydi?” diye soruyor. Ne yapmalı? CHP ile ilgili çok sayıda mesajdan çıkarmaya çalıştığım somut önerileri sizlerle de paylaşıyorum. - CHP kadrosu gençleşmeli - Parti içi demokrasi işletilmeli - Milletvekili adayları ön seçimle belirlenmeli - Gölge kabine kurulmalı - Baykal ülkeyi karış karış gezmeli - Artık iktidar olmayı düşünmeli - Küstürdüğü isimlerle barışmalı - Dokunulmazlığın kaldırılmamasının hesabını sormalı - Siyasi partiler kanunun değiştirmeli ***** “Ananı da al git mitingi bile yapmadılar” CHP’nin muhalefetini yetersiz bulanlar partiyi gelişen olaylar karşısında aktif olamamakla da suçluyor. Bugüne kadar her siyasi ve ekonomik gelişmede AKP’nin daha aktif olduğunu söyleyen okurlar “CHP ya hiç kılını bile kıpırdatmadı ya da başkalarını görerek harekete geçmek zorunda kaldı” diyorlar. Örneğin bir okur “Tayyip Erdoğan bir çiftçiye (ananı da al git) diye bağırarak hakaret etmişti. CHP bunu bile değerlendiremedi. Oysa bu söz söylenir söylenmez harekete geçecek bir CHP, Türkiye’nin her ilinde çiftçileri ayaklandırır ve (Asıl sen ananı da al git) mitingleri düzenleyebilirdi. Bu mitingler dalga dalga büyük bir muhalefet hareketi oluştururdu” diyor. CHP’yi medya kötülüyor CHP’nin etkili muhalefet yapamadığı eleştirileri üzerine “o halde öneri getirin” kampanyama çok öfkelenen CHP’liler de var elbette. Çünkü onlar diyor ki “Sen de yazmışsın, CHP hangi tür muhalefet yaparsa yapsın medya bunları ya çarpıtıyor ya hiç yayınlamıyor ya da muhalefet olarak kabul etmiyor.” Bu CHP’lilere göre aslında CHP her konuda gerçekleri hiç çekinmeden söylüyor. Genel Başkan tüm dürüstlüğü, içtenliği ile herkese yol gösteriyor. Ama ertesi gün bir bakıyorsunuz bambaşka şeyler çıkmış. Öfkeli CHP’liler “Partimize asla oy vermeyenler, CHP’nin güçlenmemesi için ellerinden geleni yapanlar, AKP’ye yalakalık yaptıkları belli olmasın diye bize saldırıp muhalafet yapılmadığından şikâyet ediyorlar” diyor. BENİM NOTUM: Öfkeli CHP’liler tamamen haksız da değil. Gerçekten de pek çok kişi hiçbir öneri getiremeden “CHP muhalefet yapamıyor” deme hakkını kendinde buluyor. Ana yazıda da belirttiğim gibi kimsenin CHP Genel Başkanı Baykal’ın dürüstlüğünden, bilgi birikiminden, samimiyetinden şüphesi yok. Ancak diyorlar ki “Baykal negatif duygu yaratıyor ve bunun değişmesi artık çok zor.” 09.04.2008 Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Can Ataklı - VAtan Sayısal çoğunluğun altında ezilmek CHP’nin handikapı olarak Genel Başkan Deniz Baykal’ı görenlerin çokluğunu dün yazmıştım. Bu yöndeki mesajlar artarak gelmeye devam ediyor. Bunun yanısıra etkili muhalefet örnekleri de kelimenin tam anlamıyla “yağmur gibi” geliyor. Dün bunlardan bazılarını sizlerle paylaşmıştım. Bugün de devam ediyorum. Yandaki sütunda, sizin de dikkatinizi çekeceği gibi sosyal, ekonomik ve siyasi konularda CHP’nin daha çok proje üretmesi, örneğin yeni bir anayasa taslağı yazılması, Sosyal Güvenlik Yasası teklifi hazırlanması öneriliyor. Bu AKP iktidarı boyunca benim de çok dikkatimi çekmişti. CHP sadece AKP’nin getirdiği yasa tasarılarına itiraz ediyor ama kendisi bir şey hazırlamıyor. Bu sanıyorum AKP’nin çok kullandığı “sayısal demokrasi” kozunun CHP tarafından da adeta kabul edilmesi anlamına geliyor. CHP “sayısal olarak” başarılı olamayacağını bildiği için herhangi bir şey önermiyor. Burada bir yere kadar haklı. Çünkü AKP iktidarı “biat kültürü” ile şeflerinden gelen talimatlar dışında doğru olsun olmasın başka hiçbir görüş ve öneriye kulak asmıyor. Bu durumda CHP’nin yapacağı “akıntıya kürek çekmek” olarak nitelenebilir. Ancak şurası unutulmamalı ki “sayısal demokrasi” baskısı altında ezilmeyi kabullenmek partiye hiçbir şey kazandırmaz. Ortada sadece AKP’nin öneri, icraat ve baskılarını görenler, bir süre sonra bunu kanıksamaya ve “tek doğru” olarak kabul etmeye başlar. CHP veya diğer muhalefet, sayısal baskı altında kalmadan her konudaki fikir ve görüşlerini, projelendirerek kamuoyu ile paylaşmak zorundadır. Aksi halde seçimlerde söyleyecek söz de bulamaz ve giderek erir. Türkiye de daima hak etmediği yönetimlerin elinde kalır. Ne yapmalı? Sizlerden gelen önerilere devam ediyorum: - Baykal sadece grupta konuşuyor, teşkilatlara da gidip konuşmalı. - Yeni bir anayasa taslağı yazmalı. - Sosyal Güvenlik Yasası hazırlamalı, - Sivil toplum kuruluşları ile daha yakın olmalı. - Basın kanununu yazmalı. - İktidardan önce de konuşmayı öğrenmeli. - Gündem yaratacak açıklamalar yapmalı. - Devlet partisi görünümünden kurtulmalı. - Güneydoğu’ya açılmalı. - Özelleştirme ile ilgili net görüş belirtmeli. - AB politikasını tam olarak anlatmalı. - Baykal süper entelektüel konuşuyor, halk dilinden konuşmalı. ***** Kamer Genç örneği Bir Meclis’te muhalefetin nasıl yapılabileceğini gösteren en iyi örneklerden biri Kamer Genç. 12 Eylül generallerinin seçtiği Danışma Meclisi’nden bu yana parlamentoda olan Kamer Genç bağımsız milletvekili olmasına rağmen kimsenin yapamadığı muhalefeti yapıyor. Oysa Meclis İçtüzüğü’ne göre bağımsız milletvekillerinin varlık gösterebilmesi çok zordur. Ancak daha önce Meclis Başkanvekilliği yapan Kamer Genç, içtüzüğü çok iyi bildiği için hemen her konuda kürsüye çıkma şansını yakalayabiliyor. Genç ayrıca siyasi şovlar da yaparak gündeme gelmeyi beceriyor. Geçen dönem milletvekili olan Emin Şirin de ısrarlı soru önergeleri ve Bilgi Edinme Kanunu’nundan yararlanarak tek kişilik muhalafet sergilemişti. Daha geriye gidelim, 1965’te Türkiye İşçi Partisi 14 üyesiyle tozu dumana katmıştı. 1971 muhtırasından sonra da CHP 100’ü biraz aşan milletvekiliyle inanılmaz bir muhalefet performansı sergilemişti. Buradaki ortak nokta şu: Muhalefet eğer doğrular çekinmeden söylenerek ve kendi çıkarınıza hesaplara bulaşmadan yapılırsa, kaç kişiyle olursa olsun etkilidir. Doğruları samimiyetle söyleyemiyorsanız, iktidardan bir eksikle bile güçlü muhalefet olamazsınız. 10.04.2008 Aydınların çabaları şimdilik bu kadar. Ancak dikkat ettiğim bir nokta var, medyada kurultayla ilgili neredeyse hiç haber yer almıyor. haluk koçla ilgili olan haberler bir sütunu aşmıyor. Oysa haluk koç bütün şehirleri gezerekkonuşmalar yapıyor, ve baykalın antidemokratik uygulamalarını anlatıyor.bu chp'nin değişmesiyolunda büyük bir adımdır. bunedenle aydınların ve halkın haluk koçun arkasında durmaları gerekmetedir. Alıntı
Misafir YARASA Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 CHP isimleri ile birlikte halkın gözünde mimlenmiş bir partidir. Çok büyük yanlışarı olmuştur. Halkın gözünde Atatürkçülüğü kullanan ve böylece koltuk kavgasını sürdüren, adı yolsuzluklara karışmış, tembelliğe karışmış bir partidir. Bana göre yapılacak en doğru ey bir an önce yeni ve temiz isimler ile (gerekirse partinin fes edilmesi ile) yeni bir oluşuma gitmektir. Adı, yukarıda saydıkılarım ile anılan her kişi siyasetten uzaklaşmalı, yeni ve temiz isimler bulunmalıdır. Aksi durumda kaybetmeye devam edecektir... Alıntı
Φ dünyahepimizin Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 Gönderi tarihi: 11 Nisan , 2008 CHP kendisini evrensel anlamda degistirmedigi sürece ve günümüzün sosyal demokrasi hareketine ayak uyduramadigi sürece marjinal parti olmaya mahkum olacak. bakin dünyadaki tüm sosyalist ve sosyal demokrat partiler kendilerini yeniliyorlar ve gecmislerini dogru sekilde degerlendirip günümüz dünyasina ayak uydurmaya calisiyorlar. Oysa CHP hala 1923 lerin tezlerini ve politikasini svunarak 21. yüzyilda siyaset yapmaya calisiyor. Bugün CHP ile MHP arasinda bir fark kalmamistir, aslinda AKP ile de fazla bir farklari yok, seriat haric. Alıntı
Φ hakanaytac Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2008 Yazar Gönderi tarihi: 12 Nisan , 2008 CHP kendisini evrensel anlamda degistirmedigi sürece ve günümüzün sosyal demokrasi hareketine ayak uyduramadigi sürece marjinal parti olmaya mahkum olacak. bakin dünyadaki tüm sosyalist ve sosyal demokrat partiler kendilerini yeniliyorlar ve gecmislerini dogru sekilde degerlendirip günümüz dünyasina ayak uydurmaya calisiyorlar. Oysa CHP hala 1923 lerin tezlerini ve politikasini svunarak 21. yüzyilda siyaset yapmaya calisiyor. Bugün CHP ile MHP arasinda bir fark kalmamistir, aslinda AKP ile de fazla bir farklari yok, seriat haric. evet, değişim yenilik konusunda doğru söylüyorsun ancak chpnin benimsediği devrimler ve ülkenin de değiştirilemez ilkelerine, Atatürk'ün binbir zorluklarla ve özveriyle yaptığı yeniliklerin değiştirilmesini kesinlikle teklif edemezsin. tabi ki geçmişte kalan uygulamaları yenlileyebirlirsin ancak Atatük'ün bana günümüzdeki önemini yitirmiş hiçbirt ilkesini gösteremezsin. Atatürk'ün koyduğu ilkeler bugün bile güncelliğini korumaktadır ve asla "modası geçmiş " değildir. eğer biz Atatürk'ün devrimlerini yeterince iyi anlayıp onları yeterince doğru uygulasaydık bu hallere gelmezdik. her ilkeyi orasından burasından zayıflatarak uygulamanın onları hiç benimsememekle veya uygulamamakla hiçbir farkı yoktur. bugün chp, mhp ile ideoloji olarak taban tabana zıttır ancak oy kaygısı(milliyetçi veya faşist oylara da sahip olma aşkıyla) chp giderek daha miliiyetçi, mhp çizgisindeki milliyetçiliğe doğru kaymaya başladı. bunu 301. maddedek politikasında da görmekteyiz. o zaman biz chpye oy veren aşırı milliyetçi tafaflar gibi düşünmediğimizi, eğer chpnin 301deki düzenlemeye karşı çıkması dolayısıyla chp açısından fikirlermizin ne kadr değişeceğini ona anlatmalıyız. chpyi bu yanlıştan kurtarmalıyız... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.